05 Mayıs Pazar 2024
2 yıl önce

Erhan Ayfoncu'dan CHP'ye yanıt: İslam’ın “Ortaçağ”ı yoktur!

Kendi tarihine ve değerlerine “Ortaçağ zihniyeti” diye hakaret edenlerin, tarihimizde böyle bir dönem olmadığından habersiz olduğunu vurgulayan Erhan Afyoncu, "İslam’ın “Ortaçağ”ı yoktur. “Ortaçağ zihniyeti” o dönemin Avrupa’sında ve bugün kendi değerlerinden utananların kafalarındadır" diye yazdı. Erhan Afyoncu yazısında şunları kaydetti; "İslam dünyası, Batı'nın Ortaçağ'ı yaşadığı dönemde çok parlak bir medeniyete ve entelektüel hayata sahipti. Muhittin Macit, İhsan Fazlıoğlu, Mahmut Kaya, Yavuz Unat, Hüseyin Gazi Topdemir ve Bekir Karlığa'nın İslam medeniyetinin Avrupa'ya tesirleri konusunda önemli araştırmaları vardır. Ayrıca Thomas Bauer, "Neden İslam'ın Ortaçağ'ı Yoktu?", Frederick Starr ise "Kayıp Aydınlanma" isimli eserinde bu konuyu teferruatlı olarak anlatırlar. TERCÜME DÖNEMİ İslam medeniyeti, fetihlerle Bizans ve İran medeniyetleriyle karşılaştı. Komşu medeniyetleri anlama ve onlardan faydalanma yoluna gitti. İslam dünyası böylece o dönemdeki Hıristiyan dünyasından çok farklı bir yolda ilerledi. Avrupa'nın rağbet etmediği ve gündeminden düşürdüğü Antik Yunan'a ait bilgiler Arapça'ya aktarıldı. İslam dünyasında ilk çeviriler, Emevi halifeleri döneminde başlasa da sistemli bir tercüme faaliyeti Abbasiler zamanındadır. Beytü'l-Hikme'nin kurulmasıyla önemli âlimler ve mütercimler burada toplandı. Aristo'nun, Öklid'in, Batlamyus'un, Galen'in ve Hipokrat'ın eserleri çevrildi. Beytü'l- Hikme'de yapılan tercüme ve bilimsel çalışmalar, İslam dünyasında bilimin ve düşüncenin gelişmesini sağladı. BİLİMİN PARLAK GÜNLERİ Tıp alanında parlak bir dönem yaşandı. Bağdat, Şam, Kahire ve Kurtuba'da hastaneler kuruldu. Hastalıkların türlerine göre ayrılan hastaneler aynı zamanda tıp okuluydular. Binalarda dershaneler ve kütüphaneler de mevcuttu. Derslerde Hipokrat'tan İbn Sina'ya kadar önemli âlimlerin eserleri okutuluyordu. Eğitimin sonunda yeterli olanlar hekim diploması alıyordu İbn Sina'dan Ebu Bekir Razî ve İbn Nefis'e kadar birçok büyük hekim önemli buluşlara imza attılar. İbn Sina bütün tıp tarihinin en önemli ismiydi. İbn Nefis, Galen'i eleştirerek kalbin anatomisi konusundaki eksikliklerini ortaya koyup küçük kan dolaşımını keşfetti. İslam dünyasında tıp eğitimi ve hastanelerin yanında ilaç yapımı da gelişti. Razî ve Birunî gibi âlimler, mineraloji ve farmakolojiyle uğraştılar. Endülüslü İbnü'l-Baytar'ın üç kıtayı gezip, bitki toplayıp inceleyerek yazdığı eserler ilaç yapımı ve kullanımı alanında başucu kitapları oldular. Muhammed bin Musa el-Harizmî, "cebir"i müstakil olarak ele aldı. Cebir, Harizmî ile denklemler bilimi oldu. Harizmî dışında da İslam dünyasında geometri ve aritmetik alanında birçok önemli âlim önemli buluşlar yaptı. Modern kimyanın oluşumunda İslam âlimleri öne çıktı. Cabir bin Hayyân, teorik ve deneysel araştırmalarıyla