03 Mayıs Cuma 2024
2 yıl önce

Sabah yazarından "uzun kuyruklar oluşuyordu, bu nedenle fiyat artırdık" diyen Et ve Süt Kurumu Genel Müdürü'ne: Meşhur olmaya mı çalışıyorsunuz?

Osman Uzun'un sözlerini değerlendiren Altınok, yazısını "Meşhur olmak için olabilir diyeceğim ama kim böyle bir şöhretin faydası olacağını düşünebilir ki? İnanın, bu soruyu, sorunu tartışmayı atlayıp "Pireyi deve yapıyorlar" diye muhalefetten yakınmanın hiçbir anlamı yok" ifadeleriyle noktaladı.

2 yıl önce

Sabah yazarı Altınok: Ekrem Bey... Ne aday olabiliyor ne başkan

İşte Sabah yazarının o yazısı: Dün sosyal medyada İstanbul'da şoförü olmayan bir metrobüsün yolda son sürat ilerlerken kaydedilmiş vidosu elden ele geziyordu. "Bu da oldu" dedirten görüntünün ardından Beylikdüzü'nden bir kaza haberi geldi. İki metrobüs çarpışmıştı. Yaralılar vardı. Haber ajanslara düşünce, şoförsüz metrobüsün sırrı çözüldü. Anladığım kadarıyla şoförü, arızalanan metrobüsün aküsüyle uğraşırken araç kendi kendisine hareket etmiş, hızlandıkça da hızlanmış. Bu nasıl bir başıboşluktur anlamak gerçekten mümkün değil... Şehrin içinde trafikte muazzam hızlarla hareket eden bu tehlikeli aygıtlar, "Bilmem otobüs yürüdü gitti" diyen şaşkınlara mı emanet? Üstelik tek bir vakadan bahsetmiyoruz... Her gün yolda kalan, kaza yapan toplu taşıma araçlarının görüntülerini izliyoruz. Üç yıl oldu, bu asgari sorunu ne zaman çözeceksiniz Ekrem Bey? Koca kenti yönetmeye talip olup seçildiniz ama tüm enerjinizi cumhurbaşkanlığı yarışına harcıyorsunuz. Önünüzdeki günlerde de Karadeniz'e gidecekmişsiniz... Burada işiniz yok mu? Vaktiniz mi bol geliyor? Kemal Bey'i, Mansur Yavaş'ı saf dışı bırakıp aday olabilecek misiniz bilmiyorum ama onu da belediye başkanlığınız gibi heba edeceğinizden şüphem yok.

1 yıl önce

Sabah Gazetesi: 1 milyon Suriyeli eve dönüyor, 100 bin briket ev yapılacak, sanayi sitesi, çarşı gibi ticaret alanları kurulacak

Erdoğan'ın "Ülkemizde misafir ettiğimiz 1 milyon Suriyeli kardeşimizin gönüllü geri dönüşünü sağlayacak hazırlıklar içindeyiz" projesiyle ilgili Sabah gazetesinin haberinde, 100 bin briket ev yapımı planlandığı Azez, Cerablus, El Bab, Resulayn gibi bölgelere 1 milyon Suriyeli'nin yerleştirileceği bilgisine yer verildi.  Sabah gazetesinin, "İşte Suriyelilerin 8 aşamalı eve dönüş uygulaması" haberine göre;  AFAD koordinesinde Kızılay, İHH gibi STK'lar; küçük sanayi sitesi, dükkân, çarşı gibi ticaret alanlar kuracak, okul, hastane, cami başta olmak üzere alt ve üstyapı inşa edilecek. Suriyelilerin meslek sahibi olabilmesi için meslek edindirme kursları ve mikro krediler, üretim yapan atölyeler kurulacak. Proje için Birleşmiş Milletler (BM) Mülteciler Yüksek Komiserliği dahil ulusal ve uluslararası fonlardan destek istenecek.

1 yıl önce

Sabah namazına gidecek çocuklara verilecek bisiklet Cumhuriyet ve Sözcü'yü rahatsız etti!

