08 Mayıs Çarşamba 2024
2 yıl önce

AK Parti Grup Başkan Vekili Mahir Ünal'dan Hayvanları Koruma Kanunu açıklaması

Ünal'ın açıklamalarından satır başları şu şekilde: Hayvanları Koruma Kanunu'nu bu hassasiyetle yeniden şekillendirmiş bulunuyoruz. Grubumuz, STK'lar, belediyeler, bakanlıklarla görüşmeler gerçekleştirmiştir. Meclis Araştırma Önergesi, diğer parti gruplarının verdiği Meclis Araştırma Önergeleri ile birleştirilerek 2019'da hayvan haklarının korunması amacıyla Meclis Araştırma Komisyonu kurulmuştur. Konunun tarafı herkesin araştırma komisyonumuzda görüşlerini alınarak kanun teklifinin hazırlığına katkı sunuldu. Şehirlerin büyümesi ve ulaşım imanlarının gelişmesi insanların, hayvanlarının yaşam alanlarının kesişme noktasını arttırmakta. Hayvanların rehabilitasyonu ve korunması önemli bir ihtiyaç olarak ortaya çıkmaktadır. Yaptığımız düzenlemenin ruhunu, kalbini ve temel fikrini oluşturan bakış açımız şudur: Hayvanlar mal, eşya olmaktan çıkarılıp canlı statüsüne getirilmekte, TCK 151'de hayvanlarla ilgili husus mala zarar vermeden çıkarılıp cana zarar verme noktasına getirilerek suç kapsamına alınmaktadır. Hayvan refah ve sağlığı temin edilirken hayvanların insanlarla birlikte insanların refah ve huzuruna tehdit oluşturmadan ahenk içinde yaşamalarını temel almaktadır. Hayvanların icra konusu olmaktan, sahiplerinin borçlarından dolayı özel ilgi amacıyla bakılan hayvanların haczedilmesi de ortadan kalkmaktadır. Sahipli-sahipsiz hayvan ayrımını da kaldırıyoruz. Nesli yok olma tehlikesi altında olan hayvanı öldürmek, hayvan neslini yok etme, kasten öldürme, işkence etme, cinsel ilişki, hayvan dövüştürme fiilleri suç olarak düzenlenmektedir. Sahibi tarafından şikayet hakkı kullanılmasa dahi süreç takip edilecektir. Suçun hayvana karşı işlenmesi durumunda hem Tarım Bakanlığı hem de adli mercilerce süreç takip edilecek.

2 yıl önce

AK Parti sözcüsünden Kılıçdaroğlu’nda Katar tepkisi: “Bu haber yalandır”

