29 Nisan Pazartesi 2024
2 yıl önce

İnsanlıktan çıktılar! CHP’li Çetin Arık’tan göçmen doktorlarla ilgili nefret paylaşımı…

Arık yaptığı paylaşımda, “ABD ve AB ülkelerinin vatandaşları nitelikli Türk Hekimlerinin elinde şifa bulurken, Türk halkı Irak’tan Suriye’den gelenlere emanet. Yazık, gerçekten çok yazık…  ” cümlelerine yer verdi ve Türkiye’de, geçerli diplomaları ile tamamen usüle, kanuna uygun şekilde bir Aile Hekimliği Merkezinde hekimlik vazifesini yerine getiren yabancı uyruklu doktorların ismini verdi. Sosyal medya kullanıcılarından bu ırkçı yaklaşıma tepkiler büyüyor. https://twitter.com/drcetinarik/status/1492036389248057347?s=21 Tepkiler: https://twitter.com/endokardit_/status/1492060054937378827?s=21 https://twitter.com/omervesamil/status/1492126724728967170?s=21 https://twitter.com/fut9125/status/1492047995822555139?s=21

2 yıl önce

Sahil Güvenlik Komutanlığı: Savunmasız Balıkçılara Yunan unsurları tarafından ateş açılması kabul edilemezdir, insanlık suçudur

Sahil Güvenlik Komutanlığı’ndan yapılan açıklama şöyle; 22 Şubat 2022 tarihinde saat 19.15 civarında Sakız adası ve Karaburun arasında avlanan 2 Türk Balıkçı Teknesine Yunanistan unsurları tarafından ateş edildiği, açılan ateş sonucunda 1 mürettebatın bacağından yaralandığı bilgisinin alınmasına müteakip 112 Acil Sağlık Ekibi ile birlikte olay mahalline derhal 2 Sahil Güvenlik Botu sevk edilmiştir.   Olay mahalline intikal eden Sahil Güvenlik Botları tarafından herhangi bir Yunan unsuru tespit edilmemiş, bacağından saçma ile hafif yaralanan şahsa ilk müdahale 112 Acil Sağlık Ekibi tarafından Sahil Güvenlik Botunda yapılmış ve Çeşme Devlet Hastanesine intikali sağlanmıştır. Olay ile ilgili Karaburun Cumhuriyet Savcılığı tarafından başlatılan tahkikat devam etmektedir. Savunmasız Balıkçılara Yunan unsurları tarafından ateş açılması kabul edilemezdir, insanlık suçudur.

2 yıl önce

Türk Kızılayı, Rusya-Ukrayna krizinde acil insani destek için alandaki faaliyetleri artırmaya başladıklarını duyurdu

Kınık, sosyal medya hesabındaki paylaşımda, Ukrayna ve Rusya Kızılhaç başkanları ile görüşüp, mevcut durumu değerlendirdiklerini belirterek, "Çatışma alanlarındaki sivillerin ve yerlerinden edilenlerin korunması ve acil insani destek için alandaki faaliyetlerimizi artırıyoruz. Umarım aklı selim hakim olur ve masum insanlar bedel ödemez." ifadelerini kullandı. https://twitter.com/drkerem/status/1496858490824015879?s=21

2 yıl önce

AFAD, Ukrayna'ya 5 tır insani yardım gönderecek

Rusya saldırısı altındaki Ukrayna'da acil insani ihtiyaçların karşılanması için AFAD harekete geçti. AFAD'ın sosyal medya hesabından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: ''Ukrayna'daki acil insani ihtiyaçların karşılanması amacıyla AFAD Başkanlığımız tarafından hazırlanan gıda, battaniye, yatak, hijyen malzemesi ve çadırdan oluşan 5 TIR yardım malzemesini, insani yardım ekibimiz ile birlikte bölgeye gönderiyoruz'' https://twitter.com/afadbaskanlik/status/1497226794705068039?s=21

2 yıl önce

AFAD, Ukrayna halkı için hazırlanan acil insani yardım tırlarının yola çıktığını duyurdu

AFAD, dün yaptığı açıklamada, Rusya saldırısı altındaki Ukrayna'ya 5 tır insani yardım göndereceğini duyurmuştu.  Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada, Öncü ekiplerin Ukrayna'ya ulaştığı ve İnsani Yardım çalışmalarına başlandığı belirtildi. Açıklamada, Ukrayna halkının acil ihtiyaçları için hazırlanan Bin 536 gıda kolisi, 240 aile çadırı, 200 yatak, Bin 680 battaniye ve 18 genel maksat çadırı içeren insani yardım konvoyunun yola çıktığı kaydedildi. https://twitter.com/afadbaskanlik/status/1497620139814100999?s=21

2 yıl önce

BM: "Mültecilerin kimliklerinin ne olduğu, nereden geldikleri önemli değil. Biraz daha insancıl ve merhametli olalım"

