05 Mayıs Pazar 2024
2 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu'dan 'siyasi cinayetler' açıklaması: Böyle bir istihbarat yok, bu bir FETÖ taktiğidir

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: (Siyasi cinayetler tartışması) : İçişleri Bakanıyım sordum; böyle bir siyasi cinayet istihbaratı var mı, yok. Bu bir FETÖ taktiğidir.

2 yıl önce

ABD'nin eğittiği asker ve istihbaratçılar DEAŞ'a katıldı

Taliban'ın ağustos ayında ülkeyi yıldırım hızıyla yeniden ele geçirmesinden önce ABD, Afganistan ordusunu silahlandırmak ve eğitmek için 88 milyar dolar harcadı. Taliban ülkenin kontrolünü ele geçirdikten sonra, ABD'nin eğittiği ve iş birliği yaptığı personele af sözü vermiş olsa da, bu personelden bazılarının intikamın için teröristlere yardım ettiği belirtiliyor. ABD basınından Wall Street Journal'a göre , şu an sayıları az olsa da, giderek artan eski Afgan askeri ve casusu, şu anda Taliban yönetimine saldıran DEAŞ'a katılıyor. Terör örgütünün Afganistan'daki hücresi DEAŞ/Horasan da, ABD tarafından eğitilmiş bu askerleri seve seve kabul ediyor. Wall Street Journal'ın konuştuğu eski güvenlik yetkilileri ve Taliban üyelerine göre, Batı destekli eski yönetimden bazı görevliler maaş için, diğerleri ise Taliban'a karşı katıldılar. Eski İstihbarat Sefi Rahmatullah Nabil gazeteye verdiği demeçte, "Direniş olsaydı direnişe katılırlardı. Şu an için DEAŞ Taliban haricindeki bir silahlı gruptur.' diyerek, iddiaları doğruladı. Başlangıçta Taliban tarafından bastırılan DEAŞ hücreleri, ABD'nin Afganistan'dan çekilmesinin ardından harekete geçti. Ağustos ayında Kabil Havaalanı'nın dışında yaklaşık 200 Afgan ve 13 ABD askerini öldüren bir bombalı intihar saldırısı gerçekleştirdi. ABD'nin desteklediği 300.000 kişilik Afgan ordusunun, teröristlere katılması göz önüne alındığında, bu yeni militanların örgüte ne tür "istihbarat toplama ve savaş teknikleri" öğreteceği belli değil. ABD RESMEN DEAŞ'A TERÖRİST YETİŞTİRDİ Bununla birlikte, ABD tarafından finanse edilen bu savaşçıların, ABD'nin Afganistan'dan ayrılmasından sonraki aylar içinde DEAŞ gibi bir terör grubuna geçmeleri, stratejik bir hata gibi görünse de, arkasında kasıtlı ve planlı bir düzeneğin olduğu da bir kenara atılamaz. ABD'nin 2003'teki Irak işgalinin ardından birkaç yıl sonra, DEAŞ'a düzenli bir militan akışı sağlandığı da göz ardı edilemez. Daha da ilginç olanı ise, ABD Savunma Bakanlığı'nın (Pentagon) Savunma Politikaları Müsteşarı Colin Kahl, geçen hafta Senato'ya, DEAŞ'ın Horosan grubunun altı ay içinde Afganistan'dan Batı'ya saldırabilecek kapasiteye sahip olabileceğini söyledi. Ancak, eğittikleri adamların DEAŞ'a katılmasına ilişkin konuya değinmedi.