İşte AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'in açıklamalarından satır başları:  TERÖRLE MÜCADELE MYK'mızda terörle mücadele her zamanki gibi önemli yer tutuyor. Türkiye terör konusunda bütün unsurlarıyla yeryüzünün en büyük mücadelesini veriyor. Bazı grupların Irak'ın egemenliğine yönelik Türkiye'nin ihlalleri olduğu şeklinde ifadeleri var. Bunların hepsi kara propagandadır. Kardeş Irak'ın toprak bütünlüğünü Türkiye destekliyor. Oradan gelen terör tehdidi Irak'ın kendi unsurlarınca bertaraf edemeyince Türkiye kendi topraklarına yönelik terör tehditlerine hukuka dayanan bir mücadele yürütüyor. Bu operasyonlar Türkiye'nin sınır güvenliğini koruyan operasyonlar olduğu gibi kardeş Irak'ın topraklarında konuşlanmış teröristlere karşı Irak halkına verdiğimiz bir destek olarak da değerlendirilebilir. MARMARA DENİZİ'NDEKİ MÜSİLAJ SORUNU Bu konuyu gündemin üst sıralarında tutuyoruz. 20. gününde bu seferberlik. 425 bölgede çalışmalar devam ediyor. Çeşitli stratejiler uygulanıyor. Toplanan müsilajlar düzenli olarak depolama alanlarına gönderiliyor. Bu çerçevede 6 bin 738 denetim gerçekleştirildi. Denetimler sonucu kurallara uymayan 26 işletmeye faaliyetten men cezası verilmiştir. 14 milyon TL civarında da para cezası uygulanmıştır. Sayın Cumhurbaşkanımız konuyu yakından takip etmektedir. Verdiği talimatlar titizlikle uygulanmaktadır. PANDEMİDE NORMALLEŞME ADIMI Normalleşme çerçevesinde en önemlisi normalleşmenin hızlanması, hızlandıktan sonra kalıcı olması için aşı programının güçlü bir şekilde yürütülmesi. Günde 1 milyondan fazla aşı uyguluyor sağlık çalışanlarımız. Hepsine teşekkürlerimizi sunuyoruz. Bilim Kurulu'nun tavsiyelerine uyuyoruz, siyasi olarak söylemiyoruz. Tavsiye herkesin aşılanmasının pandemiyle mücadele için olmazsa olmaz bir koşul olduğudur. Bütün vatandaşlarımınız aşı olmaları son derece önemlidir. Yerli aşı İnşallah hayata geçtiğinde bunu hem milletimiz hem tüm insanlık için bir müjde olarak ortaya koyacağız. Hiçbir şekilde herhangi bir yerden esirgenmeyecek. Aşı konusunda ırkçılık üretenlere karşı Türkiye bir vicdan devleti olduğunu bir kez daha gösterecek. NATO ZİRVESİ
 Orada Cumhurbaşkanımızın yaptığı görüşmeleri sonucu ortaya çıkan neticeleri takip ediyoruz. Orada verilen mesajların merkezini Türkiye'nin NATO güvenlik konseptine yönelik beklentileri ve vizyonu oluşturdu. Türkiye'nin Suriye'de, Libya'da Doğu Akdeniz'de yürüttüğü faaliyetler var. Karabağ'ın kurtarılmasında Türkiye'nin desteği söz konusu. Bununla ilgili sorulara Cumhurbaşkanımız ayrıntılı cevap verdi. Çıkan sonuç şuydu: Cumhurbaşkanımızın muhatapları Türkiye ile pozitif ajandaya yoğunlaşmak istediklerini açık ve net şekilde söylediler.  Anlaşmazlık konularında bir çalışma iradesi söz konusu. Anlaşmazlığın devam ettiği konularda da tansiyonun düşürülmesi söz konusu. Cumhurbaşkanımız tüm bunları olumlu karşıladığını oradaki basın toplantısında da ifade etti. 'YUNANİSTAN'IN GERGİNLİK POLİTİKASINA KARŞI NAVTEX İLAN ETTİK' Miçotakis'in ortaya koyduğu vizyona bundan sonra meselelerimizi çözme konusunda olumlu yaklaşmasına rağmen maalesef oradaki yaklaşımın tersine bir karar aldı Yunanistan. Bir gerginlik politikasını sürdürme eğiliminde Yunanistan. 1988'de imzalanan Atina Mutabakatı'na göre turizm sezonun yoğun olduğu tarihlerde Ege'de herhangi bir askeri aktivite yapılmıyor. Ama Yunanistan bu mutabakata uymayarak Ege Denizi'nde belli bir bölgeyi askeri eğitim sahası ilan etti. Yunanistan'ın ortaya koyduğu bu tutum hem Cumhurbaşkanımızla görüşmedeki tutumuna hem de mutabakata aykırıdır. Yunanistan'ın bu gerginlik politikasını sürdürme eğilimine karşı Türkiye de NAVTEX ilan etmiştir. Sorunların çözümüne odaklanılması yönünde bir ifade kullanılmış ama Yunanistan hemen arkasından bunu ihlal ediyor. Bütün dünyanın görmesi gereken şey şudur: Gerginlik Yunanistan tarafından kaynaklanmaktadır. AB liderleri Cumhurbaşkanımızla konuştuğunda Ege ve Akdeniz'de tansiyonun düşürülmesi gerektiğinden söz ediyorlar. Cumhurbaşkanımız da bunu asıl Yunanistan'a söylemeleri gerektiğini iletiyor. 'AB BİLDİRİSİ YETERİNCE OLUMLU DEĞİL' Burada Türkiye'yle Doğu Akdeniz'de işbirliği yapmanın önemi gibi vurgular var. Ama bu vurgular olumlu gibi gözükse de raporun diğer kısımlarına bakıldığında yeterince olumlu değil. Türkiye bir diyalog başlatılması için üzerine düşeni fazlasıyla ortaya koydu. ancak örneğin AB Gümrük Birliği'nin güncellenmesi gibi bir konuda irade ortaya koymadı. Eğer olumlu bir ajanda ortaya koyacaksak her iki taraf için de kazan-kazan formülünü ortaya çıkaracak maddelerin başında Gümrük Birliği'nin güncellenmesi gelmektedir. Maalesef burada bile somut bir karar alınamadığını görüyoruz. Sürekli olarak bu konularda somut karar almayı erteleyen bir tablo var. Bazı ülkelerin erteleme taktiği var, bazılarının samimiyeti var ama irade ortaya koyamıyorlar. 