08 Mayıs Çarşamba 2024
2 yıl önce

Erdoğan’dan Diyarbakır ziyareti sonrası kurmaylara talimat

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısında, Kanal İstanbul projesinde yer alan, yaban hayatını korumak ve yaban hayvanlarından kaynaklı trafik kazalarının önüne geçmek için yapılacak olan "ekolojik köprü" ile ilgili değerlendirmeler yapılırken, Erdoğan'ın, muhalefetin projeye yönelik olumsuz söylemlerine karşı kurmaylarına Kanal İstanbul'un ne kadar çevreci bir proje olduğunun vatandaşa anlatılması yönünde talimat verdiği öğrenildi. DİYARBAKIR DEĞERLENDİRMESİ: MİLLETİMİZİN DAVAMIZA TEVECCÜHÜNÜ GÖRDÜK Cumhurbaşkanı Erdoğan toplantıda, geçtiğimiz günlerde gerçekleştirdiği Diyarbakır ziyaretiyle ilgili de değerlendirmelerde bulundu. Erdoğan'ın, "Vatandaşlarımızla rûberû bir araya geldiğimizde, buluşmalar gerçekleştirdiğimizde milletimizin teveccühle davamıza yöneldiğini gördük" dediği ifade edildi. Erdoğan'ın ayrıca, kurmaylarına, "Çalınmadık kapı, sıkılmadık el, girilmedik gönül bırakmayacaksınız. Yaz dönemi geliyor, hepimiz sahaya ineceğiz. Tevazuuyla hareket edeceğiz" talimatını verdiği belirtildi. AK PARTİ "ÇEVREYE EN DUYARLI" PARTİ Türkiye Gazetesi'nde yer alan habere göre; MYK toplantısında, Çevre, Şehir ve Kültür Başkanlığı'ndan sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan bir sunum yaptı. Sunumda 5 bin kişinin katıldığı ankete yer verildi. Ankete göre, "Çevreye en duyarlı parti hangisi?" sorusuna vatandaşların yüzde 38'i AK Parti, yüzde 20'si ise CHP cevabını verdi. Katılımcıların yüzde 34'ü ise aynı soruyu "hiçbiri" diye cevapladı. 90 MİLYON TON KARBON SALINIMI ENGELLENDİ Muhalefetin otoyollara yönelik eleştirilerin de gündeme geldiği sunumda, otoyolların sadece ulaşımın rahatlamasını sağlamadığı, çevreye de katkısı olduğu, 90 milyon ton karbon salınımını engellediği belirtildi. ÜCRETLİ POŞET YÜZDE 90 TASARRUF SAĞLADI Ayrıca, "ücretli poşet" uygulamasının getirilmesiyle yüzde 90 oranında tasarruf sağlandığı da ifade edildi.

2 yıl önce

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: Diyarbakır Anneleri'ne buradan selamlarımızı gönderiyoruz