2 yıl önce

KADES ile 227 bin 936 ihbarın tamamına müdahale edildi

İçişleri Bakanlığının sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Şube Müdürü Sibel Özdemir'in KADES uygulamasına ve Elektronik Kelepçe İzleme Merkezi'ne ilişkin bilgiler verdiği video yer aldı. Buna göre Özdemir, kadın vatandaşların şiddete maruz kaldıklarında veya maruz kalma ihtimali bulunduğu anda KADES uygulamasını kullanmaları halinde olay yerine en yakın ekip veya devriyenin ortalama 4-5 dakika gibi sürede duruma müdahale ettiğini duyurdu. 227 bin 936 ihbarın tamamına müdahale edildi KADES uygulamasını 2 milyon 668 bin 306 kişinin telefonuna indirdiğini kaydeden Özdemir, uygulama üzerinden gelen 227 bin 936 ihbarın tamamına müdahale edildiğini açıkladı. Özdemir, şiddet mağduru bir kadının, yaşadığı olayla ilgili ilk müracaatını aile içi ve kadına karşı şiddetle mücadele bürolarına yaptığını belirterek, şunları söyledi: "Bu müracaatı esnasında ifadesi alınır. Darp izi eğer mevcutsa mutlaka doktor raporu alınır. Daha sonra risk düzeyini belirlemek ve en uygun tedbir kararını alabilmek için oluşturduğumuz ve tüm ülke genelinde kullanılan aile içi ve kadına yönelik şiddet risk değerlendirme kayıt formu doldurulmaktadır. Şiddet mağdurunun beyanı doğrultusunda risk düzeyini belirleyerek 6284 sayılı Kanun kapsamında en uygun tedbir şiddet mağduruna yönelik olarak verilir. İlgili personelimiz tarafından düzenli olarak kontrol edilir." Elektronik İzleme Merkezi'nin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun talimatıyla kurulduğunu dile getiren Özdemir, özellikle mükerrer şiddettin önlenebilmesi, mağdur kadınların tekrar aynı şiddet olayına maruz kalmaması için elektronik izleme merkezinden şiddet uygulayanın mağdura yaklaşmaması yönünde 7/24 kesintisiz olarak takibinin ve izlemesinin yapıldığını bildirdi. Elektronik İzleme Merkezi 248 vakayı aktif takip ediyor Özdemir, Elektronik İzleme Merkezi tarafından 248 vakanın aktif takip edildiğini belirterek, şunları kaydetti: "Tüm ülke genelinde yaygınlaştırılan bu uygulama ile mahkeme kararlarının sisteme kaydı buradan yapılıp aynı zamanda şiddet mağduru ile şiddet uygulayanın takibi sistem üzerindeki ekranlardan takip edilir. Olası şiddet uygulayanın şiddet mağduruna yaklaşması söz konusu ise yine izleme merkezi personelimiz tarafından hem şiddet mağduru hem şiddet uygulayan kişi telefonla aranarak ikaz edilir." Paylaşılan videoda ayrıca anlatılan uygulamalara ilişkin örnekler sunuldu.

2 yıl önce

Uluslararası ödüllü KADES uygulaması: 2,8 milyon kadın tarafından indirildi. 242 bin 473 ihbara müdahale edildi

İçişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklama şöyle; Kadına yönelik şiddetin önlenmesi için harekete geçen İçişleri Bakanlığı, bu kapsamda hayata geçirdiği uygulamaların sonuçlarını almaya başladı. Bakanlık tarafından oluşturulan Kadın Acil Destek Uygulaması KADES; bugüne kadar 2,8 milyon kadın tarafından cep telefonlarına yüklendi. Uygulama üzerinden gerçekleşen 242 bin 473 ihbarın tamamına anında müdahale edildi ve bu ihbarların 138 bininin gerçek acil durumlar için yapıldığı belirlendi. İçişleri Bakanlığı aile içi ve kadına şiddetin önlenmesine yönelik çalışmalarına kararlılıkla devam ediyor. Bu kapsamda personel eğitim çalışmalarına ağırlık veren bakanlık, hayata geçirdiği KADES uygulaması ve Elektronik Kelepçe İzleme Merkezi gibi projeler ile de kadına şiddetin son bulması için çalışıyor. 1.102 aile içi ve kadına yönelik şiddetle mücadele birimi kuruldu Aile içi ve kadına yönelik şiddetin önlenmesi kapsamında 1005’i polis merkezi amirliklerinde 97’si jandarmada olmak üzere 1.102 aile içi ve kadına yönelik şiddetle mücadele birimi, bu birimlerinin yanı sıra jandarma karakolları ile polis merkez amirliklerinde 1.497 güven masası kuruldu. Aile içi ve kadına şiddeti önlenmesi kapsamında 2018 yılından bugüne kadar toplam 309 bin polis ve jandarma personeline eğitim verildi. “Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddet Olayları Kayıt Formu” güncellendi Risk değerlendirme ve analiz çalışmalarının daha doğru yapılabilmesi amacıyla “Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddet Olayları Kayıt Formu” uluslararası geçerlilik ve ulusal tecrübeler doğrultusunda güncellendi. 3 milyona yakın kadın KADES’i telefonuna indirdi İçişleri Bakanlığınca 2018 yılında hayata geçirilen ve geçtiğimiz günlerde Akdeniz Parlamenterler Asamblesi tarafından ödüle layık görülen Kadın Acil Destek Uygulaması KADES; bugüne kadar 2 milyon 758 bin 120 kadın tarafından cep telefonuna indirildi. Uygulama üzerinden gerçekleşen 242 bin 473 ihbarın tamamına anında müdahale edilirken, bu ihbarların 138 bininin gerçek acil durumlar için yapıldığı tespit edildi. Elektronik kelepçe şiddeti önledi Aile mahkemeleri hakimleri tarafından verilen kararlara istinaden, şiddet uygulayan ya da uygulama ihtimali bulunan kişilerin şiddet mağdurlarına yaklaşıp yaklaşmadığının izlenebilmesi için elektronik kelepçe uygulamasına başvuruluyor. Bu kapsamda Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı arasında imzalanan protokolle, Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkezi'nde (GAMER) 1000 kapasiteli elektronik kelepçe izleme merkezi kuruldu. Bugüne kadar toplam 764 kişiye elektronik kelepçe takılarak takibi gerçekleştirildi. Merkezde şu an 272 vaka aktif izleniyor. Elektronik kelepçe uygulaması ile takip edilen hiçbir olayda şiddet görülmedi. Aile içi ve kadına karşı şiddetle mücadele komisyonları kuruldu Kadına yönelik şiddetin önlenmesinde il ve ilçelerde valiler ve kaymakamların başkanlığında çalışmalara ağırlık verildi. Valilik ve kaymakamlıklar başkanlığında “Aile içi ve kadına karşı şiddetle mücadele komisyonları“ kuruldu. Ayrıca kadınlara yönelik eğitim, bilgilendirme ve bilinçlendirme çalışmaları yürütüldü. 503 bin 156 önleyici tedbir kararı verildi Aile içi kadına şiddet mağdurlarına yönelik önleyici ve koruyucu tedbirler de artırıldı. 6284 sayılı kanun kapsamında bugüne dek meydana gelen kadına karşı şiddet olaylarında, 42 bin 572 şiddet mağduru kadına yönelik 50 bin 380 koruyucu tedbir kararı alındı. 136 bin 753 şiddet uygulayan erkeğe karşı ise 503 bin 156 önleyici tedbir kararı verildi.

