07 Mayıs Salı 2024
1 yıl önce

Boğaziçi Üniversitesi'ndeki eylemlerin öncü ismi Enes Gözüküçük bu kez dini değerlerle alay etti

Boğaziçi Üniversitesi'nde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından rektörlüğe atanan Prof. Melih Bulu'ya yönelik başlatılan protestolarda ön sıralarda yer alan Enes Gözüküçük'ün sosyal medyada paylaşılan bir görüntüsü büyük tepki çekti. DİNİ DEĞERLERE SAYGISIZLIK Kendisini dinleyen bir gruba sözde şarkı söyleyen Enes Gözüküçük, "Dikkat Allah konuşuyor" ifadesini kullanarak yeni bir skandala imza attı. Söz konusu görüntüyü sosyal medya hesabından paylaşan Instagram kullanıcısı ise paylaşımına, "Hayırdır Allahın mı doğum günü" notunu düştü. HAKKINDA SORUŞTURMA BAŞLATILMIŞTI Boğaziçi Üniversitesi'nde çıkan olaylarda en önde provokasyon yapan Enes Gözüküçük ve arkadaşlarının dini değerlerle alenen alay etmesi tepkilere neden oldu. Geçtiğimiz aylarda “Güvenlik görevlisine işini yaptırmamak” gerekçesiyle hakkında soruşturma başlatılan Gözüküçük, muhalif basına açıklamalarda bulunarak Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerini provokasyona davet etmişti.

1 yıl önce

Esenyurt'ta küçük çocuğa taciz iddialarıyla ilgili valilik ve kaymakamlıktan açıklama geldi

İstanbul'un Esenyurt ilçesi gece yarısı karıştı. Yabancı uyruklu bir şahsın Bulut Camii'de namaz kılan 11 yaşındaki çocuğu taciz ettiği, kamera kayıtlarını izleyen vatandaşların şahsı linç etme girişiminde bulunduğu iddia edildi. Bölgeye çok sayıda polis sevk edilirken, emniyet güçlerinin şüpheliyi linçten kurtararak, kelepçeleyip camide beklettiği, öfkeli kalabalığı sakinleştirip şahsı dışarı çıkarmaya çalıştığı belirtiliyor. O anların görüntüsü vatandaşlar tarafından sosyal medyada paylaşıldı. Esenyurt'ta camii önünde toplanan kalabalığın arasındaki tehlikeli provokasyon girişimi de dikkat çekti. https://twitter.com/tcesenyurt/status/1531445741704646656?s=21&t=j5BszmpFGVme3cQWGGOskw İSTANBUL VALİLİĞİ'NDEN AÇIKLAMA Konuyla ilgili İstanbul Valiliği'nden açıklama yapıldı. İstanbul Valiliği'nden yapılan açıklamada; "Bugün Esenyurt ilçemiz Süleymaniye Mahallesi'nde çocuğa yönelik tacizde bulunduğu iddia edilen şüpheli şahıs, kısa sürede güvenlik güçlerimizce yakalanmıştır. İnsanlık suçu olarak gördüğümüz bu eylemleri nefretle ve esefle kınıyoruz, lanetliyoruz. Konuyla ilgili adli tahkikat başlatılmıştır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur." denildi.

1 yıl önce

PKK’nın gazıyla Küçükçekmece’de büyük yalan! Ümit Özdağ ve ırkçı ekibinden tehlikeli provokasyonu

