27 Nisan Cumartesi 2024
2 yıl önce

Diyarbakır’da Evlat nöbeti tutan ailelerden Davutoğlu’na tepki: HDP kapatılmasın mı?

Çocukları terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırılan, HDP Diyarbakır İl Binası önünde evlat nöbeti tutan aileleri ziyaret eden Gelecek Partisi Genel Başkanı Davutoğlu tepki ile karşılandı. Evlat nöbetindeki baba Süleyman Aydın Davutoğlu’na “HDP kapatılmasın mı?” sorusu üzerine sinirlenen Davutoğlu, “O ayrı bişey” diye cevap verdi.

2 yıl önce

Diyarbakır'da evlat nöbetinde 742'nci gün! Bektaş: Ahmet Davutoğlu ne hikmetse çok sinirli, çok gergindi

Diyarbakır'da oğlu Mehmet Akar'ın terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını düşünerek HDP Diyarbakır il binası önünde oturma eylemi başlatan Hacire Akar'ın evladına kavuşması, diğer aileler için de umut oldu. Hacire Akar'ın da çağrısıyla çocuklarını bulmak isteyen aileler, 3 Eylül 2019'da HDP binası önünde oturma eylemine başladı. 233 ailenin 742 gündür sürdürdüğü evlat nöbetinde Hacire Akar ile birlikte çocuklarına kavuşan aile sayısı 32 oldu. AİLELERİ ZİYARET ETTİ Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, dün Diyarbakır'daki temasları kapsamında, ailelerin evlat nöbeti tuttukları, HDP il binası önündeki çadırı ziyaret etti. Ailelerle tek tek konuşan Davutoğlu, onların acısını paylaştığını ifade etti. Bazı aileler Davutoğlu'na, "Bu çocuklara sahip çıkmadınız, HDP'ye destek verdiniz" dedi. Davutoğlu ise, onlarla mücadeleyi kendisinin yaptığını söyleyerek, "Bu anneleri ben ağırladım Başbakanlık'ta, onlara ben sahip çıktım" diye konuştu. Çadırdan ayrılmak için aracına binen Davutoğlu'nun yanına giden evlat nöbetindeki bir baba, "Sayın Başbakanım, burası Kandil kapısıdır, arka taraftan çocukları kaçırıyorlar" dedi. Davutoğlu ise "Biliyorum, biliyorum" diye yanıt vererek ayrıldı. Davutoğlu'nun çadır ziyareti sırasında bir anne de sinir krizi geçirdi. Anneye sağlık görevlileri müdahale ederek sakinleştirmeye çalıştı. İki yıl önce 16 yaşındayken kaçırılan oğlu Yusuf için HDP il binası önünde evlat nöbetini sürdüren Celil Bektaş, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun, dün yaptığı ziyaretle ilgili olarak, "Aileler ona tepki göstermedi. Ne hikmetse çok sinirli, çok gergindi" dedi.

2 yıl önce

Diyarbakır Anneleri’nden Ayşegül Biçer: “PKK en çok Süleyman Soylu'dan korkuyor”

Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan ailelerin, 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemi kararlılıkla devam ediyor. Evlat nöbetinde kararlılık gösteren Ayşegül Biçer, evladının terör örgütü PKK'dan kaçmasıyla zafere ulaşmıştı. 24 TV'nin sevilen programı Arafta Sorular'da Star yazarı Esra Elönü'nün sorularını yanıtlayan Biçer, terörün pençesinden kurtulan oğlu ve yaşadıkları ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. İşte Biçer çiftinin açıklamalarından öne çıkan başlıklar: 'PKK EN ÇOK SÜLEYMAN SOYLU'DAN KORKUYOR' PKK en çok Süleyman Soylu' dan korkuyor. Oğlum, "Süleyman Soylu televizyona çıktığında PKK titriyor." dedi. Bizlere ne mutlu ki böyle bir bakanımız var. Sonuna kadar bizlerle olan bir bakanımız var. Bizlerde sonuna kadar sayın bakanımızı yanımızda görmek istiyoruz. Biz Süleyman Soylu' dan, varlığından büyük bir güç alıyoruz. Kendi simasını televizyonda görmemiz bile bizi güçlendiriyor, cesaretlendiriyor. İlk günden beri yanımızda ve bize destek oluyor. Sonuçta benim çocuğum dağa kaldırılmıştı ve terörist olmuştu ama o ona rağmen bizlerin yanında oldu. Sayın bakanım, Cumhurbaşkanım bizleri, çocuklarımızı öyle bırakmadı, bizleri sahiplendi ve çocuklarımızın terörist olmalarına engel oldular. Bizleri evlatlarımıza kavuşturdular. Diyarbakır Annesi Ayşegül Biçer: O duygu anlatılmaz yaşanır. Çocuğumu perişan bir hale sokmuşlar, bir deri bir kemik haldeydi. Çocuğumu o halde görünce PKK ve onların siyasi kolu HDP'nin çirkin yüzünü bir kez daha görmüş oldum. O buluşma anı anlatılmaz yaşanır. Yılların özlemi bir volkan gibi patladı. Çocuğumu perişan bir hale sokmuşlar, bir deri bir kemik haldeydi. Çocuğumu o halde görünce PKK ve onların siyasi kolu HDP'nin çirkin yüzünü bir kez daha görmüş oldum. Oğlumu eski haline getirebilmek için 4 kol ile sarıldım. Diyarbakır Annesi Ayşegül Biçer: Bu mücadele henüz bitmedi, sonuna kadar orada olmaya devam edeceğiz. PKK ve HDP'nin gerçek yüzünü tüm dünya görecek. HDP, Kürtlerin savunucu olamaz. Bizi yıldırmaya çalışıyorlardı. Annelerden korktuklarını düşünüyorum. Biz haklıydık onlar suçluydu. Sayın bakanımızın söylediği bir cümle var elimizde silah yoktu yüreğimizle mücadele ettik ve kazandık. Bu mücadele henüz bitmedi, sonuna kadar orada olmaya devam edeceğiz. PKK ve HDP'nin gerçek yüzünü tüm dünya görecek. HDP, Kürtlerin savunucu olamaz. HDP, PKK'nın finansal kaynağıdır. Burada kurulan siyasi partiler PKK'yı orada ayakta tutmaya çalışıyor. Diyarbakır Babası Rauf Biçer: HDP'li Belediyeler PKK'nın finansal kaynağıydı. Belediyeler HDP'den alındıktan sonra dağa çıkışlar azaldı. Çünkü ellerinde bir güç vardı. Çocuklarımızı belediye binalarında toplayıp onları kandırıp dağa gönderebiliyorlardı. Oğlumu götürdükleri zaman dünyamız yıkıldı. 40 yıldır PKK Kürtlere zulmediyor. Birilerinin buna dur demesi gerekiyordu. Biz anne ve baba olarak buna başkaldırdık. HDP PKK'nın siyasi koludur, finansal kaynağıdır. Belediyeler HDP'den alındıktan sonra dağa çıkışlar azaldı. Çünkü ellerinde bir güç vardı. Çocuklarımızı belediye binalarında toplayıp onları kandırıp dağa gönderebiliyorlardı. Belediyeler HDP'nin elinden alındığı günden beri 2021'de Türkiye'de 3 katılım olmuş. Çünkü belediye onlardayken ellerinde güç vardı. Diyarbakır Babası Rauf Biçer: HDP'ye destek veren partilere seslenmek istiyorum. HDP, Türkiye'yi bölmek istiyor, evlatlarımızı birbirine düşürüyor. Bunlara destek vermeyin. Bunlarla ittifak kurmayın. Bunlar bizim çocuklarımızı kaçırıyor. HDP'ye destek veren partilere seslenmek istiyorum. HDP, Türkiye'yi bölmek istiyor, evlatlarımızı birbirine düşürüyor. Bunlara destek vermeyin. Bunlarla ittifak kurmayın. Evlatlarımızı HDP götürüyor. Bunlar bizim çocuklarımızı kaçırıyor. Diyarbakır Annesi Ayşegül Biçer: Kız çocuklarıma kabus yaşattılar. Okulda çocuklarımın önlerini kestiler. Büyük kız çocuğumu seni abine götüreceğiz diyerek kandırmaya çalışıp dağa götürmeye kalkıştılar, evimi kundakladılar. Çok zorlu bir süreç geçirdim. 17 Kasım 20218' de oğlum kandırılarak dağa götürüldü. 