30 Nisan Salı 2024
1 yıl önce

AP, AB Komisyonundan Yunanistan'ı yasa dışı geri itmelere karşı uyarmasını talep ediyor

Avrupa Parlamentosu, Avrupa Birliği (AB) Komisyonuna Yunanistan'ın sığınmacıları Türkiye'ye doğru geri ittiği ve Yunan polislerinin dahliyle "can kaybı, insanlık dışı muamele, iltica prosedürüne erişimin engellenmesi ve geri göndermelerin" son dönemde arttığına ilişkin bir mektup yazarak Komisyonu sorumluluğunu üstlenmeye çağırdı. Avrupa Parlamentosunun Sivil Özgürlükler Komitesi Başkanı Juan Fernando Lopez Aguilar, AB Komisyonunun göç ve insan haklarından sorumlu Komisyon üyeleri Margaritis Schinas, Vera Jourova ve Ylva Johansson'a hitaben bir mektup yazdı. Mektupta, uluslararası koruma arayan onlarca kişinin Meriç Nehri'nin kara sınırı bölgesinden Türkiye'ye geri itildiğine ilişkin raporlardan söz eden Aguilar, durumun son aylarda tırmanışa geçtiğine işaret etti. Raporların AB'nin dış sınırlarında Yunan polis yetkililerinin dahliyle "can kaybı, insanlık dışı muamele, iltica prosedürüne erişimin engellenmesi ve geri göndermelerin" yaşandığına dair önemli endişeler uyandırdığını ifade eden Aguilar, mektupta AB Komisyonunun "herhangi bir şiddet kullanımını kınama görev ve sorumluluğu" olduğunu anımsattı. Aguilar, Komisyona ayrıca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) sığınmacılara insani yardım sağlanması yönündeki tedbir kararlarının uygulanmasını da garanti altına alma sorumluluğu olduğunu hatırlattı. ENGELLEMEYE ÇALIŞTILAR Dosyayla ilgilenen bir AB yetkilisi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'in partisi Yeni Demokrasiye ait siyasi grup olan Avrupa Halk Partisinin komite oylamasıyla mektubu engellemeye çalıştığını söyledi. Kaynak, "Girişim başarılı olamadı, mektup en geç yarın AB Komisyonuna gönderilecek." dedi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, geçen günlerde insan hakları örgütlerinin açtığı davanın ardından, Yunan makamlarına Meriç Nehri yakınında Türkiye-Yunanistan sınırında mahsur kalan sığınmacılara yiyecek, su ve yeterli tıbbi tedavi sağlama talimatı veren 13 geçici tedbir kararı çıkarmıştı. İnsan hakları savunucuları ve önde gelen medya kuruluşları, Yunan makamlarının uluslararası hukuku ihlal eden yasa dışı geri itmelerini sık sık rapor ediyor. Buna rağmen Yunan makamları, raporları inkar etmeye devam ediyor.

1 yıl önce

Boğaziçi Üniversitesi'nde evrakları gasp eden 4 akademisyen görevinden uzaklaştırıldı: Soruşturmada karar açıklandı