2 yıl önce

ABD istihbaratı: Rusya, Ukrayna'yı işgale hazırlanıyor

Rusya ile Ukrayna arasında gerilim yükseliyor. Rus ordusunun saldırı düzenleyeceğine ilişkin iddialar, ABD istihbaratı tarafından gündeme getirildi. 175 BİN ASKERLE FARKLI CEPHELERDEN SALDIRI UYARISI ABD istihbaratı, Rusya’nın Ukrayna’ya 175 bin askerin katılacağı bir saldırı hazırlığı yaptığı konusunda uyardı. İstihbaratın Washington Post gazetesine sızdırdığı belgede, Rus ordusunun gelecek yılın başlarından itibaren Ukrayna’ya farklı cephelerden saldırı başlatacağı öne sürüldü. RUS ASKERLERİ UKRAYNA SINIRINDAKİ BİRÇOK NOKTAYA KONUŞLANDIRILDI Rus birliklerinin konumlarını da içeren belgede, Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik işgal girişimini 175 bin askerle yapacağı iddia edildi. Belgede yeni top ve dolaylı atış ekipmanının yanı sıra 50 taktiksel birliğin Rusya tarafından Ukrayna sınırının yakınındaki birçok noktaya konuşlandırıldığı ileri sürüldü. HEDEF ŞAŞIRTMAK İÇİN... Ukrayna, Rusya’nın sınıra 94 bin asker yığdığını ileri sürerken, ABD istihbaratının belgesinde şu anda taktik taburların toplam asker sayısının 70 bin civarında olduğu belirtildi. Bu sayının yakın zaman içinde 175 bine çıkacağı ve Rusya’nın hedef şaşırtmak için sürekli bir şekilde askerleri sınır boylarına sevk edip geri çektiği öne sürüldü. HARİTA PAYLAŞTILAR Haberde, Ukrayna sınırındaki Rus askerlerinin ekipmanları, personel hareketleri ve planlamaya ilişkin bir haritaya da yer verildi. BAHAR AYLARINDA YAPILAN YIĞINAĞIN İKİ KATI Belgede, Rusya’nın daha önce de sınıra yığınak yapmasının işgalin hazırlık tatbikatı olduğu ifade edilirken, Rus ordusunun işgali hızlandırmak için şu anki konumlarındaki eğitim ekipmanlarını bırakıp yola devam edebileceği iddia edildi. Washington Post gazetesine konuşan bir yetkili ise Rusya’nın mevcut yığınağının bahar aylarında Ukrayna sınırına yaptığı yığınağın iki katı kadar olduğunu öne sürdü.

2 yıl önce

Terör örgütü PKK'nın Belçika'yı Avrupa'da merkez olarak kullandığı istihbarat raporunda belirlendi

