08 Mayıs Çarşamba 2024
3 yıl önce

İYİ Parti’li İncirliova Belediye Başkanı Aytekin Kara’dan korona partisi

Aydın'da arkadaşları ile buluşan İYİ Parti'li Başkan, arkadaşlarıyla birlikte koronavirüs salgını tedbirleri kapsamında uygulanan kısıtlamaları hiçe saydı.  Sokağa çıkma kısıtlamasının bulunduğu saatlerde gerçekleşen ve maske, sosyal mesafe tedbirlerinin umursanmadığı parti bir de sosyal medya üzerinden canlı yayınlandı.  Görüntülerin sosyal medyada yayılmasının ardından vatandaşlar İYİ Parti'li Başkan Kara'ya ve arkadaşlarına sert tepki gösterdi

3 yıl önce

Üsküdar Kaymakamlığı'ndan, Tanju Çolak'ın bir restorandan paylaştığı görüntüye ilişkin açıklama

“Bazı basın yayın organlarında eski milli futbolcu Tanju Çolak ve arkadaşlarının Kovid-19 tedbirleri kapsamında masada yemek servisi yapılması mümkün olmayan bir lokantada yemek yedikleri ve bu yemeğe dair görüntüleri Çolak'ın sosyal medya hesabından paylaştığı haberler yer almıştır. Üsküdar Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği ekiplerimizce yapılan çalışmalarda, paylaşıma konu olan ve içeriği itibarıyla Kovid-19'la mücadele kapsamında alınan tedbirlere aykırılık teşkil eden bu görüntülerin 27 Ocak 2021 tarihinde Çengelköy'de bulunan bir restoranda çekildiği tespit edilmiştir. Yapılan bu tespitler çerçevesinde Kaymakamlığımızca yasak ihlalinde bulunan iş yerine ve şahıslara toplamda 13 bin 876 TL idari yaptırım kararı uygulanmıştır."

3 yıl önce

Valilikten Boğaziçi açıklaması: Etkinlik çağrıları kamu sağlığını tehlikeye atacaktır

"Bazı sivil toplum kuruluşları ve topluluklar tarafından sosyal medya/basın yoluyla Boğaziçi Üniversitesi kampüsü önü ve çevresinde 1 Şubat 2021 Pazartesi günü (bugün) toplantı, gösteri yürüyüşü, basın açıklaması yapılması yönünde çağrılarda bulunulmuştur. Beşiktaş ve Sarıyer İlçelerimizin Umumi Hıfzıssıhha Meclisleri tarafından 05 Ocak 2021 tarihinde alınan kararlarla; Covid-19 salgın yayılımının engellenmesi ve toplum sağlığının korunması için toplantı, miting, yürüyüş, oturma eylemi, forum, açık hava toplantısı, gösteri, basın açıklaması, konser, bildiri dağıtımı ve benzeri faaliyetlerin yapılması bir (1) ay süreyle yasaklanmıştır. Bu kararlar 5 Şubat 2021 tarihine kadar yürürlüktedir. Covid-19 salgınıyla mücadele kapsamında devletimiz ve milletimizin el ele yürüttüğü çalışmalar olumlu sonuçlarını göstermektedir. Ancak salgın henüz bitmemiştir. Bahsi geçen etkinlik çağrıları, hali hazırda devam eden salgınla mücadele önlemlerimizi ihlal ederek, kamu sağlığını tehlikeye atacaktır."

3 yıl önce

İstanbul Valiliği’nden, Boğaziçi Üniversitesi'ndeki eylemcilerin ablukasına ilişkin açıklama

"Boğaziçi Üniversitesi Rektörlük binasını ablukaya alan ve aralarında öğretim üyeleri ile LGBT Kulüp üyesi öğrencilerin de bulunduğu bir grup göstericiye, üniversite özel güvenlik görevlileri tarafından eylemin sona erdirilmesi ve dağılmaları yönünde uyarılarda bulunulmuştur. Yapılan uyarılara itibar etmeyen göstericiler İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerimizin müdahalesiyle dağılmaları sağlanmıştır."

3 yıl önce

Kaymakamlıktan Bebek Sahili’ndeki yoğunluğa ilişkin açıklama: Kısıtlamalara uymayan kişilere gerekli idari/adli işlemler uygulanmaktadır

Bebek Sahili’ndeki vatandaşlarla ilgili olarak, basında çıkan haberler doğrultusunda yapılan incelemelerde, ilgili şahısların turist ve kısıtlamalardan muaf kişiler oldukları tespit edilmiş olup, emniyet birimlerimizce konunun takibi hassasiyetle yapılmaktadır. Kısıtlamalara uymayan kişilere gerekli idari/adli işlemler uygulanmaktadır.

