14 Mayıs Salı 2024
1 yıl önce

İstanbul Valiliği'nden “Uyuşturucu ile Mücadale Günü’ne” özel çalışma

İçişleri Bakanlığı'nın “En iyi narkotik polisi anne” projesinin rakamlarla anlatıldığı filmde annenin hassasiyeti konu ediliyor. https://twitter.com/aliyerlikaya/status/1540947117388271616?s=21&t=kSUFJOXmVZni9BYzOaI2cw

1 yıl önce

Teröristbaşlarıyla fotoğrafları çıkan HDP İstanbul Milletvekili Hüda Kaya'nın oğlu adliyeye sevk edildi

https://twitter.com/bilgiedinelim/status/1540608133974097923?s=21&t=73v53NmypHyDc278JJotiQ İstanbul Emniyet Müdürlüğü Bilgi Teknolojileri ve Haberleşme Şube Müdürlüğüne 20 Haziran'da elektronik posta yoluyla yapılan ihbarın ardından 25 Haziran'da yakalanan şüphelinin, Çanakkale Emniyet Müdürlüğündeki işlemleri tamamlandı. Cemre, adliyeye sevk edildi. İhbarda, HDP Milletvekili Kaya'nın oğlu Muhammed Cihad Saatçioğlu'nun Kandil'e giderek PKK'lı teröristlerin sözde yöneticileriyle görüşmeler yaptığı belirtilerek, bu görüşmelere ilişkin bazı fotoğraflar paylaşılmıştı. Bunun üzerine harekete geçen güvenlik güçleri, Cihad Saatçioğlu'nun soyadını mahkeme kararıyla "Cemre" olarak değiştirdiğini ve Bayramiç'te yaşadığını tespit etmiş, şüpheli gözaltına alınmıştı. Cemre'nin, İçişleri Bakanlığı Terör Arananlar Listesi'nde kırmızı kategoride yer alan terör örgütü PKK/KCK mensuplarıyla kırsal alanda çekilmiş fotoğraflarının yanı sıra 2015-2016 yıllarında gerçekleştirilen çukur eylemleri sırasında PKK mensuplarınca kurulan barikatların önünde fotoğrafının olduğu da ortaya çıkmıştı.

1 yıl önce

Mehmet Tevfik Göksu 'Algı ve manipülasyon bitti' diyerek İstanbul'un son üç yılını paylaştı

İBB AK Parti Grupbaşkanvekili ve Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, CHP'li İBB'nin AK Parti döneminde yapılan projeleri sahiplenmesine sosyal medya hesabından tepki gösterdi. Sabah saatlerinde yaptığı paylaşımla saat 14:00'ü işaret eden Göksu şu ifadeleri kullandı: "Metrolardan tutun diğer birçok İBB AK Parti döneminde yapılan projeyi kendileri yapmış gibi 1 haftadır gösterip durdular. Algı ve manipülasyon bitti. Şimdi sıra İstanbul'un gerçeklerinde. CHP'li İBB'nin 3 yılda İstanbul'u nereye götürdüğünü bugün 14.00'te sizlerle paylaşacağız." https://twitter.com/mt_goksu/status/1541699542525120512?s=21&t=kguwl4U3Qk8Qv8sJgxP5sg İSTANBUL'UN 3 YILI" Göksu, saatler 14:00'ü gösterdiğinde, "Artık algı ve manipülasyonları tükendi. Şimdi sırada gerçekler var. İşte CHP’li İBB yönetimindeki İstanbul’un geride kalan 3 yılı…" sözleriyle CHP'li İBB'nin son üç yılını gözler önüne seren bir paylaşım yaptı. https://twitter.com/mt_goksu/status/1541739927993466880?s=21&t=kguwl4U3Qk8Qv8sJgxP5sg Göksu'nun paylaştığı görüntülerde İstanbul'un ulaşım ve trafik sorunun çözeceğini söyleyen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun açıklamalarına, İBB'nin karla mücadeledeki yetersizliğine, durdurulan projelere ve kesilen çınar ağaçlarına yer verildi.

