30 Nisan Salı 2024
1 yıl önce

Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı'nın görev ve yetkileri Resmi Gazete'de

Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinde, Alevi- Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı'nın görev ve yetkileri şöyle belirlendi: "Cemevlerinin ve ihtiyaçlarının belirlenmesine yönelik çalışmalar yapmak, cemevlerindeki hizmetlerin etkin ve verimli yürütülmesini koordine etmek, cemevlerinin başkanlıkça belirlenen hizmetlerinin gördürülmesi için yerel yönetimlere veya yatırım izleme ve koordinasyon başkanlıklarına ödenek aktarımına ilişkin iş ve işlemleri yürütmek, Alevi- Bektaşilik hakkında tüm yönleriyle, sosyal ve beşerî bilimler bütünlüğü içinde bilimsel araştırmalar yapmak, yaptırmak ve bu konularda seminer, sempozyum, konferans ve benzeri ulusal ve uluslararası etkinlikler düzenlemek, özgün bilgi üretimi için uygun ortamlar hazırlamak, yayınlar yapmak ve bu alandaki çalışmaları desteklemek. Alevi- Bektaşilikle ilgili akademik faaliyetleri desteklemek amacıyla üniversiteler ve ilgili kurum ve kuruluşlarla iş birliği yapmak, Alevi- Bektaşiliği yurt içinde ve yurt dışında bilimsel yönüyle araştırmak, derlemek ve bu amaçla yapılan çalışmaları desteklemek, görev alanı kapsamında ulusal ve uluslararası kurum ve kuruluşların bilimsel çalışmalarını ve bu alandaki yayınlarını takip etmek, gerekli görülenleri tercüme ettirerek basılmasını ve yayımlanmasını sağlamak, Alevi- Bektaşilikle ilgili eğitim ve kültür faaliyetlerini yürütmek ve desteklemek, Bakan tarafından verilen diğer görevleri yapmak." Kararnamede, başkanlığın görev alanındaki çalışmalarını değerlendirmek ve önerilerini başkanlığa bildirmek üzere kurulan Danışma Kuruluna ilişkin, "Danışma Kurulu, başkan ve 11 üyeden oluşur. Alevi- Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanı Danışma Kurulunun da başkanıdır. Danışma Kurulu üyeleri, Alevi- Bektaşilik yolunda temayüz etmiş kişiler ile başkanlığın görev alanına giren konularda araştırma ve çalışmaları bulunanlardan Cumhurbaşkanınca üç yıllığına seçilirler. Bakan gerekli gördüğü hâllerde Danışma Kuruluna başkanlık edebilir. Danışma Kurulu üyelerinin ve toplantıya davet edilen kişilerin ulaşım ve konaklama giderleri bakanlık bütçesinden karşılanır. Danışma Kurulunun çalışma usul ve esasları bakanlıkça çıkarılan yönetmelikle belirlenir" denildi. Başkan ve başkan yardımcısının haklarına ilişkin ise "Alevi- Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanı ve Alevi- Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkan Yardımcısı, mali ve sosyal hak ve yardımlar ile diğer özlük hakları bakımından 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 30'uncu maddesi uyarınca sırasıyla strateji geliştirme başkanı ve bakanlık genel müdür yardımcısına denktir" ifadeleri kullanıldı. 53 KİŞİLİK KADRO İHDAS EDİLDİ Alevi- Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı'nda genel kadro durumu şu şekilde belirlendi: "Alevi- Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanı (1), Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkan Yardımcısı (2), Daire Başkanı (5), 3'üncü derece veri hazırlama ve kontrol işletmeni (10), 6'ncı derece veri hazırlama ve kontrol işletmeni (10), 10'uncu derece veri hazırlama ve kontrol işletmeni (10), programcı (2), çözümleyici (2), sekreter (1), şoför (1), 7'nci derece hizmetli (1), 8'inci derece hizmetli (1), mütercim (2), sosyolog (2), psikolog (2), grafiker (1)."