Çocukları camiyle buluşturacak olan ve “Güle Oynaya Camiye Gel” adı verilen proje için hazırlanan protokol, Konya Büyükşehir Belediyesi ile Konya İl Müftülüğü arasında imzalandı. "CAMİLERİMİZİN ÇOCUK SESİ İLE YANKILANMASI HEPİMİZİN ÖZLEMİ" Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, camiyi merkeze alan böyle önemli projeyi uygulamaktan büyük mutluluk duyduklarını dile getirerek projenin ayrıntıları hakkında şunları söyledi: “7-14 yaş aralığındaki kız-erkek bütün çocuklarımızdan 18-25 Haziran tarihleri arasında nüfus cüzdan fotokopileriyle birlikte mahalle camilerine giderek kayıt olmalarını istiyoruz. Hocalarımız kayıtlarını yapacaklar, sonra bizler kayıtları toplayacağız ve sayıyı belirleyeceğiz. 1 Temmuz itibariyle de süreç başlamış olacak. 30 Ağustos’ta tamamlanacak projede 40 gün sabah namazına gidecek çocuklarımız için hocalarımız bir kayıt tutacak. Çok sayıda katılım olmasını arzu ediyoruz. Çünkü Konya belde-i muhayyeredir, Anadolu’nun kalbinde Selçuklu başkentidir. Çocuklarımızın böyle bir proje ile camiye devamını sağlıyor olmak bizim için büyük bir mutluluk. Gösterdiği hassasiyet dolayısıyla İl Müftümüze ve cami imamlarımıza ayrı ayrı teşekkürlerimi sunuyorum. Camilerimizin sabah namazında çocuk sesi ile yankılanması hepimizin özlemidir. İnşallah Konya’nın camileri bu yaz tatilinde çocuklarımızın neşesi ve koşturmacası ile cıvıl cıvıl hale gelecek.” 40 GÜN SABAH NAMAZINA KATILAN ÇOCUKLARA BİSİKLET 40 gün saban namazına gidecek çocukların bisiklet ile ödüllendirileceği projenin bisiklet kullanımını arttırmayı da hedeflediğine vurgu yapan Altay, Konya’nın bisiklet yollarıyla Türkiye’nin en önde gelen şehirlerinden birisi olduğunu hatırlattı. Başkan Altay, “Günümüzün trafik sorununu çözmek için özellikle çocuklarımızın bisiklete binmeye alışmaları gerekiyor. Bunun da bir kültür olarak ileriki dönemlerde şehrimizin hem trafiğine hem de yaşamına katkı sağlamasını arzu ediyoruz. Projemizde herhangi bir sayı kısıtlamamız yok. İnşallah binlerce çocuğumuz kaydını yapar. Tabii sadece sabah namazları için kayıt yapıyoruz ama inşallah camilerimizin tüm vakitlerde cemaatle dolup taşar. Projemizin çocuk neşesinin ve koşuşturmasının eksik olmadığı bir başlangıca vesile olur diye temenni ediyorum” diye konuştu. "BU PROJE ÇOCUKLARIMIZA CAMİ SEVGİSİNİ AŞILAYACAK" Konya İl Müftüsü Ahmet Poçanoğlu, böylesine anlamlı ve önemli projeye öncülük ettiği için Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay’a teşekkür ederek, “Camilerimiz birlik ve beraberlik içerisinde yürümemizde, ailemizin güçlü bir şekilde devam etmesinde, gariplerimizin, fakir fukaramızın, problemi olan insanlardan haberdar olmamızda çok önemlidir. Bu projeyle çocuklarımıza cami sevgisinin aşılanması, çocuklarımızın camiye gelmesine özendirilmesi ve çocuklarımıza güzel ahlakın, helal kazanmanın ve yine merhamet gibi pek çok güzel hasletlerin kazandırılması sağlanacak” dedi. 7-14 yaş arasında tüm Konyalı kız ve erkek çocukların katılabildiği projeye başvurular 18-25 Haziran tarihleri arasında başlayacak. Temmuz ve Ağustos aylarında 40 gün camiye sabah namazına katılan çocuklar bisiklet ile ödüllendirilecek. CUMHURİYET VE SÖZCÜ'DEN MANÜPÜLATİF MANŞET Konya Büyükşehir Belediyesi'nin çocuklara yönelik bu çalışması ise Cumhuriyet ve Sözcü gazetesinin internet sitesinde farklı şekilde ele alındı. İki site de bu çalışmayı "Borçlu AKP'li belediye sabah namazına giden çocuklara 40 bin bisiklet hediye edecek" manşeti ile verdi.

