14 Mayıs Salı 2024
3 yıl önce

Mersin'de taksiyle kız kardeşine çarpan sürücü gözaltına alındı

İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri, sosyal medyada yer alan, bir taksi sürücüsünün yolda yürüyen kadına çarpması ve ardından tartışma yaşanmasıyla ilgili görüntüler üzerine çalışma başlattı. Ekipler, kız kardeşi olduğu belirlenen C.G.D'ye kasıtlı şekilde çarpan Emircan D'yi gözaltına aldı. Emniyet Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamada da ticari aracın sürücüsünün, hafif şekilde çarptığı genç kadını durdurmaya çalışması ve ardından tartışma yaşanması üzerine ekiplerce çalışma başlatıldığı belirtildi. Taksi şoförünün 21 yaşındaki Emircan D, kadının ise sürücünün 17 yaşındaki kardeşi C.G.D. olduğunun belirlendiği aktarılan açıklamada, "Her 2 şahıs da gerekli işlemler için muhafaza altına alınmış, şahıslarla yapılan ilk görüşmede C.G.D'nin evden ayrılmak istediği ancak ağabeyinin ona engel olmaya çalıştığı bilgisi alınmıştır. Mağdur şahsın şu an için herhangi bir şikayeti olmayıp gelişmelerden bilgi verilecektir." denildi.

3 yıl önce

CHP’li Ekrem İmamoğlu’dan Ramazan sürprizi: İGDAŞ bir çok İstanbullunun doğalgazını kesti

Pandemi ve Ramazan şartlarında bir çok İstanbullunun doğalgazını kestiren, askıda fatura kampanyası ile de göz boyayan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na tepki yağıyor. İşte o tepkiler:

3 yıl önce

İkinci Baro'da Biden'a 'soykırım' tepkisi: Gurur kaynağı tarihimize leke sürme çabaları beyhude ve asılsızdır

Osmanlı Devletinin yüzyıllar boyunca bünyesinde din, dil ve ırk ayrımı gözetmeksizin birçok topluluğun uyum içinde ve huzurlu bir şekilde yaşamalarını sağladığı kaydedilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Bu topluluklardan biri olan Ermeniler Millet-i Sadıka olarak adlandırılmıştır. İçimizdeki ve dışımızdaki terör seviciler, her fırsatta küresel çarktan nemalanan diaspora komitacılarının Türk Devleti'ne saldırması, ulusal ve uluslararası arenada itibarsızlaştırma girişiminde bulunmaktadır. 24 Nisan 2021 tarihli ABD başkanı Joe Biden'ın sözde soykırım iddiaları , HDP'nin, bazı baroların ve birtakım STK'ların konu ile alakalı asılsız, mesnetsiz açıklamaları da yine bu itibarsızlaştırma girişiminden biridir." Türkiye'nin yıllarca bu asılsız ve mesnetsiz soykırım iddiaları bahane edilerek Ermeni terör örgütlerinin 1973 yılında başlattığı ve 1986'ya kadar süren Türk diplomatlarına yönelik saldırılarında 31 kişiyi şehit verdiği belirtilen açıklanın devamında şunlar kaydedildi: "ABD Hükümetinin tamamen politik, dayanaktan yoksun açıklamaları aslında kendilerinin yaptığı soykırım ve insan hakları ihlallerini örtmeye yöneliktir. Hala kendi vatandaşlarının sadece siyahi olduğu için sokak ortasında polisleri tarafından öldürtülen, demokrasi dağıtıyorum iddiasıyla Irak, Suriye, Afganistan gibi birçok Ortadoğu ülkesini türlü işkence, tecavüz, toplu katliamla cehenneme çeviren, tarihi soykırımlarla dolu ABD’nin bize insanlık dersi vermeye kalkışması tamamen ciddiyetsiz bir oyunun parçasıdır. Amerikan topraklarının gerçek sahipleri olan Kızılderililere yüzyılın başında yaptığı Soykırım daha hafızalardan silinmemiştir. Bu soykırım sonucunda bir ırk nerede ise tamamen ortadan kaldırılmıştır. Afro Amerikalıları köle olarak kullanarak yıllarca en tabi haklarından dahi mahrum bırakan, Vietnam'da 4 milyon, Kore'de 3 milyon, Afganistan'da 1.5 milyon, Hiroşima ve Nagazaki'de 350 bin insanı katleden Amerika bize soykırım iddiasında bulunmaktadır. ABD aslında aynaya baktığında gerçek “Soykırımı” görecektir. Sırtını terör örgütü PKK'ya dayamış HDP'nin, sözde terörün engellenmesi için çeşitli bahanelerle ülkeler işgal edip sivilleri katleden Amerika'nın bizlerin gurur kaynağı olan tarihimize leke sürme çabaları beyhude ve asılsızdır. Bu konuda Türkiye Cumhuriyeti Devleti ilgili makamları eliyle yasal tüm haklarını kullanacak ve müsebbiplere en güzel cevabı verecektir. İstanbul 2 No’lu Barosu Başkanlığı tüm sürecin takipçisi ve üzerine düşen tarihi her görevi yerine getirmeye hazırdır. Bu bağlamda sözde Ermeni soykırım iddialarını şiddetle kınıyor bu vesile ile şanlı ecdadımızı ve Ermeni terör örgütlerinin şehit ettiği vatandaşlarımızı rahmetle anıyoruz. Kamuoyuna Saygıyla Duyurulur."

