06 Mayıs Pazartesi 2024
2 yıl önce

Ekrem İmamoğlu halk ekmeğe yüzde 60 zam yaptı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), Halk Ekmek fiyatına yüzde 60 zam yaparak, 1,25 liradan 2 liraya çıkardı. İBB'nin sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, "11 Şubat Cuma günü itibarıyla İHE üretimi 250 gr Halk Ekmek 2 TL’den satılacaktır. Kamuoyu bilgisine sunarız" ifadelerine yer verildi.

2 yıl önce

Ege Denizi'nde göçmen kaçakçılarına İHA'lı operasyon

İzmir İl Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü, Foça ilçesindeki bir koydan çok sayıda düzensiz göçmenin İtalya'ya kaçırılacağı bilgisi üzerine harekete geçti. Foça açıklarında göçmenlerin bulunduğu tekne insansız hava aracıyla tespit edildi ve takibe alındı. Daha sonra teknenin bulunduğu yere Sahil Güvenlik Komutanlığına bağlı ekipler sevk edildi. Teknedeki aramada, 197 düzensiz göçmen ile göçmenleri İtalya'ya götürmeyi planlayan 4 organizatör yakalandı. Ekiplerce düzensiz göçmenlerin kaçırılmasını planlayan ve teknenin hareketini karadan takip eden 6 organizatörün daha bulunduğu belirlendi. Bu kişilerin bulunduğu bölge de jandarmaya ait insansız hava aracıyla tespit edildi. Kaçmaya çalışan 6 şüpheli, İHA'nın sağladığı görüntü ve koordinatlarla Foça İlçe Jandarma Komutanlığı Asayiş Timleri ile Sahil Güvenlik Özel Harekat (SÖH) ekiplerince gözaltına alındı. 10 şüphelinin jandarmadaki işlmleri devam ediyor.

2 yıl önce

Ege Denizi’nde can pazarı! Yunanistan’ın ölüme ittiği 588 düzensiz göçmeni Türk Sahil Güvenliği kurtardı

Sahil Güvenlik Komutanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Seferihisar ilçesi açıklarında balıkçı teknesinde düzensiz göçmenlerin olduğu bilgisi üzerine bölgeye ekipler yönlendirildi. Sahil Güvenlik botları tarafından tespit edilen hareketli balıkçı teknesi durduruldu. Teknedeki 240 düzensiz göçmen ile organizatör oldukları değerlendirilen 5 kişi yakalandı.   Aynı bölgede yolcu motoru içerisinde düzensiz göçmen olduğu bilgisi üzerine Yunanistan unsurlarınca uluslararası sularda bozuk şekilde bırakılmış yolcu motorundaki 252 düzensiz göçmen kurtarıldı.   GÖÇMENLER SAHİL GÜVENLİKTEN YARDIM İSTEDİ Yunanistan unsurlarınca Türk kara sularına geri itilen bir yelkenli teknedeki 39 göçmeni de karaya çıkaran ekipler, Dikili ilçesi açıklarında ise lastik bottaki 29 düzensiz göçmen ile motor arızası nedeniyle sürüklenen ve yardım talebinde bulunan başka bir lastik bottaki 28 düzensiz göçmene yardım eli uzattı. Kurtarılan ve yakalanan 588 düzensiz göçmen, işlemlerin ardından İl Göç İdaresi Müdürlüğü’ne teslim edildi. Gözaltına alınan 5 şüpheli hakkındaki yasal işlemlerin sürdüğü öğrenildi.

