26 Nisan Cuma 2024
1 yıl önce

Sağlık çalışanlarının mali haklarını iyileştiren yasa Meclis'ten geçti

Sağlık çalışanlarının mali haklarının iyileştirilmesini de içeren kanun teklifi, TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildi. SAĞLIK BAKANI KOCA'DAN AÇIKLAMA Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sosyal medyadan yasayla ilgili açıklama yaptı. Bakan Koca, "Sağlık çalışanlarının mali haklarının iyileştirilmesi amacının ağırlık teşkil ettiği 12 maddelik kanun teklifi, dün ve bugünkü TBMM Genel Kurulunda, sunulduğu şekliyle kabul edildi. Gözümüz aydın!" dedi.  https://twitter.com/drfahrettinkoca/status/1537503368431681536?s=21&t=KIwyJ5xekbq77yq1NwV-Wg Sağlık Bakanı Koca, yasayı şöyle özetledi: Sağlıkla İlgili Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun: ÖZETLE MADDE 1. Sahada aile hekimliği görevi yapan hekimlerin, sözleşmeli aile hekimliği uzmanlık eğitimi (SAHU) alma hakları 2029 yılına kadar uzatıldı. ÖZETLE MADDE 2. Tabiplerin ve uzman tabiplerin emeklilik maaşları pirim kesintisinden bağımsız olarak ve 2008 öncesi ve sonrası ayrımı yapılmaksızın artırıldı. ÖZETLE MADDE 3. Sağlık tesislerinde ek ödemeye esas işlemleri denetlemek üzere, inceleme heyetlerinin oluşturulmasına yasal altyapı oluşturuldu. Sağlık çalışanlarının döner sermaye EK ÖDEME TAVANLARI ARTIRILDI. Kanunun 3. maddesi şunları içeriyor: MADDE 3-1: Döner sermaye ek ödeme tavanları; eğitim görevlisi ile profesör ve doçentlerde yüzde 800’den yüzde 950’ye, uzman tabip ve tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olanlar ile uzman diş tabiplerinde yüzde 700’den 850’ye yükseltildi. MADDE 3-2: Döner sermaye ek ödeme tavanları pratisyen tabip ve diş tabipleri ile uzman eczacılarda yüzde 500’den 650’ye; hastane müdürü ve eczacılarda yüzde 250 oranı yüzde 305’e yükseltildi. MADDE 3-3: Döner sermaye ek ödeme tavanları diğer personelde yüzde 150’den 225’e; özellikle tıbbi işlemlerde, işlemler karşılığı yapılacak ek ödemelerde yüzde 800 ve 700 oranları sırayla 950 ve 850’ye yükseltildi. MADDE 3-4: Sağlık çalışanlarına bugüne kadar ödenmekte olan sabit ek ödemenin, merkezi yönetim bütçesinden maaşla birlikte ödenmesi sağlandı. MADDE 3-5: Döner sermaye ek ödemesinin hastane tahakkuklarına bağlı olması ortadan kaldırılarak il veya ülke bazında aynı standartla ek ödeme verilmesi sağlandı. Bu düzenlemeyle hastanelerimizin hepsi ek ödeme verebilir hale gelecek. ÖZETLE MADDE 4. Sabit ek ödeme konusunda yapılan değişiklikten, Bakanlık kadrolarında olup üniversitede uzmanlık eğitimi veya yan dal uzmanlığı eğitimi gören asistanlar da yararlanacak. ÖZETLE MADDE 5. Sağlık Bakanlığı hastanelerinden sağlık hizmeti almış olup pirim borcu gibi nedenlerle hastane gideri karşılanmayanların 5 bin liranın altında olan borçları terkin edildi. ÖZETLE MADDE 6. Sağlık Bakanlığından yapılan sabit ek ödemenin merkezi yönetim bütçesinden karşılanması ve ek ödeme tavanlarının artırılması gibi hususlar, benzer şekilde üniversite hastanelerinde de gerçekleştirildi. ÖZETLE MADDE 7. Sağlık Bakanlığı ve üniversite hastanelerinde olduğu gibi, Adli Tıp Kurumunda görev yapan personelin sabit ek ödemelerinin de merkezî yönetim bütçesinden karşılanması sağlandı. ÖZETLE MADDE 8. Doktor öğretim görevlileri ve başasistanların tıpta uzmanlık eğitiminde görev alabilmeleri için gerekli olan bir yıllık kadrolu olma şartı yerine fiili hizmet süresi geçerli oldu. ÖZETLE MADDE 9. Memur olarak göreve başlayanların talepleri halinde sözleşmeli kadroya geçmeleri onaya bağlandı. ÖZETLE MADDE 10. Pozisyon yetersizliği sebebiyle 4924 sayılı Kanun’a tabi sözleşmeli personel için sözleşmeli pozisyon sayısı artırıldı. (2 bin olan pozisyon 27 bine çıkarıldı). ÖZETLE MADDE 11. Eğitim aile sağlığı merkezi veya eğitim aile hekimliği birimlerinde eğitici olanların kurumdan ek ödeme almaları önündeki engel kaldırıldı. ÖZETLE MADDE 12. Sağlık Bakanlığı merkez teşkilatında çalışanların, döner sermaye bütçesinden verilen sabit ek ödemelerinin merkezi yönetim bütçesinden karşılanması sağlandı. TEŞEKKÜR: Başta hekimler olmak üzere, sağlık çalışanlarının yıpratıcı bazı sorunlarına çözüm getiren Sağlıkla İlgili Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun teklifini kabul eden TBMM’ye teşekkür ediyorum.

