16 Mayıs Perşembe 2024
2 yıl önce

Mahremlere finansal darbe: Birbirlerinden gizli çalışıyorlar

Mal varlıkları dondurulan firari 454 FETÖ'cü içinde örgütün çok sayıda kritik mahrem imamı da mevcut. Varlıkları dondurulanlar örgütün MİT, TSK, mülkiye, Emniyet ve yargı gibi kritik yapılanmalarında kilit rol oynayan isimler. Resmi Gazete'de geçen hafta yayımlanan kararla mal varlığı dondurulan FETÖ'cülerin büyük çoğunluğunun örgütün, kritik kurumlardaki mahrem imamlar olduğu ortaya çıktı. KRİTİK İSİMLER VAR Terör örgütü üyelerinin Türkiye'deki mal varlıklarının dondurulmasına ilişkin Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati ile İçişleri Bakanı Süleyman Soylu imzalı karar, 24 Aralık'ta Resmi Gazete'de yayımlandı. Kararla, 454'ü FETÖ/PDY, 108'i PKK/KCK, 119'u dini istismar eden terör örgütleri ve 89'u sol terör örgütleri üyesi toplam 770 terörist ile kuruluş yeri ABD olan FETÖ bağlantılı Niagara Vakfı'nın mal varlığı donduruldu. Listede ismi bulunan FETÖ'cülerin büyük bir kısmının, kamu kurum ve kuruluşlarına sızdırılan örgüt mensuplarından sorumlu mahrem imamlar olduğu ortaya çıktı. Bazılarının ise örgütün sözde "Türkiye sorumlusu" olduğu öğrenildi. Yeni Şafak'ın haberine göre, İşte o isimler: ÖDÜLÜ MİT İMAMLIĞI FETÖ'nün MİT'e sızma girişimleri 1990'lı yılların başında başladı, ilk sızma 1994'de gerçekleşti. İstihbarat birimlerine büyük önem veren FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, MİT imamlarıyla birebir görüşüyordu. Listede ismi bulunan Cengiz Özkan, 2014-2015 yıllarında örgütün MİT mahrem yapılanmasında Türkiye sorumlusuydu. Darbe girişimi öncesi ABD'ye kaçan Bişer'in, Fetullah Gülen'in yanında görevini sürdürdüğü belirtiliyor. Mal varlığı dondurulan bir başka MİT imamı ise Osman kod adlı Sunay Elmas. Örgütün Ankara bölge sorumluluğunu yürüten Elmas, FETÖ'nün "7 Şubat MİT kumpası" davası sanıklarından. Örgütün MİT Türkiye sorumlusu vekili Atila Öztürk, Diyarbakır bölge sorumlusu Mustafa İlhan, Erzurum bölge sorumlusu Ahmet Şahin ile mahrem sorumlular Fatih Cengiz, Mahir Çimentepe ve Erdal Kuluçlu da mal varlığı dondurulan firarilerden. BİRBİRLERİNDEN GİZLİ ÇALIŞIYORLAR FETÖ'nün gizli ve kirli işlerini koordine eden mahremler, birbirlerini tanımıyor ve tüm giderleri örgüt tarafından karşılanıyor. Örgütün mal varlığı dondurulan diğer mahrem imamları ve sorumlu olduğu yerler şu şekilde: Mollalar: Mehmet Ergene, Gültekin Bibar, Cengiz Tüccar ve Ergün Çapan. Mülki idare: Mahmut Akpınar, Ahmet Hamdi Parlak, Ahmet Hüsrev Tonguç, Serkan Alpertonga ve Ömer Fidan, Emniyet: Taner Ertekin, Temel Alsancak, Murat Tokay, Nail Erdem, Salih Aksu ve Muharrem Pakel, Deniz Kuvvetleri: Yavuz Kaya, Önder Çetinkol, Polat Orak ve Mustafa Vasfi Yağcı, Jandarma: Yasin Tutuş, Yavuz Erdişli, Mustafa Doğan, İsmail Dabanoğlu ve Ertuğrul Mehmet Yeşiloğlu, Bilişim-TİB: Hüseyin Civan ve Erkan Ertosun. İSMİ DEŞİFRE OLUNCA KAÇTI FETÖ'nün sızdığı kritik yerlerden biri de Adalet Bakanlığı. 2014'e kadar Adalet Bakanlığı Türkiye yapılanmasının başındaki isim olan Ahmet Çağlayan, isminin deşifre olması üzerine 2014'te yurt dışına kaçtı. Çağlayan, Gülen'le direk bağlantısı vardı. Şükrü Aktaş, İbrahim Tökü, Selçuk Ayhan, İsmail Çevirci, Kürşat Demirci ve İrfan Öksüz mal varlığı dondurulan mahrem imamlar arasında. GÜLEN'LE DOĞRUDAN GÖRÜŞÜYORDU Firari FETÖ'cü Bilal Ekşili, örgütün ABD Kongresi ile ilişkilerini yürüten lobici ekipte öne çıkan isimlerin başında geliyor. FETÖ'cü eski istihbaratçı Enver Altaylı'yla irtibatı da dikkat çekiyor. "Halkın sokaklara indirilmesi" projesi için 2017'de ABD'de çeşitli temaslar yapan Altaylı'nın, Fetullah Gülen ile doğrudan görüşebilen Bilal Ekşili'ye "muhalif güçlerin birlikte hareket edip, halkın sokaklara indirilmesi önemli" diyerek bu konudaki çalışmaları anlatmıştı. KARLOV SUİKASTI PLANLAYICISI 2009'da MİT mahrem yapılanmasına getirilen Cemal Karaata, sözde Ankara bölge sorumluluğunu yürüttü. Rus Büyükelçi Andrey Karlov suikastının planlayıcıları arasında yer alan Karaata, yurt dışındaki firari FETÖ'cülerden.

