24 Mayıs Cuma 2024
1 yıl önce

Deutsche Welle'nin (DW) provokatif video içeriğinde yer alan oyuncu Almira Ortaç ve Ömer Semiz, instagram hesaplarını açık bırakınca yalanları deşifre oldu

Türkiye karşıtı yayınlarıyla bilinen Alman Deutsche Welle'nin (DW) provokatif video içeriklerinden biri daha sahte çıktı. Yalanın ortaya çıkması 2 gün kadar sürerken videoda sözde "Tatile gidemeyen masum Türk gençleri" olarak rol verilen isimlerden Almira Ortaç ve Ömer Semiz isimli oyuncular(!) instagram hesaplarını açık bırakınca gerçek kısa sürede ortaya çıktı. Almira Ortaç'ın Dubai'den paylaştığı fotoğraflar oynanan oyunu deşifre etti. Alman DW kanalında "Tatile gidemeyen öğrenciler: İstanbul | "Bizim işimiz tatil yapanları izlemek" adlı belgesele röportaj veren bir grup genç üzerinden oluşturulmak istenen algı patladı. Gençler üzerinden Türkiye aleyhine kara propaganda yapmak isteyen kanal, gençleri konuşturup kurgu yaptı. Ancak gerçekler ortaya çıktı. Dijital medyada başlatılan algı operasyonları tükenmezken, ortaya atılan iddiaların gerçek yüzleri de bir bir meydana çıkıyor. Son olarak Alman kanalı olan DW'de "Tatile gidemeyen öğrenciler: İstanbul | "Bizim işimiz tatil yapanları izlemek" belgeseline röportaj veren bir grup genç, Türkiye'deki hayat pahalılığından ve öğrencilerin tatile gidememesinden dert yandı. ALMAN DW'NİN OYUNCAĞI OLUP TÜRKİYE'Yİ KARALADILAR AMA... Youtube kanalında yayınlanan belgeselde konuşan öğrenciler, adeta algı operasyonları için kullanıldı. Kanala verdiği röportajda gençlerin tatile gidecek paralarının ve imkanlarının bulunmadığını söyleyen Almira Ortaç isimli genç kız da diğer arkadaşları gibi bu çirkin oyuna dahil oldu. "TÜRKİYE'DE TATİL ÇOK PAHALI" DİYORLARDI Algı operasyonuna katılan Ortaç, video boyunca Türkiye içinde bile tatil yapmanın çok maliyetli olduğundan bahsetti. Ancak gençleri böyle bir provokasyona alet eden kirli oyunun gerçek yüzü ortaya çıktı. DUBAİ'DEN TATİL POZLARI ORTAYA ÇIKTI! Radyo ve Sinema bölümü okuduğunu söyleyen genç kızın aynı zamanda Hakimiyet dizisinin yapım ekibinde yer aldığı belirlendi. Ayrıca sosyal medya hesabından boy boy tatil pozları paylaşan Ortaç'ın Dubai ziyareti de dikkat çekti. YAKALANINCA HESABINI KAPATTI Almira Ortaç'ın deşifre olmasının ardından gelen tepkiler üzerine instagram hesabını ve fotoğraflarını erişime kapatması dikkat çekti. Gençleri taraflı bir şekilde konuşturup algı oluşturmaya çalışan kanalın balonu da patlamış oldu. BİR DİĞERİ DE KIŞIN BİLE TATİLİNDE... Almira Ortaç gibi birçok genç, o röportajda konuşanlar arasında yerini aldı. Bunlardan biri de boş zamanlarında can kurtaran olarak çalışan Ömer Semiz oldu. Can kurtaran olsa da tatil yapmak istediğini ancak Türkiye şartlarında bunun mümkün olmadığını söyleyen Semiz'in de sosyal medya paylaşımı 'kış tatili' ile süslenmişti.

