Son Dakika:
Bakan Yanık, yardımlaşmanın, birlik ve beraberliğin arttığı Ramazan ayında ihtiyaç sahibi hanelerin yanında olacaklarını bildirdi. Yanık, aktarılan kaynağın etkin ve hızlı şekilde sahiplerine ulaştırılacağının altını çizdi. Ülke genelindeki tüm SYDV'ler aracılığıyla ihtiyaç sahibi olduğu tespit edilen hanelerin gıda ihtiyaçlarının karşılanması için Ramazan ayında ayni ve nakdi olarak destek verdiklerini belirten Bakan Yanık, şunları kaydetti: "Dini bayramlarımız öncesinde ihtiyaç sahibi hanelerin temel gıda gereksinimlerini karşılayabilmeleri için yardımda bulunuyoruz. Bu doğrultuda SYDV'lere yaklaşık 224 milyon TL ek kaynak aktardık." İhtiyaç sahibi hanelere sunulan sosyal yardımların nesnel, şeffaf ve hesap verilebilir biçimde gerçekleştiğinin altını çizen Bakan Yanık, "Sosyal yardımlarımızdan kimlerin yararlanacağı, hangi şartlar gerekli tüm bunlar kanunen belirli. Yardımlarımızı sunarken hiçbir ayrım gözetmiyoruz. Sosyal güvenceli birinin bulunmadığı haneler ile sosyal güvenceli olmakla birlikte hane içindeki kişi başına düşen gelir, asgari ücret net tutarının 1/3'ünden az olan haneler sosyal yardımlarımızdan faydalanabiliyor" ifadelerini kullandı.
CHP’de Ramazan ayı hazırlıkları başladı. Geçtiğimiz senelerde defalarca Müslümanların kutsal Ramazan ayı ve oruç ibadeti ile dalga geçen CHP’liler ‘orucumuzu rakı ile açıyoruz’ diyerek paylaşımlar yapmıştı https://twitter.com/medyaadami/status/1394006911041814538?s=21&t=PqHO80SkIPFZ6HLEfLAivg RAKI SOFRASINDA RAMAZAN HAZIRLIĞI Ramazan ayında alkol alma geleneğini sürdüren CHP’lilerde bu yılın ilk skandalı CHP Enes İlçe Başkanı Vedat Avcu’dan geldi. Bu akşam rakı masasından fotoğraf paylaşan CHP’li ilçe başkanı, Ramazan ayını karşıladığını söyleyerek Müslümanlar ile dalgasını geçti. İşte o paylaşım: https://twitter.com/gokcenenc07/status/1509635994890510341?s=21&t=IXNu7y5Z8lyJ0kv6PzidsQ
Ramazan ayında muhalif medya kuruluşlarında klasik haline gelen "Oruç karşıtı" haberi sonunda yayınlandı. Geçmiş yıllarda oluğu gibi bu yıl da bu haberi en çok bekleyen yayın organları arasında yine Cumhuriyet gazatesi vardı. Ramazan'ın daha ilk günününde gazete, malum haberi "Gericiler" olarak manşetten servis etti. ORUÇLULARIN YANINDA YEMEK YEMEYİN İstanbul'un Maltepe ilçesinde bulunan bir Anadolu Lisesi'ndeki olayı skandal talimat olarak veren Cumhuriyet gazetesi; haberinde "Gerici okul müdürü oruç tutmayan öğretmen ve öğrencilerin Ramazan ayı boyunca okul içinde yalnıza kantin ve mutfakta yemek yemesine ilişkin talimat verdi" ifadelerini kullandı. "GERİCİLİKTE VİTES YÜKSELDİ" Eğitim-İş Sendikası'nın da yorumuna yer veren gazete, "AK Parti eğitimde gericilik konusunda vites yükseltmiştir. Okul yöneticileri ve milli eğitim müdürlerinin gericilik konusunda bir yarışa girdikleri açıkça gözlenmektedir" ifadelerine yer ayırdı.