2 yıl önce

İçişleri Bakanlığı’ndan İBB'ye 'özel teftiş'

Bakanlıktan yapılan açıklama şöyle; 'İstanbul Büyükşehir Belediyesi, bağlı kuruluşları ve şirketlerinde işbaşı yaptırılan personelden; 455'inin PKK/KCK, 80'inin DHKP-C, 20'sinin MLKP, 2'sinin MKP, ayrıca bazılarının FETÖ ve diğer terör örgütleriyle iltisaklı/irtibatlı olduğu yönünde ihbar, şikayet ve elde edilen tespitler üzerine, konunun tüm yönleriyle soruşturulması için Bakanlığımızca özel teftiş başlatılmıştır. Ayrıca İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne DİAYDER referansıyla, PKK Terör Örgütü irtibatlı ve iltisaklı kişilerin yerleştirildiğine yönelik İstanbul İl Jandarma Komutanlığı tarafından yapılan tespitler sonucunda İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamedeki iddia ve tespitler de bahse konu özel teftişin kapsamındadır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.'

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Faiz zengini daha zengin, fakiri daha fakir yapar

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamasından satırbaşları: Görüyorum ki 2023'ün ışıkları ufukta... İstanbul bizim medeniyetimizde de, tarihimizde de, kendi davamızda da ayrı bir yere, hikayeye sahiptir. İstanbul'u sevmek demek 81 vilayetinin tamamıyla Türkiye'yi sevmek demektir. İstanbul'u sevmek demek her rengiyle, inancıyla tüm insanlığı sevmek demektir.   Bu şehre hizmet etmek demek; 84 milyonun tamamının gönlüne girmek demektir. Bizim gecemizi gündümüze kaarak çalışmamızın gerisinde işte bu aşk vardır.  AYASOFYA'NIN CAMİ OLARAK İBADETE AÇILMASI BİZİM İÇİN ÇOK KIYMETLİ Dün Gaziantep'te hem kapalı salon toplantısında hem miting alanında on binlerin olduğu o meydanda bu coşkuyu gördük. Fabrikaya gittik, işçilerimizle beraber olduk, orada da bu heyecanı gördük. Elbette her dava bizim davamızın da sembolleri vardır. Ezanımızla, bayrağımızla, camilerimizle bu sembollere sıkı sıkıya sarılmamızın gerisinde davaya olan inancımız bulunuyor. İstanbul'un 1453 yılındaki fethi çok önemli bir dönüm noktasıdır. Ayasofya'nın yeniden cami olarak ibadete açılması bizim için çok kıymetlidir. Çamlıca Camii bizim için çok ama çok değerlidir. Anadolu Yakası'ndaki en büyük semboldür. Barbaros Hayrettin Paşa Camii Levent'te dikiliyor. Bunlar bize nasip oluyor. Demek ki iş bilenin, kılıç kuşananın. Verdiğimiz mücadele Ayasofya'yı minarelerden kurtaracağız diyenlere karşı inancımıza sahip çıkma mücadelesidir. Verdiğimiz mücadele; Gezi olaylarında 'Zulüm 1453'te başladı' diyenlere karşı, CHP'nin artıklarına, atıklarına karşı bu toprakların ebedi vatanımız olduğunu gösterme mücadelesidir. Şu anda bu salonda 3 bini aşkın kardeşim var. Size olan sevdam sebebiyle unutmayın davası olmayanın sevdası olmaz, sevdası olmayanın öfkesi olmaz. Şayet bazen öfkeli gözüküyorsak tek sebebi sevdamızdır, davamızdır.  BU DAVADA İHANETE YER OLMAZ Her dönemde bu kutlu davanın vefakar, cefakar, azimli erleri olmuştur. AK Parti'yi kurduğumuzda teşkilatlarımızı bu dava erlerinin gayretiyle oluşturduk. AK Parti'nin inşasında, yaşatılmasında emeği geçen kardeşlerimizin öyle hikayeleri var ki bunlar bile omuzlarımızdaki yükün ağırlığını göstermeye yeter. Geçtiğimiz günlerde bir şehrimizde kadın kolları ilçe başkanı olan hanımefendi kardeşimiz teşkilat toplantısından ayrılıyor. Bir saat içinde geri dönüp işine devam ediyor. İlçe başkanımız, hanımefendinin 4 aylık evladı olduğunu, arada çocuğunu emzirmek için 24 km uzaktaki evine gidip hemen geri geldiğini anlatıyor. İstanbul'da da benzer pek çok hikaye var.  Nafakasını çıkarmak için gece fabrikada temizlik işi yapıp tüm gün teşkialtın işini yapanlar gibi nice örnekler var. Bu dava işte böyle bir davadır. Bu nedenle bu davada bencilliğe, kibre, nobranlığa, ihanete yer olmaz diyoruz. Hesabi değil, hasbi insanların omuzlarında yükselene bu davayı ileriye taşıyarak 2023'e de 2053'e de zaferle ulaştırmak bizlerin sorumluluğudur.  Teşkilat genel merkeziyle, illeriyle, ilçeleriyle partinin gövdesidir. İstanbul en büyük teşkilatımıza da sahiptir. İstanbul'daki 31 bin 124 sandık için 166 bin arkadaşımız görevlendirildi. 39 ilçede yapılan toplantılar 17 bin 834 kardeşimizin iştirakiyle gerçekleştirildi. İstanbul'daki 962 mahalle başkanımızdan 899'u il yönetimi tarafından bizzat evlerinde ziyaret edildi. Seçim takvimi başlayana kadar partimizin kuruluşundan bu yana görev almış tüm sandık kurulu üyelerimizle de inşallah bir araya gelinecek. 39 BELEDİYEMİZE  SESLENİYORUM: HAYVAN BARINAKLARINI İHMAL ETMEYİN Engelli, yaşlı, yetim, öksüz, şehit yakını, gazi ve dar gelirli vatandaşlarımıza ulaşmaya ayrı bir önem veriyoruz. İstanbul gibi iş insanlarımız, STK'lar başta olmak üzere kentin ana dinamiklerini oluşturan kesimi de unutmayız. Kadınlara şiddet, hayvanların korunması gibi konularda da ayrıca özel çalışmalar yürütüyoruz.  