06 Mayıs Pazartesi 2024
1 yıl önce

MHP'li Semih Yalçın: MHP camiası; kirli tezgâhlara düşmeyecek, çirkin oyunlara gelmeyecektir

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Prof. Dr. E. Semih Yalçın,  “Partisini Hedef Alan Saldırılara”  ilişkin açıklamalarda bulundu. Açıklama şu şekilde; "MHP’nin siyaset sahnesindeki yapıcı rolünü, itici gücünü ve millet nezdindeki itibarını hazmedemeyen bazı çevrelerin, son günlerde yaşanan bazı hadiseleri bahane ederek partimiz aleyhinde bozgunculuk krizlerine girdiği gözlemlenmektedir. Dost görünen düşmanlarımızdan da, açık hasımlarımızdan da, siyasi rakiplerimizden de partimize, teşkilatlarımıza ve mensuplarımıza akla hayale gelmedik asılsız suçlamalar yöneltilmekte, hakkımızdaki alçakça ithamlar birbirini kovalamaktadır. Biz sabır ve suhulet gösterdikçe, itidal ve müsamaha ikliminde kaldıkça; fitne ve fücur erbabı çarklarını daha bir ihtirasla döndürmekte, daha bir cesaretlenip fütursuzlaşmakta, her zamankinden daha seviyesiz yöntemlere başvurarak hücumlarını arttırmaktadır. Davamızı, Ülkücü Hareket’i ve partimizi ilgilendiren hassas konulardaki sessizliğimiz, sakın ola ki aczimize yorulmasın! Hazreti Ali'nin veciz bir sözü vardır, “Susmak vakardır.” diye… Susup sükût ettiysek; fitne kazanını kaynatan dönek, hain ve facirlerin ateşine odun taşınmasına engel olmak istediğimizdendir. Zaman her şeyin ilacıdır. Bazen sabretmeyi bilmek gerekir. Sabırlıyız ama zayıf asla değiliz. Beklemesini biliriz ama mütereddit değiliz. Sabrımızı sınayanlara da hayat ve siyaset dersi vermekten imtina etmeyiz. Zaman, MHP'nin davasında ve tutarlı politikalarındaki haklılığını gösterecektir. Yeri ve zamanı geldiğinde konuşur; desise, entrika ve fitne erbabını susturmasını biliriz. Vakti geldiğinde Hazreti Ali'nin kılıcı Zülfikar olur; şer güruhunun zehir saçan dillerini kesip bozguncuların boynunu koparırız. MHP'nin acılarına el ovuşturup sevincine buğzedenlerin suretihaktan görünmelerine prim vermeyiz. Timsah gözyaşlarına kanmayız. Yalancı pehlivanlara, sahte kabadayılara pabuç bırakmayız. Kurusıkı atanlara itibar etmeyiz. 53 yıldır durduğumuz yerden milim oynamayız. Geldiğimiz noktadan dönmeyiz. Akrebin kıskacında yoğrularak sürdürdüğümüz siyasi mücadeleden, tutarlı duruşumuzdan zerrece taviz vermeyiz. İlkelerimizi, tutarlı siyasi duruşumuzu savunmaktan geri durmayız. Doğru bildiğimizden şaşmaz, tavrımızı değiştirmeyiz. Biz, yolumuzdan dönmez, hedefimizden sapmayız. MHP; bugüne kadar Hakk’ın, hakikatin peşinde olmuştur, bundan sonra da aynı çizgide cesaret ve kararlılıkla yürüyecektir. Ahlak, dürüstlük, ehliyet ve liyakat daima temel düsturlarımız; yalan, fitne ve fesat düşmanımız olmuştur. Bizden görünüp bizi birbirimize düşürmeye çalışanların, üzerimizden siyasi çıkar sağlamasına fırsat vermeyiz. Bizi anlamak istemeyenlere sabırla haklılığımızı anlatmaktan da geri durmayız. Bununla birlikte, bizi dost bellemeye niyeti olmayanlara alaka ve dostluğumuzu heba ve feda etmeyiz. Bize zorluk çıkarmaya, yolumuza engel döşemeye çalışanları bertaraf etmesini biliriz. Bizim tarafımız ve yerimiz bellidir. Tarafımız Türk milleti, yerimiz milletin sinesidir. Yolumuz Hak yolu, hedefimiz milletin bekasıdır. Türk milleti var oldukça MHP de var olacaktır. MHP, aziz milletimizin varlık sigortasıdır ve bu fonksiyonunu icra etmesine hiç kimse engel olamayacaktır. Karanlık mahfillerde tezgâhlanan kirli oyunlar; MHP'nin birlik ve beraberliğini, kuvvetli teşkilatlarımızın dirlik ve düzenini bozamayacaktır. MHP, 53 yıldır her badireden, her engelden, her tuzaktan güçlenerek çıkmayı bilmiştir. İtibar suikastları, aleyhimizdeki algı çalışmaları, partimizi güçten düşürmeye, takatimizi tüketmeye matuf saldırılar, bizi yolumuzdan döndüremeyecektir. Kitleleri şaşırtmaya, ortalığı karıştırmaya, kaos yaratmaya, MHP’nin kurumsal kimliğini lekelemeye dönük dolap ve tezgâhlar karşısında en adil hakem Türk milletidir. Biz; Hakk’a ve hakikate inandığımız gibi, milletimizin ferasetine de güveniyoruz. Olaylar, insanlar, kurumlar, senaryo ve kurgular üzerinden MHP’yi zaafa uğratacağını, ışığının söndürüleceğini vehmedenler aldanmaktadır. MHP, siyasette kutup yıldızıdır. MHP; milletimizin kader çizgisinde bir istikbal kervanı, istiklal bayrağıdır. Sırtlandığımız kutsal yükü Kızılelma”ya götürmemize, taşıdığımız bayrağı zirveye çıkarmamıza hiç kimse, hiçbir beşer mani olamayacaktır. Bayrağı lekelemeyecek, lekeletmeyeceğiz. Nefislerini zirveye taşımaya mütemayil fitne erbabının, davamızın ismetini kirletmesine izin vermeyeceğiz. Partimizi zarara uğratmaya, itibar ve haysiyetten düşürmeye; milletimizin sinesindeki, yüreğindeki yerini değiştirmeye yeltenenlerin çabaları beyhudedir. Partimizin millet nezdindeki muhabbet ve kredisini hiç kimse tüketemeyecektir. MHP’ye oyun kurmaya, başına tezgâh açmaya çaba gösterenler ziyandadır. MHP; bugüne kadar itibar suikastlarından, haysiyet ve şeref pusularından güçlenerek çıkmıştır; bundan sonra da devran değişmeyecektir. MHP camiası; kirli tezgâhlara düşmeyecek, çirkin oyunlara gelmeyecektir. Şehitlerimizin aziz ruhları manevi rehberimiz, bize bıraktıkları mücadele azmi kudret kaynağımızdır. Yüce Allah; fasıklarla değil, doğrularla birliktedir!"