modern kimyanın kurucularından oldu. Birçok kimyasal bileşiğin, kimya aletinin, kimya sürecinin uygulayıcısıydı. Minerallerin oluşumuyla ilgili teoriler geliştirirken, kimya sanayiiyle ilgili önemli çalışmalar yaptı. İbn Hayyân, tabiat bilimlerinde deneyin önemini kavrayıp araştırmalarında uygulamıştı. Batı'da "Geber" ismiyle tanındı. Batılı araştırmacılar, İbn Hayyân'ın Boyle, Priestley ve Lavoisier gibi kimyacılarla birlikte ele alınması gerektiğini söylerler. Ortaçağ'ın büyük fizikçisi, matematikçi ve astronom olan İbnü'l- Heysem, optik alanında bir devrim yaptı. Deneysel çalışmalarıyla optiğin ilkelerini ve problemlerini ortaya koydu. Gözün yapısını ve görmenin mahiyetini inceledi. İslam dünyasında Aristo sistemini temel alan "Meşşâiyye" adı verilen felsefe hareketi ortaya çıkmıştı. Farabi, İbn Rüşd, İbn Sina ve Kindî gibi âlimler, felsefe, mantık, ahlak ve siyaset düşüncesinde önemli fikirler geliştirdiler. İslam âlimleri, mekanik, makine yapımı, metallerin işlenmesi, cam yapımı tekniklerinin geliştirilmesi, rüzgâr ve su değirmeni, saat, çeşme ve kaldıraç yapımı konusunda önemli çalışmalara imza attılar. Mekaniğin yasalarını ve birçok cismin yoğunluklarını incelediler. Alkol, gliserin, soda, nitrik, asetik, sülfürik ve hidroklorik asit gibi birçok kimyasal maddeyi keşfettiler. GÖKLERİ KEŞFETTİLER Halife Memun zamanında 9. yüzyılda Bağdat'ta Şemmâsiye Rasathanesi'nin inşa edilmesinin ardından İslam dünyasının birçok yerinde gözlemevleri kuruldu. İslam âlimleri gözlem aletleriyle gökyüzünü izleyip hem pratik hem de teorik çalışmalar yaptılar. Yeni gözlem araçları ve teknikleri geliştirdiler. Ayrıca yer ölçümü çalışmaları da yapıldı. Rasathanelerde ekliptik düzlem ile ekvator düzlemi arasındaki eğim hesaplandı. Bettanî, güneş, ay ve gezegenlerin hareketlerini izleyerek mevsim sürelerini ve güneş yılını büyük bir doğrulukla (365 gün 5 saat 46 dakika 24 saniye) hesapladı. Bîrûnî'nin çalışmaları astronomi alanındaki en önemli ve kapsamlı eserlerdendi. İslam astronomları, Batlamyus'un teorilerindeki eksiklikleri ortaya koyup birçok yeniliğe imza attılar. Nasiruddin-i Tusî'nin 1259'da Meraga'da kurduğu rasathanenin benzeri Avrupa'da ancak 16. yüzyılda kurulabildi. Uluğ Bey'in Semerkand rasathanesi ve medresesi ise büyük bir bilim merkezi oldu. Yapılan çalışmalar "Uluğ Bey Zici" adlı eserde toplandı. Astronominin temel kitabı oldu. Eserde 48 takımyıldızı ele alınıp 1028 yıldızın yeri tespit edilmişti. İSLAM MEDENİYETİNİN BATI'YA TESİRLERİ AVRUPA'DA Hıristiyanlık'tan sonra düşüncenin dini alana yönelmesiyle Antik Yunan bilim ve kültürü dışlanmaya başlandı. Bizans İmparatoru Jüstinyen, 529'da Atina felsefe okulunu kapatınca buradaki âlimler İran'a sığındılar. Batı, Ortaçağ adı verilen dönemde düşünce alanında karanlık bir devre girdi. Aynı yıllarda Ortadoğu, İran ve Maveraünnehir'deki Araplar, İranlılar ve Türkler ise gelişmiş