2 yıl önce

Altı muhalefet partinin katıldığı yuvarlak masadan, Türkiye'nin egemenlik haklarını tartışmaya açacak taahhütler çıktı

Ankara'da CHP öncülüğünde bir araya gelen 6 partinin 'yuvarlak masa' toplantısından Türkiye'nin egemenlik haklarını tartışmaya açacak taahhütler çıktı. 6 partinin yayınladığı bildiride, Ayasofya'dan, Ege adalarına, Doğu Akdeniz'den Libya'ya kadar Türkiye'ye birçok konuda dayatmada bulunan Avrupa Konseyi ve Avrupa Birliği kararlarının uygulanacağı ilan edildi. ORTAK BİLDİRİ YAYINLADILAR Yeni Şafak'ın haberine göre; Pazar günü Ankara'da yuvarlak masada bir araya gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ve Deva Partisi Ali Babacan'ın zirve sonrasında ortak bir bildiri yayınladı. 6 muhalefet lideri iktidara gelmeleri durumda izleyecekleri yol haritasını açıkladı. Liderler bildiride, Avrupa Konseyi (AK) ve Avrupa Birliği (AB) karar ve normlarına uymayı taahhüt etti. Muhalefetin sözde 'demokratik ülke inşa etmek için" hayata geçirmeyi vaat ettiği AK ve AB kararlarında Türkiye'nin egemenlik haklarından tavizler isteniyor. İşte o kararlardan bazıları: 1- AYASOFYA YENİDEN MÜZE OLSUN Ayasofya'nın statüsünün camiye dönüştürülmesi üzüntü verici. Karardan vazgeçin. Ayasofya'yı yeniden müzeye dönüştürün. 2- ADALARI YUNANİSTAN'A VERİN Yunanistan'ın Ege adalarındaki egemenliği sorgulanamaz. Türkiye buna saygı duymalı, bu bağlamda provokatif ifade ve eylemlerden kaçınmalı, net bir biçimde iyi komşuluk ilişkilerini taahhüt etmeli ve her türlü ihtilafı barışçıl biçimde çözmek için çaba göstermeli. 3- AKDENİZ'DE SONDAJI DURDURUN Sondaj ve sismik arama gemilerini Akdeniz'den çekin. Doğu Akdeniz'de doğal gaz arama faaliyetlerine derhal son verin. Avrupa Birliği ile kapsamlı bir diyaloğa tam ve iyi niyetle katılın. 4- TERÖR OPERASYONLARI BİTSİN Suriye'nin kuzeydoğusunda PKK/YPG'ye karşı başlatılan askeri operasyon/ harekata son verin. Suriye'den askerinizi çekin. 5-LİBYA'DAN ÇEKİLİN Türkiye'nin Libya Ulusal Mutabakat Hükumeti ile yaptığı deniz yetki alanlarının sınırlandırılmasına ilişkin anlaşma geçersizdir. Türkiye diğer yabancı güçler gibi Libya'dan çekilmelidir. 6-KAVALA VE DEMİRTAŞ'A ÖZGÜRLÜK AİHM kararları uygulanarak Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş derhal serbest bırakılsın. Kararların gereği yerine getirilmezse Türkiye'ye yaptırım uygulansın. 7- MARAŞ YENİDEN KAPATILSIN Kapalı Maraş'ın yeniden açılmasına karşıyız. Maraş'ta atılan tüm adımların derhal geri alınsın. Aksi halde tüm araç ve seçenekler kullanılacak. 8-İSTANBUL SÖZLEŞMESİ GERİ GELMELİ Türkiye'yi İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararını yeniden gözden geçirmeli. 9-ÖCALAN'A 'UMUT HAKKI' VERİN AİHM kararı uyarınca ömür boyu hapis cezası alan Abdullah Öcalan'a ve diğer mahkumlara "umut hakkı" verilsin.

2 yıl önce

ABD Dışişleri Bakanı Blinken'dan "Rusya-Ukrayna" hattına ilişkin kritik değerlendirme: Daha önce de belirttiğimiz gibi bunlar gerçek bir işgale gidildiğini gösteriyor

