29 Nisan Pazartesi 2024
2 yıl önce

Bakan Dönmez: Kömür ocağındaki göçükle ilgili inceleme başlatıldı

Bakan Dönmez, Isparta Ticaret ve Sanayi Odasında gazetecilere, İzmir'in Kınık ilçesinde dün yaşanan maden kazasına ilişkin açıklamalarda bulundu. İşçilere ve ailelerine geçmiş olsun dileklerini ileten, bu tarz kazaların bir daha yaşanmaması temennisinde bulunan Dönmez, "Yaralı işçilerimiz süratle hastanelere kaldırılarak ayakta tedavi edildi. Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü ekipleri olay yerine intikal ederek kazanın nedeniyle ilgili incelemelerini ve denetimlerini başlattı." ifadelerini kullandı. Isparta'daki doğal gaz çalışmaları Dönmez, Isparta ve Burdur'da enerji ve tabi kaynaklar alanında faaliyet ve projelerle ilgili geniş çaplı değerlendirmeler yaptıklarını dile getirdi. Isparta'daki çiftçi, iş insanı ve yerel yöneticilerle gerçekleştirdikleri toplantının çok verimli geçtiğini vurgulayan Dönmez, şunları kaydetti: "Projelerimizi enine boyuna değerlendirdik. Onların istek ve görüşlerini aldık. Yerinden çözüm mantığına uygun olaraktan ilgili kurumlarımızın yetkililerini talimatlandırdık. Isparta bizim için son derece önemli kentlerimizden birisi. Tarım, özellikle de son yıllarda sanayi ve turizmde de önemli gelişmeler elde eden bir kentimiz. Gülün başkenti, enerji alanında eksikliklerimizin büyük bir kısmını tamamladık." Çiftçilerin sulama enerji ihtiyacı için elektrik şebekesinin tarlalara getirilmesi yönünde bir talebin yerine getirileceğini anlatan Dönmez, şöyle konuştu: "Süratle elektrik dağıtım şirketimiz projelendirmesini yapacak ve çiftçilerimiz daha ucuz enerji kaynağı kullanarak tarımsal faaliyetlerini yapabilir hale gelebilecek. Öte taraftan doğal gazla ilgili olarak Isparta doğal gaz kullanan kentlerimizden birisi. Halihazırda Atabey, Gönen, Keçiborlu, Yalvaç, Kuleönü ve Sav ve merkez doğal gazı kullanıyor. Diğer ilçe ve beldelerimizden de doğal gazın getirilmesi yönünde talepler geldi. İnşallah ilk etapta Eğirdir ilçemize 2023 yılında planlıyoruz. Şarkikaraağaç'a 2024, diğer belde ve ilçelerimize de takip eden yıllarda doğal gazı getirmek suretiyle Isparta'da inşallah doğal gazı yaygınlaştırmış olacağız." Dönmez, Enerji Koordinasyon Toplantısı'nın ardından Isparta Ticaret ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen Teşkilat Akademisi toplantısına katıldı.

2 yıl önce

Bülent Ersoy'un Anıtkabir ziyareti sırasındaki görüntülere ilişkin inceleme başlatıldı

Ne olmuştu? Bülent Ersoy, dün bir konser için gittiği Ankara'da, Anıtkabir'i ziyaret etti. Anıtkabir'e tekerlekli saldalye ile gelen Ersoy'a, bir denizci askerin yağmurdan korunması için şemsiye tuttuğu görüldü. Bu sırada çekilen fotoğraflar sosyal medyada tartışma yarattı.

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu, yoğun kar yağışının yaşandığı İstanbul'da incelemelerde bulundu… İstanbul'da özel araçlar saat 13.00'e kadar trafiğe çıkamayacak

