02 Mayıs Perşembe 2024
1 yıl önce

İBB'den LGBT propagandası! Sert tepki: Bir daha göndermeyin, başka kapıya

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) ücretsiz 3 aylık yaşam kültür dergisi İST'de "Kuşatma altındaki sanat" başlığı üzerinden açıkça LGBT propagandası yapıldı. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun "Demokrasi Yüzyılı Başlıyor" başlıklı giriş yazısının bulunduğu derginin "aralık-ocak-şubat" sayısında LGBT ön plana çıkarıldı. AK Parti İBB Grup Sözcüsü Av. Murat Türkyılmaz, evine gönderilen derginin fotoğrafını Twitter hesabından "Bu dergiyi bir daha ev adresime göndermeyin. LGBT propagandanız için başka kapıya" mesajıyla paylaştı. YETKİ ALANIMIZDAKİNE ENGEL OLUYORUZ Yeni Şafak'a konuşan Türkyılmaz, ahlaki değerler ve neslin korunması için aktif rol üstlendiklerini, ancak yetkileri dışındaki alanlara müdahale edemediklerini anlattı: "İBB'nin LGBT anlayışının normalleştirilmesi için uyguladığı politikalara, müdürlük kurma teşebbüsüne ve kurum içi eğitimlere engel olmayı büyük ölçüde başardık. Fakat yetkimiz dışında olan alanlarda, mesela metrodaki reklamlara, İstanbul Kitapçısı'nda satılan yayınlara ve üçüncü cinsiyet içeren anketlere, İBB'nin çıkarıp ücretsiz dağıttığı derginin manşetine müdahale edemedik. Düşünün bu dergi evime postalandı ve çocuklardan uzak tutma ihtiyacı hissetim." KUŞATMA ALTINDA OLAN DEĞERLERİMİZ Bir kamu kurumunun LGBT'nin gönüllü propagandasını yaptığına dikkat çeken Türkyılmaz, şunları kaydetti: "Bunun kamu kaynaklarıyla politikaya dönüştürülmesine asla müsaade edemeyiz. Sayın Cumhurbaşkanı'mızın önerisiyle anayasal teminat altına alınmaya çalışılan aile müessesesini koruyucu adımları bu çerçevede anlamak gerekir. Dergide 'Kuşatma altındaki sanat' başlığıyla verilen LGBT mesajlarını hem sanata hem toplumsal değerlere saldırı olarak değerlendiriyoruz. Kuşatma altında olan değerlerimiz ve milli kimliğimizdir. Mücadeleye devam edeceğiz." İLK DEĞİL Daha önce İBB'de "Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Şube Müdürlüğü" kurulması teklifi, AK Parti ve MHP'li meclis üyelerinin oyları ile reddedilmişti. Personele LGBT eğitim programına katılmayı zorunlu kılan CHP'li yönetim, kendisine bağlı kitabevlerinde LGBT içerikli kitaplara yer açmış, İstanbul Kitapçısı'nda LGBT'yi meşru gösteren pek çok kitap ve dergi satışa sunulmuştu.

1 yıl önce

İBB'de atama skandalı! 'Torpil kontenjanından' düşük not alanlar atanmış!

