17 Mayıs Cuma 2024
2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Süleyman Soylu ve Binali Yıldırım'a destek

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamasından satırbaşları: 14 aydır devam eden salgın sürecinde milletimizin güvenliği, aşını, işini korumak için devletin tüm imkanlarını seferber ettik. Pek çok ülkenin aksine kamu güvenliğini tehdit edecek bir olumsuzlukla karşılaşmadık. Vatandaşlarımızı ve esnaflarımızı yalnız bırakmadık. Merkezi yönetim bütçesinden ilaç, tıbbi malzeme, sağlık personeline ek ödeme gibi kalemler için yaptığımız harcamalar yıl sonunda 104 milyar lirayı bulacak. 645 bin emeklimizin maaşını 1500 TL'ye çıkardık, bayram ikramiyelerini de 1100 TL'ye yükselttik. Vergi indirimleriyle devletin 26 milyar lirayı bulan alacağından vazgeçtik. 7 milyon haneye çeşitli defalar nakit yardımı gerçekleştirdik. Şu ana kadar saydığım ödemelerin tutarı Haziran sonu itibariyle 181 milyar liraya ulaşacaktır. 400 bin firmanın, 8 milyon vatandaşın, 848 bin esnafın faydalandığı kredilerin toplamı 315 milyar lirayı geride bırakmıştır. Ertelenen borçların yıl sonunda 219 milyar lirayı bulacaktır.. Salgından etkilenen tüccar, sanayici için nefes kredisi için de çalışmalara başlandı. Çiftçilerimiz için de sezo0nu açılan hububat ve bakliyat alım fiyatlarını ilan ettik. Bakliyatta alım fiyatını kırmızı mercimekte 5 bin liraya, nohutta 4 bin 50 TL'ye çıkardık. Çayda kilo fiyatını 4 TL olarak belirledik. Salgının başından bu yana 661 milyar liralık kaynakla milletin her kesiminin yanında olduğumuzu gösterdik. Türkiye'nin 2021 büyüme oranının, tahminlerin çok ötesinde gerçekleşeceğine yürekten inanıyorum. BU SİNSİ OPERASYONU AKAMETE UĞRATACAĞIZ AK Parti olarak en büyük başarımız hükümetlerimiz döneminde çalışacakları iş sağlamak olmuştur. Son dönemde ülkemizdeki güven ve istikrar iklimini hedef alan saldırıların gerisinde insanımızın elindeki bu büyük imkanı alarak gençlerimizi karamsarlığa sürükleme olduğu açıktır. Oyunları, tuzakları bozacağız. Bu sinsi operasyonu akamete uğratacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın.  Sadece hakka ve hakikate bakarak yolumuza devam edeceğiz. Kimin terör örgütleriyle, kimin suç çeteleri ile yeminli Türkiye düşmanları ile yürüdüğünü memleketimiz görüyor.  Biz birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize sahip çıktığımız müddetçe, hiçbir senaryo ülkemizi hedeflerine ulaşmaktan alıkoyamaz, milletimizle aramızdaki uhuvveti bozamaz. AK PARTİ'NİN İKTİDARA GELMESİYLE YENİ BİR DÖNEMİN PERDELERİ AÇILDI Türkiye'yi siyasetten teröre kadar her alanda ağır maliyetleri olan 1990'lı yılların istikrarsızlık dönemi 3 Kasım 2002 seçimleri ile sona ermiştir. Milletimiz AK Parti'yi iktidara getirerek yeni bir dönemin perdelerini açmıştır. Benim üniversiteye girdiğim dönemde üniversiteye girme şansı 10'da birdi. Şimdi bu 10'da 10'a yükseldi. Eğitim yolculuğu bitmeyen ve bitmeyecek olan bir mücadeledir. Şehir hastanelerimiz salgın döneminde adeta destan yazan kurumlar haline dönüştü. Adalet insanın en çok hassasiyet gösterdiği konudur. Adaletin temelinde dışa bağımlılığı kaldırma vardır. Bağımsız ve tarafsız yargı da adaletin temelidir. Vesayete selam duran, darbelerin, darbe girişimlerinin aparatı olan, vicdanını ve aklını kiraya veren bir yargı, dışa bağımlıdır. Biz işte buna son verdik. YENİ ANAYASA