Boğaziçi Üniversitesi Bilgi İşlem Dairesi'ne baskın düzenlediği ve bazı evrakları gasp ettiği iddia edilen 4 akademisyenin soruşturma kapsamında görevlerinden uzaklaştırıldığı öğrenildi. Boğaziçi Üniversitesi yönetiminin başlattığı soruşturma kapsamında Prof. Dr. Tuna Tuğcu, Prof. Dr. Yavuz Akpınar, Prof. Dr. İbrahim Semiz ve Prof. Dr. Emre Otay'ın 2547 sayılı kanunun 53/b maddesi uyarınca görevlerinden uzaklaştırıldığı ifade edildi. KURUMSAL MAİL BİR PERSONEL TARAFINDAN YETKİSİZ ŞEKİLDE KULLANILDI Boğaziçi Üniversitesi'nin kurumsal mailinin bilgi işlemdeki bir personel tarafından yetkisiz şekilde kullanıldığı ve tüm kurum personeline propaganda amaçlı paylaşımda bulunulduğu tespit edildi. Söz konusu kişinin soruşturma kapsamında görevlerinden uzaklaştırılan Prof. Dr. Tuna Tuğcu'nun doktora öğrencisi de olduğu bildirildi. Boğaziçi Üniversitesi yönetiminin üniversitenin veri ve bilgi işlem güvenliğini tehlikeye düşüren olayla ilgili soruşturma başlattığı öğrenildi. Söz konusu eylemin "siber suç" kapsamına girdiği değerlendiriliyor. Üniversite yönetiminin soruşturmanın ardından ilgili personel hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunması bekleniyor. Prof. Dr. Tuna Tuğcu'nun doktora öğrencisi olan kişinin, Boğaziçi Üniversitesi Bilgi İşlem Dairesi'nde kurumsal maillere sızması ve veri güvenliğini ihlal etmesi dikkat çekiyor. Boğaziçi Üniversitesi Bilgi İşlem Dairesi'nde görevli personelin öğretim üyeleriyle ilişkisi mercek altına alındı. BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ'NDEN 30 BİN DOLARLIK İHALE Kurum içi evrakları gasp ettiği gerekçesiyle soruşturma kapsamında görevinden uzaklaştırılan Prof. Dr. Tuna Tuğcu'nun, babası ve iki akademisyenin ortak olduğu firmayla Boğaziçi Üniversitesi'nden 2 seferde 20 bin ve 10 bin dolarlık iş aldığı belirlendi. Usülsüz bir şekilde, ihale yapılmaksızın gerçekleşen bu alımların bugünkü değerinin yarım milyonun üzerinde olduğu ifade ediliyor. Açık kaynaklardan yapılan araştırmalarda firma ortağı akademisyenlerin başka firmalarının da olduğu tespit edildi. Söz konusu firmaların kime ne kadar fatura kestiği belirsiz olduğu ifade ediliyor. Altında Bilgisayar Bölüm Başkanı Cem Ersoy'un da imzası bulunan alımın, doğrudan temin yöntemi ile yapıldığı ve bu usul ile Turan Tuğcu'nun şirketine para aktarımında bulunulduğu iddia ediliyor. NE OLMUŞTU? Boğaziçi Üniversitesi Bilgi İşlem Dairesi Başkanı'nın, Kandilli Kampüsünde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı açılış töreninde olmasını fırsat bilen Prof. Dr. Tuna Tuğcu, Prof. Dr. Yavuz Akpınar, Prof. Dr. İbrahim Semiz ve Prof. Dr. Emre Otay, üniversitenin ana kampüsünde bulunan Bilgi İşlem Daire Başkanlığına baskın düzenlemişti. PERSONELİ TEHDİT ETTİLER 4 akademisyenin buradaki personeli üstü kapalı tehdit ettiği, yetkileri olmadığı halde bazı evrakları gasp ettiği ifade edildi. Boğaziçi Üniversitesi yönetimi söz konusu olay hakkında soruşturma başlattı.

1 yıl önce

Göçmenler ve sığınmacılara karşı düşmanlığı körükleyen Sessiz İstila kısa filminin ikincisi yayınlandı!

https://www.youtube.com/watch?v=kbcPsG2hlFQ&feature=youtu.be Göçmenler ve sığınmacılara karşı düşmanlığı körükleyen Sessiz İstila kısa filminin ikincisi servis edildi. Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ın finanse ettiği gösterilse de dil yöntem açısından FETÖ algı operasyonlarına benzeyen filmin yönetmenliğini bu kez Gökalp Yemen üstlendi. 12 dakikalık kısa filmi, yapımcısı Hande Karacasu, Youtube kanalından yayınladı. Türkiye'deki sığınmacıları hedef alan Sessiz İstila'nın ikincisinde; Kam’ın verdiği özel iksiri içen Göktürk savaşcısı Aybars, gözlerini 2022 İstanbul’unda açıyor. İktidarı ve hükümet karşıtlığını sığınmacılar üzerinden provoke eden filmde, sığınmacıları dışarı atılacak çöp gibi gösterildi. İktidara göndermeler bulunan kısa filmde suç örgütü lideri Sedat Peker'in, 'Lan bırakkk' sözleri de yer aldı. Sessiz İstila 2'nin sonunda İzmir Marşı çalındı. NE OLMUŞTU? Masrafları Ümit Özdağ tarafından karşılandığı belirtilen Sessiz İstila kısa filmi yayınlandıktan sonra büyük tepki çekmişti. Kısa filmin yapımcısı ve yönetmeni Hande Karacasu gözaltına alınmış, daha sonra serbest bırakılmıştı.