19 Kasım 2018'de PKK tarafından bana telefon geldi. Oğluma kod isim verilmişti. Yalvardım geri göndermeleri için ve bana kahkahalar ile cevap verdiler. Ben hiçbir zaman aslımı inkar etmedim. Bu Kürtlük ise ben bu yolda yokum. Kız çocuklarıma kabus yaşattılar. Okulda çocuklarımın önlerini kestiler. Büyük kız çocuğumu seni abine götüreceğiz diyerek kandırmaya çalışıp dağa götürmeye kalkıştılar, evimi kundakladılar. Çok zorlu bir süreç geçirdim. Ağabeyin orada, seni yanına götüreceğiz demişler. Bir gün sabah saatlerinde çocuklarımı okula götürürken bir kadın tarafından yolum kesildi. Son aşamalara geldiğimizde damarlarına basmışız ki biz uyurken evimi kundakladılar. Buradan diyorum ki HDP sözde Kürtlerin temsilcisi ama kendi halkını yakmaya kalktı. Kanımın son damlasına kadar, PKK bitinceye dek bu yoldan dönmeyeceğim. Diyarbakır Annesi Ayşegül Biçer: Meral Akşener'in bir kadın olarak bizi anlamasını beklerdim, ilk gün yanımızda olmasını beklerdim, gelmedi. Bu güne kadar siyasi parti olarak Sayın Cumhurbaşkanımızın partisi AKP ve MHP'den geldiler. Bazı kadın dernekleri geldi, birçok siyasi partiyi görmedik. Meral Akşener'in bir kadın olarak bizi anlamasını beklerdim, ilk gün yanımızda olmasını beklerdim, gelmedi. Kimler ile ittifak yaptıklarını biliyoruz. Kürt halkını onlar yordu. HDP, CHP ve İYİ Parti benim için PKK'ya eşittir. Diyarbakır Annesi Ayşegül Biçer: Özellikle şehit ve gazi ailelerine çok teşekkür etmek istiyorum. Biz onlarla bir olduk. Eskiden olsa bize terörist ailesi diye hitap edeceklerdi. Sayın Cumhurbaşkanımız Kürtleri sahiplendi, Türkiye'ye birlik beraberlik getirdi. Bu sadece anne ve baba eylemi değil. Aslında bunun içeriğinde her ırktan insanlar var. Bize destek veren kadın derneklerine, sivil toplum kuruluşlarına teşekkür ediyorum. Bizi ayakta tutan Neslihan Karslı Övünç ve Mehmet Yasin Arslan' a ve özellikle şehit ve gazi ailelerine çok teşekkür etmek istiyorum. Biz onlarla bir olduk. Eskiden olsa bize terörist ailesi diye hitap edeceklerdi. Sayın Cumhurbaşkanımız Kürtleri sahiplendi, Türkiye'ye birlik beraberlik getirdi. Türkiye'nin bekası, birliği ve sancağı için şehit ve gazi aileleri olarak birleştik. Kimse bizi yıldıramaz. Diyarbakır Annesi Ayşegül Biçer: PKK çöküyor, anneler PKK'yı bitirecek; tarihin en karanlık sayfalarına koyup gömecek. PKK çöküyor, anneler PKK'yı bitirecek; tarihin en karanlık sayfalarına koyup gömecek. Annelerin ben her zaman yanındayım. Ben evladımı kazandım onlarda kazanacak. Hiçbir zaman umudumu kaybetmedim. Diyarbakır Annesi Ayşegül Biçer: Eylemin ilk haftası, kapımızın önünde bize pusu kurdular. Kapımızın önünde kafamıza silah dayadılar, eğer eylemi bırakmazsanız sizi burada oğlunuzu dağda öldürürüz dediler. Bir sürü farklı girişimde bulundular. Geri adım atmadık. Eylemin ilk haftası, kapımızın önünde bize pusu kurdular. Kapımızın önünde kafamıza silah dayadılar, eğer eylemi bırakmazsanız sizi burada oğlunuzu dağda öldürürüz dediler. Bir sürü farklı girişimde bulundular. Geri adım atmadık. Nefret ile üstlerine gittim. Eğer cesaretleri olsa 755 gündür orada feryat eden anne babalara bir açıklama yaparlar. HDP mecliste Kürtlerin savunucusuyum diyor fakat Kürtleri en çok ezen siyasi partidir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nden memnunuz. CHP-HDP İTTİFAKI Diyarbakır Annesi Ayşegül Biçer: Birisi sözde Atatürk'ün partisi diğeri terörist partisi. Ve bunlar ittifak yapıyorlar. CHP, HDP'siz adım atmıyor. Aslında Birisi sözde Atatürk'ün partisi diğeri terörist partisi. Ve bunlar ittifak yapıyorlar. CHP, HDP'siz adım atmıyor. Sen sözde Atatürk partisisin. Hiçbir siyasi parti ayırmadan gelip anne ve babaların dertlerini dinlemelerini istedik. Allah devletimden razı olsun. Bize sahip çıkan Türkiye Cumhuriyeti'ydi. Diyarbakır Annesi Ayşegül Biçer: Yasin Börü'nün katili, Selahattin Demirtaş'tır. Selahattin Demirtaş hapisten çıksın diyorlar, bunu asla kabul etmiyoruz. Yasin Börü'nün katili, Selahattin Demirtaş'tır. Selahattin Demirtaş hapisten çıksın diyorlar, bunu asla kabul etmiyoruz. En büyük suçlu Selahattin Demirtaş'tır. HDP, PKK'nın siyasi koludur, finansal kaynağıdır. HDP'nin siyasi hayatının tamamen bitmesi gerekiyor. Diyarbakır Babası Rauf Biçer: Biz orada sadece evlatlarımız için beklemiyoruz. Ülkemizin bekası için birlik beraberliği için oradayız. Bunları artık CHP'nin görmesi lazım, HDP'ye artık destek vermemesi lazım. Biz orada sadece evlatlarımız için beklemiyoruz. Ülkemizin bekası için birlik beraberliği için oradayız. CHP'nin artık destek vermemesi lazım. Bunları artık CHP'nin görmesi lazım, HDP'ye artık destek vermemesi lazım. Kürt sorununu neden PKK ile çözüyorlar? Kırk yıldır PKK Doğu'da zulmediyor. Hep Kürtleri öldürdü. Bu zulme dur demek için Doğu halkının uyanması lazım.