1 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu: Beni yargılayacaksın, Apo'yu, Selo'yu serbest bırakacaksın

Bakan Soylu, AK Parti İstanbul İl Başkanlığınca başlatılan "Yüz Yüze 100 Gün" projesi kapsamında, AK Parti Silivri İlçe Başkanlığında partisinin üç kademe ilçe yönetimi, mahalle başkanları ve meclis üyeleri ile bir araya geldi. Siyasetin, milletin dili, tercümesi ve özü olduğunu dile getiren Soylu, siyaseti farklılaştırmaya, başkalaştırmaya, küçümsemeye ve devre dışı bırakmaya çalışanların aslında milleti devre dışı bırakmak istediklerini söyledi. İl Başkanlığınca düzenlenen "Yüz Yüze 100 Gün" projesinin milletin taleplerini gözden geçirebilmek adına atılan önemli bir adım olduğunu ifade eden Soylu, AK Parti'nin sadece bir değişim ve kalkınma partisi değil aynı zamanda devrim partisi olduğunu belirtti. Soylu, "21'inci asır başlarken karşı karşıya kaldığımız durumu hepimiz biliyoruz. Amerika'dan, Avrupa'dan parmak sallanan Türkiye vardı. Sınırlarımızın hemen dışında terörle mücadele yaptığımız zaman Avrupa'nın başkentleri dahil olmak üzere, Amerika'nın başkentlerinden 'Sen ne yapıyorsun?' diye uyarılan bir Türkiye vardı." diye konuştu. İstanbul'daki yatırımlara vurgu yaparak, İstanbul Havalimanı, Avrasya Tüneli, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Marmaray gibi birçok hizmet olmasa kentin yaşanmaz olacağını kaydeden Soylu, şehir hastanelerinden üniversitelerine kadar Türkiye'de 20 yılda 100 yılın altyapısının oluşturulduğunu anlattı. Türkiye'nin yaptığı devrimler karşısında ya yoksullukla karşı karşıya bırakılmaya çalışıldığını ya da bir takım fay hatlarının tetiklendiğini belirten Soylu, "Türklük, Kürtlük, Alevilik, Sünnilik, laiklik, anti laiklik diye bizim kendi adımıza bir kısmını zenginlik olarak değerlendirebileceğimiz fay hatlarını tetikleyerek bizi kendi kendimize enerjimizi kaybedeceğimiz bir alana doğru itmeye çalıştılar." dedi. Bakan Soylu, Türkiye'de 10 yılda bir darbe yapıldığına işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bizim ailelerimize, 'Eğer çocuklarınızı siyasete sokarsanız, yani milletin sesini ifade ederseniz sonunuz Adnan Menderes gibi olur. İdam sehpasını görürsünüz.' Hınçlarını alamadılar, rahmetli Özal'ı böyle tehdit ettiler. Hürriyet Gazetesi'nin 3 ayda bir, 6 ayda bir en sağ köşesinde, her zaman Adnan Menderes'in fotoğrafı bulunurdu. O mesaj hem millete hem de ülkeyi yönetenlere mesajdı. Bunların hepsini 20'nci yüzyıldan, bir daha gelmemek üzere, 21'inci yüzyıldan 20'nci yüzyıla iten AK Parti iktidarıdır. Darbeyi, yokluğu, yoksulluğu, geri kalmışlığı yenen, Doğu ve Batı arasındaki makus tarihi ortadan kaldıran, etrafımızdaki coğrafyada huzursuzluk varsa ona adım atmaya çalışan ve sessiz kalmayan da AK Parti iktidarıdır. Dolayısıyla millettir, siyasetin kendisidir, demokrasinin özüdür. Şimdi tahammül edemedikleri bu." "Beni yargılayacaksın, kimi serbest bırakacaksın?" Bazı muhalefet milletvekillerinin "Yargılanacaksınız." sözünü anımsatan Soylu, şunları kaydetti: "Niye yargılanacağız