30 Nisan Salı 2024
2 yıl önce

Önce kafayı, sonra videoyu mu çekti? Mütevazi mutfak dekorundan çıkan Kılıçdaroğlu’nun boğaza karşı lüks odası…

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bugün yaptığı bir paylaşımda, “Bu akşam saat 21.00’de, Sarayın bana atadığı trollerimi ve ayrıca, Türkiye’nin tüm trollerini davet ediyorum. Konuşacaklarımız var. Sevgili halkım, siz de gelin şahit olun. Burada buluşmak üzere” dedi. Bu paylaşımın ardından Kılıçdaroğlu’ndan beklenen video geldi. MÜTEVAZİ MUTFAKTAN BOĞAZ MANZARALI LÜKS ODAYA CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun videolarında kullandığı mütavazi mutfak dekoru bu akşamki videoda yerini boğaza karşı lüks bir odaya bıraktı. Kılıçdaroğlu’nun videosunda gösterilmeyen Boğaz manzarası, CHP Milletvekili Tuncay Özkan’ın paylaşımıyla ortaya çıktı. https://twitter.com/atuncayozkan/status/1487851575330709509?s=21 “ÖNCE KAFAYI SONRA VİDEOYU ÇEKMİŞ” Yayınladığı son videoda “Sarayın Trolleri İfşa Oldu” diyen Kılıçdaroğlu, araştırmacılardan yardım istediğini açıklayarak trolleri deşifre ettiğini söyledi. Geçtiğimiz gün yayınladığı videoda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ıslak imzasının olduğunu söylediği bir belge gösteren Kılıçdaroğlu, belgenin sahte olduğunun kanıtlanması konusuna hiç değinmedi. Kılıçdaroğlu’nun konuşurken Sedat Peker gibi kafasını istemsizce salladığını fark eden pek çok sosyal medya kullanıcısı, CHP Milletvekili Tuncay Özkan tarafından sızdırılan fotoğraflarda görülen içki kadehlerine gönderme yaparak “Önce kafayı çekiyor, sonra videoyu” yorumunu yaptılar. https://twitter.com/hande_gulbahar/status/1487875636354064386?s=21