1 yıl önce

Enflasyonun rekor kırdığı Almanya'da gıda bankaları önündeki kuyruk uzuyor! Almanya eski Türkiye’ye döndü karne ile gıda alımları başladı

Euronews’in haberine göre; Ukrayna'nın Rusya tarafından işgalinin de etkisi ile örneğin Almanya'da enflasyon, Mayıs ayında yıllık bazda yüzde 7,9'a ulaşarak 1990'da iki Almanya'nın birleşmesinden bu yana en yüksek seviyesine ulaştı. Pandemi ile üst üste gelen bu durumun sonucunda ise özellikle düşük gelirli kesim çareyi Berlin yakınlarındaki Bernau'da kurulan gıda bankalarında arıyor. Ucuz marketler önünde uzun kuyruklarda bekleyen insanlar toplam 30 euroya pazar çantalarını dolduruyor.  Kuyrukta sırasını bekleyen Gabriele Washah normal süpermarketlerden en ucuz ürünleri bile almaya artık gücünün yetmediğini söylüyor.  Eski bir tezgahtar olan 65 yaşındaki emekli kadın, süpermarketler tarafından bağışlanan, satılmamış, son tüketim tarihleri dolmuş ya da yaklaşmış ürünleri düşük fiyata satan ve yemek paketleri hazırlayan gıda marketlerinden bir kaç yıldır alış veriş yaptığını ifade ediyor.  "Her şey zamlanıyor" "Tafel" adı verilen Alman gıda bankaları ağının iletişim müdürü Johanna Matuzak, AFP'ye yaptığı açıklamada, "Almanya'da gıda talebi yılın başından bu yana keskin bir şekilde arttı" diyor. Almanya'da belirli bir gelirin altında kazananların faydalanabildiği bu gönüllü kuruluşlardan yaklaşık bin tane bulunuyor. Pahalılığın sadece gıda fiyatlarında değil hayatın her alanında hissedildiğini söyleyen 69 yaşındaki emekli Peter Behme, "Tüm fiyatlar artıyor. Devletin yardımının nereye gittiğini bilmiyorum" diye devam ediyor.  Almanya'da hükümet, akar yakıt vergisindeki indirimden, toplu taşıma ücretlerini üç ay süreyle düşürmeye ve her haneye 300 euro yardım etme gibi bir takım devlet destek yardımlarını uygulamaya soktu. Fakat bu adımlar yeterli bulunmadı. Savaş nedeniyle ülkenin Ukraynalı mültecileri de ağırlamaya başlaması ise bu marketlerde onların da kuyruk yapmasına neden oldu.  Almanya'daki Ukraynalı mülteciler Haziran'dan bu yana aylık 449 euro sosyal yardım alıyor. Kendilerine dil konusunda yardımcı olan bir gönüllü ise "Devletten aldıkları yardımla su, enerji, gıda ve hijyen ihtiyaçlarını karşılamaları gerekiyor. Bu para hiçbir şeye yetmiyor" diyor.  "Karneye bağlanıyorlar" Artan sayı karşısında bazı gıda bankaları ürünlerine zam yapmak zorunda kalırken diğerleri ise karne sistemine geçerek yeni müşteri kabul etmeyeceklerini bildiriyor. Bu akın karşısında Almanya'daki bazı gıda bankaları artık yeni müşteri kabul etmiyor ya da dağıttıkları gıdayı karneye bağlıyor. Bernau'daki gıda bankası yöneticisi Norbert Weich, bu durumun yaşanmaması için kaynaklarının arttırılmasını talep ediyor. "Uzun zamandır hükümetten, Fransa'da olduğu gibi süpermarketleri satılmayan gıdaları dağıtmaya zorlayacak bir yasa çıkarmasını istiyoruz" diyor. Deutscher Paritätische Gesamtverband adlı yardım kuruluşu tarafından yapılan bir araştırmaya göre, Almanya'da 2020 yılında nüfusun yüzde 16'sı, yani 13 milyondan fazlası yoksulluk sınırının altında yaşıyordu.