1 yıl önce

Uyuşturucu Risk Analizi: ‘Batıda uyuşturucu riski doğuya göre daha fazla’

EGM Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı tarafından geliştirilen 'Uyuşturucu Risk Analizi' ile il ve ilçelerdeki uyuşturucu suç potansiyeli belirleniyor. İllerde 42, ilçelerde ise 32 kriter üzerinden bilimsel yöntemler ile yapılan analizler sonucu il ve ilçelerdeki risk sıralaması belirleniyor, yapılacak projeler ile alınacak önlemler elde edilen sonuçlar üzerine geliştiriliyor. Analiz çalışmasında İçişleri Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Türkiye İstatistik Kurumu verileri kullanılarak kriterler belirleniyor. EGM Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığında görevli komiser Eren Öğ yaptığı açıklamada, genel narkotik risk kriterleri belirlenirken 'uyuşturucu kent sorunudur' varsayımı ile yola çıkıldığını belirterek, bu kapsamda kentleşmeyi ifade eden kriterlerden yararlanıldığını söyledi. ‘Bilim metotları ile bilimsel düşünerek, bilim insanlarından yardım alarak uyuşturucu ile mücadele ediyoruz’ Eren Öğ, uyuşturucu ile mücadelenin tüm metotlarını ele alan bir yaklaşıma sahip olduklarını vurgulayarak, şunları söyledi: "Bilim metotları ile bilimsel düşünerek, bilim insanlarından yardım alarak uyuşturucu ile mücadele ediyoruz. İllerimizde 42, ilçelerimizde 32 kriter ile tamamen bilimsel yöntemler kullanıp risk analizi yaparak en riskli il ve ilçemizi belirliyoruz. Bunu tüm il ve ilçelerimize yaydık. İllerimiz için 30 özel, 12 genel kriter kullanıyoruz. Bu 12 genel kriter; 15-64 yaş grubu, 15-24 yaş grubu, 100 bin nüfusa düşen bekar oranı, ilin aldığı yurt içi göç yoğunluğu, yabancı turist sayısı, ilde ikamet eden göçmenler dahil yabancı nüfus sayısı, bina sayısı, 100 bin kişiye düşen hastane yatak sayısı, sanayi istihdam oranı, toplam işlenen tarım alanı azlığı, 100 bin kişiye düşen motorlu kara taşıt sayısı, 100 bin kişide lise altı öğrenim durumu. Bu kriterler özel kriterler ile harmanlanarak illerimiz için risk analizi çalışması yapılıyor. İlçelerimiz için de 26'sı özel, 6'sı genel olmak üzere toplam 32 kriter belirlendi. Bu genel 6 kriter de; 15-64 yaş grubu, 15-24 yaş grubu, 100 bin nüfusa düşen bekar oranı, bina sayısı, toplam işlenen tarım oranı azlığı ve 100 bin kişide lise altı öğrenim durumundan oluşmakta. Bu kriterler tamamen bilimsel." ‘Batı bölgelerimizde uyuşturucu suç potansiyeli, doğu bölgemize göre daha fazla’ Eren Öğ, yapılan analiz çalışmasıyla il ve ilçelerin risk durumunu belirlediklerini kaydederek, şöyle konuştu: "İl ve ilçelerimizi ne konuda, hangi kriterlerde daha riskli, hangi kriterlerde ortalamanın altında diye görüyoruz. Batı bölgelerimizde uyuşturucu suç potansiyeli, doğu bölgemize göre daha fazla. Riskli çıkan il ve ilçelerimizde özellikle eğitim, operasyonel ve önleyici faaliyetlerimizi arttırıyoruz. Merkez teşkilat olmak üzere, taşra teşkilatlarımız da dahil risk analizi yapan birimlerimiz mevcut, tüm veriler merkez teşkilat olarak bizde toplanıyor. İlçeler için risk analizi çalışmalarımızı raporlamaya 2021 yılında başladık. 2022 yılı ilçeler uyuşturucu risk raporunu da kısa bir süre önce tamamladık. Valilerimize, ilçe kaymakamlarımıza, il emniyet müdürlerimize ilettik. Şu anda il risk raporumuzun çalışmaları devam ediyor, onu da en kısa sürede tamamlayacağız. 2022 yılı ilçeler risk raporu veya 2021 yılı il risk raporuna baktığımız zaman batı bölgesindeki il ve ilçelerimiz uyuşturucu suç potansiyeli konusunda riskli gözüküyor. Bunun önemi oradaki önleyici, operasyonel ve eğitim faaliyetlerimizi daha çok arttırmak ve uyuşturucu mücadelesine ayrılan kaynak ve kapasitenin doğru yönetilmesini sağlamak."

