02 Mayıs Perşembe 2024
2 yıl önce

Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar, İBB'den para alındığı iddialarına ilişkin davayı kazandıklarını duyurdu

Türkiye Teknoloji Takımı (T3 Vakfı), İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden (İBB) yardım aldığı ile ilgili yapılan haberlere ve açıklamalara karşı açtığı iftira davasını kazandığını açıkladı. 'BİR İFTİRA DAHA HUKUKTAN DÖNDÜ' Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı, konuya ilişkin yaptığı açıklamada “Vakfımıza yönelik İBB’den yardım aldığımıza dair iftiralar hakkında açtığımız tazminat davalarından biri daha sonuçlandı. 'ÖĞRENCİLERE BURS VERECEĞİZ' Bölge Adliye Mahkemesinin kesinleşmiş mahkeme kararına göre vakfımıza ödenecek 30 bin TL tazminatı -daha önce açıkladığımız gibi- mesleğini ahlakla icra eden, kimseye iftira atmayan gazeteciler yetişmesi ümidiyle iletişim fakültesi öğrencilerine burs olarak vereceğiz” ifadeleri yer aldı.

2 yıl önce

Macron'un sömürge çıkışı Cezayirlileri kızdırdı: 500 Fransız şirketle ilişkileri kesecekler

Cezayirli Müteahhitler Cemiyeti yaptığı açıklamada, 500 Fransız kuruluşuyla ithalat ve ihracat ilişkilerini kesme girişimini başlatan tüm ekonomik kuruluşlara teşekkür etti. Cemiyetin "Cezayir'in tarihi ve imajına zarar veren her şeye karşı olduğu" ifade edilen açıklamada, Fransız Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un açıklamalarının da kınadığı vurgulandı. Cemiyet ayrıca, Fransa ile ekonomik ilişkilerin yeniden gözden geçirilmesi çağrısı yaptı. Açıklamada, Cezayirli Müteahhitler Cemiyeti'nin tüm yerel kuruluşlarla, Cezayir'e saygılı olmayan herhangi bir devletle ülke içinde ekonomik tüm ilişkileri koparmak üzerine ulusal bir sivil toplum kuruluşu oluşturmak üzerine çalışma yürüttüğü duyuruldu. Söz konusu cemiyet inşaat, sulama ve genel ticari alanda 2 bin kadar firmayı bünyesinde barındırıyor. Daha önce Cezayir'deki Fransız Büyükelçiliği, ülkeye 6 bin Fransız şirketinin ürün ihraç ettiğini açıklamıştı. Macron'dan Fransa'nın Cezayir'deki sömürge tarihine ilişkin tartışmalı açıklamalar Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un 2 Ekim Cumartesi günü Le Monde gazetesinde yer alan Cezayir'e yönelik suçlayıcı ifadeleri, iki ülke arasındaki gerginliği yeniden tırmandırdı. Cezayir'de "askeri-siyasi bir sistemin hüküm sürdüğünü ve ülkenin resmi tarihinin tamamıyla yeniden yazıldığını, gerçeklere dayanmadığını ve Fransa'ya düşmanlık üzerine inşa edildiğini" ileri süren Macron, "Cezayir'in bir ulus olarak inşası, izlenmesi gereken bir fenomendir. Fransız sömürgesinden önce Cezayir ulusu var mıydı? Soru bu. (Cezayir'de) Daha önce sömürgeler vardı. Türkiye'nin Cezayir'de oynadığı rolü ve kurduğu hakimiyeti tamamen unutturabilmesi beni büyüledi ve tek sömürgecinin biz olduğumuzu açıklamak, bu harika. Cezayirliler buna inanıyor." ifadelerini kullanmıştı. Bunun üzerine Cezayir Cumhurbaşkanlığından yapılan yazılı açıklamada, Macron'un ifadeleri "Fransız sömürgeciliğine karşı direnen 5 milyondan fazla şehidin anısına yönelik kabul edilemez bir hakaret." şeklinde nitelendirilmiş ve kınanmıştı. Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun'un, ülkesinin Paris Büyükelçisi Muhammed Anter Davud'u istişare için derhal geri çağırdığı bildirilmişti. Ayrıca Cezayir'in hava sahasını Fransız askeri uçaklarına kapattığı duyurulmuştu.

