03 Mayıs Cuma 2024
1 yıl önce

Avrupa’da açlık ve gıda krizi yaşanıyor! Kuyruğun ucu bucağı görünmedi...

https://twitter.com/bugunguncel/status/1564314324348420096?s=21&t=hYqzsZ-DAgf7TCaHTA2HLg Avrupa'da açlık ve gıda krizi yaşanıyor. Sosyal medyaya yansıyan görüntülerde, koronavirüsün ve Rusya-Ukrayna savaşının neden olduğu ekonomik yıkım İtalya'nın Milano kentinden kendini gösterdi. İtalya'nın finans başkenti Milano'da gıda bankaları ve yardım merkezleri dışında uzun kuyruklar oluşuyor. SAATLERCE BEKLİYORLAR Salgından en çok etkilenen Avrupa ülkesi olan İtalya'da ekonominin aldığı darbe giderek büyüyor. İtalyanlar ekmek, süt gibi ihtiyaçların alabilecekleri merkezlerin önünde saatlerce bekliyor. SALGIN, SAVAŞ, ENERJİ VE KURAKLIK KRİZE DÖNÜŞTÜ Önce koronavirüs salgını ve çöken sağlık sistemleri. Ardından salgınla bağlantılı ekonomik durgunluk. Peşinden Rusya-Ukrayna ve getirdiği ekonomik, siyasi ve toplumsal krizler... Bunları üzerine son olarak da, aşırı sıcaklar ve ciddi kuraklık. Avrupa kıtası kaosu derinden yaşıyor. Ukrayna-Rusya savaşı etkileri Avrupa ülkelerinde olumsuz oldu. Rusya'nın saldırısını durdurmak için uygulanan ağır yaptırımlar Avrupa'ya enerji ve gıda krizi olarak geri döndü. AB ENERJİ TÜKETİMİNİ YÜZDE 15 DÜŞÜRME KARARI ALDI Rusya'nın gaz sevkiyatını azaltması, doğalgaz fiyatlarının fırlaması, enerji tasarrufu için acil durum planını hayata geçiren Avrupa Birliği, tüketimi yüzde 15 azaltmak için çalışacak. ÖNÜMÜZDEKİ KIŞ AVRUPA İÇİN NASIL GEÇECEK?

Rus gazına alternatif arayışları gündemin en önemli konusu haline geldi. Önümüzdeki kış ayları Avrupa'nın nasıl geçireceği AB üyesi ülkeleri düşündürüyor. Doğalgaz krizine ek olarak Avrupa'da bir de enerji kullanımına da kısıtlamalar getirildi. Elektrik ve su tüketimi sınırlandırıldı. Almanya, duş süresinin kısaltılması, ısıtma sistemlerinin ayarlarının düşürülmesi, evden çalışmaya geçilmesi gibi birçok tedbiri gündemine aldı. Belçika'da hükümet, evlerin ısısının azaltılması gibi tedbirleri konuşuyor. Fransa, İngiltere ve diğer AB ülkeleri de aynı şekilde tasarruflar uygulayacak. AVRUPA SON 500 YILIN EN KURAK YAZINI GEÇİRİYOR

Avrupa enerji kriziyle baş etmeye çalışırken, kıtada aşırı sıcak hava dalgası kuraklık krizine yol açtı. Avrupa Komisyonu ortak araştırma merkezi son 500 yılın en kurak yılının yaşanıyor olabileceğini açıkladı. AVRUPA'NIN YÜZDE 60'I KURAKLIK TEHLİKESİNDE

Kuraklık AB ve Birleşik Krallık'ın yüzde 60'ını tehdit ediyor. Birçok şehirde su kesintileri yaşanıyor. Parklar ve bahçelere su verilmiyor. Almanya'da ren nehri o kadar düşük seviyelere ulaştı ki, enerji kaynaklarını taşıyan önemli kargo arterinin yaşayabilmesi tehdit altında. Fransa'da da nehirlerin seviyelerinde büyük düşüşler yaşandı. KURAKLIK GIDA KRİZİNE DÖNÜŞEBİLİR

İsviçre Alpleri dâhil olmak üzere Avrupa genelinde dağ buzulları hızlı ve kapsamlı bir şekilde eriyor. Kuraklık krizi Avrupa'yı kırmızı alarma geçirdi. Çünkü kuraklık gıda krizi beklentisini yükseltti.