1 yıl önce

İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu CHP'den istifa etti

CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu ve YDK üyesi eşi Tuba Torun Erdoğdu, partiden istifa etti. Erdoğdu ve eşi, istifa dilekçelerini genel merkeze ilettikten sonra partiden yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada, "İstanbul Milletvekilimiz Aykut Erdoğdu ve YDK üyemiz Tuba Torun Erdoğdu, gördükleri lüzum üzerine partimizden istifa etmiştir. Sayın Genel Başkanımız, yaşanan süreç ile ilgili kararı, kendi takdirlerine bırakmıştı. Cumhuriyet Halk Partisi’nin kendileri üzerinden yıpratılmaması amacıyla bu kararı aldıklarını bildirdiler" ifadeleri kullanıldı. Ne olmuştu? CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu hakkında Twitter'dan eski eşi Özge Pomen tarafından paylaşılan ses kaydı videosunda, Aykut Erdoğdu geçtiğimiz günlerde evlendiği eşi CHP Yüksek Disiplin Kurulu Üyesi Avukat Tuba Torun hakkında ağza alınmayacak ahlak dışı ifadelere kullanmıştı. Ayrıca Erdoğdu, Torun'u partide önemli yerlere getirebilmek adına kurultayda ter döktüğünü söylemişti.

1 yıl önce

Bakan Karaismailoğlu: Kanal İstanbul ile Türkiye'nin denizyolu taşımacılığındaki rolü güçlenecektir

