Son Dakika:
kahramanmaraş, elbistan, Kur’an kursu, şiddet görüntüleri
Özel Trabzon Açı Koleji Anadolu ve Fen Lisesince hazırlanan "Mermi Havada Durmaz Projesi" kapsamında öğrenciler, Vali İsmail Ustaoğlu'nu ziyaret etti. Öğrenciler ziyarette, okul tarafından hazırlanan "Mutluluğa kurşun sıkma" andını okudu. Ustaoğlu, birilerinin sevincinin diğerlerinin üzüntüsüne sebep olmaması gerektiğini vurgulayarak, "Ortak sloganımız, 'Mutluluğa kurşun sıkma' diyoruz. Çok da güzel bir nokta ile çıktık. Herkes bunu sahiplendi. Duyarlılığınızdan dolayı tüm okul yönetimine teşekkür ediyorum." dedi. Trabzonspor'un 30 Nisan Cumartesi günü oynayacağı Fraport TAV Antalyaspor maçında şampiyon olacağına inandığını dile getiren Ustaoğlu, "Bizim bu haykırışımız, bu sesimizi yükseltişimizin, en ücra köşedeki vatandaşlarımız tarafından da dikkate alınacağına, bu konuda duyarlı davranacaklarına ben yürekten inanıyorum. Emir Yuşalar ölmesin, Yusuflar ölmesin. Temennimiz bir daha böyle acılar olmasın." diye konuştu. Öğrenciler daha sonra ellerinde "Mermi atma havaya, sevincimiz hüzün olmasın, sevinç gözyaşı olmasın, şampiyonluk acıtmasın, o sene bu sene olsun, içimize hüzün dolmasın, mutluluğa kurşun sıkma" gibi sloganların yazıldığı dövizleri taşıyarak, Uzun Sokak'tan 15 Temmuz Şehitler ve Hürriyet Parkı'na kadar yürüdü. Burada öğretmenler, üzerinde yorgun mermi nedeniyle hayatını kaybeden kişilerin isimleri ile vefat tarihlerinin yazıldığı tişörtleri giyen öğrencilerin isimlerini tek tek okuyarak yanına çağırdı. Babasını 2007 yılında yorgun mermi nedeniyle kaybeden Voleybol İl Temsilcisi ve okulun beden eğitimi öğretmeni Şükran Sakallıoğlu, yaşadığı üzüntüyü dile getirdi. Konuşurken duygusal anlar yaşayan Sakallıoğlu, Rize'nin Pazar ilçesinde yaşayan 54 yaşındaki babası Yusuf Osman Telatar'ı, nereden geldiği bilinmeyen yorgun mermi nedeniyle kaybettiğini ifade ederek, "Ben, babasına çok düşkün bir kız evladıydım. Yaşlanacaktı ve ben ona çocuğum gibi bakacaktım." dedi. Kendisi gibi bu acıyı yaşayan birçok insan olduğunu belirten Sakallıoğlu, şunları kaydetti: "Buradan sesleniyorum. Lütfen bizim çığlığımızı duyun, duyarsız kalmayın, lütfen bu bilinçsiz silah tutkusundan vazgeçelim. Hiç kimse annesiz, babasız, evlatsız kalmasın. Lütfen bizi yakınlarımızdan koparmayın. Bu acılara sebep olmayın. Gelmekte olan şampiyonluğumuz acıtmasın."