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Ukrayna'yı işgal etmeye karar verdiğine inandıklarını ancak tanklar bu ülkeye girene, uçaklar uçana kadar diplomatik yollarla Putin'i kararından vazgeçirmeye çalışacaklarını bildirdi. CNN televizyonunda değerlendirmelerde bulunan Blinken, Rusya'nın Belarus'taki asker sayısını artırıp buradaki tatbikatları devam ettireceğine dair açıklamasının, kendileri açısından endişe verici olduğunu dile getirdi. Blinken, "Bu durum, benim Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde de ortaya koyduğum gibi, Rusya'nın Ukrayna'ya saldırmaya bahane olarak bir dizi provokasyon yaratmaya çalıştığı oyununun işlediğini gösteriyor." diye konuştu. Rusya'nın kendi eliyle neden olduğu bir kaosu bölgedeki tatbikatlarının süresiz şekilde devam etmesine bahane olarak gösterdiğini savunan Blinken, Rusya'nın son birkaç ay içerisinde Ukrayna sınırına sevk ettiği asker sayısının 150 bini aştığını ve tansiyonun artmaya devam ettiğini belirtti. Doğu Ukrayna'daki patlamalar ve Ukrayna'ya yönelik siber saldırıların aslında Rus işgalinin başladığını gösterip göstermediğine ilişkin soruya Blinken, şu yanıtı verdi: "Daha önce de belirttiğimiz gibi bunlar gerçek bir işgale gidildiğini gösteriyor. Tüm bu yanıltma operasyonları, bahane üretmek için yapılan bu provokasyonlar, tamamı eğitilmiş. Ancak bunları geçen akşam Başkan Joe Biden'dan duydunuz. Başkan Putin'in işgale karar verdiğine inanıyoruz ancak tanklar gerçekten girene kadar ve uçaklar uçmaya başlayana kadar diplomasinin, Başkan Putin'i bunu yapmaktan vazgeçirip geçirmeyeceğini görmek için her fırsatı ve her dakikayı kullanacağız. Başkan Biden, eğer savaşı önleyecekse Başkan Putin ile her format ve zamanda görüşmeye hazır. Rus mevkidaşım (Sergey) Lavrov'a gelecek hafta Avrupa'da görüşme çağrısında bulundum. Rusya işgale başlamazsa halen görüşme planımız var." KRİZ İÇİN KRİTİK UYARI ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Ukrayna-Rusya krizinde Rusya'yı uyararak, bir savaşın "korkunç ve yıkıcı sonuçları" olacağını bildirdi. Blinken, Alman Süddeutsche Zeitung gazetesine verdiği röportajda, bu krizin özünün Ukrayna ve bu ülkenin geleceği, toprak bütünlüğü ve bağımsızlığıyla ilgili olduğunu belirtti. Ancak geniş anlamda burada barış ve güvenlikle ilgili bazı ilkelerin tehlikede olduğunu vurgulayan Blinken, bu prensiplerin iki dünya savaşından ve Soğuk Savaş'tan sonra ortaya çıktığına işaret etti. Blinken, "Bir ülke, başka bir ülkenin sınırlarını zorla değiştiremez. Bir ülke, kiminle çalışılacağına ilişkin kararlarını ve politikalarını diğerine dikte edemez." ifadesini kullandı. Bir savaşın başta masum Ukraynalılar olmak üzere "korkunç ve yıkıcı sonuçları" olacağı uyarısında bulunan Blinken, "Elbette bunun Rusya için birçok ciddi yaptırımları da içeren sonuçları olacaktır. Ancak bir savaş, aynı zamanda dünya için de ciddi bir meydan okuma olacaktır." değerlendirmesini yaptı. BLİNKEN VE LAVROV AVRUPA'DA GÖRÜŞECEK Blinken, müzakereleri sürdürmeye hazır olduğunu belirterek, şunları kaydetti: "Birkaç gün önce Dışişleri Bakanı (Sergey) Lavrov ile gelecek hafta Avrupa'da tekrar bir araya gelmeyi önerdim. Birkaç gün sonra o, bunu kabul etti. Ben de ona 'Sizi görmekten mutlu olurum, tabii bu arada Rusya'nın Ukrayna'ya girmemesi şartıyla.' yanıtını verdim." Rusya'nın Ukrayna'ya girmesi durumunda hem Avrupa Birliği'ndeki (AB) hem de NATO'daki Avrupalı ortaklarla tamamen koordinasyon içinde uygulayacakları bir plan bulunduğu bilgisini paylaşan Blinken, "Yaptırımlar, söz konusu olduğunda hızlı ve birlikte tepki vereceğimizi açıkça söyledik. Duruma göre de Ukrayna'nın savunmasını güçlendirmek için hızlı ve birlikte bir tepki verilecektir." ifadesini kullandı. Blinken, bu durumda NATO'yu ve NATO'nun doğu kanadını güçlendirmek için adımlar da atılacağını vurguladı. ZELENSKİY VE MACRON, SON 24 SAATTE 2 KEZ TELEFONLA GÖRÜŞTÜ Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile son 24 saatte 2 kere telefon bağlantısı gerçekleştiren Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, "Ateşkes konusunu değerlendirdik" dedi. Rusya-Ukrayna arasındaki gerilim artarken, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile son 24 saatte 2 kez telefonda görüştü. Zelenskiy sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Münih'ten döndükten hemen sonra Macron ile görüştük. Ukraynalı politikacıların ve yabancı gazetecilerin ateş altında kalışlarını konuştuk. Diplomatik ve politik bir çözüm sürecini değerlendirdik. Biz her gün partnerlerimizle iletişim halindeyiz. Son 24 saatte ikinci kez Macron ile görüştüm. Ateşkes konusunu değerlendirdik. Barış süreci artık aktif olmak zorunda" ifadelerini kullandı.

