30 Nisan Salı 2024
3 yıl önce

Yıldırım Operasyonları tamamlandı, Eren Bülbül anısına Eren Operasyonları başlatıldı

Bakanlık açıklamasını alıntılayan Süleyman Soylu, "Terör örgütünü bu kış, mağaralarda yalnız bırakmayacağımızı söylemiştik. Şehidimiz Eren Bülbül'ün maneviyatını yanımıza alarak cesaretini cesaretimize kattık. Eren Operasyonlarına Tendürek'ten başladık." ifadesini kullandı

2 yıl önce

Bakan Soylu'dan Samsunspor Futbol Kulübü Başkanı Yıldırım hakkında suç duyurusu

Andolu Ajansı'nın aktardığına göre İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, şahsına, ailesine ve emniyet teşkilatına yönelik hakaret ettiği ve iftirada bulunduğu gerekçesiyle Yıldırım hakkında avukatları aracılığıyla suç duyurusunda bulundu.

2 yıl önce

CHP Söke İlçe Başkan Yardımcısı Halil Yıldırım kokain ve esrarla yakalandı

CHP Söke İlçe Başkan Yardımcısı Halil Yıldırım'ın; Aydın Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetlere ait araçta kokain ve esrarla yakalandığı ortaya çıktı. Halil Yıldırım'ın, Aydın Büyükşehir Belediyesi'nde sözleşmeli personel olarak çalıştığı öğrenildi. Cumhuriyet Halk Partisi Söke İlçe Başkan yardımcısı, aynı zamanda Büyükşehir Belediyesi personeli olan Halil Yıldırım, çalıştığı kuruma ait 34 DPM 687 plakalı resmi araçta yapılan aramada üzerinde kokain ve esrar maddesiyle yakalandı. Polisin teknik takibi sonucu durdurulan araçta CHP’li Söke İlçe Başkan yardımcısı Halil Yıldırım’ın yanı sıra M.E. isimli kadın ile A.M.Ö isimli şahıs gözaltına alındı. Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na yakınlığıyla bilinen Halil Yıldırım’ın üst aramasında 0,07 gram kokain ile 0.08 gram esrar maddesine rastlandı. CHP’li Başkan Yardımcısı ve beraberindeki 2 kişi, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye çıkarıldı. Halil Yıldırım, M.E. ve A.M.Ö., uyuşturucu madde kullanmak suçundan adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

2 yıl önce

Binali Yıldırım: Peker'in iddiaları kesinlikle iftiradır, yalandır, şiddetle reddediyoruz

çıkışında, oğluyla ilgili atılan iddialara ilişkin gazetecilerin sorularını cevaplayarak, "Bugünkü yayınladığı videoda oğlum Erkan Yıldırım'ı da zikretti. Öncelikli bu kesinlikle iftiradır, yalandır, şiddetle reddediyoruz. Bizimle uyuşturucuyu yan yana getirmek, bize yapılabilecek en büyük hakarettir, en büyük yanlıştır, tümüyle reddediyoruz. Bu olsa olsa çamur at, izi kalsın türünden bir suçlamadır. Unutmayalım ki, çamur atanın önce kendi elleri kirlenir. Oğlum Venezüella'ya gitmiştir. Orada bahsedildiği gibi ocakta şubatta değil, geçen sene aralık ayında gitmiştir. Ve beraberinde covid ile mücadele amacıyla orada ihtiyaç sahiplerine test kiti, maske gibi bir takım malzemeler götürüp dağıttı. Ziyaret amacı da bundan ibarettir. O esnada Venezüella'da seçim olduğu için Türkiye dostluk grubu da oradaydı. O münasebetle onlarla da birlikte oldu. Bazı sosyal medya paylaşımlarda resmi heyetle gittiği ifade ediliyor. Bu da gerçek dışıdır, yanlıştır. Kendi imkanlarıyla, kendi biletini alarak, masraflarını karşılayarak, o ziyareti gerçekleştirmiştir." ifadelerini kullandı.

