06 Mayıs Pazartesi 2024
3 yıl önce

FETÖ'cülerin ‘Bahçeli öldü’ yalanına MHP'den yanıt

MHP sosyal meyda sorumlusu Hüseyin Özkan ise Twitter hesabından bir paylaşımda bulunarak iddiaları yalanladı. "Liderimiz ile alakalı asparagas haber yapan tüm hesaplar titizlikle inceleniyor olup, gereği yapılacaktır…" diyen Özkan, "Bilumum bölücü hesapların yayma gayretinde olduğu haber yalandır. Hesabı sorulacaktır. Bu tweet altına, asparagas haberi yaymaya çalışan tüm hesapları yazabilirsiniz. Tüm hesaplar ile ilgili hukuki işlemler başlatılacak olup, yanlarına bırakılmayacaktır." ifadesini kullandı.

3 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Diğer konularda dikiş tutturamayınca, şimdi yanlış olduğunu en iyi kendilerinin bildiği '128 milyar dolar nerede?' yalanına sarıldılar."

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları: KABİNE DEĞİŞİKLİĞİ Dün gece hem bir bakanlığımızı ikiye böldük, hem de 3 bakan atamasını yaptık. Ruhsar Pekcan ve Zehra Zümrüt Selçuk'a bugüne kadarki hizmetleri için teşekkür ediyorum. Üç yeni bakanımıza başarılar diliyorum. Bugüne kolay gelmediğimiz gibi bundan sonrasının da kolay olmayacağını biliyoruz.  Ticaretimizin derinliğinin sığ olduğu dönemlerde yatırıma dayalı uzun vadeli girişimlere cesaret edilemiyordu. Ülkemizin çok küçük dalgalanmalarda dahi ekonomik krize girme durumlarıyla karşı karşıya olduğumuz dönemler geçirdik. 1990'larda aynı oyunu kökenler üzerinden tekrar sahneye sürdüler, bu arada ekonomiyi de hiç boş bırakmadılar. Bir kaç milyar liralık spekülasyonla 1994'de ülkemizi büyük bir krize sürüklediler. BE AHLAKSIZ, BE EDEPSİZ BİZ BU YOLA ÇIKARKEN KEFENİMİZİ GİYEREK ÇIKTIK Ey Kılıçdaroğlu, hafızanı yokla bakalım varsa gecelik faizlerin yüzde 7500'e çıktığı, 20bamkaya el konup faturanın millete yüklenildiği dönemin baş aktörleri CHP yöneticileriydi. Kasım 2002'den beri neler görmedik ki. Arkası karanlık cinayetlerden Cumhuriyet mitinglerine kadar toplum mühendisliği ile karşılaştık. Şimdi çıkmış bir ahlaksız, edepsiz benim akıbetimin de Menderes'in akıbeti gibi olabileceğini ümit ettiğini söylüyor. Be ahlaksız, edepsiz kefenimizi giyerek biz bu yola çıktık. Biz ölümden korkmadık, bizim imanımızın gereği ölümü korkutmaktır. Siz, zaten 'ölüm' dendiği zaman kaçacak delik arayanlardansınız. Menderes'in akıbetinden hoşnut mu oluyorsunuz, memnun mu oluyorsunuz? Çünkü o akıbeti hazırlayanlar da sizdiniz. Şimdi bize de aynı akıbeti mi hatırlatıyorsunuz? Boşuna uğraşmayın, evelallah biz bunların hepsine hazırız. 15 Temmuz'da bunu gördük ve 15 Temmuz'u hazırlayanlara bu ülkeyi mezar ettik, mezar... Sen genel başkanın tankların arasından kaçıp giderken biz milli irade ile beraber tüm dünyaya selam verdik. Biz dik durduk. Ama siz hemen kaçtınız, Bakırköy Belediyesi'nde çay, kahve sohbetine daldınız, oradan seyrettiniz. Daha çok seyredeceksiniz. Kalkıp basın toplantıları ile filan benim akibetimin öyle olacağından hiç bahsetme. Her nefis ölümü tadacaktır, ama sen de tadacaksın. Bu yolculuk bir vatan yolculuğudur. AKIL HOCALARINA YER VE YOL KALMAYACAK Vesayet güçlerinin 1950'lerden beri uyguladıkları yöntemler işe yaramayınca bu defa daha sinsi eylemleri uygulamaya soktular. Tarihimizin en acı hadiselerinden biri olan 15 Temmuz'u yaşadık. Emekli amirallerle kol kola vererek Kılıçdaroğlu, 'Emekli olanlar darbe yapabilir mi?' diyor, 'Ne duruyorsunuz, dökülün sokağa' diyorlar. Siz o akıl hocalarınızla birlikte yürüyorsunuz. Ama bu ülkede her şeyi bitmiş bu akıl hocalarına yer ve yol kalmayacak. Terör örgütlerinin başını sınırlarımız dışındaki asıl kaynaklarında da birer birer ezdik.  