3 yıl önce

Prof. Dr. Ortaylı "Soykırım" diyen tarihçilere dikkat çekti: "Bir broşürlük bilgileri yok"

Ünlü tarihçi, Prof. Dr. İlber Ortaylı 1981’de Reagan’dan sonra 40 yıldır hiçbir ABD Başkanının, Türkiye’ye yönelik böylesi ağır bir suçlama getirmemesini, ‘soykırım’ ifadesini kullanmamasını Türkiye’nin ABD ve Türkiye’deki güçlü dostlarına bağlayarak “Kimdi bunlar? Hem ABD hem de Türkiye’deki güçlü Yahudi lobisinden bahsediyorum. Bugün artık bu güçlü dostlarımız yok. Türkiye’de gelişen lüzumsuz bir antisemitizm Türkiye’yi sarmakta ve neticelerinden biri de işte bu." ifadelerini kullandı. TELAFFUZ EDİLMESİ KOLAY DEĞİLDİR Hürriyet gazetesinden Fulya Soybaş'ın haberine göre, Prof. Dr. Ortaylı yapılmış en büyük soykırımın Yahudi soykırımı olduğunu belirterek, "Gelelim bugün olduğumuz noktaya; dünya arenasındaki siyasetçilerin- parlamenterlerin ve halkların ağzında ‘1915 olayları, Türklerin Hıristiyanlara yönelik haçlı seferidir, soykırımdır’ gibi laflar var. Oysa soykırım ağır bir suçtur ve telaffuz edilmesi de öyle kolay değildir. Dünyada en büyük soykırım Yahudi soykırımdır, sonrasında çingenelere uygulanan soykırım gelir. Naziler Yahudilerle birlikte çingeneleri de toplayıp, günahsız insanları, konsantrasyon kamplarında sistematik şekilde yok etti. Buna soykırım denir. Şimdi dünya soykırım kavramını genişletme derdinde. Yaşanan her karşılıklı katliam ‘soykırım’ değildir. Bir imparatorluğun yıkılışında yaşanan, bu gibi çatışmaların hepsini ‘soykırım’ çatısı altında toplamaya çalışmak bu işi yapanların suçlarını örtbas etmek ve bu yolla suçlarını hafifletmek istemekten kaynaklıdır." şeklinde konuştu. ‘SOYKIRIM’ DİYEN TÜRK TARİHÇİLER BİLGİSİZ 1915 olaylarına "soykırım" diyen tarihçilerin bilgisiz olduğunun altını çizen Ortaylı sözlerine şöyle devam etti: "Türkiye’deki tarihçilerin de neye soykırım denilip denilmeyeceğini iyi bilmesi, olayları iyi araştırması gerekmektedir. Bugün Türkiye’de de 1915 olaylarını ‘soykırımdır’ diye tabir eden tarihçiler var ve inanın bir broşürlük kadar bile bilgileri yok. Bir şey bilmiyor, konuşuyorlar. İlgili literatürler Türkçe’ye çevrilmemiş. Nereden anladın da okudun? ‘Bu Osmanlı’nın işidir biz Türkiye Cumhuriyetiyiz’ diyenler var. Buna dünyada kimse inanmaz." BİR KISIM BUNU İLERİCİLİK ZANNEDİYOR "Böyle bir argümanla Türkiye’yi savunmazsınız. Uygulanacak yaptırım ve belaları da savuramazsın. Böyle ucuzlukların lüzumu yok. Bir kısım bunu Cumhuriyetçilik, ilericilik zannediyor. Bir kısım da ‘Bu ittihatçıların işidir, Müslümanların böyle bir durumla işi olmaz’ havasında. Bunlar Türkiye’nin hataları. Düşman sayısını arttırmakta üstümüze yok.” TRUMP’TAN TEK FARKI AŞI BÜTÇESİYDİ ABD Başkanı Biden'ın Trump'tan tek farkının aşı bütçesi olduğunu vurgulayan Ortaylı “Biden şu an vaat ettiklerinin hiçbirini yapacak durumda değil. Geldi geleli Trump’tan farklı olarak tek yaptığı aşı konusunda bütçe vermekti. Şimdi aldığı ikinci sayı da bu oldu. Adama puanı biz kazandırdık.” dedi. TÜRKİYE ACİLEN BİR ARAŞTIRMA GRUBU KURMALI Prof. Dr. İlber Ortaylı sözde Ermeni soykırımı iddiaları ile ilgili Türkiye'nin acilen bir çalışma grubu kurması gerektiğinin altını çizerek, “Her 24 Nisan’da, aynı meselenin önümüze ısıtılıp ısıtılıp gelmemesi için, Türkiye’nin aciliyetli olarak enternasyonal nitelikli bir araştırma grubu, ki buna Ermeni alimleri de dahil, kurması ve çalışmaya başlaması şarttır” diyor: “Bu konuyla ilgilenen Türklerin yapacağı ilk iş Ermeni lisanını öğrenmek, edebiyatını, tarihini tetkik etmektir. Müspet yolla o kültürün içine girerseniz söyleyeceğiniz sözün dinlenmesi daha büyük olasılıktır. Tüm dünya ile çatışamayacağımıza göre söyleyecek sözümüzün olması şarttır. Zira, yarın öbür gün davalar başlayacak. Bizi kaç avukat savunabilecek? O nedenle meselenin derinine inmemiz gerek.” şeklinde konuştu.

