26 Nisan Cuma 2024
2 yıl önce

İçişleri Bakanlığı, bu yılın 8 aylık döneminde usulsüz "çakar" kullanımından 3 bin 847, "drift"ten ise 3 bin 472 araca cezai işlem uygulandığını bildirdi

Bakanlıktan yapılan açıklamada, emniyet ve jandarma trafik ekiplerince, trafikte yetkisiz çakar kullanan, "makas atan", "drift" yaparak vatandaşların canını tehlikeye sokanlara izin verilmediği vurgulandı.

2 yıl önce

Narkotik’ten Kolombiya açıklaması: Bir hukuk devletinde hukukun kuralları geçerlidir. Ceza hukuku dedikodu üzerine değil delille hareket eder

Açıklamada "Bir hukuk devletinde hukukun kuralları geçerlidir. Ceza hukuku dedikodu üzerine değil delille hareket eder. Ülkemizde adli soruşturmalar Cumhuriyet savcılarımız tarafından yürütülmektedi. Yürütülen adli soruşturmalardaki içerik ve iddiaların kamu davası açıklamdan yetkisiz kişilerle paylaşılması ve elde edilen bilgilerin açıklamasın "masumiyetin korunması" ve "soruşturmanın gizliliğinin ihlal edilmemesi" ilkelerine aykırıdır." ifadelerine yer verildi. "Bu gerçekliğe rağmen aksini ima etmek, uyuşturucu mücadelesinde hayatını çekinmeden feda etmeye hazır olan ve son yıllarda yaptığı operasyonlarla ulusal ve uluslararası kamuoyu tarafaından takdirle karşılanan birimlerimize ve teşkilatlarımıza bühtandır, iftiradır."

2 yıl önce

Macron'un sömürge çıkışı Cezayirlileri kızdırdı: 500 Fransız şirketle ilişkileri kesecekler

Cezayirli Müteahhitler Cemiyeti yaptığı açıklamada, 500 Fransız kuruluşuyla ithalat ve ihracat ilişkilerini kesme girişimini başlatan tüm ekonomik kuruluşlara teşekkür etti. Cemiyetin "Cezayir'in tarihi ve imajına zarar veren her şeye karşı olduğu" ifade edilen açıklamada, Fransız Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un açıklamalarının da kınadığı vurgulandı. Cemiyet ayrıca, Fransa ile ekonomik ilişkilerin yeniden gözden geçirilmesi çağrısı yaptı. Açıklamada, Cezayirli Müteahhitler Cemiyeti'nin tüm yerel kuruluşlarla, Cezayir'e saygılı olmayan herhangi bir devletle ülke içinde ekonomik tüm ilişkileri koparmak üzerine ulusal bir sivil toplum kuruluşu oluşturmak üzerine çalışma yürüttüğü duyuruldu. Söz konusu cemiyet inşaat, sulama ve genel ticari alanda 2 bin kadar firmayı bünyesinde barındırıyor. Daha önce Cezayir'deki Fransız Büyükelçiliği, ülkeye 6 bin Fransız şirketinin ürün ihraç ettiğini açıklamıştı. Macron'dan Fransa'nın Cezayir'deki sömürge tarihine ilişkin tartışmalı açıklamalar Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un 2 Ekim Cumartesi günü Le Monde gazetesinde yer alan Cezayir'e yönelik suçlayıcı ifadeleri, iki ülke arasındaki gerginliği yeniden tırmandırdı. Cezayir'de "askeri-siyasi bir sistemin hüküm sürdüğünü ve ülkenin resmi tarihinin tamamıyla yeniden yazıldığını, gerçeklere dayanmadığını ve Fransa'ya düşmanlık üzerine inşa edildiğini" ileri süren Macron, "Cezayir'in bir ulus olarak inşası, izlenmesi gereken bir fenomendir. Fransız sömürgesinden önce Cezayir ulusu var mıydı? Soru bu. (Cezayir'de) Daha önce sömürgeler vardı. Türkiye'nin Cezayir'de oynadığı rolü ve kurduğu hakimiyeti tamamen unutturabilmesi beni büyüledi ve tek sömürgecinin biz olduğumuzu açıklamak, bu harika. Cezayirliler buna inanıyor." ifadelerini kullanmıştı. Bunun üzerine Cezayir Cumhurbaşkanlığından yapılan yazılı açıklamada, Macron'un ifadeleri "Fransız sömürgeciliğine karşı direnen 5 milyondan fazla şehidin anısına yönelik kabul edilemez bir hakaret." şeklinde nitelendirilmiş ve kınanmıştı. Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun'un, ülkesinin Paris Büyükelçisi Muhammed Anter Davud'u istişare için derhal geri çağırdığı bildirilmişti. Ayrıca Cezayir'in hava sahasını Fransız askeri uçaklarına kapattığı duyurulmuştu.