39 belediyemize sesleniyorum. Hayvan barınaklarını ihmal etmeyiniz. Bu barınaklarla birlikte Osmanlı'nın yaptıklarını unutmayınız. Ağaçlardaki meyveler, o meyvelerden hayvanların gelip nasiplenmesini temin ediyorlardı. Gaziantep'te yavru Asiye, pitbull köpekleriyle nasıl oynuyordu, oynarken o Asiyemiz paramparça edilir hale geldi. Aradık Ömer Bey'i, Allah razı olsun ambulans uçakla Antalya'ya gönderdik, tedavisi orada yapılıyor. Siyaset hayatın her alanını kucaklaşmayı gerektiren bir uğraştır. İhmal ettiğimiz her kesimin vebalinin boynumuzda olduğunu unutmamalıyız. Başkaları şöyle davranıyor olabilir, bizi ilgilendirmez.  BAY KEMAL SEN NE YAPTIN? İlk günden beri AK Parti'yi iktdarda tutacak olan millettir diyoruz. Bu millete sadece teşekkür değil 15 Temmuz'da olduğu gibi can borcumuz da var. Bunlarda yalan, afedersiniz hal binasını hastane takdim edecek kadar bunlar yalancı. İncelendi ki böyle bir hastane yok. Arnavutköy'de tarihi kışlayı hastaneye çevirdik mi? Çevirdik. Şu anda 81 vilayetimizin tamamında üniversitelerimiz var mı? İstedik ki Hakkari'deki yavrumuz Hakkari'den İstanbul'a gelmesin. Onun ayağına üniversiteyi getirelim. İşte bu erdemliler hareketinin en önemli başarısıdır. İstanbul - İzmir arasını 3.5 saate indirdik mi? İzmir Milletvekili Bay Kemal sen ne yaptın? İzmir'de felaket yaşandı. O felaketin yaşandığı yerde 750 konut inşa edip vatandaşlarımıza dağıttık. Biz buyuz. Milletimiz kendi hayatında bu kazanımları görüyor. Antalya'da Muğla'da felaket yaşadık. Belediyeler sende. Bay Kemal sen ne yaptın? Yapmaz. Öyle bir derdi yok.  FAİZ SEBEP, ENFLASYON NETİCEDİR Eğitimden sağlığa, güvenlikten adalete, ulaşımdan enerjiye kadar her alanda ülkemize kazandırdığımız eser ve hizmetleri bıkmadan, usanmadan anlatmayı sürdürmeliyiz. Yeni ekonomi programımızı bu güçlü altyapının üzerinde inşa ettiğimizi vurgulamalıyız. Son yıllarda artan siyasi kaos çıkarma denemelerinin, FETÖ ihanet çetesi ile ülkemizi ele geçirme oyunlarının Türkiye'yi bu hedeflerinden uzaklaştırma gayesi taşıdığını tekrar tekrar anlatmalıyız. Faiz zengini daha zengin, fakiri daha fakir yapar. Faiz sebep, enflasyon neticedir. Biz bu çarkı da inşallah bozacak ve milletimi asli noktadaki hedeflerine ulaştıracağız. Büyük ve güçlü Türkiye'nin hızla inşasından rahatsız olanların ülkemizi iç siyasette istikrarsızlığa sürüklemek için yaptıkları fütursuz adımları ortaya koymalıyız.  CHP Genel Başkanı geçtiğimiz günlerde Şanlıurfa'da belediyeleri kendilerine vermeleri halinde çiftçilere elektriği bedava kullandıracakları sözünü verdi. Elektriğin belediyelerin görev alanında olmamasına rağmen neymiş Şanlıurfa'daki taşlık araziye enerji üretim sistemi kuracakmış, elektriği çiftçiye bedava verecekmiş. Bay Kemal, Millet İttifakı olarak siz daha cumhurbaşkanı adayını bile belirlemediniz. Adana'da niye yapmadınız diyenlere yeteri kadar taşlık arazi olmadığını söylemiş. Her bir megavat güneş enerjisi üretimi için 15 dönüm arazi gerekiyor Bay Kemal. Türkiye'nin 3'te 2'sinin 99 yıllık cumhuriyet tarihi boyunca kurabildiği kurulu enerji gücü ne kadar? 150 bin megavat. Bu zat Şanlıurfa'nın taşlı tarlalarında 99 yıllık birikimizi 1.5 kat fazla enerji üretiminden bahsediyor. Ne kadarlık yatırım gerekiyor. Tam 125 milyon dolar gerekiyor. Adana topraklarının yarısı tarıma uygun olmayan taşlıka raziymiş. Aynı uygulamayı orada yapmasında hiç bir mahsur yokmuş. Yalanı rakamlarla söyleyince hesap kitap devreye giriyor. Gerçekler gelip yüzüne tokat gibi çarpıyor. İBB'DE 15 BİN KİŞİYİ İŞTEN ÇIKARIP ARALARINDA TERÖRLE İLTİSAKLI KİŞİLERİN DE OLDUĞU 45 BİN KİŞİYİ İŞE ALDILAR Mahalli seçimler öncesi kazandıkları belediyelerde tek bir kişinin işinden çıkarılmayacağına dair namus sözü verdiğini hatırlıyorsunuz. Bu namus sözü de diğer vaatleri gibi yalan oldu. Bir hesaba göre 13 bin 500, bir hesaba göre 15 bin kişiyi işten çıkarıp aralarında terörle iltisaklı kişilerin de olduğu 45 bin kişiyi işe aldılar. Şimdi utanmadan sıkılmadan bana mektup gönderiyor, böyle bir şey yok diye. İBB önünde hanımlarıyla beraber ağlayan insanların gözyaşlarını sen bana anlatma. Senin yalanların orada tutuluyor Bay Kemal... Yenikapı'ya sıra sıra dizdikleri araçların daha fazlasını üç beş kat daha fazla fiyatla belediyeye doldurdular. Belediyenin borcunu hiç bir iş yapmadan 23.5 milyar liradan 61 milyar liraya çıkardılar. Bunun adı İstanbul'a, İstanbulluya, Türkiye'ye ihanettir. Devam eden işleri bile yürütemiyorlar. İstanbul 2023 seçimlerinde de AK Parti'nin lokomotifliğini yapacaktır. Karşımızdakiler her seçimde olduğundan daha büyük bir kinle 2023'e hazırlanıyor. Bizim de bu tabloya uygun şekilde hazırlığımızı yapmamız gerekiyor.

