02 Mayıs Perşembe 2024
2 yıl önce

CHP'li Mengü'den partisine 'Atatürk' eleştirisi: MYK hiçbir şey yapmadı

CHP MYK, başörtülü kadın hakkında skandal ifadeler kullanan Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan'ı uyarı için Merkez Disiplin Kurulu'na sevk etti. Toplantı sonrası konuşan CHP Sözcüsü Faik Öztrak "Yaptığı yakışıksız açıklamayı kabul etmemiz ve sindirebilmemiz mümkün değil. Kendisi özür diledi, bunu dikkate alarak, yakışıksız açıklamalar nedeniyle Yüksek Disiplin Kurulu'na uyarılması talebiyle sevkine oy birliği ile karar verildi" dedi. CHP MYK'sı Bursa Milletvekili için hiç bir şey yapmadı Partisinin bu kararıyla ilgili Twitter hesabından açıklamada bulunan CHP eski Genel Başkan Yardımcısı Şahin Mengü, "Tanju Özcan için toplanan CHP MYK'sı Atatürk'ü suçlayan Bursa Milletvekili için hiçbir şey yapmadı. Y CHP oldukları için mi?" ifadesini kullandı. Dersim olaylarına 'katliam' demişti CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal'ın Dersim olaylarında yaşamını yitirenleri andığı paylaşımında "Katliam" ifadesini kullanması büyük yankı uyandırmıştı. Sarıbal "Dersim katliamında yitirdiğimiz canları saygıyla anıyorum" demişti.

2 yıl önce

Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici’den Erk Acarer’e Sedat Peker eleştirisi: “Buna gazetecilik denemez”

Organize suç örgütü elebaşı Sedat Peker’in iddiaları, Birleşik Arap Emirlikleri’nin izin vermemesi bahanesiyle gazeteci Erk Acarer’in hesabından paylaşılmıştı. FARUK BİLİDİRİCİ’DEN ELEŞTİRİ Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici, kişisel Twitter hesabından siyasi saldırı niteliği taşıyan tweet atması Birleşik Arap Emirlikleri yönetimi tarafından engellenen organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in tweetlerini gazeteci Erk Acarer’in kendi hesabından aktarmasını eleştirdi. Tweet aktarımını Peker’in basın danışmanın da yapabileceğini altını çizen Bildirici, “Erk Acarer’in de siyasi iktidarın bir kesimiyle hesaplaşma içerisinde olduğu anlaşılan Sedat Peker’in iddialarını kontrol etmesi, araştırması, editoryal süzgeçten geçirdikten sonra yayımlaması gerekirdi.” değerlendirmesini yaptı. Bildirici, farukbildirici.com’da yayımladığı yazısında, “Bir gazetecinin, organize suç örgütü yöneticiliğinden hükümlü bir kişinin “Siyasiler ve bürokratların karıştığı uyuşturucu ve suç trafiği”ne ilişkin paylaşımda bulunmasına yardımcı olması gazetecilik faaliyeti midir?” diye sordu. “SEDAT PEKER’İN ÖNE SÜRDÜKLERİNİN TAMAMININ DOĞRU OLDUĞUNU VARSAYAMAZ” Bildirici şu ifadeleri kullandı: “Kendisi Sedat Peker’in paylaşımlarını duyurmasını gazetecilik faaliyeti olarak görüyor. Elbette Erk Acarer bir gazeteci olarak bir uyuşturucu satıcısı ya da IŞİD’li ile görüşebilir. Ama Sedat Peker ile görüşmeleri ve onun paylaşımlarını kendisinin duyurması gazetecilik sınırları içinde kaldı mı? Erk Acarer, Sedat Peker’in iddialarını haber yapmamıştı; soru-yanıt söyleşi olarak da yayımlamamıştı. Sadece Sedat Peker’in paylaşımlarını aktarmakla yetinmiş, onun paylaşımlarını kamuoyuna duyurmasına aracılık etmişti. Açık söylemek gerekirse, bu kadarını Sedat Peker’in basın danışmanı Emre Olur ya da başka herhangi bir kişi de yapabilirdi. Bir içeriğin gazetecilik ürünü haline gelebilmesi için üzerinde bir işleme faaliyeti yürütülmesi gerekir. Kamu yararı olup olmadığına da ancak araştırmayla doğrulandıktan ve editoryal kontrolden geçirdikten sonra karar verilebilir. Her ne kadar bugüne değin ortaya attığı iddiaların büyük bölümünü doğrulayan ipuçları ortaya çıkmış olsa da bir gazeteci, Sedat Peker’in öne sürdüklerinin tamamının doğru olduğunu varsayamaz. Tümüne doğru muamelesi yapıp, onu olduğu gibi kamuoyuna duyurursa o tarafa “angaje olduğu” algısı yaratır. Zira gazetecilikte şüphe esastır; doğruluğundan emin olunmadan hiçbir söz, bilgi, iddia başkalarıyla paylaşılmaz. WIKILEAKS VE PANAMA BELGELERİ ÖRNEĞİ WikiLeaks belgelerindeki gazetecilik deneyimini hatırlayalım. WikiLeaks, onbinlerce “gizli devlet belgesi”nin üzerinde anlaşılır şekilde okurlara sunulması için New York Times, The Guardian ve Der Spiegel’e belgeleri önceden vermişti. The Guardian’da belgeleri gazetenin en deneyimli muhabir ve editörlerinden oluşan 15 kişilik bir ekip inceledi. New York Times en güvendiği 10 kadar muhabirini belgeleri kontrol etmeleri için merkeze çağırdı. Der Spiegel de New York Times ve The Guardian ile bağı koparmadı; üç medya kuruluşu koordinasyon halinde çalıştı. Bir ay sonunda da farklı editoryal süreçlerden geçirip farklı dosyalar halinde yayımladılar. Erk Acarer, Sedat Peker’e yardım etmekte yarar görmüş olabilir. Bu kişisel yaklaşımını anlarım, saygı da duyarım ama buna “gazetecilik faaliyeti” denemez. Bu bir aracılık…”