Dernekten yapılan açıklamaya göre, Cansuyu ekipleri, ramazan organizasyonu kapsamında yurt içinde ve dünyanın dört bir köşesinde yardım faaliyetleri gerçekleştiriyor. Her yıl ramazan ayında "Kazancımız Allah için verdiğimizdir" sloganı ile muhtaç ülkelere hayırsever vatandaşların emanetlerini ulaştıran Cansuyu, Orta Afrika ülkesi Çad'da yardım organizasyonu düzenledi. Dernek, içinde bir ailenin ramazan boyunca ihtiyacını karşılayacak temel yiyecek malzemelerinin bulunduğu kumanyaları, Çad'da binlerce ihtiyaç sahibi aileye dağıttı. Organizasyon kapsamında, bölgedeki ekonomik kalkınmanın sağlanması için 20 canlı hayvan dağıtımı yapıldı. Çadlı muhtaçların temiz su ihtiyacının karşılanması için şehrin Ndjamena bölgesindeki kurak köylerde 20 temiz su kuyusu da açıldı. Ngule mülteci kampı ve Kamerun sınırında bulunan kamplarda Türkiye'den hayırseverlerin bağışladığı adak, akika ve şükür kurbanları kesilerek etleri 20 bin muhtaca ulaştırıldı. Açıklamada görüşlerine yer verilen Cansuyu Derneği Dış İlişkiler Koordinatörü Mesut Ceylan, Türkiye'den hayırsever vatandaşların yardımlarını Orta Afrika ülkesi Çad'daki muhtaçlara ulaştırdıklarını ifade ederek, bölge halkının bu yardımlar karşısında memnuniyet duyduklarını ve dua ettiklerini aktardı.
Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemi 943'üncü gününde sürüyor. Annelerden Necibe Çifçi yaptığı açıklamada, eylemlerini kararlılıkla sürdürdüklerini söyledi. Çifçi, "Bu yıl üçüncü ramazan ayımız oldu. Üç yıldır HDP ve PKK'nın kapısında evlatlarımızın yolunu gözlüyoruz. İnşallah bütün annelerin evlatları geri döner. Biz de burada perişan olduk. Evlatlarımızı bekliyoruz. Allah onları perişan etsin, aynı acıyı onlara da yaşatsın. Evlat acısı büyük bir acıdır, hiçbir acı evlat acısı gibi olmaz. Kar, kış, çamur, salgın demeden burada evlat yolunu gözlüyoruz, evlat acısı çekiyoruz." ifadelerini kullandı. Oğlunu kavuşmayı dileyen Çifçi, evladından güvenlik güçlerine teslim olmasını istedi. Kızı Zübeyde için oturma eylemi yapan anne Esmer Koç da 2013'ten bu yana terör örgütü PKK tarafından kaçırılan kızından haber alamadığını anlattı. "Kızımı, evladımı istiyorum. Evladımı almadan buradan gitmeyeceğim. HDP bilsin, sesimizi duysun, ya çocuklarımızı getirip bize verecek ya da bu kapıdan ayrılamayacağız. Artık çocuklarımızı versin, ellerini vicdanlarına koysunlar." diyen Koç, bütün zorluklara rağmen üç yıldır eylemlerini sürdürdüklerini dile getirdi. Koç, şöyle devam etti: "Evde evlatlarımızı göremeyince dayanamıyoruz. Sürekli kızımın peşinden gittiğim için 9 yıldır doğru dürüst evimde oturamadım. Sadece bana ait evladımı, canımı, ciğerimi istiyorum. Ramazan ayını da oturma eyleminde karşıladık. Eylemde olduğumuz bu üçüncü ramazan ayı. Ramazan Bayramı'nda da inşallah bütün anneler evlatlarını alacak ve evlerine gidecek." Kızından teslim olmasını isteyen Koç, "Kaçın o zalimlerin elinden, gelin devletimize, asker ve polisimize teslim olun." dedi. BİR AİLE DAHA NÖBETE KATILDI Bu arada, Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde 2015'te 15 yaşındayken dağa kaçırılan kardeşi Mazlum Alp için gelen ağabey Aytekin Alp da oturma eylemine dahil oldu. Alp, kardeşinin 2015'te ilçedeki çukur hendek olaylarında kaçırıldığını ve bugüne kadar ondan hiç haber alamadıklarını bildirdi. Kardeşinin HDP yoluyla dağa kaçırıldığını düşündüklerini aktaran Alp, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Kardeşimi kim götürdüyse ondan istiyoruz, ki HDP'nin götürdüğünü düşünüyoruz. Kardeşime kavuşuncaya kadar buradan ayrılmayacağım. Eylemdeki annelerin çocuklarının döndüğünü gördük, kardeşimin de kısa bir süre içerisinde döneceğini düşünüyorum. Onun eve dönmesini, ailesine kavuşmasını istiyoruz. Annem ve babam perişan halde. Umutla kardeşimi bekleyeceğim."