2 yıl önce

Türkiye, 2002'den bu yana 95 bin 845 Ahıska, 5 bin 836 Uygur Türküne vatandaşlık verdi

İçişleri Bakanlığı verilerine göre, "yasal kalış hakkı" kapsamında Türkiye'de 26 bin 681 Ahıska ve 19 bin 328 Uygur Türkü yaşıyor. 18 bin 611 Ahıska ve 17 bin 997 Uygur Türkünün ise "süresiz kalış hakkı" tanıyan uzun dönem ikamet izni bulunuyor. Ayrıca Ahıska ve Uygur Türklerine, ikamet izni harç bedelinden muaf tutan Turkuaz renkli ikamet izni kartı da veriliyor. 2002 öncesinde 4 bin 840 Ahıska Türkü ve 325 Uygur Türkü vatandaş olurken, 2002 sonrasında ise 95 bin 845 Ahıska Türkü ve 5 bin 836 Uygur Türkü istisnai vatandaşlık kapsamında Türk vatandaşı oldu. Göç İdaresi Başkanlığı bünyesinde kurulan Türk ve Akraba Toplulukları Dairesi Başkanlığınca Türkiye'de bulunan Ahıska ve Uygur Türklerine yönelik çalışmalar yapılıyor. Özel ofisler hizmet veriyor İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun talimatı üzerine, Türkiye'nin büyük önem verdiği Uygur ve Ahıska Türklerinin yoğun olarak yaşadığı illerde iş ve işlemler, oluşturulan ayrı çalışma grupları ve özel ofisler aracılığıyla yürütülüyor. Ortak tarih, kültür ve soy bağının bulunduğu Ahıska ve Uygur Türklerine "kendilerini evlerinde hissettirecek kamu hizmeti" anlayışıyla yaklaşılıyor. Ayrıca yasal statüye ilişkin iş ve işlemler "Türk Soylular Özel Ofisi" tarafından gerçekleştiriliyor. Türkiye'de Uygur ve Ahıska Türkleri tarafından kurulan çok sayıda sivil toplum kuruluşu bulunuyor. Bu kuruluşlar da kanunlar kapsamında çalışmalarını sürdürüyor.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye sıçrıyor muhalefetin hiçbirisi Türkiye'de ne olup bittiğinin farkında değil