2 yıl önce

Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov Ukrayna'nın egemenlik hakkını sorguladı

Interfax haber ajansında yer alan habere göre Lavrov, toplumların kendi geleceklerini tayin etme hakkını tarif eden Birleşmiş Milletler beyannamesine atıfta bulunarak, "Egemenlik hakkı ve toprak bütünlüğü prensibine bakacak olursak, buna dair temel beyannamelerden biri Halklar arasındaki Dostane İlişkilere Yönelik Uluslararası Hukuk İlkeleri beyannamesidir " ifadelerini kullandı. Lavrov, Ukrayna'da Moskova destekli cumhurbaşkanının 2014'te devrilmesi ve yerine Batı yanlısı cumhurbaşkanının geçmesinden bu yana Kiev'in bu beyannemeyi ihlal etmekle çıkmakla suçladı. Rusya bu gelişmelerin ardından 2014'te Ukrayna'nın Kırım yarımadasını ilhak etmiş ve doğu bölgelerindeki ayaklanmayı desteklemişti. Lavrov, "2014'teki darbenin ardından kimse Ukrayna'daki rejimin Ukrayna devleti topraklarında yaşayan herkesi temsil ettiğini iddia edemez" diye belirtti.

2 yıl önce

Savaş Rus devlerini vurdu: Yüzde 54 değer kaybı var

Moskova Borsasında kayıpların derinleşmesi ile sabah erken saatlerde durdurulan işlemler saat 10.00'da tekrar başlatıldı. Borsada MICEX endeksi açılışta yüzde yaklaşık 14 değer kaybederek 2.656 puana, RTS endeksi de yüzde 20 azalarak 964 puana kadar geriledi. Dolar/ruble paritesi de yüzde 6,2 artışla 86,5 seviyesine, avro/ruble paritesi de yüzde 6 yükselişle 97,4’e çıktı. Rusya'da RTS endeksinde düşüş Ukrayna'ya yönelik başlatılan işgal sonrası yüzde 49'a ulaştı. RUS DEVLERİNDE BÜYÜK KAYIP Sberbank'ın hisseleri, yüzde 46 düşüşle 114 rubleden işlem görüyor. Gazprom hisseleri ise yüzde 54 değer kaybıyla 127 rubleye indi. Rosneft yüzde 53, Lukoil yüzde 48 ve Yandex yüzde 43 azalışla işlem görüyor. 'HER TÜRLÜ SENARYO İÇİN PLANLARIMIZ VAR' Rusya Merkez Bankası, piyasalarda yaşanan değer kayıplarına ilişkin yaptığı açıklamada, “Rusya Merkez Bankası, finansal piyasadaki durumu istikrara kavuşturmak için döviz piyasalarına müdahale edecek. Jeopolitik durumun kötüleşmesi ve piyasadaki dalgalanmaların ışığında, her türlü senaryo için net planlarımız bulunmaktadır.” ifadelerini kullandı. ALTINDA 1.5 YIL SONRA İLK Dünyanın izlediği harekat sonrası piyasalarda da sert hareketler görülüyor. Ons altın 2020'nin Eylül ayının ardından ilk kez bin 950 dolar seviyesini aştı. Gram altın da ons altında yaşanan gelişmelerle beraber 880 liranın üzerini gördü. BRENT PETROL 8 YIL SONRA 100 