1 yıl önce

Türkiye'ye girişlerde koronavirüs testi aranmayacak

İçişleri Bakanlığı tarafından 81 İl Valiliğine 'Ülkeye Giriş Tedbirleri' konulu genelge gönderildi. Genelgede Covid­-19 salgınının yayılım hızını kontrol altında tutmak amacıyla, yurt içinde olduğu gibi sınır kapılarında uygulanacak kurallar ve önlemlerin salgının seyrinde yaşanan küresel gelişmeler doğrultusunda belirlendiği ifade edildi. Bu doğrultuda daha önce illere gönderilen genelge ile 03 Mart 2022 tarihinden itibaren tüm kara, hava, deniz ve demiryolu sınır kapılarında ülkeye girişte uygulanacak tedbirlerin belirlendiği ancak Sağlık Bakanlığının yazısı ve yeni gelişmeler doğrultusunda ülkeye girişte uygulanacak tedbirlerde bazı değişikliklere ihtiyaç duyulduğu belirtildi. Bu kapsamda koronavirüs pandemisi ile ilişkili güncel durum değerlendirilerek; 01 Haziran’dan itibaren tüm sınır kapılarından ülkeye girişlerde, girişten azami 72 saat önce yapılmış negatif sonuçlu PCR test raporu veya girişten azami 48 saat içerisinde yapılmış negatif hızlı antijen testi zorunluluğu aranmayacak.

1 yıl önce

İçişleri Bakanlığı'ndan 81 ile maske genelgesi! Toplu ulaşım, sağlık kuruluşları...

İçişleri Bakanlığından valiliklere maske genelgesi; covid-19 vaka sayılarındaki düşüşle birlikte, toplu ulaşım araçlarında maske kullanımına son verilirken, sağlık kuruluşlarında maske kullanımına devam edilecek. İçişleri Bakanlığınca valiliklere gönderilen genelgede covid 19 salgınının Türkiye’de görülmeye başladığı andan itibaren Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu tavsiyeleri ışığında kabinede kararlaştırılan tedbirler ve bu tedbirlere yönelik denetimlerin genelgeler aracılığıyla kamuoyuna duyurulduğu anımsatıldı. Genelgede son günlerde covid -19 vakalarının 1000’in altında düşmesiyle salgının toplum sağlığını tehdit eden bir unsur olmaktan çıktığı, salgından bireysel korunma aşamasına geçildiği belirtildi. Vaka sayılarındaki düşüşle birlikte Sağlık Bakanlığı’nın talebi doğrultusunda valiliklere gönderilen genelge ile toplu taşıma araçlarında maske takma zorunluluğuna ilişkin uygulamaya son verilirken, sağlık kuruluşlarında maske kullanım uygulamasına ise devam edilecek. Valilikler ve kaymakamlıklarca salgının seyri dikkatle takip edilecek, lokal seviyede ihtiyaç duyulabilecek tedbirler İl/İlçe Umumi Hıfzıssıhha Kurullarınca değerlendirilerek gerekli kararlar alınacak.

