13 Mayıs Pazartesi 2024
1 yıl önce

AK Parti dönemindeki projelerin üstüne konan CHP’li Ekrem İmamoğlu şimdi de Gaziosmanpaşa stadyumunu sahiplendi

AK Parti döneminde yapımına başlanan projeleri sahiplendiği için tepki çeken İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu şimdi de Gaziosmanpaşa’da yapılan stadyumu sahiplendi. Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda projeye AK Parti döneminde başlandığına değinmedi. Gaziosmanpaşa’da yapılan stadyuma ilişkin paylaşımda bulunan İmamoğlu, şu ifadeleri kullandı: “Her ilçeye eşit yatırım yapıyoruz. Gaziosmanpaşa’da yaptığımız stadyum FIFA standartlarında, altında otoparkı, kapalı pazar alanı ve olmazsa olmaz kreşimiz var.” https://twitter.com/ekrem_imamoglu/status/1561604285464453120?s=21&t=KNntw0PlsJxgMy4liqn74g PROJEYİ AK PARTİ BAŞLATTI, CHP KARŞI ÇIKTI Çalışmaların görüntüsünü yayınlayan İmamoğlu, söz konusu projeye AK Parti döneminde başlandığından ve o dönem CHP’nin karşı çıktığından söz etmedi.

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: İsrail ile ilişkilerimizde atılan adımlar Filistin davasına desteğimizi azaltmayacak!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile ortak basın toplantısında yaptığı açıklamada "İsrail ile ilişkilerimizde atılan adımlar Filistin davasına desteğimizi hiçbir şekilde azaltmayacaktır." dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları: Filistin halkına yönelik desteğimizi teyit ettik. Türkiye-Filistin ilişkilerinin daha da güçlendirilmesine yönelik adımları ele aldık. İsrail saldırılarında Gazze'de yaşanan sivil can kayıplarına tepkimizi açık şekilde ortaya koyduk. İsrail ile ilişkilerimizde atılan adımlar, Filistin davamıza desteğimizi hiçbir şekilde azaltmayacaktır. Filistin davasında desteğimizi en güçlü şekilde sürdürüyoruz. Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın statüsünün değiştirilmesine matuf eylemleri hiçbir şekilde kabul etmiyoruz. Hassasiyetimizi İsrailli muhataplarımıza aktardık. Birleşmiş Milletler parametreleri temelinde, 1967 sınırlarında başkenti Kudüs olan bağımsız bir Filistin devleti kurulmasının tüm bölgenin barış ve istikrarı için bir zaruret olduğunun altını birkez daha çiziyorum. Mahmud Abbas'ın açıklamalarından satırbaşları: Cumhurbaşkanı Erdoğan'la bir araya geldiğimizde tüm meseleleri dostane ve kardeşane bir şekilde ele almaktayız. İsrail, şehitlerin cenazelerini bile vermeyerek neyi amaçlıyor? Doğu Kudüs'te Müslümanlara ve Hristiyanlara ait kutsal yerlere yapılan saldılar son dönemde sayısını artırmıştır. İsrail işgal yönetimi, yerleşim yerleri, şehirler, köyler ve Filistin kamplarına düzenli bir şekilde hergün saldırı yapmaktadır. Onların yaptığı gibi bizler suçlu ve terörist olmayacağız. Bizler, her iki devletli çözüm seçeneğine bağlı kalacağız. BM'de tam üyeliği elde etmek arzusu içerisindeyiz. Bildiğiniz üzere geçtiğimiz yıllarda Filistin, gözlemci üyelik statüsüne sahip oldu. Bu konuda kilit role sahip olan tek ülke Türkiye idi. Türkiye'nin çabaları, tüm ülkelerle çabaları sayesinde gözlemci üye olabildik.

