07 Mayıs Salı 2024
3 yıl önce

CHP Parti Meclisi eski üyesi Bedri Baykam’ın öncülüğünde bir araya gelen CHP’liler: Üst üste seçim kaybeden genel başkan görevi bıraksın

CHP’li isimler; Ercan Karakaş, Fikri Sağlar, Tolga Yarman, Mustafa Gazalcı, Ömer Faruk Eminağaoğlu ve Tevfik Kızgınkaya, “CHP için Demokratik Dijital Devrim (D3) Tüzük Taslağı” başlıklı bir bildiri yayımladı: •Cumhurbaşkanlığı adayları, tüm üyelerin katılımıyla seçilmeli. •Genel Başkan, Parti Meclisi, Milletvekilleri ve Belediye Başkanları’nın %3’lük Genel Merkez kontenjanı dışında tüm üyelerle seçilmeli. •İki kere üst üste genel seçimi kaybeden Genel Başkan koltuğunu kaybetmeli ve parti olağanüstü kurultaya gitmeli. •Cinsiyet ve gençlik kotaları kapsamına giren üyelerin, seçilebilir noktalardan listeye girmeli.

3 yıl önce

İYİ Parti’den CHP’ye ittifak sitemi: 'Bazı yerlerde aday çıkarmasalar seçimi kazanırdık'

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, KRT'de canlı yayınında Cumhuriyet Halk Partisi, İYİ Parti, Saadet Partisi ve Demokrat Parti'den oluşan Millet İttifakı'na ilişkin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. "NİĞDE VE UŞAK'TA CHP ADAY ÇIKARMASA ADAYLARIMIZ SEÇİLECEKTİ" 31 Mart yerel seçimlerinde kendi partilerinin hiçbir şehir belediyesini kazanamadığını belirten Akşener, "Partiye belediye kazandırmak benim için önde olsaydı, o masa devrilirdi. 19 ilçe belediyesi aldık biz. 27 yıl aktif politika yapmış bir şahıs olarak, Meral Akşener olarak o masada 19 ilçenin sadece alınabileceğini görmemek mümkün mü? Ama şöyle bir soru sorduk kendimize; partinin menfaati mi, Türkiye'nin menfaati mi? Türkiye'yi tercih ettik. Biz İYİ Parti olarak kendi kendimize girseydik 19 değil, 16 ilçe belediyesi alacaktık. Ciddiyetimi herkes anlasın lütfen. Niğde'de adayımız kazanacak, CHP'nin de adayı vardı, ikisi birden kaybetti. Uşak'ta da öyle, 2 puanla kaybettik. Şile'de aynı şekilde, ayrı adaylarla girildi, Şile gitti. AK Parti kazandı. Ne demek istiyorum? Bunlara gözünü yumup 'hay hay' diyen bir Meral Akşener'in Türkiye'yi tehlikeye atma konusunda, vatandaşın nefes alması konusunda kendim olmayacağım, olunmasına da engel olacağım." diyerek ittifak ortağına sitem etti. BURSA VE BALIKESİR'DEN DE ÖRNEK VERDİ Bursa ve Balıkesir'den de örnek veren Akşener, "Bursa'nın ilçelerini tek tek gezdim ben. CHP'nin çok iyi bir adayı vardı, nasıl kaybedildiğini sayın Kılıçdaroğlu da biliyor, ben de biliyorum. Bursa Öğretmen Okulu mezunuyum ben. Anneannemin akrabalarından oluşan 2 köy var, onları harekete geçirmeye çalıştım. Başkan seçilmiş olsa Bursa'ya verebileceği hizmeti anlatmam mümkün değil. Kim kazandı, AK Parti kazandı. Kim kaybetti, Bursa kaybetti. Balıkesir'de biz DP'yi atladık, ayrı aday çıkardılar. Sayın İsmail Ok 9 bin 900 oyla kaybetti, DP 10 bin oy aldı. Fark edip o adayı Genel Sekreter yapma adımını atsak, Balıkesir alınıyordu. Kim aldı, AK Parti aldı. Kim kaybetti, Balıkesir kaybetti." ifadelerini kullandı. Akşener, cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki adayın belirlenmesi sürecine ilişkin sorulan soruya ise, "Hiç bilmiyorum" diyerek yanıt verdi.