3 yıl önce

İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Cizre ve İdil belediyelerine hibe ettiği 2 iş makinesini geri aldı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ‘Kardeş Belediye’ çalışması kapsamında Cizre ve İdil belediyelerine hibe ettiği, 1 çöp sıkıştırma aracı ve 1 yolcu otobüsünü geri aldığı öğrenildi. CHP’li Ekrem İmamoğlu yönetimindeki İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden konuyla ilgili herhangi bir açıklama yapılmadı.

3 yıl önce

Cemal Kaşıkçı'nın öldürülmesine ilişkin davada 3 tanığın bilgisine başvuruldu

Orta Doğu'nun etkin gazetecilerinden Washington Post yazarı Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın, 2 Ekim 2018'de Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğunda katledilmesine ilişkin 26 sanığın yargılandığı davanın İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmasına, haklarında yakalama kararı bulunan firari 26 sanık katılmadı. İstanbul Barosu tarafından görevlendirilen bazı avukatların, sanıkları temsil ettiği duruşmada, Cemal Kaşıkçı'nın nişanlısı müşteki Hatice Cengiz ile avukatı da hazır bulundu. Duruşmada daha önce alınan ara karar gereği tanık olarak dinlenilmesine karar verilen 3 kişinin bilgisine başvuruldu. Tanıklardan İstanbul Koruma Şube Müdürlüğü görevlisi ve dönemin Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosu Al Otaıbı'nın koruması M.E.S, başkonsolosun olay tarihinde yıllık izinde olduğunu ve bu nedenle kendisine de olay günü için "izin yap" dediğini belirterek, "Herhangi bir şeyden şüphelenmedim." dedi. Araçta hep Arapça konuşulduğunu ve Arapça bilmediği için anlamadığını aktaran M.E.S, "Başkonsolosun şoförü Hakan da olay günü izinliydi ama Hakan'ı o gün arayarak çağırmış. Beni çağırmadı. Hakan'a sorduğumda bana, 'Büyükçekmece'de alışveriş yaptığını, sonrasında konsolosun amcasının oğlunu havalimanına bıraktığını' söyledi. Başkonsolos olaydan bir hafta sonra çıkış yaptı." diye konuştu. "Ne malum parçalara ayırıp götürmedikleri" Tanıklardan Hikmet Çetinkaya da Turan Kışlakçı'nın kendisini arayarak şoförlük yapmasını istediğini, olaydan sonraki gün konsolosluğa gittiklerini ve konsolosluk önünde gazeteciler dahil bir çok kişinin olduğunu anlatarak, "Konsoloslukta beklerken araçların giriş çıkışını yönlendiren vale gibi biriyle konuştum. Bu kişinin bana, 'Bunların nasıl bir devlet olduğunu bilmiyor musunuz? Uzaklaşın, boşuna beklemeyin' demesi üzerine, ben de 'Kameralar var, nasıl çıkaracaksınız, kaybolamaz' dedim. Aynı kişi bana, 'Ne malum parçalara ayırıp götürmedikleri' dedi." ifadesini kullandı. Başkonsoloslukta şoför olarak çalışan tanık Edip Yılmaz da, gördüğü herhangi bir şey olmadığını ve olaydan bir gün sonra haberlerinin olduğunu aktararak, "Olay günü biz eksi 3. kattaydık. Bizim bulunduğumuz odanın kapısını kapattı güvenlik müdürü. 'Ben gelmeden çıkmayın' dedi. Kapı 20 dakika kapalı kaldı. Daha sonra kapı açıldı. Yarım saat sonra dışarı çıktım. Olağanüstü bir şey vardı ama ne olduğunu anlayamadık. Ben Cemal Kaşıkçı'yı hiç görmedim. Eksi 3. katta bomba patlasa duymayız. Başkonsolosun, çalışan şoförler aracılığıyla haber göndererek rezidansa kimse gelmesin' dediğini, hatta özel şoförünün denediğini, onu bile almadığını duyduk." şeklinde konuştu. "Turan Kışlakçı'yı neden dinlemiyorsunuz?" Tanık ifadelerinin ardından beyanlara karşı diyeceği sorulan müşteki Hatice Cengiz, mahkeme heyeti başkanına, "Turan Kışlakçı'yı neden dinlemiyorsunuz?" diye sordu. Başkan da, "Turan Kışlakçı'yı tanık olarak çağırmışız. Gelmediği için hakkında zorla getirme kararı çıkarmışız." dedi. Söz alan Hatice Cengiz'in avukatı Ali Ceylan ise, "Amerikan (CIA) istihbarat raporunun dosyaya getirilmesini talep ediyoruz, dosyada olmayan isimler hakkında ihbarda bulunulmasını talep ediyoruz." dedi. Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, Amerikan istihbarat raporunun getirilmesi talebini, davaya katkı sağlamayacağı ve tarafların bu konuda savcılıklara başvuru hakları olduğu gerekçesiyle reddetti. Sanıklarla ilgili yakalama kararları ile Turan Kışlakçı'nın aralarında bulunduğu dinlenilemeyen tanıkların zorla getirme kararlarının devamına hükmeden heyet, duruşmayı 8 Temmuz'a erteledi. Hatice Cengiz'den açıklama Duruşmanın bitmesinin ardından Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı önünde avukatıyla birlikte bir açıklama yapan Hatice Cengiz, "Tanıklar dinlenildi. Biz mahkemeden, yeni açıklanan rapor kapsamında, ortaya çıkan yeni delillerin de davaya eklenmesini istedik. Bundan sonraki süreci avukatlarla beraber takip edeceğiz. Onun dışında söylenebilecek, bu en son yayınlanan rapor, doğrudan veliahta bir sorumluluk yüklüyor. Bu kapsamda mahkeme sürecine dahil olmasını istiyorum." dedi. İddianameden Orta Doğu'nun etkin gazetecilerinden, Washington Post yazarı Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı, evlilik işlemleri için 2 Ekim 2018'de girdiği Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğunda öldürülmüştü. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 117 sayfalık iddianamede, Kaşıkçı'nın öldürülmesi eylemini gerçekleştirmek üzere görevlendirme yapıp diğer sanıklara gerekli talimatları veren sanıklardan Ahmet bin Muhammed el-Asiri ve Suud el- Kahtani'nin "tasarlayarak ve canavarca hisle eziyet çektirerek kasten öldürmeye azmettirme" suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması isteniyor. Sanıkların en başından itibaren maktul Kaçıkçı'yı, Suudi Arabistan'a götürmek, kabul etmediği takdirde öldürmek üzere fikir birliği ve ortak suç işleme kararıyla hareket ettikleri, eylemi tüm ayrıntılarıyla planlayıp iş bölümünü gerçekleştirdikleri kaydedilen iddianamede, sanıkların suça doğrudan katıldıkları ve sonuç olarak ortak hakimiyet alanına aldıkları Kaşıkçı'yı boğarak öldürdükleri ifade ediliyor. İddianamede, sanıklardan Mansur Osman Abu Hüseyin, Maher Abdulaziz M. Mutreb, Salah Muhammed A. Tubaigy, Mustafa Muhammed M. Al-Madani, Saif Saad Q. el-Kahtani, Thaar Ghaleb T. Alharbi, Badr Lafi M. Alotaibi, Turki Musharraf M. Alshehri, Fahad Shabib A. Albalawi, Waleed Abdullah M. Alshehri, Muhammed Saad H. Alzahrani, Naif Hasan S. Alarifi, Abdulaziz Muhammed M. Alhawsawi, Halid Aedh G. Alotaibi, Meshal Saad M. Albostani, Muflih Shaya M. Almuslih, Ahmed Abdullah A. Almuzaini ve Saad Muid Alqarni'nin, "tasarlayarak ve canavarca hisle eziyet çektirerek kasten öldürme" suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor. Birleşen iddianame Soruşturmasını sürdüren İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca Kaşıkçı cinayetine ilişkin Suudi Arabistanlı firari 6 şüpheli hakkında ikinci bir iddianame hazırlanmıştı. Bu iddianamede de, Türkiye'ye gelen şüpheliler Ahmed Abdulaziz M. Aljanobi, Halid Yahya M. Alzahrani, Muhammed İbrahim A. Alzaid ve Obaid Ghazi A. Alasaadi'nin konsolosluk binasında, konutunda ve araçlarda cinayetten sonra delilleri yok ettikleri belirtilmiş, bu nedenle Kaşıkçı'nın cesedi veya cesede ait herhangi bir iz ve emare bulunamadığı kaydedilmişti. Şüphelilerden 2'sinin ağırlaştırılmış müebbet, 4'ünün 5 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenen bu iddianame de mahkemece kabul edilerek davayla birleştirilmişti. Böylece davada sanık sayısı 26 olmuştu.

1 2 ... 4 5 6 7 8 9 10 ... 62 63