2 yıl önce

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar'dan muhalefetin sert eleştirilerine tepki: Benim yolum Türk’ün yoludur

Hasan Kalyoncu Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi’nde 2021-2022 Akademik Yılı Açılış ve Ödül Töreni gerçekleştirildi. Programa, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın yanı sıra, Gaziantep Valisi Davut Gül, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Hasan Kalyoncu Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Cemal Kalyoncu, Hasan Kalyoncu Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkan Vekili Haluk Kalyoncu, Rektör Prof. Dr. Türkay Dereli, akademisyenler ve öğrenciler katıldı TATAR’A FAHRİ DOKTORA VERİLDİ Programda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a, Hasan Kalyoncu Üniversitesi Senatosu kararı ile ‘Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler alanında 'Fahri Bilim Doktoru' unvanı tevcih edildi. Fahri doktora tevcih töreninin ardından Cumhurbaşkanı Tatar, HKÜ öğrencileri ile ‘Geçmişten Günümüze Kıbrıs Türklerinin Ada’da Varoluş Mücadelesi’konulu ilk açılış dersini gerçekleştirdi. 'YOLUMUZ TÜRK'ÜN YOLUDUR' Programda konuşan KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs’taki Türk halkının varlığının ancak Türkiye Cumhuriyeti’nin desteği ile kalıcı olabileceğini söyledi. Karşısında acımasız bir muhalefet olduğunu ve kendisini Türkiye’nin adamı olmakla suçladıklarını anlatan Tatar, çok haksız ve yersiz ithamlara maruz kaldığını yolunun Türkiye ile birlikte yürüme yolu olduğunu vurguladı. KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, "Kıbrıs Türk halkının varlığı ancak Türkiye’nin desteği ile sürdürülebilir. Çünkü bu büyük coğrafyada Avrupa Birliği içerisinde Rum-Yunan ikilisi hala daha bu yayılmacı ve çatışmacı kültürdeler. Kıbrıs’ta maalesef hala daha bazı muhalifler biz Rum halkı ile çok iyi iç içe yaşayabiliriz iyi bir anlaşma olabilir safsatası ile bizi itham ediyorlar. Bu durumu buradan üzüntü ile paylaşıyorum. Bu Kıbrıs’ta devam eden bir gerçektir. Karşımda acımasız bir muhalefet vardır. Bana zaman zaman 'sen Türkiye’nin adamısın' diyorlar. 'Türkiye’nin menfaatlerini savunuyorsun' diyorlar. 'Türkiye’nin papağanısın' diyorlar. Çok haksız ve yersiz ithamlar yapan muhalefet vardır. Netice itibariyle benim yolum doğru yoldur. Benim yolum Türk’ün yoludur. Benim yolum Türkiye ile birlikte yürüme yoludur. Çünkü doğrusu budur. Sizlerde bilirsiniz ki Kıbrıs’ta adil, kalıcı, sürdürülebilir ve gerçekten bizleri de tatmin edecek oradaki halkımızın güvenliği ve geleceği 1974 öncesine dönmeyecekse Kıbrıs’ta iki devletin iş birliği yapabileceğini biz anlamış durumdayız. İyi bir anlaşma için iki tarafın buna onay vermesi lazım.