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde CHP'li Ekrem İmamoğlu'nun başkanlığa geçmesinin ardından haksızlıkların ve skandalların ardı arkası kesilmedi.  MOBİNG VE HAKSIZ İŞTEN ÇIKARMALAR... Bu yönetimden mağdur olanların başında İstanbullu vatandaşlar ve İBB çalışanları yer aldı. Ardı arkasına yapılan zamlar ve yetersiz hizmetler İstanbullu vatandaşları yorarken İBB'de çalışan emekçiler de CHP yönetiminde gördükleri baskı ve haksız işten çıkarmalarla mücadele etmeye başladı.  İstanbul'da belediye seçimlerinde açıkça HDP'den destek alan CHP,  zaferlerinin ardından diyet borcunu ödemek için harekete geçti.  PKK'YA YER AÇMAK İÇİN EMEKÇİLERİ ÇIKARDI PKK'nın dağ kadrosundan çok sayıda personeli güvenlik soruşturmasından geçirmeden İBB'ye alan Ekrem İmamoğlu, o kadroları boşaltmak için de yıllardır görev yapan emekçileri işten çıkardı. PUANI DÜŞÜK OLANLAR KADROYA ALINDI İmamoğlu, yeni işe alımlarda da objektif olmak yerine tanıdık ve HDP kontenjanına öncelik verdi.  superhaber.tv’den Seçil Balık’ın haberine göre; ulaşılan işe alım sınav sonuç belgesinde sınavlardan yüksek not alan kişilerin atanamadıkları, ancak onlara istinaden düşük not alanların ise İBB'de sözleşmeli olarak atandıkları görüldü.  EMEKLİLİĞİNE 3 AY KALA İŞTEN ÇIKARILDI Emekliliğine 3 ay kala işten çıkarılan L.K isimli mühendis ise İBB'de yaşanan mobing ve haksız işten çıkarmalara isyan etti.  27 yıl İBB iştiraklerinde mühendis ve yönetici olarak görev yapan L.K, sebepsiz bir şekilde emekliliğine 3 ay kala işten çıkarıldığını açıkladı. Yönetim tarafından çalışanlara baskı olduğunu aktaran L.K, işten çıkarıldığında yakın arkadaşlarının bile kendisini aramaktan çekindiğini dile getirdi. İşte L.K'nın açıklamaları şu şekilde: "27 yıl İBB iştiraklerinde mühendis ve yönetici olarak değişik kademelerde görev yaptım. Emekliliğime aylar kala, 3 ay kadar önce gerekçesiz bir şekilde (yasal haklarım verilerek) işime son verildi. Pandemi nedeni ile işten çıkarma yasak olduğundan, o süreçte kimseye dokunulamadı. Yasaklar kalkar kalkmaz, işten çıkarmalar hızlandı. Toplamda ne kadar işten çıkarıldı sayı olarak bilmiyorum ama çevremde oldukça fazla. Şunu belirtmem lazım ki; İBB’deki iş hayatım boyunca bu şekilde, çalışanların (gerekçesiz olarak) ekmeği ile oynandığına şahit olmadım.Bana gerekçe belirtilmedi ama biliyorum ki iş akdimin feshedilmesinin asıl sebebi; YAŞAM TARZIM. İnandığım değerlerle birlikte yaşamaya çalışmama tahammül edilemedi maalesef. E. İmamoğlu’nun göreve gelmesinden sonraki süreçle ilgili birkaç gözlemimi ve yaşadıklarımı paylaşmak istiyorum. 1. Yeni yönetimle birlikte bir korku iklimi oluştu. İşten çıkarılma korkusu. Takip edebildiğim kadarı ile personeldeki bu korku psikolojisi oldukça yaygın 2. Önceki dönemlerde personel, çok rahat bir şekilde İBB'de (kendine göre) yanlış gördüğü şeyleri dile getirirdi. Yeni dönemde herkes sessizliğe gömüldü. Sesler kısıldı, “aman aleyhte anlaşılır” diye yönetimle alakalı hiçbir konu gündeme getirilemez oldu. 3. İşime son verildiğini duyan çalışma arkadaşlarımdan “geçmiş olsun” diye arayanlar çok oldu. Arayanlardan “aman aradığımı kimse duymasın” diye tembihleyenler de oldu. Kesin arayacağını düşündüğüm bazı arkadaşlar ise (tahmin ettiğim nedenlerden dolayı) maalesef arayamadılar. İBB’de işten çıkarmaların nedeni özet olarak; 
1.Örgütten ve ortaklardan çok sayıda alım yapıldı. Kadro çok şişti. Bu şişkinliğin azaltılması lazımdı. 
2.Yönetim, kendi fikir ve yaşam tarzını hakim kılmak için, farklı düşüncede olanları bertaraf ediyor."