1 yıl önce

İstanbul'da bekçi Oltan Koca'nın şehit olmasına ilişkin 5 şüpheli tutuklandı

Kuştepe Mahallesi'nde çevreye rahatsızlık verdiği ihbarı bulunan bir düğünün sonlandırılması için olay yerine giden polis ve bekçilere mukavemet gösteren 8 zanlının, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğündeki işlemleri tamamlandı. Şüpheliler İstanbul Adalet Sarayına sevk edildi. Savcılıktaki işlemlerin ardından 5 şüpheli tutuklanma, 3 şüpheli ise adli kontrol tedbirleri uygulanması talebiyle hakimliğe sevk edildi. Nöbetçi İstanbul Sulh Ceza Hakimliği, şüphelilerden 5'inin tutuklanmasına, 3'ünün ise adli kontrol tedbirleri uygulanarak serbest bırakılmasına karar verdi. Olay Kuştepe Mahallesi Yavrukuş Sokak'taki bir düğünün geç saatlere kadar sürdüğü ve çevreye rahatsızlık verdiği ihbarı üzerine olay yerine giden polis ve bekçiler, düğündekilerin mukavemetiyle karşılaşmış, yaşanan arbede sırasında fenalaşan bekçi Oltan Koca hastaneye kaldırılmıştı. İstanbul Emniyet Müdürü Zafer Aktaş, daha sonra bekçi Koca'nın müdahalelere rağmen kurtarılamayarak şehit olduğunu açıklamıştı. Şehidin cenazesi, İl Emniyet Müdürlüğü bahçesinde düzenlenen törenin ardından memleketi Gümüşhane'de toprağa verilmişti.

1 yıl önce

'Kırım Ukrayna'ya iade edilmeli' Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kırım'ın ilhakını tanımıyoruz, bu adım hukuk dışıdır

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kırım Platformu Çevrimiçi Liderler Zirvesi için bir video mesaj gönderdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, söz konusu video mesajda, “Kırım Platformu’nun kuruluşunun birinci yıldönümü vesilesiyle düzenlenen bu zirvede, sizlere hitap etmekten memnuniyet duyuyorum. Nazik davetleri için, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski’ye teşekkür ediyorum. Kırım davasının barışçıl yollardan daha etkin bir şekilde savunulması amacıyla kurulan platformu isabetli buluyor ve destekliyoruz. Bu desteğimizi geçtiğimiz yıl Kiev’de düzenlenen kuruluş zirvesine Dışişleri Bakanımızın bizzat katılımıyla göstermiştik. Önümüzdeki dönemde de platformun çalışmalarına her düzeyde katkı vermeyi sürdüreceğiz. Türkiye, Kırım’ın ilhakını tanımamakta, bu adımın gayrimeşru ve hukuk dışı olduğunu ilk günden beri açıklıkla savunmaktadır.

Bu sadece hukuki değil, ahlaki temelleri de olan ilkeli bir duruştur. Kırım’ın ayrılmaz parçası olduğu Ukrayna’ya iadesi, esas itibariyle uluslararası hukukun gereğidir. Ukrayna’nın toprak bütünlüğünün, egemenliğinin ve siyasi birliğinin korunması sadece bölgesel değil, küresel güvenlik ve istikrar bakımından kritik öneme sahiptir. Kırım’ın yerli haklarından olan, Kırım Tatar soydaşlarımızın güvenlik ve esenliğinin temini de Türkiye’nin öncelikleri arasındadır. 

Kırım Tatarı vatandaşlarımız Kırım'daki gelişmelerin yakın takipçileridir. Bu vesile ile platformun Kiev’deki ilk zirvesine katıldıktan sonra gözaltına alınan Kırım Tatar Milli Meclisi Birinci Başkan Yardımcısı Neriman Celal ve arkadaşlarının bir an evvel evlerine ve ailelerine kavuşmaları beklentimizi tekrarlıyorum. Tarih boyunca büyük acılara maruz kalan Kırım Tatarları, kendi anayurtlarında barış içerisinde yaşamanın haklı mücadelesini veriyorlar. Türkiye bu süreçte Ukrayna hükümetinin ve Kırım Tatarlarının yanında olmayı sürdürecektir” ifadelerini kullandı. "KIRIM DAHİL, UKRAYNA’NIN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜNE DESTEĞİMİZİ TEKRARLIYORUZ"