2 yıl önce

Dönmez'den 'doğalgaz tasarrufu' açıklamasına ilişkin eleştirilere yanıt: Cımbız siyaseti yapılıyor

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, bir medya grubunun düzenlediği Türkiye 2023 Zirvesi’ne katıldı. Dönmez, son birkaç gündür kamuoyunda çarpıtılarak aktarılan bir konunun olduğunu belirterek, “Plan ve Bütçe Komisyonu müzakerelerinde enerji verimliliği ile alakalı olarak sayın milletvekillerimizin bakanlığın bu konudaki aksiyonları ve planlarıyla alakalı sorusuna da deminki çerçeve içerisinde bir cevap vermiştim” hatırlatmasını yaptı. Bakan Dönmez, özellikle Tasarruf Genelgesi kapsamında kamu kurumlarının bu konuda öncü olması açısından 2023’e kadar yüzde 15’lik bir enerji tasarrufu sağlanması hedefi olduğunu anımsatarak, “Bu konu 7’den 70’e herkesi ilgilendiriyor. Bu kültürün ve bilincin tüm vatandaşlarımızda olması gerekiyor. Bu kapsamda da evlerimizde alınması gereken ufak tefek önlemlerle de enerjiyi daha fazla verimli kullanacağımızı ifade etmiştim. Bu kapsamda da daha iyi anlaşılsın diye evlerimizde ısıtma derecesi ile alakalı bir örnek de aktarmıştım” dedi. 'Cımbız siyaseti’ yaptığını zannederler gerçeği çarpıtmakla meşgul' Bakan Dönmez, bir derecelik bir etkinin tüketimler üzerindeki etkisinin yüzde 7 azalma olmasının yanı sıra kış ve yaz mevsiminde bu konuya dikkat edilmesi gerektiğini ifade ettiğini belirterek, “Maalesef bazı yazılı ve sosyal medyada bu bağlamdan kopartılarak ve çarpıtılarak aktarıldı. Muhalefet yapmak adına bazı gerçekleri cımbızlayarak, ‘cımbız siyaseti’ yaptığını zannederler gerçeği çarpıtmakla meşgul oluyorlar. Biz ise milli enerjiye, ülkenin geleceğine karşı doğru bildiklerimizi yapmaya devam edeceğiz” diye konuştu. 'DSÖ'ye göre ideal oda sıcaklığı 21 derece' Dünya Sağlık Örgütü’nün bilimsel verilerine göre insanların çalıştığı ve yaşadığı mekanlarla ilgili olarak ideal oda sıcaklığının 21 derece olduğunu dile getiren Bakan Dönmez, “Buna uyan vatandaşlarımız zaten var. Fazla dikkat etmeyen insanlarımız olabiliyor. Ama maalesef başka konularda da olduğu gibi bağlamından kopartarak, cımbızlayarak başka bir noktaya çekmeye çalıştılar. Ama biz doğruları ve bilimsel verileri her fırsatta kullanmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

2 yıl önce

Şehit yakınına 'provokatör' diyen Kılıçdaroğlu gazilerin eleştirisine yanıt verdi: Türkkan'a tepki gösterdik

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, samuray kılıcıyla öldürülen Başak Cengiz’in ailesine taziye ziyareti gerçekleştirdi. Kılıçdaroğlu’nun aileyi ziyaret ettiği sırada 15 Temmuz gazisi olan bir grup, İYİ Parti Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan’la ilgili açıklama yapmadığı gerekçesiyle Kılıçdaroğlu’na tepki gösterdi. Daha önce yaptığı açıklamada Türkkan'ın şehit yakınına küfretmesini 'provokasyon' olarak nitelendiren Kılıçdaroğlu "Tepkimizi koymadığımızı kim söyledi? Tepkimizi koyarız. Hiç kimse şehitlere, gazilere, gazi yakınlarına en ufak bir şey söyleyemez. Tepki konmuştur. Aynı tepkinin başkaları tarafından yapıldığında da sizin aynı sorgulamayı yapmanız lazım” dedi. 15 Temmuz gazileri, Kılıçdaroğlu’nun açıklamasının üzerine CHP’nin 15 Temmuz gazilerinin yargılanması için önerge verdiğinin altını çizerek, "CHP iktidarında bu vatan evlatları hangi pozisyonda olacak?" diye sordu. Kılıçdaroğlu ise, "Hiç endişe etmeyin. Bu tür olaylara, provokasyonlara da inanmayın. Bu kardeşiniz, kim şehitse, kim gaziyse onun yanındadır. Şehitler ve gaziler arasındaki ayrımcılığa karşıdır” diye konuştu. Bu sırada bir başka 15 Temmuz gazisi vatandaş, 'Bizi asacaklar herhalde' diyerek tepki gösterdi.