DOLARI AŞTI Brent petrolde de yukarı yönlü sert hareket yaşandı. ICE'de işlem gören nisan vadeli brent petrolün varil fiyatı 2014 yılından sonra ilk kez 103 dolar seviyesini aştı. Batı Teksas tipi ham petrolün varil fiyatı ise 98 doların üzerine çıktı. AVRUPA’DA DOĞAL GAZ FİYATI YÜZDE 25 ARTTI Avrupa’da doğal gaz fiyatı bugün sert yükseliş kaydetti. ICE’de işlem gören mart vadeli doğal gaz kontratı 125 euro seviyesine kadar çıktı. Şu dakikalarda fiyat yüzde 25 oranında artışla 111.500 euro seviyesinde. RUBLE, DOLAR KARŞISINDA TARİHİN EN DÜŞÜĞÜNDE Rus rublesi, ABD doları karşısında yüzde 8.4 oranında değer kaybederek tarihinin en düşük seviyesi olan 87.99'a geriledi. Rusya’nın Ukrayna’ya işgalinin başlamasının ardından Rus borsasında ve rublede görülen değer kayıpları nedeniyle işlemler geçici olarak durduruldu. İşlemlerin saat 10.00'da tekrar başladığı açıklandı. RUSYA MERKEZ BANKASI'NDAN MÜDAHALE Rusya Merkez Bankası kurda istikrarı sağlamak için döviz piyasasına müdahale ettiğini duyurdu ve bankacılık sektörüne ek likidite sağlama sözü verdi. Rusya Merkez Bankası, döviz swap operasyonları ile piyasaya verdiği günlük döviz miktarını da artırdı. Banka, döviz swap operasyonu büyüklüğünü 3 milyar dolardan 5 milyar dolara çıkardı. UKRAYNA'DA NAKİT ÇEKİMİNE SINIR Ukrayna Merkez Bankası Başkanı da "Bankacılık sisteminin düzgün şekilde çalışmaya devam etmesini sağlamak için her şeyi yapıyoruz. Bankalar açık ve çalışmaya devam ediyor. Mevduatlardan nakit çekişini günlük 100 bin hryvnia ile sınırladık" ifadelerini kullandı. Öte yandan Ukrayna Ulusal Menkul Kıymet ve Hisse Piyasası Komitesi tarafından yapılan açıklamada "Ülkede tüm menkul kıymetlerin dolaşımı durduruldu, sadece Ukrayna Merkez Bankası ve Maliye Bakanlığı'nın ihtiyaçları karşılanacak" denildi. ABD VE MÜTTEFİKLERİ YAPTIRIMLAR İLE RUS FİNANS SİSTEMİNİ VURACAK ABD Başkanı Joe Biden yönetiminden kıdemli bir yetkilinin Wall Street Journal'a (WSJ) yaptığı açıklamaya göre ABD ve müttefikleri, Ukrayna'yı işgal eden Rusya'ya karşı yeni yaptırımlar açıklayacaklar. WSJ'ye konuşan yetkili, Rusya'ya karşı alınması planlanan yeni yaptırım kararlarının Rusya'nın en önemli bankalarının içereceğini belirtti ve "Eğer bu işgal ilerler ise Rusya'nın hiçbir finansal kuruluşu güvende olmayacak" dedi. Yetkili, "Yaptırımlar Rusya'nın finansal sistemini şok edecek, piyasalarını vuracak, sanayisini durduracak ve büyümesini frenleyecek" diye konuştu.