2 yıl önce

Firari Erk Acarer’in PKK’lı Cemil Bayık’tan Deniz Yücel’e karanlık ilişki ağı

Uzun zamandır firari olarak Almanya’da yaşayan Acarer; Tageszeitung adlı gazete ve Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Derneği’nin aracılığıyla Alman Panter Vakfı’ndan burs alarak Nisan 2017’de Almanya’ya sığınmıştı. ABD yanlısı Sınır Tanımayan Gazeteciler Derneği, Türkiye’de PKK’nın sözcülüğünü yapan medya kuruluşlarına verdiği destekle biliniyor. Derneğin, Türkiye’yi her yıl basın özgürlüğü endeksinde son sıralara koyma sebebi de, Türkiye’nin FETÖ ve YPG-PKK terörü ile yürüttüğü mücadele. RSF, aynı zamanda firari ve hapisteki FETÖ’cü gazetecileri de basın özgürlüğü kapsamında değerlendiriyor. Erk Acarer’e burs veren Panter Vakfı’nın ise yönetim kurulunda ilginç isimler var. Bu isimlerin en önemlisi ise PKK’nın Kandil’deki terör üslerinde sıkça bulunan ve PKK elebaşlarından Cemil Bayık ile sıkı dostluğu bilinen Deniz Yücel! Alman Die Welt Gazetesi’nin Türkiye temsilciliğini de yapan Deniz Yücel, PKK propagandası yaptığı için tutuklanmıştı. Vakfın yönetimindeki Konny Gellenbeek, Michael Sontheimer, Hans Christian Ströbele ve Andrienne Goehler gibi isimlerin de PKK-YPG terör örgütü adına Almanya başta olmak üzere Avrupa ülkelerinde lobi çalışması yaptıkları biliniyor. Türkiye’yi bölmeye ve karalamaya çalışan her eylemde öne çıkan Erk Acarer’in Alman vakıflarının maddi desteği ile sürdürdüğü faaliyetleri “gazetecilik” olarak tanımlayan CHP’li pek çok ismin de Alman vakıfları ile ilişkileri dile getirilmişti.

2 yıl önce

İran İçişleri Bakanı Ahmed Vahidi: Komplocuların İran-Türkiye ilişkilerinde sorun icat etmesine izin vermeyeceğiz

Tahran'a resmi bir ziyaret gerçekleştiren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile görüşmesinin ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Vahidi, iki ülke ilişkilerini değerlendirdi. Türkiye ve İran arasındaki ilişkilerde iki ülke halkının çıkarına hizmet edecek daha derin yeni bir dönem başlayacağını belirten Vahidi, "Komplocuların İran ve Türkiye ilişkilerinde sorun icat etmesine izin vermeyeceğiz. İran ve Türkiye stratejik ilişkileri genişletme iradesini göstermişlerdir. Bu dost ülke Türkiye ile ilişkileri derinleştirmek için iyi bir başlangıçtır." diye konuştu. İçişleri Bakanı Soylu ile terörizmle mücadele, sınır güvenliği, uyuşturucu ve silah kaçakçılığı alanında iş birliği ile ilgili çok önemli görüşmeler yaptıklarını aktaran Vahidi, "İsrail ve ABD'nin tahrip edici rolü" ile Afganistan'daki gelişmeleri de ele aldıklarını kaydetti.

2 yıl önce

Dönmez'den 'doğalgaz tasarrufu' açıklamasına ilişkin eleştirilere yanıt: Cımbız siyaseti yapılıyor