kardeşim? Yargıladınız, Adnan Menderes'i siz astınız. Adnan Menderes'i Cumhuriyet Halk Partisinin kadroları ve bizatihi İnönü'nün kendisi astırmıştır. O darbeyi yapanların hiçbir zaman gücü yetmez. Amerika'yla Avrupa'yla beraber, ortak bir şekilde onu astırdılar. Bize ne demek istiyorlar? Hürriyet Gazetesi'nde 6 ayda bir koyamadıkları fotoğrafı, şimdi sözleriyle Meclis'te söylüyorlar. Tamam kardeşim, beni yargılayacaksın. Kimi serbest bırakacaksın? Apo'yu serbest bırakacaksın, söylüyorsun. Kimi serbest bırakacaksın? Selo'yu serbest bırakacaksın. Beni yargılayacaksın, ne yapacaksın? S-400'ü geri iade edeceksin. İHA'yla SİHA'ları kullanmayacaksın. Etrafındaki coğrafyaya sessiz kalacaksın. Türkiye'nin bugüne kadar ne büyük kalkınma hamlesi varsa hepsini geri alıp, bütün defteri kapatıp Türkiye'yi, eski Türkiye'de olduğu gibi geçmişe mahkum bırakacaksınız. Yargılayacaksanız PKK'yı, KCK'yı, PYD'yi, hem etrafımızdaki coğrafyaya hem de Türkiye'ye hakim etmeye çalışacaksınız. Bu çok net bir şekilde gözüküyor. Yargılayacaksınız da ne yapacaksınız? Büyükelçilerin talimat verdiği 'şu adamı çıkaracaksınız' dediği talimatları birebir yerine getireceksiniz. Bütün yapmak istedikleri bu." Bakan Soylu, AK Parti olarak sadece altyapı üzerine çalışma yapmadıklarını, Türkiye'nin etrafındaki coğrafyanın ve dünyanın da umudu olduklarını dile getirdi. Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı'nı karşılaştıran Soylu, "Cumhur İttifakı idealler ittifakıdır. Yani Cumhur İttifakı sadece bir seçimin kazanılmasına yönelik bir araya gelmiş bir siyasi oluşum değildir. 2023 seçimini kazanalım, 2019'u, 2018'i diye bir araya gelmiş bir anlayış değildir. Tam tersi tarihimizin, medeniyetimizin, değerlerimizin, gelenek ve göreneklerimizin hamuruyla yoğurulmuş ve tarihin içerisinden gelen ve bize emanet bırakılan bütün mirasımıza sahip çıkan, aynı zamanda geleceği de kucaklayan bir anlayışın ta kendisidir. Birbirimize tenakuzumuz yoktur. Millet İttifakı'nın elbette birbirlerine tenakuzları vardır. Biri Doğu'dan konuşur, biri Batı'dan konuşur. Biri aşağıdan konuşur, biri yukarıdan konuşur. Masanın altında başkaları var, üstünde başkaları var. Büyükelçiler başka bir metin yazarlar, kendileri başka bir metin yazarlar. Galip gelen elbette ki büyükelçilerin metinleri olur. Bizim yerlilik ve millilik anlayışımız büyük bir gayretle devam eder, ötekiler de dışarıya el açan anlayışa büyük bir gayretle devam eder." değerlendirmesinde bulundu. Dünyadaki kriz zamanlarında dahi Türkiye'nin hedeflerinden vazgeçmediğini, her krizi kendi adına fırsata çeviren bir anlayışı ortaya koymaya çalıştığını vurgulayan Soylu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bilgeliği ve tecrübesi, Türkiye'nin gücünü, avantajlarını, dezavantajlarını iyi bir şekilde yönetebilme kabiliyeti olduğu için AK Parti'nin 21 yıldır ayakta durduğunu belirtti. "AK Parti, Türkiye'nin üzerinden bu baskıyı kaldırmıştır" İçişleri Bakanı Soylu, İstanbul, Ankara ve İzmir'de CHP'li belediyelerin hizmet yapmadığını, yapabilecek