1 yıl önce

Toplu taşımada maske zorunluluğu kalktı

26 Nisan'da Bilim Kurulu son koronavirüs toplantısını yaptı. Bu toplantıdan vaka sayılarının binin altına düşmesinden sonra toplu ulaşımda maske zorunluluğunun kaldırılacağı kararı çıktı. Son günlerde vaka sayıları da beklendiği gibi bu sayının altına inince karar uygulamaya alındı. "Toplu taşıma araçlarında maskeleri çıkarabiliriz" Kararı Sağlık Bakanı Fahrettin Koca duyurdu. Maske zorunluluğunun kaldırılmasında tek istisna olarak hastanelerin kaldığını belirten Koca,"Hastaneler hariç, maske mecburi olmaktan çıktı. Fakat bunca tecrübeden sonra, başta toplu taşıma araçları olmak üzere, kalabalık kapalı alanlar için maskemizi yanımıza alabiliriz. Vaka sayıları arka arkaya üç gün 1.000’in altında gerçekleşti. Toplu taşıma araçlarında maskeleri istersek çıkarabiliriz. Yol maskesiz daha kısa!" dedi.

2 yıl önce

DSÖ: Avrupa ve ABD'de 169 "gizemli hepatit" vakası var

Dünya Sağlık Örgütü kendi sitesinden yeni bir virüse ilişkin açıklamada bulundu. 11 ülkede karılaşılan yeni virüs, "gizemli hepatit" olarak adlandırıldı. Koronavirüs ile bağlantılı olabileceği öne sürülen gizemli hepatitin küresel bir salgına dönüşmesinden endişe edildiği belirtildi. Avrupa ülkeleri ve ABD merkezli nedeni bilinmeyen şiddetli hepatit virüsünün belirtilerine uyan vakalar rapor edildi. En az 169 veka tespit edildi İngiltere'de 114, İspanya'da 13, İsrail'de 12, ABD'de 9, Danimarka'da 6, İrlanda'da 2, Hollanda ve İtalya'da 4'er, Norveç ile Fransa'da 2'şer ve Belçika'da 1 kişiye virüsün bulaştığı aktarıldı. İrlanda'da 2'den fazla vaka olabilme ihtimalinden ötürü toplam vaka sayısı "en az 169" olarak açıklandı. 1 ay ile 16 yaş arasındakilerde görüldü Hepatit virüsünün genellikle 1 ay ile 16 yaş aralığındakilerde görüldüğü, virüsün şiddetli etkileri nedeniyle bugüne kadar 17 çocuğa karaciğer nakli yapıldığı kaydedildi. Virüsün genel belirtilerinin karın ağrısı, ishal ve kusma olduğu, çoğu vakada yüksek ateş görülmediği bilgisi paylaşıldı. Bilinen hepatitler, vakalarda görülmedi Vakaların 74'ünde ise üst solunum yolunu etkileyen adenovirüs bulunduğu, 20 vakada koronavirüs görüldüğü ve 19 vakada hem adenovirüs hem koronavirüse  rastlandığı bildirildi. Bilinen hepatit virüsleri olan hepatit A, B, C, D ve E'ye ise vakaların hiçbirinde rastlanmadı. Koronavirüs ile bağlantısı inceleniyor Virüsün nasıl bulaştığına ilişkin somut bir sonuca varılmazken uluslararası seyahatlerin gizemli hepatit enfeksiyonuna neden olduğuna dair bir bulgu elde edilmedi. Hepatit vakalarının adenovirüs ve koronavirüs ile bağlantılı olma ihtimalinin ise daha fazla incelenmesi gerektiği, özellikle bu vakaların koronavirüsün yan etkisi olduğu varsayımlarının henüz bilimsel bir karşılık bulmadığı vurgulandı. DSÖ üyesi ülkelere, gizemli hepatit vakalarına işaret eden belirtileri tanımlama, araştırma ve Örgüte rapor etme tavsiyesi yinelendi. Gizemli hepatit vakalarındaki belirtiler DSÖ, 16 Nisan'daki yazılı açıklamasında, İngiltere'de 74 çocukta sebebi belirlenemeyen hepatit virüsü tespit edildiğini duyurmuştu. Virüsün tespit edildiği çocuklarda son bir aydır sarılık, ishal, kusma ve karın ağrısı gibi belirtilerin görüldüğü, bazı vakaların ise ağır karaciğer iltihabı geçirerek karaciğer nakliyle tedavi edildiği bildirilmişti. Vakalardan birinin hepatit taşıyan biri veya birkaç kişiyle teması nedeniyle oluştuğu, diğer vakaların virüsü nereden aldığının bilinmediği kaydedilmişti. Koronavirüsten sonra ikinci "küresel salgın" şüphesi Hastalığın "gizemli" veya "nedeni belirsiz" olarak tanımlanması, akıllara koronavirüsünü getirirken yeni bir "küresel salgın" ihtimalini gündeme taşıdı. DSÖ, bazı hepatit vakalarında koronavirüsün da tespit edildiğini fakat hepatit vakalarının koronavirüse ile bağlantısının netleşmesi için vakaların genetik nitelendirmeye gitmesi gerektiğini açıkladı. Koronavirüs, henüz adı konulmadan önce "gizemli bir akciğer rahatsızlığı" olarak tanımlanıyordu.

