17 Mayıs Cuma 2024
3 yıl önce

CHP Eski Genel Sekreteri: Kurultay oldu bittiye getirilmek isteniyor

chp, genel sekreter, kurultay, temmuz, koronavirüs, oldu bitti, kemal kılıçdaroğlu

3 yıl önce

Türkiye'yi kuşatma senaryosu Türkiye'nin zaferiyle bitti

Türkiye’nin müşterek milli kimliğini, devlet kapasitesini ve demokratik meşru yönetimini hedef alan bu meydan okumaya içeride AK Parti ve MHP’nin oluşturduğu Cumhur İttifakı ve Cumhurbaşkanlığı sistemiyle cevap verdi

3 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Gara önemli, sıkıntılı bir bölgeydi ve Gara düştü, Allah'ın izniyle iş bitti

Bugün Milli Savunma ve İçişleri Bakanım bir heyet olarak CHP Genel Başkanı'nı ziyaret ettiler. Bu olaylarla ilgili bilgilendirme yaptılar. Ardından İYİ Parti'yi ziyaret edip onları da bilgilendirdiler. MHP Genel Başkanı, Cumhur İttifakımızın bir kanadı. 'Zaten Meclis'te dinleyeceğiz, size inandık, gelmenize gerek yok' dedi, şu anda yola devam ediyoruz.

3 yıl önce

Darbecilerin zulmü 60 yıl sonra İçişleri Bakanlığı’nın devreye girmesiyle bitti

AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Demirer'in 27 Mayıs 1960 askeri darbesinden sonra darbeciler tarafından tüm hakları kısıtlandı. 1995'te hayatını kaybeden ve Demokrat Parti Afyonkarahisar Milletvekilliği de yapan Demirer'in kentte bulunan bir taşınmazının tapu kaydına 1961'de darbe yönetimi tarafından gizli emirle "ihtiyati tedbir şerhi" konulduğu ortaya çıktı. Şerh, Demirer'in taşınmazında hissesi bulunan bir kişi tarafından, satış suretiyle ortaklığın giderilmesi (İzale-i Şuyu) davası açmasıyla tespit edildi. Bu durumun ortaya çıkmasının ardından Afyonkarahisar Barosu avukatlarından Ahmet Hikmet Kurtulmuş, önce Afyonkarahisar Valiliği daha sonra da İçişleri Bakanlığına dilekçe gönderdi. Dilekçeyi inceleyen İçişleri Bakanlığı Hukuk Müşavirliği, söz konusu taşınmaz üzerindeki şerhin Bakanlık tarafından kaldırılmasını uygun gördü. "Kararın olumlu sonuçlanmasından dolayı mutluyuz" Avukat Kurtulmuş, kararın olumlu sonuçlanmasından dolayı mutlu olduklarını belirterek, "27 Mayıs 1960 askeri darbesinden kalma 'mülkiyet hakkını kısıtlayan' şerhi 60 yıl sonra kaldırmış olduk. Karar, Afyonkarahisar Tapu Sicil Müdürlüğü'ne yazılı olarak bildirildi. Bu karardan dolayı İçişleri Bakanlığına teşekkür ediyoruz." ifadelerini kullandı.