bir medeniyet dönemindeydiler. Müslümanlar, düşünce, bilim ve teknoloji alanında parlak günler yaşadıkları bu dönemde askeri açıdan rakipsizlerken ekonomi ve ticareti de yönlendirdiler. Nitekim Thomas Bauer, "Doğu'nun Antik şehirlerinde büyük taş binalar ayakta kalırken, o dönemin Avrupa'sında bunlar harabe haline gelmişti. Oysa Doğu'da hekimler Galen'in tıbbını devam ettirmişler, doğa bilimleri ve edebiyatta birbirinden eşsiz eserler kaleme alınmıştır. Doğu'nun günlük hayatında bakır, sirke, kiremit, cam gibi gündelik hayatın unsurları yaygın bir şekilde kullanılırken, Avrupalılar bunları ancak Yeniçağ'ın başında tekrar keşfetmişlerdir" der. Batı'da İslam bilim ve düşüncesine karşı ilgi 10. yüzyılın sonunda başladı. İslam bilim ve felsefe mirasının büyük bir kısmı Arapça'dan Latince ve İbranice ile Kastilce ve Katalanca gibi yerel dillere çevrildi. İspanya, Fransa, İngiltere, Sicilya ve Portekiz'de tercüme faaliyetleri oldu. Avrupa kralları, Müslüman halifelerini örnek aldı. İngiliz düşünürü Abelard de Bath (öl. 1142), İslam'ın etkisini şahsında taşıyan ilk aydındı. Toledolu Gerard de Cremone, 71 çeviri yapmıştı. Cremonalı Gerard, Arapça'ya çevrilen Aristo külliyatının büyük bir kısmını Latince'ye tercüme ettiği gibi, Kindî, Farabî ve İbn Sina'nın eserlerinden çeviriler de yaptı. İbn Rüşd'ün ölümünün üzerinden yarım asır bile geçmeden eserleri Batı dillerine çevrilmişti. İslam âlimlerinin Avrupa'ya tesirleri konusunda ciltlerle kitaplar yazılmıştır. Tesirlerin çok az bir kısmı şunlardır: Harizmî'nin matematik alanındaki önemli eseri, Latince'ye 12. yüzyılda Chesterli Robert ve Cremonalı Gerard tarafından çevrilirken, kitabın adında yer alan "el-cebr" kelimesi de "algebra" oldu. İbn Sina'nın "el- Kanun fi't-Tıp" adlı eseri yüzyıllar boyunca Avrupa'da başlıca başvuru kaynağı oldu. 13. yüzyılda yaşayan İbnü'l-Baytar'ın ilaçlara ilişkin eserleri Avrupa'da 15. yüzyıla kadar okutuldu. Nitekim, Paris Tıp Fakültesi'nde Grand Amphitheatre'daki dünyanın en büyük hekimlerini temsil eden resimde İbn Sina ve Ebu Bekir Razî de bulunur. George Sarton, Avrupa'da Al-Haytham ya da Alhazen gibi isimlerle tanınan İbnü'l- Heysem'i "bütün zamanların en büyük optikçisi" olarak tanımlar. Farabî'nin Aristo fiziğini eleştirdiği "Boşluk Üzerine" adlı çalışmasındaki tezler 13. yüzyılda Bacon aracılığıyla Avrupa'da yaygınlaştı. Farabi'nin felsefesi Avrupa'daki düşünce sistemine önemli etkiler yapmıştır. Robert Hammond, 13. yüzyılda yaşayan Batı'nın büyük teolog ve düşünürlerinden Aquinolu St. Thomas felsefesinin Farabî sisteminin bir tekrarı olduğunu söyler. İbn Sina'nın tıbbi ve felsefi görüşleri, 17. yüzyıla kadar Avrupa'da üzerinde en çok tartışılan görüşlerdendi. İbn Sina'nın üslubu, felsefesi ve bilim düşüncesi, Batı dünyasında birçok düşünür için kılavuz ve model oldu. İbn Sina'nın Batı düşüncesi ve bilim geleneği üzerinde derin bir etkisi oldu.