1 yıl önce

CHP'nin belediye karnesi: Ekrem İmamoğlu 30 ulaşım projesinden sadece 1 tanesini tamamlayabildi

İBB Meclisi haziran ayı dördüncü oturumu, Saraçhane'deki belediye binasında yapıldı. İBB Ulaşım ve Trafik Komisyonu Başkanı ve Bağcılar Belediye Başkanı Abdullah Özdemir, 'Raylı ve Lastik Tekerlekli Toplu Taşıma Sistemleri Arası Etkileşim İnceleme Raporu'nu meclise sundu. 30 PROJEDEN 1'İ BİTTİ İstanbul'da son 3 yılda birçok alanda olduğu gibi ulaşım hizmetinde de geriye gidildiğini belirten Özdemir, AK Parti döneminde başlatılan projeler dışında yeni planlanan tünel, yol ve kavşak olmadığını ifade etti. Özdemir, "2017'de başlayan 30 yol ve kavşaktan 11 tanesi AK Parti döneminde yapıldı. 1 tanesinin de yüzde 90'ı yine AK Parti döneminde bitmişti, tamamladılar. Geri kalan 18'i halen bitirilmedi. Şantiyelerin neredeyse tamamı atıl durumda" diye konuştu. İBB KAPTANSIZ YÖNETİLİYOR 2012-2017 yılları arasındaki AK Parti döneminde İstanbul'a 2 bin 250 otobüs alındığını hatırlatan Özdemir, şöyle devam etti: "CHP'li İBB yönetimi döneminde ise sadece 160 metrobüs alım sözleşmesi yapıldı ve bunlardan da sadece 120'sini filoya katabildiler. Şoförsüz metrobüs gibi İBB de kaptansız yönetilmektedir. İstanbul'un trafik çilesi artarak devam ediyor." GÜNLÜK 144 CM İLERLEME Demiryoluyla ilgili de bir arpa boyu yol kat edilemediğini dile getiren Özdemir, "AK Parti döneminde yıllık 4.2 kilometrelik bir ilerleme varken CHP zamanında 600 metrelik ilerleme var. Ataköy - İkitelli metrosunda ilerleme 2021 Aralık'ta yüzde 69 iken 2022 yılı Mart ayında yüzde 70 ilerleme oldu. Bunun günlük ilerlemesi 144 cm. Buralar binlerce kişinin çalıştığı hatlardır. Elle kazsanız yüzlerce metre ilerlersiniz" dedi. Özdemir sunduğu raporda metroların açılmasıyla atıl kalan minibüslerin halk otobüslerine, bin minibüsün taksiye dönüştürülmesini önerdi. 60 BİN KAPASİTELİ OTOPARK NEREDE? AK Partili Özdemir otopark konusunda ise şöyle konuştu: "Sayın İBB Başkanı, seçim döneminde İstanbullulara 100 bin araç kapasiteli otopark sözü vermişti. Şu ana kadar İstanbul'da 60 bin araç kapasiteli otoparkı bitirmiş olmalıydı. 60 bin araç kapasiteli otopark nerede?" HAZIR TÜNELİ TOPRAKLA DOLDURDULAR Akşam Gazetesi'nin haberine göre, Ekrem İmamoğlu yönetimindeki İstanbul Büyükşehir Belediyesi, AK Parti döneminde Sancaktepe-Yenidoğan Metro Hattı için açılan tünel ve şaftları kamyon kamyon toprakla doldurmuştu. Özkaynaklarla yapılacak şekilde ihale edilen Yenidoğan-Cumhuriyet-Emek Metrosu'nun 'dış borçlanma' bahanesiyle iptal edildiği, sonra da özkaynakla yapılan tünellerin doldurulduğu öne sürülmüştü. İBB Meclisi AK Parti Grup Başkanvekili M. Tevfik Göksu, "İşte CHP'li İBB çalışıyor. Metro hattının inşaatını kapatıyor. CHP'nin bu ülkedeki misyonu millete hizmet değil, millete istikamet belirlemek" diyerek tepki göstermişti. METRODA İSYAN ETTİREN ARIZA Yenikapı-Hacıosman Metro Hattı'ndaki teknik bir arıza nedeniyle seferler durdu. Arıza giderilemeyince seferler Taksim istasyonu üzerinden aktarmalı olarak devam etti. Vatandaşlar otobüslere yönlendirildi ancak bu kez de izdiham yaşandı. Taksim'e gitmeye çalışan Sevdem Usta ,"Metro bozuldu dediler. 20 dakikadır otobüs bekliyoruz, hala binemedik" dedi. Ömer Pehlivan adlı vatandaş da, "Teknik bir arıza varmış, nedeni de belli değil. İnsanları da uyarmıyorlar aşağı inerken" diyerek sitem etti. Arıza uzun süre giderilemeyince bazı istasyonlar kapatıldı. Aktarma yapılan otobüslerde izdiham yaşandı. 'DIŞ SİYASET YAPACAĞINIZA HİZMET YAPIN!' Arızanın uzun süre giderilememesi nedeniyle mağdur olan İstanbullular, öfkelerini sosyal medyada dile getirdi. İşte yapılan bazı paylaşımlar şöyle: Metro bozuk, merdivenler-asansörler hep arızalı. Otobüslerde izdiham var. Rezalette son nokta. Dış siyaset yapacağınıza hizmet yapın. İstanbul'da metro Taksim'e kadar, şaka gibi! Daha neler göreceğiz gidene kadar bakalım. CHP'ye yaraşır hizmet, İBB'nin yeni başarısı; girilemeyen metro.