Türkiye’de sığınmacılara karşı halkı kin ve düşmanlığa sevk etmek isteyen ırkçı çete yalana doymak bilmiyor. Türk vatandaşlarının karıştığı adli olayları bilinçli olarak sığınmacılar yapmış gibi göstererek nefret suçu işleyen provokatörler, dün akşam da büyük bir skandala imza attı. PKK yandaşı bir hesap tarafından ortaya atılan “Küçükçekmece’de yabancı uyruklu bir şahıs, 14 yaşındaki kızı taciz etti” iddiası ırkçı çete tarafından sosyal medyada hızla yayıldı. PKK yandaşı hesap tarafından ortaya atılan iddia, başta Ümit Özdağ olmak üzere ırkçı çete tarafından sosyal medyada peş peşe paylaşıldı. MAKSATLARI HALKA SIĞINMACILARIN EVİNİ YAKTIRMAK Resmi kaynaklardan bilgi almadan PKK’lı hesabı referans alarak halkı kin ve düşmanlığa sevk etmek isteyen ırkçı çetenin yalanı ise İstanbul Valiliği tarafından yapılan açıklama ile gün yüzüne çıktı. Valilik tarafından yapılan açıklamada Küçükçekmece’de taciz olayına karışan kişinin Türk olduğu belirtildi. 16 Haziran 2022 Perşembe günü saat 20.00 sıralarında Küçükçekmece İlçemiz Cennet Mahallesi Hürriyet Caddesindeki bir mağazada alışveriş yapan iki kız çocuğuna yönelik taciz olayı ihbarı alınmıştır. Olay yerine sevk edilen güvenlik güçlerimizce, Küçükçekmece nüfusuna kayıtlı Metin A. isimli şüpheli şahıs gözaltına alınmıştır. Konuyla ilgili başlatılan tahkikat devam etmektedir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.   REFERANSLARI PKK’LI HESAP Sığınmacıları hedef almak için hiçbir fırsatı kaçırmayan Ümit Özdağ ve ırkçı çetesinin “Afgan” olarak lanse ettiği şahsın Türk çıkması üzerine şahsın yabancı uyruklu olduğunu iddia eden “Siloş” isimli sosyal medya kullanıcısının eski paylaşımları, Türkiye’nin huzuru üzerine oynanan tehlikeli oyunu bir kez daha gözler önüne serdi. Özdağ ve çetesinin referans kabul ettiği hesabın PKK’lı olduğu sosyal medya paylaşımlarında açık seçik görülüyor. Buna rağmen, tacize karışan şahsın Afgan olduğu yalanını söyleyerek halkın bölgede yaşayan sığınmacılara saldırmasını isteyen Özdağ ve çetesinin bu sahtekarlıkları da deşifre oldu.  

1 yıl önce

Marmaris’teki orman yangınları ilgili provokatif paylaşımlar yapan Şahan Gökbakar'ı eleştiren Cem Küçük: Önüne geleni söyleyenler hakkında hukuken gereken yapılmalı

Küçük, geçen yılki yangınlarda sahadan yaptığı provokatif paylaşımlarla gündeme gelen komedyen Şahan Gökbakar için de isim vermeden şunları yazdı: "Maalesef bazıları hemen her konuda yangına körükle gidiyorlar. Geçen sene bir komedyen kendi evi yanacak diye yalan yanlış bilgilerle ortalığı ayağa kaldırdı. Bu sene de oturduğu yerden sallıyor!.. Sorarsan eğriye eğri doğruya doğru diyorlar. Daha doğru dedikleri bir şey duymadık. Ya da yapılan iyi şeyleri asla görmüyorlar. Güven İslamoğlu "20 uçak, 55 helikopter havada" diyor. Hâlâ utanmadan "Nerede bu uçaklar?" diye soruyor. Daha çok şey söylenebilir bunlara. Emniyet ve savcılık gerçek manada yanıltıcı ve kin uyandıracak, gerçekle alakası olmayanlara hukuken gerekeni yapmalı. Yoksa sürekli yanlarına kâr kalıyor..."