2 yıl önce

İbrahim Kalın, ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Sullivan ile telefonda görüştü

Kalın ve Sullivan arasında gerçekleşen telefon görüşmesinde siyasi ve ekonomik ilişkiler ile savunma iş birliğinin geliştirilmesi konuları değerlendirildi. Küresel ve bölgesel konular kapsamında Ukrayna krizi, Kazakistan'daki protestolar, Ermenistan'la normalleşme süreci, Afganistan, Bosna-Hersek ve Etiyopya'daki gelişmeler hakkında görüş alışverişinde bulunuldu. Görüşmede Türkiye ve ABD arasında mutabık kalınan ortak stratejik mekanizmanın detayları ve konu başlıkları konuşuldu. Ukrayna krizinin diyalog ve iş birliği yoluyla çözülmesi gerektiği ve Türkiye'nin bu konuda her türlü katkıyı sağlamaya hazır olduğu ifade edildi. Türkiye'nin Ukrayna'nın toprak bütünlüğünün korunmasına verdiği önemin altı çizildi. Kazakistan'daki olayların bir an önce sükunete kavuşmasının bölgenin huzur ve istikrarı açısından önemli olduğuna vurgu yapıldı. Türk Devletleri Teşkilatı'nın bu konudaki girişimlerine değinildi. Türkiye-Ermenistan arasındaki normalleşme süreci ve Azerbaycan-Ermenistan arasında kalıcı barışın sağlanmasının bölgenin istikrar ve refahına sağlayacağı katkı değerlendirildi. Türkiye'nin Balkanlar, Kafkaslar, Orta Doğu, Orta Asya ve Afrika'da barış ve istikrar ortamının sağlanmasında üstlendiği rolü sürdürmekte kararlı olduğu vurgulandı.

2 yıl önce

İBB’nin fonladığı medyada büyük panik! Ekrem İmamoğlu’nu avukatı bu kadar savunmadı…

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun geçtiğimiz akşam A Haber’de katıldığı canlı yayında yaptığı açıklamalar Türkiye gündemine damga vurmaya devam ediyor. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu için “Türkiye Cumhuriyeti Kılıçdaroğlu’nu dinleseydi, Pensilvanya ile konuşmalarını da duyardık. Kılıçdaroğlu desin ki ‘Pensilvanya ile diş muayenehanesinde konuşmadık’ desin. 15 Temmuz’daki ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ sloganı hakkında konuşmadık desin” açıklamasını yapan İçişleri Bakanı Soylu, İBB hakkında da şok eden yeni açıklamalarda bulunmuştu. İMAMOĞLU, HANGİ GAZETECİLERİ MAAŞA BAĞLADI? DİAYDER soruşturması ve İBB’de işe alınan PKK’lı çalışanlar konusunda sıkıntılı bir süreç yaşan İmamoğlu’na, İçişleri Bakanı Soylu’nun katıldığı canlı yayında yaptığı son gönderme, İmamoğlu’nun maaşa bağladığı gazetecileri ve sosyal medya trollerini panikletti. İÇİŞLERİ BAKANI SOYLU’YA KALEMŞÖR SALDIRISI İBB tarafından fonlandığı iddia edilen pek çok medya kuruluşu, gazeteci ve sosyal medya trolü, İçişleri Bakanı Soylu’nun iddiasına yer vermedikleri sayfalarında Ekrem İmamoğlu’nun cevabını yayınladılar. İYİ Parti’nin yayın organı Yeniçağ gazetesi İçişleri Bakanı Soylu’nun İBB iddialarını sayfalarına taşımazken, İmamoğlu’nun Soylu’ya verdiği cevabı manşetine koydu. YENİÇAĞ’IN ŞAHLANIŞI Yerel seçimlerden önce maddi sorunlar yaşayan ve personel maaşlarını ödemekte zorlanan Yeniçağ’ın Ekrem İmamoğlu’nun İBB Başkanı seçildikten sonra her ilçeye “ilçe temsilcisi” atayacak kadar maddi durumunu düzelttiği biliniyor. BARIŞ YARKADAŞ’IN HABERCİLİK REZALETİ İBB tarafından fonlandığı iddia edilen Barış Yarkadaş’a ait Gerçek Gündem sitesi ise habercilik değil İmamoğlu sözcülüğü yaptığını kanıtlarcasına skandal bir habere imza attı. Haberciliğin temel kurallarına aykırı haber içeriğinde Ekrem İmamoğlu’nun avukatının yazdığı savunma metni misali taraflı bir dil kullanıldı. KENDİ MEDYASINI MI KURUYOR? İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun kendisine ait bir medya grubu oluşturmak için çalıştığı çoktandır iddia ediliyordu. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun açıklamaları sonrası ifşa olan İmamoğlu’na yakın medya grubuna “Yumoş Medyası” yakıştırması yapıldı. İçişleri Bakanı Soylu’nun açıklamalarını görmezden gelerek İmamoğlu’nun açıklamasını manşetlerine çeken BirGün ve Cumhuriyet gazetelerinin Süleyman Soylu’ya olan düşmanlıklarının İmamoğlu döneminden öncesinde başladığı biliniyordu. İki gazetenin de habercilikten ziyade terör örgütlerinin sözcülüğünü yaptıkları defalarca iddia edilmiş ve manşetlerine de yansımıştı.