YARINLARA BIRAKACAĞIMIZ EN DEĞERLİ MİRAS Geçmişte belli bir ideolojiye hizmet eden Hakimler ve Savcılar Kurulları'nı önce vesayet güçlerinin ardından FETÖ'nün yargıyı araçsallaştırdığı dönemlerin ağır tecrübelerini hep birlikte ağır bedeller ödeyerek yaşadık. Bugün aynı kurulda milletin seçtiği Cumhurbaşkanı ve vekillerin seçtiği üyeler var. Dün seçim gerçekleştirildi. Kurula üye seçilmesinde uzlaşmayı sağlayan siyasi partilere teşekkür ediyorum. Bu uzlaşma yeni anayasa çalışmaları içinde ümit vericidir.  Siyaset kurumunun, demokrasimizin kazanımlarını ve milli iradeyi siyasi tarihimize mühürleyecek yeni bir Anayasa yapacağına inanıyorum. İnşallah, yeni Anayasa da milletin vicdanından, milletin kanaatinden çıkacak; yarınlarımıza, gelecek nesillere bırakacağımız en değerli miras olacaktır. 1. yargı paketi ifade özgürlüğünün güvencesini arttıran değişiklikler yapmıştık. 2. yargı paketinde infaz aşamasına ilişkin çözüm bekleyen konuları ele almıştık. 3. yargı paketinde hukuk davalarında yargılamanın daha etkin yürütülmesine ilişkin reformlar yapmıştık. E-duruşma uygulaması salgın sürecinde yargının işleyişine büyük kolaylık sağlamıştır. Reform çalışmalarımızın yeni halkasını oluşturan 4. yargı paketi de yakında meclisimize sunulacak. Bu paketle idari yargıda vatandaşın işini kolaylaştıran, ceza yargılamasında güvenceleri artıran çok önemli yenilikler getiriliyor. Hemen ardından beşinci yargı paketi için kolları sıvıyoruz.  Hemen ardından 5. yargı paketi için kolları sıvıyoruz. amacımız 15 Temmuz'da milletin yazdığı destanı hukukla taçlandıran yargının daha iyi işlemesidir.  İktidara geldiğimizde emniyet konusunda tarihi başarılara imza attık. Terör örgütlerinin, suç çetelerinin cirit attığı Türkiye'yi güvenli bir ülke haline getirdik. Terör meselesini ülkemizin gündeminden çıkarmak için dünyada tecrübe edilmiş tüm yolları denedik. Çözüm süreci diye hafızalara kazınan yöntemle terör örgütlerini suhuletle sınırlarımızdan çıkarmanın yollarını aradık. PKK'nın bu yaklaşımını kendi emelleri için kullandıklarını görünce de teröristlerin başını ezmekte tereddüt etmedik. FETÖ'yü devlet ve toplum hayatımızdan kazıyıp atmak için yoğun çaba harcıyoruz. İriliş ufaklı pek çok terör örgütünü eylem yapamaz hale getirdik. Suç örgütlerine karşı da tavizsiz bir mücadele yürüttük. SÖZDE BABALARIN RACON KESTİĞİ TÜRKİYE GERİDE KALDI Geçmişte etki sahibi olan suç örgütlerini 19 yıl boyunca ellerindeki imkanları alarak birer birer çökerttik. Bir dönem ülkenin dört bir yanında türemiş, kerameti kendinden menkul, cafcaflı lakaplarla anılan sözde babaların racon kestiği Türkiye’yi, hukuktan başka yöntemlerin geçerli olmadığı bir seviyeye getirdik. Uyuşturucu suçları ile mücadele ederken kimsenin gözünün yaşına bakmadık. Dünyada uyuşturucu suçlarına en ağır ceza verilen ülkelerin başında geliyoruz. Sadece son 3.5 yılda 750 bine yakın uyuşturucu suçu şüphelisi gözaltına alınmıştır. Organize suç örgütlerine karşı 5 yılda 21 binden fala kişi gözaltına alınmış, 8 bine yakın kişi tutuklanmıştır. Kaçakçılık operasyonlarında da tarihi rekorlar kırılmıştır. Suç sayıları azalırken suçların aydınlatılma oranları da giderek yükselmektedir. Terörle, suç örgütleriyle mücadelede elde ettiği başarılar birilerini de rahatsız etmiştir. Nerede nasıl adım atılacağını iyi bilmek lazım. Burası Rize. Rize'nin uşağına bu şekilde hakaret edip, Netenyahu gibi bebek katillerinin yanına koymaya kalkarsan yapılacağı budur. Gelin hanıma çok ileri gitmeden ders verdiler. Bu da Rizeli'nin adabını gösterir. İkizdere yetmedi, Çayeli'ne gitti. Orada da gereğini yaptılar. Trabzon'da da hiç meydana çıkamadan uçağa binip Ankara'ya döndün. Bu daha bir. Daha neler olacak. Bunlar daha iyi günler. Bu ülkede ahde vefa vardır. Ahde vefa olmazsa bu millet affetmez.  