1 yıl önce

Londra'da binlerce protestocu hayat pahalılığına karşı maaşlara zam istedi

Euronews’in haberine göre; Sendikalar Birliği (TUC) tarafından düzenlenen gösteri, Portland Place'te başladı. Daha sonra binlerce gösterici, yaklaşık üç kilometre yürüyerek Parlamento Meydanı'na ulaştı. Bazı göstericiler "Yeter artık", "Maaşları artırın, faturaları düşürün", "Herkes için güvenli ev" yazılı dövizler taşırken sık sık hükümet karşıtı sloganlar atıldı. Bazı protestocuların üzerlerinde Başbakan Boris Johnson ile Maliye Bakanı Rishi Sunak'ın fotoğraflarının yanında "Bedel ödetin" yazısı bulunan pankartlarla yürüdüğü görüldü. Göstericiler, Başbakanlık Ofisi 10 Numara önünden geçerken Johnson'ı yuhalayarak protesto etti. TUC Genel Sekreteri Francis O'Grady Parlamento Meydanı'nda yaptığı konuşmada "Fiyatlar uçuyor ama yönetim kurullarında ikramiyeler şişti" eleştirisi getirerek artan maliyetlere karşı maaşların artırılmasını istedi. UC Genel Sekreter Yardımcısı Sue Ferns de "Yaşam maliyeti krizi işçileri çok zorluyor. Her şey yükseliyor. Ama maaşımız yükselmiyor. Enerji faturaları çatıları delip geçiyor, masaya yemek koymak her geçen gün daha pahalıya mal oluyor. Arabaların depolarını doldurmak için cüzdanları boşaltmak gerekiyor" diye konuştu. TUC'ye göre 2008 yılından bu yana işçiler ortalama 20 bin sterlin kayba uğramış durumda. Bu kayıp 1930'lardan bu yana gerçek maaşlarda yaşanan en büyük kayıp. İngiliz ekonomisi son üç aydır daralma eğiliminde İngiltere'de nisan ayında enflasyon, enerji ve gıda fiyatlarındaki artışın etkisiyle yüzde 9 oranına ulaşarak son 40 yılın en yüksek seviyesine çıktı. İngiltere Merkez Bankası enflasyon oranının yıl sonuna doğru yüzde 11'e yükselmesini bekliyor. Merkez bankası yükselen enflasyonla mücadele edebilmek için faiz oranlarını 1.25 seyiyesine çıkardı. Ekonomi uzmanları enflasyon yükselirken maaşların da aynı düzeyde arttırılmasının bir sarmala dönüşerek yüksek ücret enflasyonuna sebep olmasından endişe ediyor. İngiltere'de ekonomik büyüme de gerileme görülmesi de endişeleri arttırıyor. Ulusal İstatistik Kurumu'nun son açıkladığı rakamlara göre ülkede gayrısafi yurtiçi hasıla mart ayında yüzde 0.1, nisan ayında ise yüzde 0.3 daraldı. İngiltere Ticaret Odaları geçtiğimiz günlerde 2022 büyüme tahminini yüzde 3.6'dan 3.5'e düşürmüştü.

