08 Mayıs Çarşamba 2024
1 yıl önce

Şanlıurfa'da doktora kaldırım taşıyla saldıran zanlı tutuklandı

Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde Ali K. tedavisini yapan Dr. Sezer Eşfer'e hastane bahçesinden kırdığı kaldırım taşıyla saldırmak istedi. Doktoru bulamayan saldırgan gözaltına alındı ancak doktora zarar vermediği için serbest bırakıldı. İKİ KEZ ACİLİ BASTI Serbest bırakıldığı gün iki kez daha acil servise Dr. Sezer Eşfer'i bulmaya gelen saldırgan, bu kez doktoru ölümle tehdit etti. KORUMA KARARI Olayın gündeme gelmesinin ardından dün akşam saatlerinde polis ekipleri Sezer Eşfer'in ifadesine başvurdu. Eşfer için koruma kararı çıkarıldı. Hastanedeki güvenlik seviyesi de artırıldı. Doktorun itirazı üzerine ikinci kez gözaltına alınan zanlı Ali K. çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Dr. Eşfer, olayı "Kendi ellerimle tedavisini yaptığım hasta şu taşla beni öldürmek için acil servisi bastı. Biz bunu hakedecek ne yaptık?" diyerek duyurmuştu. "İÇİNDE BURUK BİR SEVİNÇ VAR" Twitter hesabı üzerinden bir paylaşım yapan Eşfer, "Şahıs gözaltına alındıktan sonra, adliyeye sevk edilmiş tutuklama talebiyle. İçimde buruk bir sevinç ve bir rahatlama var. Destek olan herkese teşekkürler!" ifadelerini kullandı. "KENDİMİ DOKTOR ODASINA KİLİTLİYORUM" Olayla ilgili NTV'den Melike Şahin'e konuşan Dr. Eşfer yaşadıklarını "Ölmekten korkuyorum, kendimi doktor odasına kilitliyorum" diyerek anlatmıştı.

1 yıl önce

Sözcü yazarı Çiğdem Toker, tutuklanan ihale mafyası İrfan Güneş’ten rüşvet mi aldı? Toker’in Günfalt İnşaat sevgisi…