Süper Lig'in 35'inci haftasında Fraport TAV Antalyaspor'la 2-2 berabere kalarak 2021-22 sezonunun bitime 3 hafta kala şampiyonluğunu ilan eden Trabzonspor'da başkan Ahmet Ağaoğlu yazılı mesaj yayınladı. Trabzonspor'un şampiyonluğu sonrası çok sayıda tebrik mesajı aldığını belirten Başkan Ağaoğlu, "Trabzonsporumuzun şampiyonluğunu ilan etmesinin üzerinden henüz bir gün bile geçmeden, sayısız kişi ve kurumdan tebrik mesajları aldım. Her şeyden önce sosyal medya, telefon, mesaj ve mail kanalıyla bana ve kulübümüze ulaşarak sevincimizi paylaşan başta Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere tüm devlet büyüklerimize; spor kulüpleri, sivil toplum örgütleri, basın kuruluşları ve futbol kamuoyunun tüm paydaşlarına teşekkürlerimi sunuyorum" dedi. "HERKES TAKDİR EDİYOR" Bordo mavili ekibin başarısının tüm kamuoyunca bilindiğini ve takdir topladığını belirten Ağaoğlu, "Trabzonspor'un şampiyonluğunu yaşamak; üstelik bu onura kulübün başkanı sıfatıyla nail olmak, benim için başlı başına büyük bir kıvanç vesilesidir. Ancak gelen kutlama mesajlarında yapılan ortak bir vurgunun dikkatimi çektiğini ve beni ziyadesiyle mutlu ettiğini söylemeliyim. Kamuoyu, Trabzonspor'un bugün elde ettiği başarının, seneler önce ortaya koyduğumuz ve uyguladığımız uzun vadeli planlama ve stratejinin sonucunda gerçekleştiğinin ziyadesiyle farkında. Herkes bunu görüyor ve takdir ediyor. Bu farkındalık, dün geceden beri şahsıma ve kulübüme gelen tüm tebrikleri benim için daha bir anlamlı kılıyor" ifadelerini kullandı. "MUTLULUĞUMUZA KURŞUN SIKMADIKLARI İÇİN TEŞEKKÜR EDİYORUM" Trabzonspor'un şampiyonluğunu ilan ettikten sonra havaya ateş etmeyen ve birbiriyle kucaklaşan tüm taraftarlara teşekkür eden Ağaoğlu, "Ben bu güzel ilgi ve teveccühe mazhar olurken, benim de gönülden teşekkür etmek istediklerim var, en başta Trabzonspor taraftarları. Senelerdir bu vuslatın ateşiyle yanan, umutla bekleyen, mücadelesinden vazgeçmeyen taraftarlarımız dün gece hak ettiği mutluluğu sonuna kadar yaşadı. Şampiyonluğu silaha değil, birbirlerine sarılarak kutladıkları, mutluluğumuza kurşun sıkmadıkları için hepsine canı gönülden teşekkürlerimi sunuyorum. Taraftarlarımız elbette önümüzdeki günler, haftalar boyunca şampiyonluğu kutlamaya devam edecek! Bundan sonra da kutlamaların sevdiklerimize sarılarak süreceğine inanıyorum" dedi. Başkan Ağaoğlu, şampiyonluk gününde destek veren tüm kamu kurum ve kuruluşlarına da teşekkür ederek, "Son olarak, bu büyük günün hazırlık aşamasında, yönetsel süreçlerde bizlerin işini kolaylaştırmak için canla başla uğraşan Trabzon Valiliği, Emniyet Müdürlüğü, Jandarma Komutanlığı, Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyeleri başta olmak üzere bu kutlu günümüzde yanımızda olan, destek olan tüm kurum ve kuruluşlara, sponsorlarımıza ve iş ortaklarımıza sonsuz şükranlarımı sunuyorum" diye konuştu.
Rize’de çay toplamak için gelen sığınmacılara kurşun yağdıran Gökmen Topal, 3 kişiyi vurdu. Afganistan uyruklu 1 kişi hayatını kaybederken 2 kişi yaralandı. Topal’ın sosyal medyada izlediği sığınmacı videolarından etkilendiği ve kullandığı alkolün etkisiyle husumeti dahi olmadığı sığınmacıları vurduğunu itiraf etti. Topal’ın daha önce de Suriyeli ve Afganlıların yaşadığı yere giderek havaya ateş açarak korkutmaya çalıştığı ve bu yüzden ifadesi alındığı belirlendi. Topal’ın ayrıca sosyal medya paylaşımlarında ırkçı bir politika güden Zafer Partisi'nin destekçisi olduğu ortaya çıktı. Rize’nin Pazar ilçesine bağlı Elmalık köyünde meydana gelen olayda Gökmen Topal belinden çıkardığı tabanca ile 2’si çay toplamak için Rize’de bulunan Afganistan uyruklu olmak üzere 3 kişi kurşun yağdırdı. Kurşunların hedefi olan Afganistan uyruklu Şemsettin Muradi hayatını kaybederken, yaralanan Afganistan uyruklu Davut Sezai ve Murat Kurt ise Kaçkar Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Olayın ardından Gökmen Topal jandarma tarafından yakalanarak gözaltına alındı. SIĞINMACILARIN YAŞADIĞI YERDE SİLAHLA ATEŞ AÇMIŞ Pazar İlçe Jandarma Komutanlığında ifade veren Gökmen Topal, sosyal medya üzerinden yayınlanan videodan etkilenerek Ardeşen’de Suriyeli ve Afganistanlı vatandaşların yaşadığı yere giderek hava ateş açtığını ve bu yüzden ifadesi alındığını aktardı. HUSUMETİ OLMADIĞI HALDE ÖLDÜRDÜ Gökmen Topal, “Fabrikaya işe gittiğimde çocuklar ile Afganlılar tartıştıklarına şahit oldum. Akşama kadar kafamdan olayı çıkaramadım. Yemek yedim ve birazda alkol aldım. Daha sonra