1 yıl önce

Ümit Özdağ’ın ‘Suriyeliler küçük çocuğa kezzap attı’ yalanı

“Yalan söyleme teknikleri” konusunda firari FETÖ’cü teröristlere eğitimler veren Ümit Özdağ, son birkaç yıldır tehlikeli bir oyun oynuyor. Türk milletini yalan haberlerle provoke etmek isteyen Özdağ, sürekli dillendirdiği ‘iç savaş çıkacak’ iddiasını hayata geçirmek için yalan üstüne yalan söylüyor. FETÖ’DEN SOSYAL MEDYA DESTEĞİ Özdağ’ın toplumun sinir uçlarına dokunan yalan ve çarpıtılmış haberleri sosyal medyaya düşer düşmez FETÖ’cüler tarafından açılmış Türkçü görünümlü hesaplar tarafından geniş kitlelere yayılıyor. FETÖ’cülerin son zamanlarda sosyal medyada ‘milliyetçi, Atatürkçü, polis, doktor’ gibi maskeler takarak yaptıkları algı operasyonları, Emniyet tarafından da deşifre edilmişti. ÜMİT’İN YALAN SERİSİNDE BUGÜN Irkçı provokatör Ümit Özdağ’ın yalan serisi “Konya’da Suriyeliler bir çocuğun yüzüne kezzap attı” haberi ile devam etti. Sosyal medya hesabından “Şimdi çocuğun babası ile konuştum. Olay 45 gün önce olmuş. Suçlu Suriyeliler yakalanmış, yargı süreci başlamış.1 yabancının başına 1 şey gelince Zafer Partisi kışkırttı diyenlere sorum şu: Bu çocuğun yüzüne 20 TL için kezzap dökenleri kim kışkırttı? Türk düşmanı Suriyeli yalakaları” cümleleri ile paylaştığı görüntülerde “Konya’da küçük çocuktan 20 TL isteyen Suriyeliler küçük çocuğa kezzap attılar” haberi servis edildi. ÇOCUKLAR ARASINDA YAŞANAN BİR KAZA Olay, Konya’nın merkez Meram ilçesi Uluırmak Mahallesi’nde yaşandı. Sabah’ta yer alan haberdeki iddiaya göre; ilkokul öğrencisi 9 yaşındaki Yusuf İsmail Candan, parkta daha önce birlikte oyun oynadığı 12 yaşındaki G.E.H. ile karşılaştı. İkili birlikte oyun oynarken, G.E.H. bulduğu bidondaki sıvıyı Candan’ın üzerine fırlattı. Küçük çocuk acı içinde bağırarak eve doğru koştu. HEMEN AMELİYATA ALINDI Ailesi tarafından Konya Şehir Hastanesi’ne götürülen Candan’ın yüz, boyun ve sırt bölgelerinde yanıkların oluştuğu tespit edildi. Yanan bölümlerine ameliyatla deri nakledilen küçük çocuğun sağlık durumunun iyiye gittiği belirtildi. “SU OLDUĞUNU ZANNETTİM” Bidondaki sıvının kezzap olduğu ortaya çıkarken Candan ailesinin şikayeti üzerine ifadesi alınan G.E.H, “Oynadığımız yıkık bina içerisinde dolu su bidonu gördüm. Bidonun içerisinde su olduğunu zannederek oyun amaçlı Yusuf’a fırlattım. Dökülen sıvı nedeniyle benim de elim ve ayağımda yanıklar oluştu. Maddenin kezzap olduğunu bilmiyordum” dedi. G.E.H. adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı.

1 yıl önce

Cem Küçük’ten ‘yargılanacaksınız’ diyen Birce Akalay’a tepki: “Birce Hanım, bir zamanlar Mehmet Ali Alabora vardı… Kendisi galiba Londra’da”