2 yıl önce

Sağlık çalışanlarıyla iftar... Erdoğan tarih verdi: Sağlıkta şiddet yasası bayram sonrası kanunlaşacak

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle; Bugünkü Iftar soframızı sağlık teşkilatımız farklı kademlerinde görev yapan siz kardeşlerimizle paylaşmanın bahtiyarlığı içerisindeyim. Sağlıkçılarımız son iki yılımıza damgasını vuran Koronavirüs sürecinde gerçekten meşakkatli, son derece sancılı günler geçirdiler. Haftalarca evlerine gidemeyin, çocuklarının yüzlerini göremeyen kardeşlerimiz oldu. Yine bu dönemde Murat Dilmener, Cemil Taşçıoğlu gibi pek çok bilim insanımızı kaybettik. Vazife esnasında kaybettiğimiz tüm kardeşlerime rahmet diliyorum. Milletimiz bu fedakarlıkları asla unutmayacaktır. Daima şükranla yadedecektir. Salgın Kanuni Sultan Süleyman'ın, "Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat" sözündeki o derin hikmeti, dünyada sağlıktan daha büyük bir mutluluk olamayacağını gerçeğini bir kez daha göstermişti. Toplam 25 bin 298 yataklı 19 şehir hastanemiz insan hayatının söz konusu olduğu bu dönemde çok önemli roller üstlendi. Muhalefetin engellemek için uğraştığı bu modern tesisler dünyada örnek alınan kurumlar haline dönüşmüştür. Salgın döneminde 16 bin 159 yataklı sağlık tesisin inşaatını tamamlayarak büyük bir başarıya imza attık. İsraf denerek eleştirilen sağlık projelerimiz on binlerce vatandaşımızın hayatını kurtarmayı sağladı. 
TURKOVAC VURGUSU Kendi aşımızı süratle geliştirerek dünyadaki konumumuzu perçinledik. Aşımız dünyanın farklı köşelerindeki milyonlarca insana şifa oluyor. Tüm dünyayı sarsan salgına karşı son iki yıldır başarıyla yürrütüğümüz mücadeleyi inşallah zaferle taçlandırmakta kararlıyız. Bunun için sağlık personelimizin vazifelerini herhangi bir endişe taşımadan yerine getirebilmelerine büyük önem veriyoruz. 14 Mart Tıp Bayramı'ndan sizlerle paylaştığımız sağlıkta şiddetin engellenmesi ve mali iyileştirmeler başta olmak üzere tüm müjdelerimizle ilgili çalışmalar devam ediyor. 14 Mart'ta sizlere verdiğimiz 5 müjde süreç içinde yerine getirilecek. SAĞLIKTA ŞİDDET YASASI BAYRAM SONRASI KANUNLAŞACAK Komisyon aşaması biten sağlıkta şiddet teklifi bayramdan sonra Genel Kurul'a gelerek kanunlaşacaktır. Sağlık çalışanlarının mali haklarıyla ilgili iyileştirmelerin neticesini en kısa sürede paylaşacağız. ÜCRETLERDE İYİLEŞTİRME YAPILACAK Üçüncü müjdemiz sağlık çalışanlarının mali haklarıyla ilgili iyileştirmelerdi. En kısa sürede neticesini sizlerle paylaşacağız. Beşinci müjdemiz aile hekimlerimizin ücretlerinde artış yapılmasıydı. Bu hususta da çalışmalar yakında bitiyor. Böylece sağlık çalışanlarımız bu yaz aylarından itibaren her bakımdan daha rahat şekilde hayatlarını sürdürebilecekler. Günü kurtarmaktan ziyade 85 milyonun tamamının istikbalini garanti altına almayı hedefledik. Küresel ekonominin de durumunu göz önüne alarak hep birlikte Türkiye'yi bu fırtınalı denizden selamete çıkarmanın mücadelesini veriyoruz. Sağlık alanında başarılı olmadan diğer hiçbir alanda kat ettiğimiz mesafenin hiçbir önemi olmadığına inanıyorum.

