16 Mayıs Perşembe 2024
2 yıl önce

PKK/KCK terör örgütü üyeliğinden gözaltına alınan İBB çalışanı Sevtap Ayman’ın eşinin ablası kırmızı kategoride aranan terörist çıktı

Sabah Gazetesi’in haberine göre; Ayman'ın eşinin ablası olan Mizgin kod adlı Kadriye Sayın'ın, 29 yıl önce PKK terör örgütünün kırsal kadrosuna katıldığı, Suriye alanında terör örgütü içerisinde sözde tabur komutanı olarak faaliyet yürüten ve İçişleri Bakanlığı Terör Arananlar listesinde Kırmızı Kategori'de aranan isimlerden olduğu ortaya çıktı. İBB'de işe alınan PKK bağlantılı Sevtap Ayman, PKK/KCK terör örgütü üyeliğinden gözaltına alınıp adli kontrol şartıyla serbest kalmasının ardından İBB Halkla İlişkiler Daire Başkanlığı Muhtarlıklar Müdürü Ali Öztürk'ün Özel Kalemi'nde sekreter olarak göreve devam ediyor. Kadının mahallesinin bilgilerini terör örgütlerine aktarabileceğini belirten Esenyurt ilçesi Koza Mahallesi Muhtarı Cavide Karakülah, müdürlüğe giderek belediyenin kendisinden aldığı tüm ailevi bilgilerinin silinmesini isteyen dilekçe vermişti. EŞİNİN ABLASI KIRMIZI KATEGORİDE TERÖRİST PKK/KCK terör örgütü adına faaliyet gösteren kişilerle irtibatı, örgüt güdümünde haber yapan JİN Haber Ajansında faaliyet gösterdiği ve 2011/2012 yıllarında terör örgütünün sözde üst düzey mensuplarından eylem talimatları almak maksadıyla Kuzey Irak'a Kandil ve diğer terör örgütü kamplarına gittiği iddia edilen Sevtap Ayman'ın eşinin ablasının kırmızı kategoride aranan terörist olduğu ortaya çıktı. TÜRK GÜVENLİK GÜÇLERİNE KARŞI EYLEMLERE KATILMIŞ Sevtap Ayman'ın 2013 yılından itibaren evli olduğu İ.A'nın ablasının 1992 yılında Kars'ın Digor İlçesi'nde PKK/KCK terör örgütü yanlısı faaliyetlerde bulunduktan sonra 1993 yılında PKK/KCK terör örgütü kırsal alanına katılan Mizgin kod adlı Kadriye Sayın olduğu ortaya çıktı. Kadriye Sayın'ın PKK/KCK terör örgütü içerisinde sözde özel kuvvetler eğitimi aldığı, 1993-1999 yılları arasında sözde Botan Sahada takım komutanı olarak faaliyet yürüttüğü, 2000-2008 yılları arasında Irak' ın kuzeyi Haftanin-Zap bölgelerinde sözde bölük komutanı olarak faaliyet yürüttüğü, 2008 yılında Irak' ın kuzeyinde sözde Metina bölgesinde sözde bölük komutanı olarak faaliyet yürüttüğü, 2013 yılında Irak' ın kuzeyi Zap bölgesinde terör örgütü içerisinde sorumlu olduğu, 2015 yılında Irak' ın kuzeyi sözde Metina bölgesinde terör örgütünün kadın yapılanması YJA- Star içerisinde sözde 5'li yürütmede yer aldığı öğrenildi. Kırmızı kategoride aranan teröristin, 2015 yılı içerisinde PKK/KCK-PYD/YPG terör örgütü içerisinde Suriye Kobani bölgesinde sözde saha sorumlusu düzeyde faaliyet yürüttüğü, 2017 yılında PKK/KCK terör örgütünün sözde kadın yapılanması YPJ içerisinde Suriye' de sözde Afrin kantonunda tabur sorumlusu olduğu belirlendi. TERÖRİST İFADELERİNDE ÇOK KEZ ADI GEÇTİ 21 Nisan 2018'de yakalanan Bişenk kod adlı terörist ifadesinde, Mizgin kod adlı Kadriye Sayın'ın örgüte katılan eski İsimlerden olduğunu belirterek Kobani'de tüm akademilerin üzerinde sorumlu olarak faaliyet yürütüğünü söyledi. Sayın, örgüt mensubu birçok teröristin ifadelerinde de adı geçti. Teröristler ifadelerinde "Mizgin kod adlı örgüt mensubudur. 2007 yılı içerisinde Zap Eyaleti'nde Türk Güvenlik Güçlerine karşı eylemlerde bizzat yer aldığını kendi anlatımlarından biliyorum. Örgüt içerisinde üst düzey faaliyetlerini olduğunu duydum. Örgüt içerisinde ilk doçka kullanan kadın olduğunu biliyorum. 2015-2017 yılları arasında Suriye Ayn El Arap (Kobani) bölgesinde faaliyet yürütürken kendisi de sözde Kobani sahasında olan tüm akademilerin sorumlusu olarak görev yapıyordu. 2019-2020 yıllarında YJA Star Genel Yürütme Konseyine düzenlemesinin yapıldığını öğrendim. halen aynı görevi yürütüyor." şeklinde adı geçti. Kadriye Sayın'ın İçişleri Bakanlığı Terör Arananlar listesinde Kırmızı Kategori'de arandığı öğrenildi.

