28 Nisan Pazar 2024
1 yıl önce

Kastamonu, Bursa şimdi de Giresun! Ekrem İmamoğlu’nun afişlerinde sponsorlu ‘cuma namazı’ detayı!

CHP’li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, partinin genel başkanı ve altılı masanın adayı edasıyla başlattığı gezilerine devam ediyor. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Almanya ziyaretinin ardından İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile ‘Saraçhane’ operasyonunu tertip eden İBB Başkanı İmamoğlu, organize ettiği geziler çerçevesinde görenleri adeta hayrete düşüren afişler bastırdı. Öncesinde Kastamonu ve Bursa’da kılacağı cuma namazını program afişine ekleten İmamoğlu şimdi ise Giresun’da cuma namazını Hacı Miktad Camii’nde kılacağını duyurdu. Belediye Başkanı olduğu İstanbul’u ihmal eden İmamoğlu’nun gezilerine ve namaz programını sponsorlu reklam etmesine tepki gösterenler ise şöyle paylaşımlar yaptı:

1 yıl önce

6'lı masanın mutabakat metnine DSP'den tepki: Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni teslim alma metni olduğu açık

Aksakal, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Altılı masa tarafından 30 Ocak'ta tanıtılan Ortak Politikalar Mutabakat Metni'nde yer verilen maddelere yönelik eleştirilerini dile getiren Aksakal, "İçeriği ve kapsamı itibarıyla bu mutabakat metnini incelediğimizde öncelikle Cumhuriyet'in kurucu iradesinin teslim alındığı, olası sonuçları itibarıyla da Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni teslim alma metni olduğu açıkça görülmektedir." diye konuştu. Metnin açıklandığı toplantı salonunda, Türk bayrağının ve Atatürk resminin yer bulmadığını belirten Aksakal, bu milli simgeler dışında Atatürk adının sadece üç maddede yer aldığını söyledi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, cezaevinde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'a yönelik "Haksız yere yatıyor" ifadesini de eleştiren Aksakal, "Bu söylemi, Kürdistan hayalini kuranlara bir mesaj mıdır?" sorusunu yöneltti. Dış politikada yaşanan gelişmelere de değinen Aksakal, Finlandiya ve İsveç'in NATO üyeliği konusunda imzalanan üçlü mutabakatın şartlarına riayet edilmediğini, bu sürecin de o ülkeler için olumsuz seyredeceğini dile getirdi. Önder Aksakal, İsveç'in, FETÖ ve PKK/PYD gibi terör örgütlerinin militanlarını Türkiye'ye iade etmeyerek yataklık, İslam dininin mukaddes kitabı Kur'an-ı Kerim'in yakılması olayına da suç ortaklığı yaptığını belirtti. Aksakal, İsveç ya da Finlandiya'nın NATO üyeliğine konu edilmesinin özünde, Türkiye'yi NATO'dan çıkarma gayretinin işaretinin olduğunu kaydetti.

1 yıl önce

Depremle ilgili provokatif paylaşım yapan 63 hesap tespit edildi

Emniyet Genel Müdürlüğü, Kahramanmaraş merkezli 10 ili etkileyen depremlere ilişkin provokatif paylaşımda bulunduğu değerlendirilen 63 hesap yöneticisinin tespitinin yapıldığını ve ilgili birimlere gönderildiğini bildirdi.

1 yıl önce

EGM: Provokatif paylaşımlarda bulunduğu değerlendirilen 90 hesap tespit edildi, 4 şüpheli gözaltında

EGM'den yapılan yazılı açıklamada; Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı'nca kanunların verdiği yetki çerçevesinde, suç ve suçlularla mücadele amacıyla internet ortamında 7/24 esasına göre sanal devriye faaliyetleri yürütüldüğü belirtilerek, "06.02.2023 tarihinde merkez üssü Kahramanmaraş/Pazarcık ilçesi olan 7.7 büyüklüğünde deprem meydana gelmiş ve deprem çevre illerimizde de hissedilmiştir. Yürütülen sanal devriye faaliyetleri kapsamında; sosyal medya platformları üzerinden yardım çağrısında bulunan vatandaşlarımızın adres ve lokasyon bilgileri ivedilikle tespit edilerek ilgili birimlerle koordinasyon kurulmaktadır. Ayrıca Kahramanmaraş/Pazarcık merkezli yaşanan depreme ilişkin sosyal medya platformlarında, vatandaşlarımız üzerinde korku ve panik yaratmak amacıyla provokatif paylaşımlarda bulunduğu değerlendirilen 90 hesap yöneticisinin tespiti yapılarak ilgili birimlere gönderilmiş, Cumhuriyet Başsavcılıklarınca alınan talimat gereği 4 şahıs gözaltına alınmıştır. Diğer hesap yöneticileri ile ilgili iş ve işlemler devam etmektedir" denildi.