2 yıl önce

Afyonkarahisar Güney’de seçimi AK Parti’nin adayı Erol Karabacak kazandı

Kesin olmayan sonuçlara göre Sinanpaşa İlçesine bağlı Güney Beldesi seçimlerini AK Parti adayı Erol Karabacak kazandı.

2 yıl önce

Siyaset üniversitede ders anlatmaya benzemez! Girdiği ilk seçimde sadece 17 oy alabildi

Ölüm ya da farklı nedenlerle muhtarlıkları düşen mahalle ve köylerde Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından ara seçimler yapıldı. Türkiye genelinde 753 yerde sandığa gidildi. Seçim yapılan yerlerden biri de Afyonkarahisar'da bulunan Güney beldesi oldu. DAVUTOĞLU İDDİALI KONUŞMUŞTU Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, seçim öncesi Afyonkarahisar'a giderek vatandaşlardan oy istemişti. Davutoğlu, Afyonkarahisar'ın Güney beldesinde bugün yapılan seçim için iddialı açıklamalarda bulunmuştu. Davutoğlu, "İnşallah hafta sonu da Gelecek Partisi olarak Türkiye'deki ilk seçimimize Güney beldesinde giriyoruz Osman Bey adayımızla birlikte. Bu bizim ilk seçimimiz, ilk zaferimiz olacak inşallah. Ama nihayette zaferin adı Ankara'da olacak Ankara'da." demişti. AK PARTİ FARK ATTI Yapılan seçimde geçerli 1606 oyun 1021’ini alan AK Parti adayı Erol Karabacak belediye başkanı seçildi. Gelecek Partisi'nin adayı Osman Aydepe ise yalnızca 17 alabildi. Öte yandan BBP 405, CHP 38 oy aldı. 

2 yıl önce

Çatı adayı işaret etti! CHP’li Özgür Özel: Kılıçdaroğlu ve Akşener tek başına seçim kazanamaz

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Hatay'da partisinin Antakya ilçe örgütünün düzenlediği yemeğe katıldı. Burada yaptığı konuşmada, "CHP çizgisinden uzaklaşıyor" eleştirilerine cevap olarak "Partinin kapısı, içinde Atatürk sevgisi, vatana, millete, bayrağa bağlılığı olan herkese açık" dedi. "TEK BAŞINA KILIÇDAROĞLU KAZANAMAZ" Partisinin Cumhurbaşkanı adayının kim olacağına ilişkin de konuşan Özel, "Ne Kemal Kılıçdaroğlu ne Meral Akşener tek başına bu seçimi kazanamaz, ne Ekrem İmamoğlu ne Mansur Yavaş" diyerek Cumhurbaşkanlığı seçiminde adayların belli olana kadar partililerinin birer aday gibi çalışmasını istedi.

2 yıl önce

AK Parti Sözcüsü Çelik: "Yüzde 7 seçim barajı netleşmiştir. Cumhur İttifakı'nın yaklaşımı budur."