2 yıl önce

İBB ile ilişkileri deşifre olan DİAYDER’in savunmasını teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın avukatı yapacak

Terör örgütü PKK bağlantılı Din Alimleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (DİAYDER) üyesi bazı kişilerin İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde gassal olarak işe alındığı ortaya çıktı. İddianamede, işe alınan dernek üyelerinin, alışveriş kartlarını PKK’lıların ailelerine verdiği bilgisi de yer aldı. Öte yandan, Ekrem İmamoğlu ile ilişkileri deşifre olan ve terör örgütü PKK bağlantılı DİAYDER'in savunmasını Öcalan'ın avukatı Fırat Epözdemir yapacak. “AMACIMIZ GÜVENLİK, KİMSENİN BELEDİYESİYLE İŞİMİZ YOK” İçişleri Bakanlığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesinde (İBB) terör örgütleriyle iltisaklı personel olduğu yönünde ihbarlar üzerine konunun soruşturulması için "özel teftiş" başlatıldığını duyurmuştu. Soylu, İBB'ye yönelik başlatılan teftişle ilgili eleştirilere şu sözlerle yanıt verdi: "Dağdaki teröristlerle mücadele ediyoruz, şehirlerdeki terörizmle mücadele etmeyecek miyiz, teröristle mücadele etmeyecek miyiz?" Bakanlık olarak görevlerini yerine getirdiklerini belirten Soylu, "Bunun siyasi bir tarafı yok, bunun bir güvenlik tarafı var. Bizim kimsenin belediyesiyle işimiz yok, bizim terörle mücadeleyle işimiz var ve biz bunu yapmak zorundayız" açıklamasını yapmıştı.

2 yıl önce

Terör örgütü PKK’nın kodları İBB’deki istihdamlarıyla gündeme gelen DİAYDER’den çıktı