2 yıl önce

Muş'ta evlat nöbetindeki anne: Demirtaş'ın cezaevinden çıkmasını istemiyorum

Terör örgütü PKK tarafından çocuklarının kandırılarak dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan ailelerin, Muş'taki evlat nöbeti eylemi sürüyor. Her hafta çarşamba günleri HDP il binası önünde oturma eylemi yapan aileler, bugün de çocuklarına kavuşmanın hayaliyle nöbete devam etti. Bitlis'te 2015 yılında üniversitede okuyan kızı Sümeyye'nin PKK tarafından kandırılıp dağa kaçırıldığını belirterek evlat nöbetine katılan Süheyla Yenilmez, kızı gelene kadar eylemini sürdüreceğini söyledi. Son zamanlarda, Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın cezaevinden çıkarılması yönündeki söylemlere tepki gösteren Yenilmez, "Benim çocuğumu Bitlis'te okuldan kandırarak, dağa çıkardılar. Kız çocuğuydu ve hastaydı. 7 yıldır ben gözyaşı döküyorum. Demirtaş'ın cezaevinden çıkmasını istemiyorum. Diğer anneler gibi ben de burada evlat nöbetimi sürdürüyorum. Çocuğum gelene kadar, ben buradayım" diye konuştu. Dağa kaçırılan oğlu Ersin'e 'teslim ol' çağrısında bulunan annesi Ayten Koçhan ise, "Yolunuz yol değil. Onlar sizi kandırıyorlar. Gelin devletimize sığının, polisimize sığının. Yavrum dön gel, bütün anneler burada ve hepimiz sizin yolunuzu gözlüyoruz" dedi. Naciye Yılmaz da oğlu Osman'a, "Seni kandırdılar, bu yol, yol değil. Orada temiz yatmıyorsun, yemiyorsun, içmiyorsun, gezmiyorsun. Gel devletimize teslim ol" çağrısında bulundu.

2 yıl önce

Organize suç örgütü elebaşı Sedat Peker hakkında hazırlanan iddianame, gönderildiği ağır ceza mahkemesince kabul edildi

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca, elebaşılığını Sedat Peker'in yaptığı suç örgütüne yönelik "tasarlayarak kasten öldürmeye azmettirme", "suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurma ve yönetme", "suç işlemek amacıyla kurulan silahlı örgüte üye olma", "var olan suç örgütünün korkutucu gücünden faydalanarak silahla yağma suçuna azmettirme", "tefecilik", "silahla kasten yaralama" suçlarından yürütülen soruşturma sonucunda hazırlanan iddianame gönderildiği mahkemece değerlendirildi. İddianamenin kabulüne karar veren Anadolu 16. Ağır Ceza Mahkemesi, hazırladığı tensip zaptında 26 sanığın tutukluk halinin devamına karar verdi. Mahkeme, iddianamede suç örgütü lideri olarak değerlendirilen firari sanık Sedat Peker ile şoförü U.Y. hakkında yokluğunda tutuklama kararı çıkarılmasına hükmetti. Mahkeme, davanın ilk duruşmasının 29 Aralık'ta yapılmasını kararlaştırdı. İddianameden Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunca, elebaşılığını Sedat Peker'in yaptığı suç örgütüne yönelik yürütülen soruşturma sonucunda hazırlanan iddianamede, 30 kişi mağdur, Çekmeköy'de 31 Ağustos 2017'de silahlı saldırı sonucu öldürülen Cahit Çetin ise maktul olarak yer alıyor. İddianamede, 26'sı tutuklu 92 şüpheliden Sedat Peker'in örgüt lideri, 9 şüphelinin örgüt yöneticisi, 82 şüphelinin bir kısmının örgüt üyesi, bir kısmının da örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişiler olduğu belirtiliyor. İddianamede, suç örgütü lideri Sedat Peker'in Çekmeköy'de 31 Ağustos 2017'de Cahit Çetin'in silahlı saldırı sonucu ölümüne ilişkin "tasarlayarak kasten öldürmeye azmettirme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması isteniyor. Sedat Peker'in ayrıca 19 ayrı eylemde birçok müştekiye karşı "var olan suç örgütünün korkutucu gücünden faydalanarak silahla yağma suçuna azmettirme" suçundan 250 yıldan 360 yıla kadar, "suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurma ve yönetme" suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar, 3 mağdura yönelik "tefecilik" suçundan 6 yıldan 18 yıla, 2 kişiye karşı silahla kasten yaralama" suçundan da 1 yıl 8 aydan 4 yıl 2 aya kadar olmak üzere toplamda 262 yıl 8 aydan, 392 yıl 4 aya kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor. İddianamede, örgüt yöneticisi 9 şüphelinin "suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurma ve yönetme" suçundan 5'er yıldan 10'ar yıla kadar, örgüt üyesi 46 şüphelinin "suç işlemek amacıyla kurulan silahlı örgüte üye olma" suçundan 2 yıl 6'şar aydan 6'şar yıla kadar hapsi istenen iddianamede, 22 şüphelinin de "suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme" suçundan 2'şer yıldan 4'er yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi. Diğer şüphelilerin de çeşitli suçlardan cezalandırılması talep ediliyor. Öte yandan iddianamede örgüt yöneticisi, üyesi ve örgüt adına suç işleyen şüphelilerin, ayrıca "kasten öldürmeye azmettirme", "var olan suç örgütünün korkutucu gücünden faydalanarak silahla yağma suçuna azmettirme", "tefecilik" ve "silahla kasten yaralama" suçlarından da değişik oranlarda hapisle cezalandırılmaları öngörülüyor.