2 yıl önce

Putin-Macron görüşmesi! Putin rest çekti: Ukrayna NATO'ya girerse savaş çıkar

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron "Rusya'nın güvenlik garantileri ve Ukrayna krizi" konularını Moskova'da görüştü. Putin ve Macron Kremlin Sarayı'nda bir araya geldi. 5 saatten fazla süren görüşmenin ardından her iki lider ortak basın toplantısında konuştu. Görüşmenin anlamlı ve faydalı geçtiğini belirten Putin, Macron ile Rusya'nın ABD ve NATO'ya önerdiği güvenlik garantileri meselesi hakkında görüş alışverişinde bulunduklarını söyledi. NATO'nun doğuya genişlememesi, 1997'deki sınırlarına geri dönmesi ve Rusya sınırlarına silah yerleştirilmemesi tekliflerinin ABD ve NATO tarafından görmezden gelindiğini kaydeden Putin, "Diğer şeylerin yanında şunu göz ardı edemeyiz: NATO 2019'daki askeri stratejisinde Rusya'yı doğrudan ana güvenlik tehdidi ve düşman olarak adlandırdı. NATO bizi düşman olarak belirledi." ifadelerini kullandı. "NATO, RUSYA'YA DERS VERMEYE ÇALIŞIYOR" NATO'nun askeri altyapılarını Rusya sınırlarına yaklaştırdığını vurgulayan Putin, NATO ve üye devletlerinin Rus silahlı kuvvetlerini nereye ve nasıl konuşlandırılacağı konusunda "ders vermeye çalıştığını" söyledi. Rusya'nın NATO'ya değil, NATO'nun Rusya'ya doğru ilerlediğini savunan Putin, bu yüzden ülkesinin saldırgan davrandığını söylemenin mantıksız olduğuna işaret etti. Rus askeri birliklerin Rusya toprakları içerisindeki hareketinin komşu ülkelere hangi gerekçe ile tehdit olduğunu 'anlaşılmaz' bulduğunu vurgulayan Putin, bu durumun Moskova'ya karşı düşmanca bir politika izlemek için kullanıldığını dile getirdi. Putin, "NATO üyesi ülkelerin kendisi Ukrayna'yı modern silahlarla doldurmaya, Ukrayna ordusunun modernizasyonu için önemli mali kaynaklar ayırmaya ve askeri uzmanlar, eğitmenler göndermeye devam ediyor." şeklinde konuştu. "UKRAYNA NATO'YA GİRERSE RUSYA İLE NATO ARASINDA SAVAŞ ÇIKAR" Ukrayna'nın NATO'ya alınması halinde savaş çıkacağına işaret eden Putin, Fransa dahil Avrupa ülkelerinin Kırım'ı Ukrayna'nın parçası olarak saydığını, Moskova'nın ise Kırım'ı Rusya'nın saydığını hatırlattı. Putin konuşmasını şöyle sürdürdü: "Ukrayna'nın doktrin belgelerinde Rusya 'düşman' olarak tanımlanıyor ve Kırım'ın askeri yollarla geri alınması belirtiliyor. Öyleyse, Ukrayna'nın NATO üyesi olduğunu tasavvur edin. O zaman Rusya ve NATO arasında askeri çatışma meydana gelecek demektir. Biz NATO ile savaşmak mı istiyoruz? Ya da siz Rusya ile mi savaşmak istiyorsunuz? Fransa'nın Rusya ile savaşmasını ister misiniz?" MİNSK ANLAŞMALARI DIŞINDA ALTERNATİF YOK Mevcut Kiev yönetiminin Minsk anlaşmalarını feshetmek için bir yol izlediği kanaatini taşıdığını bildiren Putin, bu anlaşmaların dışında bir alternatif olmadığını vurguladı. Kiev yönetiminin Donetsk ve Lugansk ile doğrudan diyalog yoluyla ülkenin toprak bütünlüğünün sağlanması yönündeki barış imkanlarının tamamını yok saydığını söyleyen Putin, Macron'un bu konuları Kiev ziyaretinde detaylı bir şekilde ele almayı umduğunu dile getirdi ve ziyaret sonrası tekrar telefonda Macron ile görüşeceklerini aktardı. Putin, Macron'un bir dizi fikirlerinin Ukrayna konusunda atılacak adımlar için olumlu olduğunu kaydetti. ABD ve NATO ile güvenlik garantileri konusunda diyaloğun sona ermediğine dikkati çeken Putin, bu husustaki önerilerine yanıt alamadıklarını hatırlattı. Rusya'nın ABD ve NATO'ya güvenlik garantileri konusunda gönderdiği cevaba karşı cevap hazırladıklarını bildiren Putin, "Şimdi kendi vizyonumuzla bir cevap hazırlıyoruz. Cevabı Washington ve Brüksel'e göndereceğiz." ifadelerini kullandı. Ayrıca Ukrayna'nın eski Cumhurbaşkanı Petro Poroşenko'nun ülkesinde suçlu olarak yargılandığını anımsatan Putin, Poroşenko'ya Rusya'ya siyasi sığınmacı olarak gelmesi önerisinde bulundu. MACRON: "RUSYA VE AVRUPA BİRLİKTE GÜVENLİK DÜZENİ İNŞA ETME İRADESİ GÖSTERMELİ" Fransa Cumhurbaşkanı Macron ise Rusya ve Avrupa'nın güvenlik garantileri konusunda birlikte çalışması gerektiğini belirterek, "Avrupa'da yeni bir güvenlik düzeni inşa etmek ve istikrar için güvenlik garantileri üzerinde çalışmaya hazır olduğumuz iradesini birlikte göstermeliyiz. Bu, egemen devletler olarak birlikte inşa ettiğimiz temele dayanmalıdır." ifadelerini kullandı. Bölgede istikrarı sağlayacak yeni mekanizmalar inşa etmek gerektiğini vurgulayan Macron, "Ancak bu, son 30 yılın anlaşmaları ve temel ilkeleri revize ederek veya temel Avrupa haklarını sınırlandırarak inşa edilemez" dedi. Rusya ve Avrupa Birliği'nin (AB) gerilimin azalması ve durumun istikrara kavuşmasına yönelik somut önlemler konusunda anlaşması gerektiğine dikkati çeken Macron, Rusya'nın ve Avrupa ülkelerinin kaos istemeyeceğini vurguladı. Ukrayna'daki gerilimi AB ve Rusya'nın çözüme kavuşturması gerektiğini belirten Macron, Minsk anlaşmalarının tam uygulanması ve Donbas'taki ihtilafın çözümü için Normandiya formatı çerçevesinde çalışmaların sürdüğünü hatırlattı. "UKRAYNA MESELESİ ANCAK SİYASİ OLARAK ÇÖZÜLEBİLİR" Minsk anlaşmalarının Ukrayna'daki krizin çözümünde ilerleme sağlamaya neden olacağını, bunu Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy'e de söyleyeceğini bildiren Macron, "Ukrayna meselesinin çözümü ancak siyasi olabilir ve bu çözümün temeli Minsk anlaşmalarıdır." dedi. Zelenskiy'in Ukrayna sınırları yakınındaki 125 bin kişilik Rus askeri birlikleri konusunda "gergin" olduğunu da aktaran Macron, Zelenskiy'in buna rağmen "soğukkanlı" davrandığını ve bunun memnuniyetle karşılanması gerektiğinin altını çizdi. Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) içinde halihazırda sahip oldukları gelişmeleri göz önünde bulundurarak Avrupa'da güvenlik ve istikrarı tesis edebileceklerine emin olduklarını söyleyen Macron, "Ama aynı zamanda yeni çözümler de üretmemiz gerekiyor, bunlar belki de daha yenilikçi olmalı." dedi. Macron, Belarus Cumhurbaşkanı Aleksandr Lukaşenko'nun ülkeye nükleer silahlar yerleştirebileceği yönündeki sözleri ve bu ülkedeki anayasa değişikliği konusunda rahatsız olduğunu, ancak Putin'in kendisini bu konuda teskin ettiğini dile getirdi.