PKK uzantısı Din Alimleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (DİAYDER) üyelerinin İBB iştiraki İSPER bünyesinde gassal olarak işe alınmasının yankıları sürerken, derneğin mescitlerinde gayri resmi imamlık yapan İ. Ş.’nin evinde yapılan aramalarda PKK’nın şifreli konuşma kodları ele geçirildi. DİAYDER’in Şirinevler’deki genel merkezinde bulunan mescidin imamlığını yapan İ.Ş.’nin, cezaevlerindeki PKK’lılarla irtibatlı olduğu iddia edildi. İ.Ş.’nin cezaevindeki teröristlerle şifreli bir şekilde haberleştiği ve bunun için de terör örgütü PKK tarafından hazırlanan yazışma kodlarını kullandığı ortaya çıktı. KURYE İÇİN AYŞE, PKK’LI İÇİN KÖYLÜ Cezaevine oğlunu sıkça ziyaretine giden İ.Ş.’nin evinde ele geçirilen şifreli kod tablosunun PKK’nın cezaevlerinde bulunan teröristleri ile konuşma ve yazışma için kullandığı tespit edildi. Teröristlerin avukatlarıyla ve yakınlarıyla bu şifreli kodlamalar üzerinden haberleştiği belirlendi. Ele geçirilen mikro yazıyla yazılmış kod tablosunda kadro teröristler için ‘köylü-zozan-teyze’, PKK’ya katılacaklar için ‘imaatu-aktör-pişman’, PKK kuryeleri için ‘ayşe ana-medrese-dişçi’, örgütsel malzeme için ‘diploması tarihi-feminizm okuması-karakterli’, slogan atma için ‘dersim isyanı-hurri uygarlığı-yatık’, itirafçı teröristler için ‘budala-dalkavuk’, Adalet Bakanlığı için, ‘düzenbaz-kuyrukçu’, cezaevi savcısı için ‘hurafeci-efe-dümenci’, cumhuriyet savcısı için ‘leblebici-istilacı-behçet’ ve emniyet için ise ‘vesayetçi-enig-çanakçı’ denildiği belirlendi. Her cezaevine farklı isim Öte yandan ele geçirilen kod tablosunda PKK’lı teröristlerin kaldığı her cezaevi için farklı isimler kullanıldığı da belirlendi. 39 farklı türdeki cezaevi için 3’er isim tanımlayan PKK’nın, cezaevlerinden haberleşmeyi bu kod tablosuyla yaptığı ve tutuklu teröristlerin farklı cezaevindeki teröristlerle ilgili bilgileri de bu yolla öğrendiği ileri sürüldü.

2 yıl önce

Fazilet Durağı yalanını itiraf eden İBB Sözcüsü Murat Ongun: Mahkeme kararı varsa istifa edeceğim

Esenler Belediye Başkanı ve İBB AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Tevfik Göksu, CNN Türk yayınında, İBB ile ilgili açıklamalarda bulundu. Bu açıklamalar sonrası İBB Sözcüsü Murat Ongun yayına bağlanmak istedi. "YALANCILIĞI MAHKEME KARARIYLA TESCİLLENDİ" Kendisinin bir siyasi olduğunu ve belediye sözcüsünün muhatabı olmadığını belirten Göksu, "O ismi geçen arkadaş mahkeme kararıyla Türkiye'de yalancılığı tescillenmiş bir arkadaş. Mahkeme kararıyla... Fazilet Durağı'nda yalancılığı mahkeme kararıyla tescillenmiş bir belediyenin çalışanıyla ilgili söyleyeceğim bir şey yok. Danışman arkadaşlarımız gerekli cevabı verir." dedi. ONGUN: MAHKEME KARARI VARSA İSTİFA EDECEĞİM Mayıs ayında bir televizyon programında 'Fazilet Durağı' konusunda yalan söylediğini itiraf eden Ongun, bu sözler üzerine sosyal medya hesabından bir paylaşımda bulundu. Ongun, "Tevfik Göksu bu akşam CNN Türk’te “Murat Ongun mahkeme kararı ile yalancı ilan edilmiştir” dedi. Mahkeme kararı varsa ben istifa edeceğim, yoksa Tevfik Göksu’yu istifaya davet ediyor ve meydan okuyorum! (Danıştay kararı elimde, düşünerek hareket ediniz lütfen.)" ifadelerini kullandı. BAŞSAVCILIK: FAZİLET DURAĞINDA HİÇ YOLCU ALINMADI İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı İBB’nin iddia ettiği gibi 62 No’lu Kağıthane- Kabataş hattına ait Fazilet durağında 29 Mart Pazar günü 47 yolcunun binmediği belirlemişti. Ongun, bu karar üzerine "Bu bir hata mı? Evet. Bir duraktan bu kadar yolcu bindi dememiz bana gelen veriye göre yanlış olmuş" açıklamasını yapmıştı. Danıştay'a taşınan mahkeme kararında istenen 'soruşturma' talebi ise 'ifade özgürlüğü' olduğu gerekçesi ile reddedilmişti.