Sıcaklık ve kuraklık, mahsul verimliliğini etkiliyor, gıda kaynaklarının dünya çapında kıt olduğu ve Rusya'nın Ukrayna'yı işgali sebebiyle fiyatların yükseldiği bir zamanda önemli ürünlerin hasadını azaltıyor. AVRUPA'DA TARIM ARAZİLERİNİN YÜZDE 63'Ü ETKİLENİYOR Avrupa kuraklık gözlemevi, AB ve Birleşik Krallık'taki arazilerin yüzde 63'ünün etkilendiği, iklim kaynaklı bir kuraklık krizinin Avrupa'yı vuracağını açıkladı.

Mahsul hasadında ciddi kayıpların olması yüzünden gıda kıtlığı da kapıda. Fransa, Almanya, İngiltere, Portekiz, İspanya ve İtalya'da yüksek oranda rekolte düşüşleri bekleniyor.

Aşırı sıcaklık ve kuraklık krizi ortaya bir de yangın krizini çıkardı. Sıcak hava dalgalarının yol açtığı yangınlar en çok Fransa, İspanya, İtalya ve Portekiz'de tahribata yol açtı.

Yılın başından bu yana orman yangınları nedeniyle kıta genelinde yüzbinlerce hektarlık alan kül oldu. Avrupa'daki orman yangınları, kıta genelinde karbon yayılımı miktarını da son yılların en yoğun seviyelerine taşıdı.

1 yıl önce

The Guardian İngiltere'deki gıda krizini yazdı: "Okullarda silgi yiyen çocuklar var"

İngiltere genelindeki okul müdürlerinin raporlarına göre, gıda krizinin yaşandığı ülkede çocuklar acıkınca silgi yiyor ya da öğle yemeğine paraları yetmediği için oyun alanlarında saklanıyor. The Guardian'ın haberine göre, İngiltere'deki yaşanan gıda ve enerji krizi sebebiyle kıştan önce bile okullardaki aç çocuk sayısında "yürek buran" bir artış görüldü. Artan enerji faturalarının aileleri ısınma ve çocuklarının yiyecek harçlığı arasında seçim yapmaya zorladığı belirtildi. Haberde, okula boş beslenme kutusuyla gelen öğrencilerin 'yemek yiyormuş gibi' davrandıkları, okulda ücretsiz yemek alamadıklarının arkadaşlarının evde yemek olmadığını bilmemesini istediği aktarıldı. Gıda yardım kuruluşları ailelerden gelen gıda yardımı isteklerini karşılamakta zorlandıklarını belirtti. "YÜREK BURKAN BİR DURUM" Chefs in Schools'un Genel Müdürü Naomi Duncan "Okullarda çok aç oldukları için silgi yiyen öğrenciler olduğunu duyuyoruz. Çocuklar önceki gün yedikleri öğle yemeğinden sonra hiçbir şey yemeden okula geliyorlar. Hükümet bir şey yapmalı. Kesinlikle yürek burkan bir durum. Dışarı çıkıyorlar ve yemek yiyemedikleri için oyun alanında saklanan çocukları bulup yemek yediriyorlar" dedi. İngiltere'de, tüm ana okulu öğrencileri iki yıla kadar ücretsiz okul yemekleri alma hakkına sahip. Ancak, Çocuk Yoksulluğu Eylem Grubu'na göre, yalnızca ebeveynleri yılda 7.400 sterlinden daha az kazanan çocuklar bu haklardan yararlanabiliyor ve yoksulluk içinde yaşayan 800 bin çocuk bu haklardan mahrum kalıyor.