İÇİŞLERİ BAKANI SOYLU, YOĞUN KAR YAĞIŞININ YAŞANDIĞI İSTANBUL'DA İNCELEMELERDE BULUNDU İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, yoğun kar yağışının yaşandığı İstanbul'un Bağcılar ilçesinde incelemelerde bulundu ve araçlarında mahsur kalanları ziyaret etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatı üzerine İstanbul'a gelen Bakan Soylu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu ve AFAD Başkanı Yunus Sezer, Karayolları 1. Bölge Müdürlüğünde kentteki kar yağışıyla ilgili gelişmelere ilişkin bir toplantı yaptı. Bakan Soylu, toplantının ardından incelemelerde bulunmak üzere Bağcılar'a geçti. Soylu, yoğun kar yağışının yolları kapatması nedeniyle Bağcılar'dan yaklaşık 4 kilometre boyunca uzun araç kuyruklarının oluştuğu Başakşehir istikametine doğru yürüyerek incelemelerde bulunurken, araçlarında mahsur kalanları da ziyaret etti. Bölgedeki gözlemlerini ve yaşanan aksaklıkları, Karayolları 1. Bölge Müdürlüğünde karla mücadele için kurulan kriz merkezinde bulunan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu ile İstanbul Valisi Ali Yerlikaya'ya ileten Soylu, eksikliklerin giderilmesi için talimat verdi. İstanbul'da etkili olan kar yağışı nedeniyle hayat durma noktasına geldi. Kar nedeniyle İstanbul'a girişler yasaklandı, otobüslerin çıkış kısıtlaması uzatıldı. İstanbul Valisi Ali Yerlikaya saat 13.00'e kadar özel araçların trafiğe çıkmasının yasaklandığını duyurdu. İstanbul Havalimanı'nda da iniş ve kalkışların iptal saati 13.00'e kadar uzatıldı. Meteoroloji Genel Müdürlüğü, İstanbul'da kar yağışının bugün de aralıklarla devam edeceğini duyurdu ve turuncu uyarıda bulundu. İSTANBUL'DA ÖZEL ARAÇLAR SAAT 13.00'E KADAR TRAFİĞE ÇIKAMAYACAK Vali Yerlikaya, Twitter'dan yaptığı açıklamada, şu bilgileri paylaştı: "Saygıdeğer İstanbullular, alınan son meteorolojik raporlara göre, ilimizde olumsuz hava koşulları devam etmektedir. Bu nedenle, bugün saat 13.00'e kadar, toplu taşıma ve görevli araçlar dışındaki özel araçların trafiğe çıkışına müsaade edilmeyecektir. Anadolu ve Trakya istikametlerinden şehrimize araç girişi çıkış kısıtlaması devam edecektir. Gelişmelerden kamuoyu bilgilendirilecektir. Gösterdiğiniz sabır ve anlayış için teşekkür ederiz." İSTANBUL'DA YOLLARDA MAHSUR KALAN 3 BİN 180 KİŞİ OTELLERE YERLEŞTİRİLDİ İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, yollarda mahsur kalan 5 bin 57 kişinin tahliye edildiğini, 3 bin 180 kişinin ise otellere, misafirhanelere ve yurtlara yerleştirildiğini duyurdu. Vali Yerlikaya Twitter hesabından yaptığı açıklamada, " Kıymetli İstanbullular, saat 05.30 itibarıyla; yolda mahsur kalan 5 bin 57 hemşehrimizi tahliye ederken; 3 bin 180 hemşehrimizi de otellere, misafirhanelere ve yurtlara yerleştirdik. Olumsuz hava koşullarıyla mücadelemiz devam ediyor" ifadelerini kullandı. Vali Yerlikaya ayrıca İstanbul'da Esenler, Harem ve cep otogarlarındaki tüm şehirlerarası otobüslerin çıkış kısıtlamasının bugün saat 13.00'e kadar uzatıldığını duyurdu. İSTANBUL'DA CİBALİ-ALİBEYKÖY CEP OTOGARI TRAMVAY SEFERLERİ YENİDEN BAŞLADI İstanbul'da yoğun kar yağışı nedeniyle dün akşam durdurulan Cibali-Alibeyköy Cep Otogarı Tramvay hattı seferleri yeniden başlatıldı. Metro İstanbul'un sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, "T5 Cibali-Alibeyköy Cep Otogarı Tramvay Hattı'mızda seferlerimiz yapılmaya başlanmıştır." ifadesine yer verildi. İSTANBUL'DA ARAÇLARINDA MAHSUR KALANLARIN BEKLEYİŞİ SÜRÜYOR İstanbul'da etkili olan kar yağışının yolları kapatması nedeniyle araçlarının içinde mahsur kalan vatandaşların bekleyişi devam ediyor. TEM Mahmutbey Altınşehir Köprüsü yönünde vatandaşların araç içinde bekleyişi sürüyor. Büyükçekmece'de özelikle Mimar Sinan civarında çok sayıda kişi araçlarında mahsur kalırken, E-5 karayolunda Beylikdüzü, Büyükçekmece, Esenyurt ve Hadımköy istikametinde vatandaşlar yolun açılmasını bekliyor. TEM Halkalı, Basın Ekspres, Başakşehir, Kayaşehir, Arnavutköy ve İstanbul Havalimanı'na ulaşan aksta da sürücülerin araçlarında olduğu görüldü. İlçe belediye ekiplerinin yanı sıra İHH İnsani Yardım Vakfı ekipleri de yollarda araçlarıyla kalanlara kumanya yardımı yapıyor. TÜRK KIZILAY, İSTANBUL'DA KAR YAĞIŞI NEDENİYLE MAHSUR KALANLARA YARDIM ULAŞTIRDI Türk Kızılay ekipleri, İstanbul'da etkili olan kar yağışından etkilenenlere gıda ve yardım malzemeleriyle destek oldu. Türk Kızılaydan yapılan açıklamada, İstanbul'da kar yağışı dolayısıyla kapanan yollarda şubeler, gönüllüler ve afet uzmanlarıyla mağdurların acil ihtiyaçlarının karşılandığı belirtildi. İstanbul'un Kemerburgaz, Beylikdüzü, Arnavutköy, Silivri, Esenyurt, Tekstilkent, Bayrampaşa, Çatalca, Selimpaşa bölgelerinde görev yapan Kızılay afet uzmanlarının, yolların açılmasını bekleyenlere çorba, atıştırmalık malzeme, su, içecek ile kumanya ulaştırıldığı bilgisi verilen açıklamada, ekiplerin aynı zamanda yolda kalanların araçlarına zincir takılmasında da yardımcı olduğu kaydedildi. Açıklamada, kriz masasında anlık durum takibi yapan ve kar yağışı olabilecek şehirlerde de hazırlıklarını tamamlayan Türk Kızılay ekiplerinin teyakkuz halinde yardım çalışmalarına devam edeceği vurgulandı.