Dışişleri Bakanımıza Yunan Dışişleri Bakanı ile yaptığı toplantıda verdiği cevaplar nedeniyle de teşekkür ediyorum. Asla baş eğmeyeceğiz. Baş verip baş eğmeyen bir millet olarak önceliğimiz istiklalimizdir.  NE RAKAM DOĞRU, NE RAKAMA YÜKLENEN ANLAM DOĞRU Sahada terör örgütlerine, uluslararası alanda müstemlekecilere karşı verdiğimiz mücadeleyi, ekonomide de faiz-kur-enflasyon şer üçgenine karşı yürüttük. Şanlı 15 Temmuz kıyamını adeta cezalandırmak için başlatılan ekonomik saldırıya seyirci mi kalacaktık? Harekatlarımızın ardından maruz kaldığımız ekonomik tuzaklara seyirci mi kalacaktık. Ağustos 2018'de ABD yönetiminin başlattığı ekonomik saldırılara sessiz mi kalacaktık? CHP'nin ve onun peşine takılanların 128 milyar meselesini işte bu fotoğraf içinde okumak gerekiyor. Ne rakam doğru, ne rakama yüklenen anlam doğru, ne bu rakam üzerinden üretilen kampanya doğru. Ortada gerçekten 128 milyar doların akıbetini anlama arayışı olmadığı için söylenen sözlerde doğru olan hiçbir şey yoktur. Baştan sona yanlış, baştan sona cehalet. Cehalet deyip geçmemek lazım. 3 çeşit cehalet vardır. Birincisi bir şeyi bilmemektir. İkincisi cehaletin karesidir. Öğretim gördüğü için konunun ne olduğunu bilir, eğitimi olmadığı için nasılını bilmez. Bunlara gafil denir. Üçüncüsü ise cehaletin küpüdür. Öğretimden geçtiği için konunun ne olduğunu bilir, eğitimli olduğunu için nasılını da bilir. Bilerek ve isteyerek konunun nedenini harmanlayarak, sürekli senaryo peşinde koşmaktır. Bunların artık gizlemeye dahi ihtiyaç duymadıkları temennileri, Türkiye’nin önce, tıpkı 1994 ve 2001 yılında olduğu gibi çok derin ve keskin bir ekonomik kriz yaşaması, ardından da siyasi değişime maruz kalmasıdır. Uluslararası sermayeye Türkiye'ye yatırım yapmayın diyecek kadar muvazeneyi yitirmişlerdir. CHP'nin etrafında kümelenen bu ekip son dönemde yatırımcıları ürkütmek, milletimizin moralini bozmak için dört bir koldan çalışıyor. Diğer konularda dikiş tutturamayınca, şimdi yanlış olduğunu en iyi kendilerinin bildiği '128 milyar dolar nerede?' yalanına sarıldılar. Erdoğan düşmanlığı, AK Parti düşmanlığı, Cumhur İttifakı düşmanlığı bu cehli mikap kesiminin gözlerini öyle bir kör etmiştir ki ülkenin ve milletin felaketinden medet umar hale gelmişlerdir. Nedir bu diledikleri felaket? Cumhurbaşkanı Erdoğan, Twitter hesabından da '128 milyar dolar' iddialarına yanıt verdi ve "CHP’nin etrafında kümelenen yıkım ekibi, YANLIŞ ve YALAN olduğunu bile bile “128 milyar dolar” yalanına sarıldı. Şimdi bu meselede kim, kendini rezil etme pahasına ne demiş ve GERÇEK neymiş bir bakalım mı?" ifadelerini kullandı. Bir yalan nasıl şevkle söylenir gördünüz değil mi? CHP'nin başındaki zata sorsanız