2 yıl önce

Terör bitti huzur başladı: Muş'ta terörden temizlenen köylere dönüş başladı

Muş’ta 1993 yılında terör baskısı nedeniyle boşaltılan köylere büyükşehirlerden geri dönüşler devam ediyor. Devlet yatırımlarının sağlandığı merkeze bağlı Ulukaya, Ilıca ve Kayalısu köyleri huzura kavuşturuldu. Uzun bir aranın ardından köylerine dönerek inşaat çalışması başlatan vatandaşlar, yeniden tarım ve hayvancılığı canlandırmak için kolları sıvadı. Terör örgütü PKK tarafından tahrip edilen yol, su, elektrik ve altyapı gibi temel ihtiyaçlar yeniden devlet tarafından köylere ulaştırılıyor. Muş İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Şeyhmus Yentür, güvenlik güçlerince gerçekleştirilen başarılı operasyonlar sonucu bölgenin terörden arındırılmasıyla köylere dönüşlerin her geçen yıl artarak devam ettiğini söyledi. Yıllar sonra doğdukları dede, baba topraklarına dönen vatandaşların köylerde sıkıntı yaşamaması için gerekli altyapı ve temel ihtiyaç çalışmalarına devam ettiklerini aktaran Yentür, program dahilinde Kayalısu, Ilıca ve Ulukaya köylerinde başta yol olmak üzere eksikliklerin giderileceğini belirtti. Terör nedeniyle 1993 yılında köyü boşaltmak zorunda kaldıklarını anlatan Kayalısu Köyü Muhtarı Bilal Erez, 27 yıl sonra köye geri dönüşlerin başladığını söyledi. Mersin’den yeni gelen bir ailenin daha olduğunu aktaran Erez, “Bunların şu anda hem yolları hem de kendi imkanları ile evleri yapılıyor. Devletimizin bize vermiş olduğu elektrik, yol, su imkanlarından dolayı büyükşehirlerden geri dönüşler başladı. Güvenlik güçlerimizin yaptığı başarılı operasyonlardan dolayı güven ve huzur tekrar köyümüzde sağlandı. Devletimiz bize imkan verdikçe, gün geçtikçe köy nüfusu hızlı bir şekilde artıyor. Devletimiz Kayalısu köyüne güzel yatırımlar yapıyor. Geçen yılın yanı sıra bu yılda 3-4 mezramıza içme suyu, stabilize yol, asfalt yol imkanları sağlandı. Gün geçtikçe burada hayvancılık sayısı da artıyor. Devletimize minnettarız. Çok mutluyuz, çok huzurluyuz” dedi. 2 yaşındayken ailesiyle birlikte Mersin’e göç etmek zorunda kaldıklarını ifade eden 29 yaşındaki İkrami Yerlikaya da, “1993 yılında terör olayları nedeniyle köyümüzden göç etmek zorunda kaldık. Birçoğumuz farklı farklı metropol şehirlere göç etmek zorunda kaldı. Bugün 27 yıl sonra devletimizin ve güvenlik güçlerimizin sayesinde huzur ve güven yeri oldu burası. Bunun sayesinde köyümüze dönme fırsatımız oldu. Ben 2 yaşında buradan çıkmışken 27 yıl sonra buraya dönmek açıkçası bizi çok duygulandırdı. Burada devletimiz tarafından birçok yatırımın yapıldığına şahit olduk. Bundan da çok memnunuz. Geri döndüğümüz için büyükbaş-küçükbaş hayvancılık ve tarım sektöründe güzel çalışmalar yapacağımıza inanıyoruz. Geçmişte bu bölge hayvancılıkta önemli bir yermiş. Yine bu bölgenin tekrardan canlanacağına inanıyoruz. Muhtarımızın da desteğiyle inşallah burada güzel hizmetler olacaktır. 27 yıl boyunca gelmek bir hayaldi” diye konuştu. Ilıca köyü sakinlerinden İrfan Güner ise terör nedeniyle köyü boşalttıklarını ve şu anda köye yoğun bir dönüş olduğunu ifade etti. Hayvancılık yaptıkları için köyün içerisinden geçen derenin ıslah sorunu olduğunu kaydeden Güner, “Şu anda huzur ve güven devletimiz sayesinde yerinde. Allah devletimizi kadim etsin. Bize yol, elektrik ve su getirdi. Şu anda sadece elektrikte küçük bir problemimiz var, o da inşallah çözülecek. Köyümüzde şu anda yaklaşık 40 hane var ve yoğun bir dönüş söz konusu. Şimdilerde her yerde rahat uyuyabiliyorsun. Ormanda uyuyabiliyoruz. 1993 yılına benzemiyor. Çok rahatız. Akşam da nerede uyursan uyu. 1993’te kendi evimde uyuyamıyordum, şu anda rahatız” şeklinde konuştu.