Ukrayna Rusya arasındaki savaşa da değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, savaşın son bulması doğrultusunda tüm diplomasi faaliyetlerinin süreceğini vurgulayarak, “24 Şubat’tan bu yana devam eden savaşın Ukrayna’nın toprak bütünlüğü ve egemenliği temelinde adil bir barış ile sona erdirilmesi gerektiğini savunuyoruz. Türkiye olarak bu amaçla diplomasi kanalını işler hale getirmek için büyük çaba harcadık. Mart ayında Antalya’da yapılan Dışişleri Bakanları Toplantısı, akabinde İstanbul’da ev sahipliği yaptığımız barış görüşmeleri ve son olarak tahıl konusunda varılan anlaşma gibi önemli ve somut başarılar elde ettik. 18 Ağustos’ta Lviv’e yaptığım ziyarette bu tavrımızı bir kere daha ortaya koyduk. Ancak, yakalanan ivmenin korunması ve kalıcı sonuçlara dönüşmesi tarafların barış yolunda atacağı adımlara bağlıdır. Barışın tesisi noktasında kolaylaştırıcılık ve ara buluculuk gayretlerimizi yılmadan, yorulmadan sürdürmeye kararlıyız.

Savaşın bitmesi ve Karadeniz havzasının yeniden huzur ve istikrara kavuşması sadece bölgeye değil, tüm dünyaya derin bir nefes aldıracaktır. Bu düşünceler ile Kırım dahil, Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne desteğimizi tekrarlıyor, bölgemizin en kısa zamanda yeniden barış iklimine kavuşmasını diliyorum” şeklinde konuşu.

1 yıl önce

İçişleri Bakanlığı’ndan e-Devlet açıklaması: Akla mantığa sığmayacak ilişkilendirme

https://twitter.com/tcnufus/status/1562062585956110336?s=24&t=FhS1Xw1BwT_nEG2yfvgj1Q İçişleri Bakanlığı'nın açıklaması şöyle: 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununda 17.10.2017 ve 06.12.2019 tarihlerinde yapılan düzenlemeler ile ad veya soyadında; yazım ve imla hatası veya düzeltme işareti kullanımından kaynaklanan anlam değişlikleri bulunan, genel ahlaka uygun olmayan ve toplum tarafından gülünç karşılandığı değerlendirilen kişiler, yurtiçinde ilçe nüfus müdürlüğüne, yurtdışında ise dış temsilciliklerimize ya da e-Devlet üzerinden başvurmaları halinde, il ve ilçe idare kurulunun vereceği kararla bir kereye mahsus mahkeme kararı aranmaksızın değiştirilmesine olanak sağlanmıştır. Örneklerle de açıklamak gerekirse; - Ad ve soyadlarında noktalama işareti eksiliği, harf eksikliği ve düzeltme işareti eksikliği bulunanlar ve değiştirmek isteyenler, (Yasmin/ Yasemin, Memet/ Mehmet, Melhat/Melahat, Çığdem/Çiğdem, Alı/Ali, Nıhal /Nihal, Ulku/Ülkü, Adem/Âdem, Bilal/Bilâl, Kazım/Kâzım, Kamil/Kâmil, vb.) - 2525 sayılı Soyadı Kanununda belirtilen umumi edeplere uygun olmayan ve gülünç ad veya soyadı olduğu değerlendirilenler, (Yalak, Kalas, Sıçan, Deli, Koyun, Top, Boynuz, Ördek vb.) - Ayrı yazılmış olan adların birleştirilmesini (Ayşe Gül/ Ayşegül) ya da bitişik şekilde yazılmış olan adların ayrı yazılmasını (Mehmetcan/Mehmet Can) talep edenler başvurmaları halinde il/ilçe idare kurulu kararı ile ad veya soyadları değiştirilebilmektedir. Mahkeme kararı olmaksızın ad ve soyad değişiklikleri sadece belirtilen koşullarda yapılıyor
Yukarıda hem mevzuatsal hem de örneklerle açıklandığı üzere; ad ve soyadı değişikliği için mahkeme kararı gerekmekte, kanun kapsamında olan durumlarda, kişinin sadece başvurusu yeterli olmamakla birlikte il/ilçe idare kurulunun kararı gerekmektedir. Ayrıca 2017’de yapılan düzenleme ile ilgili istatistiki bilgiler, Genel Müdürlüğümüzce birçok defa paylaşılmış ve basın yayın organlarınca çok defa haber olmuştur. Arama motorlarında “ad soyad değişikliği” ya da “mahkeme kararı olmaksızın ad ve soyad değişikliği” olarak aratıldığında 2018 yılından günümüze uygulama hakkında birçok haber bulunduğu da görülecektir. AKLA MANTIĞA SIĞMAYACAK İLİŞKİLENDİRME Bazı milletvekillerinin son günlerdeki açıklamalarıyla düzenleme hakkında bilgilerinin olmadığı, bilgilerinin olmadığı konu hakkında ise kamuoyunu yanlış yönlendirdikleri görülmüştür. Hatta öyle ki düzenlemeye yönelik uygulamayla ilgili FETÖ mensuplarını kurtarmak ve yabancılara vatandaşlık verilmesi gibi akla mantığa sığmayacak ilişkilendirmeler bile yapılmıştır. DÜZENLEME SONRADAN TÜRK VATANDAŞI OLANLARI KAPSAMIYOR Söz konusu düzenlemeden sadece doğumla Türk vatandaşı olan kişiler yararlanabilmektedir. Sonradan Türk vatandaşlığını kazanan kişiler kapsam dışındadır. 134 BİN 818 KİŞİ İSMİNİ DÜZELTTİRDİ Yaklaşık 5 yıldır yürürlükte olan, mahkemelerin iş yükünü azaltıp vatandaşlarımıza kolaylık sağlayan uygulama ile bugüne kadar 298 bin 670 kişi soyadını değiştirmiş, 134 bin 818 kişi ise ismini düzelttirmiştir. Ülke genelinde ilçe nüfus müdürlüklerine yapılan başvurular kapsamında; 946 Yunis Yunus oldu, 588 Ümüt Ümit oldu, 770 Memet Mehmet oldu, 340 Abubekir Ebubekir oldu, 298 Ferat Ferhat oldu, 218 Çoşkun Coşkun oldu. Kadınlarda; 971 Sümeyya Sümeyye oldu, 276 Keziban Kezban oldu, 592 Firdes Firdevs oldu, 441 Sadet ise Saadet oldu. En çok düzeltilen soyadları ise; 6.550 Top, 3.531 Koyun, 2.432 Satılmış, 2.115 Çoşkun, 2.017 Çakal, 1.830 Deli, 1.729 Uğuz, 1.707 İşik, 1.695 Çıplak, 1.442 Kör oldu.