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 'kimyasal silah' iftirasına tepki: Hesabını yargıda verecekler üzerine gideceğiz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Malatya'da düzenlenen Mahalle Bizim, Gençlik Bizim Programı'nda açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle: Karşımda muhafazakar devrimci gençleri görüyorum. Bu program ile parti yöneticilerimizin katılımıyla 3 bin 500 mahalleye ulaştık. Birileri diyor ki AK Parti'de gençlik yok. Gençlik burada. Adana Şehir Stadı'nda herhalde gençliği görmediler. İlk Oyum Erdoğan'a, İlk Oyum AK Parti'ye kampanyamız ile seçim gününe kadar durmaksınız yolumuza devam edeceğiz. Malatya öyle bir şehir burada yaşın bir önemi yok. Maşallah hepsinin ruhu genç ruhu. Bir de buna hayatının baharındaki sizlerin enerjisi eklendiğinde nurun ala nur misali gençlik üzerine, gençlik havası yaşıyoruz. Siz gençlerle bir araya gelince bizim de ruhumuz gençleşiyor, gönlümüz gençleşiyor. Biliyorsunuz önümüzdeki yıl Cumhuriyetimizin 100. yıldönümü. 2023'te başlayan yeni döneminin vizyonuna 'Türkiye Vizyonu' diyoruz. Türkiye yüzyılının ilhamı da, sahibi de, geleceği de sizlersiniz. Sizler bu yüzyılın gençliğisiniz. Siyaseti manipüle ettikleri sosyal medya mecralarındaki kuru gürültülerden, dışarıdan aldıkları sufleleri tekrarladıkları sözde tartışma programından, kendi kendilerine gelin güvey oldukları toplantılardakiler gelsinler Malatya'daki bu kapalı salona baksınlar. Biraz önce toplu açılış töreni yaptığımız meydana baksınlar. Gençlerimizle bir araya geldiğimiz şu salona baksınlar. Seçimden seçime bir parti olmadık. Milletle geçen her günümüz seçim günüdür. Ülkemize eser kazandırmakla geçen her günümüz seçim günüdür. Bu anlayışla seçimlere milletimizle ahit yenileme vesilesi olarak bakıyoruz. Milletimiz kendisi için tuğla üstüne tuğla koymamışa yetki vermez. Ülkenin gelişmesi, kalkınması, büyümesi için ter dökmemişe eyvallah etmez. Birileri kendi aldatıyor. Aç tavuk kendini buğday ambarında sanırmış, bunlar aç tavuk. Milletimiz FETÖ'cülerle benzin istasyonunda hamburger yemek için on bin kilometre yol gidenlere yüz vermez. Darbecilerle anlaşıp, tankların arasından sıvışan korkaklara emaneti teslim etmez. Huzurunu güvence altına almamış alana yol açmaz. Terör örgütleriyle kol kola yürüyene, onların diliyle konuşana, bırakın destek olmayı gerekirse dünyayı başına yıkar. Benim ordumun askerine hakaret eden, saygısızlık eden bu mâlum ana muhalefetin ve diğerlerinin hiçbirine bu ülkede Allah'ın izniyle ilk seçimlerde dersini en güzel şekilde verecektir. Ordumuza bu yakıştırmalar bedeli ödenecektir. Yargıda bu işin hesabını verecekler. Üzerlerine üzerlerine gideceğiz. Bunları meydanı boş bırakmak suretiyle bu meydanda istediğiniz gibi dolaşın diyemeyiz. Türkiye'nin bugün sahip olduğu hiçbir imkan bu millete altın tepsi içinde sunulmadı. Bin yıldır yaşadığımız bu toprakların her karışını kanımızla, terimizle yoğurarak vatan haline getirdik. Asırlarca üç kıta yedil düveli yönettiğimiz devletlerimizi bileğimizin gücü ve değerlerimize olan bağlılığımızla kurduk yaşattık. Bizleri bu topraklardan kazıyıp atmak isteyenlere karşı verdiğimiz milli mücadeleyi dişimizle, tırnağımızla kazandık. Son 20 yılda kazandırdığımız her eserin ve hizmetin özellikle de gerisinde böyle bir azim, kararlılık, çaba vardır. Öyle her yiğit muhafazakar devrimci olamaz, Nuri Pakdil'i okursan muhafazakar devrimci olursun. Eski Türkiye güzellemesi yapanların tek derdi o dönemlerin kaos, kargaşa, yokluk, yoksulluğundan istifade ediyor olmalarıdır. Demokrasi yaralı, hak ve özgürlük alanları sınırlı, ekonomisi zayıf, refah düzeyi geri, itibarı düşük Türkiye isteyen bu ülkenin de bu milletin de sevdalısı olamaz. Biz bu millete sevdalıyız. Akıl ve izan sahibi herkes 30 yıl öncesiyle bugünkü Türkiye arasındaki farkı görür, kabul eder, teslim eder.