2 yıl önce

Gelecek Partisi'nden HDP ile ittifaka yeşil ışık! Kani Torun, "Fotoğrafı Pervin Buldan çekti herhalde" yorumuna "O da olur bir gün inşallah" sözleriyle yanıt verdi

Muhalefet partilerinin genel başkanlarının yaptığı görüşme sonrası fotoğrafları gündem oldu. Sosyal medyada bir kullanıcının "Fotoğrafı Pervin Buldan çekti herhalde" sözlerine Gelecek Partisi Genel Sekreteri Kani Torun'un yanıtı dikkat çekti. Kani Torun "Fotoğrafı Pervin Buldan çekti herhalde" sözlerini alıntılayarak "O da olur bir gün inşallah." dedi. https://twitter.com/torunkani/status/1492767334955687936?s=21

2 yıl önce

CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun LGBT propagandası yaptığı afişleri Sincan’da tepki çekti

Helalleşme kadrosuna LGBT’yi de ekleyen Kılıçdaroğlu “Birey olma özgürlüğü ve güvenlik hakkı sağlanacak. Tüm yaşam tarzları güvence altına alınacak. Geçmişte devletin bireysel hak ve özgürlüklere müdahalesine maruz kalmış vatandaşlarımızın mağduriyetleri aralarında tazminat ödenmesi seçeneği de olacak şekilde giderilecek.” ifadelerini kullanmıştı. LGBT lobisi tarafından desteklenen Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Joe Biden’in, LGBT’liler için attığı adımlar, Kılıçdaroğlu’na ilham verdi. Kılıçdaroğlu “Sorulamayacak sorular kanunu çıkarılacak. Özgürlükler güçlendirilecek. Örneğin, kamu ve özel sektör işe alımlarında her türden ayrımcılığın önüne geçilecek. İşveren tarafından sorulamayacak ve bireyin beyan etmek zorunda olmadığı unsurlar bu kanunda net bir şekilde tanımlanacak.” diyerek LGBT bireylere üst düzey devlet görevlerine gelebileceklerini müjdeledi. İktidara geldiklerinin ilk 6 ayında yapacaklarını açıklayan Kılıçdaroğlu, videoyu, “Türkiye farklılıklarından ve özgürlüklerinden korkan değil, “farklılıklarını ve özgürlüklerini kutlayan” bir ülke haline gelecek. Bu videomda iktidarımızın ilk 6 ayında atacağımız özgürlük adımlarını açıklıyorum. Biraz uzun ama önemli:) Milletimizi şahit olmaya davet ediyorum…” ifadeleri ile paylaştı. ÇILGIN VAADİNİ BILLBOARD YAPTI CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun LGBT özgürlük alanını genişleteceğiz açıklamasını billboardlara da taşıdı. Şimdilik İstanbul, İzmir ve Ankara’da billboardları süsleyen reklamların Konya, Kocaeli, Trabzon, Erzurum, Bolu, Şanlıurfa gibi illerde de yer alıp almayacağı merak konusu oldu. SİNCANLILAR SEVMEDİ LGBT afişlerini Sincan’daki billboardlara da asan CHP, muhafazakar kimliği ile bilinen Sincan halkından tepki topladı. Kılıçdaroğlu’nun LGBT propagandası yaptığı afişlerine Sincan’daki billboardlarda zarar verildi.

