28 Nisan Pazar 2024
2 yıl önce

AK Parti Kadın Kolları Başkanlığı, “Nerede Kalmıştık?” projesiyle farklı nedenlerle lise eğitimini yarım bırakmış kadınların lise diploması almalarını hedefleniyor

AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Düzce Milletvekili Ayşe Keşir, dün partide düzenlediği basın toplantısı ile ortaokulu bitirdikten sonra liseye gitmeyen veya lise eğitimini yarım bırakmış kadınların eğitimi için başlatılan, “Nerede Kalmıştık?” projesini anlattı. ‘MAKAS KAPANIYOR’ Eğitimin en önemli fırsat eşitliği aracı olduğunu söyleyen Keşir, “Ben üniversiteye başladığımda kız çocuklarının üniversiteye erişimi yüzde yediydi, 2002’de bu oran 13’tü, bugün yüzde 46’yı aştı. Üniversite eğitimi almış kadınların yüzde 71’inin işgücü piyasasına katıldığını görüyorsunuz. 4+4+4 eğitim sistemine geçildikten sonra ortaokulu bitirip liseye kayıt olma oranı yüzde 12 oranında arttı. Bundan önce kadınların yüzde 24’ü ortaokulu bitirdikten sonra liseye kayıt olmuyordu. Bu makas kapanıyor ama geçmişten gelen, ortaokuldan sonra liseye gitmeyen ya da liseyi terk eden kadınlar var. Bu kadınlar liseyi bitirmediklerinde meslek sahibi olma hayalleri kayboluyor. Kadınların eğitimlerinde nerede kaldılarsa oradan devam etmelerini arzu ediyoruz. 20 yaş üstü kadınlarla bu projeyi yürüteceğiz” dedi. Projenin detaylarının, 29 Eylül’de Emine Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleşecek programla açıklanacağını ifade eden Keşir, “Müracaat süreçleri ve kurs açılması süreçlerini bizim arkadaşlarımız koordine edecek. İlk etepta 25 bin kadının liseyi bitirmesini hedefliyoruz. Eğitim projesinin yanı sıra istihdam projesi de yürütüyoruz” açıklaması yaptı.

2 yıl önce

AK Parti Malatya Milletvekili Çalık'tan kadınlara "KADES uygulamasını kullanın" çağrısı