'AB KENDİ PRENSİPLERİNİ ÇİĞNİYOR' İlk defa tarihinde AB herhangi bir vizyon yaratamayan köşeye kendisini hapsetmiş durumda. Bildiride, Türkiye'nin adaylık statüsünde atıfta bulunulmaması da bu vizyon eksikliğinin neticelerinde biri. 'Hukukun üstünlüğü ve temel haklar konusunda diyalog öneriyoruz' diyorlar. Biz de diyoruz ki, bu konularda diyalog öneriyorsanız, diyalog mekanizması bellidir. Türkiye bu konudan kaçmıyor. Siz temel diyalog mekanizması olan fasılları açmadan fasılları açmak için bile şart koşarsanız kendi prensiplerinizi çiğnemiş olursunuz. Mali yardım paketi öneriyorlar. Göç meselesi sadece buna indirgenemez. Bu paketi Türkiye'ye vermiş olmuyorsunuz, Suriye ve sığınmacılar için veriyorsunuz. Doğrudan kendinizi ilgilendiren bir konuda bile bu kadar geç karar almanız ve düşük limitli hareket etmeniz vahim bir hatadır. Türkiye bu yükü çekiyor ama bunun da bir sınırı var. Temel haklar ve hukukun üstünlüğü konusunda diyalog istiyorsanız ve samimiyseniz Türkiye 'Bunu hemen konuşalım' diyor. Kıbrıs konusuna ilişkin hükümleri hakkaniyetli bir yaklaşım ifade etmiyor. Rum-Yunan tezlerinden başka bir şey değil. AB'nin bir kere daha Ada'daki gerçekleri görmesi gerektiğini ifade ediyoruz. 'KABİL HAVALİMANI'NYLA İLGİLİ HENÜZ KARAR VERİLMEDİ' Muhalefet partilerinde geçmişte diplomat görevi yapmış kişiler de var. Fakat genel başkanlar, bazen sözcüler düzeyinde yanlış bir yaklaşım üretildiğini görüyoruz. Kabil Havalimanı'nın güvenliği 2013'ten beri ülkemiz tarafından yürütülüyor. Dolayısıyla bu yeni bir durum değil. Türkiye taşeronluk yapacakmış gibi yanlış ve yakışıksız ifadeler kullanılıyor. Bu konuda da henüz bir karar verilmiş değil, istişareler devam ediyor. Hem finans, hem lojistik hem de güvenlik konularında Türkiye'nin uluslararası toplumun güçlü desteğine ihtiyacı var. Sayın Cumhurbaşkanımız başbakanken, Afganistan'a gittiğimizde Afganistan vatandaşlarının arasında en rahat gezen unsurun Türk askeri olmasından büyük gurur duymuştuk. Birileri sadece haritada gördüğü birtakım mesafelere bakarak analizler yapıyor. Halbuki Türkiye'ye kuzey ve doğudan gelen göç tehdidine karşı Afganistan'ın istikrarlı olması bizim için çok önemlidir. Afganistan'daki istikrarsızlık uyuşturucu tacirleri açısından da maalesef elverişli bir ortam oluşturuyor. SORU-CEVAP KATAR'DAN GELEN ÖĞRENCİLERİN SINAVSIZ TIP EĞİTİMİ GÖRECEĞİ İDDİASI 2-3 yıl öncesine kadar bu tip bir şey söz konusu olduğunda, CHP'de bir yanlışlık yapıldığında, CHP'den bir arkadaşımız bu şekilde bir gerçek olmayan bir haberin peşine takıldığında ve bunun gerçek olmadığı söylendiğinde CHP'de özür dileyebilen, özgüvenli kimseler vardı. Daha demokrat kimseler olabiliyordu. Fakat bir şey söyleniyor, yalan olduğu ortaya koyuluyor, hiçbir şey olmamış gibi devam ediliyor. Bu haber yalan bir haberdir. Yalan haber olduktan sonra bir yayın organının bunu geri çekmesi güzel bir şeydir. O haberi yapan siteyi alıntılayarak söylediğiniz. O bilgi çöktü, yalan olduğu ortaya çıktı. Siyasetçinin en önemli görevi topluma doğruyu söylemektir. Muhalefetin en önemli görevi de denetim görevi yapmaktır. İşin psikopolitik bir tarafı da var. Ne kadar zulüm yaparsa yapsın Esed rejimiyle muhabbetli bir ilişki gerçekleştirmek istiyorlar. Ama Türkiye'ye yatırım yapsa bile Katar'a sıcak bakmıyorlar. Bunlar söz konusu olduğunda bile Esed rejimiyle oturmak, konuşmak lazım diyorlar. Ama Katar bizim ülkemize yatırım yapıyor, Türkiye'nin lehine oy kullanan ülkelerden bir tanesi. Buradaki seçmece mantık belli bir politik-psikoloji açısından vahim bir mantık. Biz Türkiye ile dost olanla dost olur, düşman olanla düşman oluruz. Bizim baktığımız yer Türkiye'nin hak ve menfaatleri olmalıdır. Hak ve menfaatleri tehdit edenle ilişki geliştirmek istiyorsunuz, diğer tarafa propaganda yapıyorsunuz. ODA TV'NİN YURTTAN ÇIKAN SİLAHLARI HABERİ Bunlar çok hassas meseleler. Geçmiş zamanlarda Türkiye'de büyük krizler çıkarıldı. Basın demokrasinin dördüncü kuvveti olmakla vesayetin birinci kuvveti olmakla çok gidip gelmiştir Türkiye'de. Birincisi, bu kadar kolay, suçlayıcı haber nasıl yapılıyor? İkincisi, özür dilenmesi lazım. Üçüncüsü de bir daha bunların yaşanmaması için ne tür tedbirlerin açıldığının açıklanması lazım. Eğer Kadın ve Demokrasi Derneği sesini duyuramasa yapılan haber kişileri ne kadar zor duruma düşürecek.