2 yıl önce

Diyarbakır annelerinden Ayten Elhaman: Oğlumu HDP'den istiyorum

Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan ailelerin 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemi 761. gününde sürüyor. Anne Ayten Elhaman, oğlu Bayram'dan 4 yıldır haber alamadığını söyledi. Evlatlarının ellerinden alındığını belirten Elhaman, şöyle konuştu: "Oğlumu HDP'den istiyorum. HDP kandırıp götürmüş. Oğlumun hiçbir siyasi görüşü yoktu. Hayalleri vardı. Askere gidecekti. Kardeşlerine, bana düşkündü. 4 yıldır evladıma hasret kaldım. Bizden ne istediler? Kendi halinde geçinen insanlardık. Oğlum için sonuna kadar buradayım." Elhaman, oğluna güvenlik güçlerine teslim olması için çağrıda bulundu. Oğlu Fatih için eylem yapan Abdullah Demir de çocuklarını zalimlerin ellerinden kurtarmadan binanın önünden ayrılmayacaklarını dile getirdi. Evladını 5 yıldır aradığını kaydeden Demir, "Canımızı yakan HDP'dir. HDP çocuklarımızı kandırdı. Onlarda vicdan, merhamet yok. Son nefesime kadar HDP'nin peşini bırakmayacağım." ifadelerini kullandı.