2 yıl önce

ABD Savunma Bakanlığı: Montrö’yü nasıl uygulayacağına Türkiye karar verecektir

ABD Savunma Bakanlığı Sözcüsü John Kirby, Rus kuvvetlerinin Ukrayna'nın başkenti Kiev'e yaklaşmaya çalıştığını ancak kuvvetlerin hala Kiev dışında olduğunu belirterek, kriz karşısında boğazların nasıl kontrol edileceği sorusuna, Montrö'nün nasıl uygulayacağına ilişkin kararı Türkiye'nin vereceğine dikkat çekti. ABD Savunma Bakanlığı Sözcüsü John Kirby, Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırısı hakkında ve yaşanan kriz sürecinde boğazların kontrolüne ilişkin dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Kirby yaptığı açıklamada, kriz karşısında Boğazların nasıl kontrol edileceği sorusuna, Montrö'nün uygulanmasında Türkiye'nin karar sahibi olduğuna dikkat çekti. Kirby, "Montrö'yü nasıl uygulayacağına Türkiye karar verecektir. Bu onların konuşacağı bir meseledir, fakat Rusya'nın hala Karadeniz'e iniş yapan savaş gemilerinin olduğunu biliyoruz. Karadeniz hakkında konuşmak için son bir güncelleme veremeyeceğim fakat açıkça biliyoruz ki Rusya'nın fırsatını bulursa hala geri gelme yeteneği var" ifadelerini kullandı. ABD'nin, Rusya ve Ukrayna arasındaki çatışmaları önlemek için her iki ülke arasında bir tür potansiyel seçenekler bulmaya çalıştığını belirten Kirby, Rusya'nın bununla ilgileneceğinden emin olmadığının altını çizdi. Kirby yaptığı açıklamada, ABD'nin Ukrayna üzerinde uçuşa yasak bölge oluşturmayacağını kaydederek, "NATO'nun her karışını koruyacağız. Bu hava sahalarını da kapsıyor" dedi. "RUSYA KİEV'E YAKLAŞMAYA ÇALIŞIYOR" ABD Savunma Bakanlığı Sözcüsü Kirby, Rus güçlerinin Ukrayna'nın başkenti Kiev'e yaklaşmaya çalıştığını, fakat şu anda Kiev'in dışında olduklarını belirtti. Kirby, "Rus kuvvetlerinin ilerlediğini veya Kiev'e karadan hareket edebilmek için yaklaşmaya çalıştıklarını açıkça görüyoruz. Hala kent merkezinin dışında olduklarını değerlendiriyoruz fakat bildiğimiz şey, açıkça Kiev ile ilgili niyetlerinin olduğu ve başkentte hareket etmeye devam etme isteklerinin olduğudur" ifadelerini kaydetti. Ukraynalıların Kiev çevresinde oldukça etkili bir şekilde direndiklerini aktaran Kirby, "Ukraynalılar Putin'in yapabilecekleri karşısında sert ve kararlı bir direnişle ülkeleri için savaşıyorlar. Rusların daha güneye hareket etmesini zorlaştırdılar" şeklinde konuştu.