2 yıl önce

Kılıçdaroğlu 28 Şubat "mağduru" olduğunu savunmuştu! Meğer belgeler sahteymiş…

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz günlerde katıldığı KRT canlı yayınında 28 Şubat "mağduru" olduğunu savunmuş ve CHP “28 Şubat döneminde fişlendim. Dava açtım, karşımda Erdoğan'ın avukatları vardı” demişti. Kılıçdaroğlu'nun bu açıklamaları tartışma yaratırken, CHP liderinin "fişlenmediğini" ve sahte bir belge üzerinden bu iddiayı ortaya attığını Sözcü yazarı Aytunç Erkin ortaya çıkardı. Aytunç Erkin, "Kılıçdaroğlu için sahte BÇG belgesi" başlıklı yazısında şu ifadeleri kullandı; "Tarih 18 Ağustos 2021… Ankara 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi, 28 Şubat davasında aldıkları müebbet hapis cezası Yargıtay tarafından onanan aralarında Çevik Bir ile Çetin Doğan'ın da bulunduğu 14 sanık hakkında tutuklama kararı verdi. Komutanlar cezaevine gönderildi. Ancak… Komutanların savunmalarında, 28 Şubat davası sahte 5 No'lu CD üzerinden kurgulandı ve uygulamaya kondu. Bunu da Fetullah'ın yargı, emniyet ve askerleri üzerinden operasyona dönüştürdü! 10 Nisan 2012'den itibaren tutuklamalar başladı. Ergenekon ve Balyoz gibi kumpas davaları sürecinde “Kozmik Oda Savcısı” olarak Mustafa Bilgili soruşturmayı davaya dönüştürdü. Bilgili, tutuklamalardan 13 ay sonra, 1309 sayfalık iddianamesini hazırladı. Davanın temelinde de “5 No'lu CD” vardı! Hafıza önemli! Anlatalım: Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi, 7 Eylül 2015'te ODTÜ'den bir bilirkişi heyeti görevlendirdi. Heyet, 7 ay boyunca  6 bin 350 sayfadan oluşan dijital dosyaları (5 No'lu CD) inceledi. Mahkemenin görevlendirdiği heyet 5 No'lu CD hakkında şu çarpıcı tespitlerde bulundu: “…CD 5'in adli bilişim açısından CMK/134'e uygun olarak elde edilmemiş olduğu, genel bütünlüğünün şüpheli, içindeki iki dokümanın bütünlüklerinin bozulmuş olduğunun ise sabit olduğu, bu nedenlerle de adli bilişim açısından güvenilir olmadığından delil niteliği bulunmadığı değerlendirilmektedir…” İŞTE ÜRETİLEN BELGE: Bu rapora rağmen mahkeme, 5 No'lu CD'ye 826 kez atıf yaptı ve komutanlara ceza verdi. Şimdi geliyoruz CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun “28 Şubat'ta ben de fişlendim” açıklamasına. 8 NUMARALI KLASÖRÜN 179'UNU SAYFASI Kılıçdaroğlu'nun Batı Çalışma Grubu (BÇG) tarafından hazırlandığı iddia edilen “fişleme” belgesi dava dosyasında var! Savcı Mustafa Bilgili iddianamede söz konusu belgeye atıf yaparken, “fişleme” belgesine davanın 8 numaralı ek klasörünün 179. sayfasından itibaren yer verdi. İki sayfası ana, üç sayfası ek şeklinde. Ana kısım sözde rapor biçimindeyken, eklerinde ise 29 SSK personeliyle ilgili fişleme bilgileri yer alıyor. Söz konusu belgenin kaynağı neydi? Soruşturmayı başlatan Savcı Bilgili'ye CD içinde dosya getiren Tamer Tatar isimli eski askerdi. Tatar, 28 Şubat sürecinde FETÖ iltisakı nedeniyle (O dönem Fethullahçılık) ordudan atıldı. İşte Kılıçdaroğlu'nun fişleme belgeleri de CD'nin