Çalık, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla AA muhabirine yaptığı açıklamada, kadına yönelik şiddetin bir insan hakkı ihlali olduğunu belirtti. Kadına yönelik şiddeti önlemek için toplumun tüm kesimlerinin topyekun mücadele etmesi gerektiğini vurgulayan Çalık, AK Parti iktidarı döneminde, kadının şiddete maruz kalmaması, güçlenmesi, istihdama erişimini sağlayabilmek için çok önemli düzenlemeler ve reformlar yapıldığını söyledi. Kadına şiddetle mücadele kapsamında 2004'te Anayasa'nın 10. maddesine "Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir", 2010'da ise "Kadına, engellilere yapılacak pozitif ayrımcılık anayasanın eşitlik ilkesine aykırı değildir" eklemelerinin yapıldığını anımsatan Çalık, "Bu elimizi çok güçlendiren bir metindi ve Anayasa'da yaptığımız bu değişiklikle birlikte yasal düzenlemelerimizde de çok güçlü değişiklikler yaptık." dedi. Öznur Çalık, 2006'da da bu konuda Başbakanlık Genelgesi yayımlandığını anlatarak, genelgede yayımlanan metinlerin bir devlet politikası haline geldiğine dikkati çekti. Genelgenin çok önemli olduğunu belirten Çalık, "Orada kadına yönelik şiddetle mücadele edebilmek için kurumlara, kuruluşlara, sivil toplum örgütlerine, medyaya öneriler var. Başbakanlık Genelgesi ile bakanlıklarımıza ve kurumlarımıza görevler verildi." diye konuştu. Ailenin Korunması Ve Kadına Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'da kadına yönelik şiddeti önleyici tedbirlerin alındığını dile getiren Çalık, şunları kaydetti: "Kanun kapsamında bugüne dek meydana gelen kadına karşı şiddet olaylarında, 42 bin 572 şiddet mağduru kadına yönelik 50 bin 380 koruyucu tedbir kararı alındı. Buna rağmen, elimizde bu kadar yazılı metinler olmasına rağmen hala kadına yönelik şiddet devam ediyor. Cinayetler maalesef canımızı yakıyor, yüreğimiz burkuluyor. Cinayete kurban giden kadınlarımızın isimlerinin her biri yüreğimize yazıldı. Cinayet devam ediyor maalesef, şiddet devam ediyor, minimalize etmek için çok ciddi çabalar sarf ediyoruz. Kurumlarımız bu anlamda çok ciddi önlemler alıyor." Çalık, başkanlığını yaptığı Kadına Yönelik Şiddetin Sebeplerinin Tüm Yönleriyle Araştırılarak Alınması Gereken Tedbirlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırma Komisyonu raporunun hazırlandığını da aktardı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri'nin (ŞÖNİM) şiddete maruz kalan kadınlara hizmet verdiğini dile getiren Çalık, belediyelerin de şiddete maruz kalan kadınlara konaklama hizmeti sunduğunu ifade etti. "YENİ ŞÖNİM'LERİN OLUŞTURULMASI ÖNERİLERİMİZDEN BİRİ OLACAK" Komisyonda kadına yönelik şiddeti önlemek için üzerinde durulan konulardan birinin de ŞÖNİM'ler olduğunu anlatan Çalık, "81 olan ŞÖNİM sayımızın artırılması, yeni ŞÖNİM'lerin oluşturulması da komisyon raporumuza girecek önerilerimizden olacak." bilgisini paylaştı. Öznur Çalık, ŞÖNİM'lerin kuruldukları günden bugüne kadar yaklaşık 830 bin kadına, 2021 yılının Ocak-Eylül dönemlerinde ise 183 bin kadına hizmet verdiğini hatırlattı. Konukevlerinde kalan şiddet mağduru kadınların istihdama kazandırılması noktasında Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının çalışmalar yaptığını belirten Çalık, KOSGEB, İŞKUR ve ilgili kurumların proje ve diğer desteklemelerinin güçlenerek devam edeceğini vurguladı. Şiddet mağdurlarının yüzde 70'inin ilk başvurduğu kurumun İçişleri Bakanlığı olduğunu aktaran Çalık, bakanlığın Kadın Destek Uygulaması'nın (KADES) tüm dünyanın dikkatini çektiğini ve bugüne kadar 2 milyon 760 bin kişinin uygulamayı indirdiğini anımsattı. Çalık, KADES uygulamasından 242 bin 500 ihbarın gerçekleştiğini ve 138 bin ihbarın gerçek acil durumlar için gerçekleştirilmiş olduğunu hatırlatarak, şöyle devam etti: "Bütün kadınlara buradan çağrımdır. KADES uygulamasını telefonlarımıza indirelim. Caniler hepimizin karşısına çıkabilir. Sadece yakınlarımızdan gelecek şiddet değil aynı zamanda tanımadığımız insanlardan gelecek şiddete karşı da kadınlarımız KADES uygulamasını mutlaka akıllı telefonlarına indirsinler. Akıllı telefon olmayan kadınlarımızla ilgili de bir çözüm bulunması için taleplerimizi önerilerimizin içerisine koyduk. Sadece kadınlara yönelik yapılan bu uygulama dünyanın çok az yerinde, belki de tek yerinde, Türkiye'de uygulanıyor. KADES'in kadınların şiddete maruz kalmasını önlemek amaçlı çok önemli bir adım olduğunu düşünüyorum." Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkezi (GAMER) bünyesindeki elektronik kelepçe izleme merkezinin de kadına şiddeti önlemede aktif bir rol üstlendiğini dile getiren Çalık, bugüne kadar bu merkezde 765 kişiye elektronik kelepçe takılarak takibinin gerçekleştirildiğini belirtti. Kadına şiddeti önlemede medyaya da önemli görevlerin düştüğüne işaret eden Çalık, bu konuda tüm toplumun, kurumların, sivil toplum örgütlerinin ortak mücadele vermesi gerektiğine dikkati çekti. Şiddetin ilk çözüm yerinin aile olduğunu ifade eden Çalık, ailenin bu konuda bilinçlendirilmesi ve aile kurumunun güçlendirilmesi gerektiğini söyledi. Çalık, "Bizim yapmamız gereken zihinsel bir dönüşüm. Şiddetin bir çözüm aracı olmadığını herkese anlatmamız lazım. Öncelikle öğrenme yaşındaki çocuklarımıza. Bizim eğitim alanında yapmamız gerekenler var." değerlendirmesinde bulundu. Çalık, evlilik öncesi kadın ve erkeğin alması gereken eğitimler olduğunu, bu konunun komisyon toplantılarında da dile getirildiğini anlattı. "İyilikle tut, güzellik bırak" sözünün şiddeti önlemede en önemli düstur olduğunu belirten Çalık, "Anlaşıyorsanız iyilikle tutun ve aile kurumunu devam ettirin. Eğer anlaşamıyorsanız güzellikle bırakın. İyilikle tuttuğunuzda huzuru, güzellikle bıraktığınızda sonraki yaşantılarınızdaki rahatlığı göreceksiniz. Şiddeti önleyecek en önemli cümledir diye düşünüyorum." ifadesini kullandı.