kabiliyetleri ve takatleri olmadığını ifade ederek, 1989-1994 yıllarında bunları gördüklerini ve milletin CHP'ye bir daha iktidar vermediğini kaydetti. Bugün de bunu yaşadıklarını, tarihin tekerrür ettiğini söyleyen Soylu, şöyle devam etti: "Geçmiş yıllarda hep aynısını yaptılar. Yokluklar, kıtlıklar, özgürlüklerin kısıtlanması... Bu ülkede insanları fişlediler, kıyafetlerini fişlediler, aile yaşantılarını fişlediler. Alevi veya Sünni diye fişlediler. Peki fişlediğiniz, kısıtladığınız insanlar özgür olmazlarsa, kendilerini ifade edemezlerse, özgüvenleri olmazsa neye katkı koyabilirler? Ötekisi olmaya mahkum olurlar. AK Parti Türkiye'nin üzerinden bu örtüyü kaldırmıştır. Türkiye'nin üzerinden bu baskıyı kaldırmıştır ve kaldırmaya devam etmektedir. Biz daha yolun başlangıcındayız. Onun için 2023 seçimleri, 2053 seçimlerinin işarıdır, işaretçisidir. 2071'in işarıdır, işaretçisidir. Çok çalışmalıyız, millet çalışanın yanındadır." Milletin her şeyi en iyi gören, anlayan ve bilen olduğunu vurgulayan Soylu, millete karşı yanlışları, ihanetleri, yarı yolda bırakan bir anlayışları olmadığını, kendi hevesleri, makam ve çıkarları için ülkenin anlayışını ve iradesini başkalarına devretmediklerini, milletin de bunu bildiğini söyledi. Bakan Soylu, milletle beraber olacaklarını ve milletin söylediklerinin tamamını zihinlerine kazıyacaklarını belirterek, "2023 sonrası Türkiye'nin gelecek vizyonunu, gelecek politikasını hem tecrübelerimizle hem de milletimizin bize söyledikleriyle yeniden bina edip, Türkiye'nin geleceğine güçlü adımlarla gideceğiz." dedi. Muhalefetin kendilerine ait bir değerlendirmesi, bakışı ve değerlerine ait bir saygısı olmadığını söyleyen Soylu, şunları kaydetti: "Onlar kazanmak için her yolu mübah gören bir kimliksiz yolun yolcularıdır. Açık ve net. Bunun Akşener'i de öyle, Kılıçdaroğlu'su da öyle, bunun diğerleri de aynı şekilde öyledir. Nereden gelirse... Amerikan'dan mı gelir, eyvallah. PKK'dan, HDP'den mi gelir, eyvallah. Siz kaç puansınız ki bir araya geliyorsunuz, kaç puanı topluyorsunuz ki yüzde 50'yi aşacaksınız? Matematik belli. HDP ve PKK... Kadın Meclis'te söylemedi mi? 'Bizim oylarımızla burada oturuyorsunuz' demedi mi? Akşener bana oradan laf yetiştiriyor; 'İçişleri Bakanı, onlarla sözleşme imzaladı diye beni suçluyor.' dedi. Evet, 2018 seçimlerinde söyledim. Benim söylediğimi Meclis tutanaklarında, PKK HDP milletvekili çıkıp söylemedi mi? Söyledi. Allah, masa altında bu ülkeye ihanet sözleşmesi kimseye imzalatmasın. Allah bize öyle gün göstermesin. PKK'yla HDP'yle her türlü iş birliğini yapacaksınız. Ondan sonra da 'Biz bunu yaptık mı yapmadık mı' diye bir de bizi suçlayacaksınız. Oylarınızda ve milletvekilliğinizde onların imzası ve payı var. Bunu onlar da söylüyor, ben de söylüyorum, matematik de söylüyor. Millet İttifakı nasıl yüzde 50'yi yakalayacak? Üst üste koyuyorsunuz, nasıl yakalayacak?" Bakan Soylu'nun konuşmasının ardından AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe ve Silivri İlçe Başkanı Mutlu Bozoğlu da konuşma yaptı.