Ömer Çelik'in konuşmasından satır başları şöyle; DİYARBAKIR ANNELERİ Diyarbakır Anneleri'ne buradan selamlarımızı gönderiyoruz. Cumhurbaşkanımızın kendileriyle buluştuğunda söylediği gibi onların acıları, bizim acıları. Sayın Cumhurbaşkanımızın Diyarbakır ziyareti son derece olumlu geçti. Diyarbakır Anneleri'yle buluşması son derece tarihi bir buluşma. Burada verdiği mesajlar içerisinde bizim siyasetimiz açısından hem vatandaşlarımızın kültürel zenginliklerini yok sayan inkâr politikalarına karşı olduğumuzu, bunun için verdiğimiz mücadelenin gücünü, Türkiye'nin bütün vatandaşlarının birinci sınıf, eşit vatandaş muamelesi görme yönünde yaptığımız mücadeleler konusunda verdiği mesajlar önemli. İnkar politikasına karşı olduğumuz gibi bunun öbür yüzünü oluşturan terör politikasına ve teröre karşı verdiğimiz mücadele de son derece güçlü. Hem inkar hem terör siyasetine aynı anda güçlü şekilde karşı durarak hem demokratik standartlarımızı artırmayı hem de hizmet siyasetimizi Türkiye'nin her yerine ulaştırmaya devam edeceğiz. Bugün MYK'da en kapsamlı şekilde vakit ayırdığımız konu çevre konularını ele aldığımız gündem maddesi oluşturdu. Derli toplu şekilde çevre siyasetiyle bütün ilkelerimizin ele alındığı çok güçlü bir çerçeve sundu Çiğdem hanım. İklim değişikliğiyle mücadele konusunda şöyle bir hazırlığı var partimizin. Sadece doğanın zedelenmesi, yıpranmasına yönelik faaliyetlere değil, aynı zamanda çevrenin, doğanın kuvvetlendirilmesine hazırladıkları stratejileri bizlerle paylaştı. Şehirlerdeki çevre siyasetiyle ilgili attığımız adımlar konusunda vatandaşımızın daha çok bilgilendirilmesi söz konusu olacak. Burada enerji başlığı, endüstri başlığı önemli. Ormancılık konusunda neler yaptığımız önemli. Emine Erdoğan hanımefendinin liderliğinde yapılan sıfır atık projesi... Tüm bunlar MYK'mızda ele alındı. Daha yaşanabilir şehirler için bir çevre siyasetinin harekete geçirilmesi konusunda medeni şehir kavramının daha vurgulu hale getirilmesi, hem siyasetimizin parçası olarak hayata geçirilmesi, hem bu konudaki bilincin artırılması... Marmara'daki müsilajın temizlenmesiyle ilgili son derece güzel haberler alıyoruz. Son 5 gündür Marmara Denizi yüzeyinde müsilaj görülmedi. Bu tabii ki sevindirici ama bizi rehavete sevk etmemeli. Bakanlığımızın çalışmalarıyla 11 metreküpe yakın müsilaj temizlendi. Çalışmalar güçlü şekilde devam edecek. 15 TEMMUZ YILDÖNÜMÜ Cumhurbaşkanımızın liderliğinde topyekün direnişine şahit olduk 15 Temmuz çerçevesinde. Bu darbe girişiminin faillerin yakalanmasına yönelik süreci daha da güçlü şekilde sürdürüyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız yarın 15 Temmuz'da 15 Temmuz Anıtı'ndaki anma törenine katılacak TBMM'de. 3 binin üzerinde program yurtiçinde ve yurtdışında yapılmak üzere İletişim Başkanlığımızca koordine ediliyor. Yurtiçinde ve yurtdışında gerçekleştirilecek toplam program sayısı 3 bin 876'dır. İlk defa tarihimizde o gün CUmhurbaşkanımız çağrısıyla sokaklara dökülerek bu alçak darbe girişimine karşı topyekûn bir mücadele ortaya koydu. En az DEAŞ kadar sapkın bir ruha sahip olan bir FETÖ... DEAŞ'a ses çıkaranların FETÖ'yü himayet etmelerinin anlamı yoktur. Terör örgütleri konusundaki bu çifte standardın altını çizmek isterim. Taraflara itidal tavsiye ediyoruz gibisinden son derece sığ açıklamalar yapıldı o gün. Vatandaşlarımızı şehit eden, demokrasimizi tehdit eden bu saldırı karşısında bu saldırıyı gerçekleştirenlerle meşru haklarını savunan vatandaşlarımızı aynı kefeye koyarak böyle bir söylemde bulunmak bu saldırıyı yapanları cesaretlendirmekten başka işe yaramaz.

2 yıl önce

Mahir Ünal: 'Kayıp silahların gündeme getirilmesi 15 Temmuz'u itibarsızlaştıran argümanları içeriyor'