2 yıl önce

İBB reklam panolarını, terör örgütlerine destek suçundan yargılanan Alpaslan Kuytul’un kurucusu olduğu Furkan Vakfı’na kiraladı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin vukuatları arasına bir yenisi daha eklendi. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun PKK ile bağlantılı kişileri belediyede işe almasından sonra şimdi de terör örgütlerine destek suçundan yargılanan Alpaslan Kuytul’un metro duraklarında reklamının yapılmasına izin verdiği ortaya çıktı. Aydınlık’ın ulaştığı görüntülerde, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin işlettiği Hacıosman-Yenikapı metro hattındaki Vezneciler metro durağında bulunan bir reklam panosunda 15 Temmuz sonrasında kapatılan Furkan Vakfı Kurucu Başkanı Alpaslan Kuytul’un konferans çağrısı olduğu görülüyor. Alpaslan Kuytul terör örgütlerine destek vermek suçundan yargılanıyordu 2018 yılında Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca, "vakıf faaliyeti adı altında kuruluş amacı dışında anayasal düzene karşı fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek kamu güvenliğine karşı faaliyet yürütme ve suç örgütü" iddiasıyla Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı yöneticilerinin aralarında yer aldığı zanlılar hakkında gözaltı kararı verilmişti. Furkan Vakfı ve şubeleri bu süreçte yayınlanan bir KHK ile kapatılmıştı. Alpaslan Kuytul hakkında "FETÖ/PDY, PKK/KCK, El Kaide ve IŞİD silahlı terör örgütlerine bilerek ve isteyerek yardım etme" ile "suç örgütü kurmak ve yönetmek, örgüt faaliyeti çerçevesinde nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik" suçlarından tutuklama kararı verilmişti. Kuytul hakkında daha önce yürütülen iki ayrı soruşturma kapsamında "Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme" ve "Cumhurbaşkanına hakaret" suçlarından da 2 ayrı iddianame hazırlanmıştı. İddianamede, Kuytul'un konuşmalarında darbe girişimi sonrası tutulan demokrasi nöbetlerine de tepki gösterip "Demokrasi dediğiniz zaman tüm haramları da kabul etmiş oluyorsunuz. Ben söylüyorum kim demokrasi için sokaklara çıkarsa gayri İslami bir düzeni savunmuş olur. Bunun da hesabını Allah'a verir." diyerek halkı kin ve düşmanlığa tahrik ettiği kaydedilmişti. 15 Temmuz Darbe Girişimine Destek Vermişti Kuytul 15 Temmuzdan tam 2 hafta önce 1 Temmuz 2016’da yaptığı bir konuşmada “Tayyip Erdoğan’ın kalemi kırılmıştır ve işi bitirilecektir” demişti. Yine 15 Temmuz 2016 günü de Amerikancı darbe girişimi sırasında “Şu anda TSK yönetime el koymuştur. Bu darbenin Müslümanların hayrına vesile olmasını diliyorum” diyerek darbe girişimini desteklemişti. ‘Laikliğin, özgürlükle bir alakası yoktur’ Alpaslan Kuytul, bu suçlarının yanı sıra laiklik karşıtı açıklamalarıyla da tanınıyor. Devletin dini kurallara göre yönetilmesini isteyen Kuytul, “Laikliğin, özgürlükle bir alakası yoktur. Bizdeki laiklik, dini referans olarak almamakla kalmamış aynı zamanda dine karşı cephe de almıştır. Cumhuriyet tarihi boyunca olanlar ve bugünkü başörtüsü zulmü gibi uygulamalar bunu ispat etmeye yeter. Çünkü İslam, dünyaya ve devlete karışan esaslar içermektedir ve laik devlet, İslam’ın bu hükümleri ile karşı karşıya gelmek ve dinle çatışmak zorunda kalmaktadır” demişti.