2 yıl önce

KKTC'den NAVTEX kararına tepki: Oldubittilere seyirci kalmayacağız

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin (GKRY), tek yanlı ilan ettiği Münhasır Ekonomik Bölge’de (MEB) Nautical Geo isimli araştırma gemisinin çalışma yürütmek üzere yarın yeniden denize açılacağı bildirilmişti. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Dışişleri Bakanlığı tarafından konuyla ilişkin yapılan yazılı açıklamada, GKRY’nin NAVTEX kararına tepki gösterilerek, NAVTEX’in Doğu Akdeniz’de gerginliği tırmandırdığını ve geminin KKTC ruhsatlarını da kapsayan bir alanda yeni bir araştırmaya başlayacağı kaydedildi. Bakanlık, "Kıbrıs adasının 2 ortak sahibinden biri olan Kıbrıs Türk halkı adanın etrafındaki denizlerdeki hidrokarbon kaynaklarının da ortak sahibidir. Bu Kıbrıs Türk halkının 1960’ta kazandığı egemen eşitliğin ve eşit statünün doğal bir yansımasıdır. Bu nedenle Rum tarafının Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin onayını almadan yapacağını açıkladığı bu araştırmayı şiddetle kınıyoruz" ifadelerini kullandı. "KKTC oldu bittilere seyirci kalmayacaktır" Açıklamada, GKRY tarafından gerçekleştirilen eylemlere KKTC’nin seyirci kalmayacağını belirten Bakanlık, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’nın (TPAO), 2011 yılında verilen ruhsat alanlarında Kıbrıs Türk halkı adına çalışmalarını yürütmeye devam edeceğine dikkat çekti. Bakanlık, "Hal böyle iken, Kıbrıs Türk halkının, haklarının Rum tarafınca tek yanlı eylemlerle ve oldu bittilerle gasp ve ihlal edilmesine seyirci kalınmayacaktır. Rum tarafının bu tek yanlı faaliyetleri karşısında, haklarımızın korunması için TPAO, devletimizin 2011 yılında verdiği ruhsat alanlarında Kıbrıs Türk halkı adına çalışmalarını yürütmeye devam edecektir" dedi. "KKTC’nin her zaman öncelikli tercihi, bu sorunun işbirliği ve uzlaşı seçeneği ile ele alınması olmuştur" KKTC’nin yaşanan gerginliğe yönelik öncelikli tercihinin sorunları işbirliği ve uzlaşı ile ele almak olduğunu ve GKRY’e, yapılan çağrıları bir kez daha hatırlatmak istediklerini belirten Dışişleri Bakanlığı, "KKTC’nin her zaman öncelikli tercihi, bu sorunun işbirliği ve uzlaşı seçeneği ile ele alınması olmuştur. Ada ve etrafındaki doğal kaynaklara ilişkin 13 Temmuz 2019 tarihli önerimiz ile Türkiye’nin biz dahil ilgili tüm tarafları bir araya getirmeyi hedefleyen Doğu Akdeniz konferansı çağrısı, konunun diplomasi çerçevesinde çözümüne imkan tanıyacak önemli fırsatlardır. Doğu Akdeniz’deki gerginliği tırmandıran ve bölgedeki istikrarı bozan Güney Kıbrıs’a yaptığımız çağrıları bu vesileyle bir kez daha hatırlatmak isteriz" ifadelerini kaydetti.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye sıçrıyor muhalefetin hiçbirisi Türkiye'de ne olup bittiğinin farkında değil