Belçika istihbarat ve güvenlik kurumu VSSE'nin 2020 yılı hakkındaki raporunda PKK, dış kaynaklı aşırıcılık başlığı altında ele alındı. Dış kaynaklı aşırıcılığın Belçika için doğrudan tehdit olmadığı ancak sorunlu bir alan olduğu belirtilen raporda, PKK'nın AB'nin terör örgütleri listesinde yer aldığı, örgütün bazen amaçlarına ulaşmak için aşırı şiddet kullandığı ifade edildi. Buna karşın örgütün Avrupa'da ve Belçika'da "imajını korumak" adına şiddeti desteklemediği savunularak, PKK'nın asıl amacının Avrupa'nın terör listesinden çıkmak olduğu vurgulandı. Raporda, "Belçika, PKK'nın Avrupa yapılarında merkezi bir rol oynamaktadır." denildi ve Belçika'daki PKK yapılanması hakkında bilgi verildi. "Devrim vergisi" topluyor Belçika istihbaratı, PKK'nın yerel dernekler gibi araçlarla siyasi ve mali faaliyetler yürüttüğünü belirtti. Bu faaliyetler içinde "devrim vergisi toplanması" da yer aldı. PKK'nın ayrıca Belçika'da bazı medya şirketlerinin sahibi olduğu, bu şirketler aracılığıyla kendi televizyon ve radyo kanalları için propaganda üretildiği bilgisi verildi. "PKK'nın ülkemize yönelttiği ana tehdit aşırıcılıktır." ifadesine yer verilen istihbarat raporunda, PKK'nın aynı zamanda Belçika'daki diğer aşırı sol örgütlerle bağlarının bulunduğu kaydedildi. Örgüt gerçek amacını gizliyor Örgütün istediğinde kalabalıkları harekete geçirmesinin kamu düzenini bozabildiği ve Belçika'daki Türk toplumu ile bazen şiddet olaylarına varan gerginliğe yol açtığı belirtildi. Belçika istihbaratı ayrıca şu değerlendirmede bulundu: "PKK'nın birçok yapısı ve organının mevcudiyeti aynı zamanda müdahale tehdidine yol açmaktadır. Pek çok uluslararası kuruma ev sahipliği yapan Brüksel, PKK için önemli bir siyasi arenadır. PKK, siyasi amaçlarına ulaşabilmek adına ülkemizde sivil topluma verilen destekten faydalanmaktadır. Bunu yaparken gerçek amacını gizlemekte, sahte isimler ve kılıflar kullanmakta, tüm Kürtleri temsil ettiğini ileri sürmektedir." DEAŞ ve radikalleşme hala tehdit Belçika istihbarat raporunda DEAŞ terör örgütünün yenilgiye uğratılmasının terör tehdidini bertaraf etmediği, radikalleşmenin ve radikalleşmeye neden olan faktörlerin halen devam ettiği vurgulandı. Suriye ve Irak'taki krizin bu bölgeden gelen sığınmacıların artmasına neden olduğu, Belçika'da terör suçlarından hüküm giymiş ve cezalarının sonuna yaklaşan, artık terör tehdidi oluşturmayan önemli sayıda kişiyi topluma yeniden kazandırma zorluğuyla karşı karşıya olunduğu kaydedildi. Kovid-19 salgınının ideolojik aşırıcılık için verimli bir zemin teşkil ettiği, silahlanma eğiliminin arttığı ve hükümetlerin aşırı siyasi kanatlarca giderek daha fazla meşru hedef olarak görüldüğü belirtildi. Raporda ayrıca, Suriye ve Irak’taki savaşın etkilerinin ve sonuçlarının bölgede uzun yıllar hissedileceği ifade edilerek, bunun en yüksek göç alan ülkelerden Belçika için de geçerli olduğu, bazı sığınmacıların Belçika’nın güvenliğine tehdit oluşturduğu, Suriye’de sınırlı sayıda Belçikalı yabancı terörist savaşçının hala bulunduğuna dikkat çekildi. 2020 yılında çatışma bölgesinden kurtulan Belçikalı yabancı terörist savaşçıların çoğunun hapishanede veya PYD/YPG tarafından kontrol edilen kamplarda bulunduğu kaydedilen raporda, Suriye ve Irak'tan 130'dan fazla yabancı terörist savaşçının Belçika'ya döndüğü bilgisi yer aldı.