Yeni Şafak’ın haberine göre; Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) Genel Müdürü Ahmet Güldal, Ramazan ayında vatandaşın kaliteli ve uygun fiyatlı gıdaya erişimde sıkıntı yaşamamaları için görev alanlarındaki ürünlerle ilgili aldıkları tedbirleri açıkladı. Salgın hastalık, tarımsal kuraklık ve Rusya-Ukrayna savaşının tüm dünyada hububat başta olmak üzere gıda piyasalarını etkilediğine dikkat çeken Güldal, TMO olarak un başta olmak üzere et, süt ve yumurta ile yemeklik ayçiçeği yağı fiyatlarının makul seviyede kalması için aldıkları önlemleri anlattı. ET VE SÜTTEKİ AŞIRI ARTIŞLARIN ÖNÜNE GEÇTİK Yem maliyetlerinin azalmasına önemli katkı sağlayarak buradaki maliyet artışının et ve süte yansımasının önemli bir miktarda önüne geçildiğini anlatan Güldal, “Binlerce üreticiye yarı fiyatına arpa ve mısır sattık ki bunlar en önemli yem ham maddelerinden ikisidir. TMO’nun bu desteği olmasaydı mevcut hayvan varlığı azalmış olacaktı. Yaklaşık 4 milyon ton yem hammaddesini 7-8 ayda üreticiye ulaştırarak yem maliyetlerini azalttık” diye konuştu. TAAHHÜDE UYMAYANA BUĞDAY VERMİYORUZ Fiyatlardaki aşırı hareketlerin önüne geçilmesi noktasında bir başka çalışmalarının da un regülasyonu olduğunu anlatan Güldal, “Un regülasyonunu 2021 Eylül ayından itibaren başlattık. Bize başvuran fabrikalara, belirlediğimiz fiyattan fırınlara un ulaştıracaklarını taahhüt etmeleri halinde sübvansiyonlu buğday vermeye başladık. Uygulama başlangıcında 50 kiloluk bir un çuvalının taahhüt fiyatı 185 liraydı, yakın zamana kadar 200-210 lira civarıydı. Şimdi nisan ayında 240 lira olarak uygulayacağız. Piyasa fiyatlarından en az 120 TL düşük fiyatla fırıncılarımıza un verilmesini sağlıyoruz. Sanayicilere verdiğimiz 3,2 milyon ton ekmeklik buğday un olarak fırıncılarımıza ulaştı. Bu şekilde ekmekteki unun maliyetini minimize ettik. Bize taahhüt veren un sanayici ve fabrikalarını takip ediyoruz. Taahhüdüne uymayan un fabrikasına bir yıl süreyle TMO’dan buğday vermiyoruz” dedi. 18 BİN TON AYÇİÇEĞİ YAĞI YOLDA Ayçiçeği yağı regülasyonu çalışmaları hakkında da bilgi veren Güldal, “Kendi satış noktalarımız, Tarım Kredi Kooperatif Marketler ve PttAVM.com üzerinden 5 litrelik Ayçiçek yağını 129 liradan satışa sunduk. Amacımız piyasadaki yağ fiyatlarının aşağıya çekilmesiydi ki şimdiden 5 litrelik yağlar 150-160 liralara geriledi” dedi. Rusya’dan yaptıkları ayçiçeği yağı sevkiyatında herhangi bir problem olmadığını anlatan Güldal, “Şu ana kadar 42 bin tonluk ayçiçeği yağı almayı planladık. Bunun 24 bin tonu geldi. Yüklemede olan, teslim yerinde hazır bekleyen 18 bin ton yağımız da geliyor. İhtiyaç durumunda ilave tedarik imkanlarımız