tabancayı belime takarak oğlumu da alarak Elmalık köyüne gittim. Yabancıların kaldığı eve girdim. Evde bulunanlara siz kimsiniz diye sordum? İki kişi biz Özbek Türküyüz dedi. Bende onlara ‘Özbek’siniz neden Afganlı olarak kendinizi tanıtıyorsunuz’ dedim. Bende Türk olduklarını duyunca rahatladım ve istekleri olup olmadıklarını sordum. O arada içeriye elinde poşet olan biri girdi. Ona da sordum oda bana Afgan’ım dedi. Arkasında arkadaşım Murat Kurt girdi. Bunların burada ne işi var diye sordum. Murat’ta onlar benim işçim dedi. Bende kendi çayını kendin topla dedim sırada Afganlı el kol hareketi yaptı. Bende belimden silahı çıkardım. O sırada Murat silahı yerine koy derken silah patladı ve ayağından vurdum. Alkolün etkisiyle şuurumu kaybettim ve Afganlının peşine düşerek ateş açtım. Ateş açtığım kişiyi daha öncesinden tanımıyorum. Onunla daha öncesinde herhangi bir husumetim yok” şeklinde beyanda bulundu. SOSYAL MEDYA PAYLAŞIMLARI DİKKAT ÇEKTİ Gökmen Topal’ın sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlar gözden kaçmadı. Paylaşımlarda Topal’ın, geçici sığınmacılar karşıtı yaptığı açıklamalarla gündeme gelen Zafer Partisi ve Genel Başkanı Ümit Özdağ sempatizanı olduğu ortaya çıktı.
İçişleri Bakanlığı düğün, nişan, asker uğurlaması vb. etkinlikler için 81 il valiliğine yeni bir genelge daha gönderdi. Genelgede, yaz aylarında artan düğün, nişan, asker uğurlaması etkinlikleri dolayısıyla ateşli silahla havaya ateş açılması olaylarına karşı dikkatli olunması ve tedbirlerin gözden geçirilmesi istendi. Genelgede, kültürümüzün bir parçası olan bayram, düğün, asker uğurlama, spor müsabakası gibi kutlama ve etkinlikler sırasında ateşli silahla havaya ateş açılması, istenmeyen üzücü olaylara sebebiyet verdiği ifade edildi. 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun “Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulmaması” başlıklı 170’inci maddesinde yer alan “Kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeli olacak biçimde ya da kişilerde korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda;(…) Silahla ateş eden veya patlayıcı madde kullanan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” hükmü uyarınca gerekli adli ve cezai işlemlerin yapılması, açık alanlarda yapılacak etkinliklerde farkındalık oluşturulmasına ilişkin genel emir yayımlanması ve organizasyon sahiplerinden taahhütname alınması hususlarında valiliklerin talimatlandırıldığı hatırlatıldı. Alınan önlemler sayesinde son 3 yılda olay sayısı yüzde 79 azaldı Bakanlık genelgede, önceki yıllarda alınan tedbirlerin sonuçlarını da paylaştı. Buna göre; 2019 ve 2021 yılı verileri incelendiğinde; 2019 yılında 1.888 olay meydana gelirken, 2021 yılında olay sayısı %78,76 azalışla 401’e düştüğü, 185 olan yaralı sayısının %32 azalışla 125, 16 olan ölü sayısının %50 azalarak 8’e düştüğü belirtildi. ”Vatandaşlar, “Mutluluğa Kurşun Sıkma Geleceği Karartma” afişleriyle bilgilendirilecek Düğün, nişan, asker uğurlama, spor müsabakaları galibiyet kutlamaları vb. etkinliklerin yaz aylarında artacağı göz önünde bulundurularak “Mutluluğa Kurşun Sıkma Geleceği Karartma” sloganlı afişlerle vatandaşlar bilgilendirilecek. Bu afişler, sosyal medya platformları başta olmak üzere yerel/ulusal basın/yayın organlarında yayımlanacak, il ve ilçelerde bulunan billboardlara asılacak, kamu kurum ve kuruluşlarının resmî internet sitelerinde kullanılacak. Düğün sahiplerinden taahhütname alınması uygulamasına devam edilecek Valiliklerce söz konusu etkinliklere yönelik önleyici tedbirler gözden geçirilecek, denetimler artırılacak ve mahallin şartlarına göre ilave tedbirler alınabilecek. Etkinlik alanlarında havaya silahla ateş edilmesi dahil her türlü olumsuzluğun önüne geçilmesi amacıyla etkinlik/organizasyon sahiplerinden taahhütname alınması uygulamasına devam edilecek. Valiler ve kaymakamlar koordinesinde kutlamalarda silah kullanılmamasına yönelik yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları, meslek odaları, yerel medya vb. kurumların dahil edileceği toplumsal farkındalığı artırıcı kampanyalar düzenlenecek. Vali ya da kaymakam başkanlığında düzenlenen muhtar ve halk toplantılarında konu gündeme alınarak toplumsal farkındalık artırılacak. Kolluk birimlerince söz konusu etkinlik/organizasyonlarda sivil personel görevlendirilecek. Etkinliklerde kamu personelinin havaya ateş açtığının tespit edildiği durumlarda, ilgili personel hakkında gerekli adli/idari işlemlere başlanılacak.