1 yıl önce

İYİ Partili Ali Bucak’ın Yıldırım ve Oktay üzerinden yaptığı algıya tepki: ’Sabah akşam tiyatro çeken İP, başkalarının da aynı şeyi yaptığını sanıyor’

Grup toplantısına çıkardığı kişiler üzerinden tiyatro yapan, sözde ziyaretlerinde de 15 yaşındaki çocuklara, ‘’Traktörümüze mazot alamıyoruz. Çok zor durumdayız.’’ dedirten Akşener’in, ‘’Mükemmel’’ oyunculuk girişimlerini unutan İYİ Partili Gençlik Kolları Başkanı Ali Bucak, Fuat Oktay ve Binali Yıldırım’ın farkı tarihlerde ve farklı motorculara yardım ettiği görüntüler üzerinden algı yaptı. Bucak’a, ‘’Sabah akşam tiyatro çeken İP, başkalarının da aynı şeyi yaptığını sanıyor.’’ şeklinde yorumlar yapıldı. BİNALİ YILDIRIM 2019’DA KAZA YAPAN MOTOSİKLETLİYE YARDIM ETMİŞTİ Binali Yıldırım, Haziran 2019’da AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olduğu dönemde İstanbul’da trafik kazası geçiren motosikletliye yardım etmek için makam aracını durdurmuştu. Yaralanan motosiklet sürücüsünün yanına gelen Yıldırım ve ekibindeki doktor, kazazedeye ilk müdahaleyi olay yerinde yapmıştı. FUAT OKTAY DA ÇANKAYA’DA KAZA KAPAN KURYE İLE İLGİLENDİ Geçtiğimiz günlerde ise Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Ankara Çankaya’da motosikletiyle kaza yapan kuryeyle ilgilendi. Oktay, bir toplantıya giderken konvoyunu durdurup makam aracından inerek, yaralı sürücüyle ilgilendi. İYİ PARTİLİ ALİ BUCAK’TAN ALGI OPERASYONU Genel Başkanı Meral Akşener’in tiyatrolarını ve imaj düzeltme çabalarını unutan İYİ Partili Şanlıurfa Gençlik Kolları Başkanı Ali Bucak ise biri İstanbul’da diğeri ise Ankara’da olan, farklı motosikletlere yardım eden Yıldırım ve Oktay’ın görüntülerini paylaşarak, ‘’Fuat Oktay ile Binali Yıldırım’ın yardım ettiği şahıslar sanırım aynı bari başka ajanstan adama kaza yaptırsaydınız.’’ dedi. ‘SABAH AKŞAM TİYATRO ÇEKEN İP, BAŞKALARININ DA AYNI ŞEYİ YAPTIĞINI SANIYOR’ Bucak’ın paylaşımına, ‘’Sabah akşam tiyatro çeken İP, başkalarının da aynı şeyi yaptığını sanıyor.’’, ‘’Ali bey adamlar aynı değil.’’, ‘’Abi adamlar aynı değil. Ortalama bir Türk tipi bu zaten.’’ şeklinde yorumlar ile tepki gösterildi.

1 yıl önce

CHP demek ‘zam’ demek! 1 yılda suya yüzde 274 zam gören Eskişehirliler kuyruklarda sabahladı