İÇİŞLERİ BAKANIMIZIN YANINDAYIZ Ülkede mikserler var. İçişleri Bakanımız Soylu'yu hedef alan saldırıların gerisinde ülkedeki huzur ikliminden duyulan rahatsızlık var. Suç örgütleriyle mücadelede İçişleri Bakanımızın yanında olduk, yanındayız ve yanında olacağız. Binali Yıldırım arkadaşımızın oğlu üzerinden hedefe alınması asıl niyeti gösteren bir başka işarettir. Bu tezgahı da Allah'ın izniyle bozacağız. Buradan sesleniyorum Bay Kemal, Bayan Meral size buradan ekmek çıkmaz, boşuna uğraşmayın. Suç çetelerinin mensuplarını dünyanın neresine kaçarlarsa kaçsınlar takip ediyoruz. Bu suçluları da ülkemizde getirip yargıya teslime dene kadar peşlerini bırakmayacağız. Gereken cevaplar muhatapları tarafından verilmiştir. Tarafların başvurusu üzerine başsavcılıklar da gereken tahkikatlara başlamıştır.  Eski Türkiye'nin hastalığı olan toplumu suç çeteleri eliyle düzenleme gayretlerinin yeniden hız kazandığını görüyoruz. Bu yöntemi FETÖ de uzunca bir süre sinsice kullanmıştır.  BOŞUNA UĞRAŞMAYIN, SEÇİM HAZİRAN 2023'TE Türkiye'yi ısrarla DEAŞ parantezine alma girişimlerini de sınır ötesi harekatlarla yerle bir ettik. Ekonomimize yönelik saldırıların da aynı oyunun parçası olduğu şüphe götürmez hakikattir. Ülkemizi suç örgütleri üzerinden hem içerde hem uluslar arası alanda kıskaca almak, bundan siyasi sonuç üretmek peşindeler. Ortada makul hiç bir sebep olmadığı halde seçimin 2023'te yapılacağını söylememize rağmen erken seçim teranesi tutturanların sufleyi nereden aldıkları malumdur. Boşuna uğraşmayın, seçim Haziran 2023'tür. Seçimle veya seçimsiz iktidar sözü edenleri de unutmamak gerekiyor. CHP GENEL MERKEZİ TACİZCİLERİN İŞGALİ ALTINDA Bugün suç çetelerinden medet umacak kadar çapsız, ilkesiz bir muhalefet anlayışı vardır. Kendini kullandırmaya, ülke düşmanlarının değirmenine su taşımaya bu kadar gönüllü bir muhalefetin olduğu yerde terör örgütlerine de çetelere de gün doğuyor. Milletimizin her bir ferdinin hakkını, hukukunu nasıl gözettiysek inşallah yarın da aynı şekilde halkımızın emrinde çalışmayı sürdüreceğiz. Geçenlerde malum bir tane CHP'linin yargı tarafından nasıl bir cezaya çarptırıldığı taciz sebebiyle malum. Bunu biz söylemiyoruz, her türlü medyada yerini aldı. CHP Genel Merkezi tacizcilerin, onları koruyanların işgali altındadır. Tecavüzcülerin, onları koruyanların, hırsızların, onları koruyanların işgali altındadır. Terör örgütlerinin siyasi uzantılarının işgali altındadır. Milleti İttifakı adı altında CHP ile yol yürüyen herkes de bu utanç tablosunun ortağıdır.  Önceki gün ülkemizi ziyaret eden Polonya Cumhurbaşkanı ile verimli bir görüşme gerçekleştirdim. Savuna sanayinde işbirliğinin verimli sonuçlarının ortaya çıktığını görüyoruz. Türkiye, Polonya ile İHA'ların satışı konusunda anlaşma imzalamıştır. Bu anlaşma Türkiye'nin NATO ve AB üyesi bir ülkeye yaptığı ilk yüksek teknolojiye sahip İHA satışı olması açısından da çok önemlidir.