2 yıl önce

Diyarbakır'da çocuklarının PKK tarafından kaçırıldığını söyleyen 235 ailenin evlat nöbeti, 763'üncü günde de sürüyor

HDP Diyarbakır İl Başkanlığı binası önünde 3 Eylül 2019'da başlayan evlat nöbetinde 763'üncü güne girildi. 235 aile, terör örgütü PKK'nın çocuklarını kaçırdığını belirterek evlatlarına, 'gelin, teslim olun' çağrıları yapıyor. Yaklaşık 2 yıl önce başlayan oturma eylemlerinin sonunda 32 aile, evladına kavuştu. 2015'te Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde okuyan oğlu Mikail'in kandırılarak dağa kaçırıldığını söyleyen Yusuf Erdinç, eşi Gevez Erdinç ile birlikte Van'ın Gürpınar ilçesinden gelerek evlat nöbetine katıldı. Oğlunun elinden kaleminin alınıp yerine silah verdiklerini belirten baba Erdinç, burada dövülüp merdivenden aşağı itildiklerini dile getirdi. 'BAK OĞLUM, YANLIŞ YOLDASIN' Erdinç, şunları söyledi: "Oğlum İstanbul'da, Marmara Üniversitesi'nde hukuk okuyordu, HDP oğlumun elindeki kalemi kırdı buraya getirdiler, sonra dağa çıkarıp eline silah verdi. Şu an oğlum Suriye'de, öyle biliyorum. 2015'te eşim ile oğlumun peşinden buraya geldim. Oğlumu istedim, bana dediler ki; oğlunun kodu nedir? Dedim ki; ne kodu? 'Siz kahramansınız' dediler. Dedim; ne kahramanı? Eğer kahramanlık böyleyse, böyle kahramanlık yerin dibine batsın, el alemin çocuklarını alıp dağa kaçırıyorsunuz, bir de kahramansınız diyorsunuz. Kavga ettik, eşimle bizi dövdüler, bu merdivenden aşağıya itelediler, buraya kadar yuvarlandık. O günü hiç unutmayacağım. Yaklaşık 3 yıl buraya geldim, oğlumun peşini bırakmayacağım, gelene kadar bırakıp gitmeyeceğim. Oğluma çağrım; bak oğlum, yanlış yoldasın. Orası senin yerin değil, senin yerin burasıdır, Türkiye Cumhuriyeti'dir. Gel kurban olayım. Gittiğin günden beri peşini bırakmadım, bırakmayacağım da. Sen gelene kadar burayı terk etmeyeceğim."

2 yıl önce

İmamoğlu’nun Diyarbakır programına CHP’den engelleme

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu arasında örtülü bir Cumhurbaşkanlığı adaylığı yarışı olduğu bir kez daha kamuoyuna yansıdı. İmamoğlu’nun Bayburt ve Gümüşhane’de nabız yoklaması parti içinde tartışmalara yol açmıştı. Öyle ki, cumartesi günü Diyarbakır’a gidecek olan İmamoğlu’nun Diyarbakır programı CHP yönetimi tarafından engellendi. CHP Diyarbakır İl Başkanlığı İmamoğlu’nun programıyla ilgili üyelerine gönderdiği mesajda, “DÜZELTME: İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu’nun Diyarbakır’da gerçekleştireceği halk buluşması Elazığ programındaki geçikme nedeniyle iptal edilmiştir..Sayın İmamoğlu Demir Otelde saat 16:00’da Diyarbakırlı İş adamları ile bir araya gelecektir..(16.10.2021) Cumartesi” denildi. Ayrıca, CHP Diyarbakır İl Gençlik Kolları Başkanlığı Twitter hesabından, “Programımızda aksama olduğu için iptal edilmiştir.” duyurusu yapıldı.