AK Parti'li Ünal, 15 Temmuz hain darbe girişiminin 5'inci yıl dönümünde, açıklamada bulundu. Ünal, 15 Temmuz'u siyasi tartışmanın malzemesi yapmanın son derece yanlış olduğunu söyleyerek, "Çünkü; o geceyi bu Meclis'te CHP'lisi, MHP'lisi, AK Partilisi birlikte yaşadı. 15 Temmuz'da bir millet mutabakatı oluştu. Bu millet mutabakatı aslında 7 Ağustos Yenikapı mitinginde de mevcuttu. O millet mutabakatının içerisinde CHP de vardı. Ama 7 Ağustos'tan sonra ne oldu bilmiyoruz. CHP, 15 Temmuz'a 'kontrollü darbe', 'tiyatro' demeyi seçti. Bu gecede millet çıplak elleriyle, istiklaline, devletine, geleceğine sahip çıktı" dedi. 'İYİ NİYETLİ AÇIKLAMALAR DEĞİL' Ünal, devletin hukuk temelinde verdiği kararların siyaset malzemesi yapılmasının yanlış olduğunu belirterek, "15 Temmuz darbe girişiminin yıl dönümünde CHP'nin, CHP'nin yandaş medyasının hem KHK'lıları gündeme getirmesi, hem kayıp silahlar konusunu gündeme getirmesi, bunun da 15 Temmuz'un yıl dönümüne denk gelmesi, 15 Temmuz'la ilgili millet nezdinde ve uluslararası alanda oluşmuş olan meşruiyeti yaralayan, itibarsızlaştıran argümanlar maalesef içeriyor. Kayıp silahlar iddiası daha önce FETÖ'cü hesaplar tarafından ortaya atıldı. Türkiye'de de hemen bazı hesaplar bunu alıp kullanmaya ve yaymaya başladılar. Bunları iyi niyetli açıklamalar olarak görmek mümkün değil" diye konuştu. 'BİRİLERİNİN GERÇEĞİ UNUTMAMASI GEREKİYOR' Ünal, 15 Temmuz sonrası her türlü hukuki yolun, OHAL İzleme Komisyonu'na varıncaya kadar kurulduğunu, hukuk devletlerinde olması gereken bütün mekanizmaların oluşturulduğunu bildirdi. Mağduriyetlerin oluşmaması için her türlü hassasiyetin gösterildiğini vurgulayan Ünal, "OHAL İzleme Komisyonu'na yüz binin üzerinde başvuru oldu. Bu başvuruların birçoğunun, yaklaşık 50 binin üzerinde başvurunun tek bir kalemden çıktığı, sadece altındaki imzaların değiştirildiği açık bir şekilde ortaya çıktı. OHAL İzleme Komisyonu bütün bu başvuruları en ince detaylarına kadar inceledi. Herhangi bir mağduriyet oluşmuşsa, bunların geri dönüşlerine ilişkin hukuki alt yapıyı oluşturdu. O yüzden burada birilerinin Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğu gerçeğini unutmaması gerekiyor" ifadelerini kullandı. 'BUNUN ADI MUHALEFET MİDİR?' CHP'nin, özellikle yargılama süreçlerinin bitmesi ve Türkiye'deki iç hukuk yollarının kapanmasından sonra, bu davaların Avrupa İnsan hakları Mahkemesi'ne (AİHM) taşınmasını amaçladığına işaret eden Ünal, "Yani AİHM'de görülecek davalara ilişkin, Türkiye aleyhine oluşturulmak istenen bir altlık var. İkincisi, o dönem Kemal Kılıçdaroğlu mahkemelerle ilgili çok kötü açıklamalar yaptı. Türkiye'deki yargılamanın gayri meşru olduğunu, o gece suçüstü yakalanmış darbecilerin yargılandığı mahkemeleri bile gayri meşru ilan etti. Savcıları 'satılmış savcılar, satılmış hakimler' ifadeleriyle Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin yargı sistemini tartışmaya açtı. Bütün bu söylemler aslında Türkiye'nin uluslararası alanda yalnızlaştırılması, tecrit edilmesi, Türkiye'deki hukuk sisteminin meşruiyetinin yara görmesine zemin hazırladı. Bu çalışmalarıyla da AİHM'e dönük bir altlık oluşturmayı amaçladılar. Peki bunun adı muhalefet midir? Muhalefet, 'Türkiye'de mal ve can güvenliği yok' diyerek, aslında uluslararası alanda Türkiye'ye karşı uygulanan tecrit, Türkiye'nin tam bağımsızlık mücadelesine karşı uygulanan o tecrit politikasının bir aparatı ve parçası haline geldi" dedi.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Cumhur İttifakı olarak bizden başka derdi millet, devlet, evlatlarına büyük ve güçlü bir Türkiye bırakmak olan başka bir siyasi kadro yoktur