hesap uzmanıyım der ama geçmişte bilinen tek yönetim hikayesi SSK'yı batırmaktır. Kılıçdaroğlu'nun rehberini öğrendiniz mi? O bayan.. Büyük söyleyeceksin diyor. O da emredersiniz diyor ve büyük söylüyor. BDDK ve ardından o süreç. Şayet bu kişi 128 milyar dolar nerede sorusuna MB bilançolarını okumadan soruyorsa geçmişte kendine tevdi edilen görevlere yazıklar olsun. Bu kampanyanın peşine düşenlerin bir kısmını üzülerek, bir kısmını gülerek takip ediyoruz. Sağa sola pankart asarak, bu yalan kampanyasına figüranlık yapanları gördükçe içimizde acıma duygusu da uyanmıyor değil. Bu meseleye doğrudan girmemek için epeyce sabrettik. Baktık ki birileri önemsememekten kaynaklanan sessizliğimizi korku sanarak yalanların dozunu arttırıyor. Bugün etraflıca meseleye girme kararı aldık. Türkiye bu manzarayı hak etmiyor. Türkiye bu muhalefet üslubunu kesinlikle haketmiyor. Yalanı su içer gibi söyleyebilen bu karikatür tipleri de haketmiyor.  Bırakınız 128 milyar doların ne olduğunu, nasıl yönetildiğini, 128 tuğlayı üst üste koymuşluğu dahi yok olan Kılıçdaroğlu, kalkmış bunları konuşuyor. Ortada 128 milyar dolar diye bir rakam, gerçekle ilişkisi olan bir rakam yok. Piyasa denilen bu dinamik sistemde belki bu anda bile milyarca dolar el değiştiği için rakam yenileniyor. Her ne kadar MB Başkanımız da, Hazine ve Maliye Bakanımız da meseleyi etraflıca anlattıysa da bunlar duymak isteyen kulaklara ulaşıyor. Kendi arkadaşlarının doğruyu söylemelerine bile tahammüle demedikleri için meseleyi kendi mecralarına çektiler. Sayın Kesici doğruyu söyledi, bir gün geçti Kesici 'Genel Başkanımın söylediğine katılıyorum' dedi. Bayan ne dedi, 'Büyük söyleyeceksiniz' dedi. CHP içinde az biraz bilanço okumayı bilen varsa verilere bakarak bu hesabı kolayca çıkarabilir. CHP içinde bilanço okumayı bilen yoksa partimizden, bürokrasiden bir uzman göndererek kendilerine yardımcı olabiliriz.  Bu sefil kampanya karşısında tereddüde düşen vatandaşlarımız varsa onların kafasındaki soruları birinci elden gidermek istiyoruz. Çeşitli ülkelerin salgınla mücadele için aldığı mali tedbirlerin toplamı 16 trilyon doları bulmuştur. Bu çalkantılı ekonomik iklim ülkemizi de olumsuz etkilemiştir. Cari açık artarken turizm gelirlerimiz de düşmüştür. Son 2 yılda MB kaynaklarından 30 milyar dolar cari açığın finansmanı için kullanılmıştır. 31 milyar dolar yabancı sermayenin çıkışı için kullanılmıştır. Vatandaşlarımız da 54 milyar dolar karşılığı döviz ve altın alarak tasarruf tedbirlerinde değişikliğe gitmiştir. 165 milyar dolarlık bir rakam ortaya çıktı 4 kalemde. MB rezervlerinin her kuruşunun ne olduğu bellidir. Rezervin amacı dövize ihtiyaç duyulan işlemlerde ortaya çıkan talebi karşılamaktır. Piyasa döviz talebini kendi içinde karşılayabiliyorsa MB'ye ihtiyaç kalmaz. 128 milyar dolar ne buhar olmuştur ne de haksız hukuksuz yere herhangi birinin cebine girmiştir. Ekonominin aktörleri ve vatandaşlarımız arasında dolaşıma girmiş ve çoğu yurtiçinde kalmıştır. Günün sonunda paranın büyük kısmı MB rezervine geri dönmüştür. 90 milyar dolara yakın rezervi var, ihtiyaç duyulduğunda kullanılabilir. Bu bir ekonomi politikası tercihidir. 