Yalan haberleri yüzünden defalarca hakkında mahkumiyet kararı verilen Çiğdem Toker’in geçtiğimiz günlerde tutuklanan ihale şantajcısı İrfan Güneş’in firması Günfalt İnşaat için yazdığı yazılar başına büyük işler açacak gibi duruyor. İrfan Güneş ile birlikte hareket edip tehdide boyun eğmeyen firmalarla ilgili asılsız haberler yapan medya tetikçileri ile ilgili savcılık soruşturması devam ederken Sözcü yazarı Çiğdem Toker’in Güneş’in firmasının en büyük savunucularından olduğu ortaya çıktı.   İHALE ŞANTAJCILARI İÇİN YAZI YAZDI Sözcü yazarı Çiğdem Toker’in yalan haberlerinin arasına serpiştirdiği “ücretli” ihale takip yazıları geçtiğimiz aylarda Medyaradar’da ifşa edilmişti. Geçtiğimiz aylarda tutuklanan ihale şantajcısı İrfan Güneş’in şirketi Günfalt İnşaat’ı yere göğe sığdıramayan yazılar kaleme alan Toker hakkındaki iddialar ise yenilir yutulur cinsten değil. ‘İHALE ÇANTACILIĞI YAPIYOR’ Medyaradar’da Günfalt İnşaat ile olan kirli ilişkisine dikkat çekilen Toker için şu yazı kaleme alınmıştı: Sözcü gazetesinin ekonomi yazarı Çiğdem Toker bu aralar ‘Bursa’ diyor başka bir şey demiyor. Radarında tam adıyla, ‘Bursa Emek Şehir Hastanesi Hafif Raylı Sistemi Hattı İnşaat ve Elektromekanik Sistemler Temin, Montaj ve İşletmeye Alma Yapım İşi’ ihalesi var. Evet bu ihale Bursa halkı için gerçekten çok ama çok önemli. Çünkü bu proje Emek’ten Geçit-Balat güzergahıyla Bursaray’ı Şehir Hastanesine uzatacak. Peki Ankaralı Çiğdem Toker’i proje neden bu kadar ilgilendiriyordu? Toker, köşesinde şöyle yazıyordu: ‘30 Ekim 2020’de 21/b usulü, yani acil durumlarda başvurulan pazarlıkla yapılan ilk ihalede, yaklaşık maliyet: 1.787.026.747,90 TL’ydi. Davetli dört katılan arasında Söğüt-Taşyapı ortaklığının verdiği 1.607.824.000,00 TL teklif kabul gördü. Ulaştırma Bakanlığı bu ortaklık ile sözleşme imzaladı. Danıştay ihaleyi iptal etti. 7 Mayıs 2021’de yeniden ihale edildi. Aradan 6 ay geçmişti. Teklifin yükselmemesi mümkün değildi. İkinci ihalenin maliyeti 2.350.180,369,64 oldu. İhaleyi yine Söğüt-Taşyapı ortaklığı kazandı. Fiyat ise 1.950.628.508,85 TL.’ Toker sözde devletin parasını korumaya çalıştığını anlatmaya çalışıyordu. Toker yazısında mahkemeye giderek ihaleyi iptal ettiren Günfalt İnşaat’a dikkat çekiyordu. Nerdeyse kahraman gibi gösteriyordu. Peki Çiğdem Toker bu yazılarıyla kime hizmet ediyordu. Bunu yazarak kime fayda sağladın? Sen Ankara’yı iyi bilen bir gazetecisin. Bu ihale işlerinde tecrübelisin. Biraz araştırsan bu Günfalt İnşaat’ın hiç iş bitirmesi olmadığını görebilirdin. Ama nedense gerek duymamışsın. Üstüne de bu ‘ihale çantacılarına’ destek olmaya devam ettin. Tüm Ankara biliyor bunların bu işlerden nasıl paralar götürdüğünü. Çiğdem Toker bu yazılarınla devletin parasını çalan ihale çantacılarına nasıl destek olduğunu anlatayım sana; -İhale çantacıları işlerini görünce 19.11.2021 günü Danıştay’a başvurarak davalarından feragat ettiler. Sence neden? …. -Yazılarınla destek verdiğin İrfan Güneş’in sahibi olduğu Güneş-Yol ve Günfalt İnşaat hakkında Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nda ihaleye fesat karıştırma, nitelikli dolandırıcılık suçlamalarıyla bir soruşturma olduğunu biliyor musun? Google’da bir tarasan sayfa sayfa bu şirketler hakkında ki haberleri görebilirdin. Sen araştırmacı gazetecisin niye bakmadın? Neden bu firmaların silahşörlüğünü yaptın? -İhale çantacıları bu hareketleriyle ihaleyi durdurup bakanlığa 343 milyon daha külfet yüklemiştir. Milletin parasını kim çalmıştır bu durumda sevgili Çiğdem? –Bursa halkının yıllardır beklediği proje gecikti. Geçen 7 aylık sürede artan maliyetlerle devletin sırtına bir 500 milyon daha bindirildi. -Bu kadar harç ve avukat parası varken sence ihale çantacıları neden davadan feragat etti? Nedenini sana ses kayıtlarını dinleterek anlatabilirim istersen.  Senin bu işte masum olduğuna inanmıyorum. Sen bu silahşörlüğünle devletin, yetimin 800 milyon lirasını ihale çantacılarına çaldırdın. Araştırmacı gazeteci Çiğdem, senin asıl görevin bu parayı korumak mı yoksa devleti soyan çetelere destek vermek mi? Evet Ankara’yı iyi bilen Çiğdem Toker, yukarıda sorduğum soruları cevaplamanı bekliyorum. Valla zor sorular değil sen akıllı bir gazetecisin hemen cevaplarını bulursun. Tabi ki işine gelirse. Bunu okuduktan sonra bir sonraki yazını heyecanla bekleyeceğim. İhale çantacıları size de bir mesajım var. Ben de bir sonraki yazımda sizin de feragat etme karşılığında ne kadar rüşvet aldığınızı yazacağım. Günfalt, Güneş Yol, Ege Gökmen İnşaat. Çiğdem Toker’in tüm yazılarını okumalarını okuyucularımdan rica ediyorum. Sizler de göreceksiniz bu ihale çantası 3 şirketi nasıl koruduğunu. Toker bu 3 şirketleri neden bu kadar on plana çıkarttığını anlayacaklar . Savcılığa bu 3 şirket hakkında ‘ihaleye fesat karıştırma’, ‘ kamuyu zarara uğratma’ iddialarıyla suç duyurusunda bulunuldu.  Hepsini şok olacağınız bir ses kaydıyla açıklayacağım. Devleti soyan bu akbabaların kirli yüzlerini tüm Türkiye şok olarak dinleyecek.   TOKER’İN İHALE TAKİPÇİLİĞİ YAPTIĞI İRFAN GÜNEŞ TUTUKLANDI Bitirdiği bir tek proje olmayan üstelik adı tehdit şantajla iş insanlarından maddi çıkar sağladığına ilişkin soruşturmalarla gündemden düşmeyen isim Günfalt İnşaat sahibi İrfan Güneş, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ve Asayiş Şube Gasp Büro Amirliği’nin başarılı operasyonuyla gözaltına alındı. Polisteki sorgusunun ardından adliyeye sevk edilen şüpheli Güneş tutuklanarak cezaevine gönderildi. https://www.youtube.com/watch?v=JbPfuQX8ZUw&feature=youtu.be Hakkında yürütülen soruşturma bilgilerine göre şüpheli Güneş yine ihale alan bir iş insanına kabus oldu. Önce yargıdaki irtibatlarıyla ihaleyi şikayet etti konu danıştay aşamasına geldiğinde ise bilindik şantaj yöntemi olarak ‘ihalesini iptal ettirmemek’ karşılığında para istedi. Israrlı şantajlarına rağmen iş insanından ‘Hayır’ cevabını aldı bu defa bir suç örgütüyle işbirliği yaparak iş yerini kurşunlattı. İfadelerinde kendilerini İrfan Güneş’in azmettirdiğini itiraf ettiler. Hakkında ‘tehdit şantaj ve konut dokunulmazlığının ihlali’ suçlarından işlem yapılan şüpheli Güneş tutuklanarak cezaevine gönderildi. Şüpheli Güneş, Söğüt ve Taş Yapı gibi yüzlerce firmayı şantaj amaçlı şikayet etti onlarcasından para aldıktan sonra feragat etti. Şimdilerde bu şantajcı iş adamın medya ayağı merak ediliyor. HTS KAYITLARIYLA DEŞİFRE OLACAK Yargıda olduğu gibi medya dünyasından da İrfan Güneş ile birlikte hareket edip tehdide boyun eğmeyen firmalarla ilgili asılsız haberler yapan kalemi kiralık kirli basın mensupları da hem başsavcılıktaki ses kaydı hem de HTS kayıtlarıyla deşifre olacak. İptal ettirdiği ve sonra maliyet artışıyla daha yüksek paraya yaptırılan işler yüzünden devlete milyarlarca dolar zarar veren, firmalara yaptığı şantajı silahlı saldırıya dönüştüren İrfan Güneş ve kirli ilişkiler ağındaki işbirlikçilerini daha da zor günler bekliyor.