2 yıl önce

AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım'ın oğlu Erkam Yıldırım, organize suç örgütü elebaşı Sedat Peker hakkında suç duyurusunda bulundu

"İftiradır, yalandır" AK Parti İstanbul İl Binası önünde açıklama yapan Yıldırım, "Bu kesinlikle iftiradır, yalandır. Şiddetle reddediyoruz. Bizimle uyuşturucuyu yan yana getirmek bize yapılacak en büyük yanlıştır. Tümüyle reddediyoruz. Olsa olsa "çamur at izi kalsın" yönünde bir suçlamadır. Unutmayalım ki ilk çamur atanın elleri kirlenir. Oğlum Venezuela’ya gitmiştir. İddia edildiği gibi ocak, şubat ayında değil, geçen sene aralık ayında gitmiştir. Orada koronavirüs test kiti, maske ve yardım malzemeleri dağıtmıştır. Ziyaret amacı da budur." ifadelerini kullanmıştı. Erkam Yıldırım, organize suç örgütü elebaşı Sedat Peker hakkında suç duyurusunda bulundu.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Süleyman Soylu ve Binali Yıldırım'a destek

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamasından satırbaşları: 14 aydır devam eden salgın sürecinde milletimizin güvenliği, aşını, işini korumak için devletin tüm imkanlarını seferber ettik. Pek çok ülkenin aksine kamu güvenliğini tehdit edecek bir olumsuzlukla karşılaşmadık. Vatandaşlarımızı ve esnaflarımızı yalnız bırakmadık. Merkezi yönetim bütçesinden ilaç, tıbbi malzeme, sağlık personeline ek ödeme gibi kalemler için yaptığımız harcamalar yıl sonunda 104 milyar lirayı bulacak. 645 bin emeklimizin maaşını 1500 TL'ye çıkardık, bayram ikramiyelerini de 1100 TL'ye yükselttik. Vergi indirimleriyle devletin 26 milyar lirayı bulan alacağından vazgeçtik. 7 milyon haneye çeşitli defalar nakit yardımı gerçekleştirdik. Şu ana kadar saydığım ödemelerin tutarı Haziran sonu itibariyle 181 milyar liraya ulaşacaktır. 400 bin firmanın, 8 milyon vatandaşın, 848 bin esnafın faydalandığı kredilerin toplamı 315 milyar lirayı geride bırakmıştır. Ertelenen borçların yıl sonunda 219 milyar lirayı bulacaktır.. Salgından etkilenen tüccar, sanayici için nefes kredisi için de çalışmalara başlandı. Çiftçilerimiz için de sezo0nu açılan hububat ve bakliyat alım fiyatlarını ilan ettik. Bakliyatta alım fiyatını kırmızı mercimekte 5 bin liraya, nohutta 4 bin 50 TL'ye çıkardık. Çayda kilo fiyatını 4 TL olarak belirledik. Salgının başından bu yana 661 milyar liralık kaynakla milletin her kesiminin yanında olduğumuzu gösterdik. Türkiye'nin 2021 büyüme oranının, tahminlerin çok ötesinde gerçekleşeceğine yürekten inanıyorum. BU SİNSİ OPERASYONU AKAMETE UĞRATACAĞIZ AK Parti olarak en büyük başarımız hükümetlerimiz döneminde çalışacakları iş sağlamak olmuştur. Son dönemde ülkemizdeki güven ve istikrar iklimini hedef alan saldırıların gerisinde insanımızın elindeki bu büyük imkanı alarak gençlerimizi karamsarlığa sürükleme olduğu açıktır. Oyunları, tuzakları bozacağız. Bu sinsi operasyonu akamete uğratacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın.  Sadece hakka ve hakikate bakarak yolumuza devam edeceğiz. Kimin terör örgütleriyle, kimin suç çeteleri ile yeminli Türkiye düşmanları ile yürüdüğünü memleketimiz görüyor.  