1 yıl önce

İETT vurguncusu CHP’li Özgür Karabat'ın yalanı elinde patladı

Yüksek Seçim Kurulu'nun genel seçim hazırlığı sürüyor. Kurul son olarak seçim malzemesi ihalesiyle gündeme geldi. Gündemin odağında ise seçim malzemesinin Devlet Malzeme Ofisi depolarında muhafaza edilmesi var. Gelişen ve büyüyen Türkiye'nin önünde 'takoz' işlevi görev CHP, yine yalan ve iftiralarla çamur siyasetini sürdürüyor.  İBB vurguncusu iş başında! Yüksek Seçim Kurulu'nu hedef alan iftirayı sosyal medya hesabından dile getiren CHP İstanbul Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Özgür Karabat oy pusulalarının Devlet Malzeme Ofisi'nin deposunda saklandığını belirterek "YSK'nin kendi depoları olmasına rağmen seçimde kullanılacak malzemelerin DMO depolarında saklaması mevzuata aykırıdır. Seçim mevzuatına göre Devlet Malzeme Ofisi'nin yasal bir görevi ve sorumluluğu yok" yalanını ortaya attı. CHP'li İBB'ye bağlı İETT üzerinden yaklaşık 2 milyar liralık vurgun yapan Özgür Karabat'ın yalanı çok geçmeden elinde patladı. Soygun, yalan ve iftira konusunda oldukça maharetli sayılabilecek haller içerisinde bulunan Karabat'ın yüzü olsa kızartacak açıklama Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı'ndan geldi. Özgür Karabat'ın, "YSK'nin kendi depoları olmasına rağmen seçimde kullanılacak malzemelerin DMO depolarında saklaması mevzuata aykırıdır" iddiasının gerçeği yansıtmadığına yer verilen bültende, Anayasa'nın 79. maddesiyle seçimlerin başlamasından bitimine kadar, seçimin düzen içinde yönetimi ve dürüstlüğüyle ilgili bütün işlemleri yapma ve yaptırma, seçim süresince ve seçimden sonra seçim konularıyla ilgili bütün yolsuzlukları, şikayet ve itirazları inceleme ve kesin karara bağlama ve TBMM üyelerinin seçim tutanaklarını kabul etme görevinin Yüksek Seçim Kuruluna (YSK) verildiği anımsatıldı. YSK'de mal ve hizmet alımları ile yapım işlerinin, Kamu İhale Kanunu hükümleri çerçevesinde mevzuata göre yapıldığı, Sayıştay denetimine tabi olduğu belirtilen bültende, kanunun, seçim malzemelerinin DMO aracılığıyla alınmasını mümkün kıldığı ifade edildi. Seçim malzemelerinin DMO aracılığıyla alınması yönteminin, mevzuata uygun olarak yıllardan beri süregeldiği, bu uygulamada herhangi bir değişikliğin yapılmadığı aktarılan bültende, şu ifadelere yer verildi: "İhtiyaç dahilinde alınması planlanan seçim malzemeleri YSK'nin yetkili birimleri tarafından; seçmen sayıları, yasalar gereğince gelecek yıllarda yapılacak seçimler, erken seçim ihtimali, siyasi parti kongreleri ile odalar ve borsalar seçimleri gibi unsurlar dikkate alınarak hesaplanmakta, yine YSK'nin takdirlerine ve siyasi parti temsilcilerinin bilgilerine sunularak Yüksek Kurulun kararları doğrultusunda mevzuat çerçevesinde alınmaktadır. Söz konusu kararlar doğrultusunda alınarak stoklarda hazır edilen filigranlı kağıtlar seçim zamanlarında; seçime katılacak siyasi parti, bağımsız aday ve seçmen sayısı dikkate alınarak gerekli hesaplamalar yapıldıktan sonra oy pusulası ile oy zarfı üretilmesi işleminde kullanılmaktadır. YSK, seçim malzemelerini muhafaza edeceği yeterli deposu bulunmadığı için güvenli depolama imkanlarına sahip DMO depolarında muhafaza etmekte olup depoların güvenliği emniyet ve jandarma teşkilatı tarafından sağlanmaktadır. Seçim malzemelerinin DMO depolarında muhafaza edilmesi hususu yıllardan beri mevzuata uygun olarak yapılan bir uygulama olup yeni bir uygulama değildir."