1 yıl önce

PKK'nın dağ kadrosunda olan terörist Şanlıurfa'da öğretmenlik yaparken yakalandı

Edinilen bilgiye göre, Şanlıurfa İl Jandarma Komutanlığı Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü (TEM) ekipleri, Viranşehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünde görev yapan Pınar Ç. isimli bayan öğretmenin PKK terör örgütünün Suriye ve Irak'taki dağ kadrosunda silahlı faaliyet yürüttükten sonra yasadışı yollarla Türkiye'ye geldiği istihbaratını elde etti. OKULDA ÖĞRETMENLİK YAPIYOR Kadın öğretmenin Viranşehir ilçesindeki bir okulda halen öğretmenlik yaptığını tespit eden ekipler, fiziki takibe başladı. Okulda da örgütsel faaliyette bulunduğu iddia edilen terörist Şanlıurfa İl Jandarma Komutanlığı Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü (TEM) ile Viranşehir İlçe Jandarma Komutanlığının titizlikle planladığı bir operasyonla yakalandı. Gözaltına alınan terörist, jandarmadaki işlemlerinin ardından çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanarak gözaltına alındı. Yakalanan öğretmenin 2 kız kardeşinin daha terör örgütüne üye olmak suçundan arandıkları belirtildi. Olayla ilgili soruşturma devam ediyor.