Eskişehir’de bugün toplanan Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (ESKİ) Genel Kurulu’nda, şebeke suyuna yüzde 70 zam oy çokluğu ile kabul edildi. Dün toplanan ESKİ Genel Kurulu’nda yeterli çoğunluk sağlanamadığı için toplantı bugüne ertelenmişti. Bugün tekrar toplanan kurulun en önemli gündem maddesi ise şebeke suyuna yapılacak zam oldu. Kurulda oy çokluyla alınan karara göre metreküpü 5,29 TL olan su fiyatı 9,64 TL’ye yükseldi. Atık su bedeli ise 2,64 TL’den 3,86 TL’ye yükseldi. Böylelikle toplam su bedeli 7.93’den 13.50’ye yükselirken, şebeke suyuna yapılan zam yüzde 70 olarak açıkladı. Zamlı tarifenin ise 28 Kasım tarihinden itibaren geçerli olacağı öğrenildi. Eski tarifeden su satın almak isteyenler ise iki gündür kentin farklı noktalarındaki su yükleme makineleri önünde zaman zaman uzun kuyruk oluşturuyor. https://twitter.com/bugunguncel/status/1596218951507537920?s=46&t=8xlbbGr3UBuOPHE6hOMrrQ KLASİK CHP KUYRUKLARI Bu sabah su satın almak isteyenler, kentin farklı noktalarındaki su yükleme makineleri önünde dün geceden itibaren sıraya geçerek uzun kuyruklar oluşturdu. Kartına su yüklemek için sırada bekleyen Bekir Adalıoğlu, “Ben bunu makul karşılamıyorum. Bu zammı indirmelerini istiyorum. Zam gelmeden kuyruğa giriyoruz. Mecbur giriyoruz. Fakir ne yapsın?” dedi. Kuyrukta bekleyenlerden Hasan Yılmaz ise “Alıştık. Bu sene ikinci zam galiba. Yüzde 10-20’de değil, yüzde 70’ten bahsediliyor. Emeklinin yapacağı nedir? Önlem almak” diye konuştu.

1 yıl önce

Kemal Kılıçdaroğlu: “Sabahattin Ali’yi CHP öldürdü”