1 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu: Beni yargılayacaksın, Apo'yu, Selo'yu serbest bırakacaksın

Bakan Soylu, AK Parti İstanbul İl Başkanlığınca başlatılan "Yüz Yüze 100 Gün" projesi kapsamında, AK Parti Silivri İlçe Başkanlığında partisinin üç kademe ilçe yönetimi, mahalle başkanları ve meclis üyeleri ile bir araya geldi. Siyasetin, milletin dili, tercümesi ve özü olduğunu dile getiren Soylu, siyaseti farklılaştırmaya, başkalaştırmaya, küçümsemeye ve devre dışı bırakmaya çalışanların aslında milleti devre dışı bırakmak istediklerini söyledi. İl Başkanlığınca düzenlenen "Yüz Yüze 100 Gün" projesinin milletin taleplerini gözden geçirebilmek adına atılan önemli bir adım olduğunu ifade eden Soylu, AK Parti'nin sadece bir değişim ve kalkınma partisi değil aynı zamanda devrim partisi olduğunu belirtti. Soylu, "21'inci asır başlarken karşı karşıya kaldığımız durumu hepimiz biliyoruz. Amerika'dan, Avrupa'dan parmak sallanan Türkiye vardı. Sınırlarımızın hemen dışında terörle mücadele yaptığımız zaman Avrupa'nın başkentleri dahil olmak üzere, Amerika'nın başkentlerinden 'Sen ne yapıyorsun?' diye uyarılan bir Türkiye vardı." diye konuştu. İstanbul'daki yatırımlara vurgu yaparak, İstanbul Havalimanı, Avrasya Tüneli, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Marmaray gibi birçok hizmet olmasa kentin yaşanmaz olacağını kaydeden Soylu, şehir hastanelerinden üniversitelerine kadar Türkiye'de 20 yılda 100 yılın altyapısının oluşturulduğunu anlattı. Türkiye'nin yaptığı devrimler karşısında ya yoksullukla karşı karşıya bırakılmaya çalışıldığını ya da bir takım fay hatlarının tetiklendiğini belirten Soylu, "Türklük, Kürtlük, Alevilik, Sünnilik, laiklik, anti laiklik diye bizim kendi adımıza bir kısmını zenginlik olarak değerlendirebileceğimiz fay hatlarını tetikleyerek bizi kendi kendimize enerjimizi kaybedeceğimiz bir alana doğru itmeye çalıştılar." dedi. Bakan Soylu, Türkiye'de 10 yılda bir darbe yapıldığına işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bizim ailelerimize, 'Eğer çocuklarınızı siyasete sokarsanız, yani milletin sesini ifade ederseniz sonunuz Adnan Menderes gibi olur. İdam sehpasını görürsünüz.' Hınçlarını alamadılar, rahmetli Özal'ı böyle tehdit ettiler. Hürriyet Gazetesi'nin 3 ayda bir, 6 ayda bir en sağ köşesinde, her zaman Adnan Menderes'in fotoğrafı bulunurdu. O mesaj hem millete hem de ülkeyi yönetenlere mesajdı. Bunların hepsini 20'nci yüzyıldan, bir daha gelmemek üzere, 21'inci yüzyıldan 20'nci yüzyıla iten AK Parti iktidarıdır. Darbeyi, yokluğu, yoksulluğu, geri kalmışlığı yenen, Doğu ve Batı arasındaki makus tarihi ortadan kaldıran, etrafımızdaki coğrafyada huzursuzluk varsa ona adım atmaya çalışan ve sessiz kalmayan da AK Parti iktidarıdır. Dolayısıyla millettir, siyasetin kendisidir, demokrasinin özüdür. Şimdi tahammül edemedikleri bu." "Beni yargılayacaksın, kimi serbest bırakacaksın?" Bazı muhalefet milletvekillerinin "Yargılanacaksınız." sözünü anımsatan Soylu, şunları kaydetti: "Niye yargılanacağız