İşte Ömer Çelik'in açıklamalarından öne çıkanlar... Kurucu Cumhurbaşkanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü ve tüm silah arkadaşlarını rahmetle ve şükranla anıyoruz. Pek çok gündemimiz var. Gençlik ve kadın kollarımızın çalışmalarına ağırlık veriyoruz. Acı kayıplarımız var. Ferhan Şensoy'u kaybettik, rahmet diliyoruz. Yine çok kıymetli ses sanatçımız İnci Çayırlı'nın vefat ettiğini öğrendik. Çok ciddi felaketlerle karşı karşıya kaldık. Sahadaki tüm arkadaşlarımıza bir kere daha teşekkürlerimizi iletiyoruz. Son olarak 2021 Avrupa Voleybol Şampiyonası'nda Filenin Sultanları yarı finale yükseldi, hepsini tebrik ediyoruz. "TÜRKİYE'NİN BİR GÖÇMEN DAHA ALACAK DURUMU YOKTUR" Kuşkusuz Türkiye tüm dünyanın gözü önünde insanların katledilmesine göz yumacak bir ülke değildir. Bunun yanı sıra tüm dünyanın şunu bilmesi gerekiyor; dünyanın gözü önünde mültecilere sahip çıkma görevini tek başına Türkiye üstleniyor. Bundan sonra Türkiye'nin bir göçmen daha alacak durumu yoktur. Biz bunu çok çeşitli defalar muhataplarımıza ifade etmişizdir.  Hemen geri göndermenin ne manaya geldiğini geçen MYK'da anlatmıştım. Dolayısıyla herkesin biraz geçmişine bakıp biraz dikkatli konuşmasında fayda vardır. Türkiye kimseyi ölüme terk edecek bir ülke değildir. Bunu herkesin bilmesi lazım. Biz orada güvenli bölgelere zaten gönderiyoruz. Türkiye en geniş kapsamlı iade merkezlerine sahip ülkelerin başında geliyor. Dönmek isteyenlere bu kolaylıkları da sağlıyoruz. Buradaki meseleye kapsamlı bir yaklaşımla bakmak gerekir. İşin hem insani, hem siyasi boyutunu düşünerek, Türkiye'nin nüfus güvenliği önceliklidir.  "HAYATLARININ EN BÜYÜK HATALARINI YAPARLAR" Özellikle Afganistan üzerinden oluşacak mülteci krizi nedeniyle bu uyarıları yapıyoruz. Geçmişte nasıl Suriye'de mesela 'Herkes elini taşın altına koysun' önerisinde bulunmuştuk. Ama buna yanaşmayanlar, o insanlar ölümle karşı karşıya kalınca göç dalgasının ortaya çıktığını gördü. Afganistan'daki kaos devam ederse göç dalgası büyüyecektir, gelişmiş ülkelerin sınır ülkeleri sorumluluk alır diyorsa hayatlarının en büyük hatalarını yaparlar. CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN BALKANLAR ZİYARETLERİ Partimiz açısından Balkan ülkeleri çok önemlidir. Sayın Cumhurbaşkanımızın Bosna Hersek ve Karadağ ziyareti çok önemli olmuştur. Balkanların barış ve istikrarı bizim için çok önemlidir. Hem bölge barışı için, hem dünya barışı için... Yine bakıyoruz Sayın Cumhurbaşkanımızın ziyareti sonrası bazı Avrupa ülkeleri basınları 'Balkanları Avrupa'ya bırakmamalıyız' gibi yorumlar yapıyorlar. Türkiye'nin gelişen savunma ihtiyaçları açısından altyapının güçlendirilmesine her zaman önem veriliyor. TSK'nın altyapısının daha da kuvvetlendirilmesi açısından son derece önemli olacaktır. Dünyada savunma sanayindeki yarış çok büyük boyutlarda. Yeni gelişen teknolojilerin savunma teknolojilerine nasıl uygulanacağı her zaman bir mesele olmuştur. Geçen hafta Cumhurbaşkanımızın katıldığı Akıncı TİHA teslimat töreni son derece önemlidir. Sık sık ABD basınında, İngiliz basınında, Rusya'da, bir takım stratejik analizlerinde Türkiye'nin İHA, SİHA, TİHA'larıyla oyun değiştirici kabiliyete kavuştuğu yazılıyor. Bu son derece önemlidir. Bayraktar ailesinin bu teknolojileri ülkemize kazandırmak adına ortaya koyduğu performans takdire şayandır. Orman yangınlarıyla ilgili olarak da bunların ne kadar önemli olduğunu gördük. En sıcak dış politika konusu Afganistan konusudur. Çok yakından takip ediyoruz. 7 seferde 1409 vatandaşımız tahliye edilmiştir. 