2 yıl önce

Bakan Nebati bizzat açıkladı: Birçok sektörde stok ve vergi incelemesi başladı

Hazine ve Maliye Bakanı Dr. Nureddin Nebati, temel gıda, temizlik ürünleri, otomotiv, çimento, gübre, hububat depolama ve antrepoculuk (lisanslı depo) gibi spekülatif fiyat hareketliliğinin veya stokçuluğun tespit edildiği sektörlerde saha denetimleri yapılarak, riskli mükelleflerin tespit edildiğini söyledi. Dünya Gazetesi'nin sorularını yazılı olarak cevaplandıran Bakan Nebati, Kur Korumalı Mevduat hesaplarında birikimin 539 milyar liraya ulaştığını, tüzel kişi müşteri sayısının ise 27 bin olduğunu bildirdi. Salgının ekonomi üzerindeki etkisi azalmaya başlamışken şimdi de Ukrayna krizi çıktı. Bu durum Türkiye ekonomisini ve uygulanmakta olan programı nasıl etkileyecek? Son 20 yılda yapılan reformlar ve uygulanan politikalar neticesinde; Türkiye ekonomisi geçmiş dönemlerdeki kırılganlıklarını azaltmış, güçlü kamu maliyesi ve bankacılık sektörüyle iç ve dış şoklara karşı önemli bir direnç geliştirmiştir. Nitekim bu dayanıklılık sayesinde, salgının tüm dünya ekonomilerini olumsuz etkilediği ve küresel ekonominin yüzde 3,1 oranında daraldığı 2020 yılında Türkiye ekonomisi yüzde 1,8 oranında büyüyerek Çin ile birlikte pozitif büyüme kaydeden iki ülkeden biri olmuştur. Küresel ölçekte tedarik zincirinde görülen aksamalar, salgın kaynaklı belirsizlikler ve hızla artan girdi fiyatlarına rağmen Türkiye ekonomisi 2021 yılında yüzde 11 oranında büyüyerek son 10 yılın en güçlü performansını göstermiştir. Böylece Türkiye açıklanan veriler itibarıyla G20, OECD ve AB ülkeleri arasında en fazla büyüme kaydeden ülke olmuştur. Yakın zamanda önemli ticaret ortaklarımız Rusya ve Ukrayna arasında tezahür eden vaziyetin insani ve toplumsal boyutta oluşturacağı yıkıcı sonuçlarının yanı sıra küresel ölçekte de bir dizi ekonomik olumsuzluğa neden olabileceği aşikârdır. Özellikle enerji ve tarımsal emtiada yaşanan fiyat artışlarının hâlihazırda yüksek seyreden küresel enflasyonist ortama ilave baskı yapması ve finansal piyasalarda oynaklıklara yol açması beklenmektedir. Bununla birlikte, küresel risk iştahının azalması ve uluslararası sermaye hareketlerinin daha da yavaşlaması tahmin edilmektedir. Bu küresel risklerle birlikte Rusya ve Ukrayna ile olan ekonomik ilişkilerimizin boyutu nedeniyle ülkemiz dış ticaret, turizm, enerji ve gıda sektörlerinde de etkilenebilecektir. Nitekim 2021 yılı itibarıyla söz konusu iki ülkenin ihracatımızdaki payı yüzde 3,9 iken, ithalatımızdaki payı yüzde 12,4'tür. Turizm açısından değerlendirildiğinde Rusya ve Ukrayna'dan ülkemize gelen ziyaretçilerin sayısının yaklaşık 7 milyon olduğu görülmektedir. Diğer taraftan, salgın sonrası dönemin en yüksek seviyelerine ulaşan petrol ve doğalgaz fiyatlarının gerek enflasyon gerek cari işlemler dengesi üzerinde olumsuz etkiler yapacağı değerlendirilmektedir. İlaveten, söz konusu ülkelerde önemli bir ağırlığı olan Türk müteahhitlik firmalarının süreçten olumsuz etkilenebileceği düşünülmektedir. Son olarak, iki ülkenin tarım ürünlerinde önemli ticaret ortaklarımız olması sebebiyle, tarım sektörünü etkileyebilecek gelişmeler de yakınen takip edilmektedir. Elbette bu risklerin ülkemiz ve diğer ülke ekonomileri üzerindeki etkileri, savaşın süresine ve boyutuna bağlı olarak değişebilecektir. Ekonomi yönetimi olarak, bütün bu gelişmeleri ve olası etkileri paydaş kurumlarımızla birlikte yakından takip ediyor ve söz konusu gelişmelerin ekonomik boyutlarını tüm alanlarıyla ele alıp değerlendiriyoruz. Örneğin; Fiyat İstikrarı Komitesindeki bakanlıklarımız ve kurumlarımız ile birlikte bu krizin etkilerini de değerlendirdik. Buna göre, gıda arz güvenliğinin sağlanması ve gıda ürünlerine erişimde sorun yaşanmaması amacıyla Tarım ve Orman Bakanlığımız Ukrayna'dan tarım ürünleri ithalatına ilişkin kolaylaştırıcı kararını uygulamaya koymuştur. Malumunuz, Türkiye Ekonomi Modeli uygulamaya aldığı finansal enstrümanlarıyla finansal piyasalardaki oynaklığı