TEHDİTLER YÜZÜNDEN AVRUPA'DA KONSER VEREMİYORUM TRT KURDİ'ye program yaptığınız için PKK tarafından tehdit edildiğinizi duydum... Evet. O dönemler tehdit edildim, konserlerim de iptal oldu, Türkiye'deki birçok yapım firmasından da veto yedim. Sosyal medyadan açık açık tehditlere maruz kaldım. Ne mesajlar geldi bana o dönem... Bunun yanı sıra ben yılda 30-40 tane Avrupa konseri yaparken, TRT KURDİ'de program yaptıktan sonra Avrupa'da konser veremedim, tehdit ediyorlardı çünkü beni. 11 yıldır Avrupa'da konser yapamıyorum ama bu tehditler beni yıldırmaz. Başıma bunların geleceğini bilsem de yine programımı yapardım. Cumhurbaşkanımız "TRT KURDİ açıldı, hayırlı olsun" dediğinde sevinçten ağlamış bir insanım. Yıllarca yasaklanmış ana dilinde, devletimizin ekranına çıkıp şarkılar söylüyorsun, program yapıyorsun. Bu benim için çok kıymetli. Ben her zaman söylüyorum, Cumhurbaşkanımız ülkemiz adına çok önemli işler yaptı. 100 yılda yapılacak işleri 10 yılda yaptı. Türkiye, eski Türkiye değil. Yine söylüyorum, Erdoğan, dünya liderleri arasında da en iyi liderlerden biri. KREDİ ÇEKTİM ARABAMI SATTIM Tüm birikiminizi Mardin'de kurduğunuz gül yağı fabrikasına yatırmanız büyük bir risk değil mi? Evet ama maneviyat açısından bu riske değerdi. Ben sadece müzikten kazandıklarımı da yatırmadım. Kredi çektim, arabamı sattım. Kendi toprağıma istihdam sağlamak için yaptım bunları. Ülkeme feda olsun. Pişmanlık da yaşamadım hiç. Eskiden terörle anılıyordu o bölge, Şükür artık güvenli bir bölge. Devletimiz sayesinde terör bitti oralarda. Artık dağlara kurşun yerine güller ekiliyor. Önceden köyümden şehirlere göç edenler vardı, iş bulmak amacıyla. Yaptığımız yatırımla insanlar artık köye geri dönüyor. İş ve sanat dünyasına bir ricam var, lütfen herkes doğduğu köy ve ilçelere yatırım yapsın, o zaman, bu insanlar ekmek için metropollere göç etmeyecektir. Yani biz bu yatırımlarla tersine göçü sağlamalıyız. ESKİ EŞİME HİÇ ŞİDDET UYGULAMADIM Eşinizden boşandıktan sonra arabası kurşunlanmıştı. Bu olayla ilgili ne söylemek istersiniz? Olayın benimle hiçbir ilgisinin olmadığını daha önce de söylemiştim. O kadar çok çarpık ilişki yaşıyor ki... Allah bilir kimin canını yaktı da böyle bir olay yaşadı. Evliliğimiz boyunca en ufak şiddet bile uygulamadım kendisine. Şimdi de ben o kadını yok sayıyorum. Benim için hiç değeri olmayan biri.