16 Ağustos'tan itibaren tahliyeleri gerçekleştiren herkese teşekkürlerimizi iletiyoruz. Kahraman silahlı kuvvetlerimizi bir kez daha tebrik ediyoruz. Her gün iç savaşın yaşandığı bir ortamda başarıyla, mazlumların teveccühünü kazanarak gerçekleştirmiştir. Tabii ki değişik seçenekler değerlendiriliyor. Diplomatik çabalar değerlendirildikten sonra kahraman Mehmetçik Afganistan'dan ayrılmıştır. Geçiş dönemini yakından takip ediyoruz. Taliban yakın zamanda bir hükümet açıklayacağını söyledi. Fiili güç olan Taliban'la da temaslarımızı sürdürüyoruz. Kadın hakları konusunda, temel hak ve hürriyetler konusunda tüm kaygıların ortadan kalkmasını arzu ederiz. Bizim basınımızda da tartışılıyor, dışarıda da tartışılıyor. Taliban tarafından Türkiye'nin işletip işletmeyeceği konusunda bir teklifle bulunuldu. Bu tabi inceleniyor. Bu değerlendirme yapılacaktır.  Adli yıl başladı, çok önemli, bütün hukukçulara iyi bir adli yıl diliyoruz. Cumhurbaşkanımız açıkladı; bu dönemde de yeni reformların hazırlığı yürütülüyor. Yeni Yargıtay binasının da hayırlı olmasını diliyoruz. SORU-CEVAP Sosyal medya düzenlemesinde gelinen aşama nedir? Bu konu sürekli olarak bizim gündemimize gelen bir konudur. Hem yalan haberlerin çok kolay yayıldığı bir zemin burası. Burayla ilgili olarak bir düzenleme ihtiyacı söz konusudur. Bununla ilgili olarak bir iki toplantı yapıldı ama bu toplantılarda henüz sonuca varılmıştır diyemeyiz. En önemli konu, vatandaşımızı ve demokrasimizi yalan habere karşı korunaklı hale getirmek. Bir de şunu unutmamak gerekir, hem yabancı devletlerin, terör örgütlerinin sosyal medyayı çok yoğun bir şekilde kullandığını görüyoruz. Aşırılıkçı gruplar kullanabiliyor. Burada terör örgütleri bunu çok yoğun bir şekilde kullanabiliyorlar. En önemlisi internet medyasının ihtiyaç duyduğu düzenlemeyi hazırlamak. Bütün bu perspektifler değerlendirilerek, henüz bir tartışma aşamasında, bu bir ihtiyaçtır. Sosyal medyaların çoğu devletleri aşan güce ulaşmıştır. Bazı siyasilerin mesajlarını öne çekebiliyorlar.  SORU-CEVAP Sosyal medya düzenlemesinde gelinen aşama nedir? Bu konu sürekli olarak bizim gündemimize gelen bir konudur. Hem yalan haberlerin çok kolay yayıldığı bir zemin burası. Burayla ilgili olarak bir düzenleme ihtiyacı söz konusudur. Bununla ilgili olarak bir iki toplantı yapıldı ama bu toplantılarda henüz sonuca varılmıştır diyemeyiz. En önemli konu, vatandaşımızı ve demokrasimizi yalan habere karşı korunaklı hale getirmek. Bir de şunu unutmamak gerekir, hem yabancı devletlerin, terör örgütlerinin sosyal medyayı çok yoğun bir şekilde kullandığını görüyoruz. Aşırılıkçı gruplar kullanabiliyor. Burada terör örgütleri bunu çok yoğun bir şekilde kullanabiliyorlar. En önemlisi internet medyasının ihtiyaç duyduğu düzenlemeyi hazırlamak. Bütün bu perspektifler değerlendirilerek, henüz bir tartışma aşamasında, bu bir ihtiyaçtır. Sosyal medyaların çoğu devletleri aşan güce ulaşmıştır. Bazı siyasilerin mesajlarını öne çekebiliyorlar. Bu çağın önemli sorunlarından bir tanesi...  Seçim barajında yüzde 7 mesajları verildi... Dar veya daraltılmış bölge olacak mı? Cumhur İttifakı'nın yaklaşımı budur. Benimsediğiniz ve benimsemediğiniz bir sürü başlığı tartışırsınız, bu doğasında vardır. Dar veya daraltılmış bölgeyle ilgili verilmiş bir karar yoktur, birer taslak çalışması olarak görmek lazım. Çalışma olgunlaşana kadar, bütün maddelere mutabakata varılana kadar böyle bir çalışma olduğunu ifade etmiyoruz. Tanju Özcan'ın bir kadına yönelik açıklaması oldu, çok tepki geldi. Siz nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu tabi insanlık dışı bir yaklaşım. Bir kişi bir konuda faşistçe açıklama yapıyorsa, arkasından hemen ahlaksızca açıklama yapar. Daha da vahimi şu; bir kadınla ilgili olarak böyle bir değerlendirmede bulunmak insanlık dışı bir şey. Kılık kıyafetini de ayrıca vurguluyor. Bu iğrençliğe başka bir iğrençlik katıyor. Meseleyi hikaye etmeye çalışıyor. Daha da üzücü olan şu; İnsanda biraz edep olur, bu kadar tepki geldi. çıkarsınız bir özür dilersiniz. Bunu yaparken bile şerh koşuyor. Sonuna kadar kınıyoruz ve lanetliyoruz. ABD'li Senatör'ün Kıbrıs'ta yaptığı açıklama...