Biz birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize sahip çıktığımız müddetçe, hiçbir senaryo ülkemizi hedeflerine ulaşmaktan alıkoyamaz, milletimizle aramızdaki uhuvveti bozamaz. AK PARTİ'NİN İKTİDARA GELMESİYLE YENİ BİR DÖNEMİN PERDELERİ AÇILDI Türkiye'yi siyasetten teröre kadar her alanda ağır maliyetleri olan 1990'lı yılların istikrarsızlık dönemi 3 Kasım 2002 seçimleri ile sona ermiştir. Milletimiz AK Parti'yi iktidara getirerek yeni bir dönemin perdelerini açmıştır. Benim üniversiteye girdiğim dönemde üniversiteye girme şansı 10'da birdi. Şimdi bu 10'da 10'a yükseldi. Eğitim yolculuğu bitmeyen ve bitmeyecek olan bir mücadeledir. Şehir hastanelerimiz salgın döneminde adeta destan yazan kurumlar haline dönüştü. Adalet insanın en çok hassasiyet gösterdiği konudur. Adaletin temelinde dışa bağımlılığı kaldırma vardır. Bağımsız ve tarafsız yargı da adaletin temelidir. Vesayete selam duran, darbelerin, darbe girişimlerinin aparatı olan, vicdanını ve aklını kiraya veren bir yargı, dışa bağımlıdır. Biz işte buna son verdik. YENİ ANAYASA YARINLARA BIRAKACAĞIMIZ EN DEĞERLİ MİRAS Geçmişte belli bir ideolojiye hizmet eden Hakimler ve Savcılar Kurulları'nı önce vesayet güçlerinin ardından FETÖ'nün yargıyı araçsallaştırdığı dönemlerin ağır tecrübelerini hep birlikte ağır bedeller ödeyerek yaşadık. Bugün aynı kurulda milletin seçtiği Cumhurbaşkanı ve vekillerin seçtiği üyeler var. Dün seçim gerçekleştirildi. Kurula üye seçilmesinde uzlaşmayı sağlayan siyasi partilere teşekkür ediyorum. Bu uzlaşma yeni anayasa çalışmaları içinde ümit vericidir.  Siyaset kurumunun, demokrasimizin kazanımlarını ve milli iradeyi siyasi tarihimize mühürleyecek yeni bir Anayasa yapacağına inanıyorum. İnşallah, yeni Anayasa da milletin vicdanından, milletin kanaatinden çıkacak; yarınlarımıza, gelecek nesillere bırakacağımız en değerli miras olacaktır. 1. yargı paketi ifade özgürlüğünün güvencesini arttıran değişiklikler yapmıştık. 2. yargı paketinde infaz aşamasına ilişkin çözüm bekleyen konuları ele almıştık. 3. yargı paketinde hukuk davalarında yargılamanın daha etkin yürütülmesine ilişkin reformlar yapmıştık. E-duruşma uygulaması salgın sürecinde yargının işleyişine büyük kolaylık sağlamıştır. Reform çalışmalarımızın yeni halkasını oluşturan 4. yargı paketi de yakında meclisimize sunulacak. Bu paketle idari yargıda vatandaşın işini kolaylaştıran, ceza yargılamasında güvenceleri artıran çok önemli yenilikler getiriliyor. Hemen ardından beşinci yargı paketi için kolları sıvıyoruz.  Hemen ardından 5. yargı paketi için kolları sıvıyoruz. amacımız 15 Temmuz'da milletin yazdığı destanı hukukla taçlandıran yargının daha iyi işlemesidir.  İktidara geldiğimizde emniyet konusunda tarihi başarılara imza attık. Terör örgütlerinin, suç çetelerinin cirit attığı Türkiye'yi güvenli bir ülke haline getirdik. Terör meselesini ülkemizin gündeminden çıkarmak için dünyada tecrübe edilmiş tüm yolları denedik. Çözüm süreci diye hafızalara kazınan yöntemle terör örgütlerini suhuletle sınırlarımızdan çıkarmanın yollarını aradık. PKK'nın bu yaklaşımını kendi emelleri için kullandıklarını görünce de teröristlerin başını ezmekte tereddüt etmedik. FETÖ'yü devlet ve toplum hayatımızdan kazıyıp atmak için yoğun çaba harcıyoruz. İriliş ufaklı pek çok terör örgütünü eylem yapamaz hale getirdik. Suç örgütlerine karşı da tavizsiz bir mücadele yürüttük. SÖZDE BABALARIN RACON KESTİĞİ TÜRKİYE GERİDE KALDI Geçmişte etki sahibi olan suç örgütlerini 19 yıl boyunca ellerindeki imkanları alarak birer birer çökerttik. Bir dönem ülkenin dört bir yanında türemiş, kerameti kendinden menkul, cafcaflı lakaplarla anılan sözde babaların racon kestiği Türkiye’yi, hukuktan başka yöntemlerin geçerli olmadığı bir seviyeye getirdik. Uyuşturucu suçları ile mücadele ederken kimsenin gözünün yaşına bakmadık. Dünyada uyuşturucu suçlarına en ağır ceza verilen ülkelerin başında geliyoruz. Sadece son 3.5 yılda 750 bine yakın uyuşturucu suçu şüphelisi gözaltına alınmıştır. Organize suç örgütlerine karşı 5 yılda 21 binden fala kişi gözaltına alınmış, 8 bine yakın kişi tutuklanmıştır. Kaçakçılık operasyonlarında da tarihi rekorlar