1 yıl önce

Vatandaşın çıkışı Meral Akşener’i sessiz bıraktı: ‘Kılıçdaroğlu’nu koyarsanız biraz zor’

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener daha önce, ittifakın adayıyla ilgili öne çıkan isimlerden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile ilgili olarak ‘Aday olma konusunda problem yok’ ifadelerini kullanmıştı. https://twitter.com/pusholder/status/1563175753025724419?s=21&t=iYlD35p6kUXT90MEYitu9A AKŞENER’E KILIÇDAROĞLU TEPKİSİ: SANDIĞA GİTMEYECEĞİM Türkiye’deki esnaf ziyaretini sürdüren Akşener’e bir vatandaş Kılıçdaroğlu’nun aday olması durumunda sandığa gitmeyeceğini söyleyerek tepki gösterdi. Sosyal medyada yayınlanan videoda vatandaş şu ifadeleri kullandı: “Düzgün bir aday çıkmazsa biraz zor gibi. Kılıçdaroğlu’nu koyarsanız biraz zor bu iş. İlla Kılıçdaroğlu olursa gidip oy bile kullanmam. Ne diye görmediğim insana oy vereyim. Bugüne kadar bu iktidarı kim ayakta tuttu, biliyorsunuz yani. CHP’nin muhalefeti sıfır. Eskiden beri MHP’liydim, son iki seçimdir İYİ Parti’ye oy veriyorum ama ortak aday Kılıçdaroğlu çıkarsa hiç sandığa gitmem.” AKŞENER SESSİZ KALDI Akşener vatandaşın ‘İlla Kılıçdaroğlu olursa gidip oy bile kullanmam” sözlerine üzerine ise önce sessiz kaldı ardından “Yapmayın öyle” dedi.

1 yıl önce

Bild: "Almanya’da bazı AVM’ler enerji tasarrufu için yürüyen merdivenlerini devre dışı bırakma kararı aldı."

Rusya-Ukrayna savaşında 6 ay geride kaldı. Sahada şiddetli çalışmalar devam ederken savaşın ekonomik boyutu tüm dünyayı etkisi altına aldı. Özellikle Batı yaptırımları ve Rusya'nın misillemeleri sonucu başta enerji sektöründeki fiyat artışları dünya genelinde krize dönüştü. Enerjide bağımlı ülkelerde derin kriz kapıda Bu krizden en çok etkilelen ise enerjide Rusya bağımlısı olan Avrupa ülkeleri oldu. Rusya kısmen kıtaya ulaşan gaz vanalarını kapatırken petrol üretimindeki aksamalar da fiyatları artırdı. Avrupa'da aynı zamanda yaz döneminde aşırı sıcaklıklarla birlikte enerji tüketiminin artmasıyla kriz içinden çıkılmaz bir hal aldı. Önümüzde kış aylarında krizin daha da büyüyeceği öngörüleri ortaya atılırken hükümetler önlem almaya başladı. Enerjide tasarruf adımları peş peşe geldi Elektrik, su, gaz ve akaryakıt alanlarında birçok tasarruf kalemi yönetimler tarafından uygulamaya alındı. İngiltere, Fransa ve Almanya gibi ülkelerde tesarrufa yönelik birçok uygulama yaptırımlarla denetlenmeye başlandı. Bu kapsamda işletmelerin klima kullanımları, vitrin ışıklandırmaları ısınma giderleri kurallara bağlandı ve kurallara uymayanlar için yeni yaptırımlar belirlendi. Yürüyen merdivenler durduruldu Almanya'da o ülkelerden biri. Alman yayın kuruluşu Bild'in haberine göre Almanya'da bulunan AVM'lerde o kurallar yürürlüğe girdi. Merkezlerdeki elektrikli yürüyen merdivenlerin kullanımı durduruldu. Bariyerlerle kapatılan merdivenlere bilgilendirme afişleri asılırken mağaza yöneticileri bu kuralın oluşturulan birimlerce denetlendiğini söyledi.