1 yıl önce

İstiklal'deki saldırı hakkında İçişleri Bakanı Soylu'nun ABD sözleri Pentagon yetkilisini afallattı

ABD Savunma Bakanlığından (Pentagon) üst düzey bir yetkili, Ukrayna-Rusya savaşı üzerine değerlendirmelerde bulundu. BAKAN SOYLU: ABD'NİN TAZİYESİNİ KABUL ETMİYORUZ İstiklal caddesinde 6 kişinin hayatını kaybettiği 81 kişinin de yaralandığı saldırı hakkında "Biz mesajı aldık ve çok güçlü bir karşılık vereceğiz. ABD'nin taziyesini kabul etmiyoruz" diyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu şu açıklamada bulunmuştu; İstiklal Caddesi bizim milletimizin nazlı bebeğidir. Bu eylemi gerçekleştirenlerin bize ne mesaj vermek istediklerini biliyoruz. Biz bu mesajı aldık. Hiç merak etmesinler, karşılığını daha ağır vereceğiz. Bugün Amerika tarafından yapılan taziye mesajını da katilin olay yerine ilk gelenlerden birisi olduğu gibi değerlendirmenin esas olduğunu ben düşünüyorum ve bu mesajın da karşılığı çok net bir şekilde ortaya çıkacaktır. Yakın bir zamanda da görülecektir Allah'ın izniyle. BAKAN SOYLU'NUN SÖZLERİ SORULDU Pentagon yetkilisi, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, İstanbul İstiklal Caddesi'ndeki saldırı üzerine “ABD’nin Ankara Büyükelçiliğinin taziye mesajını kabul etmediklerine” ilişkin açıklamasına yönelik soruya, “Bu brifingin Ukrayna odaklı olmasını istiyorum. Şunu söyleyeceğim, Türkiye halen çok önemli bir müttefik. Sizin Ukrayna dışındaki sorularınızı bu toplantı dışında değerlendirmekten memnuniyet duyarız.” yanıtını verdi.

1 yıl önce

Hamza Dağ’dan altılı masaya ‘imza yetkisi’ tepkisi

Altılı masa 10’uncu kez toplandı, seçim için ilk kez bir somut adım attı. Aylardır aday belirleyemeyen liderler, dün akşam 9 saat süren toplantı nihayetinde bir yol haritası çizmeye karar verdi. Tarih de, 30 Ocak olarak belirlendi… Herkes imza yetkisine sahip olacak Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, dün akşamki toplantının ardından bugün sabah saatlerinde Halk TV'ye çıktı. İsmail Küçükkaya’nın sorularını yanıtlayan Davutoğlu, altılı masadaki tüm genel başkanların "Cumhurbaşkanı yardımcısı" gibi imza yetkisine olacağını söyledi. “Cumhurbaşkanı içeriden veya dışarıdan olsun…” Davutoğlu, “Cumhurbaşkanı içeriden veya dışarıdan olsun genel başkanlar doğrudan karar süreçleri içerisinde imza yetkisine sahip olarak bulunacaklar. Genel başkanlar cumhurbaşkanı gibi her stratejik kararda imza yetkisine sahip olacak.” dedi. Davutoğlu'nun bu sözlerine AK Parti'den yanıt gecikmedi. AK Parti’den tepki: Bu sivil bir darbe hazırlığının itirafıdır AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, sosyal medya hesabından bir paylaşım yaparak Davutoğlu’na tepki gösterdi. Dağ, “Belli ki 6'lı masanın genel başkanları demokrasiden muaf bir oligarşik yapı hayal ediyor. Yüzde 50+1 ile seçilmiş Cumhurbaşkanımızın meşruiyetini sorgulayanlar, Türkiye'yi yüzde 0,1'in iki dudağı arasına mahkum etmek istiyor. Bu açıklama aynı zamanda anayasanın ihlal edileceğinin ve bir ‘Sivil darbe hazırlığının’ itirafıdır. Milletin seçmediği kişilerin, seçilmiş bir Cumhurbaşkanı’nı etkisiz kılması bir darbedir.” dedi.

1 yıl önce

Mustafa Destici: 6’lı masa yetkiyi alırsa Türkiye, Suriye gibi kaosa gider

BBP Lideri Mustafa Destici, 6'lı masayı eleştirerek "Bunlar maazallah böyle bir yetki ellerine geçirseler Allah korusun Suriye gibi, Libya gibi, Irak gibi kaosa gidecek bir Türkiye görürüz” dedi.