2 yıl önce

Ekrem İmamoğlu, Diyarbakır’da PKK’ya yakın isimlerle resim sergisine katıldı

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, eşi Dilek Kaya İmamoğlu ile birlikte ressam Ahmet Güneştekin’in Diyarbakır’daki “Hafıza Odası” adlı sergisinin açılışına katıldı. Sanat, siyaset ve basın dünyasından birçok ünlü ismi bir araya getiren sergi açılışına katılanlar arasında HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar ile partinin eski Muş milletvekili Sırrı Sakık da vardı. 2023 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçimleri için çalışmalarına şimdiden başlayan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul’un her tarafı delik deşik halde iken yurt gezilerine çıkması ile tepki toplamıştı. İmamoğlu’nun Diyarbakır’ı ziyaret gerekçesi olan sergi açılışı ise farklı bir anlam taşıyor. CUMHURBAŞKANLIĞI ADAYLIĞINDA HDP DESTEĞİ Cumhurbaşkanlığı adaylığı için Millet İttifakı’nda güçlü rakipleri bulunan İmamoğlu, HDP ile kurduğu yakınlığın karşılığını Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı ilan edilmesi ile almayı planlıyor. CHP ve İYİ Parti’nin HDP olmadan kazanamayacağını ve Millet ittifakı’nın HDP’ye olan mecburiyetini iyi bilen İmamoğlu, 2023 seçimleri için HDP’nin Millet İttifakı’na “Adayınız Ekrem İmamoğlu olsun” dayatması ile gideceğini hesaplıyor. AHMET GÜNEŞTEKİN KİMDİR? 22 Aralık’ta Batman’ın Garzan işçi kampında dünyaya gelen Ahmet Güneştekin, çok küçük yaşlarda resme başladı. İlk ödülünü ilkokul 3’e giderken 9 yaşında aldı. Ve ilk yağlı boya ile tanışıklığı da o zaman oldu. Sonrasında devamlı olarak çalışmalarını sürdüren sanatçı, Lise yıllarına gelindiğinde okulun salonunda ilk kişisel resim sergisini açtı. Mezuniyetinin hemen ardından M.S.Ü. Güzel Sanatlar Akademisi’ne girdi. Bir süre sonra akademiyi bırakıp, lisans eğitimini sonraki yıllarda Anadolu Üniversitesi’nde İşletme Bölümü’nde tamamladı. Bir süre ticarete atıldı. 1997’de Beyoğlu’nda ilk atölyesini kurdu, karma ve kişisel birçok sergi açtı. 2003 yılında Atatürk Kültür Merkezi’nde açtığı ‘karanlıktan sonraki renkler’ sergisi ile sanat dünyasında adından giderek söz ettirdi. Sonrasında onlarca kişisel sergiye imza atan Güneştekin’in eserleri, yurtiçi ve yurtdışındaki bir çok özel koleksiyona girdi. VİYANA SERGİSİNE PKK DESTEKÇİSİ SPONSOR OLDU Hürriyet Gazetesi köşe yazarı Ertuğrul Özkök, Ahmet Güneştekin’in 2019 yılında Viyana’da açtığı sergiyle ilgili şok iddialar dile getirmişti. FOTOĞRAFTAKİ 3’ÜNCÜ KİŞİ MEĞER KİMMİŞ Güneştekin’in sergisinin sponsoru DAAX Corporation adlı bir kuruluşmuş. DAAX 20 yılında Birleşik Arap Emirlikleri’nde kurulmuş bir şirketmiş. Daha çok sanatı mimari ile birleştiren projeler gerçekleştiriyormuş. Mesela Bakü Haydar Aliyev Kültür Merkezi’nin projesini ve inşaatını gerçekleştiren şirket buymuş. Projesini ünlü mimar Zaha Hadid’in yaptığı bu bina Wallpaper dergisinden ödül kazanmıştı. DAAX şimdi de yine bir Zaha Hadid projesi olan Bağdat Merkez Bankası inşaatını yapıyormuş. Fotoğraftaki üçüncü kişi, işte bu sanat meseni şirketin sahibi Hasan Gozal adlı bir işinsanıymış…. Bugüne kadar pek ortaya