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Ukrayna buğdayının 9,3 milyon tonunu dünyanın hizmetine sunarak, gıda krizinin nispeten azaltılmasını sağladık”

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından önemli satırbaşları: Türkiye Yüzyılı'nı tüm dost ve kardeş kardeşlerimizle ortak geleceğimizin vizyonu olarak tasarlıyoruz. Gönül coğrafyamızın her bir köşesindeki dostlarımızla artık ortak hayalleri paylaşıyoruz. Dünyanın doğrudan insanın varoluş gayesi arayışında olduğu dönemde Türkiye Yüzyılı deniz feneri mahiyetinde olacaktır.Tabiattaki her şeyi bir eşya olarak gören anlayışın insanı da aynı kategoriye yerleştirmesi kaçınılmazdır. Nitekim öyle de oldu.  Kovid-19 salgını dünyayı kasıp kavurmaya başladığında dünyadaki sağlık otoriteleri bir dizi tedbir tavsiyesi açıklamıştı. Tam da o günlerde İbni Sina'nın hayatını anlatan Film de benzer tavsiyelerin çok daha fazlasıyla bu büyük alim tarafından verildiği görülüyordu. İlhamını ilim, hikmet ve marifet temelinde inşa edilmiş insan merkezli bilim çalışmalarını teknoloji kutsaması hastalığından uzak şekilde sürdürmemiz şart. GELİŞMİŞ ÜLKELERDE HASTANE KAPILARINA BİLE YAKLAŞTIRILMAYAN NSANLARIN HİKAYELERİNE HEPİMİZ ŞAHİT OLDUK Dünyanın gelişmiş diye tarif edilen ülkeleri sağlıkta da belirli bir gelir seviyesinin üstündeki insanlara yüksek standartta hizmet veren bir sisteme sahiptir. Gelişmiş ülkelerde hastane kapılarına bile yaklaştırılmadan salgınla mücadele eden insanların hikayelerine hepimiz şahit olduk. Hastaların ilgisizlikten öldüğü yaşlı bakım evlerinden görüntülerle karşılaştık. GELİŞMİŞ ÜLKELERDE HASTANE KAPILARINA BİLE YAKLAŞTIRILMAYAN NSANLARIN HİKAYELERİNE HEPİMİZ ŞAHİT OLDUK Dünyanın gelişmiş diye tarif edilen ülkeleri sağlıkta da belirli bir gelir seviyesinin üstündeki insanlara yüksek standartta hizmet veren bir sisteme sahiptir. Gelişmiş ülkelerde hastane kapılarına bile yaklaştırılmadan salgınla mücadele eden insanların hikayelerine hepimiz şahit olduk. Hastaların ilgisizlikten öldüğü yaşlı bakım evlerinden görüntülerle karşılaştık. RUSYA'NIN TAHIL ANLAŞMASINI ASKIYA ALMASI Salgının ilk günlerinden itibaren hiç bir ayrım yapmadan elimizdeki tüm imkanları insanlık için seferber ettik. Şimdi benzer süreç küresel üretim