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan gençlere 14 Mayıs mesajı: Yetkimizi kullanacağız

Bursa'da gençlerle buluştuğu "İlk Oyum AK Parti'ye, İlk Oyum Erdoğan'a" programına katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, ülkenin ve milletin umudu gençlerle bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bursa'daki açılış törenine katılanların sayısının, aldığı resmi rakamlarla 120 bin kişiyi bulduğunu belirterek, "Tabii bu bir şeyi gösteriyor. Allah'ın izniyle inşallah mayıs bir başka olacak. Bu bahar bir başka bahar olacak. İnanıyorum ki siz gençlerimizle birlikte, siz hanım kardeşlerimle birlikte biz sandıkları bu defa çok farklı bir şekilde patlatacağız. Buna var mıyız?" ifadelerini kullandı. AK Parti Gençlik Kolları Başkanlığı tarafından İstanbul'da düzenlenen Üniversiteli AK Gençlik Festivali'nde (ÜniAK FEST) sanatçı Cengiz Kurtoğlu'nun "Duyanlara Duymayanlara" şarkısıyla sürpriz yaptığını anlatan Erdoğan, "Volkswagen Arena'da bize sürprizi yaptı, sonra bir telefon görüşmesi yaptık. 'Başkan, 65'ten sonra beni ne hallere soktun.' dedi. Bu gençlik var ya bu gençlik, evvelallah herkesi çok daha farklı bir hale getirir. Ama durmayacağız, çalışacağız, gayret edeceğiz ve tüm genç kardeşlerimizi sandıklara taşıyacağız ve sandıklardan da inşallah o sesi çıkaracağız." diye konuştu. "Gençlerimizin vizyonuna şahit oldukça geleceğimize umutla bakıyoruz" Ülkenin tüm genç yüreklerine selamlarını ileten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Gençlerimizle her bir araya gelişimizde sizlerin sevgisine, enerjisine, coşkusuna, vizyonunuza şahit oldukça geleceğimize daha büyük bir umutla bakıyoruz. Bazıları diyor ki 'Bu enerjiyi nereden buluyorsun?' İşte enerji burada. Farklı bir yerde aramaya gerek yok. Bu tablo aynı zamanda bize, sizlere miras bırakacağımız Türkiye Yüzyılı'nın inşası için daha çok çalışmamız, daha fazla mücadele etmemiz gerektiğini hatırlatıyor. İnşallah 14 Mayıs'ta yapılacak seçimlerde ilk defa oy kullanacak siz kıymetli gençlerimizle yol arkadaşlığı yapmamızı bize nasip eden Rabbime hamd ediyorum. Sizlerin sayesinde aradan 40 yılı aşkın vakit geçmiş olsa da geçmiş dönemlerimizdeki heyecanı hatırlatıyor, aynı duyguları tekrar yaşıyoruz." Gençlik yıllarında, Türkiye'nin meselelerinin çok başka olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "O eski Türkiye'nin imkanları da çok başkaydı. Şimdi 20 yılda ülkemize kazandırdığımız eser ve hizmet altyapısının üzerinde her alanda dünya ile yarışmaya hazır bir gençlik görüyoruz. Halbuki bizim gençliğimiz üç 'Y' ile kuşatılmıştı: Yasaklar, yokluklar, yoksulluklar. Kavgalarla dolu bir Türkiye'de geçti bizim gençliğimiz. İleride ülkemizin yakın siyasi tarihi vicdanlı bir değerlendirmeyle yazıldığında bu iki dönem arasındaki fark çok daha iyi anlaşılacaktır." değerlendirmesini yaptı. Erdoğan, ilk defa oy kullanacak gençlerle ilgili olarak, "Bugün önümüzdeki seçimlerde ilk defa oy kullanacak siz gençlerimizden beklentimiz elinizin altındaki imkanlarla dünyayı ve ülkemizi en iyi, en doğru şekilde okumanızdır. Maziden atiye sağlam bir köprü kurmadan, bu okumayı güçlü bir şekilde yapmadan, nerede bulunduğumuzu özellikle nereye gideceğimizi de bilemeyiz. Biz her konuda olduğu gibi, bu hususta da siz gençlerimize güveniyoruz. Birileri gibi gençlerimizi iradesi ipotek altında tutulacak vitrin süsü, konu mankeni olarak asla görmedik, görmüyoruz." diye konuştu. "Buraya gökten zembille inmedik" AK Parti'yi kurarken, Türkiye'nin gerçek anlamdaki ilk gençlik kolları teşkilatlanmasını AK Parti bayrağı altında yaptıklarına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şu anda genel başkanlar arasında öyle siyasette gençlik kollarından çıkıp gelen bir başkası yok. Sadece bu kardeşiniz var, başkası yok. Biz buraya gökten zembille inmedik. Merdivenleri basamak basamak çıkarak geldik. Bunların bir kısmı kasetle geldi, bir kısmı farklı yerden siparişle geldi. Bizim böyle bir durumumuz yok. Biz, meydanlardan gümbür gümbür esinlenerek geldik." ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: "Sizlerin yaşlarında, gençlik kollarında ilk görev alan nesil şimdi bakan, milletvekili, genel başkan yardımcısı, belediye başkanı, bürokrat, iş insanı olarak gösterdikleri başarıyla bizleri gururlandırıyor. İnşallah önümüzdeki yıllarda sizlerle de aynı gururu biz yaşayacağız. Şimdi genel başkanınız olarak, cumhurbaşkanınız olarak gençlerimize güvendiğimiz için, gençler bunu çok iyi işlemeniz lazım. Seçilme yaşını ne yaptık? Önce 25'e, ardından ne yaptık, 18'e düşürdük. Kanunlarımıza göre reşit sayılan her bir gencimizin sadece seçme değil, seçimle gelinen görevlerde de sorumluluk alabilmelerini biz sağladık. Gençler biz size güvendik. Bu CHP'si filan bunlar niçin bu adımları atmadılar? Niçin bunlar gençlerin önünü açmadılar? Ama biz güvendik. Niye? Çünkü biz şuna inanıyorduk: 'Fatih 20 yaşında bir çağı kapatıp bir çağı açtığına göre, onun torunları olarak bizler de aynısını yaparız.' dedik. Ve oldu mu? Oldu. Onlar kadırgaları karadan yürüttüler. Bunlar anlamaz ha anlamaz. Yahu bunca zamandır bu ülkede siyaset yapıyorsunuz. Denizin altından siz metro yaptınız mı? Bu metroyu kim yaptı? Biz yaptık. Avrasya Tüneli'ni kim açtı? Biz açtık. Hani gücünüz yetiyorsa, bir de siz yapsaydınız. Biz Haliç'i temizledik, bunlar Haliç'i doldurdular. Yahu bunlarda temizlik diye bir şey yok. Bunlarda 'Böyle kalkıp da dünyaya örnek gösterilecek bir şey yapalım.' böyle bir dert yok, çünkü bunlar dertli değil. Biz dertliyiz dertli. Neler yaptık, neler yapıyoruz, neler yapacağız." "Konuş' deyince konuşacak kukla bir aday arıyorlar" Erdoğan, Bursa'yla ilgili olarak, "Şu Bursa'yı nereden, nereye getirdik? İstanbul'dan gel, Bursa'dan geç, İzmir'e yönel 7-7,5 saatte olan bu güzergahı biz 3 saate indirdik. Bay Kemal, artık seni yormuyoruz görüyorsun. Yani, 7-7,5 saatte gittiğin bu yolu 3 saate indirdik daha rahat gidebilesin diye ama İzmir'e uğradığın da yok." diye konuştu. Türkiye'nin çok partili siyasi hayata geçtiği dönemi hatırlatan Erdoğan, şunları söyledi: "Ülkemizde çok partili siyasi hayata geçildiğinde kadınlarımız ve gençlerimiz başta olmak üzere tüm vatandaşlarımız 'Oy namustur.' dediler. Siyasi iradelerine, sandığa canları pahasına sahip çıkmışlardı. Bugün olduğu gibi o dönemde de insanımızı 'Gel' deyince gelecek, 'Git' deyince gidecek, 'Şuraya oy ver' deyince verecek güruh olarak gören çarpık bir zihniyet vardı. Tek parti, faşizmi, artı bu zihniyet, aday olarak milletin karşısına çıkardığı kendi mensuplarına bile aynı muameleyi göstermekten çekinmediler. Şimdi kendilerine 'Gel' deyince gelecek, 'Sus' deyince susacak, 'Konuş' deyince konuşacak kukla bir aday arıyorlar. Bulamıyorlar. Dertleri, milletimizin namusu olarak gördüğü oylarla ülkeyi yönetecek sizlerin geleceğini inşa edecek bir cumhurbaşkanı çıkarmak, milletvekili seçmek değil. Bunların tek dertleri, her biri diğerinden hazzetmeyen, sayısının 6 mı, 10 mu olduğunu bilemediğimiz masa ortaklarının çıkarlarına göre hareket edecek bir isim bulmaktır." Buradaki