2 yıl önce

Hem yelleniyor hem namazda selfie çektiriyor! Alparslan Kuytul’un Fetullah’ı aratmayan hareketler…

Adana‘da, kapatılan Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı üyelerinin liderleri Alparslan Kuytul önderliğinde izinsiz yürüyüşüne polisin sert müdahalesi tartışma yaratmış, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu konuyla ilgili soruşturma başlatıldığını açıklamıştı. İzinsiz yürüşüşte gruba sonradan dahil olan vakfın kurucusu Alparslan Kuytul, ekiplerin biber gazlı müdahalesinden bir iş yerinin deposuna girdi.  https://twitter.com/misvakcaps/status/1505598978041298952?s=21 Kuytul’un takipçileri tarafından depoda gazete ile yelpaze yapılması, akıllara FETÖ terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen‘in yelpaze ile ferahlatılmaya çalışıldığı görüntüyü getirdi. NAMAZDA SELFİE Polisten kaçarak bir mağazanın deposunda saklanan Alparslan Kuytul’un depoda namaz kıldığı fotoğraf ise görenleri güldürdü. Sahte şeyhin müritleri namaz esnasında selfie yaparak fotoğraf paylaştı. Bir iş yerinin deposunda namaz kılan Kuytul’cular gözaltına aldındık dedikodusu yaydılar.

2 yıl önce

TBMM eski Başkanı Şahin son anket sonucunu açıkladı: İki parti arasındaki fark dikkat çekti

Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesi, eski TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, memleketi Karabük’te, Millet İttifakının ortakları Kemal Kılıçdaroğlu ve Meral Akşener’e yüklendi ve son anket sonuçlarını paylaştı. Yenişehir Gençlik Merkezi salonunda AK Parti Karabük İl Başkanlığı tarafından düzenlenen Genişletilmiş İl Danışma Meclisi toplantısına katılan Mehmet Ali Şahin, 20 yılda iktidar partisi olarak önemli hizmetler yaptıklarını ve Türkiye’nin çehresini değiştirecek önemli yatırımlara imza attıklarını anlattı. "GÜÇLENDİRİLMİŞ PARLAMENTER SİSTEMİ TÜRKİYE'DEKİ VESAYETİ GÜÇLENDİRİYOR" ‘Hep tenkit ediyorsunuz da, siz ne yapacaksınız ?’ diye soran Şahin, “ Biz Türkiye’de bu Cumhurbaşkanlığı sistemini gönderip, yerine güçlendirilmiş parlamenter sistemini getireceğiz diyorlar. Şunu bilesiniz ki, güçlendirilmiş parlamenter sistemi Türkiye’deki vesayeti güçlendiriyor. 28 Şubat’ta bir toplantı yapıp 40 sayfalık bildiri yayınladılar. Orada bir sorunun cevabını özenle aradım. Birçok meraklı kişi de aradı. Peki siz bu sisteme geçerseniz Cumhurbaşkanını kime seçtireceksiniz. Cevabı yok. Şuan halk seçiyor. Bunlar yeni sistemde buraya yazamadılar, korktular, çekindiler. ” diye konuştu. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e de yüklenen Mehmet Ali Şahin, “ Meral hanım diyor ki, biz yeniden Tayyip Erdoğan diye birini seçmeyeceğiz. Finlandiya ve Almanya Cumhurbaşkanı gibi kimsenin tanımadığı, etliye sütlüye karışmayan Türkiye’nin meseleleri ile ilgilenmeyen, sembolik yetkilere sahip bir Cumhurbaşkanı seçeceğiz. Ya şu dünyanın haline bakın, yanı başımızda savaş var, ülkelerin lider konumundaki kişilerin önemi o kadar önemli ki. Bakın 1 ay içinde 35’i aşkın lider ve hükümet başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşüp onun fikrini almak ve onunla istişare etmek için bir kısmı Türkiye’ye geldi, bir kısmı ise telefonla görüştü. Bu güçlü liderliktir. Özellikle bu savaş konusunda izlediği diplomatik yolun ne kadar isabetli olduğunu gösteriyor. Her iki ülke liderle de istediği zaman konuşabiliyor. En son dünya Rusya liderin Putin’e dedi ki, ‘Gel şu barışı sağla ve barışın kahramanı sen ol’. Güçlü lider lazım. Kimsenin tanımadığı birini seçeceksiniz. Türkiye’yi kim yönetecek, Meral hanım diyor ki, ben Başbakan olacağım. Bakın Meral Hanım, bu tam ham bir hayaldir. Kılıçdaroğlu’na