içindeki belgelerin arasındaydı. Yani belge, CD'yi getirip FETÖ'cü savcıya veren TSK'dan atılma Tamer Tatar'a göre de vardı. Peki “fişleme” kimin tarafından yapılmış? Yine dava dosyasını incelediğimizde BÇG'nin olmadığını görüyoruz! Devam edelim… 1993 YILINDAN BU YANA HEDEFTE Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK) hakkında hazırlanan raporlar şunlar: - 1996 yılında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mustafa Kul tarafından hazırlatılan SSK raporu… - Refah-Yol Hükümeti Bakanı Necati Çelik'in göreve getirdiği Ekrem Önal oluru ile SSK Başmüfettişi Mustafa Konuk tarafından hazırlanan 24 Şubat 1997 tarihli rapor… - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Baş Müfettişi İsmet Babür'ün 4 Nisan 1997 tarihli raporu… - Başbakanlık oluru ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Nami Çağan direktifi ile Teftiş Kurulu Başkanı Tuncer Dönmez tarafından Bakanlık Müfettişi Yusuf Aydın'a hazırlattırılan 28 Mayıs 1998 tarihli rapor… - SSK Başmüfettişi Oğuz Tor'un 19 Haziran 2000 tarihli raporu. Peki bu raporlarda ne yazıyor? 1993 yılından itibaren bilgilere yer verilerek özetle: SSK Kartal Devlet Hastanesi İnşaatında yolsuzluk iddiaları gibi arsa ve inşaat ihalelerinde yapıldığı iddia edilen usülsüzlükler… SSK ya personel alımlarında kayırma yapıldığı, personel hakkında “Referans sahiplerinin kimliklerin genel olarak bir eğilimi yansıttığı”… Kemal Kılıçdaroğlu'nun gerçek soyadının “Karabulut” ve annesinin soyadının “Gündüz” olduğu…  İsmen sayılan 22 SSK Personeli hakkında PKK, Dev-Yol, TİKP gibi terör örgütlerine üye oldukları… Örgüt amaçları doğrultusunda faaliyette bulunduklarına ve yargı kararlarına işaret edilerek bu kapsamda inceleme yapıldığı… Dev-Yol, Dev-Sol üyelerinin SSK ya alındığı, 176 SSK personeli hakkında inceleme yapıldığı… Peki BÇG'nin fişleme yaptığı neden ve nasıl iddia edildi? Şimdi geliyoruz sahteciliğe.. "ÜRETİLMİŞ BELGE"YLE OPERASYON 28 Şubat dava dosyasının 8'inci klasörünün 179-185'inci sayfalarında “Sosyal Sigortalar Kurumu'ndaki Bölücü ve Mezhepçi Kadrolaşma İle Yapılmakta Olan Yolsuzluklar” başlıklı iki sayfalık sözde bir belge var. Bu belge, 1998 yılında hazırlanan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Teftiş Kurulu raporundan alıntılarla ve oldukça kısaltılarak dava dosyasına konulmuş! Hani o 5 No'lu CD vardı ya! O CD içinden yer alan “üretilmiş” belge! Bitmedi… 28 Şubat iddianamesinin 571'inci sayfasında yer alan iki sayfalık “Kılıçdaroğlu belgesi” gerekçeli kararda delil olarak kabul edilmemiş. Çünkü… Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından mahkemeye gönderilen yazılarda, arşivde böyle bir belgenin bulunmadığı belirtilmiş, ki bu da 28 Şubat dava dosyasında yer alıyor! SONUÇ: Açın dava dosyasını, bilirkişi raporlarını ve avukatların temyiz dilekçelerini okuyun!" https://www.sozcu.com.tr/2022/yazarlar/aytunc-erkin/kilicdaroglu-icin-sahte-bcg-belgesi-6983081/

1 2 ... 6 7 8 9 10 11 12 ... 29 30