konuşmasında altılı masanın cumhurbaşkanı adayıyla ilgili gündemdeki tartışmalara işaret eden Erdoğan, "Milletimiz ülkesini yönetmek için cumhurbaşkanı seçmenin peşinde, bunlar masa ortaklarının yöneteceği aday bulma peşinde. Böylesine bir algoritmaya bedava oynanan oyunlarda bile rastlayamazsınız. Çünkü bunların kafası henüz Türkiye Yüzyılı'na erişememiştir. Bunlar artık sürümden kalkmış olan, güncellemesi bile yapılamayan 1990'ların, 1970'lerin siyaset formatında kalmış tiplerdir." diye konuştu. Muhalefetin vaatlerinin Türkiye'yi yeniden eski Türkiye'ye döndürmek olduğunu belirten Erdoğan, şunları kaydetti: "Eski Türkiye dedikleri ne biliyor musunuz? 'Eski Türkiye', günlük hayatınızın hemen her anında yararlandığınız imkanların neredeyse hiçbirinin olmadığı Türkiye'dir. Eski Türkiye her işin çok emekle yürütüldüğü, buna karşılık çok az sonuç alınabildiği, çok az mesafe katedilebildiği Türkiye'dir. Eski Türkiye, insanların birbirleriyle sınırsız iletişimi bırakın, asgari müştereklerde bile buluşmakta zorlandığı Türkiye'dir. Eski Türkiye, siyasette, ticarette, bürokraside, akademide, sanatta velhasıl hayatın her alanında bir avuç seçkin azınlık dışında kimseye şans verilmeyen Türkiye'dir. Eski Türkiye, altılı masanın bizzat uygulamaları olarak gösterdiği gibi kavganın, kargaşanın, ayak oyunlarının eksik olmadığı Türkiye'dir. Eski Türkiye, siyaset kurumunun, milletin sorunlarına çözüm üretmek yerine sürekli kriz ürettiği, suni krizleri tetiklediği Türkiye'dir." "Üç çeyrek asır sonra 'Yeter, söz de karar da gelecek de milletindir' diyoruz." "Altılı masa denilen ucube yapının gıdası, eski Türkiye'nin milletimiz için zulüm, birileri için ayrıcalık aracı olan yoksulluğudur, yoksunluğudur, husumet iklimidir, sömürü düzenidir." diyen Erdoğan, şöyle devam etti: "Biz 20 önce ülkemizi yönetme sorumluluğunu üstlendiğimizde tıpkı rahmetli Menderes'in, 73 yıl önce yaptığı gibi 'yeter' dedik. Gençler, milli iradeyi hiçe sayan vesayete 'yeter' dedik. Hak ve özgürlükleri ayaklar altına alan zulüm düzenine 'yeter' dedik. Milletimizi geri kalmışlık prangasına mahkum eden çarpıklığa 'yeter' dedik. İtilmişliğe, kakılmışlığa, milli onurumuzun örselenmesine 'yeter' dedik. Terör örgütlerine, onların iplerini ellerinde tutanlara, dökülen kanlara, yaşatılan acılara 'yeter' dedik. Darbecilere, onları üzerimize salan küresel emperyalistlere 'yeter' dedik. Maruz kaldığımız her saldırının sinsi refakatçileri olan siyasi ve ekonomik tetikçilere 'yeter' dedik. Evet, bu ülkeye ve bu halka zulmeden kim varsa hepsine de rahmetli Menderes gibi 'Yeter, söz milletindir.' dedik. Fakat biz bunlarla yetinmedik. 'Yeter, söz de karar da milletindir.' diye ilave ettik. Şimdi de yaklaşık üç çeyrek asır sonra tekrar 'Yeter, söz de karar da gelecek de milletindir.' diyoruz." Seçimle ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bursa'dan başlayarak dalga dalga 81 vilayetimize, oradan dünyanın dört bir yanındaki her bir vatandaşımıza ulaşarak ülkemizin ve milletimizin geleceği için hiçbir vaatleri, hiçbir programları, hiçbir vizyonları olmayanlara ne diyeceğiz? O kadar, 'yeter' diyeceğiz. Kapısına gitmedik, eser ve hizmetlerimizi anlatmadık, Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu paylaşmadık kimse bırakmayacağız. Gençler, hedefimiz gönlünü kazanmak suretiyle 85 milyonun her bir ferdine, doğruya doğru dedirtmektir. Meydanlarda bize verilen her desteğin, sandıkta bize verilen her oyun, Türkiye Yüzyılı'nın inşasına yapılan bir katkı, bu kutlu yola döşenmiş bir tuğla olduğunu