çıkmayan birisiymiş. Doğubayazıt’ta doğup büyümüş… Ankara Bilkent Üniversitesi mezunu. Petrol, turizm, lojistik, sigorta, sağlık ve yenilenebilir enerji alanlarında çalışıyormuş. Konuştuğum bazı sanat insanları, “Onun adını sanat alanında ileride daha çok işiteceksiniz” diyor.” HÜRRİYET ARŞİVİNDE GOZAL İÇİN NELER YAZIYOR? Ertuğrul Özkök’ün duyduğuna göre, araştırmadan soruşturmadan ‘mış’lı ‘miş’li dile getirdiği Hassan Gozel’in ismi Özkök’e yabancı olsa da Hürriyet okurlarına pek yabancı değil Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu (ICIJ), Azerbaycan’dan Kanada’ya, Pakistan’dan Rusya’ya aralarında siyasetçi ve ünlülerin de bulunduğu 130 bin kişinin adının geçtiği offshore sistemindeki 32 trilyon doları bulan para üzerinden vergi kaçakçılığıyla ilgili kirli çamaşırları ortaya dökmüş, Hürriyet’in Washington Temsilcisi Tolga Tanış da bu olayı okurlarına duyurmuştu. İşte o haberden ilgili bölüm: * ICIJ’in yürüttüğü ‘Offshore Projesi’nin en çarpıcı kısmı, hiç şüphesiz Azerbaycan’da Aliyev Ailesi’nin gizli ticari faaliyetlerini ortaya çıkaran bölüm. * Buna göre Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev, karısı Mihriban Aliyev ile British Virgin Adaları’nda 2003’te Rosamund adlı bir şirket kuruyor. * 2008’de ise bu sefer Azeri işadamı Hassan Gozal ile o tarihlerde 19 ve 23 yaşlarında olan Aliyevlerin iki kızı ortak iş yapıyor. * Gozal, yine British Virgin Adaları’nda kurulan Aliyevlerin kızları Arzu ve Leyla Aliyev’in sahibi gözüktüğü üç şirketin direktörü oluyor. *Ve bu arada Azerbaycan’da milyarlarca dolarlık inşaat ihaleleri kazanıyor. Şirketlerin isimleri ise Arzu Aliyev’in üzerinde gözüken Arbor Investment ile Leyla Aliyev’in sahibi olduğu LaBelleza Holding ve Harvard Management. * Her üç şirkette de aracı olarak Malezya merkezli Naziq &Partners şirketi var. Şirketlerin kuruluş formaliteleri için hizmet sağlayıcı ise Singapur merkezli Portcullis TrustNet. * Belgeler, 2003’te İlham Aliyev’in Azerbaycan Parlamentosu’nda görev yaparken aynı zamanda offshore şirketlerin başında olduğunu doğrularken, babası Haydar Aliyev’in ölümünden sonra o yılın Ekim ayında devlet başkanı olmasından sonra da görevinin devam ettiğini, offshore işinin 2004 ortasına kadar sürdüğünü gösteriyor. 2008’den sonra da işi kızlarının üzerinden yürüttüğü belgeleniyor. Halbuki Azerbaycan Anayasası, Azeri Parlamentosu mensuplarının bir yandan ticari faaliyet yürütmesini kesin bir dille yasaklıyor. * Offshore kayıtları, Arzu ve Leyla Aliyev’in üzerlerindeki şirketler dışında Dubai’da 100 milyon dolara yakın değerde mülk sahibi olduğunu gösterirken, Hassan Gozal’ın ise sahibi olduğu Azersun, Dia gibi şirketleri üzerinden Azeri Hükümeti’nden 4.5 milyar dolarlık inşaat ve petrol ihalesi aldığı biliniyor. PKK’YA DESTEĞİYLE BİLİNİYORLAR Hassan Gozel ve Azersun Holding ile ilgili iddialar sadece “vergi kaçakçılığı”yla sınırlı değil. Aynı zamanda amcasıyla birlikte PKK’ya mali destek sağlamak, PKK’nın Kuzey Irak’taki Mahmur Kampı’ndan gelen aileleri Şemkir bölgesinde inşaa edilen konutlara yerleştirmek başta olmak üzere birçok iddia da mevcut.