hızla ve önemli ölçüde gidermiş ve ekonomide güven ortamının devamlılığını sağlamıştır. Türkiye Ekonomi Modeli ile yatırıma, üretime ve ihracata odaklanarak, yüksek istihdam sağlayan katma değerli büyüme hedefimize ulaşmayı amaçlıyoruz. Bu çerçevede dengeli ve istikrarlı büyüme hedefine yönelik çalışmalarımızı önümüzdeki dönemde de kararlılıkla sürdüreceğiz. Ukrayna-Rusya krizinin de bu ekonomik modele olası olumsuz etkilerini de azaltmaya yönelik her türlü tedbiri almaya devam edeceğiz. İhracatta süren artışa karşın, ithalat daha hızlı artıyor, dış ticaret açığındaki genişleme, sürdürülen ekonomik program üzerinde baskı oluşturabilir mi? Türkiye Ekonomi Modeli ile temel hedeflerimizden birisi dengeli bir büyüme kompozisyonu ile birlikte cari dengede kalıcı iyileşme elde etmektir. Bu yolda da biliyorsunuz 2021 yılında önemli mesafe kat ettik. Güçlü büyüme ile birlikte cari açığın önemli ölçüde gerilediğini gördük. Diğer yandan, küresel konjonktürde meydana gelen olaylarla birlikte doğalgaz ve ham petrol başta olmak üzere enerji fiyatlarında önemli yükselişler olmuştur. Bu durum Ocak ve Şubat aylarında ithalat faturamızda hızlı artışa neden olmuştur. Öte yandan sanayi üretimi ve ihracattaki olumlu görünüm nedeniyle enerji hariç ara malı ithalatı da artış göstermiştir. Bununla birlikte, ihracat performansının kuvvetli seyri ile enerji hariç dış ticaret açığında iyileşme görülmektedir. Nitekim, 2021 Şubat ayında yıllıklandırılmış enerji hariç dış ticaret açığımız 26,3 milyar dolar iken, Şubat 2022 itibarıyla yıllıklandırılmış enerji hariç dış ticaret açığı 5,0 milyar dolara gerilemiştir. Bölgemizdeki politik istikrarın yeniden tesis edilmesi durumunda, tedarik zincirlerindeki problemlerin çözülmesi ve küresel enerji fiyatlarındaki normalleşmeye bağlı olarak önümüzdeki dönemde dış ticaret ve cari işlemler dengesinde yeniden iyileşme eğilimi beklemekteyiz. "DÖVİZ KURUNUN GECİKMELİ ETKİSİ BEKLENİYOR" Enflasyon, tüketici fiyatlarında yüzde 50'yi, üretici fiyatlarında yüzde 100'ü aşmış durumda, enflasyonun bundan sonra nasıl bir seyir izleyeceğini düşünüyorsunuz? Üretici ve tüketici enflasyonu arasındaki makasın daralması mümkün mü? Enflasyonla mücadele en önemli önceliklerimizden birisir. Bu alanda gerek kısa vadeli gerekse orta ve uzun vadeli politika adımlarımızı hayata geçiriyoruz. Öncelikle fiyat istikrarını olumsuz etkileyen döviz kuru dalgalanmalarını engellemek üzere bir dizi enstrümanı hayata geçirerek önemli kazanımlar elde ettik. Son dönemde, gıda ürünlerinde KDV oranını yüzde 8'den yüzde 1'e, elektrikte ise KDV oranını yüzde 18'den yüzde 8'e indirdik. Söz konusu tedbirler enflasyonla mücadelede kararlığımızı göstermektedir. Diğer yandan, enflasyonun yapısal unsurlarına yönelik çalışmalarımızı ise Fiyat İstikrarı Komitesi bünyesinde ilgili kurumlarımızla birlikte sürdürüyoruz. Bildiğiniz üzere, salgın sonrası dönemde tüm dünyada enerji ve diğer emtia fiyatlarında görülen artışlar ve tedarik zincirlerindeki aksaklıklar küresel düzeyde enflasyonun artmasına neden olmuştur. Arz yönlü bu etkiler ülkemizde de hissedilmiştir. 2022 yılı genelinde maliyet yönlü baskılar, döviz kurunun gecikmeli etkisi, küresel enerji fiyatlarının etkileriyle enflasyonun yüksek seyretmesi beklenmektedir. Yılsonunda enflasyonun atılan kararlı adımlarla gerilemesini bekliyoruz. Enflasyonda düşüşü sağladığımız zaman TÜFE ile ÜFE arasındaki makas da daralacaktır. Önümüzdeki dönemde enflasyonun düşmesi noktasında disiplinli maliye politikasına da devam edilecek; ve tüm politikalarımızda paydaşlarımızla katılımcı yaklaşım sürdürülecektir. "İNDİRİMLERİN FİYATA YANSIMASINI YAKINDAN TAKİP EDİYORUZ" Özellikle gıda ve enerji fiyatları kaynaklı enflasyonun indirilmesi konusunda, mevcut uygulananların dışında özel bir program uygulamayı öngörüyor musunuz? Ülkemizde özellikle gıda ve enerji fiyatları kaynaklı baskıların enflasyon üzerinde etkili olduğunu görüyoruz. Gıda fiyatlarındaki artışı kontrol altına almak için tarımsal üretimi desteklemek adına tarım desteklerini 25,6 milyar TL'den 29 milyar TL'ye çıkardık. Ayrıca, yakın zamanda gübre fiyatlarında indirim yaptık. Başta hububat ve yağlı tohumlar olmak üzere gıda ve hammadde arz güvenliğinin sürdürülebilirliğini sağlamak amacıyla üretim aşamasından yurtiçi satış ve dış ticaret dahil tüm ticari aşamalarda gerekli tedbirlerin vatandaşlarımızın lehine uygulanması yönünde adımlar atacağız. 