asla unutmayacağız." ifadelerini kullandı. "Gençlerin birinci partisi hep AK Parti oldu" Erdoğan, AK Parti'nin kurulduğu günden bu yana girdiği 15 seçimden zaferle çıktığını ifade ederek, milletin tamamı gibi gençlerin de birinci partisinin hep AK Parti olduğunu anlattı. Cumhurbaşkanlığı seçiminde de gençlerin ilk tercihi olduklarını aktaran Erdoğan, "Gençleri AK Parti'ye yakıştıramayan, daha doğrusu gençlerin AK Parti ile birlikte yol yürümesini hazmedemeyen bir kesim, bu gerçeği bir türlü kabul etmek istemiyor. Halbuki biz sadece son 2 senede gençlerimizde 36. buluşmamızı yapıyoruz. TEKNOFEST'lerden, çeşitli kurumlarımızın gençlik programlarına kadar daha pek çok vesileyle de gençlerimizle bir araya geliyoruz. Sevgili gençler, bırakın ülkenin dört bir yanında gençlerle kucaklaşmayı, belki aynı dönemde kendi çocuklarıyla 36 defa bir araya gelmemiş olanlar, bizi gençlerden uzak kalmakla itham ediyor." diye konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Gerçi bunların her işi böyle. Üniversite açarız, okul yaparız, kitap dağıtırız, yurt inşa ederiz, kredi, burs veririz hepsine karşı çıkarlar, hepsine çamur atarlar. Hastane yaparız, sağlık personeli yetiştiririz, hizmetin en iyisini veririz sadece karşı çıkarlar, sadece engel olmaya çalışırlar. Terörle mücadele ederiz, sınır ötesi harekatlar yaparız, dünyanın dört bir yanında destanlar yazarız sadece mecliste takoz koyarlar, tezkerelere ret oyu verirler. Hakim, savcı alırız, adalet teşkilatımızı güçlendiririz sadece mırın kırın ederler. Kara yolu yaparız, havalimanı yaparız, demir yolu yaparız, uzaya uydu göndeririz, sadece geliştirdiğimiz işbirliği modellerine, projeleri yapan firmalara saldırırlar. Ne derler? 'Bak biz geliyoruz, bir kuruş alamayacaksınız.' Yahu gelemeyeceksiniz be gelemeyeceksiniz. Baraj yaparız, yerli ve yenilenebilir enerji tesisleri kurarız, nükleer güç santrali inşa ederiz sadece işlemleri iptal etmek için mahkeme, mahkeme dolaşırlar. Konut yaparız, millet bahçesi yaparız, millet kütüphanesi yaparız, ağaç dikeriz, sadece eleştirirler, sadece engel çıkartırlar." "Gençlerimizle yapacağımız nöbet değişiminin vaktinin yaklaştığını biliyoruz" Hangi alana bakılırsa bakılsın aynı manzarayla karşılaşılacağını belirten Erdoğan, "Millete söyleyecek sözü olmayanın gençlerimize vaadi ne olabilir ki? Kendilerini hapsettikleri yalan ve iftira kalesinden başka dünyaları olmayanlarla hangi vizyonu, hangi projeyi tartışacağız? Gençler, onun için biz sözümüzü milletimize söylüyoruz, biz sözümüzü işte burada olduğu gibi gençlerimize söylüyoruz." ifadelerini kullandı. Programda gençlere seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Türkiye Yüzyılı'nı birlikte biçimlendirelim, birlikte planlayalım, birlikte inşa edelim. Çünkü biz başlatacağız ve sonra nöbeti sizlere devredeceğiz. Gençlerimizle yapacağımız nöbet değişiminin vaktinin de yaklaştığını biliyoruz. Kendimizi artık gençlerimizin devrinin misafirleri olarak görüyoruz. Önümüzdeki seçimleri, ülkemizin içinden geçtiği kritik dönemde küresel yönetim ve ekonomi düzenindeki hak ettiği yerin gerisine düşmemesi için önemli görüyoruz. Sonra meydanda at da söz de sizin olacaktır. Gençlerimizden beklentim, tıpkı bizden öncekiler gibi tıpkı bizim gibi sizin de 'Yeter söz de, karar da milletindir'. Ruhtan, ilkeden, yoldan asla sapmamanızdır. Biz 40 yıldır her ne yaptıysak milletimizle birlikte olduğumuz için yaptık, milletimizin desteğiyle yaptık, milletimiz için yaptık. Sizlere bırakacağımız en büyük miras da bu olacaktır."