2 yıl önce

Eminönü’nde ceza yiyen taksici: Taksim’de 50 euroya yolcu taşıyorlar

İstanbul’da, sık sık müşteri seçme, taksi metre açmama, kısa mesafe gitmeme gibi nedenlerden vatandaşları mağdur eden ticari taksi sürücülerine yönelik denetimler artırıldı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü Sivil Trafik Ekipler Amirliği ekipleri, Eminönü’nde söz konusu sürücülerin tespiti için çalışmalar yaptı. Aksaray’da metro istasyonunun önündeki denetim noktasının gerisinde konuşlanan sivil ekipler, kurallara uymayan taksicileri tespit etti. Sürücüler denetim noktasına çekilerek cezai işlem uygulandı. Denetimde taksimetre açmayan taksi sürücüsüne 652 lira, yolcu seçen 2 taksi sürücüsüne bin 339 lira ve emniyet kemeri takmayan bir sürücüye 144 lira ceza kesildi. Cezai işlem uygulanan sürücüler, türlü bahanelerle cezadan kaçmaya çalıştı. “BAZI MÜŞTERİLER TAKSİMETRE İSTEMİYORUM DİYOR” Taksiye binen müşteriyle pazarlık yapan taksici Hüsamettin Kurt, şu sözleri kullandı: “Denetimler güzel, daha sık olması lazım. Turistlere hep taksimetre açıyoruz yani, problem yok. Bazı turistler taksimetreyi açmamızı istemiyor. Müşteri ‘Zeytinburnu’na gideceğim’ dedi. Taksimetre diyoruz, hayır diyorlar. ‘Ben taksimetre istemiyorum’ diyorlar. Kaç para diyorlar. ‘Kaç paraysa onu söyle’ diyor. Müşteri istiyor. ‘Beni dolaştıracaksın’ diyor. ’50 lira yazar’ dedim. Bunu müşteriye izah ettim. ‘Tamam’ dedi. ‘Ben ne yazdığını biliyim’ diyor.” * "BENİM ARACIM BAŞAKŞEHİR ARACI” Yolcu seçmekten cezai işlem uygulanan taksici Taci Kılıç ise, “Ben yolcu seçmedim. Ceza yazıyorlar. Köşeyi döndüm. Benim aracım Başakşehir aracı. Müşteri getirdim. 12.00’de değişimim var. Boş gitmeyeyim diye durdum. Bana Eminönü dedi. Ben şimdi Eminönü’ne dönsem ben 12.00’de değişim yapamıyorum. Ben de alamadım. ‘Ters yönde kalıyor’ dedim. Ruhsatı iptal ediyormuş” diye konuştu. “YOLCU SEÇME GİBİ BİR ŞEYİM YOK” Aracına binen yolcuyu indirdiği için ceza yazılan Aytekin İleri, “Yolcu indirmedim, almadım. Eğer ki benim arabama bindiyse önümdeki araba indirdi. Daha sonra diğer araca polisler yanaştı. Ben de oradan uzaklaştım. Yolcu seçme gibi bir şeyim yok. Öndeki inen yolcuları vermediler. Benim aracımdan müşteri inmedi. Trafikteydim. ‘Bayrampaşa’ya gideceğim’ dedi. Ben de gittim. Nereye gideceğin diye de sormadım” şeklinde konuştu. “50 EUROYA YOLCU TAŞIYAN YERLER NEDEN ÇEKİLMİYOR?” Gazetecilere tepki gösteren İleri, “Bunları güzel güzel çekiyorsunuz. Niye burayı çekiyorsunuz? Niye ana yerleri çekmiyorsunuz? 20-30 liraya yolcu taşıyorum. 50 euroya yolcu taşıyan yerler neden çekilmiyor? Hala daha Taksim Meydan’da 50 euroya yolcu taşıyor. Bu yanlış bir şey” dedi.