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamasından satırbaşları: Bir kaç gün daha devam edeceği anlaşılan Meclis çalışmalarında başarılar diliyorum. Meclisimiz bugüne kadar 188 kanun teklifini kabul etmiştir. Meclis Genel Kurulumuz, Sayıştay'ın yeni başkanını da belirlemiştir. 10 adet Meclis Araştırma Komisyonu kurulmuştur. 6'sının raporları Genel Kurul'da görüşülerek nihayete erdirilmiştir. Son günlerine geldiğimiz yasama yılında Meclisimiz 101 birleşimde 650 saat çalışmıştır. Meclis çalışmalarının lokomotifliğini Cumhur İttifakı'nı oluşturan AK Parti ve MHP yürütmektedir. AK Parti grubundaki her bir arkadaşımın komisyonlara ve Genel Kurul'a katılım yoklamalarını bizzat takip ediyorum. Mahşeri vicdanının en üst düzeydeki temsilcisi olan Meclis'in medeni bir iklimde faaliyetlerini sürdürmesine önem veriyoruz. Salgın şartları sebebiyle kesintiye uğrayan vekillerle 50-60 kişilik gruplar halinde sohbet toplantılarımızı yeniden başlattık. Bu buluşmaların ilk turunu tamamlamış olduk. Ekim'de Meclis açıldığında bu toplantıları yeniden başlatacağız.  SİYASİ MÜSİLAJI ETKİSİZ HALE GETİRECEĞİZ Normalleşme sürecine paralel olarak il ziyaretlerimizi tekrar hızlandırdık. Bu hafta sonu Erzurum'da olacağız. Ağustos ayı başında da kapsamlı bir Karadeniz programımız olacak. Biz hiç bir zaman vatandaşımızın kapısına seçimden seçime giden bir parti olmadık, olmayacağız. Sahayı güçlü biçimde tutmak mecburiyetindeyiz. Boş bıraktığımız her alanı karşı tarafın yalanla doldurduğunu unutmamalıyız. CHP ve şürekası kendilerince yakaladıkları fırsatları değerlendirmek için yalan çıtasını sürekli yükseltmek suretiyle milletimizin zihnini bulandırmaya çalışıyor. Onların gündemlerinin peşine takılmayacağız. Mümkünse sıkıntısını çözerek, gönlünü alarak vatandaşımıza kendisine verdiğimiz değeri gösterecek duruşu ortaya koymamızdır. AK Parti'yi millet kurmuştur, bu partinin tek sahibi millettir diyoruz. Milletin partisine yakışan, milletin içinde olmaktır. Nasıl kıyılarımızı işgal eden müsilajın üstesinden geliyorsak siyasi müsilajı da aynı şekilde etkisiz hale getireceğiz. CHP içinde gizlenemez hale gelen taciz, tecavüz, hırsızlık, istismar skandallarını gözlerden kaçırmak için başlattığı karalama kampanyalarını başlarına geçireceğiz. HEDEF 2023 HAZİRAN İnsanımız eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye, enerjiden spora kadar her alanda yıllardır özlemini çektiği eserlerle bizim dönemimizde buluştu. Türkiye'nin bugünü gibi geleceğini de inşa edecek yegane siyasi yapı yine burasıdır. Türkiye'nin hak ve özgürlükler alanını genişletme konusunda ihtiyaçları mı var? Bunu yapacak olan biziz. Cumhur İttifakı ve AK Parti olarak bizden başka derdi millet, devlet, evlatlarına büyük ve güçlü bir Türkiye bırakmak olan başka bir siyasi kadro yoktur. Biz hiçbir meseleyi, talebi görmezden gelmedik, gelmiyoruz. Milletimiz ne diyorsa onu hayata geçirmek için tüm imkanları kullandık. Karşı çıktıkları hangi hzimet varsa hepsini de önce ve en çok kullananlar kendileri olmuştur. Buradaki mesele muhalefet etmek adına karşı çıkmak adına engellenmek istenen projeler adına samimiyetsiz yaklaşımın milletimize en iyi şekilde aktarılmasıdır. Biz Cumhur İttifakı olarak bu yola kararlı şekilde çıktık. Ve hedef 2023 Haziran. Tek taahhütleri var olanı satmak, dağıtmak olan zihniyetin ülkenin hangi meselesine çözüm üreteceğinin muhasebesini milletimizle birlikte yapmalıyız. Kimi belediyelerin bakanlıklarımızın yaptıkları çalışmaları sahiplenme çalışmalarına karşı dikkatli olmalıyız. Her türlü hırsızlık kötüdür. Siyasi hırsızlık, hizmet hırsızlığı daha da kötüdür.  