kırılmıştır. Suç sayıları azalırken suçların aydınlatılma oranları da giderek yükselmektedir. Terörle, suç örgütleriyle mücadelede elde ettiği başarılar birilerini de rahatsız etmiştir. Nerede nasıl adım atılacağını iyi bilmek lazım. Burası Rize. Rize'nin uşağına bu şekilde hakaret edip, Netenyahu gibi bebek katillerinin yanına koymaya kalkarsan yapılacağı budur. Gelin hanıma çok ileri gitmeden ders verdiler. Bu da Rizeli'nin adabını gösterir. İkizdere yetmedi, Çayeli'ne gitti. Orada da gereğini yaptılar. Trabzon'da da hiç meydana çıkamadan uçağa binip Ankara'ya döndün. Bu daha bir. Daha neler olacak. Bunlar daha iyi günler. Bu ülkede ahde vefa vardır. Ahde vefa olmazsa bu millet affetmez.  İÇİŞLERİ BAKANIMIZIN YANINDAYIZ Ülkede mikserler var. İçişleri Bakanımız Soylu'yu hedef alan saldırıların gerisinde ülkedeki huzur ikliminden duyulan rahatsızlık var. Suç örgütleriyle mücadelede İçişleri Bakanımızın yanında olduk, yanındayız ve yanında olacağız. Binali Yıldırım arkadaşımızın oğlu üzerinden hedefe alınması asıl niyeti gösteren bir başka işarettir. Bu tezgahı da Allah'ın izniyle bozacağız. Buradan sesleniyorum Bay Kemal, Bayan Meral size buradan ekmek çıkmaz, boşuna uğraşmayın. Suç çetelerinin mensuplarını dünyanın neresine kaçarlarsa kaçsınlar takip ediyoruz. Bu suçluları da ülkemizde getirip yargıya teslime dene kadar peşlerini bırakmayacağız. Gereken cevaplar muhatapları tarafından verilmiştir. Tarafların başvurusu üzerine başsavcılıklar da gereken tahkikatlara başlamıştır.  Eski Türkiye'nin hastalığı olan toplumu suç çeteleri eliyle düzenleme gayretlerinin yeniden hız kazandığını görüyoruz. Bu yöntemi FETÖ de uzunca bir süre sinsice kullanmıştır.  BOŞUNA UĞRAŞMAYIN, SEÇİM HAZİRAN 2023'TE Türkiye'yi ısrarla DEAŞ parantezine alma girişimlerini de sınır ötesi harekatlarla yerle bir ettik. Ekonomimize yönelik saldırıların da aynı oyunun parçası olduğu şüphe götürmez hakikattir. Ülkemizi suç örgütleri üzerinden hem içerde hem uluslar arası alanda kıskaca almak, bundan siyasi sonuç üretmek peşindeler. Ortada makul hiç bir sebep olmadığı halde seçimin 2023'te yapılacağını söylememize rağmen erken seçim teranesi tutturanların sufleyi nereden aldıkları malumdur. Boşuna uğraşmayın, seçim Haziran 2023'tür. Seçimle veya seçimsiz iktidar sözü edenleri de unutmamak gerekiyor. CHP GENEL MERKEZİ TACİZCİLERİN İŞGALİ ALTINDA Bugün suç çetelerinden medet umacak kadar çapsız, ilkesiz bir muhalefet anlayışı vardır. Kendini kullandırmaya, ülke düşmanlarının değirmenine su taşımaya bu kadar gönüllü bir muhalefetin olduğu yerde terör örgütlerine de çetelere de gün doğuyor. Milletimizin her bir ferdinin hakkını, hukukunu nasıl gözettiysek inşallah yarın da aynı şekilde halkımızın emrinde çalışmayı sürdüreceğiz. Geçenlerde malum bir tane CHP'linin yargı tarafından nasıl bir cezaya çarptırıldığı taciz sebebiyle malum. Bunu biz söylemiyoruz, her türlü medyada yerini aldı. CHP Genel Merkezi tacizcilerin, onları koruyanların işgali altındadır. Tecavüzcülerin, onları koruyanların, hırsızların, onları koruyanların işgali altındadır. Terör örgütlerinin siyasi uzantılarının işgali altındadır. Milleti İttifakı adı altında CHP ile yol yürüyen herkes de bu utanç tablosunun ortağıdır.  Önceki gün ülkemizi ziyaret eden Polonya Cumhurbaşkanı ile verimli bir görüşme gerçekleştirdim. Savuna sanayinde işbirliğinin verimli sonuçlarının ortaya çıktığını görüyoruz. Türkiye, Polonya ile İHA'ların satışı konusunda anlaşma imzalamıştır. Bu anlaşma Türkiye'nin NATO ve AB üyesi bir ülkeye yaptığı ilk yüksek teknolojiye sahip İHA satışı olması açısından da çok önemlidir.