1 yıl önce

Başörtüsü çözümüne muhalefetten çirkin oyun

TBMM Anayasa Komisyonu, Türkiye'nin en önemli sorunlarından biri olan ve milyonlarca kadını mağdur eden başörtüsü yasaklarının bir daha geri gelmesini önleyecek anayasa değişikliği için düğmeye bastı

1 yıl önce

İsveç'te bir çirkin saldırı daha! İçerisine hakaretler yazılmış 3 Kur'an-ı Kerim bulundu

İsveç devlet televizyonu SVT'nin haberinde, üzerine ölüm tehdidi yazılan Kur'an-ı Kerim'in otobüs durağında, diğerlerinin de kamuya açık yerlerde bulunduğu belirtildi. SVT'ye açıklamada bulunan Ronneby İslam Derneği üyesi Gudlaug Hilmarsdottir, olaya son derece üzüldüklerini ve Kur'an- Kerim'in hayattaki rehberleri olduğunu söyledi. Ronneby'de 2020'de Müslümanların mescit olarak kullandıkları binanın önüne yakılmış Kur'an-ı Kerim sayfaları ve domuz pastırması bırakılmıştı. Polisin olayla ilgili "nefret suçu" soruşturması başlatıldığını duyurmasına rağmen failler yakalanamamıştı. İSVEÇ VE DANİMARKA'DA KUR'AN-I KERİM'İN YAKILMASI İsveç'in başkenti Stockholm'de 21 Ocak'ta Danimarkalı aşırı sağcı Sıkı Yön Partisi lideri Rasmus Paludan, Türkiye'nin Stockholm Büyükelçiliği önünde Kur'an-ı Kerim yakmış, kalabalık polis korumasında gerçekleştirilen eylem sırasında Paludan'ın yanına kimsenin yaklaşmasına izin verilmemişti. İsveç hükümetinin Kur'an-ı Kerim yakılması için Paludan'a izin vermesine, Türkiye başta olmak üzere çok sayıda İslam ülkesinden tepki gösterilmişti. Paludan, 27 Ocak'ta da Danimarka'da cami karşısında ve Türkiye'nin Kopenhag Büyükelçiliği önünde Kur'an-ı Kerim yakmıştı. Hollanda'da da ırkçı Batı'nın İslamlaşmasına Karşı Vatansever Avrupalılar (PEGIDA) hareketi lideri Edwin Wagensveld, Lahey kentinde tek başına yaptığı eylemde Kur'an-ı Kerim yırtmıştı. Türkiye ve birçok ülkede İsveç, Hollanda ve Danimarka'da Kur'an-ı Kerim'e yapılan saldırılar protesto ediliyor.