2 yıl önce

Avustralya Başbakanı Morrison, erken seçime gitmeyeceğini belirtti

ABD'nin başkenti Washington'da, Avustralya SBS News'e konuşan Başbakan Morrison, erken seçim çağrısı yapma olasılığının olmadığını belirterek, seçimlerin planladığı gibi Mayıs 2022'de yapılacağını söyledi. Avustralya'da yeni tip koronavirüse (Kovid-19) karşı çift doz aşı vurduranların oranı tahminen aralık ayında yüzde 80'lere ulaştığında ülkedeki yasakların kaldırılacak olması dolayısıyla Morrison'un bunu bir avantaj kabul ederek erken seçime gideceği yönünde yorumlar yapılmaya başladı. Bunun bir avantaj olup olmadığı yönündeki soruya cevap veren Morrison, "Hayır, neden olsun? Olacağını asla söylemedim." ifadelerini kullandı. Hükümetinin gündeminde seçim olmadan çalışmalarına devam ettiğini vurgulayan Morrison, "Önümüzdeki yıl seçim var. Bu yıl böyle bir seçimi (erken seçimi) gerektirecek hiçbir şey olmadı. Yapacak işlerim var." dedi. Ülkede son birkaç aydır yapılan anketlerde, iktidardaki Liberal-Ulusal Parti koalisyon hükümetinin oy oranı yüzde 47, ana muhalefetteki İşçi Partisi'nin oy oranı ise yüzde 53 olarak görülüyor. Seçmenlerin, Kovid-19 aşılarının yurt dışından temini, ülkeye dağıtımı ve vatandaşlara vurulmasındaki aksaklıklar nedeniyle Morrison hükümetine tepkili olması anket sonuçlarına yansımış durumda. Avustralya sınırlarının açılmasının yanı sıra ülkedeki Kovid-19 yasaklarının kalkmasını, çift doz aşı oranlarının yüzde 80'lere çıkmasına bağlayan koalisyon hükümetinin, bu sebeple oy kaybettiği söyleniyor. Anketlerde partisinin önde olmasını değerlendiren ve henüz yorum yapmanın çok erken olduğunu dile getiren İşçi Partisi lideri Anthony Albanese, "Anketler iner ve çıkar. Bir süredir öndeyiz, önde olmayı tabii ki tercih ederiz. Ama önemli olan, elbette ki oylama gününde çıkan sonuçlardır." şeklinde konuştu. Avustralya'da 3 yılda bir tekrarlanan federal seçimlerin, yasalara göre 21 Mayıs 2022'den önceki bir tarihte yapılması gerekiyor. 18 Mayıs 2019'da seçimlerden zaferle çıkan Liberal-Ulusal Parti koalisyonu 77 milletvekiliyle tek başına iktidara gelirken, İşçi Partisi 68, Yeşiller, United Australia, Katter's Australia ve Centre Alliance partileri 1'er milletvekili çıkartmıştı.