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı öncülüğünde ve 1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı'nın yıl dönümünde gerçekleştirilen 2. Türkiye Denizcilik Zirvesi, Tersane İstanbul'da başladı. Zirvenin açılışında konuşan Karaismailoğlu, geçen yıl gerçekleştirilen etkinlikte ortaya çıkan sonuçlardan bahsederek, söz konusu hususlar ile Mavi Vatan ve Kanal İstanbul ile alakalı stratejik konuların takipçisi olduklarını söyledi. Bu yılki zirvenin detaylarını paylaşan Karaismailoğlu, etkinlik kapsamında "Türk denizcilik filosunun geliştirilmesi", "gemi insanı istihdamı", "lojistik odağında deniz yapıları altyapısı" ve "jeopolitik gelişmeler" konularıyla 4 ana oturumda bir araya geleceklerini, Türkiye ve dünya için vazgeçilmez olan denizlerle ilgili strateji, hedef ve çalışmaları masaya yatıracaklarını anlattı. Karaismailoğlu, dünya ticaretinin fiziki olarak yüzde 90'ının, değer olarak ise yüzde 70'inin deniz yoluyla gerçekleştirildiğine değinerek, düşük maliyet ve verimlilik avantajıyla deniz taşımacılığının sürdürülebilir ekonomik gelişim ve refah için öneminden bahsetti. Deniz yolu taşımacılığının hava yoluna göre 22 kat, kara yoluna göre 7 kat, demir yoluna göre 3,5 kat daha ekonomik olduğunu dile getiren Karaismailoğlu, deniz yoluyla yapılan yük hacminin son 50 yılda 20 kattan daha fazla büyüdüğünü bildirdi. "2 BİN DOLARLIK KONTEYNER TAŞIMA ÜCRETİ 10 BİN DOLARI AŞTI" Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu, Kovid-19 nedeniyle deniz yolu taşımacılığında yaşanan problemlerden ve daralmadan bahsederek, navlun fiyatlarındaki artışa, boş konteyner bulunamamasına, ham madde tedarikindeki gecikmelere, liman ve elleçleme ücretleri ile ikinci el gemi fiyatlarında yaşanan artışlara değindi. Çin'in Şangay limanından Hollanda Rotterdam'a 40'lık bir konteynerin bundan 2 yıl önce deniz yoluyla 2 bin dolara taşınırken şu anda bu rakamın 10 bin doları aştığını anlatan Karaismailoğlu, deniz lojistiğinde yaşanan dar boğazlarda yığılmaların sürdüğünü, Liman Tıkanıklığı endekslerinde tarihi zirvelerin görülmeye devam ettiğini vurguladı. "TÜRKİYE'NİN ULUSLARARASI TİCARETTEKİ REDDEDİLEMEZ ÖNEMİ HER GEÇEN GÜN ARTIYOR" Bakan Karaismailoğlu, üç kıtayı birbirine bağlayan önemli jeostratejik ve jeopolitik konumuyla Türkiye'nin sadece deniz taşımacılığı açısından değil, ulaşımın her modunda lojistik bir üs olmaya aday olduğunu belirterek, "Türkiye, 4 saatlik bir uçuş süresiyle, 1,6 milyar insanın yaşadığı, 38 trilyon dolar GSMH ve 7 trilyon dolarlık ticaret hacminin olduğu bir pazarım tam ortasında." diye konuştu. Asya ile Avrupa kıtaları arasında en kısa, güvenli ve ekonomik uluslararası ulaşım koridoru olan "Orta Koridor"un anahtarı konumundaki Türkiye'nin uluslararası ticaretteki reddedilemez öneminin her geçen gün arttığını dile getiren Karaismailoğlu, şu bilgileri verdi: "Çin'den Avrupa'ya doğru yola çıkan bir tren, Orta Koridor ve Türkiye'yi tercih ederse 7 bin kilometrelik mesafeyi 12 günde kat ediyor. Aynı tren, Rusya Kuzey Ticaret Yolu'ndan giderse 10 bin kilometrelik yolu en az 20 günde geçebiliyor. Güney Koridoru kullandığında ise gemiyle Süveyş Kanalı üzerinden 20 bin kilometrelik yolu ancak 60 günde aşabiliyor. İşte bu nedenle Orta Koridor, şu an Asya ile Avrupa arasındaki en güvenli, en istikrarlı küresel lojistik koridordur. Bu ortam ulaşımın her modunda yaptığımız dev yatırımların