Bazı Batı ülkelerin siyasetçileri ve gazetecilerinin mülteciler arasında açıkça ayrımcılık yaptığını ortaya koyan açıklamaları tepki çekti. Bu açıklamalarda özellikle Ukraynalı mülteciler için "Beyazlar, Avrupalılar" yorumu yapılması, Suriyeliler ile Afgan mülteciler için aşağılayıcı ifadeler kullanılması dikkati çekti. ABD'nin önde gelen bir haber kanalında bir gazetecinin yayın sırasında, "Dürüst olmak gerekirse bunlar Suriye'den gelen mülteciler değil. Bunlar Ukrayna'dan gelen mülteciler. Hristiyanlar, beyazlar, birbirlerine çok benziyorlar" demesi sosyal medyada gündeme oturdu. BMMYK Sözcüsü Mantoo, "Kimse mülteci olmak istemez. Hiç kimse evinden zorla ayrılmak ve güvenlik arayışı içinde kaçmak zorunda kalmak istemez. Bu gerçekten yıkıcı bir durum" dedi. Mantoo, tüm mültecilerin karşılaştığı benzer zorluklara dikkati çekerek mültecilere arasında ayrım yapan "insanlık dışı" haberlerin kimseye yararı olmayacağını vurguladı. "İnsancıl ve merhametli olalım" Sözcü Mantoo, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu tür söylemlere gerçekten ihtiyacımız yok. Bu, Ukrayna'dan gelen mülteciler, Afganistan'dan gelen, Suriye'den gelen ve diğer ülkelerden gelen mülteciler için de gerçekten trajik bir durum. Yani asıl mesele, günün sonunda hatırlamamız gereken, hepsinin insan olduğudur." Aynı soruyu cevaplayan BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Sözcüsü Liz Throssell de "Bence bu tür yorumların olmaması gerektiğini söylemeye gerek bile yok" dedi. Throssell, farklı ülkelerden mültecilere yönelik ayrım yapan açıklamaların kimseye faydası olmadığını işaret etti.

2 yıl önce

Dertleri ‘insan’ değil Hristiyan! Ukraynalı Müslüman Kırım Türkleri Avrupa’ya alınmayınca Türkiye’ye sığındılar…

Saçları sarı, gözleri mavi ve Hristiyan olmadıkları için AB sınırlarından içeri alınmayan Ukraynalı Kırım Türkleri, zorlu bir yolculuğun ardından Türkiye’ye geldiler. Avrupa’nın geri çevirdiği Kırım Tatar Türklerinden kadın ve çocuk ağırlıklı ilk kafile dün Kapıkule Sınır Kapısından Türkiye’ye giriş yaptı. Kırım Tatar Türklerini Edirne Vali Yardımcısı Ali Uysal, İl Göç İdaresi Müdürü Musa Aşılıoğlu ve yetkililer karşıladı. “EŞLERİMİZ CEPHEDE” Suzan Mambiyetava, gazetecilere yaptığı açıklamada, Kiev’de patlamaların başlamasının ardından kentten ayrıldıklarını söyledi. Eşi ve üç çocuğuyla Liviv’e giderken bombaların atıldığına şahit olduklarını anlatan Mambiyetava, Türkiye’nin desteğiyle güvenli bölgelere getirildiklerini ifade etti. Eşinin Ukrayna’da kaldığını belirten Mambiyetava, şunları kaydetti: “Çocuklar ve kadınlar çıkarıldı. Bizi sınıra kadar getirdiler. Oradan Türkiye Büyükelçiliği, Konsolosluk ve Diyanet Vakfı bizi karşıladı. Sıcak çorba ikramında bulundu, ısınmamızı sağladı. Ardından buraya geldik. Çok teşekkür ediyorum. Eşlerimiz orada kaldı. Yol boyunca eşlerimizle konuştuk. Birçoğumuzun eşi cephedeler. Eşlerimiz, kadın ve çocukları bombardıman yapılan yerlerden çıkarmaya çalışıyorlar.” “HASTANEDE ÇOCUKLARI ÖLDÜRDÜLER” Hanife Kurtseyit ise Türkiye gelmenin mutluluğunu yaşadıklarını ifade etti. Eşlerinin Ukrayna’da Ruslara karşı savaştığını belirten Kurtseyit, “Savaşın başladığı beşinci gün bombalardan hiç uyumadık. Aslında kalmak istedik ancak çocuklarımız için çıktık ve 4 günde Türkiye’ye geldik. Ukrayna halkı çok sakin ve barışçıl bir halk, ülkelerini savunuyor. Rusların nasıl bir savaş açtığını dünya görüyor. Kiev’de bir hastanede çocukları öldürdüler.” diye konuştu. Kurtseyit, Türkiye’nin her zaman Kırım Türklerinin yanında olduğunu vurguladı. Türkiye’ye teşekkür eden Kurtseyit, “Türkiye Cumhuriyeti hep bizim yanımızda. Hem sürgünden kaçış zamanında hem işgal zamanında Türkiye hep bize destek oldu. Her zaman bize en yakın onlar oldu.” dedi. Edirne Vali Yardımcısı Ali Uysal da Ukrayna’da çıkarılan ilk Kırım Türkü kafilesinin yurda giriş yaptığını söyledi. Gerekli tüm hazırlıkların tamamlandığını belirten Uysal, “Onlara hoş geldin diyoruz. Onlar bizim soydaşlarımız. Çok uzun bir yolculukla geldiler. Hepsinin özel odaları hazırlandı. İlk etapta 45 kadın ve çocuğumuz geldi.” dedi. ‘MASAL’ DA EDİRNE’DE Dışişleri Bakanlığının organizasyonuyla Ukrayna’dan getirilen aralarında kadın ve çocukların da olduğu 45 kişilik grup, Kapıkule Sınır Kapısı’ndan girişlerinin ardından Dr. Sadık Ahmet Mesleki ve Teknik Uygulama Oteline yerleştirildi. Çocukları ve kedileri Masal ile Türkiye’ye gelen Hanife Kurtseyit, yolculuğun uzun ve yorucu geçtiğini söyledi. Türkiye’ye girince sevinç yaşadıklarını belirten Kurtseyit, “Savaş çok üzücü. Her yerde patlamalar oluyor. 4 günlük yolculukla Türkiye’ye geldik. Gelirken en büyük hazinemiz kedimiz Masal’ı da getirdik. Şimdi misafirhaneye yerleşiyoruz. Türkiye’ye teşekkür ediyoruz.” dedi. Niyara İzicin ise savaşın başlamasıyla zor günler yaşadıklarını dile getirdi.