2 yıl önce

Organize suç örgütü elebaşı Peker'e Yıldırım'a yönelik "hakaret" ve "iftira" suçundan dava

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca, yurt dışında kaçak yaşayan organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in yayımladığı bir videoda, Erkam Yıldırım hakkında yaptığı söylemlere ilişkin "hakaret" ve "iftira" suçundan yürütülen soruşturma tamamladı. Soruşturma sonucunda hazırlanan iddianamede, Sedat Peker'in, YouTube hesabı üzerinden 23 Mayıs'ta yayınladığı videodaki konuşmada, yakın tarihte Kolombiya'da, yüksek miktarlı uyuşturucu maddenin yakalandığından bahsettiği, ayrıca müşteki Erkam Yıldırım ile ilgili de beyanları olduğu anlatıldı. Söz konusu konuşmanın içeriklerine de yer verilen iddianamede, müşteki Erkam Yıldırım'ın, avukatı Muhammed Gök aracılığıyla şikayetçi olması üzerine soruşturma başlatıldığı kaydedildi. İddianamede, soruşturma kapsamında İstanbul İl Emniyet Müdürlüğünden müşteki Erkam Yıldırım'ın, Sedat Peker'in konuşmasında belirtilen zaman dilimine ait yurt dışı giriş çıkış kayıtlarının temin edildiği bilgisi verildi. Ayrıca müşteki Erkam Yıldırım'ın avukatı tarafından savcılığa sunulan aynı döneme ait uçak biletlerinin de dikkate alındığı vurgulanan iddianamede, yapılan inceleme sonucunda sanık Sedat Peker tarafından belirtilen zaman aralığında müşteki Erkam Yıldırım'ın Venezuela'da bulunmadığının tespit edildiği vurgulandı. YOUTUBE HESABININ SEDAT PEKER TARAFINDAN KULLANILDIĞI TESPİT EDİLDİ İddianamede, İstanbul Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce yapılan araştırmaya göre, soruşturmaya konu YouTube hesabının sanık Sedat Peker tarafından kullanıldığı belirtildi. Adli kayıtlara göre, hakkında "suç işlemek amacıyla örgüt kurma" ve "silahlı yağma" suçlarından soruşturma yürütülürken Peker'in yurt dışına kaçtığı ve halen yakalama kararıyla arandığı aktarılan iddianamede, şu bilgilere yer verildi: "Somut olayda şüpheli Sedat Peker tarafından müşteki Erkam Yıldırım'ın birtakım kişilerle illegal ilişkiler kurup, uluslararası uyuşturucu madde ticaretinin güzergahını belirlediğine dair soyut iddialarda bulunulmuştur. Müştekinin bahse konu suçu işlemek için yurt dışında bulunduğu zaman dilimini de içeren bu kurgunun gerçek dışılığı, hem müşteki avukatınca sunulan veriler hem de temin edilen resmi kayıtlarla sabit olduğu anlaşılmıştır. Peker'in beyanlarının, müştekiyi tahkir edici mahiyette olduğu, bu beyanların hiçbir veriye dayanmadığı belirlenmiştir." İddianamede, sanık Sedat Peker'in müşteki Yıldırım'a yönelik suç ithamı ve tahkir kastı içerir açıklamalarının olgusal temelden yoksun olduğu vurgulanarak, bu nedenle eylemin ifade özgürlüğü kapsamında korunmasının mümkün olmayacağı kaydedildi. Hazırlanan iddianamede, Sedat Peker'in "iftira" ve "sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle alenen hakaret" suçlarından toplam 1 yıl 3 ay 15 günden 6 yıl 4 aya kadar