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, bir medya grubunun düzenlediği Türkiye 2023 Zirvesi’ne katıldı. Dönmez, son birkaç gündür kamuoyunda çarpıtılarak aktarılan bir konunun olduğunu belirterek, “Plan ve Bütçe Komisyonu müzakerelerinde enerji verimliliği ile alakalı olarak sayın milletvekillerimizin bakanlığın bu konudaki aksiyonları ve planlarıyla alakalı sorusuna da deminki çerçeve içerisinde bir cevap vermiştim” hatırlatmasını yaptı. Bakan Dönmez, özellikle Tasarruf Genelgesi kapsamında kamu kurumlarının bu konuda öncü olması açısından 2023’e kadar yüzde 15’lik bir enerji tasarrufu sağlanması hedefi olduğunu anımsatarak, “Bu konu 7’den 70’e herkesi ilgilendiriyor. Bu kültürün ve bilincin tüm vatandaşlarımızda olması gerekiyor. Bu kapsamda da evlerimizde alınması gereken ufak tefek önlemlerle de enerjiyi daha fazla verimli kullanacağımızı ifade etmiştim. Bu kapsamda da daha iyi anlaşılsın diye evlerimizde ısıtma derecesi ile alakalı bir örnek de aktarmıştım” dedi. 'Cımbız siyaseti’ yaptığını zannederler gerçeği çarpıtmakla meşgul' Bakan Dönmez, bir derecelik bir etkinin tüketimler üzerindeki etkisinin yüzde 7 azalma olmasının yanı sıra kış ve yaz mevsiminde bu konuya dikkat edilmesi gerektiğini ifade ettiğini belirterek, “Maalesef bazı yazılı ve sosyal medyada bu bağlamdan kopartılarak ve çarpıtılarak aktarıldı. Muhalefet yapmak adına bazı gerçekleri cımbızlayarak, ‘cımbız siyaseti’ yaptığını zannederler gerçeği çarpıtmakla meşgul oluyorlar. Biz ise milli enerjiye, ülkenin geleceğine karşı doğru bildiklerimizi yapmaya devam edeceğiz” diye konuştu. 'DSÖ'ye göre ideal oda sıcaklığı 21 derece' Dünya Sağlık Örgütü’nün bilimsel verilerine göre insanların çalıştığı ve yaşadığı mekanlarla ilgili olarak ideal oda sıcaklığının 21 derece olduğunu dile getiren Bakan Dönmez, “Buna uyan vatandaşlarımız zaten var. Fazla dikkat etmeyen insanlarımız olabiliyor. Ama maalesef başka konularda da olduğu gibi bağlamından kopartarak, cımbızlayarak başka bir noktaya çekmeye çalıştılar. Ama biz doğruları ve bilimsel verileri her fırsatta kullanmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

2 yıl önce

Türkiye ile ilişkileri normalleştirmek istiyorlar

ABD'nin Orta Doğu ve Kafkasya politikalarının belirlenmesinde güçlü etkisi bulunan düşünce kuruluşu The Newsline Institute for Strategy and Policy'nin internet sitesinden yayınlanan bir yazıda Türkiye ve Ermenistan'ın bir süredir güçlü ve somut yakınlaşma çabaları sarf ettikleri anlatıldı. Bu çabaların başarıya ulaşması durumunda en büyük kazananın Türkiye olacağı da vurgulandı. 'Gölge CIA' olarak adlandırılan Stratfor'un eski Kafkasya bölge analizcisi Profesör Emil Avdaliani'nin kaleme aldığı yazıda hem Ermenistan hem de Türkiye'deki yetkililerin faaliyetlerinin iki ülke arasındaki ilişkileri geliştirmek amacı taşıdığına vurgu yapıldı. Yazıda Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan'ın ön koşul aramadan Türkiye ile uzlaşma çağrısında bulunduğu, Türk yetkililerin de benzer açıklamaları ifade ettiği vurgulanarak Ermenistan'ın ayrıca 5 yıllık faaliyet planına Ankara ile ilişkilerin normalleştirilmesini de eklediği vurgulandı. OYUN DEĞİŞTİRİCİ KARAR Akşam Gazetesi'nin haberine göre, Ermenistan'ın Dağlık Karabağ savaşını kaybetmesinin ardından Türkiye'nin desteğini almış Azerbaycan'a rakip olamayacağını anladığının ifade edildiği yazıda "Kafkasya'nın güneyindeki demiryolu hattı projesi ilerliyor. Ermenistan Azerbaycan'dan Türkiye'ye uzanacak projeye açık olduğunu ifade ederken Türkiye-Ermenistan sınırının açılması ise tüm Güney Kafkasya'yı etkileyerek oyun değiştirici olur" ifadesi kullanıldı. Bu ilerlemelerin bölgede Rusya ve İran'ın ekonomik çıkarlarını ve etkilerini zedeleyeceği de vurgulandı. TÜRKİYE İLE İYİ İLİŞKİLER İSTİYORUZ Ermenistan Cumhurbaşkanı Armen Sarkisyan, Türkiye ve Azerbaycan ile iyi ilişkiler kurmak istediğini söyledi. Ermenistan ile Türkiye arasındaki uzlaşmanın mümkün olup olmadığı sorulan Sarkisyan, asırlardır karşılıklı cephelerde bulunan Fransa ile Almanya'nın İkinci Dünya Savaşı sonrasında aynı tarafta olabildiğini ve Türkiye ile Ermenistan'ın birbirlerinin kültürlerine, tarihleri ne hoşgörüyle yaklaşmaları gerektiğini ifade etti. "Bazı görüşlerimi gizlemiyorum. Evet, Ermenistan'ın dünyadaki herkesle iyi ilişkileri olmalı" diyen Sarkisyan şöyle devam etti: "Karmaşık bir mesele olsa bile Azerbaycan ile sorunların çözülmesini isterim. Türkiye ile de iyi ilişkiler kurmak güzel olur ki bu daha da zor.