2 yıl önce

Fonlanan muhalif kuruluşların yeni listesi yayınlandı

Amerikan Chest Foundation'ın yayınladığı verilere göre, son 10 yıl içinde Türkiye'deki kuruluşlara sağlanan destek miktarı belirlenmişti. İçlerinde Hrant Dink Vakfı, Bianet, İKSV, Mezopotamya, Medyascope ve 140Journos gibi birçok iktidar karşıtı medya grubuna yüksek miktarlarda "bağış" yaptığı tespit edilmişti. Chrest Foundation Vakfı ve İsveç Uluslararası Kalkınma İşbirliği Ajansı, yaptıkları fonlamalarla ilgili yeni bir liste yayınladı. RUŞEN ÇAKIR'IN MEDYASCOPE'U YENİ LİSTEDE YOK Yapılan bağışlarda muhalif basın kuruluşlarında değişiklik olduğu görülürken, Ruşen Çakır'ın Medyascope'unun yeni listede yer almaması dikkat çekti. Daha önceki listede medyadan ise en çok fonlanan 477 bin 58 dolarla Medyascope olmuştu. BİANET'E 1.8 MİLYON DOLARLIK FON Açıklanan yeni listeye göre, BİANET’in SIDA'dan sadece 2021 yılında 434 bin dolarlık ödeme aldığı belirlendi. 2019-2021 arasındaki üç yılda kurumun SIDA’dan toplamda 1.8 milyon dolarlık destek gördüğü ortaya çıktı. Chrest Foundation 2021’de “Sivil toplum reformu çabaları etrafında farkındalık yaratmak” amacıyla Sivil Toplum ve Medya Çalışmaları Derneği’ne 59 bin dolar verdi. HRANT DİNK VAKFI'NA 75 BİN DOLAR “İnsan hakları eğitim modülleri aracılığı ile çoğulculuk, çok kültürlülük, birlikte yaşama ve çeşitliliğin öneminin teşvik edilmesi” amacıyla da Hrant Dink Vakfı’na 75 bin dolar aktarıldı. İKSV'YE 73 BİN DOLAR İfade özgürlüğü ve medeni hakları desteklemeyi amaçlayan 17. İstanbul Bienali’ne destek amacıyla da İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı’na (İKSV) 73 bin dolar verildiği açıklandı. PKK'YA YAKIN KURULUŞA 44 BİN DOLAR Öte yandan desteklenen kuruluşlar arasında yine PKK'ya yakınlığıyla bilinen Mezopotamya'nın olması dikkatlerden kaçmadı. “Kürtçe dili öğretim materyalleri üretmek” için Mezopotamya Vakfı’na 44 bin dolar, “Partizan olmayan habercilik yapılması” için de Serbestiyet isimli medya kuruluşuna ise 49 bin 995 dolar aktardığını açıkladı.

2 yıl önce

Fon ile Suriyelilere küfür! Medyascope yöneticisi Ali Macit’ten skandal paylaşımlar…

Ruşen Çakır’ın sahibi olduğu Medyascope adlı internet sitesinin Amerika ve Norveç’in ardından İsveç’ten de fonlandığı geçtiğimiz aylarda ortaya çıkarılmıştı. Medyascope adlı internet sitesinin 2017 yılında İsveç Uluslararası Kalkınma İşbirliği Ajansı’ndan 59 bin 289 dolar hibe aldığı öğrenildi. Medyascope’un söz konusu fonu, sivil toplum örgütü olarak aldığı ifade edildi. Medyascope’nin ABD merkezli Chrest Foundation Vakfı’ndan 477 bin 58 dolar, Norveç Dışişleri Bakanlığı’ndan ise 582 bin Norveç Kronu hibe desteği aldığı açıklanmıştı. FON İLE SURİYELİLERE CİNSİYETÇİ KÜFÜRLER Medyascope’de Gündem Prodüktörü olarak görev yapan Ali Macit’in sosyal medya hesabından ırkçı ve cinsiyetçi küfürler savurduğu ortaya çıktı. Paylaşımlarının ortaya çıkmasından sonra Macit’in sosyal medya hesabını kapattığı görüldü.