2 yıl önce

Avrupa'da seçim krizi: Yedi ülke yeni hükümetini arıyor

Almanya'da yapılan genel seçimlerin ardından yeni hükümeti kurmak için partiler arasında zorlu koalisyon pazarlığı başladı. 16 yıllık Angela Merkel (CDU) iktidarının ardından ülkede yeni hükümetin nasıl şekilleneceği merak ediliyor. Genel seçimden oyların yüzde 25,7'sini alarak birinci çıkan Sosyal Demokrat Parti (SPD) ile Yeşiller ve Hür Demokratlar (FDP) arasındaki koalisyon görüşmelerine geçildi. Seçimlerden 2 buçuk hafta sonra başlayan görüşmelerin başarılı olması durumunda SPD liderliğinde bir hükümet kurulacak. SPD Noel dönemine kadar hükümetin kurulması için çaba sarf edeceklerini görüşme süresinin 2017'deki kadar uzun sürmesini istemediklerini açıkladı. Özellikle Yeşiller ile FDP arasındaki vergi, çevre ve iklim konusunda derin görüş ayrılıkları mevcut. 1953'ten bu yana ilk kez 3 partili bir koalisyon hükümetinin gündemde olması ve görüş ayrılıkları nedeniyle görüşmelerin yılbaşından sonraya sarkabileceği yorumları yapılıyor. 2017'deki koalisyon görüşmeleri 172 gün, 2013'teki görüşmeler ise 86 gün sürmüştü. Almanya'da yeni bir hükümet kurulana kadar Angela Merkel hükümeti görevine devam edecek. Avusturya'da erken seçim beklentisi Avusturya'da "rüşvet ve güveni kötüye kullanma" suçlamalarıyla hakkında soruşturma başlatılan Başbakan Sebastian Kurz görevinden istifa etti. Kurz, lideri olduğu Avusturya Halk Partisi (ÖVP) başkanlığını bırakmazken, Ocak 2020'de kurulan ÖVP-Yeşiller Partisi koalisyonunu sürdürebilmek için, başbakanlık koltuğunu kendi partisinden Dışişleri Bakanı Alexander Schallenberg'e devretti. Kurz'un bir süre direndikten sonra attığı bu geri adım neticesinde ülkede hükümet krizi nispeten rahatlasa da muhalefet tarafında, Kurz'un "gölge başbakan" olacağı, "Kurz sistemi" verilen düzenin devam edeceği görüşü hakim. Mevcut hükümetin uzun ömürlü olmayacağı ve erken genel seçimlere gidilebileceği yorumları yapılıyor. Çekya'da hükümeti kurma görevinin kime verileceği belirsiz Çekya'da 8-9 Ekim'de düzenlenen genel seçimlerin sonucu, beklenenin aksini ortaya koydu. İktidardaki Gayrimemnun Vatandaşlar Hareketi (ANO), yüzde 27,17 ile en fazla oy alan parti olsa da seçimlerin galibi üç partinin birlikte kurduğu muhalefet iktidarı (Spolu) oldu. Cumhurbaşkanı Milos Zeman'ın daha önce açıkladığı üzere, hükümeti, tek başına en çok oyu olan partiye vermesi bekleniyor. Ancak ANO, parlamentoya giren aşırı sağcı Özgürlük ve Doğrudan Demokrasi Partisi (SPD) ile anlaşması durumunda bile hükümeti kurmaya gerekli olan çoğunluğu sağlayamıyor. 200 sandalyeli meclisin 108 sandalyesini birlikte kazanan muhalefet ittifakı, hiçbir şekilde ANO ile görüşmeyeceğini açıkladı. Bu nedenle, Cumhurbaşkanı Zeman'ın, hükümeti kurma görevini, seçimin galibi muhalefet ittifakına değil de ANO lideri Başbakan Andrej Babiş'e vermesi durumunda ülkede uzun süre siyasi belirsizlik olacağı öngörülüyor. Hükümet kurulmasında belirleyici rol oynayan 77 yaşındaki Zeman'ın, son dönemde sağlık sorunları nedeniyle hastaneye kaldırılması