2 yıl önce

İBB İnanç Masası çalışanı Fatma Yavuz’dan inciler: “Atatürk’ten nefret ediyorum, ülkücüler hırsızdır, Türkler soykırım yapmıştır”..

İBB’de skandalların ardı arkası kesilmiyor. Ekrem İmamoğlu tarafından işe alınan kişilerin terör bağlantıları geçtiğimiz hafta Türkiye gündemini sarsmıştı. PKK elebaşı Öcalan’ın talimatıyla kurulan DİAYDER üyelerinin İBB Mezarlıklar Müdürlüğü’nde işe başladığı ortaya çıkmış ve İmamoğlu’nun da DİAYDER’i ziyaret ettiği görüntüler ifşa olmuştu. PKK dışında DHKP-C ve diğer sol örgüt mensuplarının da İBB’de işe alındığı iddiaları üzerine İçişleri Bakanlığı özel teftiş başlatmıştı. İBB’de çalıştığı ortaya çıkan yeni bir isim ise İmamoğlu yönetimini, hem partisi hem de Millet İttifakı içinde oldukça zor duruma düşürecek gibi görünüyor. FATMA YAVUZ KİMDİR? 14 yıl boyunca Diyanet’te Kur’an eğitmeni olarak çalıştıktan sonra İslamiyet’e aykırı söylemleri gerekçesiyle Diyanet’ten ihraç edilen Ermeni kökenli Türk vatandaşı Fatma Yavuz’un, İBB’de işe başlatıldığı ortaya çıktı. Yavuz’un Ekrem İmamoğlu ile Cuma namazı kıldığı ve ‘türbanlı çalışan’ olarak İmamoğlu’nun dini organizasyonlarına katıldığı biliniyor. İBB İnanç Masası çalışanı olan Fatma Yavuz, belediyeye yönetici asistanı kadrosundan alınmış. TÜRK MİLLETİNE SOYKIRIM SUÇLAMASI Türk milletini sözde Ermeni ve Dersim soykırımlarını yapmakla suçlayan İBB çalışanı Fatma Yavuz’un, Türk milleti için söyledikleri ise hayrete düşürdü. Sosyal medya paylaşımlarında bir yandan Türk olduğunu ve Türkiye’yi çok sevdiğini vurgulayan Ermeni kökenli Fatma Yavuz, bir yandan da Türk milletinin tarihiyle ilgili kin dolu ifadeler kullanıyor. “ATATÜRK’TEN NEFRET EDİYORUM” Sosyal medya paylaşımlarında Atatürk’ün Dersim’de Kürtleri katlettiğini iddia eden Fatma Yavuz, Atatürk’ü sevmediğini ve hatta nefret ettiğini de sosyal medya paylaşımlarında sıkça dile getirmiş. Atatürk’ün partisi olduğunu iddia eden CHP’nin yönettiği İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde Atatürk düşmanlarının İmamoğlu tarafından işe alındığı sıkça dile getirilmişti. ÜLKÜCÜLERİ KIZDIRACAK İFADELER İBB İnanç Masası çalışanı Fatma Yavuz, ülkücülerden ve milliyetçilerden de nefret ettiğini sıkça dile getirmiş. Ermeni kökenli Yavuz’un Türklükle olan mücadelesi, milliyetçileri hırsızlıkla suçlamaya kadar gitmiş. Milliyetçileri “Bu kafa Kürtlerin türküsünü çalıp “ölürüm Türkiyem”e çevirip, hiç utanmadan onunla Kürtlere milliyetçilik satacak kadar hastalıklıdır. Yahu bari benden çaldığını geri bana satma, nasıl bir ahlaksızlıktır bu?” sözleriyle hedef alan Yavuz, ülkücü camiayı da ‘hırsız’ olarak niteliyor. İMAMOĞLU İLE CUMA NAMAZI KILMIŞ İBB İnanç Masası çalışanı Fatma Yavuz’u İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, dini PR çalışmalarında yanından hiç ayırmıyor. “İBB’de türbanlı çalışanlarımız da var” algısını Fatma Yavuz ile oluşturan İmamoğlu, Cuma namazlarını mesai arkadaşı ile birlikte kılıyor. İmamoğlu’nun İstanbul için çılgın projelerinden olan İBB İnanç Masası, dinler arası diyalog ve hoşgörü fikrine ‘hizmet’ için 2019 seçimlerinden hemen sonra kurulmuştu. Diyanet’ten ihraç edildikten hemen sonra İBB’de İnanç Masası’nda işe başlatılan Fatma Yavuz, diyalog ve hoşgörü adına pek çok ziyaret gerçekleştirmiş. PKK’LI AİLELERE YARDIM İNANÇ MASASI ÜZERİNDEN GİTMİŞ DİAYDER iddianamesinde ortaya çıkan PKK’lı teröristlerin ailelerine gıda yardımı skandalında da İBB İnanç Masası’nın adı sıkça geçiyor. Fatma Yavuz’un mesai arkadaşı Nilüfer Taşkın’ın DİAYDER Başkanı Ekrem Baran ile yaptığı konuşmalar iddianamede yer almıştı.