1 yıl önce

Şanlıurfa'da bombalı eylem hazırlığındaki teröristler yakalandı

Şanlıurfa Valiliği'nden yapılan açıklamada, "PKK/KCK-PYD/YPG silahlı terör örgütünün eylem ve faaliyetlerin deşifre edilmesi ve engellenmesine yönelik Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde İl Emniyet Müdürlüğümüzün yaptığı çalışmalar neticesinde yasa dışı yollarla Suriye'nin Aynel Arab (Kobani) bölgesinden ülkemize giriş yaptığı tespit edilmesi üzerine yakalanarak gözaltına alınan Suriye uyruklu 1 şahıs, terör örgütünden almış olduğu talimatla Şanlıurfa ilinde bombalı eylem yapmak için gönderildiğini beyan etmiş, şahısla irtibatlı olduğu tespit edilen Şanlıurfa ve Bursa ilinde Suriye uyruklu 3 şüpheli şahıs daha yakalanarak gözaltına alınmıştır. İşlemleri akabinde adli mercilere sevk edilen 4 şüpheli şahıstan 1'i adli kontrol kararı ile serbest bırakılmış, 3 şahıs tutuklanmıştır" denildi.

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Şanlıurfa mitingine büyük katılım… Akşener ile Fakıbaba’nın gözü yaşlı!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Şanlıurfa Kuzeybatı Çevre Yolu, Abide Kavşağı İlave Köprü Viranşehir Pompaj Sulaması 1. ve 2. Kademe ile Yapımı Tamamlanan Diğer Projelerin Toplu Açılış Töreni için sabah saatlerinde kente hareket etti. Saat 14.00 gibi kürsüye çıkan Erdoğan, kendisini bekleyen kalabalığa seslendi. Cumhurbaşkanı konuşmasına, Şanlıurfa doğumlu olan ünlü türkücü İbrahim Tatlıses’in şarkısının dizelerini okuyarak başladı. “BURADA ŞU AN 110 BİN KİŞİ BULUNUYOR” Daha önce Şanlıurfa’da yapacağı konuşmayı işaret edip CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na seslenen Erdoğan, “Bizi izle” demişti. Cumhurbaşkanı konuşmasında da buna değinip “Emniyetten şimdi rakamları aldım. Burada 110 bin kişi bulunuyor. Bu bir rekor. İşte bu Türkiye’nin en önemli lokomotiflerinden birisi de Şanlıurfa. Nemrut’u kendi ateşinde boğan, dünyanın en büyük kalkınma projesi GAP’ın şehri Şanlıurfa inşallah Türkiye Yüzyılı’nın da yıldızı olacaktır. Şanlıurfa, geçmişisin şanlı temsilcisi, geleceğimizin teminatı giderek yerini daha da güçlendiriyor.” ifadelerini kullandı. Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları: “Sevgili Şanlıurfalılar, yaklaşık 3 buçuk yıllık aranın ardından sizleri hasretle muhabbetle selamlıyorum. Urfa’yı özlemişiz. Görüyorum ki Urfa’da bizi özlemiş. Ne diyor İbrahim Tatlıses, Seni gördüğüm zaman dilim ne den tutulur, seni gördüğüm zaman güller elimde kurur, haydi gülüm sen söyle aşkımı sevgiliye… Biz bugün derdimizi size söylemeye geldik. Siz zayıf olursanız, dışarıdan karışanınız da karıştıranınız da çok olur. Vekalet savaşı yürütenleri görüyorsunuz. Türkiye’nin kendi sınırlarına korumasına karşılar. Bunların derdi ne bu coğrafyadaki Kürt’tür, Arap’tır, Türk’tür. Bunların tek derdi kendi siyasi ve ekonomik çıkarlarıdır. Sınırlarımızın ötesinde besleyip büyüttükleri terör örgütü her fırsatta ülkemize saldırıyor, çocuk kadın demeden vatandaşlarımızı katlediyor. Yitirdiğimiz on binlerce canın hesabı sorulmadığı için aynı cürette karşımıza çıkıyorlar. Türkiye artık eski Türkiye değil. Asker ve ekonomi vizyonlarını kendi belirleyen, bölgesinde ve dünyada söz sahibi olan bir Türkiye var. Geçtiğimiz 20 yılda asırlık eser ve hizmetlerle kayıplarını telafi eden, altyapısını kuran Türkiye, artık kararlarını kendi iradesiyle vermekte. Atılımlarını kendi gücüyle gerçekleştirmektedir. Dünyanın pek çok krizin pençesinde kıvrıldığı bir dönemde sadece altyapı gücümüzü geliştirmekle kalmadık. Ülkemizi her alanda sahip olduğu potansiyelini hayata geçiriyoruz. Hedeflerimize dudak bükerek bakanlar “doğruya doğru” diyerek bu tabloya bakmak zorunda kalıyor. Yeni bir dönemin kapılarını aralayacağız.”