3 yıl önce

Bingöl Karlıova’da uzman çavuşa iftira atan Rahime Öz’nün yalanı deşifre oldu…

Bingöl’ün Karlıova ilçesinde Ferhat K. adlı uzman çavuşun kendisini darp edip burnunu kırdığını iddia eden Rahime Öz’nün terör örgütü PKK’nin siyasi uzantısı HDP ile yakın ilişkide olduğu ortaya çıktı. HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran ve HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel tarafından ziyaret edilen Rahime Öz’nün kırık olduğunu söylediği burnunun birkaç gün içinde iyileşmiş olması dikkatlerden kaçmadı.

2 yıl önce

Kılıçdaroğlu’dan ‘çıplak arama’ yalanı

Konuya ilgili emniyet’in geçmişte yaptığı açıklamada emniyette yapılan arama işlemlerinin kısa sürdüğü, bu kadar kısa sürede kıyafetin çıkarılması ve giyilmesinin kesinlikle mümkün olmadığı vurgulanmış. Emniyetteki İşlemlerin Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği 8. Maddesi ile Emniyet Genel Müdürlüğü Nezarethane Talimatnamesi'nin 9. Maddesinde belirtilen hususlara uygun şekilde gerçekleştirildiğini belirtilmişti. Öte yandan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Fox TV ekranlarında bahsettiği düzenlemenin Adalet Bakanlığına bağlı Ceza İnfaz Kurumları Yönetmeliği’nde yer aldığını bilmediği de ortaya çıktı.

2 yıl önce

Sözcü'den YKS öncesi algı operasyonu: Katar'la imzalanan askeri protokolü 'sınavsız üniversite' yalanıyla servis etti

Türkiye ile Katar arasında 2 Mart 2021 tarihinde "Askeri sağlık alanında eğitim ve iş birliği" protokolü adlı bir anlaşma imzalandı. Bu anlaşma uyarınca, Türkiye'nin en büyük askeri üslerinden birine ev sahipliği yapan Katar ile askeri iş birliğinin kapsamı daha da genişledi. Askeri personel ve askeri öğrencileri kapsıyor Anlaşmanın maddeleri uyarınca iki devletin askeri personel ve öğrencileri karşılıklı olarak eğitilecek. Tıp fakültesi, diş hekimliği eğitimi, eczacılık eğitimi, hemşirelik eğitimi gibi alanlarda eğitici, danışman, gözlemci, uzman personel, öğretim elemanı ve askeri öğrenci değişimi öngörülüyor. Personeller için askeri uçak ve orduevleri imkanı Karşılıklı olarak Katar ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin personel ve öğrencilerine, eğitim süresince kendi birliklerine ait kamuflaj ve üniformayı giyme hakkı, askeri uçakla seyahat, orduevinde ikamet gibi imkanlar tanınıyor. Sınav şartı tüm yabancı öğrenciler için geçerli Ayrıca eğitim için seçilecek personellerin, Türkiye ve Katar'ın 'ulusal mevzuat hükümleri' kapsamında değerlendirileceği belirtiliyor. Günümüzde YÖK mevzuatına göre Türkiye'de eğitim alacak (askeri personeller hariç) tüm yabancı öğrencilerde istisna olmaksızın sınav şartı aranıyor. YKS'ye saatler kala operasyon Sözcü Gazetesi iki ülke arasında imzalanan askeri iş birliği anlaşmasını, "Katarlı gençlere Türkiye’de sınavsız tıp eğitimi hakkı verildi" başlığıyla okurlarına servis etti. Haberde 'askeri personel ve askeri öğrenciler' ifadesi yerine 'Katarlı gençler' tanımı yerleştirildi. T24 - BirGün gibi asılsız haberleriyle bilinen mecraların destek verdiği asılsız haber, kısa sürede sosyal medyanın gündemine oturdu. Milyonlarca öğrencinin YKS heyecanını istismar eden Sözcü Gazetesi'nin konuyla ilgili nasıl bir açıklama yapacağı merak konusu. Söz konusu medya kurumları daha önce de Suriyelilerin Türkiye'de sınavsız bir şekilde üniversite eğitimi alacağı yalanını ortaya atmıştı.