2 yıl önce

Bakan Soylu’dan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a: Emrindeyiz

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda açıklamalarda bulundu. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya destek mesajı veren Erdoğan, "İçişleri bakanımızın yanında olduk, yanında olacağız." ifadelerini kullandı. İçişleri Bakanı Soylu da Twitter hesabından Başkan Erdoğan için "Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın emrinde olduk, emrindeyiz, emrinde olacağız" dedi.

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: Kimin ayağına bastığımızı biliyoruz

Bakan Soylu yaptığı açıklamada, "Biz intikam alınacak adamlarız, ülkeyi terörün vesayeti altına almak istediler müsaade etmedik. Hiçbir şey gizli kalmaz kalmayacaktır. Ekşi yemedim karnım ağrımıyor." ifadelerini kullandı. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in Rize ziyaretinde gördüğü tepkiye de değinen Soylu, "Burada provokasyona açık adım atıldığı ortada. Hayatımdaki en zor günlerden birini yaşadım. Bir şey olur mu, olmaz mı diye" şeklinde konuştu. Bakan Soylu gündeme ilişkin sorulara cevap verdi. Bakan Soylu, Bataklık operasyonuna ve organize suç örgütü elebaşı Sedat Peker'in iddialarına ilişkin, "Kim yolsuzluk ve hırsızlık yapıyorsa Allah belasını versin. Bugün 27 Mayıs Türkiye'de yalan ve iftiralar üzerinden başbakan asıldı bakanlar asıldı. 27 mayıs süreci günceldir. Hiçbir şey gizli kalmaz kalmayacaktır. Ekşi yemedim karnım ağrımıyor. Biz intikam alınacak adamlarız. Bu ülkeyi terörün vesayeti altına almak istediler müsaade etmedik. Kimin ayağına bastığımızı biliyoruz, organize suçlarla ilgili" ifadelerini kullandı. "Hayatımdaki en zor günlerden birini yaşadım" Akşener'in İkizdere ziyaretine de değinen Bakan Soylu, "Burada provokasyona açık adım atıldığı ortada. Hayatımdaki en zor günlerden birini yaşadım. Bir şey olur mu, olmaz mı diye" şeklinde konuştu.