1 yıl önce

Kemal Kılıçdaroğlu, HDP'ye Hazine yardımının kesilmesine karşı çıktı

Türkiye'nin gündeminde, terör örgütü PKK'nın ayağı olan HDP'nin kapatılması davası var. Dava sürecinde HDP'nin Hazine hesaplarının bloke edilmesi talep edilerek, Anayasa Mahkemesi'ne başvuruldu. Son gelişme olarak, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin bugün, Anayasa Mahkemesi'nde sözlü açıklamalarını beyan etti. Blokeye karşı çıktı Öte yandan partisinin grup toplantısında konuşan Kemal Kılıçdaroğlu, konuya sert bir dille değindi. Kemal Kılıçdaroğlu, HDP'ye Hazine yardımının kesilmesine karşı çıktı. Kılıçdaroğlu o açıklamalarında şu ifadelere yer verdi; "Demokrasiye inanıyorsak, düşünce özgürlüğüne de inanacağız. Siyasal partilerin kapatılması askeri dönemlere ait bir gelenek. Demokraside siyasal partiler kapatılmaz. "Asla kabul etmiyoruz, doğru bulmuyoruz" Hangi siyasi partinin iktidar olup olmayacağına Türkiye vatandaşı karar verecektir. Hazine yardımını kesmek gibi demokrasi dışı hareketleri asla kabul etmiyoruz, doğru bulmuyoruz."

1 yıl önce

Ekrem İmamoğlu, İstanbul’daki reklam alanlarını kime, kaç paraya peşkeş çekiyor?

https://twitter.com/genelgundem/status/1612348940753461248?s=46&t=MUla-h2GR9FMlniCnxVswA İBB raylı sistem istasyonları, otoparklar, üst geçitler, ana cadde ve meydanlarda bulunan reklam alanlarını, 2886 sayılı Kanun uyarınca değişik tarihlerde yapılan 4 ayrı ihaleyle belediye iştiraki olan Kültür A.Ş.’ye verdi. Kültür A.Ş. ise toplam 1.019.596.735,03-₺+KDV tutarındaki söz konusu işi 7 kısma bölerek “davet usulü” ile ihaleye katılma yeterliği ve koşullarına sahip olmayan 3 özel şirkete verdi. https://twitter.com/genelgundem/status/1612366384591249408?s=46&t=MUla-h2GR9FMlniCnxVswA İşte o özel şirketler: 1.BVA Reklam
 2019 Yerel Seçimlerden Sonra Kuruldu.
 “BVA Reklam A.Ş.” adlı şirket, seçimlerde Ekrem İMAMOĞLU’na sponsor olan iş adamı Hüseyin KÖKSAL’ın amcasının oğlu Ahmet KÖKSAL ve Murat KAPKİ tarafından 2019 yılı yerel seçimlerinden sonra kuruldu. İhaleye katılma yeterliği ve koşullarına sahip olmayan şirkete “Kültür A.Ş.” tarafından toplam 395.100.000,00-₺+KDV tutarında “reklam alanları” işletme ihalesi verildi. 2.Urban Media
 2019 Yerel Seçimlerden Sonra Kuruldu. “Urban Media A.Ş.” adlı şirket “Hüseyin SEÇKİN” tarafından 2019 yılı yerel seçimlerinden sonra kuruldu. İhaleye katılma yeterliği ve koşullarına sahip olmayan şirkete “Kültür A.Ş.” tarafından toplam 239.639.000,00-₺+KDV tutarında “reklam alanları” işletme ihalesi verildi. 3.Panoffect Medya
 2019 Yerel Seçimlerden Sonra Kuruldu. “Panoffect Medya A.Ş.” adlı şirket Ekrem İMAMOĞLU’nun yakını Eyüp/Gülşah SUBAŞI ailesinin oğlu “Onur Buğra SUBAŞI” tarafından 2019 yılı yerel seçimlerinden sonra kuruldu. haleye katılma yeterliği ve koşullarına sahip olmayan şirkete “Kültür A.Ş.” tarafından toplam 384.857.735,00-₺+KDV tutarında “reklam alanları” işletme ihalesi verildi. https://twitter.com/genelgundem/status/1612329541996871681?s=46&t=MUla-h2GR9FMlniCnxVswA