'Birlikten Berekete' isimli proje üzerinde çalışmalarımıza devam ediyoruz ve yakın zamanda hayata geçireceğiz. Bu projemizle, tüketicilerin belirli temel ürünlerde makul fiyatlarla ürünlere erişimini sağlayacağız. Ayrıca, başta vergi olmak üzere attığımız adımların fiyatlara yansımasını yakından takip edeceğiz. Piyasa gerçekleriyle uyuşmayan haksız fiyat ile mücadele edeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. Bu kapsamda, Bakanlığımızca oluşturulan Enflasyonla Mücadele Timi ile firmalar yakından denetlenmekte ve piyasa dengesiyle uyuşmayan fiyat hareketleriyle ilgili yasal zeminde en sert önlemler alınmaktadır. "STOKÇU SEKTÖRLERDE RİSKLİ MÜKELLEFLER TESPİT EDİLİYOR" Fiyat artışlarıyla ilgili artırılan denetimlerin sonuçlarının ölçülmesine ilişkin bir mekanizmanız var mı? Bakanlık veri tabanında bulunan e-arşiv fatura, e-irsaliye ve benzeri elektronik belge verileri, mükellefler tarafından bildirilen veya Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından elektronik belgelerden faydalanılarak oluşturulan alış satış beyanları, mükelleflerin mali tabloları üzerinden yapılan analiz çalışmaları ile bakanlığımıza intikal eden ihbar ve şikâyetler hassasiyetle değerlendirilmektedir. Bakanlığımız analiz birimlerinde yürütülen bu çalışmalar akabinde fiyat artışlarının veya stokçuluğun gözlemlendiği sektörler bazında saha denetimleri ve fiili envanter çalışmaları yapılmaktadır. Temel gıda, temizlik ürünleri, otomotiv, mobilya, alkollü-alkolsüz içecek, çimento, ayakkabı, kozmetik, inşaat malzemesi, kağıt, plastik, kırtasiye, gübre, hububat depolama ve antrepoculuk (lisanslı depoculuk) başta olmak üzere spekülatif fiyat hareketliliğinin veya stokçuluğun tespit edildiği sektörler nezdinde fiili envanter, yoklama, izahat istenmesi gibi saha denetimleri yapılmak suretiyle riskli mükellefler tespit edilmektedir. Yapılan saha denetimlerine yoğun bir şekilde devam edilmekte olup, haksız fiyat artışları ve stokçuluğun önlenmesi adına ilerleyen dönemlerde de kararlılıkla sahada bulunulmaya devam edilecektir. Yürütülen bu çalışmaların değerlendirilmesi sonucunda vergisel yönden riskli olduğu tespit edilen mükellefler nezdinde cari yıl vergi incelemeleri de yapılmaktadır. "KKM'DE 539 MİLYAR LİRAYI AŞILDI, TÜZEL MÜŞTERİ SAYISI 27 BİN" 24 Aralık 2021 tarihinde Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Kur Korumalı Türk Lirası Vadeli Mevduat ve Katılma Hesapları enstrümanını hayata geçirdik. Vatandaşlarımızın büyük ilgi gösterdiği bu ürün, döviz kurlarında gördüğümüz istikrara önemli bir katkı sağlamıştır. 4 Mart 2022 itibariyle KKM hesaplarındaki toplam tutar 539 milyar TL'yi geçmiştir. Bu tutarın yüzde 57,3'ü (308,6 milyar TL) TCMB kapsamında dönüşümlerden, yüzde 42,7'si (230,5 milyar TL) Hazine kapsamındaki dönüşümlerden oluşmaktadır. 853 bini gerçek ve 27 bini tüzel kişi olmak üzere KKM hesapları toplamda 880 bin müşteri sayısına ulaşmıştır. Bu enstrüman ile amacımız kurdaki oynaklığı azaltarak istikrara kavuşturmaktı. Enstrümanın duyurulduğu tarihten itibaren bunu başardık. Bildiğiniz üzere Kur Korumalı Hesapları kademe kademe devreye aldık. İlk olarak gerçek kişilerle başladık, sonrasında bu uygulamaya altın hesapları ve tüzel kişileri de dahil ettik. Kur Korumalı hesaplar dışında da adımlar atıyoruz. 60 milyar TL'lik KGF paketlerini Şubat ayında duyurduk, yastık altı altınları ekonomiye kazandırmak için Altın Tasarruf Sistemini yürürlüğe aldık. Makroekonomik istikrarı sağlama konusunda gereken tüm adımları atma konusunda kararlıyız.