2 yıl önce

Utanmazlar! Muhalefet “Katarlılara sınavsız fakülte” yalanında ısrarlı… AYT sınavı öncesi de özür gelmedi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, T24 sitesinden alıntı yaparak çarpıtmayı "Kendi gencine bu kadar sevgisiz, bu kadar saygısız bir iktidar işte. Bizim çocuklar o okullara girebilmek için bütün gençliklerini heba ediyorlar!" İfadeleriyle paylaştı. CHP milletvekilleri Mustafa Adıgüzel, Mahmut Tanal ve Engin Özkoç ile Memleket Partisi Başkanı Muharrem İnce de kampanyaya tweetleriyle katıldı. Kılıçdaroğlu ve İnce'den hemen sonra, çarpıtmanın sosyal medyada yayılması üzerine resmi kaynaklar haberin gerçeğini açıkladı ve protokolün 20'den fazla ülke ile de yapılmış olduğunu hatırlattı. Düzeltme bile gerektirmeyen, anlaşma metninde çok net bir biçimde belli olan bu bilgiye ve düzeltmeye rağmen CHP'li isimler, muhalefet yanlısı medya ve sosyal medya hesapları herhangi bir düzeltme ve özür yayınlamadı. T24'TEN 27 SAAT SONRA ÖZÜR Yalan haberin en çok yayıldığı T24 Sitesi, resmi yetkililerin açıklamalarından 27 saat sonra özür yayınlayabildi. Ancak Kılıçdaroğlu ve CHP'li milletvekillerinden yine de tweet silme veya özür gelmedi. Sosyal medya kullanıcıları, özür açıklamalarının altına bu siyasetçilerin 'utanmazlıklarından' duydukları utancı belirten mesajlar yazdı. Yalan haberi eleştiri malzemesi olarak kullanarak, AYT sınavı öncesi gençlerin moralini bozan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve ekibi ise, sosyal paylaşımlarını silmediği gibi özür de dilemedi. Asılsız haberi yayanlar özür dilerken, Kılıçdaroğlu yalanda ısrar etmeye devam etti.

2 yıl önce

Suç örgütü elebaşı Sedat Peker’in bir yalanı daha elinde patladı! İstanbul Valiliği Cihan Ekşioğlu'na ekip koruma verildiğini yalanladı

İstanbul Valiliği’nden yapılan açıklama şöyle; “Bazı basın yayın organlarında C.E. isimli şahsa ekip koruması verildiği yönündeki iddialar üzerine kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi ihtiyacı duyulmuştur. Arşiv kayıtlarının incelenmesi neticesinde; C.E. isimli şahsın 07.11.2016 tarihinde koruma talebiyle Valiliğimize müracaatta bulunduğu, 14.12.2016 tarihinde (1) personel ile yakın koruma verildiği, 14.02.2017 tarihli İl Koruma Komisyonunda koruma kararının devamının uygun görüldüğü tespit edilmiştir. 22.02.2018 tarihinde alınan İl Koruma Komisyonu kararı ile yakın koruma tedbirinin kaldırıldığı, şahsın tedbir kararının kaldırılmasına yönelik 26.03.2018 tarihli itirazı üzerine yakın koruma tedbirine bir süre daha devam edilmiş, ancak bahse konu tedbir 31.01.2019 tarihinde İl Koruma Komisyonunda alınan karar gereği kaldırılmıştır. Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere; söz konusu haberlerde geçen ekiple koruma ve kendine koruma aracı tahsis edildiği iddiaları gerçeği yansıtmamaktadır.”

2 yıl önce

“THY de 2 bin 500 kokpit ve kabin çalışanının iş akdine son verildi” yalanı

Türk Hava Yolları Genel Müdürü Bilal Ekşi konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “YALAN: "İşten çıkarma yasağının sona ermesiyle sadece THY de 2 bin 500 kokpit ve kabin çalışanının iş akdine son verildi." Göz bebeğimiz THY ile ilgili bazı sosyal medya hesaplarında verilen/dağıtımı yapılan yukarıdaki "İşten çıkarma" mesajı YALANDIR, YALANDIR, YALANDIR.” dedi.

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 31 32