hapisle cezalandırılması istedi. Anadolu 47. Asliye Ceza Mahkemesi, değerlendirilmek üzere gönderilen iddianameyi kabul ederek, duruşma günü verdi. Sanık Sedat Peker ocak ayında yargılanmaya başlanacak. SUÇ DUYURUSU DİLEKÇESİNDEN Erkam Yıldırım, Sedat Peker'in kendisine yönelik açıklamaları üzerine, avukatı Muhammed Gök aracılığıyla Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunmuştu. Dilekçede yurt dışında kaçak olan organize suç örgütü lideri Peker'in YouTube adlı sosyal paylaşım sitesinden 23 Mayıs'ta bir video yayınlayarak Erkam Yıldırım hakkında birden çok iftira, itham ve isnatlarda bulunduğu belirtilmişti. Söz konusu paylaşımdaki video içeriğindeki konuşmalara yer verilen dilekçede, "Bunun Erkam Yıldırım'ı karalamaya yönelik, toplumun gözünde ön yargılı ve yanlış bir algı oluşturma gayreti taşıyan, açıkça hakaret ve iftira içeren bir paylaşım olduğu izahtan varestedir. Bu paylaşım müvekkilimizin şahsiyetinde derin yaralar oluşturmuş ve kişilik haklarını da haksız bir şekilde ihlal etmiştir. Müvekkilim, deniz ticareti alanında saygın bir iş adamıdır. Bahsi geçen videoda müvekkilim Erkam Yıldırım'ın doğrudan şahsının hedef alındığı ve kişilik hakkının ihlal edildiği aşikardır." denilmişti. Dilekçede, şüpheli Sedat Peker'in bahsi geçen videoda planlı bir kurguyla kendince uluslararası bir uyuşturucu ticaretini açıkladığı belirtilerek, şunlar kaydedilmişti: "Kolombiya'dan sevk ve idare edilen bir kokain ticaretinin, DEA'nın (ABD'de uyuşturucu kullanımı ve uyuşturucu kaçakçılığı ile mücadele etmekle olan bir birim) yoğun baskısı sebebiyle Kolombiya'ya sınır Venezuela'ya kaydığını ve Venezuela'dan Türkiye'ye uluslararası kokain ticaretinde müvekkilime ait gemilerin de yer aldığı bir organizasyonla Avrupa'ya, Türkiye'ye ve Suriye/Lazkiye Limanı'ndan Ortadoğu'ya pazarlandığı iddia ve iftiralarına yer vermiştir. Müvekkilimin uluslararası uyuşturucu sevkiyatının içinde olduğu ve birtakım ağların eline düştüğü, siyasi nüfuz sebebi ile de hukuk dışı bu sürecin devam ettirildiği algısı ustaca ve planlı yürütülmüştür." Twitter, Facebook, YouTube ve sair sosyal medya hesaplarında yüzlerce insanın bu iftiralara inandığı vurgulanan dilekçede, etkileşim alan bu iftiraların daha da tahrif edilerek Erkam Yıldırım'ın itibarının toplum nezdinde zedelendiği aktarılmıştı. Suç duyurusu dilekçesinde, "Adı organize suç örgütü liderliğiyle anılan ve her ne sebeple olursa olsun kaçak durumunda olan şüphelinin, kendince birtakım iddia ve isnatlarda bulunması, şüphelinin videoda bahsettiği türden kirli bir uyuşturucu ticaret ağının, müvekkilimle birlikte anılması asla kabul edilebilir değildir. Zira müvekkilimin Venezuela'ya neden gittiği hususu basına açıklanmıştır." ifadelerine yer verilmişti. Dilekçede, şüpheli Sedat Peker hakkında "hakaret", "iftira" ve "suç uydurma" ile varsa eylemlerine uyan başkaca suçlardan kamu davası açılması talep edilmişti.