ve tedarik zincirlerinde yaşanmaktadır. Dünya buğday üretiminin yaklaşık 3'te biri Ukrayna ve Rusya tarafından gerçekleştirilmektedir. Bu buğdayların açlık tehdidiyle karşı karşıya olan ülkelere ulaştırılması konusunda gösterdiğimiz gayretin en yakın şahidi sizlersiniz. İstanbul'da kurulmasını temin ettiğimiz ortak mekanizma ile Ukrayna buğdayının 9.3 milyon tonunu dünyanın hizmetine sunarak gıda krizinin nispeten azaltılmasını sağladık. Her ne kadar Rusya kendisi için aynı kolaylıkların gösterilmemesi sebebiyle bu konuda mütereddit davransa da biz insanlığa hizmet için gayret göstermeye devam edeceğiz. DÜNYADA KOVİD-19 AŞISI ÜRETEBİLEN 9 ÜLKE ARASINA GİRDİK Sağlık alanında gösterdiğimiz tartışılmaz başarı ise insanlığa hizmet yolunda yeni fırsatları önümüze sermiştir. Bunda 20 yılda ülkemize kazandırdığımız güçlü sağlık altyapısı vardır. Şehir hastanelerimiz ile yetişmiş insan kaynağımız bu başarıda büyük pay sahibidir.İnsanımızın tükettiği her 100 ilaçtan 89'unu yerli üretimle sağlıyoruz. Dünyada Kovid-19 aşısı üretebilen 9 ülke arasına girdik.Bilişim ve teknoloji sağlık hizmetleri konusunda uluslararası standartlara uygun şekilde en etkin kullanan ülkeler arasındayız. Tıbbi cihaz alanında ithalatın ihracatını karşılama oranını yüzde 55'e çıkardık. AMACIMIZ ÜLKEMİZİ HEALTH TÜRKİYE’ MARKASIYLA ZİRVEYE ÇIKARMAKTIR Sağlıktaki dijitalleşmenin ve hizmet sunumundaki tecrübelerimizin verdiği imkanları yakın coğrafyamızla paylaşıyoruz.  Sağlıktaki dijitalleşmenin ve hizmet sunumundaki tecrübelerimizin verdiği imkanların, yakın coğrafyamızdan başlayarak tüm insanlıkla paylaşıyoruz. Amacımız ‘Türkiye Yüzyılı’ vizyonu çerçevesinde ülkemizi uluslararası sağlık hizmetleri alanında ‘Health Türkiye’ markasıyla zirveye çıkarmaktır. Sahip olduğumuz yetişmiş insan kaynağını bilim, teknoloji ve üretim gücünü sürekli daha da geliştirmekte kararlıyız. Teşhis ve tedavi hizmetlerimizi her alanda kendi sağlık ihtiyacımızı karşılamanın ötesinde küresel düzeyde söz sahibi olacak düzeye çıkarmakta kararlıyız.  İsmini tarihe yazdırmış bilin insanlarından biri de Prof. Dr. Aziz Sancar'dır. Türkiye'nin bu önemli değeri adına düzenlediğimiz ödülleri yeni Aziz Sancar'ların yetişmesine zemin hazırlayacak bir vesile olarak görüyorum.