Küçük, Türkiye gazetesindeki yazısında şunları kaydetti: "Siyasi parti anlamında demiyorum. Sosyal medyadaki muhaliflerin gram aklı yok! Hâlâ sosyal medyadan tehditler savuruyorlar...  Sayın Erdoğan yönetimindeki AK Parti bu tehditlerle son 20 yıldır uğraşıyor. 2007’den beri her türlü tehditleri savuranlar hep yenildiler. Hepsi tarihin çöplüğüne gitti.  2004’lerde bazı generaller MGK’larda sayın Erdoğan’a atıp tutuyordu. Gereken cevabı hem Erdoğan’dan hem de milletten aldılar. Bu darbeci generalleri hatırlayan yok. Millet nezdinde hepsi mahkûm oldu. Millette hiçbir karşılığı olmayanlar yok oldu gitti.  Sonra devreye FETÖ girdi. Herkesi tehdit ediyorlardı. Sosyal medyadan AK Parti ve onu destekleyen herkes gidiciydi. Açık açık yazıyorlardı. Ellerindeki illegal materyale güveniyorlardı. Sayın Erdoğan milletten aldığı destekle hepsini yendi. Bugün FETÖ olmadığı için atıp tutanlar FETÖ varken ortada bile yoklardı. Hepsi saklanıyordu. Bir de FETÖ’yü kendileri bitirmiş gibi hava içindeler. Hâlbuki 17/25 Aralık ve sonrasında ortada yoklardı.  Gel zaman git zaman FETÖ, PKK hepsi bitti. PKK sadece sınır ötesinde kaldı. Muhalifler gene kafa çıkarmaya başladı.  Yurt dışına kaçmış FETÖ’cüler, PKK’lılar tehditlere başladı. Aslında Twitter’a kimlikle girilse korkusundan kaçacaklar.  Ekonomik zorluklardan dolayı şimdi yine tehditlere başladılar. Dün adını gerçekten ilk kez duyduğum Birce Akalay diye biri -oyuncuymuş- hükûmeti tehdit etmiş. Yargılanacaklar demiş. Kimin neyle yargılanacağını dememiş ama muhtemelen ortamlarda konuşulanları aktarmış.  Birce Akalay sosyal medyaya bakıyor. Konuşulanları duyuyor. Hükûmet kesin gidici, diyor. Bunların hepsine bir öz güven gelmiş. Birce Hanım, son 20 yıldır böyle konuşanlar ya içeri girdi, ya kaçtı ya da kariyerleri bitti!  Şu anda 17/25 Aralık öncesi ve sonrası hava var. Muhalefet de bu ortama güveniyor. Son sözü seçimlerde millet söyleyecek. Birce Hanım, bir zamanlar Mehmet Ali Alabora vardı. Gezi’de ağaçların bahane olduğunu söylemişti. Kendisi galiba Londra’da. Siz siz olun fazla öz güvenli olmayın. Temkinli olmak daha iyidir... Biz bu tehditleri belli ki seçimlere kadar duyacağız. Sonra kararı sandıkta millet verecek."

1 yıl önce

İstanbul nimet nimet! Ekrem İmamoğlu’nun sponsorluğunda İsmail Küçükkaya Halk TV’de

Uçankuş’un haberine göre; FOX’un sabah haberlerini sunan spiker İsmail Küçükkaya İmamoğlu sponsorluğunda Halk TV’ye geçti. Transferde İsmail Küçükkaya’ya ödenecek miktar 3 milyon dolar yani 54.000.000 TL.. İsmail Küçükkaya, Halk TV’nin patronu Cafer Mahiroğlu’ndan gelen bu teklifi önce FOX TV’ye iletip, yarısı kadar bir miktara FOX’ta kalabileceğini söyledi ancak FOX yönetimi reddedip, ‘Yeni kanalın hayırlı olsun’ cevabını verdi. HALK TV’NİN SAHİBİNDEN ÜST ÜSTE PAYLAŞIMLAR Halk TV’nin sahibi Cafer Mahiroğlu, konu hakkında sosyal medya üzerinden üst üste 2 paylaşım yaptı. “Bu yola çıkarken Türkiye’nin vicdanı olacağıma, adaletten, demokrasiden ödün vermeyeceğime söz verdim. Bu duruştaki arkadaşlarımızla bugüne geldik. Halk TV şimdi daha da güçleniyor. Halkın kanalı Halk TV’de koca yürekli bir adam daha artık bize yarenlik edecek. Ailemize hoş geldin…” https://twitter.com/cafermahiroglu/status/1562108362795401221?s=21&t=7dG2Xr_Myd3p2CY4C65Wsg İSMAİL KÜÇÜKKAYA’NIN ADINI VERDİ Kısa süre sonra bir paylaşım daha yapan Mahiroğlu, bu kez İsmail Küçükkaya’nın adını vererek açıklama yaptı. “Sevgili Halk TV izleyicileri, az önce isim vermeden Halk TV’de yeni başlayacak bir arkadaş için tweet attım.Biraz gizem olsun istedim ama gizem galiba bana göre değil . Hoş geldin İsmail Küçükkaya.” HALK TV’YE TEPKİ Ancak işin ilginç tarafı, Halk TV patronu bu transferi açıkladıktan sonra Halk TV izleyicilerinden yoğun tepki geldi. İSMAİL KÜÇÜKKAYA AÇIKLAMASI Yıllardır Fox TV’de sabah programları sunan İsmail Küçükkaya’nın yeni adresi Halk TV oldu. Haftanın 5 günü sabah programı ve cuma günleri de akşam programı yapacak olan Küçükkaya, “12 Eylül’de başlıyorum” dedi.