2 yıl önce

İnsansız savaş uçağının ilk prototipi 2023'te uçacak

İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Halkalı yerleşkesinde düzenlenen etkinlikte öğrenciler ile bir araya gelen Bayraktar, Milli Teknoloji Hamlesi ve Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali TEKNOFEST'e ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve projelerini ilişkin detaylar paylaştı. Türkiye'nin sahip olduğu medeniyetin geçmişte pozitif ilme çok önemli katkılar sağladığını kaydeden Bayraktar, uzaycılığa da önemli katkılar sağladıklarını ancak 17. yüzyıldan sonra teknoloji ve bilimin gelişimine uzak kaldıklarını söyledi. Türkiye'de 1950'lere kadar hayata geçirilen uçak projelerine değinen Bayraktar, ilk dalgasını yakaladıkları havacılıkta 1950'den sonra geri kaldıklarını kaydetti. Bayraktar, Baykar'ın kuruluş ve sonraki aşamalarına işaret ederek, 2000'li yılların başında bir aile şirketi olarak küçük bir ekiple çalışmaya başladıklarını, 2004'te Türkiye'nin ilk robot uçağının uçtuğunu, 2007'de Türk Silahlı Kuvvetleri'nin envanterine küçük de olsa ilk kez milli bir uçağın girdiğini, 2008'de 5 metrelik uçağın, 2009'da 9 metrelik Bayraktar'ın ilk uçuşunu gerçekleştirdiğini anlattı. HAVA ARAÇLARINDA 6 KİLOGRAMDAN 6 TONA UZANAN YOLCULUK Selçuk Bayraktar, savaşın seyrini dünyada değiştiren, şu anda bütün dünyada kendi sınıfının en iyisi olarak görülen ve hakkında her gün yazılar çıkmaya devam eden Bayraktar TB2'nin 2014'te uçuşunu gerçekleştirdiğini hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bayraktar TB2, 2016'da Roketsan'ın geliştirdiği akıllı mühimmatlarla silahlandırıldı. 2019'da da sadece dünyada üç ülkenin yapabildiği 6 tonluk kendi sınıfının en moderni Bayraktar Akıncı'nın ilk uçuşu gerçekleşti. Yani 6 kilogramdan 6 tona... 19 yılda böyle bir hikaye... Bu sürede sadece 3 tane insansız hava aracı yaptık aslında. Ancak baktığımızda sadece insansız hava aracı yaptık. Bu da önemli bir nokta. Yani burada teknoloji girişimini kurmayı düşünenlere veya dünyada bu alanların nasıl büyüdüğüne dair bir ipucu..." Geleceğin teknolojisi olarak görülen insansız hava araçları konusundaki çalışmalara değinen Bayraktar, Cezeri hakkında bilgi verdi. "İHA'LARIMIZDA YERLİLİK ORANI REKOR DÜZEYDE" Baykar Teknoloji Lideri Bayraktar, 2000'li yılların başından bu yana Türkiye'nin insansız hava araçlarında vizyonunu değiştirerek geldiği noktaya işaret etti. Bayraktar, devamla şunları kaydetti: "Türkiye, sadece bakış açısını ve vizyonunu değiştirerek yüzde 15'lerde olan yerli katkıdan yüzde 70-80'lere yaklaştı. Bizim insansız hava araçlarımızda bu, yüzde 93 oranında gerçekleşti. Bütün tasarımları bize ait bir insansız hava aracından bahsediyoruz. Bu, dünyada da rekor sayılabilecek bir yerlilik düzeyidir. Öyle bir devirde yaşıyoruz ki üretimin kendisinin de biraz daha önemsiz olduğu bir devir... Mesela