1 yıl önce

NATO Genel Sekreteri Stoltenberg Bakan Çavuşoğlu'na kameralar önünde teşekkür etti: Türkiye gıda krizini önledi

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun konuğu olarak İstanbul'da bulunan NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, Çavuşoğlu ile beraber gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bakan Çavuşoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle: Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü Türkiye olarak güçlü bir şekilde destekliyoruz. Karadeniz'den tahıl ihracatı konusundaki yaşanan sıkıntı Cumhurbaşkanımız sayesinde çözüldü. 20 gün sonra (Karadeniz) tahıl anlaşmasının tekrar yenilenmesi gerekiyor. Kesintisiz bir şekilde devam etmesi için çabalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz. İsveç ve Finlandiya'nın da NATO üyeliği gündeme geldi. 3'lü mutabakatı Madrid'de görüştük. Her iki ülke muhtıraya bağlılıklarını devam ettiriyorlar. İsveç'te kurulan hükümet bu konuda daha kararlı görünüyor. Gelecek hafta yeni başbakan Cumhurbaşkanımızla görüşmeye gelecek. Stoltenberg'in sözlerinden öne çıkanlar: Türkiye, NATO'nun önemli müttefikidir ve ortak güvenliğimize büyük katkılarda bulunmaktadır. Bugün Ege'deki durum, terörizmle mücadele, Finlandiya ve İsveç'in NATO üyeliği ve Ukrayna'ya verilen destek masadaydı. Son haftalarda füzelerin atıldığını, dronelarla saldırı yapıldığını, altyapının zalimce yerle bir edildiğini ve kışın geldiği dönemde bunun yapıldığını görüyoruz. Türkiye'ye öncelikle Ukrayna'ya verdiği destek için çok teşekkür ediyorum. Ukrayna kendi savunmasını Türkiye sayesinde güçlendiriyor. Türkiye gıda krizini önledi. Aynı şekilde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a özellikle teşekkür ediyorum. Ukrayna tahıl anlaşması son derece önemli. Türkiye'nin önemli yaşam hakkını korumak için yaptıklarını büyük takdirle karşılıyoruz. Haziran'da tüm müttefikler NATO'ya Finlandiya ve İsveç'i davet ettiler. Sizin önemli beklentileriniz var. Türkiye, Finlandiya ve İsveç muhtırasının daha fazla güvenlik getirmesini bekliyoruz. Hem Finlandiya hem de İsveç liderleri ile geçen hafta konuştum. Her iki ülke liderleri muhtırayı uygulayacak somut adımları atacak. İsveç yeni yasalar geçiriyor, böylece terör örgütlerinin katılımı PKK dahil olmak üzere engelliyor. Daha fazla ülke dışı irade ve sınır dışı olaylar gerçekleşmeye başladı, iadeler arttı. Finlandiya ve İsveç, Türkiye'ye taahhüdünü yerine getiriyorlar. Artık İsveç ve Finlandiya'nın tam üye olarak NATO'ya katılması lazım.

1 yıl önce

İHH, Kırgızistan'da yetim çocuklara gıda, kırtasiye ve kışlık hediye paketi dağıttı

İHH ve İnsanlığa Yardım Vakfı tarafından Miras Özel Eğitim Merkezi'nde "Yetim Dayanışma Günleri" adı altında etkinlik düzenledi. Programa davet edilen 170 yetim çocuğa gıda, kırtasiye ve kışlık hediye paketleri dağıtıldı, adak ve akika kesimleri gerçekleştirildi. Etkinliğe, Türkiye'nin Bişkek Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşaviri Mürsel Öztürk ve Eğitim Müşaviri Kürşat Dulkadır da katıldı. Öte yandan, 823 yetim çocuğa sponsorluk ödemelerinin dağıtılmasına başlandı. Kırgızistan'ın genelinde muhtaç kesimlere yönelik eğitim, ibadet ve çeşitli yardım projelerini yürüten İHH görevlileri ve gönüllüleri, ihtiyaç sahibi aileleri ziyaret ederek gıda ve kışlık hediye paketleri dağıtıyor.

5 ay önce

Yargıdan skandal 'Süleyman Soylu' kararı! Makeme, HDP’lileri sevindirdi

İzmir 27'inci Asliye Ceza Mahkemesi, Süleyman Soylu'ya ′suç işleri bakanı′ denmesini ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirerek skandal bir karara imza attı.

2 ay önce

140journos: Adnan Oktar Örgütü suç örgütünü yargıda aklamaya yönelik faaliyetlerin içinden Şebnem Korur Fincancı çıktı!

Adnan Oktar suç örgütüne yönelik yayınlanan bir belgeselde Şebnem Korur Fincancı ile ilgili iddialar gündeme bomba gibi düştü. Türk Silahlı Kuvvetleri'ne 'kimyasal' silah iftirası atan Fincancı’nın 1999 yılında Adnan Oktar suç örgütüne yapılan operasyonda sahte işkence raporu hazırlayarak koruma kalkanı olduğu öne sürüldü. Daha önce Gazeteci Uğur Mumcu'nun ağabeyi Ceyhan Mumcu, Şebnem Korur Fincancı'nın Mumcu cinayeti sanıklarını muayene etmeden haklarında rapor düzenlediğini iddia etmişti.

1 2 3 4