2 yıl önce

Yalçın Akdoğan’dan Süleyman Soylu’ya övgü

Sedat Peker’in hedefine aldığı isimlerden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya destekler gelmeye devam ediyor. Son olarak Eski Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Bakan Soylu’ya destek niteliğinde bir yazı kaleme aldı. İşte Yalçın Akdoğan’ın bugünkü yazısı: Siyasi kutuplaşma ‘ya sev ya nefret et’ şeklinde çok yanlış bir tutum üretiyor. Oysa hayatın hiçbir alanı siyah beyaz değildir. Hele konu insan ise hiç değildir. İnsanları indirgemeci ve toptancı yargılarla tanımlamak haksızlığa ve adaletsizliğe sebep olur. Herkesin iyi tarafları, başarıları, meziyetleri veya eksik tarafları vardır. Önemli olan toplamda insanların ne olduğudur. Cumhurbaşkanımız Erdoğan’a karşı üretilmeye çalışılan kin ve nefret dalgası toplum vicdanında ters teptiği için siyasi konumu güçlü şekilde devam ediyor. “Haksız yüklenmeler, adalet duygusuna çarpıp buharlaşıyor” 19 yılda girdiği tüm seçimleri kazanarak iktidarını koruyabilmek ortada büyük başarılar olduğunu, milletle güçlü bir gönül bağı kurulduğunu gösterir. Muhalefet, eleştiri yapmakla saldırmayı ve suçlamayı karıştırdığı için veya hiçbir başarıyı kabullenmek istemediği için inandırıcılık kazanamıyor. Haksız yüklenmeler adalet duygusuna çarpıp buharlaşıyor. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yönelik siyasi tutumlar da adalet ve hakkaniyet ölçüsünü kaybettiği için anlamsız kalıyor. Milletin vicdanı hassas bir terazi gibidir, insanları münferit hadiseler veya siyasi sataşmalarla değil, toplam değeriyle ölçer. Soylu, AK Parti iktidarının politikalarını uygulayan bir siyasetçi, bunları beğenirsiniz veya beğenmezsiniz. Soylu, bir tarzı, tutumu, üslubu olan da bir siyasetçi, bunu da beğenir veya beğenmezsiniz. Ancak Soylu’nun hem bakan hem siyasetçi olarak yaptıkları, başardıkları, ortaya koydukları toptancı ve indirgemeci yaklaşımlarla ele alınmak yerine resmin bütünü açısından ele alınmalıdır. “Siyasetçileri birtakım iddia ve söylentilerle mahkum etmeye çalışmak yanlıştır” Soylu SİYASETÇİ’dir ve başarılı bir siyasetçidir. Siyasete hasbelkader bulaşan, tepeden inme gelen, oturduğu koltukla bu vasfı kazanan biri değildir. Siyasetin her kademesinde bulunmak, en alt basamakları tırmanarak yükselmek ayrı bir siyasi tecrübedir. Bu tür uzun yıllara sari siyasi yaşamların her anı mercek altında olur. Soylu TEŞKİLATÇI’dır. Bir siyasi hareketin ve örgütün parçası, sürükleyicisi, aktörü olmak insanlarla sıkı ilişki içinde olmayı gerektirir. Bu ise vefa, kadirşinaslık, sıkı ilişki, samimi diyalog ve ekip adamı olmakla mümkündür. Yol arkadaşlığına önem vermek ayrı bir meziyettir. Soylu MÜCADELECİ’dir. Devlet-memleket meselelerinde de siyasi süreçlerde de mücadele adamı olmak siyasi ikballe değil dava adamlığıyla, azim ve fedakarlıkla alakalıdır. Türkiye’de siyasete soyunmak mücadeleye soyunmaktır. Defosu olanlar ne mücadele edebilirler ne siyasette uzun soluklu olabilirler. Soylu, ÇALIŞKAN’dır. Tembel adamdan ne siyasetçi ne devlet adamı olur. Genel Merkez ve Bakanlık görevleri Soylu’nun yüksek performans ve gayretini ortaya koymuştur. Siyasetçileri bir sözle, bir olayla, bir anla tanımlamak ne kadar yanlışsa birtakım iddia ve söylentilerle mahkum etmeye çalışmak da yanlıştır. Eğer siyaset bu tür yaklaşımlara kurban edilirse veya indirgemeci yaklaşımlarla ele alınırsa siyaset kurumu bir bütün olarak kaybeder. Siyasetçileri değersizleştirme operasyonları siyaseti değerleştirir ki bunun demokrasimize bir faydası yoktur.