1 yıl önce

CHP ile kol kola giren Temel Karamollaoğlu: İzmir'de büyük patlama yapacağız

https://twitter.com/saadetpartisi/status/1538217312456671234?s=21&t=Hq_fdSkZ1-g6YPThEEhPWg Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, bugün İzmir'de partisinin Konak ilçe kongresine katıldı. Burada yaptığı konuşmada ekonomiden altılı masaya kadar gündemi değerlendiren Karamollaoğlu, 2023'te yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili iddialı konuştu. "Türkiye'nin en büyük partisi olduğumuzu göstereceğiz" Seçim öncesi ve sırasında teşkilatlara büyük iş düştüğünü belirten Karamollağlu, "Seçimlerde büyük patlama yapacağız. Türkiye'nin en büyük partisi olduğumuzu göstereceğiz. Bu seçimlere giderken her yerde teşkilatlarımızı güçlendirmemiz gerekiyor" dedi. Açıklamalarına devam eden Temel Karamollaoğlu, İzmir'de kendilerine yönelik büyük ilgi olduğunu öne sürdü. "İzmir'de büyük patlama yaşayacağız" Saadet Partisi Lideri Karamollaoğlu, "Biz insanlarımızın gönlünü kazanmaya başladık. İzmir'e geldik. Allah razı olsun. Müthiş bir teveccüh var. Biz bu teveccühü sandığa yansıtmak zorundayız. Alçak gönüllü olacağız. Yalan söylemeyeceğiz. Yetim malına el uzatmayacağız. Rüşvet alıp vermeyeceğiz. İzmir'de seçimlerde büyük patlama yaşayacağız" şeklinde konuştu.

1 yıl önce

Hakkari’de 2 terörist etkisiz hale getirildi! Bakan Soylu: “Tezkerelere "Hayır" diyen Belediyelere terörist alan Kılıçdaroğlu’na duyurulur”

Bakan Soylu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “"Terör Abluka Altında" Eren Abluka-2'de, Hakkari Şemdinli’de, Jandarma ve Korucularımız, eylem hazırlığındaki 2 teröristi etkisiz hale getirdi. Terör yasasını büyükelçiler eliyle değiştirmek isteyen Tezkerelere "Hayır" diyen Belediyelere terörist alan Kılıçdaroğlu’na duyurulur.” dedi. https://twitter.com/suleymansoylu/status/1538768810328608770?s=21&t=hyx-drdN4w1ivNBaxmmcaQ İÇİŞLERİ BAKANLIĞI’NDAN AÇIKLAMA Bakanlıktan yapılan açıklamada, Hakkari-Şemdinli-Akbal köyü kırsalında, 19 Haziran 2022 tarihinde, Hakkari İl Jandarma Komutanlığına bağlı JÖH, Jandarma Komando ve GK timlerince başlatılan EREN ABLUKA-2 operasyonu kapsamında, 2 BTÖ mensubu etkisiz hale getirilmiştir. Teröristlerle birlikte 1 M-16 Piyade tüfeği, 1 AKS-47 Piyade tüfeği, bu silahlara ait çok sayıda mühimmat ile 3 el bombası ele geçirildi. Bölgede operasyonlara devam ediliyor.” denildi.

1 2 ... 137 138 139 140 141 142 143 ... 316 317