2 yıl önce

Binali Yıldırım: Kıbrıs bizim için siyaset üstüdür et ve kemik gibiyiz

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) Ulusal Birlik Partisi (UBP) 22. Olağan Genel Kurultayı başladı. UBP KURULTAYI GERÇEKLEŞTİRİLDİ Üç adayın yarıştığı kurultayda, konuşmalar ve faaliyet raporların okunması ile oy verme işlemi gerçekleştirildi. Lefkoşa Atatürk Spor Salonu’nda yer alan kurultayın açılışına KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım da katıldı. Divan Başkanı olarak Sunat Atun, yardımcılığına Menteş Gündüz, üyeliğe Özdemir Berova, İzlem Gürçağ Altuğra ve Yasemin Öztürk seçildi. Başkanlık divanının oluşturulmasının ardından saygı duruşu, İstiklal Marşı’nın okunması ile devam eden kurultay açılış programı, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, UBP Genel Başkanı Ersan Saner ve misafir konukların konuşması ile devam etti. 'TÜRKİYE İLE İLİŞKİLERİ GELİŞTİRDİM' UBP Genel Başkanı Ersan Saner de kurultayda yaptığı konuşmada, yaklaşık bir yıl süren UBP Genel Başkanlığı ve 11 ay sürdürdüğü Başbakanlık dönemini ve hedeflerini anlattı. Saner, partinin gelecekteki üç yıllık planını yaparken siyasi bir komplo ile karşı karşıya kaldığını söyledi. Saner, hayatı boyunca en güçlü insanın kendisiyle barışık olan insan olduğu inancıyla çalıştığını, inandığı değerler için çalıştığını, siyasi etiğe önem verdiğini, çalmadığını, çırpmadığını kaydetti. 'ÖRTÜLÜ ÖDENEKTEN 1 TL BİLE KULLANILMADI' Örtülü ödenekten bir TL kullanmadığını, halk çıkarlarını koruduğunu, partiyi bir arada tutmak, hükümeti yürütmek çerçevesinde UBP geleneklerine uygun davrandığını, Türkiye ile el ele yürüdüğünü ifade eden Saner, “Herkes görevden kaçarken görevi aldım hükümet kurdum, zor bir dönemde iktidar olmanın zorluklarını yaşadım, arkadaşlarımla çalıştım tek başına iktidarın konuşulmasına kadar geldim, Türkiye ile ilişkileri geliştirdim, Maraş açılımı, Kıbrıs konusunda Cumhurbaşkanı ile tam uyum içinde çalıştık, ne söz verdiysek hükümette yerine getirdik” dedi. KKTC, COVİD KONUSUNDA DÜNYANIN EN İYİ 5 ÜLKESİNDEN BİRİ Covid döneminde ülkeye 500 bin doz aşı getirildiğini, eğitim ve turizmin açıldığını, canlandığını ifade eden Saner, Türkiye ile protokoller imzaladığını, bütçe ve alt yapının gelişmesine katkı sağladığını söyledi, “Covid salgınında dünyanın başarılı 5 ülkesinden biriyiz” ifadesini kullandı. E-devlet binası altyapı çalışmaları yol çalışmalarının sürdüğünü, sulama projesinin devam ettiğini ifade eden Saner, yeni dönemde de, devlet hastanesi temeli, Ercan açılışı, dijital dönüşüm, enerji sorununu aşmak gibi planları olduğunu, ancak “siyasi, etik dışı bir komplo sonucu ortaya çıkan sorunla ilgili hukuk mücadelesi yürüteceğinden dolayı adaylığını geri aldığını” söyledi. Kendisine karşı yapılanlara siyasi ve hukuksal mücadelesinin devam edeceğini ifade eden Saner, “Partinin geleceği için bunu yaptım. Vicdansızlık, koltuk uğruna genel başkanına bu komployu kuranlara ve başındakilere geçit vermeyeceğim” dedi. Saner, adaletten şaşmadan, UBP değerlerine sahip çıktığını söyledi ve hataları varsa halktan affını, partililerden de helallik isterken, bir kişi hariç herkese hakkının helal olduğunu söyledi. BİNALİ YILDIRIM: KKTC VE TÜRKİYE ET VE TIRNAK GİBİ Binali Yıldırım da AK Parti Genel Başkanvekili olarak Recep Tayyip Erdoğan’ın selamlarını iletti. Yıldırım, UBP’nin başarılı bir kurultay geçirmesini ve ülkeye, halka hayırlı olmasını diledi. Türkiye'nin 98. kuruluş yılını kutladıklarını belirten Yıldırım, Atatürk ve silah arkadaşlarını andı, KKTC’nin de bu coşkuya ortak olduğunu, bundan mutlu olduklarını vurguladı. Türk halkının her zaman bağımsız ve hür yaşadığını ifade eden Yıldırım, Kıbrıs’ın Akdeniz’de sadece bir ada olmadığını, KKTC’nin de sıradan bir devlet olmadığını, Anadolu’nun, Türk milletinin ayrılmaz parçası ayrıca Kıbrıs Türk halkının bağımsız hür egemen yaşamasının Türkiye’nin milli davası olduğunu kaydetti. Kıbrıs Türk halkının hakkını her zaman her alanda koruyacaklarını