2 yıl önce

Ticaret Bakanlığı şekerde adil rekabeti bozan faaliyetlere karşı inceleme başlattı

Ticaret Bakanlığı tarafından son dönemde fiyatı yüzde 170 artan temel gıda ürünü şekerin stoklanması ve rekabetin bozulmasına ilişkin yazılı açıklama yapıldı. Bakanlık tarafından yapılan açıklamada, vatandaşların temel gıda ürünleri arasında yer alan şekerde adil rekabeti bozan faaliyetlerin olduğuna dair son dönemde kamuoyuna yansıyan hususların işleme alınarak, şeker fabrikaları nezdinde Ticaret Bakanlığı tarafından incelemeler yapıldığı belirtilerek, "Ticaret Bakanlığı olarak hem düzgün iş yapan tacir ve esnafımızı hem de tüketicimizi korumak için serbest piyasa koşulları içinde bütün tedbirleri kararlılıkla almaya devam etmekteyiz" ifadelerine yer verildi.

1 yıl önce

EGM’den açıklama: Kendilerini Afgan, Pakistanlı göstererek yapılan dezenformasyon içerikli paylaşımlara inceleme

Emniyet Genel Müdürlüğü'nden sosyal medyadaki bazı paylaşımlar hakkında yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada şöyle denildi: “Emniyet Genel Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığınca, kanunların verdiği yetki çerçevesinde, suç ve suçlularla mücadele amacıyla, internet  ortamında 7/24 esasına göre sanal devriye faaliyetleri yürütülmektedir. Yürütülen sanal devriye faaliyetleri kapsamında sosyal medya platformlarında açık kaynaklardan kolaylıkla elde edilebilecek provokatif görüntüler ile kendilerini “Afgan, Pakistanlı” hesaplar gibi göstererek ülkemizde iç karışıklık çıkarmak amacıyla dezenformasyon içerikli paylaşımlar yapıldığı görülmüş olup gerekli incelemeler başlatılmıştır. Bu ve benzeri operasyon hesaplarına fırsat verilmeyecektir.”

1 yıl önce

İnceleme bitti, tablo vahim! İBB Basın Danışmanı Murat Ongun tatilinin hesabını veremedi