2 yıl önce

Denizli, yapımı süren şehir hastanesiyle bölgenin sağlık üssü olacak

Vali Atik, AK Parti Grup Başkanvekili Cahit Özkan, AK Parti Denizli Milletvekili Şahin Tin, AK Parti Denizli İl Başkanı Yücel Güngör ve İl Sağlık Müdürü Berna Öztürk, temeli geçen yıl atılan Denizli Şehir Hastanesi'nin inşaatında incelemelerde bulundu. Hastanenin proje müdürü Kadir Ceylan, geçen yıl temmuz ayında başladıkları proje için 750 günde teslim etme planının bulunduğunu, bunu erkene çekmeye çalıştıklarını söyledi. Hastanenin 310 bin metrekare kullanım alanında 1000 yatakla hizmet vereceği bilgisini veren Ceylan, bunu rezerv yataklarla birlikte 1700'e kadar çıkarabilecek bir altyapı oluşturduklarını ifade etti. Hastanede günlük 13-14 bin kişiye poliklinik hizmeti verilmesinin öngörüldüğünü belirten Ceylan, deprem izolatörlerinin kullanıldığı yapının 9 büyüklüğündeki depremde dahi ameliyat yapılabilecek güvenlikte olacağını aktardı. Vali Fuat Atik de Denizli tarihinin en önemli yatırımlarından birinin hayata geçirildiğini, hastanenin hizmete gireceği günü heyecanla beklediklerini ifade etti. Atik, şöyle konuştu: "Türkiye'de sağlık altyapısının iyileştirilmesi ve yaşanan dönüşüm sürecinin en önemli göstergelerinden biri olan şehir hastanemiz, Denizli'ye çok yakışacak. Şehir hastanesiyle hasta bakım kapasitemizi ikiye katlıyoruz. İnşallah bölgede bir sağlık üssü olmamızı sağlayacak bir yatırım. Denizli bunu fazlasıyla hak ediyor." AK Parti Grup Başkanvekili Cahit Özkan, Denizli'nin antik çağlardan bu yana bir sağlık merkezi olduğunu, şehir hastanesinin bu tarihsel kimliği güçlendireceğini dile getirdi. İl Sağlık Müdürü Berna Öztürk, sağlık çalışanları olarak inşaatın bir an önce bitmesini beklediklerini, modern altyapısıyla hastanenin sağlıkta hizmet kalitesini artıracağını kaydetti.

1 2 ... 6 7 8 9 10 11 12 ... 36 37
Server Error
500
Server Error