sonucudur." "TÜRKİYE'DEN İŞLETİLEN GEMİLERİN TÜRK BAYRAĞI ÇEKMELERİ STRATEJİK ÖNEMDE" Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu, son 20 yılda ulaşım ve iletişim altyapısına 183 milyar dolar yatırım yaptıklarını belirterek, bu süreçte hayata geçirdikleri dev projelerden bahsetti. Bölünmüş yol ağında, hızlı tren hattında, demir yolu uzunluğunda, havalimanı ve uçuş noktalarında yaşanan artışlarla ilgili rakamları paylaşan Karaismailoğlu, denizclik sektöründe son 20 yılda çok önemli ilerlemeler kaydettiklerini, 149 olan liman sayısını 217'ye, 37 olan tersane sayısını ise 84'e çıkardıklarını anlattı. Karaismailoğlu, ülke limanlarında elleçlenen yükün Kovid-19 döneminde dahi arttığını kaydederek, ilk 5 ayda Rusya-Ukrayna savaşına rağmen geçen yılın aynı dönemine göre yük elleçlemede yüzde 7,2'lik, konteynerda ise yüzde 3,2'lik artış yaşandığını anlattı. Son 20 yılda denizcilik sektöründe hayata geçirilen destek ve teşvikleri anlatan Karaismailoğlu, "Ülke menfaatlerimizi etkileyen, Mavi Vatan'ımıza ilişkin her türlü haklı savunmalarımızda bir güç teşkil etmesi bakımından sahibi bir Türk olan ve fiilen de Türkiye'den işletilen gemilerin Türk bayrağı çekmeleri stratejik seviyede önem arz etmektedir. Bu noktada zirvede yapılacak oturumlar ile yabancı bayraktaki gemilerin Türk bayrağına geçişine ilişkin de yol haritası belirlenecektir." açıklamasında bulundu. DENİZCİLİK SEKTÖRÜNDE 2053 HEDEFLERİ Bakan Karaismailoğlu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nın 2053 hedeflerine değinerek, hazırladıkları plan kapsamında 30 yılda 198 milyar dolar yatırım öngördüklerini anımsattı. Karaismailoğlu, "Denizcilik sektörümüze 2053 yılına kadar 21,6 milyar dolar yatırım gerçekleştireceğiz. Bu sayede 180 milyar dolar milli gelirimize katkı sunacağız. Üretime etkisi 320 milyar doları aşacak. 30 yıl boyunca istihdama katkısı ise 5 milyon kişi olacaktır. Kısaca 2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planımızda Mavi Vatanımızın temeli, ulaşımdaki entegrasyonumuzun kilit noktası denizyollarına özel bir yer ayırdık." diye konuştu. Bu kapsamda liman tesisi sayısının 217'den 255'e çıkarılacağını dile getiren Karaismailoğlu, limanlarda yüksek oranda yenilenebilir enerji kaynakların kullanılmasını sağlayacaklarını, otonom sistemlerle elleçleme verimliliği artıracaklarını, çok modlu ve kısa mesafeli deniz taşıma altyapısını geliştireceklerini anlattı. Karaismailoğlu, "Yalnızca ülkemizin değil, dünyanın da en önemli ulaşım projelerinden olan Kanal İstanbul ile Türkiye'nin deniz yolu taşımacılığındaki rolünü güçlendirecek, İstanbul Boğazı'nda seyir emniyetini artıracak ve boğazdaki gemi trafiğini azaltacağız." ifadelerini kullandı. Mavi Vatana tüm güçleriyle sahip çıktıklarını, Türk deniz ticareti filolarının büyümesi için bakanlık olarak her türlü kolaylığı sağladıklarını, ilgili paydaşların bu sürece destekleri için girişimlere devam ettiklerini vurgulayan Karaismailoğlu, "Türkiye denizcilik alanındaki ağırlığını gelecekte daha fazla hissettirecek ve rekabet gücünü yükselterek denizcilik sektöründe dünyanın en önde gelen ülkelerinden biri olacaktır." şeklinde konuştu. Açılışın ardından Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Denizcilik Genel Müdürü Ünal Baylan tarafından, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu'na astronomi ölçümlerinde kullanılmış tarihi bir ölçüm cihazı olan usturlab hediye edildi.