Karşımızda hala yalan, çarpıtma dışında politika yöntemi bilmeyen, tek parti faşizminin özlemiyle yanıp tutuşan bir muhalefet var. Biz kimin ne dediğine bakmayacağız. Biz kendi işimize bakacağız. Biz derdi millet olan, derdi insan olan, ülke olan, hizmet eseri ve yatırım olan bir partiyiz. Böyle bir ittifakız. İnşallah 2023'te Cumhur İttifakı olarak halkımızın karşısına bu anlayışla çıkacağız. Sanayi üretimi bir kez daha rekor seviyede artarak ülkemizin üretim gücünü teyit etti. Ekonomiyi böyle konuşuyoruz. Ekonominin bel kemiği olan sanayi ile yolumuza devam ediyoruz. Türkiye inşallah adım adım hedeflerine yaklaşıyor.  DİN KİSVESİ ADI ALTINDA BU MİLLETİ SÖMÜRENLERE DE PRİM VERMEYECEĞİZ Yarın 15 Temmuz'un 5. yıldönümü. Türkiye, PKK ve DEAŞ gibi diğer terör örgütlerine karşı yürttüğü mücadeleyi FETÖ ihanet şebekesine karşı da vermektedir. Sinsi yapının ülkeden temizlenmesi kolay değildir. Biz bunları içerde de dışarda da kovalıyoruz. Yakaladıkça Türkiye'ye getiriyoruz. Orta Asya'daki en büyük para olaylarını koordine eden yakalandı, getirildi. Bütün sorgulamaları yapıldı. Diğer terör örgütleriyle mücadelemizi nasıl tavizsiz ve kararlı bir şekilde yürütüyorsak FETÖ'yü de aynı şekilde son mensubu etkisiz hale gelene kadar takip edeceğiz. Din kisvesi altında bu milleti sömürenlere de prim vermeyeceğiz, bu da böyle bilinsin. Kutsallarımıza saldıranlara prim vermeyeceğiz. Meclisimiz, Külliyemiz buralarda o gece kaç evladımız şehit oldu... Tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Külliye'nin karşısında müzemizi bitirdik, açılışını yapacağız. Ülkemizin güvenliği artık sınırlarda değil tehditlerin bulunduğu yerde başlıyor. Diplomatik misyonlarımızın tüm alt birimlerde güçlendirmemizin sebebi budur.  PKK'ya da FETÖ'ye de teyakkuz halimizi sürdüreceğiz. Bu sadece siyasetin sorumluluğunda olan bir mesele değildir. 84 milyon vatandaşımızın tamamı ülkeyi ayakta tutacak bu kutlu davanın tarafıdır. Yeni nesillerin, çocukların bu anlayışı okul öncesinden başlayarak kazanmalarını sağlamak mecburiyetindeyiz. Kültürünü bilmeyen nesiller avuçladığımız su gibi elimizden akıp gitmeye mahkumdur. Hep birlikte bu doğrultuda azimle, cesaretle yolumuza devam edeceğiz. Temmuz ayı içinde göğsümüzü kabartan başarılara imza atan sporcularımızı tebrik etmek istiyorum. İşitme engelli sporcularımız adeta destan yazdılar. Salı günü Kurban Bayramımızla kucaklaşıyoruz. Bizler bir gün öncesinden Kuzey Kıbrıs'a gideceğiz. Geniş bir heyetle KKTC'de olalım diyoruz. KKTC'de Kurban Bayramımızı kutlamış olacağız. Hem bayramlaşacak, hem 20 Temmuz törenlerine katılacağız. Buradan vereceğimiz mesajların hem KKTC'ye moral, tüm dünyaya da kararlılık olarak dalga dalga yayılacağına inanıyorum. 