1 yıl önce

​CHP'de, Kılıçdaroğlu tartışılıyor: 'Artık o koltukta oturması zor'

CHP'de, Kılıçdaroğlu sonrası dönem tartışılmaya başlandı. Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanlığı adaylığına yaklaştıkça CHP Genel Başkanlığı için yarış kızışıyor. İki isim öne çıkıyor. Parti Sözcüsü Faik Öztrak ve Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı.

1 yıl önce

CHP, Meral Akşener'den rahatsız

6'lı masada yeni gündem büyük ortaklar CHP ve İYİ Parti arasında isimlerin yıpratılması. CHP koridorlarında İYİ Parti ve Akşener'in çıkışları ve verdiği karelerle hem Ekrem İmamoğlu, Mansur Yavaş gibi başkanları hem de Kılıçdaroğlu'nu yıprattığı düşünülüyor. Onuncu toplantısında cumhurbaşkanı adayı ile ilgili istişarelere başlandığını duyuran 6'lı masa söz konusu adayın açıklanmamasına gerekçe olarak Cumhur İttifakı'nca yıpratılacağı endişesine bağlarken kendi içinde de yıpratma tartışması yaşıyor. Yeni Şafak'ın haberine göre, Bu konuda CHP'den İYİ Parti'ye yönelik eleştirel değerlendirmeler dikkat çekiyor. CHP koridorlarında büyükşehir belediye başkanları aday olacaksa bile İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in kazanabilecek aday çıkışı ve Saraçhane olayından sonra bu isimlerin çok yıprandığı ileri sürülüyor.

1 yıl önce

Ankara'da toplu ulaşım ücretlerine 15 Ocak'tan itibaren geçerli olmak üzere zam yapıldı

İstanbul'un ardından toplu ulaşım zammı Ankara'ya da geldi. Ankara Büyükşehir Belediyesi EGO Genel Müdürlüğü, fiyatlarda güncellemeye gidileceğini açıkladı. AYLIK ZARAR 262 MİLYON TL Yapılan açıklamada kurumun 2022 yılı Kasım ayı toplam gideri 382 milyon lira olduğu, toplam bilet gelirinin ise 120 milyon lira olduğu bu bundan dolayı da aylık zararın 262 milyon lira olduğu açıklandı. TEK BİNİŞ 9.5 TL Buna göre başkentte, toplu ulaşıma yüzde 46 zam gelmesi bekleniyor. Belediye, UKOME toplantısında tam biletin 6.5 TL'den 9.5 TL'ye, öğrenci biletinin 3.5 TL'den 4.75 TL'ye, öğrenci abonmanının 90 TL'den 140 TL'ye yükseltilmesi durumunun ele alınacağı aktarıldı.

1 2 ... 335 336 337 338 339 340 341 ... 660 661
Server Error
500
Server Error