1 yıl önce

Ekrem İmamoğlu belediyeciliği: Hizmet yok ama boşa harcama çok! İstanbul’u 3 yılda 58 milyar lira borçlandırdı

Hizmet yerine slogan üreten, İstanbul’u 3 yılda 58 milyar lira borçlandıran, arızalarla, kazalarla ve yanan araçlarla toplu ulaşımı çökme noktasına getiren CHP’li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, beceriksizliğini perdelemek için belediyenin bütçesini çalgıya çengiye saçıyor. Algı ile ayakta durmaya çalışan, düzenlediği yüzlerce konser ile tüyü bitmemiş yetimin hakkını yandaş sanatçılara saçan, İspanyol Flamenko dansçısına bir gösteri için 400 bin TL paslayan, sadece 1 piyanonun akorduna yıllık 123 bin lira aktaran CHP’li İmamoğlu’nun, büyük tepki çeken ‘Doğaçlama Dans Festivali” rezaletine ise 215 bin TL ödediği öğrenildi. Dudak uçuran israflar CHP’li Ekrem’in “yok artık” dedirten israf kalemlerinden bazıları şöyle: 23 Haziran’da görevdeki 3. yılını “Demokrasi Şenliği’’ kılıfıyla kutlayan İmamoğlu, Edis’e 500 bin, Reynmen’e 250 bin, Bege ise 200 bin TL ödedi. 9 Haziran’da ise İstanbul Kültür ve Sanat Ürünleri A.Ş. “Uluslararası Doğaçlama Dans Festivaline” 215 bin TL aktardı. 23-24 Şubat tarihlerinde Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda izleyiciyle buluşan İspanyol flamenko dansçısı Patricia Guerrero’ya 400 bin TL ödeme yapıldı. “Piyano akordu işi alımı” ihalesine çıkan İmamoğlu, 1 adet piyanonun akordunu 1 yılda “300 defa” yaptırarak KÜLTÜR A.Ş. bütçesinden 123 bin 750 TL ödedi. Bütçe eğlenceye akıyor CHP’li İmamoğlu’nun işbilmezliğini ve israflarını değerlendiren İBB AK Parti Meclis Üyesi ve Hukuk Komisyonu Başkanı Muhammet Kaynar, şunları dile getirdi: “Belediye, belediyecilik hizmetleriyle ilgili yapması gereken alanlara para harcaması gerekirken, kültürel faaliyet adı altında birtakım abuk sabuk faaliyetlere inanılmaz paralar harcıyor. Bunun içerisinde konserler, dans gösterileri, kokteyller, çeşitli toplantılar için yapılan harcamalar. Belediye hizmetleri için bütçe yok, kaynak yetersiz deniliyor ama belediyenin zorunlu hizmeti olmayan ve kültürümüzle örtüşmeyen işlere o kadar çok para harcanıyor. Diğer yandan, ulaşımdaki sıkıntının nedeni bakım ihalesinin düzgün yapılmaması, şartnamesinin doğru hazırlanmaması ve ihalenin doğru kişiye verilmemesi yatıyor. İhaleden bir ay sonra 638 araçtan 378’i yolda kalmış. Yazıktır günahtır. Neredeyse belediyede otobüs kalmayacak.” İhale yandaşa, otobüsler perişan Gazeteci Cengiz Alçayır ise, şu değerlendirmede bulundu: “İmamoğlu, CHP kafası hizmet üretmek değil de algı üretme odaklı çalıştığı için insanları mutlu etmek yerine insanları uyutmaya, kandırmaya yönelik süreci gırgırla, cümbüşle, makarayla götürüyorlar. O yüzden birisi insanlar selde ölürken göbek atıyor, diğeri kalkıyor kertenkele dansı yapıyor. Bunlar İstanbul’un, Ankara’nın belediyecilikteki yüz karaları, ayıbı. İstiyorlar ki sorgulanmasınlar, hesap sorulmasın ve bu saçmalıklarla gündemde kalsınlar. CHP’li Özgür Karabat ile kafa kafaya verip İETT’yi nasıl batıracağız, nasıl dolandıracağız diye düşünen İmamoğlu’ndan otobüs tamirlerini beklemek akıl işi değil. İhaleyi yandaşa verip İstanbulluların hayatını mahvettiler. Bütün CHP’liler yaşanan rezalet karşısında üç maymunu oynuyor. ‘Bu kul hakkının hesabını sormazsam namerdim’ diyen Kılıçdaroğlu’na bu yolsuzlukların sorulması ve cevabının alınması gerekiyor.”