1 yıl önce

AFAD'a çirkin iftira! 'Yaşam belirtisi varken enkaz kaldırıldı" yalanının aslı ortaya çıktı!

Asrın felaketi olarak adlandırılan Kahramanmaraş merkezli ve 10 ili etkileyen depremle ilgili sosyal medyada provokatif içerikli pek çok video paylaşıldı. Bunlardan biri de Hatay'ın İskenderun İlçesine bağlı Çay Mahallesi’nde bulunan Günay Apartmanı’nda yaşam izi bulunduğu halde enkaz temizleme çalışmalarının başladığı iddiası sosyal medyada çok konuşuldu. https://twitter.com/erhankaleli22/status/1624520824442048512?s=46&t=uSSnDDy1ZcN9lR127aDdog Ancak olayın perde arkası ortaya çıktı.  "YAŞAM BELİRTİSİ DEĞİL, BUZDOLABININ SESİYDİ" TAP ekibinden Can Sözen, TAP Başkanı Rezzak Elazat ve sahada faaliyet gösteren güvenlik güçleri, Teyit Hattı'na konuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Sözen, başka bir enkazda çalışırken Günay Apartmanı’nda ses duyulduğu iddiasıyla bölgeye geldiklerini burada hem köpekle, hem cihazla hem de sesle arama yaptıklarını, aramanın ardından içeriye girerek keşif yaptıklarını belirtirken içeride bir yaşam belirtisiyle karşılaşmadıklarını, sesin de kiriş altında ezilen bir buzdolabından çıktığını söyledi: "Biz başka bir enkazda çalışırken Günay Apartmanı’nda ses olduğu iddiasıyla bölgeye gönderildik. AFAD buraya köpek getirdi, köpekle arama yaptık. sesli dinlememizi yaptık ve cihazımız ile incelememizi yaptık. Daha önceden buradan ses geldiğine dair iddialar vardı. Bizim ekibimiz de bu sesi duydu fakat bir canlı emaresi, yaşam belirtisi yoktu. Bizler STK’yız ve AFAD’ın akreditasyonuna tabiyiz diğer tüm arama kurtarma ekiplerinin olduğu gibi. İçerideki hole kadar temizlik yapıp koridor açmamızı istediler. Çok riski bir bölgeydi burası. Çalışmalar bundan sonra ilerleyecekti. Ben 4-5 kişilik ekibim ile birlikte burada çalışma yapacağımı açıkladım. Buradaki arkadaşlar enkaz üstündeyken içeri girdik. Fakat burada videoyu yayımlayan kişiler bir kurtarma ekibi ya da STK değillermiş. Benim görevim enkaz alanından sivillerin uzaklaştırılmasını da içeriyor. Bunları da saha dışına alınca bu videoyu çekip paylaştılar. Tüm ekibimle birlikte bu görevi tamamladık ve kurtarma keşif çalışması için içeriye yol açtık, içeri kadar girdik, çalışmamızı burada da sürdürdük. Hole kadar açtık. Buradan  bir ses geliyordu içerdeyken de. Bir buzdolabı yıkım nedeniyle kirişin altında kalmış ve ezildiği için birkaç saniyede bir ondan ses çıkıyordu." Sözen ayrıca içeride yapılan faaliyetler ile ilgili enkaz altında çekilen fotoğrafları paylaştı.

1 yıl önce

Bakan Çavuşoğlu 'İspanyol ekip' iddialarına tepki gösterdi: Çirkin iftiralar!