2 yıl önce

16 Milyon İstanbullu CHP ile tanıştı! Mega şehirde büyük felaket, yolda kalanlar donmak üzere, Ekrem İmamoğlu’dan La Fontaine masalları

İMAOĞLU BALIKÇIDA İFŞA OLUNCA AKOM’A GEÇTİ Mega şehirde tuzlamanın yapılmadığı, kar küreme araçlarının çalışmadığı görüldü. Sosyal medyaya yansıyan görüntülerde İstanbul’da bugüne kadar görülmemiş manzaralar yansıdı. İstanbul bu durumda iken AKOM’da çalışmaları koordine etmesi beklenen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Sarıyer’de bir balıkçıda görüntülenmesi üzerine apar topar mekandan ayrılarak AKOM’ geldi. İMAMOĞLU’NA OY VERENLERDE BÜYÜK PİŞMANLIK 8 saate yakın süredir yolda bekleyen vatandaşlar sosyal medyadan yetkililere yardım çağrısında bulunurken İBB Başkanı İmamoğlu’na tepkilerini dile getirdiler. https://twitter.com/apoliticsparody/status/1485656245272989704?s=21 VATANDAŞLAR İSYAN ETTİ İstanbul’daki duruma tepki gösteren vatandaşlar soluğu sosyal medyada alarak, eleştirilerini yöneltti. Çok sayıda paylaşımın ardından Twitter’ın gündeminde ilk sırada “#imamoğluistifa” etiketi yer aldı. Hemen ardından ise “#tuzyoktuz” ve #İBBçalışmıyor” etiketleri yer aldı. https://twitter.com/halilugur1971/status/1485707469150117890?s=21 https://twitter.com/dalvrnmstafa/status/1485705763163193345?s=21 BAĞCILAR – MAHMUTBEY ARASI TRAFİK DURDU Bağcılar’da akşam saatlerinde araçları ile evine gitmek isteyenler yolda kaldı. Trafik ilerlemezken yolda kalanlar duruma tepki gösterdi. İstanbul’un Avrupa yakası yoğur kar yağışı altında kaldı. Bağcılar Mahmutbey istikametinde trafik adeta durdu. Yolda kalanlar yürümek zorunda kaldı. Bazı kişiler saatlerdir yürüdüğünü belirtti. https://twitter.com/_tugba_a/status/1485707487739322368?s=21 KARIN GÜZELLİKLERİNE BAKIN Karla mücadelede sınıfta kalan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu karın güzel tarafına bakma çağrısı yaptı. https://twitter.com/bilgiedinelim/status/1485896868785762304?s=21

2 yıl önce

İBB kameraları ile iftira attığını unuttu! İmamoğlu ve fonlu medyası, ‘balıkçı’ skandalını MOBESE ile kapatma çabasında…