1 yıl önce

İstanbul'da ormanlık alanlara giriş yasağı

İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, sosyal medya hesabından orman yangınlarına karşı temmuz ayında ormanlara girişlerin yasaklandığını duyurdu. Mesire alanlarında ateşsiz piknik serbest Vali Yerlikaya, "İstanbul’da ekli listede yer alan piknik ve mesire alanları, tabiat parkları, korular, parklar ve ekoturizm alanlarında ateşsiz piknik yapmak, spor vb. faaliyetlerde bulunmak serbesttir. Bu alanlarda mangal yapmak,tüp kullanmak, ateş yakmak yasaklanmıştır" dedi. Valilikten yapılan açıklamaya göre yasağın detayları şöyle: "Madde 1- İstanbul İl sınırları dahilinde ve ekli listede yer alan piknik ve mesire alanları, tabiat parkları, korular, parklar ve ekoturizm alanlarında ateşsiz piknik yapmak, spor, yürüyüş vb. faaliyetlerde bulunmak serbesttir. Bu alanlarda mangal yapmak, tüp kullanmak, nargile ve her türlü ateş yakmak kesinlikle yasaklanmıştır. Madde 2 - Orman Yasasının 31 ve 32. Maddesi kapsamında olan köyler/mahalleler başta olmak üzere; orman içi, orman bitişiği ve ormanla ilişiği olmayan köyler/mahallelerde anız, bağ­bahçe, zeytinlik ve tarla temizliği gibi nedenlerle ağaç, dal ve her türlü bitki örtüsünün yakılması yasaktır. Madde 3 - Orman alanı civarındaki tesisler ile sanayi kuruluşları, orman alanlarını etkileyebilecek her türlü faaliyet nedeniyle oluşabilecek yangın riskine karşı, önleyici bütün tedbirleri eksiksiz alacaklardır. Madde 4 - Enerji Nakil Hatlarının yapımı ve bakımı ile ilgili kuruluşlar (BEDAŞ, AYEDAŞ ve TEİAŞ) enerji hatlarının özellikle ormanlık alanlardan geçen bölmelerinde gerekli bakımları gerçekleştirecek, yangın riskine karşı her türlü tedbiri alarak, gerektiğinde enerji kesintisi uygulayacaklardır. Madde 5 - Tüm belediyelerimiz, orman içi, orman kenarı ve bitişiğinde bulunan çöp toplama alanları çevresinde koruma bandı oluşturacak ve yangın riskine karşı gerekli iş makinelerini (Dozer, Loder, Kepçe) hazır bulunduracaklardır. Madde 6 - İlçe Kaymakamlıklarımız ve Orman Bölge Müdürlüğü koordinasyonunda genel kolluk ve orman kolluğundan oluşturulan denetim ekipleri etkin bir şekilde gözetim ve denetim yapacaklardır. Gerekli hallerde ilçe kaymakamlarımızın emriyle tüm kamu ve özel sektör imkanları kullanılarak yangına karşı etkili müdahale edilmesi sağlanacaktır. Madde 7- Bu karar İstanbul İli sınırları içerisindeki tüm ormanlık alanlarda uygulanır. Madde 8 - Yukarda belirtilen karar ve önlemlere aykırı hareket edenler hakkında 6831 sayılı Orman Kanunu, Türk Ceza Kanunu ve Kabahatler Kanunu uyarınca idari ve adli işlem yapılacaktır. Madde 9 - Bu karar hükümleri 05.07.2022 ­ 31.07.2022 tarihleri arasında uygulanır. Madde 10 - Bu karar hükümleri İstanbul Valiliği tarafından yürütülür."