ülkede ayrıca endişelere yol açıyor. Hollanda'da 210 gündür hükümet kurulamadı Hollanda'da 15-17 Mart'ta yapılan genel seçimlerin üzerinden 210 gün geçmesine rağmen halen hükümet kurulamadı. Toplam 17 partinin 150 sandalyeli Meclis'e girdiği Hollanda'da en az 4 partili bir koalisyon kurulması bekleniyordu. Geçici hükümetin idare ettiği ülkede koalisyon müzakereleri sancılı geçiyor. Çoğunluk veya azınlık koalisyonu kurma girişimleri şimdiye kadar başarısız olan partiler, yeniden dörtlü koalisyon görüşmelerine başladı. Muhalefetteki bazı partiler koalisyon müzakerelerinin tekrar başlamasını eleştirirken, yeni seçime gidilmesini savunuyor. Ülkede mevcut durumun değişmediğini ileri süren bir takım muhalefet partileri, seçmen iradesinin dikkate alınmadığı görüşünü dile getiriyor. Hollanda'da 2017'de yapılan genel seçimlerin ardından, koalisyon hükümetinin kurulması 225 gün sürmüştü. Bulgaristan bu sene 3. kez seçime gidiyor Bulgaristan'da 4 Nisan'da yapılan parlamento seçimi sonrası koalisyon hükümeti kurma çalışmaları başarısız olunca 11 Temmuz'da erken seçime gitme kararı alındı. Bu tarihteki genel seçimlerden sonra oluşturulan parlamentoda, 65 kişilik en büyük gruba sahip Böyle Bir Halk Var (İTN) partisi de hükümet kurma girişiminde başarısız oldu. Cumhurbaşkanı Rumen Radev, 16 Eylül'de parlamentoyu feshederek, seçimler öncesinde kurduğu geçici teknokratlar hükümetinde revizyon yaptı. Üç bakanı değiştiren Radev, 14 Kasım'da erken genel seçim yapılacağını, ülkeyi seçime götürecek hükümetin başbakanlığına Stefan Yanev'in devam edeceğini duyurdu. Bulgaristan böylece bir yıl içinde 3. kez seçime gitmiş olacak. Norveç 28 gündür yeni hükümetini bekliyor Norveç'te 13 Eylül'de yapılan genel seçimler sonrasında geçen 28 gün içerisinde hala hükümet kurulamadı. Norveç'te yapılan genel seçimleri İşçi Partisi lideri Jonas Gahr Stoere önderliğindeki sol blok kazanmış, ancak hükümeti kurmak için yeterli çoğunluğa ulaşamamıştı. Stoere, koalisyon görüşmeleri sonrasında yaptığı açıklamada, Sosyalist Sol Parti (SV) ve Merkez Partisi (SP) ile büyük bir koalisyon kurmak istediklerini, ancak bunu başaramadıklarını söyledi. Jonas Gahr Stoere, sağ blokta bulunan Merkez Partisi (M) ile azınlık hükümeti kurmak için önemli ilerleme kaydettiklerini ve gelecek hafta hükümeti kurmayı umduklarını belirtti. Romanya'da kurulan hükümet güvenoyu alamadı Romanya'da, 6 Aralık 2020 tarihinde yapılan seçimlerin ardından Cumhurbaşkanı Klaus İohannis, hükümeti kurma görevini daha önce genel başkanı olduğu ve seçimi ikinci tamamlayan merkez sağdaki Ulusal Liberal Parti'ye (PNL) vermişti. PNL Genel Başkanı Florin Citu'nun kurduğu azınlık hükümeti, 5 Ekim'deki oturumda güvenoyu alamayarak düştü. Cumhurbaşkanı İohannis, hükümet kurma görevini vermek üzere PNL'den bir isim beklediğini açıkladı. Seçimin galibi Sosyal Demokrat Parti (PSD) lideri Marcel Ciolacu da buna tepki göstererek, siyasi krizin bitmesi için erken seçime ihtiyaç olduğunu dile getirdi.

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 56 57