1 yıl önce

Murat Yetkin'den STK'lara yönelik tepki çeken sözler

Türkiye'nin yüreğini yakan merkez üssü Kahramanmaraş olan 2 büyük depremin ardından yaralar sarılıyor. Her kesimden ekipler canla başla depremzedelere yardımcı olmaya çalışırken, bazı muhalif gazeteciler bazı sivil toplum kuruluşlarına saldırmaktan geri durmuyor. Murat Yetkin de o isimlerden biri. Yetkin, Fox TV ekranlarında yayınlanan Orta Sayfa isimli programda tepki çeken sözler sarf etti. "Ne oluyor hafızlık kursunu bitirdiği zaman ordu gibi resmi geçit yapan entarili sarıklılar, nerede onlar?" Yetkin, depremin hemen ardından canhıraş bir çalışma yürüten STK'ları hedef alarak, "Madenciler var gönüllü olarak gittiler. Bütün Sivil toplum örgütleri var, öğrenci dernekleri var herkes var. Ne oluyor hafızlık kursunu bitirdiği zaman ordu gibi resmi geçit yapan entarili sarıklılar. Nerede onlar?" dedi. "Bir işin ucundan tutamazlar mı?" Sözlerine devam eden Yetkin, "Bir işin ucundan tutamazlar mı neredeler? Ancak sala okunurken mi ortada olacaklar. Hayat kurtarmak yerine öldükten sonra mı ortaya çıkacaklar. Bunları açıkça konuşmamız lazım artık? Onu konuşma bunu konuşma yetti ya." şeklinde konuştu. Murat Yetkin'in konuya ilişkin ifadeleri şöyle: https://twitter.com/bugunguncel/status/1625519578129305600?s=46&t=fYngCbIwTioXMWaaJoAR1w Madenciler var gönüllü olarak gittiler. Bütün Sivil toplum örgütleri var, öğrenci dernekleri var herkes var. Ne oluyor hafızlık kursunu bitirdiği zaman ordu gibi resmi geçit yapan entarili sarıklılar. Nerede onlar? Bir işin ucundan tutamazlar mı neredeler? Ancak sala okunurken mi ortada olacaklar. Hayat kurtarmak yerine öldükten sonra mı ortaya çıkacaklar. Bunları açıkça konuşmamız lazım artık? Onu konuşma bunu konuşma yetti ya. Öte yandan Murat Yetkin'in depremde yardımlarıyla oradan oraya koşan STK'larla ilgili sözleri sonrası yapılanlar akıllara geldi. İşte onlardan bazıları... https://twitter.com/ihhinsaniyardim/status/1625431776855310338?s=46&t=fYngCbIwTioXMWaaJoAR1w https://twitter.com/ensarvakfi/status/1624860532565020675?s=46&t=fYngCbIwTioXMWaaJoAR1w https://twitter.com/besirdernegi/status/1625471468560588800?s=46&t=fYngCbIwTioXMWaaJoAR1w https://twitter.com/onderihl/status/1624563591008460802?s=46&t=fYngCbIwTioXMWaaJoAR1w https://twitter.com/agdorgtr/status/1625552258787078145?s=46&t=fYngCbIwTioXMWaaJoAR1w https://twitter.com/ilimyaymavakfi/status/1624461912795713537?s=46&t=fYngCbIwTioXMWaaJoAR1w https://twitter.com/denizfeneriorg/status/1625525536213635074?s=46&t=fYngCbIwTioXMWaaJoAR1w https://twitter.com/ismailaga_cami/status/1625535835213905928?s=46&t=fYngCbIwTioXMWaaJoAR1w https://twitter.com/sadakatasi/status/1625547712706797568?s=46&t=fYngCbIwTioXMWaaJoAR1w https://twitter.com/umutkervanivkf/status/1625495632411766785?s=46&t=fYngCbIwTioXMWaaJoAR1w https://twitter.com/hayratyardim/status/1624481090118336520?s=46&t=fYngCbIwTioXMWaaJoAR1w https://twitter.com/safavakfi/status/1624823958930440192?s=46&t=fYngCbIwTioXMWaaJoAR1w