2 yıl önce

Emine Erdoğan: Yeşil kalkınmanın öncülerinin kadınlar olacağına canıgönülden inanıyorum

Emine Erdoğan, Uluslararası İş Birliği Platformu (UİP) tarafından ‘Daha iyi bir dünya için çalışmak’ temasıyla düzenlenen 12. Boğaziçi Zirvesi kapsamındaki ‘Kadın, Ekonomi, Bilim ve Hukuk’ başlıklı panele bir video mesaj gönderdi. Panelde, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Özlem Zengin ile eski Lübnan Enformasyon Bakanı Manal Abdel Samad de yer aldı. ‘Kalkınmanın ön koşulu kadınların ekonomiden sosyal alana kadar tüm sahalarda güçlendirilmesidir’ Daha iyi bir dünya beklentisinin çok boyutlu temalar içeren bir konu olduğuna işaret eden Erdoğan, şöyle devam etti: "Elbette ekonomiden siyasete, kültürden çevreye birçok alanda gayret sarf etmemizi gerektiriyor. Fakat en başta şunu söylemek isterim ki 'daha iyi bir dünya'nın inşasında kadınlara büyük roller düştüğü inancındayım. Maddi ve manevi kalkınmanın ön koşulu, kadınların ekonomiden sosyal alana kadar, tüm sahalarda güçlendirilmesidir. Kadınların dönüştürücü gücünü bir potansiyel olmaktan çıkarıp, aktif bir güç haline getirmek ise bir dizi reformu gerektiriyor. Kadınların ekonomik ve sosyal olarak güçlenmesi ve karar mekanizmalarında yer alması ile dünyada adaletin ve iyiliğin artması arasında somut bir ilişki mevcut. El birliğiyle bu bağlantıyı görmek ve başkalarının da görmesini sağlamak için çalışmalıyız." Erdoğan, dünya tarihinin en büyük felaketlerinden biri olan Kovid-19 salgınında 2 senenin geride kaldığını dile getirerek, 2 sene önceki dünyaya kıyasla bambaşka bir gerçeklik içinde yaşanıldığını söyledi. ‘İklim değişikliği konusu, öncelikli meselelerimizdendir’ Hızlı değişimin, hayatın her alanında kendini gösterdiğini ve yeni bir geleceğin temellerini attığını belirten Erdoğan, "Bu noktada geleceğin getireceklerine maruz kalmak değil, geleceği herkesin adil yaşayabilmesi için şekillendirmek durumundayız. Bu çerçevede etkisini hemen her alanda gördüğümüz iklim değişikliği konusu, öncelikli meselelerimizdendir. Zira yaptığımız tüm planlar, kurduğumuz tüm hayaller ancak elimizde yaşanabilir bir dünya varsa gerçek olacak" diye konuştu. ‘Kadınların sosyal ve politik olarak iyi konumda olduğu ülkelerde düşük karbon emisyonu gözlemleniyor’ Erdoğan, Hükümetler Arası İklim Değişikliği Paneli'nin son raporunun, insanlık için "kırmızı alarm" niteliğinde olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti: "Bu raporun en önemli sonucu, iklim adına yaşadığımız felaketlerin temelinde insan kaynaklı faaliyetlerin bulunmasıdır. Buradan hareketle yenilenebilir ve sürdürülebilir enerji kaynaklarına geçiş, önümüzdeki seçeneklerden biri değil zarurettir. Dolayısıyla daha iyi bir dünyaya, doğa için daha iyi politikalar üreterek kavuşabileceğiz. İşte bu noktada, yeşil ekonominin işin çözümünde anahtar olduğu tartışmasızdır ve yeşil ekonominin hızla hakim güç olması için de kadınların desteği kuşkusuz en önemli etkendir. Birçok araştırma, kadınların karar mekanizmalarında yer almasının, doğanın korunmasıyla ilişkili sonuçlar doğurduğunu ortaya koyuyor. Mesela kadınların sosyal ve politik olarak iyi konumda olduğu ülkelerde düşük karbon emisyonu gözlemleniyor." Emine Erdoğan, ekonominin kadın liderlerine, "Çevreye sıfır olumsuz etki ilkesiyle büyüyen, sürdürülebilir şirketler olma yolunda lütfen sektörlerinizi çevre dostu hale getirin. Böylece daha iyi bir dünyanın mimarı olun" çağrısında bulundu.