3 yıl önce

Sözcü gazetesinin Ruhsar Pekcan'a attığı iftiraya Kocaeli Valiliği yalandı: Mesnetsiz haber, Gümrük teşkilatımızın üstün başarısına gölge düşürmek için yapıldı

Kocaeli Dilovası Gümrüğünde 2020 yılı Ağustos ayında 540 kilogram kokain yakalanarak dev bir operasyona imza atılmıştı. Bu operasyonla ilgili Sözcü gazetesinde çıkan haberle ilgili Kocaeli Valiliği detaylı bir açıklama yaptı. Tüm değerlendirmeler gerçeklikten uzak "Bazı basın yayın organlarında, Kocaeli ili Dilovası Gümrüğünde 2020 yılı Ağustos ayında Gümrük birimlerimizin üstün vazife anlayışı ile 540.056,19 gram Kokain maddesi ele geçirilmesi ile ilgili mesnetsiz haberler yapıldığı müşahede edilmiştir." ifadelerine yer verilen açıklamada, "Mesnetsiz haberde Gümrük teşkilatımızın bu üstün başarısına gölge düşürmek, kara çalmak için yapılan tüm değerlendirmeler gerçeklikten uzak, mevzuat bilgisinden yoksun bir şekilde yansıtılmaya çalışılmıştır." denildi. Valilikten yapılan açıklama şöyle: "Kaçakçılık ve uyuşturucu ile mücadeleyi gölgeliyor" "Bu başarılı çalışma Gümrüklerden sorumlu Ticaret Bakanlığımızın bu konulara münhasır analiz merkezinin tespiti, aynı zamanda Bakanlık merkezinin ve bizatihi Sayın Bakanımız Ruhsar Pekcan’ın Valiliğimize ve operasyonel birimlere talimatıyla takip edilmiş ve başarıyla neticelendirilmiştir. Dünya için de önemli olabilecek miktardaki bu yakalama aynı zamanda adli birimler tarafından da takip edilmiş ve gerekli süreçler yürütülmüştür. Konu bu kadar sarih iken bazı basın yayın organlarında bu olayın gerçekle ilgisi olmadan yanlış değerlendirilmeye açılması; kaçakçılık ve uyuşturucu ile mücadelede başarısı ve kararlılığı gölgelenmeye çalışılan tüm birimlerimizi üzmektedir."