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan CHP'ye 'vizyon' tepkisi: "Vizyon orada değil, Şanlıurfa'da"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Şanlıurfa Haliliye ilçesindeki İbrahim Tatlıses Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Gençlik Buluşmaları" programına katıldı. Gençlerle buluşmaya sanatçı İbrahim Tatlıses ile gelen Erdoğan, programın açılışında çalınan "Gülüm Benim" şarkısına da eşlik etti. Programın açılışında konuşan Erdoğan, Şanlıurfa'da farklı bir günün yaşandığını belirterek, Kültür Merkezi'nin şehre hayırlı olmasını diledi. Şanlıurfa'nın 20,6 yaş ortalaması ile Türkiye'nin en genç şehri olduğuna dikkati çeken Erdoğan, gelecek seçimlerde sadece Şanlıurfa'da oy kullanacak 250 bin gencin bulunduğunu söyledi. Böyle bir şehirde gençlerle bir araya gelmenin, genç bir Cumhurbaşkanı olarak mutluluğunu yaşadığını dile getiren Erdoğan, Ankara ve İstanbul'daki benzer programların dışında, gittikleri hemen her şehirde gençlerle bir araya gelmeye özel önem verdiklerinin altını çizdi.  "KUSURA BAKMAYIN ÇANTADA KEKLIK YOK, ÇANTA DOLU" "Geleceğimizi emanet edeceğimiz gençlerimizin, dünyaya, ülkemize, bize, kendi hayatlarına bakışlarındaki derin vukufiyeti görmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum." diyen Erdoğan, şunları kaydetti: "Şu ana kadar yaptığımız tüm toplu açılışlar ve mitinglerde Şanlıurfa pik yaptı. Son aldığımız resmi rakam 120 bin. Tabii yollardaki karşılamaları buna katmıyorum, sadece meydanı konuşuyorum. Her ne kadar birileri, gençlerimize kendi zihin dünyalarında 'çantada keklik' gibi bakıyor olsa da bizim tespitlerimiz hiç de öyle olmadığına işaret ediyor. Kusura bakmayın çantada keklik yok, çanta dolu. Bugün Dünya Engelliler Günü... 'Engelli' diyerek, zihin dünyaları engellerle dolu olanları birbirine karıştırmayın. Birilerinin zihin dünyaları engelli. Bizim engelli kardeşlerimizin zihin dünyaları sapasağlam. Sizlerle sohbetlerimizde öyle çarpıcı analizlerle, öyle isabetli tespitlerle, öyle akılcı tekliflerle karşılaşıyoruz ki inanın bunca yıllık tecrübemize rağmen bizim de ufkumuz genişliyor. Bu tablo bize, AK Parti'yi kurarken gençlik teşkilatlarımızı, örgütlenmemizin ve politikalarımızın merkezine yerleştirmemizin ne kadar doğru olduğunu tekrar tekrar gösteriyor. Türkiye'de gençlik teşkilatını, partisinin angarya işlerini yaptıracak bir araç değil de politikalarının merkezine yerleştirmiş ilk parti biziz. Biz ne sağdayız ne solda, biz siyasetin merkezindeyiz." Cumhuriyet'in yeni asrını "Türkiye Yüzyılı" vizyonuyla karşılamaya hazırlanırken, en çok gençlerin enerjisine, üretkenliğine, gayretlerine güvendiklerini vurgulayan Erdoğan, "Şu anda Türkiye siyasetinde bu kardeşinizin, ağabeyinizin dışında gençlik kollarından yetişerek gelmiş bir lider yok. 18-20 yaşımdan itibaren gençlik teşkilatlarında yetişmiş, oralardan gelmiş bir siyasetçiyim. Diğerleri öyle değil. Diğerlerinin çoğu gökten zembille indiler. Bizim durumumuz öyle değil." diye konuştu. "HATIRLAYIN, NERELERDEN GELDİK" Siyasetin içinde yetiştiğini, siyasetin içinden geldiğini, bu yüzden de gençlere bakışının çok farkı olduğunu belirten Erdoğan, şöyle devam etti: "Gençlik yıllarıyla birlikte siyasette yarım asrı geride bırakan bir büyüğünüz sıfatıyla, artık bizlerin, sizin zamanınızın misafiri olduğumuzu rahatça söyleyebilirim. Bu samimi düşüncemi sadece kendi adıma değil, mensubu olduğum kuşak adına da ifade ediyorum. Biz, bu kutlu bayrağı, bu kutlu emaneti nasıl daha önceki nesillerden devraldıysak, inşallah çok yakında sizlere devredeceğiz. Bizden önceki kuşak ve bizim kuşağımız, demokrasi ve kalkınma bakımından Türkiye'nin belki de en sıkıntılı, en