2 yıl önce

İngiltere Facebook'a acımadı: Rekor para cezasına çarptırıldı

İngiliz denetim kuruluşu Rekabet ve Piyasalar Otoritesi, Facebook'un; Giphy'yi satın almasıyla ilgili soruşturma sırasında CMA tarafından verilen bir emri ihlal ettiği için 50,5 milyon sterlin para cezasına çarptırıldığını belirtti. Açıklamada, CMA'nın satın almaya ilişkin incelemesi devam ederken Facebook'un, Giphy ile operasyonlarını entegre etmediği, süreç içerisinde CMA'yı düzenli olarak bilgilendirmesi gerektiği ancak bu gereklilikleri yerine getirmediği kaydedildi. 'Facebook'un tutumu kasıtlı' Açıklamada, Facebook'un çok sayıda uyarıya rağmen gerekli bildirimlerde bulunmayı reddettiği, bu nedenle CMA'nın Facebook'un tutumunu "kasıtlı" olarak değerlendirdiği belirtildi. İnceleme devam ediyor Facebook, Mayıs 2020'de, animasyon görsel ve video içerik üreticisi Giphy'i yaklaşık 400 milyon dolar karşılığında satın almıştı. CMA'nın satışa ilişkin incelemesi devam ediyor.

2 yıl önce

Esra Hankulu iddianamesinde Ümitcan Uygun için istenen ceza belli oldu

Ankara'nın Mamak ilçesindeki evde ölü bulunan Esra Hankulu'nun ölümüne ilişkin Ümitcan Uygun'un da aralarında bulunduğu 3 şüpheli hakkındaki soruşturma tamamlandı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianame, Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi. İddianameye göre Mamak ilçesi Akdere semtindeki eve, 3 Ağustos'ta ihbar üzerine giden emniyet güçleri, Esra Hankulu'nun (25) hayatını kaybettiğini belirledi. Bunun üzerine olay gecesi Hankulu ile aynı evde kalan şüpheliler Ümitcan Uygun, Furkan G. ve Dilan C. gözaltına alındı. Kafa travması ve iç kanamadan hayatını kaybetti İddianamede ifadelerine yer verilen şüpheliler, Hankulu'na yönelik bir eylemlerinin olmadığını, ölümüne ilişkin ise bilgilerinin bulunmadığını iddia etti. Dosyanın delilleri arasında yer alan Adli Tıp Raporu'nda Hankulu'nun, künt kafa travmasına bağlı iç kanaması sonucunda yaşamını yitirdiği belirtildi. İddianamede, şüpheli Ümitcan Uygun'un Hankulu'nu öldürdüğü, diğer iki şüphelinin ise suç delillerini kararttıklarına dikkat çekildi. Bu kapsamda, şüpheli Uygun'un, "kendisini savunamayacak durumdaki kişiyi" kasten öldürme suçundan "ağırlaştırılmış müebbet", tutuksuz şüpheliler Furkan G. ve Dilan C'nin de "suç delillerini karartmaktan" 5 yıla kadar hapse mahkum edilmesi istendi.

1 2 ... 4 5 6 7 8 9 10 ... 28 29