1 yıl önce

Bakanlıktan İBB'nin algı oyununa cevap: 16 milyon İstanbullu prim vermeyecektir

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, "eski Abdi İpekçi Spor Salonu yerine İstanbul'a yapılacak spor tesisiyle ilgili, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin (İBB) projeyi durdurma, mühürleme veya cezai işlemlerinin görevi kötüye kullanma ve kamu zararı teşkil edecek bir uygulama olduğu"nu bildirdi. Bakanlıktan yapılan açıklamada, "Gençlik ve Spor Bakanlığı ve TOKİ eliyle İstanbul'a kazandırılacak, her yıl 1 milyondan fazla gencin spor yapacağı Basketbol Gelişim Merkezine ilişkin İstanbul Büyükşehir Belediyesince kamuoyunu yanıltıcı ve aldatıcı bilgiler verildiği" ifade edildi. Abdi İpekçi Spor Salonunun 1989'da açıldığı hatırlatılan açıklamada, salonun gerek fiziki yetersizliği, gerekse İstanbul'da artan uluslararası spor müsabakaları nedeniyle yenisi inşa edilmek üzere dönüşüme tabi tutulduğu belirtildi. Açıklamada, 22 bin metrekare yeşil alanı, 10 bin seyirci kapasitesi, milli takım antrenman sahası ve basketbol müzesi ile yeni Abdi İpekçi Spor Kompleksinin Türkiye'nin basketbol üssü olacağı vurgulanarak, şunlar ifade edildi: "Zeytinburnu ilçesi Kazlıçeşme Mahallesi'nde yer alan İstanbul Abdi İpekçi Spor Kompleksi Projesi 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'na uygun bir şekilde TOKİ Başkanlığımızca ihale edilmiştir. Yüklenici firma ile 16 Aralık 2021 tarihinde sözleşme imzalanmıştır. Her türlü kanuni sürecin harfiyen işletildiği proje, İstanbul 2 Numaralı Yenileme Alanları Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun 11 Ağustos 2020 tarih ve 4069 sayılı kararı ile uygun bulunmuştur. Proje konusu taşınmaz 68 bin 800,33 metrekare yüzölçümlü olup Hazine, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, Zeytinburnu Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi hissedarlığındadır. Mevcut arazinin, Hazineye ve Zeytinburnu Belediyesine ait hisseleri Gençlik ve Spor Bakanlığına tahsislidir. İstanbul Büyükşehir Belediyesinin iddialarının tam aksine Büyükşehir Belediyesine ait hisse, 1 Mayıs 1986 tarihli Encümen Kararı ile 40 yıl süreliğine Gençlik ve Spor Bakanlığına intifa hakkıyla birlikte tahsis edilmiştir. Yani kamu yararı gözeten projelerde kullanımı kanunla desteklenmiştir. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından kamuoyuna duyurulduğunun aksine Abdi İpekçi Spor Kompleksi kapsamında, 5366 sayılı 'Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun ve 4779 sayılı kanunun ilgili yönetmeliği' uyarınca Yenileme Kurulu tarafından onaylanmış bir projedir. Sonuç olarak İBB'nin projeyle ilgili kanuna ve hukuka uygun olmadığı iddiası kesinlikle doğru değildir." "PARA CEZASININ HUKUKİ DAYANAĞI YOK" Zeytinburnu Belediyesince 27 Ocak 2022 tarih ve 3460 sayılı yapı ruhsatı düzenlenerek, işin yapım sürecinin başlatıldığı aktarılan açıklamada, TOKİ'nin, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin projeye karşı yaptığı hukuksuz cezai işleme dair itirazını İstanbul Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğüne sunduğu kaydedildi. İl Müdürlüğünce, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığının ruhsat iptaline yönelik işleminin durdurulduğu, Zeytinburnu Belediyesince düzenlenen yapı ruhsatı doğrultusunda iş ve işlemlerin devam edilmesi kararı verildiği belirtilen açıklamada, şöyle denildi: "Bu açıdan İstanbul Büyükşehir Belediyesince söz konusu iş kapsamında düzenlenen para cezası işleminin hiçbir hukuki dayanağı yoktur, tamamıyla kamuoyunu yanıltmak üzere yapılan bir uygulamadır. Yine İstanbul Büyükşehir Belediyesince yapılan açıklamada ifade edildiği üzere projeyle birlikte herhangi bir yeşil alanın tahrip edilmesi söz konusu değildir. Tam aksine eski Abdi İpekçi Spor Kompleksinin yıkımından sonra niteliksiz durumda olan parselde 22 bin metrekare yeşil alan düzenlemesi yapılmaktadır. Gençlik ve Spor Bakanlığının kent ölçeğinde hizmet verecek spor tesisi faaliyetine yönelik devam eden iş kapsamında, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin projeyi durdurma, mühürleme veya cezai işlemleri, en hafif tabirle, görevi kötüye kullanma ve kamu zararı teşkil edecek bir uygulamadır. Tarihin ve milletin nezdinde en temel kaide, milletten alınan yetkiyi millet lehine, millet için kullanmaktır." "16 MİLYON İSTANBULLU PRİM VERMEYECEKTİR" "Hiçbir algının hakikati gölgeleyeceği" ifade edilen açıklamada, "İşlemeyen paslanır, hareket etmeyen durağanlaşır, üretmeyen körelir. İstanbul Büyükşehir Belediyesi yeni salon için ayrılan arazide üzerine düşen vazifeleri diğer tüm projelerde olduğu gibi üzerinden aylar geçmesine rağmen yerine getirmemektedir, getirememektedir." denildi. Büyükşehir Belediyesinin 68 bin metrekarelik proje alanında sadece 2 bin metrekarelik bir bölümde mülkiyete sahip olduğu aktarılan açıklamada, şunlar kaydedildi: "Yine bu alan halihazırda Gençlik ve Spor Bakanlığına tahsislidir. Tüm bu gerçekliğe rağmen İBB yönetiminin, kanunlara uygun olmayan durdurma girişimine, bu yeni algı oyununa 16 milyon İstanbullu prim vermeyecektir. Kanunlarımızın kendisine tanıdığı tüm yetki ve sorumlulukları ilk günden beri yatırımları durdurmaya odaklayan İBB yönetimi aynı titizliği ve kararlılığı eser üretmede gösterememektedir. Eserleriyle, yaptıklarıyla, ürettikleriyle değil; yapamadıklarıyla, durdurduklarıyla, engelledikleriyle gündemde olan kamu sorumluluğu taşıyan hiç kimse, kanunların, maşeri vicdanın ve milletin önüne geçemez. Milletimizin bizden beklentisi eserdir. Olmaz dediğiniz nice projelerimiz gibi Abdi İpekçi Spor Kompleksimizi milletimize armağan edeceğiz. Son 20 yılda spora ve sporcuya yaptığı binlerce tesislik katkıyla Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız, her türlü mesnetsiz iddia ve yalanla mücadele edecek, Türk sporuna ve genç sporcularımıza yönelik çalışmalarımızı artırmaya kararlılıkla devam edecektir."

1 2 ... 45 46 47 48 49 50 51 ... 104 105