1 yıl önce

Rusya avro ve dolar kullanımını bıraktı: Artık sadece ruble geçerli

Rusya’nın 24 Şubat’ta Ukrayna’ya saldırmasının ardından Batılı devletler, büyük uluslararası şirketler ve daha birçok kuruluşun yaptırım kararları aldığı Rusya yaptığı hamleler ile ekonomisini korumayı sürdürüyor. Son olarak Rus Devlet Bankası Başkanı Igor Schuwalow ve Rusya Devlet Başkanı Putin'in yaptığı bir görüşmede dünyaya dikkat çeken mesajlar verildi. Putin: VEB varlıkları dört trilyon [ruble] üzerinde Rusya Devlet Başkanı Putin, "Vnesheconombank [VEB] ülkemizdeki en önemli kalkınma kurumudur. Grubun varlıkları dört trilyon [ruble] üzerinde ve kredi portföyü bir buçuk trilyon [ruble] üzerinde" ifadelerini kullandı. 'Altyapıyı yeniden inşa ettik' Rus Devlet Bankası Başkanı Igor Schuwalow ise günümüz şartlarının kolay olmadığını vurgulayarak, "Şubat ayından sonra ve Rusya Federasyonu'nun bankacılık sektörüne yönelik geniş kapsamlı yaptırımlar bankalar ve müşterilerimizle etkileşim kurmak için altyapıyı yeniden inşa etmek zorunda kaldık" dedi. 'Ruble ile çalışmaya geçtik' Altyapıyı yeniden inşa etme çalışmamalarının başarılı bir şekilde üstesinden geldiklerini vurgulayan Schuwalos, "Bugüne kadar Rus bankalarıyla, bazı yabancı bankalarla ve müşterilerimizle kapsamlı bir işbirliği kurduk. Sıklıkla dolar ve avro cinsinden işlemler yaptık. Özellikle de ihracat-ithalat işlemi olduğunda. Sadece ruble olarak çalışmaya geçtik. Ayrıca dost ülkelerden gelen diğer para birimlerini de kullanıyoruz. Ama şu an için euro ve dolar ile işlem yapmıyoruz" ifadelerini kullandı.

1 yıl önce

Zehra Taşkesenlioğlu’ndan açıklama: “Kadına karşı şiddetin en ağır şekline maruz bırakılmış bulunmaktayım.”

Taşkesenlioğlu, “Şahsıma yönelik bu yargısız infazın son bulacağına ve son derece ahlaksızca oynanan bu kumpasın yargı önünde bir an önce gün yüzüne çıkacağına inancım tamdır. Konu ile ilgili adli ve hukuki süreç başlamıştır ” dedi "Şiddete maruz bırakıldım" Vekilin açıklaması şöyle: Sosyal medyada şahsımı hedef alan mahrem görüntülerle ilgili şu açıklamayı yapmak zaruri olmuştur. Kendi mahrem evimde, başım açık şekilde Ünsal Ban tarafından gizli çekilen görüntülerim kişisel ve aile mahremiyetim hiçe sayılarak milyonlara servis edilmiştir. Son derece çirkin ve gayriahlaki şekilde yayınlanan söz konusu görüntülerle kadına karşı şiddetin en ağır şekline maruz bırakılmış bulunmaktayım. "Görüntüler itibarımı lekeleme hedefli" Sözkonusu şahsiyetin boşanma sürecinde kendini haklı konuma getirebilmek için olmadık yollara başvurduğu görülürken, tartışmanın öncesi ve sebebinin ne olduğu bilinmeden bir kurgu üzerinden servis edilen bu görüntüler toplum nezdinde beni küçük düşürüp, itibarimi lekelemeyi hedef almıştır. Görüntülerde tartışma sırasında Ünsal Ban'ın ailesinin ve çevresinin uzun dönemdir benim ve ailemin adını kullanarak yaptığı usulsüzlüklere gösterdiğim ve artık son noktaya gelen tepkim yaşadığım bu zorlu süreci gözler önüne sermektedir. "İftiraya maruz kalıyoruz" Farklı bir boyuta çekilen bu görüntüler boşanma sürecinde zor günler yaşayan bir kadının linç edilmesi ve itibarsızlaştırma çalışmasından başka bir amaca hizmet etmemektedir. Diğer taraftan aile mahremiyetini, toplumun en temel değerlerini bile hiçe sayan kinanması gereken bu rezillik maalesef siyasi bir lince dönüştürülmüştür. Günlerdir, ailemle birlikte sistematik olarak iftira kampanyası ile karşı karşıya kaldığımı ve bu iftiraları atan ya da taraf olan herkesle yargı önünde hesaplaşacağımı belirtmek isterim. Şahsıma yönelik bu yargısız infazın son bulacağına ve son derece ahlaksızca oynanan bu kumpasın yargı önünde bir an önce gün yüzüne çıkacağına inancım tamdır. Bu konu ile ilgili adli ve hukuki süreç başlatılmıştır. https://twitter.com/ztaskesenlioglu/status/1564137277432991744?s=21&t=BKy_TgjHvDDTfhqRkgXePA