2 yıl önce

“Mağduriyet bunun neresindedir?” Bahçeli'den İBB'deki terör teftişine yönelik açıklama: Suç sabit görülürse İBB Başkanı makamı işgal edemez

Açıklamadan öne çıkan başlıklar şöyle: 2021 yılını geride bırakarak yeni yıla yeni umutlarla girmiş oluyoruz. Muhatap olduğumuz tehditlerle başa çıkabilmek için dört başı mahmur bir tarih şuuruna sahip olmamız lazım. Süte su katan, kana ekmek doğrayan, vicdanı esir kampına düşen, iradesi dümen, ilkesi duman olan kim varsa tanımalıyız, ipliklerini de pazara çıkarmalıyız Covid 19 tedavisinde kullanılan aşılara bile erişemeyen insanların varlığı kahredici biçimde hafızalara yerleşmiştir. Türkiye de aşılara ulaşamayan ülkelere arka çıkmıştır. ÖZGÜR ÖZEL'E TEPKİ Milli manevi değerlerimize kim sataşıyorsa mahkeme-i kübrada da davacıyız. Ağzının dikişleri patlamış CHP'li Başkanvekili kuran kursları için Orta Çağ zihniyeti demekle din dışı bühtanda bulunmuştur. Ya ortaçağı bilmiyor ya Kuran'dan habersizdir. Klasik ve klişeleşmiş CHP üslubu nüksetmiştir. Namazda gözü olmayının ezanda kuşağı olmazmış. İman nasip işidir, Allah'ın ikramıdır. İnanıp inanmamak herkesin kendi bileceği iştir ancak dinimize laf söylettirmeyiz, kitabımıza Orta Çağ zihniyeti diyenlerin yanına bırakmayız. CHP Genel Başkanının derhal özür ve Allah'tan af dilemesi gerekmesi gerekmektedir. Namazda okunan Kunut dualarını ayet sanan, cuma namazını kazaya bırakan zihniyet CHP'nin ta kendisidir. Bu sefilin yatacak sığınacak yeri yoktur. CHP zihniyeti mağlup olmaya mahkumdur. Partimizin simgelerini kullanıp çeteleşmeye ve sokak eylemleri yapmaya çalışanların enselerinde gözümüz olacak. Kimse hesap hatası yapmasın RUSYA-UKRAYNA GERİLİMİ Temennimiz anlaşmazlıkların uzlaşmayla düğümlenmesidir. 2021 yılının bitimine saatler kala Biden ile Putin arasında kurulan telefon diplomasisinden bir sonuç çıkmamıştır. Nükleer savaştan bahsedilmesi başka vahim risktir. Rus ve ABD heyetleri arasında Cenevre'de gerçekleşecek görüşme trafiği bundan sonraki gelişmelerin seyrini tayin edecektir. YUNANİSTAN'A SERT TEPKİ Yunanistan'ın silahlanma yarışı, Ege'de uluslararası hukuku çiğnemesi, hazmedilmesi mümkün olmayan hamlelerdir. Ege Denizi'ne fit serpiştirenlerin sonu hezimettir. Yunanistan savaş gemisine fazla güvenmesin. Yunanistan sabrımızı test etmekten vazgeçmelidir. Ülkücüden terörist çıkaran ABD'nin damgalı teröristlere şirin çocuk muamelesi yapması alenileşmiştir. Bu ülkede iç huzur hakim olmadan Türkiye'nin güvenli olması mümkün değildir. Terör devleti