3 yıl önce

Filistin’e sosyal medya kuşatması: Facebook, Instagram ve Twitter’dan sansür

İşgal altındaki Kudüs’ün Şeyh Cerrah mahallesinde yaşayan Filistinlilerin zorla evlerinden çıkarılma planına yönelik olayları belgeleyen yüzlerce gönderi ve hesabın, sosyal medya platformları tarafından silindiği veya kısıtlandığı açıklandı. Sergilenen İsrail yanlısı tutuma ilişkin kanıt topladıklarını belirten araştırmacılar, ABD merkezli sosyal medya platformları Facebook, Instagram ve Twitter’ı, Şeyh Cerrah mahallesi hakkında bilgi paylaşan gönderileri kaldırarak veya paylaşım yapan hesapları askıya alarak, İsrail zulmünün sosyal medyada görülmesine mani olmakla suçladı. İsrail güçlerinin cuma günü Mescid-i Aksa’ya saldırı düzenlediği sırada, ‘El Aksa’ hashtagleri Instagram tarafından gizlendi. İşgalci gücün, şok bombaları ve plastik mermilerle çoğu Filistinli 220 kişiyi yaralamasıyla sonuçlanan baskın anlarında platform, Kudüs ile ilgili paylaşılan içerikleri engelledi. Instagram ve Facebook adına bir sözcü “Hashtaglerin yanlışlıkla kısıtlandığının farkına vardık.”açıklamasını yaparak, İsrail güçlerinin uyguladığı orantısız şiddetin kanıtlarını kararttıklarını itiraf etti. Sözcü, yaşanılan teknik sorunla ilgili özür diledi. İÇERİKLER KALDIRILDI, HESAPLAR ASKIDA Sosyal medya platformlarının olayların üzerinden belirli bir zaman geçtikten sonra içerikleri yeniden göstermeye başladığı görüldü. Arap Sosyal Medya İnceleme Merkezi, 200 kaldırılmış içerik belirlediklerini ve yapılan itirazlar sonucu içeriklerin yeniden erişime açıldığını duyurdu. Filistin merkezli dijital haklar grubu Sada Social ise, Şeyh Cerrah hakkında bilgi paylaşan ve askıya alınan en az 50 Twitter hesabı tespit etti. Olayın duyulmasının ardından Twitter yetkililerinin, otomatik bir spam filtresi tarafından yanlışlıkla bazı hesaplarda yaptırım uygulandığını savunması dikkatlerden kaçmadı. Facebook da, “şehit” kelimesinin geçtiği gönderilerin tehlikeli bireyler ve kuruluşlar politikasına aykırı olduğu gerekçesiyle kaldırılabileceğini belirtmişti. İslam dünyası için büyük anlam ifade eden ‘şehit’ kelimesini, “terörü yücelten” bir kelime olarak yorumlayan platformun İslam karşıtı tutumu da gözler önüne serildi. Kurum yöneticilerinin, içinde ‘siyonizm’ geçen gönderileri de kaldırmayı düşündüğü gelen bilgiler arasında. İsrail’den özel birim İsrail, Filistin içeriklerini sistematik olarak izleyen Adalet Bakanlığı bünyesinde bir siber birim kurdu. İsrail eyalet savcılığının raporlarına göre İsrail siber birimi tarafından yapılan içerik kaldırma taleplerinin sayısı 2016’da 2 bin 241 iken 2017’de 12 bin 351’e, 2018’de 14 bin 283’e çıkarak üç yılda yüzde 600 oranında arttı. 2017 yılında İsrail polisi, bu birimin raporu doğrultusunda Filistinli bir işçiyi tutukladı. Emniyet güçleri gerekçe olarak ise Filistinli işçinin İbranice ‘saldırmak’ anlamına gelen bir kelime bulunan içerik paylaştığını iddia etti. Aynı kelimenin Arapça’da ‘günaydın’ anlamına geldiği anlaşılınca, işçi serbest bırakıldı.

3 yıl önce

Türkiye'nin 13 Mayıs koronavirüs tablosu açıklandı: Vaka sayılarında düşüş sürüyor

Türkiye Günlük Koronavirüs Tablosu, "covid19.saglik.gov.tr" adresinden paylaşıldı. Sağlık Bakanlığı son 24 saatte 238 kişinin hayatını kaybettiğini, 11 bin 534 kişiye ise koronavirüs tanısı konduğunu açıkladı.

3 yıl önce

Twitter, Ümit Özdağ'ın HDP'li Garo Paylan hakkındaki paylaşımını sansürledi

Garo Paylan, sosyal medya hesabından, "106 yıl sonra, Soykırımın mimarı Talat Paşa isimli caddelerde yürüyoruz. Talat Paşa isimli okullarda çocuklarımızı okutuyoruz. Almanya’da bugün Hitler isimli caddeler olsaydı, Hitler isimli okullarda çocuklar okusaydı nasıl bir Almanya olacaksa, öyle bir Türkiye’de yaşıyoruz" paylaşımı yapmıştı. Özdağ ise bu açıklamaları nedeniyle HDP’li Garo Paylan'ı eleştirmiş, "Terbiyesiz tahrikçi adam. Çok memnun değilsen çek git cehennemin dibine. Talat Paşa vatansever Ermenileri değil senin gibi arkadan vuranları sürdü. Sen de zamanı gelince bir Talat Paşa deneyimi yaşayacaksın ve yaşamalısın" ifadelerini kullanmıştı.

1 2 ... 8 9 10 11 12 13 14 ... 133 134