2 yıl önce

AK Parti İstanbul İl Başkanı Kabaktepe'den İstanbullulara çifte müjde: Artık ücretsiz olacak

CHP’li İBB, sağlık çalışanlarına yönelik ücretsiz otopark ve toplu taşıma hizmetini 1 Temmuz itibariyle sonlandırmıştı. AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe’nin talimatıyla; salgın riskinin henüz bitmemesi, aşılama hizmetinin devam etmesi nedeniyle sağlık çalışanlarına tanınan hakkın uzatılması için çalışma başlatıldı. 31 ARALIK 2021’E KADAR UZATILACAK İBB Meclisi AK Parti Grubu’nun çalışmalarını tamamlamasıyla söz konusu teklif Temmuz ayı meclis gündemine alındı. Müjdeli haberi İstanbullularla paylaşan AK Parti İstanbul İl Başkanı Kabaktepe, “Sağlık çalışanlarımızın toplu taşıma ve İSPARK’ları ücretsiz kullanma hakkını 31 Aralık 2021’e kadar uzatıyoruz.” dedi. Söz konusu haktan; tüm sağlık kurum ve kuruluşlarında çalışan memur, işçi, sözleşmeli tüm çalışanların, İBB ve ilçe belediyelerindeki sağlık çalışanlarıyla İBB Mezarlıklar Müdürlüğü çalışanları istifade edebilecek. MİNİBÜSÇÜ ESNAFINA EKONOMİK DESTEK Bir diğer müjde de minibüsçü esnafına geldi. Pandemi koşullarından olumsuz etkilenen sektörlerin başında gelen minibüsçülere destek olmak yeni bir teklif hazırlandı. AK Parti Grubu tarafından hazırlanan teklif hakkında bilgi veren AK Parti İstanbul İl Başkanı Kabaktepe, “Minibüsçülerimizin 1 Ocak 2020’den 1 Ocak 2022’ye kadar İSPARK kullanımlarının ücretsiz olmasını karara bağlıyoruz. Şimdiden hayırlı olsun.” ifadelerini kullandı.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ekonomimizi saldırılara karşı güçlendirdik