1 yıl önce

FETÖ içinde taciz ve tehdit skandalı! "Gülen'den icazet aldım" diyerek 23 yaş küçük örgüt üyesini ilişkiye zorladı!

15 Temmuz sonrası İsveç'e kaçan FETÖ'nün mahrem imamı Süleyman Sargın, evli ve dört çocuk babası. Kendisinden 23 yaş küçük N.K.'yi taciz eden, şantajla ilişkiye zorlayan Sargın'ın görüntüleri örgüt içinde elden ele dolaşıyor. Ama örgütte kimse Sargın'a karşı gelemiyor. Hürriyet Gazetesi Yazarı Nedim Şener, FETÖ'deki yeni tecavüz skandalının detaylarını yazdı. Şener'in, "Son mahrem imam... FETÖ’de yeni bir tecavüz skandalı" başlıklı yazısı şöyle: FETÖ elebaşı Gülen’in sağlık sorunları ağırlaşırken, bir yandan iç hesaplaşma ve güç savaşları yaşanan örgütte bir yandan da çürüme aldı başını gidiyor. Örgüt içinde birbirini dolandırmak sıradan hale geldi. FETÖ elebaşının ölümü sonrası örgütün parasını kontrol etmek için grupların savaşı devam ediyor. Öyle ki FETÖ elebaşının “Yapılan yanlışlıklardan dolayı ıstıraplar içinde kıvranıyorum” diye pişmanlığını dile getirdiği, sağlık sorunlarından dolayı zorla konuştuğu ve örgüt tabanında çözülmeye katkı sağlayan haberi olmadan çekildiği anlaşılan bir videosu bile sızdırıldı. TACİZ VE TECAVÜZLERİN ÜSTÜ ÖRTÜLÜYOR Amerika’da örgüt üyesi kadınlara tecavüz eden, eşleri yurtdışına kaçan Türkiye’de kalan örgüt mensubu kadınların yaşadıkları taciz skandalları birbirini kovalıyor. Örgüt yönetiminin suskun kaldığı, ancak mağdurların çok az ses çıkarabildiği, örgüt tabanının görmezden geldiği bu olaylara bir yenisi eklendi. Örgüt içinde şimdilerde FETÖ elebaşı Gülen’in öğrencilerinden olan örgütün Zaman gazetesinde de yazarlık yapan Süleyman Sargın’ın yaşadığı evlilik dışı ilişki konuşuluyor. 15 TEMMUZ’DAN SONRA İLLEGAL YOLLARDAN KAÇTI Sadece ilişkinin biçimi değil, Süleyman Sargın’ın ilişki kurduğu örgüt üyesi kadına yönelik tehdit ve şantajları olayı farklı bir boyuta götürüyor. Önce Süleyman Sargın’ı tanıyalım. Örgüt içinde molla olarak tanımlanan şahıslar arasında olan Sargın, geçmiş dönemde jandarma mahrem yapılanması içerisinde faaliyet yürütmüş ardından da Emniyet mahrem yapılanmasına geçerek bir süre FETÖ içinde “EGM İmamı” olarak çalışmıştı. Zaman gazetesinde köşe yazarlığı yaparken, örgüt mensupları arasında kalemi kuvvetli ve saygı duyulan bir isim olarak biliniyordu. Elbette, o da 15 Temmuz darbe girişiminin hemen ardından illegal yollardan Türkiye’den kaçan isimlerden birisiydi. Temmuz 2022 itibarıyla İsveç’te bulunan Sargın, buradan Türkiye’deki örgüt mensuplarını yönlendirmeye devam ediyor. FETÖ ELEBAŞININ AĞZINDAN TAZİYE İLANLARINI YAZIYOR Süleyman Sargın, Fetullah Gülen’e o derece yakındır ki ölen Yusuf Bekmezci gibi örgüt mensupları için taziye mesajlarını bile FETÖ elebaşı Gülen’in ağzından yazmaktadır. 48 yaşında, evli ve 4 çocuk babası olan Sargın, ailesiyle birlikte 15 Temmuz 2016 darbe girişimi sonrası kaçtığı İsveç’in başkenti Stockholm’de yaşıyor. 