2 yıl önce

Diyarbakır Anneleri’nden İmamoğlu’na: "Bu çadıra gelmesi için yürek lazım"

Çocuklarının terör örgütü PKK tarafından alıkonulduğu gerekçesiyle Diyarbakır HDP İl Başkanlığı önünde evlat nöbeti tutan ailelerin kararlı bekleyişi devam ediyor. Aileler, Diyarbakır'a ziyarete gelen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na tepki gösterdi. Sabah'ta yer alan habere göre, İmamoğlu, Elazığ'dan Diyarbakır'a gelirken aracıyla evlat nöbetinin sürdüğü bölgenin yakınından geçmesine rağmen ailelere ziyarette bulunmadı. "BU ÇADIRA GELMESİ İÇİN YÜREK LAZIM" Ekrem İmamoğlu'na tepki gösteren annelerden Ayşegül Biçer, "Bu çadıra gelmesi için yürek lazım" diyerek eleştirdiği İmamoğlu'nun HDP ve CHP'den izin alamadan anneleri ziyaret edemeyeceğini söyledi. "HDP ÇEKİNCESİ ONU BURAYA GETİRMEDİ" Eylemi başlatan annelerden biri olan ve iki yıl sonra oğlu Mustafa'ya kavuşan anne Ayşegül Biçer, "Anneler için gerçekten üzülüp açıklama yapan siyasiler, bu kente geldiğinde bize destek ziyaretinde bulunuyor. Ama ne yazık ki; hem CHP, hem İYİ parti anneleri görmezden gelmeye devam ediyor. Her açıklamalarında, 'HDP ile ortak değiliz' diyen CHP, konu anneler olunca da üç maymunu oynuyor. İmamoğlu'nun Diyarbakır gezisi bunu bir daha ortaya koydu. HDP, çekincesi İmamoğlu'nu buraya getirmedi" diye konuştu. "HDP KORKUSUNDAN MI GELEMİYORSUNUZ" 4 yıl önce kaçırılan oğlu Bayram için eylemini sürdüren Ayten Elhaman ise, Ekrem İmamoğlu'nun ikinci kez geldiği Diyarbakır'da annelerle bir araya gelemediğini belirterek, "Onlar HDP'den izin alamadığı için yanımıza gelemiyor. İmamoğlu'nun eşi Dilek hanımda bir anne. En azından Dilek hanım gelip buradaki anneleri dinleyip destek verebilirdi" dedi. Oğlu Özkan için eylem yapan Süleyman Aydın da, İmamoğlu'nun Diyarbakır ziyaretini eleştirerek, "Bizden bu kadar mı korkuyorlar, buraya gelmekten çekiniyorlar. Yoksa HDP korkusu mu onları buraya getirmiyor. Bu sorularıma İmamoğlu'ndan cevap bekliyorum" ifadelerini kullandı. HDP GENEL BAŞKANI İLE SERGİYE KATILDI Diyarbakır ziyareti kapsamında Ticaret ve Sanayi Odası'nın ev sahipliğinde iş adamları ile bir araya gelen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ressam Ahmet Güneştekin tarihi Keçi Burcu'nda "Hafıza Odası" sergisine HDP Genel Başkanı Mithat Sancar ile birlikte katıldı. İmamoğlu, eşi Dilek İmamoğlu ile birlikte esnafı da ziyaret etti.

1 2 ... 5 6 7 8 9 10 11 ... 27 28