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamasından satırbaşları: Rahmetli Menderes'ten beri kendi değerlerine saygılı herkesin yanında yer alan milletimiz bize de yeri geldiğinde canı pahasına sahip çıkmıştır. İktidara geldiğimizde milletimiz ne istiyorsa onu yapacağız demiştik. Girdiğimiz her seçimde milletimize güvendik. Sırtını karanlık mahfillere dayayarak efelenenler sandıkta dersini aldı. Özellikle son 8 yıldır partimizin ve şahsımızın yaşadığı kesintisiz saldırı sürecinden milletimizden aldığımız güçle dimdik çıkmayı başardık. TERÖRİSTLERİ AÇTIKLARI KUYULARA GÖMDÜK Fitili ilk Gezi olaylarıyla ateşlediler. Güya ağaç diyerek yola çıktılar. Sonra ülkemizin kalkınma projelerinin durdurulması talebine kadar götürdüler. Biz buradaki oyunu gördük. Kararlı duruş sergileyerek bu tuzağı bozduk. Ardından FETÖ'nün militanları üzerinden 17/25 Aralık kumpasını devreye soktular. CHP'nin borazanlığı yaptığı bu süreci seçimleri gölgelemek için kullanmaya çalıştılar. Çevirmedik fırıldak kalmadı. Her iki seçimde de hüsrana uğradılar. Sonra PKK sahne aldı. Çukurlar kazarak, masum insanları canlı kalkan olarak kullanarak kendilerince bir senaryoyu uygulamak istediler. Teröristleri açtıkları kuyulara gömdük.  YURT DIŞINDAKİ ALTINLARIMIZI GETİRDİK 15 Temmuz darbe girişimini FETÖ eliyle gerçekleştirilen arkasında daha büyük şebekenin olduğu tarihimizin en büyük ihanetlerinden biridir. Şehit olan güvenlik güçlerimize, vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Milletimiz son 8 yıldır yaşadığımız her hadisede 85 milyon tek yürek olarak bayrağımızı dalgalandıran o rüzgarı kesmemiştir. Ülkemize diz çöktürme gayretleri bu kutlu mücadelelere rağmen sona ermemiştir. Yeni hedef ekonomimizdi. Gece yarısı operasyonlarla defalarca atağa kalktılar. Biz yurt dışındaki altınlarımızın tamamını ülkemize getirmek, döviz rezervlerimizi güçlendirmek suretiyle hazırlıklarımızı önceden yapmıştık. Hamdolsun bu süreci de en az hasarla atlattık. Elbette sıkıntılar yaşıyoruz. Hedeflenen sonuçlar ile sıkıntılar arasında dağlar kadar fark var. Gezi olaylarındaki amaç neyse ekonomimize yönelik saldırılardaki amaç da odur. 15 Temmuz darbe girişiminin gerisindeki sinsi gaye ile ekonomimizi krize sokma planlarındaki hedef aynıdır. İLAVE DESTEK ADIMLARI ATABİLİRİZ Gelişmiş ülkeler bu dönemde bocalarken biz uyguladığımız hızlı yönetimimizle herkesten ayrıştık. En az mağduriyet bu sürecin geride kalmasını sağladık. Önümüzdeki dönemde salgının küresel düzeydeki seyrine, ekonomideki gelişmelere ve diğer hususlara bakarak milletimiz için ilave destek adımları atabiliriz. Bu ülkedeki hiçbir birey sahipsiz değildir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti 2023 hedefleriyle son bir asırdaki en güçlü yürüyüşünü gerçekleştirmektedir. Bu yürüyüşü mutlaka zaferle neticelendireceğimize inanıyorum. 2023 SEÇİMLERİ Dünyanın en güçlü ülkeleri arasına girmek için 2023 virajını kazasız belasız dönmemiz gerekiyor. Bu bakımdan 2023 seçimleri çok önemli hale gelmiştir. Karşımızdakiler de farkında. Terör örgütlerinden asırlık acılara kadar her konuyu kullananlar seçimler için muhalefete açık çek vermiş gözüküyor. Muhalefetin giderek çirkinleşen, buram buram kin ve nefret kokan üslubu 2023 için telaşlarını da ele veriyor. Yalanı ne kadar büyük söylerlerse inandırmasının da o kadar kolay olacağına telkinine öylesine inanmışlar ki freni patlamış kamyon gibi yokuş aşağı gidiyorlar. Bizim güç ve destek kaynağımız da milletimizdir. Seçimlere kadar önümüzde yaklaşık 2 yıllık vakit var. Sizlerden bu vaktin her gününü, her anını en verimli, en etkili, en dolu şekilde değerlendirmenizi istiyorum. 2023'e eğer kararlı şekilde hazırlanacaksak bizim için şurada son iki durak var. Bu 2021'dir, 2022'dir. 2023 tamamen seçim yılıdır. Gelecek nesillere yoğun bir vebalin altındayız. Hassasiyetimiz çok çok önemli. Çalışmak, daha çok çalışmak ve sonunda başarmak dışında bir alternatifimiz yoktur.  ÇALIŞMALARI GENEL MERKEZ'E RAPORLAYACAĞIZ Bugün il, ilçe başkanlarımız, kadın kollarımız başkanlığımız bir aradayız. Kabine üyelerimiz burada var. Vekillerimiz var. Meclis ara veriyor. Meclis'in ara vermesiyle birlikte hepimiz meydanlarda olacağız. Arazide yapacağımız çalışmaların raporlarını Genel Merkez'e kesinlikle raporlayacağız. Grup Başkanvekillerine raporlayacağız. Hangi arkadaşlarımız ne kadar çalışma yaptı, nasıl çalışma yaptı. Bunları sizlerden alacağız. Yoksa bir turistik seyahat olarak illerimize gideceksek nafile. 2023 tamamen seçim yılıdır. UÇAKLARI SATINCA DEVLETİ YÖNETMİŞ Mİ OLUYORSUN? İstikametini kaybetmiş, avara kasnak gibi dolaşanlara bu memleketi teslim edemeyiz. İşte neler söylediğini görüyorsunuz. Gelince uçakları satacakmış. Senden öncekiler de bunları söyledi. Devlet yönetmenin ne anlama geldiğinden haberin yok. Uçakları satınca devleti yönetmiş mi oluyorsun. Dünyayı dolaşacaksın. Neyle? Tarifeli uçaklarla mı? Otobüslerle beraber seyahat edersin. Ondan sonra da muasır medeniyetler seviyesine çıkarsın. Sen bu kafayla daha çok gidersin. Millet ittifakının diğer üyeleri de bunlardan farklı değil zaten. Aynı. Bunlardan bir şey olmaz. 