Terör örgütü PKK'nın siyasi kolu HDP'nin vekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, YouTube üzerinden yayın yapan Babala TV'ye konuk oldu. Burada vatandaşların kendisine yönelttiği sorulara cevap veren Gergerlioğlu, Şehit Anaları Derneği Basın Sözcüsü Beyza Tufan'ın sorusu karşısında zor anlar yaşadı. GERGERLİOĞLU'NDAN 'ÖZERKLİK' SORUSUNA KAÇAMAK CEVAP Partisinin terör örgütü ile bağlantısı, özerk devlet talebi ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nden toprak koparmak isteyip istemediğine ilişkin soruya kaçamak yanıt veren Gergerlioğlu, birçok seyirci tarafından tepkiye maruz kaldı. Sorulara yanıt vermemekle suçlanan Gergerlioğlu, sıkıştırıldığı konuda, "HDP'nin özerk bir devlet talebi olmadığını" iddia etti. ŞEHİT ANALARI SÖZCÜSÜ GERGERLİOĞLU'NU TERLETTİ İşte sosyal medyaya damga vuran Beyza Tufan'ın sorduğu o soru: "Bir milletvekili sıfatıyla karşımda olmanız benim için bir şey ifade etmiyor. Siz saçtığınız fitneyle insanların beyinlerine kurşun sıkıyorsunuz. Tutturmuşsunuz 40 senedir bir Kürt sorunu, Kürt meselesi... Binlerce insanın ölmesine neden oldunuz saçtığınız fitneyle. Ben size soruyorum; Kürt sorunu dediğiniz şey tam olarak nedir? Anayasamızda Türk ve Kürtler için ayrı maddeler mi var? Hakim karşısına çıktığınızda Kürtlere 10 katı ceza mı veriliyor? Vergi dairesine gittiğinizde 10 katı vergi mi alıyorlar? Kürt çocukları okumak istediğinde, üniversitenin kapısından mı çevriliyorlar? Bu ülkede çalışıp para kazanmak isteyen hangi Kürde devlet engel oldu? Meclis'e dönüp baktığımızda terör örgütüne bu kadar ilişikli bir parti olmanıza rağmen 50 vekille temsil hakkına sahipsiniz. AK Parti ve CHP'ye baktığımızda Kürt siyasetçiler var. İYİ Parti'de dahi Kürt siyasetçiler var. Her arenada temsil hakkınız var. Çözüm çözüm dediğiniz şey nedir? Siz partiniz adına soruyorum ben; HDP, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nden toprak koparmak istiyor mu, özerk bir devlet kurmak istiyor mu istemiyor mu?"
İYİ Partili Elmalı Belediye Başkanı Halil Öztürk’ün makam şoförünün eşi ile yaşadığı ‘Noter Onaylı Aşk Skandalı’nı SABAH gazetesi 2020 yılı temmuz ayında manşete taşımıştı. Bu sefer Elmalı Belediye Başkan Yardımcısı ve CHP’li Meclis Üyesi Hasan Aydın‘ın vurulmasıyla bir başka aşk skandalının ortaya çıktığı iddia edildi. Aydın, geçen hafta maskeli ve motosikletli bir kişi tarafından ilçede vurulmuş, vücuduna beş mermi isabet etmişti. Yaralanan Aydın’ın tedavisine Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nde devam edildi. Aydın’ı silahla yaralayan zanlı R.T. ise bir süre sonra polise giderek teslim oldu. YAŞADIKLARINI TEK TEK ANLATTI! SABAH, şüpheli R.T’nin poliste ve çıkarıldığı nöbetçi mahkemede verdiği ifadelere ulaştı. R.T ilk ifadesinde daha önce Elmalı Belediyesi’nde çalışan D.A ismindeki evli bir kadınla yaşadığı aşk hikâyesinden söz etti ve şunları söyledi: D.A. isimli şahsı yaklaşık 2018 yılından itibaren tanırım. Kendisi evli ve iki çocuğu bulunmaktadır. Benim D.A. ile gönül ilişkim bulunmaktadır. D.A benim eski iş yerimin yan tarafında bulunan eczanede çalışıyordu ve burada tanıştık. D.A. ile tanıştığımızda ben ve o da evliydi. Tanıştıktan sonra kısa bir süre sonra kendisi ile gönül ilişkimiz ve başladı. Bu ilişki o tarihten bugünümüze kadar da devam