2 yıl önce

Erdoğan'dan milletvekillerine: Vatandaşla daha sık buluşun

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Genel Merkezi'nde 27 Şubat 2020'den sonra ilk kez milletvekilleriyle bir araya geldi. Toplantıya, AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, AK Parti Genel Sekreteri Fatih Şahin, Genel Başkan Yardımcıları Hayati Yazıcı, Erkan Kandemir, Hamza Dağ da katıldı. Basına kapalı gerçekleşen toplantı yaklaşık 2,5 saat sürdü. AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik toplantının ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. "VATANDAŞLA DAHA SIK BULUŞUN" TALİMATI Ömer Çelik'in açıklamalarından satır başları şu şekilde: "İlk olarak vekillerimizle Sağlık Bakanımız bir araya geldi. Belediye başkanlarımız, teşkilat başkanlığımız, vekillerle, bakanlarımızla bir araya gelerek iç ve dış siyasetin, gelişmelerin kapsamlı bir şekilde değerlendirildiği bir seri toplantı yapılıyor. Genel başkanımızın vekillerimize söylediği birinci işin öncelikli olarak vatandaşlarımızla daha sık bir arada olmamız gerektiğidir. İlleriyle ilgili değerlendirmelerin yanısıra salgınla mücadele konusunda görüşlerini paylaştılar. Terörle mücadele konusundaki başarılar değerlendirildi. Sayın Cumhurbaşkanımız son dönemdeki temasları ile ilgili olarak da değerlendirmelerini vekil arkadaşlarımızla paylaşmış oldular. Bu toplantılar devam edecek."