sancılı dönemini yaşadı. Kendi serencamımızın seyriyle bugün sizlerin 'Türkiye Yüzyılı' vizyonuyla kurduğunuz hayaller arasında çok büyük fark olması gayet tabiidir. Hem altyapı hem özgürlükler konusunda yoklukların ülkesinden, bölgesel ve küresel liderlik seviyesine gelmiş bir ülkeye ulaşmak elbette kolay değildir. Hatırlayın, nerelerden geldik. Şanlıurfa'nın havalimanı, böyle güzel yolları mı vardı? Nerede? Ama şimdi havalimanından çıkıyorsun, Karaköprü'den merkeze tüm kavşak düzenlemeleriyle, her şeyiyle, altyapısıyla, üstyapısıyla bambaşka bir Türkiye, bambaşka bir Şanlıurfa." İbrahim Tatlıses'in "Yol değiştirmeden İstanbul'dan Şanlıurfa'ya geliyorsun" demesi üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Eskiden 24 saatti, herhalde şimdi 12-13 saat." karşılığını verdi. "81 İLİMİZDE 208 ÜNIVERSİTEMİZ VAR" Bu kadim mücadelenin en zor kısmının geride kaldığını dile getiren Erdoğan, şu değerlendirmeyi yaptı: "Artık ödediğimiz bedellerin, çektiğimiz acıların, yaptığımız fedakarlıkların, döktüğümüz alın terlerinin karşılığını alma vakti gelmiştir. Bunu sizlerle alacağız. Hazreti Mevlana'nın o pergel metaforuna uygun şekilde, bir ayağımızı ülkemize ve değerlerimize sabitleyip, diğeriyle tüm dünyayı kuşatacağımız bir dönemdeyiz. Artık dünyaya şöyle bakacağız, biz dünyaya değil, dünya Türkiye'ye baksın. Bunu, sizlerle beraber başaracağız. Gençlerimizin bilgisi, donanımı, öz güveni Türkiye Yüzyılının en büyük teminatıdır. Hamasetle, demagojiyle, yalanla, çarpıtmayla yönlendirilemeyecek bu gençliğin azim ve cesaretinden aldığımız güçle nereye hazırlanıyoruz? 2023'e. Ülkemize bugüne kadar kazandırdığımız eser ve hizmetleri anlatırken sadece hakikat penceresinin önüne çekilmeye çalışılan perdeleri açıyoruz. Göreve geldik, Türkiye'de 76 üniversite vardı ama şimdi 81 ilimizde 208 üniversitemiz var." Bu sırada İbrahim Tatlıses'in "Oxford vardı da biz mi gitmedik?" şeklindeki esprisi gülüşmelere neden oldu.  "ŞANLIURFA'DA BİR ZİHİN DEVRİMİNİ YAPTIK" Türkiye Cumhuriyeti'nin her şeye layık olduğunu vurgulayan Tatlıses, bu saatten sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanında olduğunun altını çizdi. Cezaevindeyken ziyaret ettiği Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "İbrahim Bey, ben belediye başkanı oldum sadece İstanbul'a hizmet verebilirim, benim niyetim bu değil. Benim niyetin Türkiye Cumhuriyeti'ne hizmet vermek." dediğini aktaran Tatlıses, "Başbakan oldu, Cumhurbaşkanı oldu, sonra da başkan oldu. Ne oldu başkan yapmazdınız? Sayın Cumhurbaşkanımız halk adamıdır, halk insanıdır. Halk adamı olduğu için başımın üstünde taşıyorum." şeklinde konuştu. Şanlıurfa'nın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı çok sevip saydığını vurgulayan Tatlıses, Şanlıurfalılara, "Bu seçimde sakın bizi yalnız bırakmayın." diye seslendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İbrahim Bey, sözün özünü defalarca ifade etti sağ olsun." karşılığını verdi. VİZYON ORADA DEĞİL ŞANLIURFA'DA Zihinlerinde de kalplerinde de yarın için ne yapacaklarının ne yapmaları gerektiğinin olduğuna işaret eden Erdoğan, "Bay Kemal, güya zihinde ne var ne yok bunları anlatıyormuş. Elin birilerini toparlamış, etmiş, uyuyanlar mı ararsın, bunun yanında ne dediği anlaşılmayan sözler mi anlarsın... Böyle bir durum. Biz de dedik ki biz, Şanlıurfa'da zihin devrimi yapacağız. Ve Şanlıurfa'da bir zihin devrimini yaptık ve açıkladık. Vizyon orada değil, vizyon Şanlıurfa'da. Ve yarına dair vizyonun kalemşörleri gençler, sizsiniz. Kendinize güvenin, inanın. Ve yarının programını da projesini de sizler hazırlayacaksınız, beraber hazırlayacağız. Bunu kimse inkar edemez. Peygamberler şehri burası."