Binlerce İstanbullu’nun kar çilesi yaşadığı akşam, AKOM’da çalışmaları koordine etmek yerine İngiliz büyükelçisi ile balık yemeye giden Ekrem İmamoğlu, kendisini aklamak için ne yapacağını şaşırdı. İBB tarafından fonlandığı iddia edilen medya ve sosyal medya trollerinin desteğiyle büyük bir algı kampanyası başlatan İmamoğlu, savunmasını “mobese kameraları” üzerine kurdu. https://twitter.com/genelgundem/status/1486612309560676354?s=21 KENDİ BALIKÇIDA EŞ BAŞKANI İSVİÇRE’DE TATİLDE İBB ekiplerinin yeterli tuzlamamayı yapmaması, toplu taşımanın yavaşlaması, İBB araçlarının kış lastiği olmadığı için karda kayması gibi pek çok sebep; şehrin önemli noktalarında binlerce vatandaşı sabaha kadar araçlarında beklemek zorunda bırakmıştı. 16 milyon İstanbullunun İstanbul’u yönetme yetkisi verdiği İmamoğlu ise tüm mesaisini Cumhurbaşkanlığı adaylığı çalışmalarına harcadığı için belediyeyi yönetme görevi, sözcüsü Murat Ongun’a kalmıştı. Ancak o akşam İmamoğlu balıkçıda İngiliz büyükelçisi ile yemek yerken, Ongun’un da İsviçre’de kayak tatilinde olduğu ortaya çıkmıştı. https://twitter.com/genelgundem/status/1486665246026739716?s=21 KENDİNİ NASIL AKLAYACAĞINI ŞAŞIRDI Vatandaşların kar küreme aracı beklediği anlarda, kar küreme aracının eskortluğunda balık restoranına giden Ekrem İmamoğlu, olayın ortaya çıkmasının ardından “1 saatlik bir yemek” demiş; ancak 3 saat boyunca balıkçıda olduğu ortaya çıkan kamera görüntüleriyle kanıtlanmıştı. Ekrem İmamoğlu, olayın ardından yaptığı ilk açıklamada MOBESE görüntülerinin paylaşılmasının doğru olmadığını söyledi. İBB KAMERALARI İLE İFTİRA ATTIĞINI ÇABUK UNUTTU İstanbul’un kar felaketi yaşadığı akşam kendisinin ve sözcüsünün ifşa olan skandallarını örtmek isteyen İmamoğlu, dikkatleri fonladığı troller ve gazeteciler üzerinden MOBESE kameralarına çekmek için mücadele ediyor. Ancak aynı İmamoğlu, geçtiğimiz yıl sözcüsü murat Ongun aracılığıyla özür dilemek zorunda kaldığı bir iftirada İBB kameralarını kullanmıştı. İBB Sözcüsü Murat Ongun, Çekmeköy Metro İstasyonunda temizlik yapan bir işçinin, çöpü istasyon merdivenlerine doğru süpürüp daha sonra da fotoğrafını çektiğini gösteren video eşliğinde şu tweeti atmıştı: “Bu zor günlerde bile trollük yapanları kınıyoruz. Kamuda partizanlığın akıl tutulmasına yol açtığının da en açık örneğidir. Metro girişine çöpü bırakıp sonra fotoğraf çeken ilçe belediyesinin bu temizlik görevlisini kamu vicdanına havale ediyoruz.” ÖZÜR DİLEMEK ZORUNDA KALMIŞTI Akşam saatlerinde Ongun konuyla ilgili olarak yeni bir tweet daha atarak Ongun Ahmet Poyraz’dan özür dilemişti. https://twitter.com/genelgundem/status/1486996069498200066?s=21

2 yıl önce

Almanya, savunma harcamaları için 100 milyar euro ek fon ayıracak

Rusya'nın Ukrayna'ya askeri harekatının ardından Batı alarm durumuna geçti. Berlin yönetimi, Rus güçlerinin saldırısı altında olan Ukrayna'ya 1000 tanksavar ve 500 Stinger füzesi göndereceğini açıkladı. SAVUNMA İÇİN 100 MİLYAR EUROLUK ADIM Son olarak Almanya Başbakanı Olaf Scholz, parlamentoda düzenlenen özel oturumda yaptığı konuşmada, ülkesinin savunmasını güçlendireceklerini söyledi. Scholz, bu kapsamda savunma harcamaları için 100 milyar euroluk ek bir fon ayıracaklarını açıkladı. Söz konusu özel fon, 2022 yılı bütçesine eklenecek. ORDU MODERNİZE EDİLECEK Başbakan Scholz, fon ile birlikte Alman ordusunu modernize edeceklerini ve savunma harcamalarını yıllık gayri safi yurtiçi hasılanın yüzde 2'sinin üzerine çıkaracaklarını vurguladı. "ÖZGÜRLÜĞÜMÜZÜ KORUMAK İÇİN..." Scholz, "Özgürlüğümüzü ve demokrasimizi korumak için ülkemizin güvenliğine önemli ölçüde daha fazla yatırım yapmamız gerektiği açık." dedi. Almanya, ABD ve diğer NATO müttefikleri tarafından savunma bütçesine yeterince yatırım yapmadığı konusunda eleştiriliyordu.

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 17 18