1 yıl önce

EGM'den açıklama: 135 hesap tespit edildi 7 kişi gözaltında!

Merkez üssü Kahramanmaraş'ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri olan ve 10 ili etkileyen 7,7 ve 7,6'lık depremlerin ardından, sosyal medyada 135 hesap yöneticisinin provokatif paylaşımlarda bulunduğu tespit edildi, 7 kişi gözaltına alındı.

1 yıl önce

İspanyol sismolog Jordi Diaz: Türkiye'deki 2 deprem Japonya'daki 9,1'lik depremden 30 kat daha şiddetli

Barcelona kentinde bulunan enstitüde görev yapan Diaz, AA muhabirine, Kahramanmaraş merkezli, 10 ili etkileyen depremlerle ilgili değerlendirmelerde bulundu. "Çok büyük, şiddetli bir deprem, istatistiklere göre Türkiye'deki, yüzyılın en büyük depremi." diyen Diaz, dünyada da bu büyüklükteki depremlerin yılda 10-20 defa meydana geldiğini ama Türkiye'deki depremin, yıkıcılığı bakımından bazı farklıkları bulunduğunu vurguladı. Diaz, bölgedeki 10 ili etkileyen depremin derinliğinin 15-20 kilometre ile yüzeye çok yakın olmasının, merkezinin yerleşim yerlerinde bulunmasının ve dayanıklı binaların inşa edilmemesinin kayıpların fazla olmasındaki ana nedenler olduğunu sıralayarak "Türkiye'deki gibi depremlere biz 'sığ deprem' diyoruz ve ne kadar sığ olursa etkisi o kadar fazla oluyor." ifadesini kullandı. İspanya'nın güneyindeki Lorca kentinde 11 Mayıs 2011'de meydana gelen depremin çok daha sığ bir deprem olduğunu ancak büyüklüğün düşük olması nedeniyle daha az kayıp yarattığını anlatan Diaz, "Lorca'daki deprem, 3-5 kilometre derinlikte çok sığdı ama 5,1 büyüklüğündeydi. Bu büyüklükte dünyada yılda 10 bin kadar deprem olur. Lorca'daki de yerleşim yerinde olmasından ötürü ölümlere yol açtı. Enerji salınımı olarak bakarsak Türkiye'deki deprem, İspanya'dakinin 1000 katından fazlaydı." diye konuştu. Diaz, Türkiye'deki depremleri Ağustos 2016'da İtalya'nın orta bölgesinde meydana gelen ve 280'den fazla kişinin öldüğü 6,2 büyüklüğündeki depremle de kıyaslayarak "İtalya'da dikey bir kırılma vardı. Türkiye'de ise tamamen yatay bir fay hattı. Mekanizmaları tamamen birbirinden farklı depremler." görüşünü dile getirdi. "Türkiye'de deprem, sismik haritada 'kırmızı' olarak belirlenen riskli bir bölgede oldu. Burada deprem olacağı biliniyordu ama geçen hafta mı, gelecek 20 ya da 50 yılda mı olacağı tabii ki bilinmiyordu. Sorun burada." diyen İspanyol sismolog, şöyle devam etti: "Depremlerde, risk bölgesini biliyoruz ama zamanı bilemediğimizden yapmamız gereken şey, en iyi şekilde hazırlıklı olmak ve dayanıklı yapıları inşa etmektir. Bu büyüklükte bir depremde kayıplar önlenemez ama kayıpların daha az ya da daha çok olması birçok faktöre bağlı." Diaz, Japonya'da 2011'de "alışılmışın dışında, olağanüstü denilebilecek" Tohoku'daki 9,1 büyüklüğünde Türkiye'dekine benzer bir deprem olduğunu belirterek "Ama Kahramanmaraş'ta 9 saat arayla 2 büyük deprem oldu. Bu, çok az gördüğümüz bir durum. Japonya'dakine göre salınan enerji miktarının 30 kat daha fazla olduğunu söyleyebiliriz." değerlendirmesini yaptı. "ÇIKACAK VERİLER, SİSMİK RİSKLERİ, MEVCUT KURALLARI DEĞİŞTİREBİLİR" Kahramanmaraş merkezli depremlerin ayrıntılı incelenmesi gerektiğinin altını çizen Diaz, şöyle devam etti: "Türkiye'de iki farklı fay hattında depremler oldu ve bilimsel olarak bunun artçı mı yoksa farklı bir deprem olduğu mu halen tartışılıyor. Büyük bir olasılıkla birinci deprem, ikinciyi tetikledi. Bu kırılmaların nasıl olduğu uzmanlarca çok farklı yönde, üzerinde bilimsel olarak çalışılması gereken bir konu. Bu depremlerden gelen veriler, kesinlikle deprem çalışmalarında ilerleme kaydetmek için kullanılacaktır. Kırılma şekli olarak incelendiğinde bölgesel fay hatlarının jeodinamik durumunun daha iyi anlaşılmasına da yardımcı olacaktır. Çıkacak veriler, sismik riskleri, mevcut kuralları veya gözetim alanlarını değiştirebilir." İSTANBUL'DA DEPREM RİSKİ Türkiye'de uzmanların deprem riskinin yüksek olduğu yerlerin başında gösterdiği İstanbul'un durumunu da değerlendiren Diaz, şunları kaydetti: "İstanbul, diğer birçok yer gibi büyük ve yıkıcı deprem olma riski olan bir yer. İstanbul, oldukça belirgin bir tehdit ama aynı şekilde Tokyo, Los Angeles, San Francisco, California'da da aynı şekilde büyük depremler bekleniyor. Bu, yanardağ yamacında ya da sel felaketi riski olan bölgelere yakın yerlerde yaşamayla aynı. Risk var ve yapılacak şey en azından yeni binaların depreme en iyi şekilde dayanıklı olarak inşa edilmesi, lojistik desteklerin güçlendirilmesi ve kurtarma ekiplerinin her yönden hazır hale getirilmesidir. Çünkü bu noktadan itibaren mahalleleri tamamen yıkıp yeni evler yapamazsın. Bunun ekonomik ve sosyal yükünü kimse karşılayamaz. Deprem bölgesinde yaşıyorsan bilmelisin ki er ya da geç o deprem olacak. San Francisco'daki büyük deprem, 1906'da oldu. Şimdi herkes orada yeni bir büyük deprem bekliyor." Dayanıklı binaların inşa edilmesinin can kurtardığını, benzer büyüklükte olan Japonya ve Haiti'deki depremlere bakıldığında da görüldüğünü belirten Diaz, "İlk olarak deprem bölgesindeki binaların bir yapım yönetmeliği vardır ve buna uymak gerekir. Bu kurallar da bazı depremlerde hata oluşturabilir ama yıkım şiddeti farklı olur. Bilimsel bir şeye gerek olmadan inşaata ne kadar yatırım yapılırsa, insan kaybı sayısının daha az olacağı çok açıktır. Bu, herkes için geçerli." görüşünü dile getirdi.