bu telefon nerede üretiliyor? Hepsi Çin'de... Peki parayı Çin mi kazanıyor? Çin 100 lira kazanıyorsa diğer taraf 1.000 lira kazanıyor. Niye üreten kazanamıyor? Çünkü katma değeri satıyor. Fikri hak kimdeyse, kim tasarladıysa o kazanıyor." "BAŞARI İÇİN ÖZGÜN OLMALI, AHLAKA VE ETİĞE RİAYET ETMELİSİNİZ" Selçuk Bayraktar, bu teknolojilere sahip olanın istediği an sistemi kilitleyebildiğini, kimseye yardım etmeyebildiğini belirterek, yıllarca bu teknolojilerin verilmediği Türkiye'nin şimdi kendi İHA'larını geliştirdiğini söyledi. Bu teknolojilerin özgün olması gerektiğini aktaran Bayraktar, gençlerin özellikle batıdan kopyalanarak yapılan projelerden uzak durması gerektiğini söyledi. Bayraktar, "Başkasının kopyası olmaması lazım. Özgün olması, benzerinin bulunmaması gerekiyor. Yaptığınızı ahlaka ve etiğe riayet ederek yapmalısınız. Yaptığımız işin genetik kodu etik ve ahlaka riayet etmek. Temeli ahlaka, adalete oturmuyorsa uzun vadeli yaşayacak bir eser çıkması mümkün değil." dedi. Gençlere "bugünün değil geleceğin yarışına hazırlanmaları" tavsiyesinde bulunan Bayraktar, gençlerde son dönemde "artık biz yapabiliriz" şeklinde değişen vizyondan bahsetti. "MUHAREBEDE DEVRİM YAPACAK TB3'Ü BU YIL UÇURMAYI HEDEFLİYORUZ" Baykar Teknoloji Lideri Bayraktar, yerli ve milli imkanlarla geliştirilen Bayraktar Akıncı TİHA'nın ilk uçuşu ve sonraki süreçlerine değinerek, özelliklerine ilişkin bilgiler verdi. Akıncı'nın B modelinin dün gökyüzüyle buluştuğunu bildiren Bayraktar, şu değerlendirmelerde bulundu: "Dünya, 'Türk SİHA'ları dünyada filolar halinde uçarak SİHA'larla kazanılan ilk savaşı kazandı' diye yazdı Bayraktar TB2 SİHA'ların Azerbaycan'da uçması için... Bayraktar TB3, gemiye iniş-kalkış yapabilme kabiliyetine sahip olacak, kısa pistli gemilere. Muharebede devrim yapacaklarını şimdiden öngörüyorum. Bunu, bugünden söylemiş olayım ki ileride dönüp baktığımızda tarihe bir not düşmüş olalım. Şu anda o hava aracımızı geliştirme faaliyeti devam ediyor. Bu yıl içinde uçurmayı hedefliyoruz." - "İNSANSIZ SAVAŞ UÇAĞI ÇALIŞMALARIMIZ DEVAM EDİYOR" Selçuk Bayraktar, bir yandan da insansız savaş uçağını geliştirdiklerini belirterek, "Onun ilk prototipi inşallah 2023'te uçacak. Çalışmalarımız hızla devam ediyor." dedi. Akıncı'dan elde ettikleri tecrübeleri bu insansız savaş uçağını uçurmak için kullandıklarını belirten Bayraktar, "Bundan sonraki savaş uçaklarının hepsi insansız olacak. Türkiye'nin ilk insansız savaş uçağı olmak üzere bu çalışmamız devam ediyor." ifadelerini kullandı. Bayraktar, toplamda 2 bin 100 kişilik ekibe sahip Baykar'ın 18 ülkeyle dünyada da en fazla ülkeye ihraç edilmiş insansız hava aracını (Bayraktar TB2) ürettiğini belirterek, "Akıncı'ya da şu anda yoğun bir ilgi var. Akıncı'nın Türkiye dışında 2 ülke ile sözleşmesi imzalandı." diye konuştu.

1 2 ... 5 6 7 8 9 10 11 ... 20 21