etti. D.A ile olan bu ilişkimi eşimin öğrenmesiyle 2000 yılında ocak ayında eşimle ile resmi olarak boşandık. Sekiz ay kadar eşim ile ayrı kaldık. Bu süre zarfında benim D.A ile birlikteliğim devam etti. Daha sonra eşime D.A. ile ayrıldığımı anlatıp ikna ederek eşim ile tekrardan resmi nikâh yaparak evlendik. D.A çalışmış olduğu eczaneden ayrıldıktan sonra 2019 yılı içerisinde yapılan seçimlerde Elmalı Belediyesi’ne sekreter olarak işe girdi ve burada çalışmaya başladı. Ben D.A ile belediyeye ile girdikten sonra da görüşmeye devam ettim. D.A belediye de çalıştığı zamanlarda sürekli yerinin değiştiğini, bu yer değişikliğinin sebebinin belediye başkanı Hasan Aydın tarafından yapıldığını anlattı. İLİŞKİ YAŞADIKLARINI İDDİA ETTİ R.T. ilişkisi olduğunu öne sürdüğü D.A.’nın Aydın tarafından taciz edildiğini kendisine anlattığından söz ederek “D.A.’nın bu durumdan rahatsız olduğunu bana tarihten birkaç hafta önce ilçede konser alanında yüz yüze karşılaştığımızda D.A bana anlattı. Hatta D.A. bana beni koruyup kollamıyorsun diyerek sitem etti. Ben de kendisine bakarız diyerek cevap verdim. O günden sonra da D.A ile yüz yüze ve telefon ile görüşmedim. D.A. ile Aydın isimli şahsın son bir yıldır birlikteliğinin olduğunu çevreden duydum. D.A’nın benim ile ve onun ile birlikteliği varmış. Bunu sorduğumda D.A Aydın beni sıkıştırıyor sen arkamda durmuyorsun diyerek cevap verdi. Ayrıldık diye biliyordu. Ayrıca D.A’nın eşinin bizim birlikteliğimizden bilgisi yoktur.” “UYUŞTURUCU MADDENİN ETKİSİYLE VURDUM!” R.T. ise Aydın’ı niye vurduğunu şu cümlelerle anlattı: Olay günü saat 16.00 sıralarında işyerimde uyuşturucu madde sarılı sigarayı içtim ve bir arkadaşıma eve bırakmasını söyledim. Uyuşturucu maddenin etkisi ile evde istirahat için eve giderken Hasan Aydın’ı olay yerinde çay içerken gördüm. Eve gittiğimde D.A.’nın Hasan Aydın ile ilgili bana anlattıkları aklıma geldi. Evde bulunan tabancayı alarak montu giyip kaskı taktım. Evin yanındaki boşlukta kime ait olduğunu bilmediğim plakasız motosiklete binip olay yeri istikametine gittim. Motosikleti 10 metre uzağa çalışır halde park edip orada halen oturduğunu gördüğüm Hasan Aydın’a doğru korkutmak amacıyla 4-5 el ateş ettim. Yanındaki Y.K. isimle şahsa hiç ateş etmedim. Sonrasında olay yerinden aynı motosikletle kaçarak Eşek Yalağı Mevkisine giderek içinde 2 mermi bulunan silahı dere yatağına, kıyafetleri ve motosikleti de biraz uzaktaki Mera Mevkisi’ne atarak Pirhasanlar Köyü’ne yaya olarak gittim. Yolda itfaiyede çalışan H.B. isimli arkadaş ile karşılaştığımda o ‘Hasan Aydın vurularak yaralanmış’ dedi. Ben de Hasan Aydın’ı yaraladığımı ondan öğrendim. Daha sonra polis beni aradı. Bende bir arkadaşın beni polis merkezine bırakması ile gelip teslim oldum. Hasan Aydın ile önceden bir kavgam ve tartışmam yoktur. D.A.’nın bana anlattıkları aklıma geldi ve ile bir anlık sinirden olayı gerçekleştirdim. Olaydan D.A. ve hiç kimsenin haberi yoktur.” İLİŞKİ İDDİASINI İNKÂR ETTİ D.A.’nın alınan ifadesinde ise F.T. ile ilişkisini doğruladığı ama F.T.’nin iddia ettiği gibi Hasan Aydın ile ilişkisi olduğu yönündeki beyanları kabul etmediği ve inkâr ettiği ileri sürüldü. Hasan Aydın’ın ise ilk ifadesinde vurulma olayıyla ilgili olarak işin içinde çete olduğunu ifade ettiği iddialar arasında yerini aldı.