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle: "Organize sanayi bölgemiz de aynı azim, heyecan ve gayretle çalışan 1140 fabrikanın sahibi olan müteşebbislerimizi ve işçilerimizi ayrı ayrı kutluyorum. Sanayici, müteşebbis, iş insanlarımızın daha çok istihdam sağlamaları ve üretim için milletim adına tebrik, imkanlarımızla teşvik ediyoruz. Gaziantep Organize Sanayi bölgesinin 6. etabı faaliyete geçtiğinde fabrika sayımız 2 bini bulacaktır organize sanayi bölgesinde. Bu 'ey Türkiye uyan, biz Gaziantep olarak nasıl kurtuluş savaşında mücadele verdiysek, ekonomide de aynı mücadeleyi veriyoruz' demektir. Ne diyor birileri 'iş yok'... Nankör nankör bunlar. Yan gelip yatarak para kazanmak istiyorlar. Ercan ben 'Eleman arıyorum' bulamıyorum diyor. Eskişehir'de de aynı şeyi söylediler. İş arayana, aş arayana ekmek var. Ama yan gelip yatarak parayı istersen kusura bakma o yok. Türkiye yerinde duramıyor. Türkiye sıçrıyor. Muhalefetin hiçbirisi Türkiye'de ne olup bittiğinin farkında değiller. Sadece Gaziantep tek başına 12 milyar dolar ihracat yapar hale geldi. Çalışan, üreten, ihracatta damardan giren bir Türkiye var. Organize Sanayi Bölgesi Bakanımız Cengiz Bey'e de özellikle teşekkür ediyorum. Diğer yandan işçilerimizin de alın terinin hakkını verecek ücret politikasıyla destekliyoruz. Asgari ücreti yüzde 50 oranında arttırarak en düşük 4 bin 253 seviyesine çıkardık. Çalışanın evli ve çocuklu olmasına göre bu rakam daha da yükselmektedir. Birileri yaptıkları hesapla küçümsemeye kalkmıştı, şimdi kur düştü ama aynı kişilerin bu hesabı yaptıklarını, görmedik, duymadık, çünkü hesapları tutmadı. Benim Türk Liram varken ne işin var Dolar, Avro. Türk Lirası, Türk Lirası alışacaksınız buna. Bu işi rahmetli Özal da yapmıştı, Türk Lirası'nın onurunu kurtarmıştı, şimdi aynı şeyi biz de yapıyoruz. Bizim baktığımız tek yer milletimizin ne istediğidir. Emekçilerimizin hak, hukukunun korunmasıdır. Küresel enerji ve gıda fiyatlarında yaşanan anormal artışları vatandaşlarımıza en az düzeyde yansıtmak için sessiz sedasız yükün önemli kısmını kamunun üstüne yansıttık. Asgari ücret zammıyla çalışanlarımızın alım gücünü yükselterek fiyat artışlarına karşı korumaya çalışıyoruz. Çalışanlarımızın tamamını asgari ücret kadar ki kazancını gelir ve damga vergilerinden muaf tutarak işverenlerimizi de rahatlattık. Bu duygularla bizleri bu güzel muhabbet sofrasında buluşan şehrimizin yöneticilerine Erdem Soft firmasının sahiplerine ve özellikle de siz işçi kardeşlerime teşekkür ediyorum. Cumhurbaşkanınız olarak doğrusu ben alın teriyle şu anda karşımda olan siz kardeşlerimi Allah için seviyorum. Rabbim bu sevginizi, muhabbetimizi daim kılsın. Bu bir muhabbet yoludur, Rabbim yolculuğumuzu daim kılsın."