2 yıl önce

AK Parti’den Lüftü Türkkan’ın kaçak çiftliğinde İHA muhabirine yapılan saldırıya kınama

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, İYİ Partili Lütfü Türkkan’ın kaçak çiftliğinde yıkım çalışmalarını takip eden İHA muhabirine yapılan çirkin saldırıyı kınadı.

2 yıl önce

AK Parti’nin masasındaki son anket: Gençlerin tercihi ezber bozuyor

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve AR-GE/Eğitim Başkanı Mustafa Şen, CNN TÜRK yayınında AK Parti'nin seçmen tercihleri üzerine yaptırdığı anket çalışmalarının sonuçlarını açıkladı. "AK Parti'nin oyları 38-40 arasında" Partinin oy oranının yüzde 38-40 bandından değiştiğini söyleyen Şen, "Benim elimdeki veriler 38-40 arasında değişiyor. Bunlar 49’dan baktığımız zaman düştü, son seçime baktığımız zaman 42,3 düşmüş, doğru. Bazı meslektaşlarım '20 bilmem kaç' diyor; insaf" dedi. Diğer partilerin oyları yüzde kaç? Diğer partilerin oylarına ilişkin ise Şen, "İYİ Parti’de bir yükseliş var ama çok bir yükseliş yok. 11 civarında çıkıyor. Bana biraz psikolojik harp gibi geliyor. CHP 22 ile 25 oy arasında alıyor. MHP 8 ve 9'u görmek ile birlikte 10'un üzerinde son aylarda görmedim. HDP, 10'u taht edinmiş azıcık üzerine ya da altına iniyor. Oralarda geziniyor" ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ne kadar oy alıyor? Şen, yaptırdıkları hiçbir ankette Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yüzde 50 oy oranının altına düşmediğini söyleyerek "Erdoğan’a en yakın olarak 47-48 görebiliyoruz. Cumhurbaşkanlığı seçim için net olarak bugünden bakamayız. 48 dediğiniz zaman Erdoğan karşıtı tüm oylar orada toplanmış oluyor" şeklinde konuştu. Z kuşağının tercihi AK Parti Gençlerin tercihinin de AK Parti'den yana olduğunu aktaran Şen, "O yaş gruplarının (Z kuşağı) birinci partisi AK Parti. İkincisi CHP, 10 puan fark var arada. Seçmen olmuş üzerinde yapılıyor araştırmalar. AK Parti gençlerden oy alıyor hatta birinci parti durumunda gençlerin en beğendiği lider Tayyip Erdoğan. Erdoğan en genç yaş grubundan kendi oy ortalamasının 5-6 puan altında oy alıyor" dedi.

2 yıl önce

AK Parti Patnos İlçe Başkanlığı'na molotofkokteyli ile saldırı girişimi: 6 kişi gözaltına alındı

Fatih Sultan Mehmet Caddesi'ndeki AK Parti Patnos İlçe Başkanlığı binası önünde, gece saat 02.10'da şüpheli 3 kişi gören polis, bu kişilerden birini kovalamaca sonucu, 2'sini de daha sonra yapılan çalışmalarla yakaladı. Soruşturmayı derinleştiren polis, parti binasına molotofkokteyli atarak saldırıda bulunmak isteyen bu kişileri azmettirip yardım ve yataklık yaptıkları gerekçesiyle 3 kişiyi daha gözaltına alıp emniyet müdürlüğüne getirdi. Yakalanan zanlılardan yanmaya hazır 3 molotofkokteyli, 1 pense, 1 levye ve şüphelilerin yüzünü gizleyebileceği bez parçaları ele geçirildi. Zanlıların emniyetteki işlemlerinin sürdürüldüğü belirtildi. AK Parti Ağrı Milletvekili Ekrem Çelebi sosyal medya hesabından, "AK Parti Patnos İlçe teşkilat binamıza yönelik saldırı girişimi dün gece yarısı emniyet güçlerimizce engellenmiştir. Kahramanlarımıza şükranlarımı sunuyorum. Eski Türkiye’de olduğu gibi sokağı karıştırmaya çalışanlara asla fırsat vermeyeceğiz" paylaşımında bulundu. Ağrı Belediye Başkanı Savcı Sayan da sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, AK Parti Patnos İlçe Teşkilatına molotofkokteyli ile saldırı yakmak isteyenlerin yakalandığını belirterek, "Unutmayalım ki İzmir’i yakanlarla Patnos’u yakanlar aynı merkez tarafından yönetilen, Türkiye düşmanı terör örgütleri ve maşalarıdır, kınıyorum" ifadelerini kullandı.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bunlar PKK ile ittifak halinde