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle: "Organize sanayi bölgemiz de aynı azim, heyecan ve gayretle çalışan 1140 fabrikanın sahibi olan müteşebbislerimizi ve işçilerimizi ayrı ayrı kutluyorum. Sanayici, müteşebbis, iş insanlarımızın daha çok istihdam sağlamaları ve üretim için milletim adına tebrik, imkanlarımızla teşvik ediyoruz. Gaziantep Organize Sanayi bölgesinin 6. etabı faaliyete geçtiğinde fabrika sayımız 2 bini bulacaktır organize sanayi bölgesinde. Bu 'ey Türkiye uyan, biz Gaziantep olarak nasıl kurtuluş savaşında mücadele verdiysek, ekonomide de aynı mücadeleyi veriyoruz' demektir. Ne diyor birileri 'iş yok'... Nankör nankör bunlar. Yan gelip yatarak para kazanmak istiyorlar. Ercan ben 'Eleman arıyorum' bulamıyorum diyor. Eskişehir'de de aynı şeyi söylediler. İş arayana, aş arayana ekmek var. Ama yan gelip yatarak parayı istersen kusura bakma o yok. Türkiye yerinde duramıyor. Türkiye sıçrıyor. Muhalefetin hiçbirisi Türkiye'de ne olup bittiğinin farkında değiller. Sadece Gaziantep tek başına 12 milyar dolar ihracat yapar hale geldi. Çalışan, üreten, ihracatta damardan giren bir Türkiye var. Organize Sanayi Bölgesi Bakanımız Cengiz Bey'e de özellikle teşekkür ediyorum. Diğer yandan işçilerimizin de alın terinin hakkını verecek ücret politikasıyla destekliyoruz. Asgari ücreti yüzde 50 oranında arttırarak en düşük 4 bin 253 seviyesine çıkardık. Çalışanın evli ve çocuklu olmasına göre bu rakam daha da yükselmektedir. Birileri yaptıkları hesapla küçümsemeye kalkmıştı, şimdi kur düştü ama aynı kişilerin bu hesabı yaptıklarını, görmedik, duymadık, çünkü hesapları tutmadı. Benim Türk Liram varken ne işin var Dolar, Avro. Türk Lirası, Türk Lirası alışacaksınız buna. Bu işi rahmetli Özal da yapmıştı, Türk Lirası'nın onurunu kurtarmıştı, şimdi aynı şeyi biz de yapıyoruz. Bizim baktığımız tek yer milletimizin ne istediğidir. Emekçilerimizin hak, hukukunun korunmasıdır. Küresel enerji ve gıda fiyatlarında yaşanan anormal artışları vatandaşlarımıza en az düzeyde yansıtmak için sessiz sedasız yükün önemli kısmını kamunun üstüne yansıttık. Asgari ücret zammıyla çalışanlarımızın alım gücünü yükselterek fiyat artışlarına karşı korumaya çalışıyoruz. Çalışanlarımızın tamamını asgari ücret kadar ki kazancını gelir ve damga vergilerinden muaf tutarak işverenlerimizi de rahatlattık. Bu duygularla bizleri bu güzel muhabbet sofrasında buluşan şehrimizin yöneticilerine Erdem Soft firmasının sahiplerine ve özellikle de siz işçi kardeşlerime teşekkür ediyorum. Cumhurbaşkanınız olarak doğrusu ben alın teriyle şu anda karşımda olan siz kardeşlerimi Allah için seviyorum. Rabbim bu sevginizi, muhabbetimizi daim kılsın. Bu bir muhabbet yoludur, Rabbim yolculuğumuzu daim kılsın."

2 yıl önce

Emniyet'ten "promosyon anlaşmasının 6 ay önce bittiği ve henüz bir sözleşme imzalanmadığı" iddialarına yalanlama

Emniyet Genel Müdürlüğünden yapılan basın açıklaması şu şekilde: Bazı sosyal medya platformlarında yer alan Emniyet mensuplarının banka maaş promosyon anlaşmaları ile ilgili doğruyu yansıtmayan mesnetsiz paylaşımlar üzerine açıklama yapılması gereği duyulmuştur. Genel Müdürlüğümüz ile Vakıfbank arasında 18 Mart 2022 tarihinde imzalanan yeni promosyon protokolüne göre, Emniyet Genel Müdürlüğü merkez ve 81 il teşkilatında görev yapan tüm personelin maaşlarına her ay 300 TL ilave ödeme yansıtılacaktır. Ayrıca bu miktar, 6 ayda bir yapılacak memur maaş zammı oranında arttırılacak ve sözleşme 5 yıl süreyle geçerli olacaktır. Bu durum, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün resmi sosyal medya hesaplarından yapılan açıklama ile tüm teşkilata duyurulmuştur. Merkez ve il teşkilatlarımız, devam eden banka promosyon anlaşmaları sona erdikçe ek protokol ile yeni yapılan sözleşmeye dahil olacaklardır. "İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün promosyon anlaşmasının 6 ay önce bittiği ve henüz bir sözleşme imzalanmadığı" iddiaları gündeme getirilerek dezenformasyon yapılmaktadır. Oysa İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün promosyon anlaşması, 31 Temmuz 2022 tarihinde sona erecek olup, süre sonunda yeni anlaşmaya dahil olunacaktır. Yeni sözleşme gereği yapılacak ödemeden İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün tüm personeli de faydalanacaktır. Bu konuda sahte hesaplardan provokasyon yaptığı belirlenenler hakkında suç duyurusunda bulunulmuştur.

1 2 3 4