2 yıl önce

‘Helalleşme’ furyasının devamı: CHP’den FETÖ’cülere çağrı: “Pişmanlık gösterip özeleştiri vererek ülkeye dönebilirler”

CHP eski Zonguldak Milletvekili Şerafettin Turpçu, FETÖ'cülerin öz eleştiri vererek ülkeye dönmeleri gerektiğini söyledi. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun “helalleşme” çıkışının ardındaki asıl maksadın FETÖ terör örgütü mensuplarına af çıkarılması olduğu iddia edilmişti. Bu iddiayı destekleyen ilk çıkış bir önceki dönem CHP’nin Zonguldak milletvekili olan Şerafettin Turpçu’dan geldi. ÖZ ELEŞTİRİ VERİP DÖNSÜNLER CHP’li Turpçu, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda PKK terör örgütünün çokça kullandığı “öz eleştiri vermek” ifadesini kullandı. İşte o skandal paylaşım: CHP’li Turpçu paylaşımında “bu soytarının peşinden gidip, aldanan ve yanlış yollara sapanlar: pişmanlık gösterip özeleştiri vererek ülkeye dönebilirler. hukukçu değilim ama kanunlar buna elverir diye düşünüyorum.” dedi.

2 yıl önce

Şarkıcı Leman Sam'ın sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımdaki 'soysuz Araplar' ifadesi, ırkçılık yaptığı eleştirileriyle büyük tepki çekti

Sam paylaşımında “Yıllar önce bu soysuz Araplara tepkili olduğum içi uzun süreli lince maruz kalmıştım, şimdi herkes ne mal olduklarını anladı. Daha bunlar iyi günler, ekmeğe ortak yakında toprağa da ortak olacaklar. Bıçaklamalar, tecavüzler,sonu yağmadır bunun. Hiç şikayet etmeyin, göz göre göre geldi” ifadelerini kullandı.

2 yıl önce

Bülent Turan’dan İmamoğlu’na eleştiri: Karda tuz rakıda buz, İngiliz Büyükelçisi ile ne görüştüğünü açıklamak zorunda

AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, parti teşkilatı toplantısı, bir iş yeri açılışı ve bir takım temaslarda bulunmak üzere Çanakkale’nin Çan ilçesine geldi. Burada bir iş yerinin açılışında konuşan Turan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu sert sözlerle eleştirdi. Turan, “Dünya şehri diye bir İstanbul’umuz var, haberlerde izlediniz. Mega kent oldu mega köy. Yazık değil mi? 3 gün önce afet var uyarısı yapıldı. Buna rağmen sayın başkanı balıkçıda gördük. Karda tuz, rakıda buz. Böyle hayat mı olur? Dert varsa bu derdi beraber yaşayacağız. Bakınız, kimin ne yediğiyle işimiz yok. Ama İstanbullu kar altındayken bir balıkçıda ve İngiliz büyükelçisi ile 3 saat ne görüştüğünü o başkan kamuoyuna açıklamak zorunda. Her zaman balık ye, ama o şartlarda İngiliz büyükelçisiyle 3 saat o toplantının ne olduğunu açıklamak zorundasın. Kaldı ki ikili görüşme, insan balık yediğini gizler mi? ‘Yemedim’ dedi, sonra görüntüler çıktı. 1 saat dedi, 3 saat çıktı. Şunu demeye çalışıyorum. Belediye ajans işi değil, gönül işidir. Halkla beraber yürürseniz kıymetli olursunuz. Derdimiz siyaset yapmak değil ama tüm siyasilerimize bir uyarıda bulunmak istiyorum. Milletimize rağmen iş olmaz, milletle beraber iş olur. Halkla beraber dertler paylaşılarak toparlanmaya çalışılır. Sonuç olarak bu memlekette 85 milyon insan beraber yaşayacağız. Farklı düşünebiliriz, partilerimiz farklı olabilir. Dinlerimiz, mezheplerimiz farklı olabilir. Ama 85 milyon bu ülkenin kalkınması için omuz omuza yol yürüyeceğiz” dedi. “Muhalefet etmek savaşmak değildir” Muhalefeti eleştiren Turan, “Yeri geliyor Turkovac yok diye açıklama yapılıyor. Bir başkası Yunanistan’da da manşet oluyor. Bunları kabul etmiyoruz. Muhalefet demek savaşmak demek değildir. Küfür etme ve hakaret etme hakkı değildir. Muhalefet, ülke daha iyi olsun diye yarışma yapmak demektir, daha iyisini söylemektir. Sen yapamadın, ben yapayım demektir. Ama küfürlere sahip çıkan, Turkovac gibi dünyada çok az ülkenin yaptığı aşı çalışmasını yokmuş diye dünyaya söyleyen bir anlayışın hiç kimseye faydası yoktur. Sonuç olarak ne olursa olsun Türkiye’yi büyütmeye devam edeceğiz. Türkiye’mizi pandemiye ve dünyadaki krize rağmen büyütmeye devam edeceğiz. Biz artık zincirlerini kıran bir Türkiye’de yaşıyoruz” diye konuştu. Konuşmanın ardından iş yerinin açılışında dualar edilip, kurdele kesimi gerçekleştirildi.

1 2 3 4 5 6 7 8 9