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Antalya İl Teşkilatı toplantısında konuştu. Erdoğan'ın açıklamalarından satır başlıkları şöyle: Salgında aşılama çalışmaları son süratle devam ediyor. Turizm sektörümüz bakımından kritik öneme sahip ülkeler yavaş yavaş seyahat kısıtlamalarını esnetmeye başladı. Salı günü itibarıyla Rusya yasakları kaldırıyor. Rusya'dan da turistler Antalyamıza akmaya başlayacak. İngiltere'de biraz sıkıntı var ama Boris Johnson ile görüşmemi yaptım. İnşallah orası da kısıtlamaları kaldıracak. Hedefimiz 2019'daki 52 milyon turist sayısını yeniden yakalayıp ardından 70 milyon turist sayısına yürümek. Antalya'da hükümet yatırımları konusunda en küçük gerileme söz konusu değil ama yerel yönetimde durum iç açıcı değil. Antalya'da da milletimize karşı sorumluluğumuzu yerine getireceğiz. Milletimizin kalbinde ne olduğunu biliyoruz. Biz bir davayız. Bu davanın mensubu olanlar birbirinin aleyhinde konuşamaz. Bırakın gidenler gitsin. BUNLAR PKK İLE İTTİFAK HALİNDE Bugünün değil yarının partisiyiz. Muhalefet partilerinden hiçbirinin eser ve hizmet siyasetine örnek oluşturabilecek vizyonu olmadığını anlatmalıyız. Eşek ölür kalır semeri insan ölür kalır eseri. Bunlar PKK ile ittifak halinde. Dağdaki teröristlerle birlikte olanlara benim milletimin yol vermesi mümkün değil. HEDEF TÜRKİYE'YDİ Gezi'de mesele ağaç değildi. 17/25 Aralık'ta mesele hukuk değildi, 15 Temmuz'da mesele Türkiye'ye sahip çıkmak değildi. Hedef Türk milletinin istiklalinin kazanımları ve kazanacaklarıydı. Yeni nesillere emanet ettiğimiz medeniyet uyanışıydı. Milletim bu oyunu gördü. HDP BİNASINDAKİ SİLAHLI SALDIRI İzmir'deki provokotif saldırıyı en şiddetli şekilde kınıyoruz. Failin önünde ve arkasındaki tüm ilişkiler ortaya çıkartılacak, en ağır cezayı alacak. Z KUŞAĞINA SESLENDİ Z kuşağı 20 yıl önce bu ülkede neler olduğunu biliyor muydu? İzmir otoyolunu Bay kemal bilmiyor gençler nereden bilsin?

2 yıl önce

AK Parti Sözcüsü Çelik’ten açıklama: Türkiye terörle mücadelesini ve toplumsal huzuru bozmaya çalışan provokasyonlarla…

Saldırıya kınama AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'ten geldi. Çelik, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda şunları söyledi: "İzmir’de HDP İl binasında gerçekleşen saldırıyı ve cinayeti lanetliyoruz. Türkiye, huzur ve güvenliğini bozmaya çalışan provokasyonlara asla fırsat vermeyecektir. Güvenlik güçlerimiz ve yargı teşkilatı hadiseyi tüm boyutlarıyla açığa çıkaracaktır. Türkiye terörle mücadelesini ve toplumsal huzuru bozmaya çalışan provokasyonlarla mücadelesini şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da kararlılıkla sürdürecek, kamu düzeninin bozulmasına asla müsade etmeyecektir."

1 2 ... 83 84 85 86 87 88 89 ... 93 94
Server Error
500
Server Error