1 yıl önce

Kemal Kılıçdaroğlu'na, cumhurbaşkanı adayı belirleme sürecinde tam yetki verildi

CHP'nin üst düzey isimleri, parti genel merkezinde düzenlenen toplantıda bir araya geldi. Grup toplantısı, partinin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun katılımıyla gerçekleştirildi. Afet bölgesinde bulunan CHP'li milletvekilleri, basına kapalı toplantıya video bağlantı yöntemiyle katıldı. CHP'de toplantıdan çıkan karar Kılıçdaroğlu'nun sunuş konuşmasıyla başlayan toplantıda Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından gerçekleştirilen çalışmalar ele alındı. Ayrıca, "Cumhurbaşkanlığı Seçimi ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi" hazırlıkları görüşüldü. Aday belirleme sürecinde Kılıçdaroğlu yetkilendirildi Toplantıya katılan grup başkanvekillerinden Özgür Özel, görüşmede alınan kararı paylaştı: Cumhurbaşkanlığı seçimi konusunda bundan sonraki bütün süreçlerde grubumuz adına karar almak konusunda oy birliğiyle Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu yetkilendirilmiştir. "Alınan kararın Türkiye'ye umut olacağını değerlendiriyoruz" Özel, bundan sonraki çalışmaların, imzalanan yetki belgesi çerçevesinde sürdürüleceğini belirtti ve ekledi: Alınan karar, yaşadığımız yasa ve büyük üzüntüye rağmen, Türkiye'nin şehirlerinin yıkılmadığı, ekonomisinin ve sağlık sisteminin çökmediği, yıkılmaz bir Türkiye'nin inşası için grubumuz tarafından umutla karşılanmış, Türkiye'ye de umut olacağı değerlendirilmiştir.

1 yıl önce

ABD Senatosu, Irak işgaline zemin hazırlayan yetkiyi iptal eden tasarıyı kabul etti

ABD Kongresi, 1991'de Körfez Savaşı'nda Irak lideri Saddam Hüseyin'in kuvvetlerinin Kuveyt'ten çıkarılması ve 2002'de ise Irak'ın işgali için Başkan'a askeri güç kullanma yetkisi vermişti. ABD ve İngiltere öncülüğündeki koalisyon güçleri 20 Mart 2003'te Saddam Hüseyin'in biyolojik silahlar ürettiği iddiasıyla Irak'ı işgal etmişti. ABD ve ona destek veren İngiltere, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) kararını beklemeden Irak'a 'istikrar ve demokrasi' getireceği iddia edilen Irak'ı Özgürleştirme Operasyonu'nu başlatmıştı. Yüz binlerce sivilin hayatını kaybettiği, milyarlarca doların harcandığı bu askeri müdahale ülkede sivillerin bedelini ödeyeceği siyasi ve toplumsal kaosun yanı sıra terör örgütü DEAŞ'ın ortaya çıkmasına da zemin hazırladı. İşgale imkan veren yetkiyi iptal eden tasarı Senato'dan geçti Senato'da ABD Başkanı'na 1991 ve 2002'de Irak'a yönelik askeri güç kullanma imkanı veren 'Irak'ta Askeri Güç Kullanımı için Yetki (AUMF)' isimli yetkinin resmi olarak iptal edilmesine yönelik yasa tasarısının geçmesiyle ilgili nihai oylama yapıldı. Oylamada 66 milletvekili 'evet', 30 milletvekili ise 'hayır' oyu kullandı. Tasarıya destek veren senatörler oylama öncesi yaptıkları konuşmalarda Irak'ın işgalinin üzerinden geçen 20 yılda dünyanın değiştiğini belirterek Irak'ın artık ABD'nin önemli ortaklarından olduğuna vurgu yaptı. Biden'ın onayı gerekiyor Yetkinin yürürlükten kaldırılması için Temsilciler Meclisi ve Başkan Joe Biden'ın da onayından geçmesi gerekiyor. Senato Dış İlişkiler Komitesi son üç yılda iki kez yetkinin feshedilmesi için oy kullandı. Temsilciler Meclisi'nde 2021'de söz konusu tasarı oylanmış ancak Senato'da gündeme alınmamıştı. AUMF yetkisini son olarak eski ABD Başkanı Donald Trump, 2020'de İranlı General Kasım Süleymani'nin öldürüldüğü operasyon için kullanılmıştı.

1 2 3 4 5 6