ifade eden Yıldırım, KKTC’nin bölge için önemine işaret etti, geleceğe emin adımlarla yürümenin tek ses, tek yürek olmaktan geçtiğini söyledi. Yıldırım, UBP’nin kurucusu Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’ı da yad ederek, Türk milletinin hiç bir dönem boyunduruk altına girmediğini girmeyeceğini vurguladı, vatan, hürriyet ve istiklal uğruna şehit olan herkesi andı. Kıbrıs Türk halkının birlik beraberlik içerisinde hareket etmesinin önemine işaret eden Yıldırım, siyasetin zorluklarına işaret etti, siyasette etik içinde hareket edilmesi gerektiğini, bunu yapanlara karşı dik durulması gerektiğini vurguladı. Yıldırım, FETÖ örneğini vererek, “Sayın Başbakan bunlar önemli değil, geçecektir, önemli olan Türkiye ile KKTC’nin el ele omuz omuza yolculuğudur. UBP’nin birlik beraberlik içinde bu sorunları çözeceğine, siyasi istikrarsızlığa sebep verilmeyeceğine eminim” dedi. Yıldırım, kurultaydan istikrar ve güvenin çıkacağına inanç belirtti. “Kıbrıs bizim için siyaset üstüdür, et ve kemik gibiyiz, parti hükümet fark etmeden daima KKTC’nin yanında olduk olmaya devam edeceğiz” diyen Yıldırım, Kıbrıs görüşmelerinde de ülkeye UBP’nin sahip çıktığını söyledi. 50 yıl süren müzakerelerde bir arpa boyu yol alınamadığını, Rum zihniyeti değişmedikçe çözüm olmayacağını bildiklerini ifade eden Yıldırım, yeni dönemde ortaya konan “eşit egemen iki devlet kabul edilsin” sesinin her yerde yankılandığını ve Kıbrıs’ta artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağının ilan edildiğini söyledi. KKTC’nin BM ve AB tarafından haksızlığa uğradığını, KKTC ve Türkiye’nin el ele vererek mücadelesini sürdüreceğini, iki ay yıldızlı bayrağın buralarda dalgalanmaya devam edeceğini ifade eden Yıldırım, “Kuzey Kıbrıs’ın gasp edilmiş hakları geri alınana kadar mücadelemiz sürecek” dedi. KKTC, GÜNEY'İN MERHAMETİNE BIRAKILAMAZ Birleşmiş Milletler’in de artık yeni parametreleri gündeme alması gerektiğini ifade eden Yıldırım, “Haklı davayı sonuçlandırmak için var gücümüzle çalışacağız. Kıbrıs Türk halkı Güney’in merhametine bırakılamaz, hak ve çıkarlarınız Türkiye’nin garantörlüğü altındadır ve ilelebet devam edecektir, bunu herkes kafasına yazsın” ifadelerini kullandı. Yıldırım, kurultayda kazanan kim olursa olsun ülkeyi iyiye ileriye götürmesi için destek vereceklerini, hedefin ülkenin ve Türkiye ile ilişkilerin ileriye taşınması olduğunu söyledi. ERSİN TATAR'DAN BİRLİK ÇAĞRISI Cumhurbaşkanı Ersin Tatar da UBP’nin 22. Olağan Kurultayı’nın ülkeye hayırlı olmasını diledi. Tatar, UBP’nin her zaman birlik ve beraberliğini koruduğunu ifade ederek UBP’de siyaset yaptığı dönemi işaret etti ve cumhurbaşkanı seçilmesinde önemli yeri olan partililere teşekkür etti. Kurultay sonucunda ortaya çıkacak iradeye herkesin saygı duyması ve birlik beraberlik içinde geleceğe yönelik adımların atılmasının önemine işaret eden Tatar, önemli olanın ülkenin ve halkın refahı, güçlü bir KKTC olduğunu kaydetti. Türkiye tarafından da desteklenen yeni siyasetin desteklenmesi ve iki devletli egemenlik temelinde bir anlaşmanın dünyaya anlatılmasının önemine işaret eden Tatar, federal çözümün geride kaldığını yeni siyaset temelinde bir anlaşma için çalışmaları yürüttüklerini söyledi. Tatar, bu konuda atılan adımlarda ve Türkiye ile ilişkilerde güçlü bir UBP’nin önemine işaret ederek UBP Kurultayı’nın hayırlara vesile olmasını diledi, ulusal davaya sahip çıkılmasının önemine vurgu yaptı. Tatar, ülkenin geleceğe güvenlik içinde ekonomik gücü ve kalkınmasıyla yürümesinin en büyük beklentisi olduğunu ifade etti. Konuşmaların ardından kurultayın açılış programı sona erdi. Oylamaya geçildi. Oylama yarın 19.00’a kadar sürecek. Oylamanın ardından sayım yapılacak. Herhangi bir adayın, toplam üye sayısının oylarının yarısından bir fazlasını alamaması halinde kurultay ikinci tura kalacak. En çok oyu alan iki aday bir hafta sonra gerçekleşecek ikinci turda yarışacak. İkinci turda en çok oyu alan aday UBP Genel Başkanı olacak.

1 2 3 4 5 6 7 8