2 yıl önce

'Kur spekülasyonuyla karşı karşıya kaldık!' Erdoğan: İş zıvanadan çıkınca yeni paketimizi paylaştık

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Panorama 25 Aralık Kahramanlık Müzesi, Şehitkamil Vadi Park, AB-Türkiye Anadolu Arkeoloji ve Kültürel Miras Enstitüsü ve Gaziantep Havalimanı Yeni Terminal Binası ile Yapımı Tamamlanan Projelerin Açılış Töreni'nde açıklamalarda bulunuyor. İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları: Biz Suriyeli kardeşlerimizi gönderecek yer aramayız. Kapılarımızı bugün de açarız, yarın da açarız. Ülkemizde 5 milyona yakın Suriyeli kardeşimiz var. Bay Kemal bundan rahatsız. Elektriği bedava verecekmiş. Be hey cahil elektriği bedava hakkına belediye başkanı sahip mi? Elektriği veren biziz, biz. Be hey cahil. Zaten hayatınız yalan. O zaman Adanalı çiftçilerimize bedava elektrik versinler, elini tutan mı var? Seçimlerden önce suyu bedava vereceğiz dediniz. Neyi bedava verdiniz? Hiçbirisini. Anadolu aslanları tabiri bu şehirden çıkmıştır. Sizler gayretiniz ve başarınızla bölgenin kaderini değiştirdiniz. Gaziantep her yerde örnek gösterdiğimiz şehrimizdir, gururumuzdur. Geçen yıl Gaziantep'te 300 fabrika açtık. Bay Kemal icraat, icraat, laf değil. Bir tanesi fabrikaları saymaya geldi. Baktı fazlası çıkacak saymayı bıraktı. Bay Kemal lutfeder gelirsen yerini sana gösterirler. Bizimle uğraşmaktan dünyayı kendilerine zehir edecekler. Değerli kardeşlerim, yatırım bedeli 5 milyar 92 milyon lira olan yüzlerce eser ve hizmetin resmi açılışını gerçekleştireceğiz. Bu yatırımlarla birlikte özel derslik sayımız 24 bini geçmiştir. 2002'de toplam derslik sayısı 6 bini bile bulmuyordu. Türkiye'nin nereden nereye geldiğini anlatmak için bu örnek bile yeterlidir. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin yurtları var diye pankart açmışlar. Vah zavallılar.  Bugün hizmete açacağımız en önemli yapım ise Gaziantep Havalimanı Yeni Terminal Binasıdır. Büyükşehir belediyelerimiz tam 9 tane yüzme havuzu inşa etti. Prof. Dr. Alaaddin Yavaşca Eğitim ve Sanat merkezi şehrimize kazandırıldı. İstanbul'a kazandırdığımız AKM'de de merhum Yavaşca için bir müze açıldı.  "HAYVANLARINIZA SAHİP ÇIKIN" Hayvanlarınıza sahip çıkın. Asiye yavrumuzu gördünüz. Beyaz Türkler hayvanlarınıza sahip çıkın. Asiye yavrumuz hamdolsun emin ellerde. Yavrumuzu Antalya'ya götürdük. Prof. Dr. Ömer Bey'e emanet ettik. İnşallah yavrumuzu sağlığına kavuştururuz. Bulvarı, Tekstilkent Polis Amirliği, çok sayıda sosyal tesis Şahinbey belediyemizce tamamlandı. Şahinbey Belediyesi'nin yaptığı toplam değeri 1 milyar 193 milyon lira olan bu eserin şehrimize hayırlı olmasını diliyorum. Bu yatırımların hayırlı olmasını diliyorum. "BEN EKONOMİSTİM" Bugün Cumhur İttifakı'na saldıranlara baktığınızda, ülkemize de düşman olduğunu görürsünüz. Türkiye ekonomisi batacak bize de gün doğacak diye ellerini ovuşturuyorlardı. Halbuki kurun dengesiz dalgalanışı 84 milyonu olumsuz etkiliyor. Kur spekülasyonu denilen bir olayla karşı karşıya kaldık, kurun seviyesini şartlar belirler. Unutmayın atalarımızın güzel bir lafı var; Dere yatağında akar. Bay Kemal bunları bilmez. Kur spekülasyonu denilen olayı bir saatte atıverdik. Ben ekonomistim benim işim bu. Ne sinsi hesaplar yapıldığını hep birlikte gördük mü? Ülkesinin felaketi pahasına iktidar peşinde olanlara şahitlik ettik. Biz bu süreç boyunca çalıştık. Bu süreç boyunca hep çalıştık, tedbir geliştirdik ve iş zıvanadan çıktığında duruşumuzu ve yeni paketimizi kamuoyuyla paylaştık. "SEÇİM HAZİRAN 2023'TE" Bay Kemal, Meral Hanım boşuna uğraşmayın. Seçim Haziran 2023'te yapılacak. Öne gelmesi söz konusu değil. Türkiye bir hukuk devleti olarak gereğini yerine getiriyor. Bay Kemal ne diyordu faizi sıfırlayın. Dün öyle dedin bu defa farklı konuşmaya başladın. Yaşananlar bunların ne kadar sığ olduğunu gösteriyor. Önümüzdeki yıl Gaziray'ı da açmayı planlıyoruz. Son 19 yılda yaptığımız sulama tesisleriyle arazileri açtık. 300 bin dekar daha araziyi suyla buluşturuyoruz. 