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Basın Danışmanı Murat Ongun, İstanbul'da kar esareti yaşanırken yaptığı İsviçre ve Milano tatilinin hesabını veremedi. Lüks tatili inceleyen İçişleri Bakanlığı İller İdaresi Genel Müdürlüğü Kontrolörleri, Murat Ongun ve eşi Gözdem Ongun'un harcama trafiğini ortaya çıktı. Son 5 yılda 1 milyon 227 bin 428 lira gelir elde eden çift, bu gelirden daha fazla harcama yapmış. Beylikdüzü Belediyesi'nde çalıştığı dönemde zorunlu olması rağmen mal bildiriminde bulunmayan Ongun, 2022'de verdiği beyanda taksitini ödediği evi bildirmemiş. Ongun ailesinin hesabına yollanan bazı paraların kaynağı ise meçhul!. İNCELEME BİTTİ TABLO VAHİM İstanbul'da ocak ayında yaşanan kar esareti sırasında şikayetlerini dile getiren vatandaşları sıcak evlerinde oturup trollük yapmakla suçlayan Ongun'un aynı günlerde İsviçre'de olduğu ortaya çıkmıştı. Courchevel'de kayak tatili yapan Ongun'un masrafları nasıl karşıladığı merak konusu olmuştu. Bu tartışmalar üzerine İçişleri Bakanlığı İller İdaresi Genel Müdürlüğü Kontrolörleri inceleme başlatmıştı. Yeni Şafak'ın haberine göre, Söz konusu incelemede çarpıcı sonuçlara ulaşıldı. 7 GÜN DEDİ TATİL UZADI! İncelemeye göre, Ongun kayak otellerinin en pahalı olduğu sömestr tatili dönemi için (23-30 Ocak) 4 kişi 7 gecelik rezervasyon yaptırdı. Bunun için Ongun'un eşine ait hesap üzerinden 107 bin 547 lira ödeme yapıldı. Ancak tatil planlandığı gibi 7 gecede bitmedi. Ongun ve ailesi tatile rezervasyonun başlangıç tarihinden bir gün önce 22 Ocak'ta Milano'da başladı. Türkiye'ye geri dönüş tarihi ise rezervasyonun bittiği 30 Ocak değil 2 Mart oldu. Yani Ongun ve ailesinin tatilini nerede geçirdiği ve bedelinin nasıl karşılandığı tam olarak tespit edilemedi. Kontrolörler, fazladan geçirilen süreyi Ongun'a sordu ancak net cevap alamadı. GERÇEK FİYAT DAHA PAHALI Ongun skandalın patlak verdiği günlerde kendini, "Uludağ tatilinden daha ucuz" diyerek savunmuştu. Ancak bu iddia da asılsız çıktı. Kontrolörler tarafından yapılan incelemede Ongun ailesinin tatilini geçirdiği Les Arcs Panorama tesisinde kayak turizminin en ucuz olduğu Nisan ayında bile 4 kişinin 7 gecelik rezervasyon ücretinin 148 bin lira olduğunu belirledi. Tesisin kayak sezonundaki fiyatının yaklaşık 400 bin lirayı bulduğu belirtiliyor. 25 MİLYONLUK EVİ GİZLEDİ Ongun'un skandalı sadece şaibeli tatille bitmedi. İncelemede, yasal zorunluluk olduğu halde Ongun'un hem Beylikdüzü Belediyesi'ndeki hem de İBB'deki görevi süresince (1 Ocak 2017-22 Şubat 2022) mal bildiriminde bulunmadığı ortaya çıktı. Ongun inceleme sırasında kontrolörlerin talebi üzerine verdiği bildiriminde Beylikdüzü'nde 3 milyon TL değerindeki bir adet konutu, eşi tarafından alınan 300 bin lira