7’li masanın Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP tarihi ile yüzleşmeye devam ediyor. Cumhuriyet dönemiyle ilgili pek çok hataların ve yanlışların olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu’ndan CHP’lileri sarsacak itiraflar gelmeye devam ediyor. “SABAHATTİN ALİ’Yİ BİZ ÖLDÜRDÜK” CHP lideri “Nazım Hikmet’i kim hapse attı? Sabahattin Ali’yi kim öldürdü? CHP. Doğrulara her zaman doğru deriz ama CHP ile ilgili yanlışların da istismar edilmesi doğru değil. Biz bunu söylüyoruz” dedi. Kemal Kılıçdaroğlu, Atatürk’ü Koruma Kanunu’na gerek olmadığını da ifade etti. https://twitter.com/news_motto/status/1642477513690456067?s=46&t=kgYu0XH04hCo9hDKdwyLsQ “YILLARDEN BERİ ARKASI GELMEYEN DALAVERELER…” Türk edebiyatının ünlü kalemi Sebahattin Ali, CHP’yi şöyle eleştiriyordu: “Yıllardan beri arkası gelmeyen dalavereler, arsa oyunları, memleketin dışına para kaçırma rezaletleri, esrarı çözülemeyen cinayetler, millet malı soygunculukları alıp yürümüştür. Öte yanda, millet kara sabanın arkasında donsuz didiniyor. Bu gidişatın sonu hayra çıkmaz.” SABAHATTİN ALİ’NİN ÖLÜM EMRİ İNÖNÜ’DEN Türkiye’ye kazandırdığı “Kürk Mantolu Madonna”, “Kuyucaklı Yusuf” ve “İçimizdeki Şeytan” kitaplarıyla kendi dönemine ve sonraki dönemlere adını yazdıran Sabahattin Ali’nin tek parti döneminde nasıl ve niye öldürüldüğüne dair sır perdesi hala gizemini koruyor. Aziz Nesin’le beraber çıkardıkları Markopaşa dergisinde dönemin tek parti iktidarı olan CHP’ye sert eleştirilerde bulunan Sabahattin Ali, “Milletin oluk gibi kan akıtarak kazandığı bu istiklâli siyasî oyunlara alet edip, elden kaçırmayalım. Sömürücü devletlerin elinde oyuncak olmayalım! Biz demişiz ki: Yabancı sermayeye imtiyazlar vermeyelim, memleketin malî ve askerî işlerine yabancılar burunlarını sokmasınlar. Hem soyuluruz hem de bir dünya patırtısı çıkarsa orada biz eziliriz… Biz demişiz ki: Yıllardan beri arkası gelmeyen dalavereler, arsa oyunları, memleketin dışına para kaçırma rezaletleri, esrarı çözülemeyen cinayetler, millet malı soygunculukları alıp yürümüştür. Öte yanda, millet kara sabanın arkasında donsuz didiniyor. Bu gidişatın sonu hayra çıkmaz.” yazısı ile CHP’nin sindirmeye çalıştığı bir yazar olmuştu. SABAHATTİN ALİ’Yİ CHP ÖLDÜRTTÜ “Sabahattin Ali nasıl öldürüldü?” sorusundan ziyade neden öldürüldüğü hala gizemini korurken, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Cumhuriyet dönemiyle ilgili pek çok hatalar oldu, yanlışlar oldu. Nazım Hikmet’i kim hapse attı? CHP. Sabahattin Ali’yi kim öldürttü? CHP.” sözleriyle Sabahattin Ali’yi CHP’nin öldürdüğünü itiraf etti. 25 Temmuz 2000 yılında Milliyet Gazetesi yazarı Azer Bortaçina da kaleme aldığı yazısında, Sabahattin Ali’nin arkadaşı Mehmet Ali Cimcöz’ün anlatımına yaptığı atıfta, “İstanbul Emniyeti Birinci Şube Müdürü Parmaksız Hamdi, Cimcöz’e, “Cinayeti işleyen polis değil, MİT’tir. İnfaz emrini veren de gazeteci, yazar, CHP’de üst düzeylerde bir kişidir. Zaten bu emri veren politikacı da daha sonra feci şekilde öldürüldü.” sözleriyle Sabahattin Ali’nin CHP tarafından öldürüldüğünü açıklamıştı. Zincirli Hürriyet gazetesinin sahibi Mehmet Ali Aybar’ın açıklamalarına göre ise Sabahattin Ali’nin yazıları, CHP yönetimi ile arası zaten açık olan halkın CHP’den daha da uzaklaşmasına neden oluyordu. Sabahattin Ali ve Aziz Nesin’in beraber çıkardığı Markopaşa dergisinin İdari İşlerden Sorumlu Genel Müdürü Haluk Yetiş ise dönemin CHP yönetiminin baskıları hakkında, “Sabahattin Ali mesleği bırakıp kamyon alarak nakliyeciliğe başlamıştı.” ifadelerine yer vermişti. CHP, CİNAYETİN DUYULMAMASI İÇİN SANSÜR UYGULADI CHP zihniyetinin muhaliflere yönelik bir refleksi olan cinayet aynı zamanda sansürü de beraberinde getirdi. Yusuf Turan Günaydın’ın kaleme aldığı “Sabahattin Ali-Bir Cinayetin Anatomisi” kitabında, CHP iktidarının cinayete yönelik uygulamış olduğu sansür hakkında, “2 Nisan 1948’de 41 yaşında katledilen Sabahattin Ali’nin öldüğü, ilk olarak 12 Ocak 1949 tarihli gazetelerde haber olabildi. Haberler birkaç gün sürdü. Önce ‘hain’in yurt dışına kaçarken öldürüldüğü yazıldı; sonra cesedin Sabahattin Ali’ye ait olmadığı yazıldı. En sonunda cesedin -yakın arkadaşı Aziz Nesin’in de teşhisi ile- Sabahattin Ali’ye ait olduğu anlaşıldı. Haberlerdeki belirsizlik ve tutarsızlık, iktidarın gazetelere yönelik kısıtlamalarından da kaynaklanmıştı; bir karartma söz konusuydu. Ancak yine Nesin’in söylediklerine bakılırsa, dönemin gazeteleri Sabahattin Ali’nin ölümünü sevinçle karşılamış ve katili alkışlamaktan geri durmamıştı.” ifadelerine yer verdi. Dönemin gazete tarihlerine göre Sabahattin Ali cinayeti, işlendikten tam 10 ay sonra şüpheye mahal verecek şekilde yayımlanmıştı.

9 ay önce

Erbaş, ibadete açılışının yıl dönümünde Ayasofya'da sabah namazını kıldıracak

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'nin yeniden ibadete açılmasının yıl dönümü dolayısıyla yarın sabah namazını kıldıracak.

1 2 3