2 yıl önce

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: Türkiye Cumhuriyeti sicili en temiz ülkedir

AK Parti Sözcüsü Çelik, partisinin MKYK gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu. Ömer Çelik'in konuşmasından satır başları şöyle: Diyarbakır annelerine MKYK üyelerimiz adına selamlarını iletiyoruz. Terörle mücadele konusunu yakın bir şekilde takip ediyoruz. Her geçen gün daha ve net açık şekilde görüyoruz. Bu bölgenin çocuklarını kendileri için umutlu bir gelecek inşa etmeye çalışan çocukları kendileri için terörist yapmaya çalışanlar, kendilerini yakın olanları köleleştirmeye çalışan bir düzen kurmaya çalıştıklarını görüyoruz. Bu operasyonlar olmasaydı teröristler ve onlara destek verenler çok büyük bir mesafe alacaklardı. Ülkemizde operasyon yapmaya çalışanlara vereceğimiz cevap nettir. Teröre kimin destek verdiğini görüyoruz. Müttefiklerimizin teröre verdiği destek bizi üzüyor. Bunların arkasına kimlerin saklandığını, kimlerin destek verdiğini görecek kadar da Türkiye Cumhuriyeti'nin köklü bir devlet tecrübesi vardır. Bunlarla mücadelenin en kararlı şekilde sürdürülmesi konusunda her türlü imkana da sahibiz. Türkiye, çocuk asker kullanmamıştır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu konuda sicili en temiz devlettir. Çocuk terörist meselesinde Türkiye Cumhuriyeti devleti en temiz devlettir. İftira bile atılamayacak bir devlettir. Türkiye, insan ticaretinin önlenmesi konusunda en güçlü mücadeleyi veren ülkelerden birisidir. Çocukları savaşçı olarak kullananların başında PKK ve DEAŞ terör örgütü gelmektedir. ABD'nin İnsan Ticareti raporunda Türkiye'nin suçlanması asla kabul edeceğimiz bir durum değildir. Buradan bir kere daha İskeçe Türk Birliği’nin bu haklı mücadelesinin yanında olduğumuzu ifade ediyoruz. Yedi ilde 8 bin 739 denetim yapıldı. Mevzuata uymayan 140 tesise 18 milyon ceza kesildi. Kazanımları korumanın yolu aşılamaya destek vermektir. Pandemi destekleri yıl sonun da 196 milyar TL'ye ulaşacak Çocukları dağa kaçırılmış. Bu dağa kaçırmalar da belli siyasiler aracılığıyla yapılmış. İlk defa bu kadar sivil, anne vicdanının bir araya gelerek talep ettiği tek bir şey var, evladını istiyor. Dünyada bundan daha meşru ve haklı bir talep olabilir mi? Olamaz. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Kıbrıs ziyareti Bundan rahatsız olanlara 'kendi işinize bakın' diyoruz.

2 yıl önce

AK Parti’den İçişleri Bakanlığı’ndan istifa ettiği iddia edilen Süleyman Soylu ile ilgili açıklama: Birlik ve beraberliğimizi bozamayacaksınız

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, yaptığı açıklamada, “Güne yeni bir YALAN ile uyandık, Kamuoyunu doğru bilgilendirme gecikmedi, Günün her vaktini milletimize hizmet için geçirme azmimizden VAZGEÇİREMEYECEKSİNİZ, Birlik ve beraberliğimizi BOZAMAYACAKSINIZ. dedi.

1 2 ... 82 83 84 85 86 87 88 ... 93 94
Server Error
500
Server Error