1 yıl önce

Şanlıurfa'da üçüncü 'Kökünü Kurutma Operasyonu': 182 şahıs yakalandı

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Şanlıurfa'da uyuşturucu ile mücadele kapsamında yürütülen 'Kökünü Kurutma' operasyonuna ilişkin bilgi verdi. Bakan Soylu operasyon kapsamında 197 şüpheliden 182'sinin yakalandığını açıkladı.

1 yıl önce

AK Parti Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Halil Yıldız’a suikast hazırlığındaki 3 PKK’lı yakalandı

Şanlıurfa İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince geçtiğimiz hafta gerçekleştirilen operasyon sonucunda AK Parti Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Halil Yıldız’a suikast hazırlığında olan ve illegal yollarla Türkiye’ye geçtiği tespit edilen M.M ve M.M.İ isimli Suriye uyruklu 2 örgüt mensubu yakalanarak gözaltına alındı. MİLLETVEKİLİNE SUİKAST DÜZENLEYECEKLERDİ Gözaltına alınan örgüt mensupları alınan ifadelerinde, PKK/KCK-PYD/YPG terör örgütü içerisinde Ayn El Arap bölgesinde sorumlu düzeyde faaliyet gösteren Hacı kod isimli örgüt mensubunun talimatıyla AK Parti Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Halil Yıldız’a suikastı gerçekleştirmek üzere Türkiye’ye geçtiklerini, kendilerine yine aynı örgüt mensubu tarafından para gönderileceğini beyan etmeleri üzerine örgüt mensubunun yönlendirmesi ile para getiren Suriye uyruklu R.B isimli zanlı da yapılan operasyonla kıskıvrak yakalandı. KARDEŞİNİ KAÇIRIP EYLEME ZORLAMIŞLAR R.B. isimli şahsın Suriye’de bulunan H.B. isimli kardeşinin PKK/KCK-PYD/YPG terör örgütü içerisinde Suriye’de faaliyet gösteren Serhildan kod isimli örgüt mensubu tarafından kaçırıldığı ve serbest bırakılması karşılığında AK Parti Milletvekili İbrahim Halil YILDIZ’a eylem yapılması amacıyla kendisinden keşif yapmasını istediği öğrenildi. Gözaltına alınan Suriye uyruklu 2’si örgüt mensubu olmak üzere 3 zanlı tutuklandı.

1 2 3 4 5 6 7