2 yıl önce

Dünyanın en güçlü kadınları 2021 listesinde 2 Türk: Özlem Türeci ve Güler Sabancı

Dünyanın 'en güçlü' kadınlarının sıralandığı uluslararası listeye Türk bilim insanı Özlem Türeci ve iş insanı Güler Sabancı adını yazdırdı. Forbes dergisinin 18 yıldır yayınladığı 'Dünyanın en güçlü kadınları' listesinde bu yıl 40 CEO ve 19 ülke lideri yer alırken listenin ilk sırasındaki isim de çok uzun bir aradan sonra değişti. Listede yer alan 2 Türk isim, Kovid-19 aşısını geliştiren isimlerden olan ve BioNTech kurucularından bilim insanı Özlem Türeci ve Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı oldu. Türeci listede 48. sırada yer alırken Sabancı, listeye 77. sıradan girdi. Türeci'nin eşi bilim insanı Uğur Şahin'den de bahseden Forbes, "Batı Almanya’da Türk göçmen bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Türeci’nin kaderi bilim ve sağlık alanında bir kariyerdi: Annesi biyolog ve babası cerrahtı" diye yazdı. Öte yandan Güler Sabancı’nın Türkiye’nin en büyük gruplarından Sabancı Holding’i yöneten ilk kadın olduğunu vurgulayan Forbes, Güler Sabancı’nın Sabancı Üniversitesi’nin kurucu başkanı ve Sabancı Vakfı’nın da başkanı olduğunu hatırlattı. Forbes dergisi listede yer alabilme koşullarıyla ilgili olarak, "Sadece paraya veya güçlü bir konuma sahip olmak yeterli değil. Bir kişi servetiyle, duruşuyla veya bulunduğu konumda ‘bir şeyler yapıyor’ olmalı" notunu düştü.

2 yıl önce

Sosyal medyadan kadınları tehdit eden iki göçmen sınır dışı edilecek

Yabacı uyruklu iki kişi, Türkiyeli bir erkekle sosyal medyada yaptıkları görüntülü görüşme sırasında kadınlara yönelik taciz ve tehdit söylemlerinde bulundu. Videoda iki kişinin kadınlara tecavüz etmekten bahsettiği görüldü. Soruşturma başlatan polis ekipleri, iki şüpheliden M.E.A.´yı İzmir'de, K.S.A.´yı ise Aydın'ın Didim ilçesinde gözaltına aldı. Polis merkezindeki işlemlerinin ardından 2 erkek, adliyeye sevk edildi. İfadeleri alınan şüpheliler, savcının talimatıyla sınır dışı edilmek üzere Aydın İl Göç İdaresi'ne teslim edildi. Kamu düzenini bozup, infial yaratmak suçlarından Türkiye'ye giriş yasağı da getirilen 2 şüphelinin yarın sınır dışı edilecekleri bildirildi.

2 yıl önce

Ekrem İmamoğlu İngiltere Büyükelçisi Dominick Chilcott ile ne konuştu? Dalga geçer gibi cevap: Balığın lezzeti, kadınlar...