2 yıl önce

İstihbarat bilgisini açıkladılar: Kazakistan'dan sonraki hedef Özbekistan

Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ) üye ülkeleri, Kazakistan'daki olaylarla ilgili olağanüstü toplantı düzenlendi. Çevrim içi düzenlenen toplantıya, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in yanı sıra Belarus Cumhurbaşkanı Aleksandr Lukaşenko, Tacikistan Cumhurbaşkanı İmamali Rahman, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Kırgızistan Bakanlar Kurulu Başkanı ve Cumhurbaşkanı İdare Başkanı Akılbek Caparov ve KGAÖ Genel Sekreteri Stanislav Zas katıldı. Tokayev, burada yaptığı konuşmada, Kazakistan'ın "geniş çaplı kriz" yaşadığını ve bunun Kazakistan'ın 30 yıllık bağımsızlık tarihindeki "en zor kriz" olduğunu belirtti. Ülkedeki olayların uzun süre hazırlandığını vurgulayan Tokayev, "Yıkıcı güçler, ülkede istikrarı baltalama ve düzensizlik yaratma yönünde defalarca girişimlerde bulundu." dedi. Tokayev, teröristlerin, devlet yapılarına saldırı düzenlediğini belirterek, "Kazakistan'a karşı saldırganlıkta, yabancı militanlar dahil teröristlerin yer aldığından eminim." diye konuştu. Olaylarda güvenlik güçlerinden 16 personelin hayatını kaybettiğini ve 1300'den fazla personelin yaralandığını aktaran Tokayev, "Maalesef, sivillerden ölenler var. Bunların sayısı belirleniyor. Ülke genelinde 1270 işletme zarar gördü. 100'den fazla alışveriş merkezi ve banka soyguna uğradı. Yaklaşık 500 polis aracı hasar gördü ve yakıldı. Büyük çapta maddi hasar görüldü. Özel hükümet komisyonu, bunun boyutunu değerlendiriyor." ifadelerini kullandı. "BU, KAOS BÖLGESİYLE İKTİDARIN ELE GEÇİRİLMESİ PLANIDIR" Tokayev, Kazakistan'daki olayları "darbe girişimi" olarak nitelendirerek, "Bu, bölgemizde kaos yaratılmasıyla iktidarın ele geçirilmesi planıdır. Kazakistan Güvenlik Konseyinin kolluk kuvvetleri ile özel servisleri, durumu terör tehlikesi ve saldırganlık eylemi olarak değerlendirdi." dedi. Ülkede anayasal düzenin sağlandığını belirten Tokayev, ülkenin güvenliğine yönelik tehlikenin önlendiğini ve yaklaşık 8 bin kişinin gözaltına alındığını söyledi. Tokayev, Kazak vatandaşların yönetimle barışçıl diyalog kurma yönündeki haklarını koruyacaklarını vurgulayarak, "Bununla birlikte, şiddet içeren aşırılık biçimlerini ve Kazakistan'a yönelik silahlı eylemleri sert şekilde engelleyeceğiz. Egemenliğimize ve toprak bütünlüğümüze yönelik teşebbüslere izin vermeyeceğiz. Kazakistan, uluslararası yükümlüklerini kesinlikle yerine getirecek." şeklinde konuştu. En kısa zamanda soruşturmanın tamamlanmasını umduklarını belirten Tokayev, soruşturma tamamlandıktan sonra terör saldırısına ilişkin kanıtları dünya kamuoyuna sunacaklarını kaydetti. Tokayev, ülkedeki durum nedeniyle üyesi oldukları Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütünden askeri yardım talebinde bulunduklarını, KGAÖ Kolektif Güvenlik Konseyinin kararıyla 2 bin 300 asker ve 250 teçhizatın konuşlandırıldığı bilgisini paylaştı. Tokayev, hükümetin, protesto gösterileri nedeniyle istifa ettiğini anımsatarak, yarın parlamentoya, yeni hükümet üye adaylarıyla ilgili listeyi sunacağını dile getirdi. PUTİN: "KAZAKİSTAN, ULUSLARARASI TERÖRLE KARŞI KARŞIYA KALDI" Rusya Devlet Başkanı Putin ise Kazakistan'daki protestolarda kullanılan bazı yöntemlerin, geçmişte Ukrayna'da da kullanıldığını savunarak, "Kazakistan'daki tehdit anlık protestocular değil, eline silah alan kişiler tarafından yaratıldı. Kazakistan, uluslararası terörle karşı karşıya kaldı. Bu silahlı ve yabancı merkezlerde eğitim almış tecrübeli çeteler dünyanın hangi noktasından geldiler?" dedi. Putin, Kazakistan yönetiminin, protestolar sırasında saldırganlıkla karşı karşıya kaldığını belirterek, "Kazakistan'daki durum yavaş yavaş normalleşiyor ve bazı kritik tesisler militanlardan tümüyle temizlendi." diye konuştu. Kazakistan'a gönderilen ve çoğunluğunu Rus askerlerin oluşturduğu KGAÖ güçlerine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Putin, "KGAÖ güçlerinin Kazakistan operasyonu son derece doğru zamanlamayla yapıldı ve meşruydu. KGAÖ, potansiyelini, hızlı, kararlı ve etkili hareket etme yeteneğini gösterdi." dedi. Putin, KGAÖ ülkelerinin, "renkli devrim" senaryolarının uygulanmasına müsaade etmeyeceklerini gösterdiklerini belirterek, Kazakistan'da yaşananların KGAÖ ülkelerinin iç işlerine karışmaya yönelik ilk teşebbüs olmadığını söyledi. Kazakistan'daki KGAÖ güçlerinin "sınırlı" bir süre kalacağına işaret eden Putin, "Kazakistan lideri gerekli gördüğü sürece kalacaklar. KGAÖ barış güçleri, görevlerini tamamladıktan sonra Kazakistan topraklarından tümüyle çıkacaklar." ifadelerini kullandı. LUKAŞENKO: "GÖZLERİNİ ŞİMDİ ÖZBEKİSTAN'A ÇEVİRMİŞ DURUMDALAR" Belarus Cumhurbaşkanı Lukaşenko da Kazakistan'daki protestocular arasında "teröristler" olduğunu belirterek, "Bu çok tehlikeli bir eğilim. Bunları kimin organize ettiğini ve bunlara kimin liderlik ettiğini anlamamız gerek." dedi. Kazakistan'da yaşananların komşu ülkelere de sıçrama ihtimali bulunduğunu savunan Lukaşenko, "Alınması gereken dersleri öncelikle Özbekistan'ın öğrenmesi gerekiyor. Aldığımız bilgilere göre (Kazakistan'ındaki protestoları organize edenler) gözlerini şimdi Özbekistan'a çevirmiş durumdalar." diye konuştu. KIZGIZİSTAN: TERÖRÜN HER TÜRÜNE KARŞIYIZ Kızgızistan Bakanlar Kurulu Başkanı ve Cumhurbaşkanı İdare Başkanı Akılbek Caparov, Kazakistan'ın "müttefik" olduğunu belirterek, terörün her türüne karşı olduklarını söyledi. Kazakistan'da barış ve düzenin sağlanacağı umudunu paylaşan Caparov, durumun gerginleşmesini engelleyecek çözümlere işaret etti. Kazakistan'a KGAÖ kapsamında 150 asker gönderme kararı aldıklarına dikkati çeken Caparov, bölgede ekonomik durumun korunması ve gümrüklerde mal geçişlerinde engellerin oluşmasına izin verilmemesi gerektiğini vurguladı. Tacikistan Cumhurbaşkanı Rahman ise terörle mücadele etme yönündeki girişimleri güçlendirme çağrısında bulunarak, Orta Asya'da uyuyan terör hücrelerinin var olduğunu belirtti.