ve diğerlerine de söylüyorum; Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminden vazgeçip, yeniden parlamenter sisteme geçmek tam bir hayaldir. Tıpkı Türkiye’nin çok partili sisteme geçtikten sonra tekrar tek partili döneme dönmesi gibi hayal bir iştir. Türkiye 1946’da çok partili sisteme geçmiştir ve artık 46 öncesine tek partili döneme geçmeyecek” ifadelerinden bulundu. "KENDİNİZİ VE ADAYINIZI CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİNE GÖRE HAZIRLAYIN" Türkiye’nin Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçtiğini ve yeniden eskiye dönmeyeceğini de kaydeden Şahin, konuşmasında şunları söyledi: “ Bunu kafanıza iyice koyun. Buna sizin gücünüz yetmeyecek. Hadi gücünüz yetiyorsa yapın bakalım. Parlamentoda bu 6’lı ittifakın 174 milletvekili var toplam, HDP’yi de eklediğinizde 230 eder. Peki seçimlerde ne kadar oy alacağınızı düşünüyorsunuz. Anayasayı değiştirmek için referanduma gitmek için 360 milletvekili gerekli, 400 vekil ile de referandumsuz geçmesi lazım. "SON ANKET SONUÇLARI ORTADA" En son anket sonuçları ortada, bugün seçim olsa AK Parti, yüzde 38.7, CHP 25.1, İYİ Parti yüzde 11, MHP yüzde 10.5, HDP ise yüzde 9.5 olarak çıkıyor. 2018’teki anca mevcut durumlarını koruyorlar. Bırakın ilave 130, 170 milletvekilini çıkarmayı iktidara bile gelemeyeceksiniz. Şu tabloya göre kendi Cumhurbaşkanınızı bile seçemeyeceksiniz. Hangi güçlendirilmiş parlamenter sistemden bahsediyorsunuz, bunları bırakın. Meral hanıma da, Kılıçdaroğlu’na da söylüyorum; onlar şahsen benim dostlarımdır. Buradan eski TBMM Başkanı olarak diyorum ki, bu ham bir hayaldir, buradan netice almanız mümkün değildir. Kendinizi ve adayınızı Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine göre hazırlayın, zaten seçime böyle gireceğiz. Etliye sütlüye karışmayacak bir adam milletin karşısına çıkınca ne diyecek, ‘Kusura bakmayın ey halkım sizden yüzde 50+1 oy istiyorum ama , ben hiçbir işinizle meşgul olmayacağım. Ben silik bir cumhurbaşkanlığı yapacağım mı’ diyecek. Kendi ifadelerine göre düşük profilli bir aday, sembolik yetkilere sahip bir cumhurbaşkanı. Ben sizim hiçbir işinize karışmayacağım diyen bir cumhurbaşkanı adayına millet niye oy versin. Bu akılsızlıktır. Dolayısıyla bu sevdandan vazgeçin. Ne olacakmış Başbakan olacakmış. Meral hanım Başbakanlık bu ülkede kaldırıldı. Anayasa Başbakanlığı kaldırdı. Bu sistemin gelmesi de mümkün değil. Başbakan olacağım diye ortada dolaşma, millete söyleme gülünç duruma düşüyorsun. Yüreğin yetiyorsa Cumhurbaşkanı adayı ol Tayyip beyin karşısına.”

2 yıl önce

EGM’den sosyal medyadaki provokatif paylaşımlarla ilgili açıklama: “Halkımız ve Suriyeli sığınmacıların karşı karşıya getirilmesine asla müsaade edilmeyecektir”

Emniyet Genel Müdürlüğü’nden yapılan açıklama şöyle; “Emniyet Genel Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığınca, kanunların verdiği yetki çerçevesinde, suç ve suçlularla mücadele amacıyla, internet ortamında 7/24 esasına göre sanal devriye faaliyetleri yürütülmektedir. Yürütülen sanal devriye faaliyetleri kapsamında; yurt dışından başta FETÖ ve diğer terör örgütleriyle iltisaklı olduğu değerlendirilen ve sosyal medya platformlarında Suriyeli sığınmacılar adı kullanılarak açılan “operasyon hesapları” ile halkımızı tahrik ederek provokasyon çıkarılmaya çalışıldığı görülmüştür. Sosyal medya üzerinden halkı kin ve nefrete yönelten hesaplar ile ilgili ivedilikle çalışma başlatılmış olup, bu tür paylaşımlar ile Halkımız ve Suriyeli sığınmacıların karşı karşıya getirilmesine asla müsaade edilmeyecektir.”

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 19 20