1 yıl önce

Deprem bölgesinde 12 bin ağır hasarlı bina tespit edildi

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından depremden etkilenen 10 ilde 7 bin 584 yıkık ya da acil yıkılması gereken yapı, 12 bin 617 ağır hasarlı bina tespit edildi.

1 yıl önce

Bakan Çavuşoğlu 'İspanyol ekip' iddialarına tepki gösterdi: Çirkin iftiralar!

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Bosna Hersek Dışişleri Bakanı Elmedin Konakoviç ile bakanlıkta bir araya geldi. Çavuşoğlu ve Konakoviç, bakanlıktaki görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. "EKİP GÖNDERECEK 2 ÜLKE DAHA VAR" Ortak açıklamaların ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Bakan Çavuşoğlu, "Uluslararası toplumun büyük bir destek ve dayanışma gösterdiğini söylüyoruz. Yardım teklifinde bulunan ülke sayısı 100, sahadaki ülke sayısı 76, personel 7 bin 606. Ekip göndermesi beklenen 2 ülke daha var. Görevini tamamlayıp dönenler de var. Bazı ekipler arama- kurtarma faaliyeti bitince başka bölgede devam etmek istediğini söylüyor, bazıları da bitirdikten sonra ülkelerine dönüyor." dedi. "İFTİRALAR ATILIYOR" Bakan, yabancı arama kurtarma ekipleri hakkında ortaya atılan bazı iddialara ise şöyle yanıt verdi: "12 ülke arama- kurtarma çalışmalarını tamamlayarak ülkelerine döndü. Bunların dönüşü ile ilgili bazı konularda olduğu gibi dezenformasyon yayılıyor, özellikle sosyal medyada. Bazıları için 'Eşya alındı' diye çirkin iftiralar atılıyor, bunlar da doğru değil. 'Anlaşmazlıklar yaşandı' dendi, kendileri de yalanladılar, bazı arama- kurtarma ekipleri ile ilgili iddialar ortaya atıldı. Maalesef bunları yapanların önemli bir kısmı kendi medyamız, sosyal medya kullanıcılarımız. Buradaki amaçları nedir anlayamıyorum; ama bu ülkelere de ayıp ediyoruz, onlar iyi niyetleri ile gelmişler ve yardım ediyorlar. Gelmesi planlanan 51 bin çadır var, 105 bin çadırı da biz satın alıyoruz. Katar'dan konteynerler de yola çıkmaya başladı, gemi ile doğrudan İskenderun Limanı'na gelecek."

1 2 ... 20 21 22 23 24 25 26 ... 32 33