kardeşim? Yargıladınız, Adnan Menderes'i siz astınız. Adnan Menderes'i Cumhuriyet Halk Partisinin kadroları ve bizatihi İnönü'nün kendisi astırmıştır. O darbeyi yapanların hiçbir zaman gücü yetmez. Amerika'yla Avrupa'yla beraber, ortak bir şekilde onu astırdılar. Bize ne demek istiyorlar? Hürriyet Gazetesi'nde 6 ayda bir koyamadıkları fotoğrafı, şimdi sözleriyle Meclis'te söylüyorlar. Tamam kardeşim, beni yargılayacaksın. Kimi serbest bırakacaksın? Apo'yu serbest bırakacaksın, söylüyorsun. Kimi serbest bırakacaksın? Selo'yu serbest bırakacaksın. Beni yargılayacaksın, ne yapacaksın? S-400'ü geri iade edeceksin. İHA'yla SİHA'ları kullanmayacaksın. Etrafındaki coğrafyaya sessiz kalacaksın. Türkiye'nin bugüne kadar ne büyük kalkınma hamlesi varsa hepsini geri alıp, bütün defteri kapatıp Türkiye'yi, eski Türkiye'de olduğu gibi geçmişe mahkum bırakacaksınız. Yargılayacaksanız PKK'yı, KCK'yı, PYD'yi, hem etrafımızdaki coğrafyaya hem de Türkiye'ye hakim etmeye çalışacaksınız. Bu çok net bir şekilde gözüküyor. Yargılayacaksınız da ne yapacaksınız? Büyükelçilerin talimat verdiği 'şu adamı çıkaracaksınız' dediği talimatları birebir yerine getireceksiniz. Bütün yapmak istedikleri bu." Bakan Soylu, AK Parti olarak sadece altyapı üzerine çalışma yapmadıklarını, Türkiye'nin etrafındaki coğrafyanın ve dünyanın da umudu olduklarını dile getirdi. Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı'nı karşılaştıran Soylu, "Cumhur İttifakı idealler ittifakıdır. Yani Cumhur İttifakı sadece bir seçimin kazanılmasına yönelik bir araya gelmiş bir siyasi oluşum değildir. 2023 seçimini kazanalım, 2019'u, 2018'i diye bir araya gelmiş bir anlayış değildir. Tam tersi tarihimizin, medeniyetimizin, değerlerimizin, gelenek ve göreneklerimizin hamuruyla yoğurulmuş ve tarihin içerisinden gelen ve bize emanet bırakılan bütün mirasımıza sahip çıkan, aynı zamanda geleceği de kucaklayan bir anlayışın ta kendisidir. Birbirimize tenakuzumuz yoktur. Millet İttifakı'nın elbette birbirlerine tenakuzları vardır. Biri Doğu'dan konuşur, biri Batı'dan konuşur. Biri aşağıdan konuşur, biri yukarıdan konuşur. Masanın altında başkaları var, üstünde başkaları var. Büyükelçiler başka bir metin yazarlar, kendileri başka bir metin yazarlar. Galip gelen elbette ki büyükelçilerin metinleri olur. Bizim yerlilik ve millilik anlayışımız büyük bir gayretle devam eder, ötekiler de dışarıya el açan anlayışa büyük bir gayretle devam eder." değerlendirmesinde bulundu. Dünyadaki kriz zamanlarında dahi Türkiye'nin hedeflerinden vazgeçmediğini, her krizi kendi adına fırsata çeviren bir anlayışı ortaya koymaya çalıştığını vurgulayan Soylu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bilgeliği ve tecrübesi, Türkiye'nin gücünü, avantajlarını, dezavantajlarını iyi bir şekilde yönetebilme kabiliyeti olduğu için AK Parti'nin 21 yıldır ayakta durduğunu belirtti. "AK Parti, Türkiye'nin üzerinden bu baskıyı kaldırmıştır" İçişleri Bakanı Soylu, İstanbul, Ankara ve İzmir'de CHP'li belediyelerin hizmet yapmadığını, yapabilecek