23 YAŞ KÜÇÜK ÖRGÜT ÜYESİNE TACİZ Süleyman Sargın İsveç’te yaşarken, yeğeninin bir arkadaşı olan kendisinden 23 yaş küçük N.K. ile 2018 yılında sosyal medya aracılığı ile tanışır. Babası dahil olmak üzere ailesinde FETÖ mensupları bulunan N.K. isimli örgüt üyesi kadın, ilk aşamada Sargın’ın ısrarlı arkadaşlık tekliflerine olumsuz yanıt verir. FETÖ ELEBAŞINA YAKINLIĞI İLE KANDIRMAYA ÇALIŞTI Ancak dönem içinde Süleyman Sargın, FETÖ elebaşına çok yakın olduğunu, sözde hizmet hareketi içinde geleceğinin çok parlak olduğunu söyleyerek ciddi bir ilişki düşündüğünü belirterek N.K.’yi ikna eder. Sosyal medya üzerinden devam eden ilişkide Sargın, N.K.’yi sürekli olarak yurtdışına davet eder. Sargın’ın evli ve çocuklu olmasından rahatsızlık duyan N.K. ilişkiyi bitirmek ister. DÜŞÜK AHKLAKLI KADIN OLDUĞUNU ANLATMAKLA TEHDİT ETTİ Bunun üzerine Sargın, N.K.’yi “tüm tanıdıklarına N.K.'nın düşük ahlaklı bir kadın olduğunu anlatmakla” tehdit eder. Daha da ileri giden Sargın, N.K.’yi Avrupa’da tanıdığı, bildiği birisiyle evlendirebileceğini söyler, böylelikle kendilerinin ilişkiye devam edebileceği teklifi ile ikna etmeye çalışır. Konuyu arkadaşlarına anlatan ve telefon görüşmeleri ve mesajlaşmalarına ait görüntüleri paylaşan N.K. ile Sargın arasında küfürleşme ve hakaretler içeren kavgalar yaşanır.   İLİŞKİ KARŞILIĞI EĞİTİM MASRAFI KARŞILAMA Sargın bununla da yetinmez, eğitim için Bosna Hersek’e giden N.K.’nin peşini bırakmaz. İsveç’ten, Bosna’ya giderek rahatsız etmeye devam eder hatta ilişki karşılığında eğitim masraflarını karşılamayı teklif eder. Maddi nedenler ile Sargın’ın teklifini kabul etmek zorunda kalan N.K. bir süre sonra Bosna’dan kaçarak Türkiye’ye döner. Sargın bu kez, N.K.’yi arayarak ilişkilerini ailesine anlatmakla tehdit eder. Bu arada Süleyman Sargın’ın İsveç’te bulunan eşi bu ilişkiyi öğrenir, örgüt mensuplarına kocasını şikâyet eder. "GÜLEN'DEN İCAZET ALDIM" Sargın, karısına örgüt içinde bu tarz ilişki yaşayan ilk sorumlunun kendisi olmadığını, bütün “büyük abilerin” böyle ilişkilerinin olduğunu, bunun ‘Hizmet Abileri’nin hakkı olduğunu, konuyu Gülen’e de anlattığını ve icazet aldığını ifade ederek durumu büyütmemesi yönünde tehditlerde bulunur. Peki sonuçta ne olur? İki kişi arasında başlayan ilişkinin kayıt ve görüntüleri örgüt üyeleri arasında paylaşılır. Mesajlar ve fotoğraflar elden ele ulaşır. Örgüt merkezinin duruma müdahale edeceği düşünenler yanılır. Geçmiş yıllarda İsveç’te bulunan bazı örgüt mensuplarını ticaret yapma bahanesiyle dolandırmasıyla da gündeme gelen Süleyman Sargın’ın, FETÖ elebaşı Gülen’e yakınlığı nedeniyle örgüt içinde bir nevi dokunulmazlığa sahip olduğu için tıpkı diğer skandallar gibi üzeri kapatılır.

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10