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan pitbull saldırısına uğrayan Asiye ile ilgili önemli açıklama: Bedelini ödeyecekler

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Gaziantep İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda konuştu. Açıklamadan öne çıkan başlıklar şöyle: Maaşallah Gaziantep ne güzellik bu. İnşallah 2023'e de Samanyolu'yla birlikte yürüyerek gidelim. Sizleri en kalbi duyularımla hürmetle muhabbetle selamlıyorum. Bugün Gaziantep bir başka. İl Danışma Toplantısı vesilesiyle bizi bir araya getiren Rabbime şükran ediyorum. Bugün açılışını yapacağımız eser ve hizmetlerin Gaziantepli kardeşlerimize bir kez daha hayırlı olmasını diliyorum. Bugün 15 ay sonra yeniden Gaziantepli kardeşlerimizle bir araya gelmenin bahtiyarlığı içindeyim. (Salondaki pankart) Gençlik, ilginç bir noktayı yakalamış, "Gölgelerin üzerimize geldiği en zor zamanda güneşin doğuşuna binlerce kez şahit olduk. Yine haklı çıktın." Antep yürekli bir şehirdir. Antep cefakar bir şehirdir. Antep 2002'den beri kutlu davamıza sahip çıkmış vefakar bir şehirdir. Kurtuluşunun 100. yılında canlarıyla, kanlarıyla Antep'i savunan tüm kahramanlara rabbimden rahmet diliyorum. Rabbim mekanlarını cennet eylesin. Rabbim şehitlerimizin yolundan bizi ayırmasın. Gaziantep her alanda tarih yazmaya devam ediyor. Gaziantep bugün ekonomiye katkı sağlayarak ülkemize örnek oluyor. Gaziantep'in yatırımda, istihdamda, büyümede Türkiye'de örnek olmaya devam edeceğine inanıyorum. "NE İŞİNİZ VAR SİZİN BÜYÜKELÇİLERLE" İçinde olduğumuz salgın döneminde milletimiz sorunlarla uğraşırken muhalefet yangına körükle gidiyor, sorunları istismar ettiler. Milletin sıkıntısını paylaşmak yerine oy devşirme hesabı yapanlar var. Büyükelçilere mektup yazdılar. Ne işiniz var sizin büyükelçilerle ya? Ağzını her açtığında bu ülkenin memurunu tehdit eden bir genel başkan var. Biz ise IMF'le defteri kapattık. Borcu biz ödedik biz. 27 buçuk milyar dolar rezerv vardı, şimdi 120 milyar dolara dayandı. Yönettikleri şehirlerdeki beceriksizliklerini burada saymıyorum bile. Felaket çığırtkanlığı yapanlara asla kulak asmadık. Salgın sürecini başarıyla yönettik. Bay Kemal, şehir hastanesi nedir bilmiyor. Sen ne anlarsın bütçeden, bütçe kalemlerinden. Eğer çok merak ediyorsan, gitti Merkez Bankası'nı ziyaret etti. Diyor ki Merkez Bankası bağımsız değil. Ya orası bağımsız olmasa seni içeri alırlar mı? Sonra da İstatistik Kurumu'na gitti. PİTBULL SALDIRISINA UĞRAYAN ASİYE İLGİLİ AÇIKLAMA 4 yaşındaki Asiye yavrumuzu pitbull köpekleri parçalama noktasına geldi. Biz hayvanseverler noktasında bir yasal düzenleme yaptık, şimdi bu yasal düzenlemeyle orataya bedel çıkıyor. Asiye yavrumuz dün gece kendisini ambulans uçakla buradan kardeşim Ömer Özkan beyin hastanesine Antalya'ya naklettik. Orada gerekli operasyonlar kendisine yapılacak. Şimdi bu köpekler parası bol olanların köpekleri. Hiç dertleri yok, o yavru param parça oluyor, bu adamlar hala babasını nasıl aldatırız bunun içindeler. Kandıramayacaksınız, bunun bedelini ödeyeceksiniz. Biz babayı da yavruyu da inşallah elimizden gelen tüm hassasiyetle tedavisini yaptıracağız. Hep birlikte dua edelim, babasını da kapıcı olarak çalıştığı o yerden alıyoruz, onu da çok ideal bir yere sevk edeceğiz. KILIÇDAROĞLU'NUN BEDAVA ELEKTRİK VAADİ' Siyaset kritik dönemlerde zor kararlar almayı gerektirir. Siyasetçinin görevi ikbal peşinde koşmak değil, sorumluluk yerine getirmektir. Gelecek yerine sadece bugüne odaklananlar fırsat pencerelerini göremez. Bu sene büyüme rakamlarımızın çift haneleri zorlayacağına inanıyorum. Muhalefetin Türkiye'ye sunabilecek hiçbir vizyonu olmadığı bu süreçte ortaya çıkmıştır. (Kılıçdaroğlu'nun 'bedava elektrik' vaadi.) Belediyelerin elektrikle ne işi var? Elektriği kimin dağıttığını bile bilmiyorlar. Arkadaşlarımız güzel bir şey söyledi. Adana sende, hadi yap. Muğla ve Antalya'da yangın oldu. Belediyeler sizde, oralarda ne yaptınız?