İstanbul'da yoğun kar yağışı sırasında bir balıkçıda İngiliz büyükelçi ve ailesi ile yemek yediği ortaya çıkan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'ndan yeni açıklamalar geldi. İmamoğlu eleştirilen yemek konusunda kendisini savundu ve "O kara rağmen bir gün önce İngiltere Büyükelçisi ve karısı Ankara'dan gelmiş. Biz de karla mücadeleye karşı gereken tedbirlerimizi almıştık. Tabi çok kronik bir duruma gelmemişken bu kararı veriyoruz." ifadelerini kullandı. Sözcü'den Saygı Öztürk'e konuşan İmamoğlu o masada neler konuşulduğuna ilişkin soruya ise şöyle cevap verdi; “Görüşme içeriğiyle ilgili savsatalar yapıldı. Yani İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanı, İngiliz büyükelçisiyle, eşiyle görüşecek, yanında her ikisinin danışmanı olacak, iki tane tercüman olacak, bu ortam da ne konuşulabilir ki? Şehir konuşulur, şehirler konuşulur, ülkeler arasındaki diyalog konuşulur, ülkeler arasındaki diyalogdan İstanbul kenti nasıl daha faydalanılır konuşulur. Tatbikî sohbetin içine balığın lezzetli olup olmadığı girer, mutfak konuşulur, kadınların olduğu yerde elbette ki kadınlar konuşulur; bunlar konuşulur başka ne olacak? Yani öyle bir yerde diplomasi yemeği yiyorsunuz ki yan masanızda bir aile, arka masanızda bir aile oturuyor. Biz gizli kapılar ardında bir şey yapmadık ki çok özel manalar yüklenilsin bu işe."

2 yıl önce

Fransa’da kadınların yüzde 81’i tacize uğruyor! Çareyi KADES benzeri bir uygulamada buldular…

Fransa İçişleri Bakanlığı’nın ülke genelinde başlatacağı yeni önlem kapsamında akıllı telefon uygulaması Umay ve perakende zinciri Monoprix ile iş birliği yapıldı. Adımı ‘devrim’ olarak nitelendiren Vatandaşlık İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Marlene Schiappa, “Fransa’nın neresinde olursa olsun her kadının güvenli bir yere sığınabilmesini istiyoruz.” dedi. KADES’İN BENZERİ UYGULAMAYA ALINDI Yeni plan kapsamında kadınlar, taciz durumunda Umay uygulamasında bulunan uyarı düğmesi sayesinde bölgedeki güvenli noktalara ulaşabilecek. Tüm polis karakolları ve jandarma ekiplerinin yanı sıra Monoprix ve Monop mağazaları haritada güvenli yerler olarak listelenecek. Polis teşkilatı ve diğer kurumlar, uygulama aracılığıyla sokaktaki kadınları daha etkili bir şekilde korumaya yardımcı olmak için devreye girebilecek. İçişleri Bakanlığı, mağazalarından birine sığınan ve sokakta tacize uğrayan herhangi bir mağdura gerektiği gibi uygun şekilde yardım etmesi için Monoprix grubuyla iş birliği içinde olacak. KADINLARIN %81’İ TACİZE UĞRUYOR Ipsos anketine göre, Fransa’daki kadınların yüzde 81’i kamusal alanda cinsel taciz mağduru olduğunu söylüyor. Monoprix Grubu Başkanı Jean Paul Mochet, diğer özel işletmeleri bu girişime katılmaya çağırdı. Uygulamayla ilgili şubelerine gerekli araçları sunacaklarını belirten Mochet, 250 şehirde güvenli sokaklar projesinde İçişleri Bakanlığı ve Umay ile çalışmaktan gurur duyduklarını kaydetti. TACİZİN CEZASI 90 EURO Dönemin Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Bakanı Marlene Schiappa tarafından hazırlanan ve 2018 Mayıs ayında kabul edilen yasada sokak tacizlerine minimum 90 Euro para cezası veriliyor. Mağdur 15 yaşından küçükse bu rakam 1.500 Euro’ya kadar çıkabiliyor. Bu yasanın yürürlüğe girmesinden bu yana yaklaşık 3 bin 500 kişiye para cezası kesildi. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron geçen ay, sokakta cinsel taciz için para cezasının 300 Euro’ya çıkarılmasını görmek istediğini söylemişti.

2 yıl önce

Polis Taksim'de kadınlara çiçek dağıttı

İstiklal Caddesi'nde 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle, Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğü ekipleri kadınlara karanfil dağıttı. Polis ekipleri ayrıca kadına yönelik şiddetin engellenmesi için kurulan KADES uygulaması hakkında kadınlara bilgi verdi. Polisten çiçek alıp KADES uygulaması hakkında bilgi edinen kadınlar memnuniyetlerini dile getirdi.

1 2 3 4 5 6 7