2 yıl önce

Türk askerinin Azerbaycan'daki görev süresinin 1 yıl uzatılmasına ilişkin karar Resmi Gazete'de

Kararda, Azerbaycan'ın işgal altındaki topraklarını kurtarma mücadelesinde elde ettiği başarı ve sahada oluşan yeni durum sonucu, Azerbaycan, Ermenistan ve Rusya tarafından 9 Kasım 2020'de imzalanan "Üçlü Bildiri"de, bölgedeki istikrarın korunması amacıyla öngörülen faaliyetlerin devam ettiği belirtildi. Türkiye'nin uluslararası hukuk ve meşru egemenlik hakları temelinde, toprak bütünlüğü dahil tüm haklarını savunabilmesi için sürecin başından itibaren Azerbaycan'a güçlü destek verdiği vurgulanan kararda, bölgede barış ve istikrarın korunup güçlendirilmesi, bunu kolaylaştıracak biçimde iktisadi altyapının inşa ve ihyası için Türkiye'nin önemli girişimlerde bulunduğu ifade edildi. Türkiye'nin Rusya ile oluşturduğu, Türk Silahlı Kuvvetleri personelinin görev yaptığı Ortak Merkez'in faaliyetlerine başarıyla devam ettiği belirtilen kararda, Türkiye'nin, Ortak Merkez vasıtasıyla da bölgenin güvenliğine ve taraflar arasında güven inşasına katkı sağladığı bildirildi. TSK personelinin Ortak Merkez'deki görevlerine devam etmesinin, Türkiye'nin bölgedeki etkin ve yapıcı rolünün ve ulusal çıkarlarının gereği olduğuna işaret edilen kararda, şunlar kaydedildi: "Bu mülahazalarla 16 Ağustos 2010'da imzalanan Türkiye Cumhuriyeti ile Azerbaycan Cumhuriyeti Arasında Stratejik Ortaklık ve Karşılıklı Yardım Anlaşması hükümlerinden kaynaklanan taahhütlerimizi yerine getirmek, ateşkesin gözlenmesi, ihlallerin önlenmesi, bölgede barış ve istikrarın sağlanması amacıyla, Türkiye'nin yüksek menfaatlerini etkili şekilde korumak ve kollamak üzere, hudut, şümul, miktar ve zamanı Cumhurbaşkanınca takdir ve tayin olunacak şekilde, Türk Silahlı Kuvvetlerinin, Ortak Merkez'in görevlerinin ifası yönünde hareket etmek üzere yabancı ülkelere gönderilmesi, bu kuvvetlerin Cumhurbaşkanının belirleyeceği esaslara göre kullanılması ile risk ve tehditlerin giderilmesi için her türlü tedbirin alınması ve bunlara imkan sağlayacak düzenlemelerin Cumhurbaşkanı tarafından belirlenecek esaslara göre yapılması için, Anayasanın 92. maddesi uyarınca 17 Kasım 2020 tarihli ve 1272 sayılı TBMM kararıyla verilen iznin süresinin 17 Kasım 2021'den itibaren bir yıl uzatılması, Genel Kurulun 10 Kasım 2021 tarihli 17. birleşiminde kabul edilmiştir."

2 yıl önce

EGM'den Kolombiya'da ele geçirilen uyuşturucuya ilişkin açıklama! Suç duyurusunda bulunuldu

Emniyet Genel Müdürlüğü’nden yapılan açıklama şöyle; Çeşitli sosyal ağlar üzerinden Kolombiya Buenaventura Limanı’da ele geçirilen kokain maddesiyle ilgili 17/11/2021 tarihli basın açıklamamızın eksik bilgi içerdiği Kolombiya’nın 22/09/2021 günü ülkemizden adli yardımlaşma talebinde bulunduğunun kesin olduğu şeklinde paylaşımlar yapılarak iftirada ısrar edilmektedir. Bahse konu paylaşımlarda yer alan ve Kolombiya’nın adli istinabesine ilişkin olduğu iddia edilerek tarih ve sayısı verilen belge birimlerimiz tarafından temin edilmiş, resmi tercümesi açıklamamıza eklenmiştir. Bu belgenin ülkemize yapılan bir istinabe talebine değil, Türkiye’nin talebiyle ilgili Kolombiya makamlarının kendi aralarında yapmış olduğu bir yazışmaya ait olduğu açıkça görülecektir. İlgililer hakkında suç duyurusunda bulunulmuştur.

1 2 ... 7 8 9 10 11 12 13 ... 39 40