kabiliyetleri ve takatleri olmadığını ifade ederek, 1989-1994 yıllarında bunları gördüklerini ve milletin CHP'ye bir daha iktidar vermediğini kaydetti. Bugün de bunu yaşadıklarını, tarihin tekerrür ettiğini söyleyen Soylu, şöyle devam etti: "Geçmiş yıllarda hep aynısını yaptılar. Yokluklar, kıtlıklar, özgürlüklerin kısıtlanması... Bu ülkede insanları fişlediler, kıyafetlerini fişlediler, aile yaşantılarını fişlediler. Alevi veya Sünni diye fişlediler. Peki fişlediğiniz, kısıtladığınız insanlar özgür olmazlarsa, kendilerini ifade edemezlerse, özgüvenleri olmazsa neye katkı koyabilirler? Ötekisi olmaya mahkum olurlar. AK Parti Türkiye'nin üzerinden bu örtüyü kaldırmıştır. Türkiye'nin üzerinden bu baskıyı kaldırmıştır ve kaldırmaya devam etmektedir. Biz daha yolun başlangıcındayız. Onun için 2023 seçimleri, 2053 seçimlerinin işarıdır, işaretçisidir. 2071'in işarıdır, işaretçisidir. Çok çalışmalıyız, millet çalışanın yanındadır." Milletin her şeyi en iyi gören, anlayan ve bilen olduğunu vurgulayan Soylu, millete karşı yanlışları, ihanetleri, yarı yolda bırakan bir anlayışları olmadığını, kendi hevesleri, makam ve çıkarları için ülkenin anlayışını ve iradesini başkalarına devretmediklerini, milletin de bunu bildiğini söyledi. Bakan Soylu, milletle beraber olacaklarını ve milletin söylediklerinin tamamını zihinlerine kazıyacaklarını belirterek, "2023 sonrası Türkiye'nin gelecek vizyonunu, gelecek politikasını hem tecrübelerimizle hem de milletimizin bize söyledikleriyle yeniden bina edip, Türkiye'nin geleceğine güçlü adımlarla gideceğiz." dedi. Muhalefetin kendilerine ait bir değerlendirmesi, bakışı ve değerlerine ait bir saygısı olmadığını söyleyen Soylu, şunları kaydetti: "Onlar kazanmak için her yolu mübah gören bir kimliksiz yolun yolcularıdır. Açık ve net. Bunun Akşener'i de öyle, Kılıçdaroğlu'su da öyle, bunun diğerleri de aynı şekilde öyledir. Nereden gelirse... Amerikan'dan mı gelir, eyvallah. PKK'dan, HDP'den mi gelir, eyvallah. Siz kaç puansınız ki bir araya geliyorsunuz, kaç puanı topluyorsunuz ki yüzde 50'yi aşacaksınız? Matematik belli. HDP ve PKK... Kadın Meclis'te söylemedi mi? 'Bizim oylarımızla burada oturuyorsunuz' demedi mi? Akşener bana oradan laf yetiştiriyor; 'İçişleri Bakanı, onlarla sözleşme imzaladı diye beni suçluyor.' dedi. Evet, 2018 seçimlerinde söyledim. Benim söylediğimi Meclis tutanaklarında, PKK HDP milletvekili çıkıp söylemedi mi? Söyledi. Allah, masa altında bu ülkeye ihanet sözleşmesi kimseye imzalatmasın. Allah bize öyle gün göstermesin. PKK'yla HDP'yle her türlü iş birliğini yapacaksınız. Ondan sonra da 'Biz bunu yaptık mı yapmadık mı' diye bir de bizi suçlayacaksınız. Oylarınızda ve milletvekilliğinizde onların imzası ve payı var. Bunu onlar da söylüyor, ben de söylüyorum, matematik de söylüyor. Millet İttifakı nasıl yüzde 50'yi yakalayacak? Üst üste koyuyorsunuz, nasıl yakalayacak?" Bakan Soylu'nun konuşmasının ardından AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe ve Silivri İlçe Başkanı Mutlu Bozoğlu da konuşma yaptı.