2 yıl önce

Bakan Soylu'dan doğal gaz mesajı: Biz ne kadar bulursak onlar, o kadar çatlayacak. Varsın çatlasınlar, patlasınlar

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Türkiye'nin güçlenmesini, ayakta durmasını istemeyenler, haksızlığa karşı çıkmasını, söz söylemesini istemeyenler, geçmişten bugüne yapmak istedikleri oyunları yapmak, Türkiye'yi istikrarsızlaştırmak için ellerinden gelen her şeyi ortaya koymaya çalışıyor. Bunlara fırsat vermemek için; güçlü, iri, diri, bir ve kardeş olmalıyız." dedi. Soylu, bir dizi programa katılmak üzere geldiği Afyonkarahisar'da, belediye önünde toplanan kalabalığı selamladı. Burada konuşma yapan Soylu, zaferlerin ve kahramanların şehrinde olmaktan onur duyduğunu, milletin emrine amade olduğunu vurguladı. Önemli bir sözün zihinde ve gönülde de yer aldığına işaret eden Soylu, "Cumhurbaşkanımızın güzel bir cümlesi var, o ölçümüzdür; 'durmak yok, yola devam'. Çünkü etrafımızdaki coğrafyayı, dünyayı görüyorsunuz. Türkiye'nin güçlenmesini, ayakta durmasını istemeyenler, haksızlığa karşı çıkmasını, söz söylemesini istemeyenler, geçmişten bugüne yapmak istedikleri oyunları yapmak, Türkiye'yi istikrarsızlaştırmak için ellerinden gelen her şeyi ortaya koymaya çalışıyor. Bunlara fırsat vermemek için; güçlü, iri, diri, bir ve kardeş olmalıyız." diye konuştu. Türkiye'nin büyümesini istemeyenlere fırsat vermemek için savunma sanayisinde yerliliğin yüzde 80'e kadar geldiğini anlatan Soylu, şöyle devam etti: "Hedef, bütün dünyaya parmak ısırtacak savunma sanayisini oluşturana kadar durmak yok, yola devam. Karadeniz'de toplam 540 milyar metreküp doğal gaz buluşumuz... Biz ne kadar bulursak onlar, o kadar çatlayacak. Varsın çatlasınlar, patlasınlar. Tarımda, enerjide, savunma sanayisinde, insan kaynağıyla kendine ve etrafındaki coğrafyaya yeten bir Türkiye.... Millete minnettarız. Siz olmasaydınız Suriye'de insanlar katledilecekti, siz olmasaydınız Doğu Akdeniz'de Libya'da dünyada bir tek ses çıkmayacaktı, siz olmasaydınız etrafımızdaki coğrafyada ve yıllardır gönlümüze saplanan Karabağ meselesi çözülmeyecekti. Sizin 50 gramlık oy pusulanız ve demokrasi iradeniz olmasaydı, birlik ve beraberlik iradeniz olmasaydı, 21. yüzyılda bu güçlü adımları atmamış olsaydık bilmenizi istiyorum ki, Türkiye'nin başına; 60 darbesini, 71'i, 80'i nasıl getirmişlerse, 17-25 Aralık'ta ve 15 Temmuz'da muvaffak olacaklardı, bugün eli böğründe yaslı yaslı duracaktık. Afyonkarahisar'da şunu söylemek istiyorum; sadece gazete manşetlerine değil aynı zamanda Allah'a şükürler olsun 15 Temmuz'da tanklara ve uçak bombalarına direnen bir milletin evlatlarıyız." "2023, 2053 VE 2071'E GÜÇLÜ ŞEKİLDE GİRECEĞİZ İNŞALLAH" Soylu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde bugün Cumhur İttifakı'nın ortaya koyduğu güçlü iradeyle, Türkiye'nin şehirlerinde huzur ve güven olduğunu vurguladı. Ülkede, terör örgütünün kaçacak delik aradığını anlatan Soylu, şunları kaydetti: "Hiç merak etmeyin bugün ülkemizin her tarafında nasıl huzur varsa aynı şekilde ülkemizin doğusunda ve güney doğusunda huzur var. PKK terör örgütünün millete gelip, haraç aldığı ve çökmeğe çalıştığı günler tarihte kaldı. Şimdi çocuklar orada okuyorlar, kimisi hayvancılık yapıyor kimisi de çalışıyor. Amerika 850 milyon dolar bütçesinden PYD'ye yardım yapma kararı alıyor. Oyunun ne kadar büyük olduğunu anlıyoruz değil mi? Orada onlara yardım ediyorlar. Gıda, silah, mühimmat teçhizat, eğitim yardımı hepsini orada o ülkeler gerçekleştiriyorlar. Şu milleti tanımıyorlar. Topu bir araya gelsin, onları bitireceğiz. 2023, 2053 ve 2071'e güçlü bir şekilde gireceğiz inşallah." "BUGÜN AYAKTA KALABİLMEMİZİN EN ÖNEMLİ SEBEPLERİNDEN BİRİ CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ'DİR" Soylu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye de minnet ve hürmetini sunarak, şöyle devam etti: "İkide bir gelip diyorlar ki 'parlamenter sisteme geri dönelim'. Böyle bir fiskeyle yıkılabilecek hükümetlere geri dönelim istiyorlar. Geçti mi o günler. Bugün ayakta kalabilmemizin en önemli sebeplerinden biri Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'dir. Parlamenter hükümet sisteminde de eski Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ile yan yana bakanlık yaptık. Burada da şimdi bakanlık yapıyoruz. Şimdi nasıl biliyor musunuz? Hızlı tren gibi. Dertleri şu; 'acaba Türkiye'yi tökezletebilir miyiz?' Tökezletemeyeceksiniz. Güçlü, zengin ve büyük olacağız. Etrafımızdaki coğrafyaya huzur ve istikrar getireceğiz. Dünyaya medeniyetimizi nakşedeceğiz. Yapacak çok işimiz var. Milletimizin, ülkemizin ve Cumhur İttifakı'nın yapacağı çok iş var. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın yapacağı çok iş var. Durmak yok, yola devam."