1 yıl önce

Kemal Kılıçdaroğlu ziyaret ettiği TEKNOFEST'te "Sezgin Tanrıkulu" sorusunu geçiştirdi: Siz onları bırakın

https://twitter.com/slmhktn/status/1565007124719177734?s=21&t=Gp_2ssI4E7hqo75QFnCqDQ

1 yıl önce

HDP'li Semra Güzel’in ifadesi ortaya çıktı: Serbest bırakılmamı istiyorum

Adıyaman’da 2017'de etkisiz hale getirilen PKK'lı Volkan Boran'ın cep telefonundan silahlı ve samimi fotoğrafları çıkan ve dokunulmazlığı düşürülen HDP'li Semra Güzel, hakkında 5 ay önce çıkarılan yakalama kararının ardından dün yurtdışına çıkmak üzereyken yakalanmıştı. “SERBEST BIRAKILMAMI İSTİYORUM" İstanbul Adalet Sarayı’na getirilen Güzel, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na bağlanarak SEGBİS ile ifade vermesinin ardından Ankara 3’üncü Sulh Ceza Mahkemesi'ne bağlandı. Buradaki ifadesinde Güzel, “Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Ben bu yargılama sürecini tamamen siyasi bir süreç olarak değerlendiriyorum. Bir kısım fotoğrafların da içinde bulunduğu gizli tanık beyanları ile içi doldurulmaya çalışılmış bir soruşturma yürütülmüştür. Bu fotoğraflara ilişkin olarak bir tek ben yargılanmıyorum. Diğer yargılananlar tutuksuz yargılanmaktadırlar. Bugün benim üzerimden yargılanan HDP'dir. Bir seçim propagandası olarak değerlendiriyorum. Beraat ile sonuçlanan birçok emsal kararlar olmasına rağmen benim dosyam tutuklanmaya sevk olarak huzura gönderilmiştir. Serbest bırakılmamı istiyorum" dedi. SAHTE KİMLİKLE YAKALANDI Hakimlik kararında, şüpheli Güzel aleyhine beyanlar, HTS kayıtları, baz bilgileri, terör örgütü mensuplarıyla birlikte sözde askeri eğitim alanında çekilmiş fotoğrafların bulunması ve tüm dosya kapsamında şüphelinin suçu işlediğine dair kuvvetli suç şüphesinin bulunduğu ve delillerin henüz tam olarak toplanmadığı kaydedildi. Güzel'in yakalandığı esnada üzerinde kendi fotoğrafı bulunan "Mehtap Şahan" adına düzenlenmiş kimlik bulunduğuna yer verilirken tüm aramalara rağmen bulunamaması üzerine hakkında yakalama kararı çıkarıldığı ve bu karara istinaden ifadesinin alındığı belirtildi. Güzel'in kaçma şüphesi bulunduğu gerekçesiyle tutuklanmasına hükmedildi.

1 2 ... 8 9 10 11 12 13 14 ... 26 27