2 yıl önce

Eşinin saldırısına uğrayan kadın KADES ihbarıyla kurtarıldı

Alınan bilgiye göre, merkez Sarıçam ilçesi Akkuyu Mahallesi'nde S.S'nin, Kadın Destek Uygulaması (KADES) aracılığıyla yardım istemesi üzerine olay yerine Sarıçam Devriye Ekipler Amirliğine bağlı polisler sevk edildi. Eve kısa sürede ulaşan ekipler, kadının kocası M.S'nin kaçarak bir binaya saklandığının ifade edilmesi üzerine çevrede araştırma yaptı. Binaların merdiven boşlukları ve bahçelerinde arama yapan polis, şüpheliyi bulamadı. Yapılan incelemede, eve gelen şüphelinin S.S. ile tartıştığı sırada kadının erkek kardeşi O.B ile kavga ettiği ve pompalı tüfekle ateş açıldığı belirlendi. Kavgada M.S'nin otomobilini O.B'nin üzerine sürdüğü, kontrolden çıkan aracın apartmanın merdiven korkuluklarına çarparak durduğu tespit edildi. Çevrede yapılan araştırmada, pompalı tüfeğe ait çok sayıda boş kovan bulundu. Gözaltına alınan O.B. polis merkezine götürüldü, kaçan M.S'nin yakalanması için çalışma başlatıldı.

1 2 3 4 5 6