2 yıl önce

AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan’dan BBC Türkçe’nin “AKP’de Süleyman Soylu tartışması” başlıklı haberine tepki

Turan yaptığı açıklamada BBC Türkçe’ye, “15 mv rahatsızlıklarını parti yönetimine iletti”, “B.Turan’ın konuyla ilgili görev üstlendiği” kulis bilginiz doğru değil. @bbcturkce AK Parti her zaman hukuktan, adaletten ve hakkaniyetten yana olmuş; suç örgütleriyle kıyasıya mücadele etmiş bir siyasi harekettir…” şeklinde tepki gösterdi. Turan’ın açıklamasının tamamı şöyle;

2 yıl önce

Bakan Soylu, Kırgızistan Dışişleri Bakanı Kazakbayev ile görüştü

İçişleri Bakanlığına gelişinde Soylu tarafından karşılanan Kazakbayev, tören mangasını selamladıktan sonra bakanlık şeref defterini imzaladı. Soylu ve Kazakbayev'in daha sonra gerçekleştirdiği görüşmede, Göç İdaresi Genel Müdürü Savaş Ünlü, İçişleri Bakanlığı Genel Sekreteri Ömer Toraman, Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Dairesi Başkanı Sezer Işıktaş ile Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Daire Başkanı Mahmut Çorumlu da hazır bulundu.

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: Uyuşturucuyla mücadelemiz ve yakalamalar olmasa; Avrupa, tamamen uyuşturucuya teslim olurdu

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Uyuşturucuyla mücadelemiz ve yakalamalar olmasa; Avrupa, tamamen uyuşturucuya teslim olurdu." dedi ve verileri paylaştı. Soylu’nun paylaşımları şöyle;

1 2 ... 6 7 8 9 10 11 12 ... 116 117