da mevcut” şeklinde konuştu. TMO HER ZAMAN ÜRETİCİNİN YANINDA Ülkemizin bu sezon geçen sezona oranla yüzde 50’nin üzerinde daha iyi bir yağış aldığını belirten Güldal, “Nisan ve mayıs yağışlarının da mevsim normallerinde geleceği öngörülüyor. O şekilde gerçekleşirse 2021 yılında yaşadığımız kuraklık nedeniyle gerçekleşen düşük rekolte, bu yıl yerini daha verimli daha yüksek bir rekolteye bırakacak. Burada elbette artan girdi maliyetlerine karşı üreticimiz korunacaktır. Üreticinin ürünü mutlaka değerli olacaktır. Üreticimiz emeklerinin karşılığını bulacaktır” dedi. Bakliyatta yüzde 30-50 daha ucuzuz Türkiye’nin bakliyat stokunun yeterli olduğunu anlatan Ahmet Güldal, “Sayın Bakanımız da açıkladı, bakliyatımız bir sonraki sezona devir yapacak düzeyde stoklarda mevcut. Baldo pirinç, Osmancık pirinç, mercimek çeşitleri, nohut çeşitleri, kuru fasulye bunları piyasanın yaklaşık olarak yüzde 30-50’si arasında daha ucuza satıyoruz. Rağbet de çok fazla. Burada yine satışlarımızı TMO Satış Noktaları, Tarım Kredi Kooperatif Marketler ve PttAVM üzerinden yapıyoruz" dedi.
Mersin'de Akdeniz Belediye Meclisi'nde, şehit Eren Bülbül'ün Huzurkent'teki bir parka adının verilmesini içeren önergenin CHP, HDP ve Emek Partisi oylarıyla reddedilmesine tepkiler sürüyor. "MAHCUP OLMAK YERİNE, İSMİNİ VERMEYE KARŞI DURUYORLAR" Sabah'ın haberine göre, Eren Bülbül'ün Trabzon'da yaşayan annesi Ayşe Bülbül, oğlunun isminin parka verilmesine karşı çıkan HDP ve CHP'lilere tepki göstererek, şunları söyledi: "HDP, CHP oğlumun adını yaşatmamak için mücadelelerini sürdürüyorlar. Onlar mahcup olacakları yerde şehidin ismini vermeye karşı duruyorlar. Benim evladım 15 yaşında şehit oldu. Asker olmayı isterken onu şehit ettiler. Şehit edenler şimdi de adını yaşatmak isteyenlere karşı mücadele veriyorlar. Oğlumun ismi Türkiye'de her yerde yaşatılıyor ama HDP ve yandaşı CHP yine sahneye çıkıp, teröre laf söyletmemek ve terör kurbanı olanların adını yaşatmamak için birliktelik yapıyorlar. Birleşen 6 parti sessiz kalıyor. Bu olay beni derinden üzdü. Ramazan ayımızı zehir etti. O kişiler sakın benim yanıma gelmesinler. Yazıklar olsun, Bu mübarek günlerde bu olay canımı çok yaktı. Onlar evlat acısını bilmezler" VATANDAŞLARDAN TEPKİ Vatandaşlar, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun şehit Eren'in ölüm yıldönümlerinde attığı tweetlere değinerek, "Kılıçdaroğlu '15 yaşındaki bir çocuğa kurşun sıkacak kadar alçaksınız, Hain terör saldırısında şehit düşen Eren Bülbül ve Ferhat Gedik'e rahmet diliyorum' diye tweet atarken CHP'li Meclis üyelerinin Eren Bülbül hakkındaki bu davranışını anlamak mümkün değil" dedi. Vatandaşların tepkileri şöyle: Fatma Şenel (22): "Açıkçası Kemal Kılıçdaroğlu'nu da samimi bulmuyorum. Fakat meclis üyelerinin genel başkanlarından ayrı düşünceleri de değişik bir durum. Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Gültak, Berkin Elvan isminin yazılmasını teklif etseydi, CHP ve HDP yine red oyu kullanır mıydı ? Mecliste dik duran belediye başkanı ve meclis üyelerini kutluyorum. Şehitlerimizi unutmadık ve asla unutmayacağız. İyi ki varsın Eren Bülbül" "KILIÇDAROĞLU NE KADAR SAMİMİ" Emrah Çoban (28): "15 yaşındaki şehidimiz Eren Bülbül'e her yıl anma paylaşımında bulunan Kemal Kılıçdaroğlu, acaba bu konuda içtenlikle mi tweet atıyor. Meclis üyelerinin davranışları gösteriyor ki farklı anlayış içerisindeler. HDP ile ortak hareket ettiklerini Akdeniz Belediye meclisinde gerçekleşen oylamada resmiyete bir kez daha döktüler. Burada CHP ve HDP şehit üzerinden bile ortaklıklarını gösteriyor. Bütün hainlere karşı İyi ki varsın Eren" "ŞEHİTLERE SAYGI DUYMAK ZORUNDALAR" Fatma Elgin (26): "Hangi parti olursa olsun şehitlere saygı duymak zorundadır. CHP'li Meclis üyelerinin bir şehit isminin parka verilmesine ret vermesi zaten başlı başına vahim bir durum. Genel Başkanları Kılıçdaroğlu'nun hassasiyet gösterdiği bir konunun tersine davranıyorlar, bu da ilginç bir konudur"
Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemi 950'nci gününde sürüyor. Kızı Zübeyde için oturma eylemi yapan anne Esmer Koç, kızının 9 yıl önce PKK'lılar tarafından kaçırıldığını ve o günden bu yana ondan haber alamadığını söyledi. Evladının kaçırıldığında ayağından ameliyatlı olduğunu ve yüzde 40 işitme kaybının bulunduğunu belirten Koç, "9 yıldır kızımı sadece rüyamda gördüm. Öldü mü sağ mı bilmiyorum." dedi. Koç, şöyle konuştu: "HDP ve PKK'dan kızımı istiyorum, artık yeter bizim çocuklarımızı versinler. HDP binası önünde 3 yıldır oturuyoruz, evladımızı istiyoruz. HDP bir gün bu çadırın önüne gelmedi. Bize 'neden buraya geldiniz, derdiniz nedir, ne istiyorsunuz?' diye sormadı. Anneler evlat derdinde. Evlatlarımızı almadan HDP'nin kapısından gitmeyeceğiz." Koç, kızına güvenlik güçlerine teslim olması çağrısında bulundu. Oğlu Özkan için eylem yapan Süleyman Aydın da evlatları için başlattıkları eylemin 950. gününde olduğunu belirtti. Evladının 15 yaşındayken HDP tarafından kandırılarak dağa gönderildiğini kaydeden Aydın, "HDP bu ramazan ayında bile anne ve babaları mağdur ediyor. Bugüne kadar bize bir açıklama yapmadılar. Evlat nöbetimize sonuna kadar devam edeceğiz. Bundan eminiz ki bizim bu direnişimiz HDP'nin yıkılışı olacak. Tek bir evladımız dağda olduğu müddetçe bu eylemi sonlandırmayacağız." ifadelerini kullandı.