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: Bağdat huzurlu olmadan Anadolu coğrafyası huzurlu olamaz

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, başkan vekilliği de yaptığı Karadeniz Vakfı'nın 17. Olağan Genel Kongresi'ne katıldı. Sarıyer'deki İbrahim Cevahir Sosyal Tesisleri'nde yapılan kongrenin açılışından önce vakıftaki sergiyi gezen Soylu daha sonra açıklamalarda bulundu. Soylu açıklamasında Türkiye'nin uluslararası başarılarına değinerek birçok ülkede Türk polisinin görev almaya başladığını ve başarılı işlere imza attığını kaydetti.  Bakan Soylu, Türkiye'nin dışarıdan daha güçlü göründüğüne vurgu yaparak, "Geçen hafta Macaristan'daydım. 25 polisimizi getirdik. 2 yıl önce Kıbrıs İçişleri bakanımız ile oturduk, biz gerek göçmen kaçakçılığı gerek uyuşturucu kaçakçılığı öncelikle kendi vatandaşlarımıza yardımcı olabilmek için Sırbistan kapılarına ve parklarına polis koyalım. Koyduk. Ve çok başarılı bir iş yaptık. Hem Avrupa'dan Türkiye'ye gelenler ve buradan Avrupa'ya gidenlere çok büyük bir kolaylık sağlandı hem de ticaretimize, ithalat ihracatımıza kolaylık sağlandı. Şimdi ondan bir adım öteye gittik. Geçen hafta Macaristan ile de böyle bir karar aldık ve gittik evlatlarımızı oraya teslim ettik. Teslim ettiğimizden şu ana kadar kendi vatandaşlarımızdan yüzlercesine yaşadıkları krizlerinde ve problemlerinde yardımcı olduk. Binlerce araç kontrol ettik, uyuşturucu yakaladık, göçmen kaçakçısı yakaladık. Ve Türk polisi ciddi bir şekilde bu konudaki hassasiyetini maharetini ortaya koydu. Dün akşam haber geldi şimdi Romanya'ya kapılarına geçiyoruz. Yine pandemi zamanında bir çok ülkeye yardımcı olduk. Kimine sağlık araçları açısından yardımcı olduk. Kimilerine bize gelen aşıların bir bölümünü onlarla paylaştık. Ve bir şey söyleyeyim mi? Türkiye dışarıda çok daha büyük, çok daha güçlü, Türkiye dışarıda çok daha sıcak ve dost olarak görünüyor" ifadelerini kullandı. "İKİSİNİN ARASINDA DAĞLAR KADAR FARK VAR" Konuşmasının devamında parlamenter sistemin dünyanın yaşadığı krizlerin karşısında çaresiz kalabileceğini fakat mevcut hükümet sistemi sayesinde sorunları daha hızlı çözdüklerine değinen Bakan Soylu, sadece Türkiye için değil bütün Ortadoğu ülkelerinin huzuru için çalıştıklarını kaydetti. Bakan Soylu, "Pandeminin başından bu yana 2 milyon istihdam artışı var. Nerede, nasıl oldu bu istihdam artışı? Türkiye'nin önemli meselelerinden birisi de Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemidir. Parlamenter sistemde ve hükümet sisteminde bakanlık yapmış biri olarak söylüyorum. İkisinin arasında dağlar kadar fark var. Parlamenter sistemin envanterini aşabilmek için vücutlarımızın yorulduğu, pes ettiğimiz bir sistemden şu anda şükürler olsun... Bu yaşadığımız pandemi ve diğer süreçlerin tamamını eğer parlamenter sistemin içerisinde yaşamış olsaydık defalarca seçime giderdik. Defalarca kaosla karşı karşıya kalırdık. Defalarca siyasi sorunlar ve çözümsüzlüklerle karşı karşıya kalan bir durumun içinde olurduk. Bulgaristan'da bu yıl üç kere seçim oldu. Romanya'dan Avrupa'nın birçok ülkesinde hükümet kurulamıyor. Avrupa'daki her hükümetin ne kadar gideceği belli değil. Eksiksiz olan Allah'tır elbette eksiklerimiz var ama görevimiz de o eksiklikleri tamamlamaktır. Her zaman söyledim her zaman da söylerim. Para bizi şımartmadı, makam bizi şımartmadı. Elimize aldığımız işler bizi şımartmadı. Şımartsaydı değerlerimizin tamamına sırtımızı dönerdik. Şımartsaydı Karadeniz Vakfı'nın bu gününde bir araya gelip birbirimizi görmezdik. Bağdat huzurlu olmadan Anadolu coğrafyası huzurlu olamaz. Suriye huzurlu olmadan Anadolu huzurlu olamaz. Afganistan huzurlu olmadan Anadolu huzurlu olamaz" die konuştu.

1 2 ... 643 644 645 646 647 648 649 ... 954 955
Server Error
500
Server Error