18 Mayıs Cumartesi 2024
1 yıl önce

LGBT’ye karşı ‘Büyük Aile Yürüyüşü’

Küresel bir çeteye dönüşen LGBT lobisinin dayatmasına 'dur' demek için yola çıkan aileler, Fatih’teki Saraçhane Parkı’nda toplandı. 150 STK’nın ve çok sayıda vatandaşın katıldığı yürüyüş yoğun ilgili gördü.

1 yıl önce

Halk TV'de skandal benzetme: 'Büyük Aile Yürüyüşü'nü hedef alan Mehmet Yılmaz LGBT ile Aleviliği aynı kefeye koydu

LGBT dayatmasına karşı, 150 sivil toplum kuruluşu ve ailelerin de aralarında olduğu yaklaşık 30 bin kişi dün İstanbul Saraçhane Parkı'nda bir araya geldi. "Aileni ve neslini koru, sapkınlığa dur de" sloganıyla düzenlenen mitinge yoğun katılım sağlandı. 'Büyük Aile Yürüyüşü' adıyla buluşan aileler, eşcinsellik dayatmasına dur demek için Saraçhane'den Beyazıt'a yürüdü CHP tarafından fonlandığı bilinen Halk TV'de ise küresel bir çeteye dönüşen LGBT lobisine karşı yapılan 'Büyük Aile Yürüyüş'ü hedef alındı. "LGBT'YE KARŞI MİTİNGLE ALEVİLERE KARŞI MİTİNG ARASINDA FARK YOKTUR" Ayşenur Arslan'ın konuğu olan CHP yandaşı yazar Mehmet Yılmaz, LGBT ahlaksızlığını Alevilikle benzeterek skandal ifadeler kullandı. Mehmet Yılmaz, "LGBT bireylere karşı bir miting yapıyorum demekle, Alevilere karşı bir miting yapıyorum demek, Suriyeli göçmenlere karşı bir miting yapıyorum demek, Afrika'dan gelen göçmenlere karşı miting yapıyorum demek arasında hiçbir fark yok" dedi. Yılmaz'ın söylemleri büyük tepki topladı.

1 yıl önce

Gazete Duvar'ın yazarı Osman Özarslan'dan 'Büyük Aile Yürüyüşü'ne katılanlara ahlaksızca 'pedofili' suçlaması

Fikirde Birlik Platformu öncülüğünde başlayan 150 toplum kuruluşunun da katılım gösterdiği LGBT dayatmasına karşı İstanbul Saraçhane Parkı'nda düzenlenen "Büyük Aile Yürüyüşü"nün yankıları sürüyor. LGBT lobisinin hazımsızlığı sürüyor LGBT lobisi de on binlerce ailenin çocuklarıyla katıldığı ve bu dayatmaya karşı duracaklarını yüksek sesle haykırdıkları yürüyüşü karalama kampanyasını yürütmeye devam ediyor. ABD ve Avrupa'dan fonlanan medyadan kara propaganda ABD, İsveç ve Norveç’ten yüzbinlerce dolar ödenek alan medya sitelerinin başında gelen ve LGBT lobisinin Türkiye'deki en büyük maşaları arasında yer aldığı bilinen ‘Gazete Duvar’ Büyük Aile Yürüyüşü'ne karşı karalama kampanyasını sürdürüyor. Eşcinselliği normalleştirmeye yönelik içerikleriyle ve PKK ile HDP destekçisi haberleriyle daha önce defalarca tepkilerin hedefi olan 'Gazete Duvar'dan LGBT dayatmasına karşı yapılan mitingi yönelik bir hamle daha geldi. LGBT lobisinin Türkiye'deki maşasından ahlâksız ithamlar Gazete duvar yazarı Osman Özarslan köşe yazısında 'Büyük Aile Yürüyüşü'nü hadsiz sözlerle hedef aldı. Özarslan, yürüyüşü düzenleyenler, destekleyenler, katılanlar ve konuşmacılara yönelik ahlak sınırlarını aşan benzetmeler yaptı. Yürüyüş katılımcılarının 'pedofiliyi caiz gördüklerini' öne sürerek ahlaksız ithamlarda bulunan Özarslan yazısında açıkça aile kavramını da hedef alıyor. Hedef aileyi yok etmek Aileyi 'imkansız' olarak niteleyen ve hedefin aileyi yok etmek olduğunu da adeta itiraf eden Osman Özarslan'ın skandal ifadeler barındıran yazısı şöyle: “En başa dönüp, Büyük Aile Mitingi’nin katılımcılarına, destek verenlerine, konuşmacılarına baktığımızda, gördüğümüz şey gerçekten büyük bir aile. 'Pedofiliyi sürdürülebilir hale getirmek için ellerinden geleni yapıyorlar' Bu ailenin büyükleri pedofiliyi dinen caiz, hukuken yasal, ahlaken sürdürülebilir hale getirmek için ellerinden geleni yaptıkları için, kendi öz kızına göz koyan, onu herkesten önce talan edilecek bir meyve ağacı olarak gören baba işte bu ailenin ferdidir. 'Aile imkansızlık alanı' Aile dediğimiz imkânsızlık alanı aslında erkekler ailesinin fertlerinin bir başka imkânsızlık olan iktidarlarının muhayyel arazisinden başka bir şey değildir.”

1 yıl önce

LGBT Dayatmasına Karşı Büyük Aile Yürüyüşü bu kez Konya'da düzenlendi

Konya Sivil Toplum Kuruluşları Platformu Başkanı Önder Kutlu, burada yaptığı konuşmada, etkinliğe katılanların büyük bir mesaj verdiğini söyledi. Aileye sahip çıkmak için Konya'da çok sayıda kişinin yürüyüşe katıldığını aktaran Kutlu, "Kimler toplum üzerine hesap yapıyorsa o hesaplarını gözden geçirmek zorunda kaldılar. Uzun soluklu bir yürüyüşün ilk adımını attık. Bundan sonra da çalışmalarımız devam edecek." dedi. Kutlu, küresel güçlerin orkestra şefliğinde, yerli işbirlikçilerin destekleriyle yürütülen sürecin herkesi rahatsız ettiğine dikkati çekerek, şöyle konuştu: "Bugüne kadar sesimiz düşük tonda çıkmış olsa da bu, yapılanların farkında olmadığımız anlamına gelmiyor. Kimlerin neleri pişirip bize servis etmekte olduğunu biliyoruz. Ancak bu kadar kısa sürede bu kadar hızlı bir biçimde mesafe alabileceklerini tahmin etmek zordu. Maalesef pandemi ile hızlanan dijitalleşme, işlerini kolaylaştırdı. Bugün bizler kendimizi savunmak, nefret söylemi içinde olmadığımızı ifade etmek zorunda bırakılıyoruz. Oysa fıtrata Cenab-ı Allah'ın bizlere uygun gördüğü role, görüntüye aykırı davrananlar başkaları. Yani savunma yapması gerekenler, savcı pozisyonunda, bizler ise sanık pozisyonundayız. Yavuz hırsız misali bizi savunma pozisyonuna iterek ötekileştirmek istiyorlar. Onların çizdiği sınırlara sıkışıp kalmayacağız."