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Bosna Hersek Dışişleri Bakanı Elmedin Konakoviç ile bakanlıkta bir araya geldi. Çavuşoğlu ve Konakoviç, bakanlıktaki görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. "EKİP GÖNDERECEK 2 ÜLKE DAHA VAR" Ortak açıklamaların ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Bakan Çavuşoğlu, "Uluslararası toplumun büyük bir destek ve dayanışma gösterdiğini söylüyoruz. Yardım teklifinde bulunan ülke sayısı 100, sahadaki ülke sayısı 76, personel 7 bin 606. Ekip göndermesi beklenen 2 ülke daha var. Görevini tamamlayıp dönenler de var. Bazı ekipler arama- kurtarma faaliyeti bitince başka bölgede devam etmek istediğini söylüyor, bazıları da bitirdikten sonra ülkelerine dönüyor." dedi. "İFTİRALAR ATILIYOR" Bakan, yabancı arama kurtarma ekipleri hakkında ortaya atılan bazı iddialara ise şöyle yanıt verdi: "12 ülke arama- kurtarma çalışmalarını tamamlayarak ülkelerine döndü. Bunların dönüşü ile ilgili bazı konularda olduğu gibi dezenformasyon yayılıyor, özellikle sosyal medyada. Bazıları için 'Eşya alındı' diye çirkin iftiralar atılıyor, bunlar da doğru değil. 'Anlaşmazlıklar yaşandı' dendi, kendileri de yalanladılar, bazı arama- kurtarma ekipleri ile ilgili iddialar ortaya atıldı. Maalesef bunları yapanların önemli bir kısmı kendi medyamız, sosyal medya kullanıcılarımız. Buradaki amaçları nedir anlayamıyorum; ama bu ülkelere de ayıp ediyoruz, onlar iyi niyetleri ile gelmişler ve yardım ediyorlar. Gelmesi planlanan 51 bin çadır var, 105 bin çadırı da biz satın alıyoruz. Katar'dan konteynerler de yola çıkmaya başladı, gemi ile doğrudan İskenderun Limanı'na gelecek."

1 yıl önce

Çirkin saldırı girişimi sonrası KKTC Cumhurbaşkanı Tatar'dan ilk açıklama: Haklı davamızı anlatmaktan vazgeçmeyeceğiz

Londra'da Rumlar tarafından KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'a saldırı girişiminde bulunuldu. Skandal olayın ardından konuşan Tatar, 'Biz haklı davamızı anlatmaktan vazgeçmeyeceğiz. Her platformda davamızı anlatacağız.' ifadelerini kullandı.

1 yıl önce

CHP'li kadınlardan çirkin saldırı: Yüzümüze tükürüp hakaret ettiler!

Anne Dilek Öztürk; “O kadından şikayetçi oldum. Bunlar şimdiden bizim boğazımızı sıkarsa ola ki iktidara geldiklerinde ne yapmazlar” dedi. SABAH'ın haberine göre Kayseri'de siyasi partilerin seçim stantlarının bulunduğu Cumhuriyet Meydanı'nda broşür dağıtan CHP'li bir kadın görevli, annesi ve teyzesiyle birlikte bayram alışverişine çıkan 11 yaşındaki Bedirhan Öztürk'e şiddet uyguladı. 11 yaşındaki çocuğa CHP'nin seçim broşürünü veren görevli kadın, broşürü yırtan çocuğa saldırdı. ENSESİNE TOKAT ATIP YÜZÜNE TÜKÜRDÜ CHP'li kadın görevlinin çocuğuna saldırmasının üzerine tepki gösterdiğini belirten anne Dilek Öztürk, "Bayram alışverişi için çarşıya çıkmıştık. CHP'li bayan oğluma broşür vermiş. Oğlumda broşürü yırtmış. Bunun üzerine CHP'li kadın oğlumun ensesine tokat atıp yüzüne tükürmüş. Kız kardeşim abla Bedirhan'a vuruyor deyince çocuğuma vuramazsın diyerek tepki gösterdim. O kadın bu kez de bana tekme atıp boğazımı sıktı. Daha sonra bende ona vatan hainisiniz birde bizden oy istiyorsunuz dedim. Polisi çağırıp şikayetçi olduk. Bunlar şimdiden bize böyle davranırken ola ki iktidar olsalar daha neler yaparlar" diye konuştu. ETRAFIMIZI SARDILAR Cumhuriyet Meydanı'ndan geçtikleri sırada, CHP'li kadın görevlinin uzattığı broşürü alan yeğeninin broşürü yırtması üzerine olayın yaşandığını söyleyen teyze Derya Aktaş ise; "CHP'li kadın yeğenimin ensesine tokat atıp yüzüne tükürdü. Bende bunu ablama söyledim. Ablamda tepki gösterince bizimde yüzümüze tükürüp bize 'adi alçaklar' diyerek hakaret etti. Bende teröristler bizden oy mu isteyeceksiniz vatan hainleri diye ona bağırdım. Oradaki diğer CHP'liler bir anda etrafımızı sarıp bizi ortaya aldılar. Hakaretleri bir süre devam etti. Küçücük bir çocuğa bunun yapılmasını biz hazmedemiyoruz. Tokat atıp yüzümüze tüküren CHP'li kadından bende şikayetçi oldum" dedi. 

11 ay önce

CHP'li milletvekili adayından Karadenizlilere çirkin kıyas: PKK'dan beter!

Yalova milletvekili adayı Tahsin Becan, katıldığı bir programda HDP'nin desteği sorusuna, "Belki Karadenizliler PKK'dan beter" yanıtını verdi.

1 2 3 4 5