değerinde otomobili olduğunu beyan etti. Ancak Ongun ve eşinin banka hesaplarında yapılan incelemede 1,5 yıl içerisinde "Ulus Lotus Evleri Sitesi A8 D2 taksiti ve aidat" adı altında 415 bin lira EFT yapıldığı belirlendi. Ongun'un bildiriminde bu evle ilgili bilgi verilmedi. Ayrıca yapılan piyasa araştırmasında Ongun ailesinin taksitini ödeyip beyanda bulunmadığı evin piyasa değerinin 25 milyon TL civarında olduğu görüldü. FAZLADAN HUZUR HAKKI ALMIŞ İncelemelerde Murat Ongun'a, yönetim kurulu başkanı olduğu İBB'ye bağlı İstanbul Dijital Medya Ticaret Anonim Şirketi'nce fazladan huzur hakkı ödendiği de ortaya çıktı. 2020 yılının ilk altı ayında 8 bin 972, ikinci altı ayında 9 bin 630 lira, 2021 yılının ilk altı ayında 10 bin 443, ikinci altı ayında 11 bin 326 lira aylık huzur hakkı ödenmesi gerekirken bu sınırlar aşıldı. Şirket genel kurulunca alınan kararlara istinaden 2020 yılında aylık 16 bin 500 lira, 2021 yılında aylık 18 bin 650 lira huzur hakkı ödendi. Böylece Ongun'a fazladan 146 bin 461 lira huzur hakkı ödendi. Bu duruma göz yuman şirketin yönetim kurulu üyesi İpek Elif Atayman ve Muhammet Oruç hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunuldu. HARCADIĞI HAYATIN OLAĞAN AKIŞINA AYKIRI! Kontrolörler eşi ve kendisi maaşlı çalışan olduğu halde İsviçre'ye tatile giden Ongun'un gelir gider tablosunu da masaya yatırdı. İncelemeye Ongun ile eşi Gözdem Ongun 2017 ve 2022 arasında toplam 1 milyon 227 bin 428 lira kazandı. Ancak Ongun ailesinin aynı dönemde sadece 3 kalemdeki giderleri (ev taksiti, kredi kartı ödemeleri ve okul ücreti) bile 1 milyon 372 bin 759 lira oldu. Yani Ongun ailesinin sadece 3 kalemdeki harcamaları bile gelirlerinden 150 bin lira fazla olduğu belirlendi. Kontrolörler gelir gider tablosu ortada iken Ongun ailesinin dünyanın en pahalı kayak merkezlerinden biri olan Courchevel'de tatil yapmasının hayatın olağan akışına uygun olmadığı tespitinde bulunarak Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu. ŞÜPHELİ PARA AKIŞI Ongun ailesinin banka hesaplarındaki meçhul para hareketliliği de kontrolörlerin dikkatinden kaçmadı. 1 Mart 2021 ila 28 Aralık 2021 tarihleri arasında eşinin hesabına 403 bin 200 lira havale eden Murat Ongun, 7 Mart 2017 ile 1 Eylül 2020 tarihleri arasında da kendi hesabına 198 bin lira yatırdı. Hem Ongun'un hesabına hem de eşinin hesaplarına özel şahıslar tarafından yapılan 143 bin 840 lira EFT'nin hangi gelir veya alacaklar karşılığı yapıldığı anlaşılamadı. Her iki konuda da Kontrolörlerce Savcılığa gerekli bildirimler yapıldı.

1 yıl önce

Bakan Soylu Ankara'da: Sağanağın vurduğu noktalarda incelemelerde bulundu

Bakan Soylu, Akyurt’taki sel bölgesinde incelemelerde bulundu ve yetkililerden bilgi aldı.

1 2 3 4 5 6