planları şehitlerimizin kanı gazilerimizin cesaretiyle bozulmuştur. Terörist eylemleri engelleme hususunda muazzam bir mücadele azmi sergilenmiştir. Suriye'de iç huzur hakim olmadan Türkiye güvenli olamaz. Türkiye terörü bitirmeye kararlıdır. Terörün kökü kazınacak, 2022 milat olacaktır. Bu nedenle PKK'nın sureti HDP kapatılmalıdır. İBB'YE TERÖR TEFTİŞİ HDP ile ittifak kuran, gelecek düşleyen hangi parti varsa suç ortağıdır, bölücülük çukurundadır. Muhteşem başarılarımızı TBMM'de kaybetmeye hakkımız olmadığı gibi İBB'de pazarlık konusu yapmaya kimse kalkışmamalıdır. Terörün emellerine hizmet eden sözde milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması adaletin ve milli iradenin şerefidir. Kahraman güvenlik güçlerimizin mücadele onurunu siyasi rant uğruna hiçe sayanlar doğrudan doğruya ayağımızın altındadır. İBB'de işe alınan çok sayıda kişiden 557'sinin terör örgütleriyle irtibatlı olduklarına dair iddianın üzerine gidilmesi bir hukuk gerçeğidir. Bundan rahatsızlık duyanlar, utanmaz yüzleriyle Türkiye'nin karşı cephesi, Türk milletinin kripto hasımlarıdır. Belediye Başkanı kimlerin işe alınıp alınmayacağını sormamış mıdır? Hiç haberi yoksa daha tehlikelidir, o zaman da katmerli suçludur. İBB Başkanı her durumda sorumludur. Suç sabit görülürse İBB Başkanı bir saniye bile olsa makamını işgal edemez, etmemelidir. Sayın Erdoğan okuduğu bir şiir yüzünden büyük haksızlıklara uğramış ve görevden alınmıştı. Peki mevcut Büyükşehir Belediye başkanı şiir mi okudu? Hayır. Terör örgütleriyle bağlantılı olanların işe alınması konusunda soruşturulması maksadında tecrübeli müfettişler görevlendirildi. Ne var bunda? Mağduriyet bunun neresindedir?

2 yıl önce

PKK’nın siyasi uzantısı HDP’den CHP’li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na destek

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, partisinin Meclis’teki grup toplantısında konuştu. Buldan konuşmasında, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun İstanbul Büyükşehir Belediyesi çalışanlarına yönelik özel teftiş başlatmasına dayanak yaptığı Din Alimleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (DİAYDER) iddianamesine dikkat çekti. DİAYDER iddianamesine tepki gösteren Buldan, “İBB üzerinde bir kumpas başlattılar, 31 Mart'ın intikamını almaya devam ediyorlar. İstanbul üzerinden tüm ülkeyi, tüm demokrasi güçlerini tehdit ediyorlar. Kendilerinde olmayan ne varsa bu iddianamenin içerisine suç olarak koymuşlar” dedi.

1 2 ... 17 18 19 20 21 22 23 ... 98 99