1 yıl önce

FETÖ’cülerin bir ırkçı yalanı daha! Eskişehir’de kılıçla gezdiği iddia edilen gençler Türk ve figüran çıktı

Dün, ‘’@whisperhaber’’ ve ‘’@bellshaber’’ adındaki firari FETÖ’cü hainler tarafından yönetilen provokatör hesaplar, Eskişehir’de 3 yabancının gündüz vakti sokakta ellerinde kılıçla gezdiklerine yönelik yalan paylaşımlarla yine halkı galeyana getirmeye çalıştı. ‘’3 YABANCI ELLERİNDE KILIÇLA GEZİYOR’’ DEDİKLERİ KİŞİLER TÜRK VE FİGÜRAN ÇIKTI Daha önce de eski videoları yeniymiş gibi lanse ederek ya da gerçek dışı birçok görüntüyü çarpıtarak provokasyon yapan FETÖ’cülerin, ‘’Yabancı uyruklu üç şahıs Eskişehir Tepebaşı’nda kılıçla yürürken görüntülendi’’ başlığıyla yaymaya çalıştığı video ile ilgili gerçek ortaya çıktı. Videodaki şahısların ellerindeki meteryallerin, Eskişehir’de çekilen, ‘’Trablus Mahsusa’’ filminde kullanıldığı, 3 kişinin de Türk olduğu, film setinde figüran olarak görev aldıkları öğrenildi. https://www.youtube.com/shorts/aKB2MSaW2Fg?feature=share

1 yıl önce

İYİ Parti'den yine tiyatro: Meral Akşener'e 'Geçinemiyorum' diyen genç kadının yurt dışında tatil fotoğrafları ortaya çıktı

Geçtiğimiz aylarda 20 gençle buluşan Akşener'in gelecek beklentilerini sorması üzerine geçinemediğini söyleyen Ece Hatipoğlu'nun sosyal medya paylaşımları ortaya çıktı. Türkiye'de geçinemediğini öne süren Hatipoğlu'nun yurt dışında düzenlenen spor organizasyonlarını kaçırmadığı, Mısır, Yunanistan ve Hollanda'da tatil yaptığı görüldü.

1 2 ... 1376 1377 1378 1379 1380 1381 1382 ... 2668 2669