30 Nisan Salı 2024
1 yıl önce

Göksu’dan İmamoğlu’na: Hani israfı önleyecektiniz?

İBB AK Parti Grup Başkanvekili Tevfik Göksu katıldığı bir TV programında kendisine yöneltilen soruları yanıtladı. Tevfik Göksu İmamoğlu'yla ilgili, "İBB Başkanı kendine bir kariyer planlaması çizmiş. Gündeminde İstanbul yok. O makama seçildiyseniz bu şehir için 3 yılda ne yaptın, diye sorarlar" dedi. "HÜKÜMETİMİZ VE AK PARTİ BELEDİYELERİ BU KONUDA ÇALIŞIYOR" Konutlarla ve ekonomik dalgalanmalarla ilgili küresel bir durum var ve bunun Türkiye'ye yansımaları var. Kiraların artması konusunda konut arzıyla ilgili bir sıkıntı oluşmaya başladı. Birçok sektör üretime ara verdi, emtia fiyatlarında artış oldu. Doğal olarak arz sıkıntısı oldu, bütün dünyada yaşanan bir durum var. Cumhurbaşkanı Erdoğan 3 aşamalı bir kampanya önerdi, biz AK Partili başkanlar bu alanda bir çalışma yapmak için bir araya geleceğiz. Hükümetimiz ve AK Parti belediyeleri bu konuda çalışıyor. "HÜKÜMETİMİZ ÖNLEM ALACAK" Esenler, İstanbul'un merkezinde. Son zamanlarda yaptığımız yatırımlarla cazibe merkezi haline geldi. Tüm dünyada ekonomik bir dalgalanma var. Hükümetimiz bu konuda önlem alacak ciddi kampanyalar başlatıyor. Arz artarsa fiyatlar düşer, bu alanda gayretimiz var. Biz de aile ve ev mahremiyeti önemli ve anlamlıdır. Bu nedenle talep artmaktadır, buna karşı sürekli de üretmek gerekir. Son zamanlarda İstanbul'un nüfusunda bir durağanlık var. KENTSEL DÖNÜŞÜM Esenler'deki kentsel dönüşüm Türkiye'nin en büyüğü. 2009 yılında 98 bin konutun 57 bini dönüştü. TOKİ ve Bakanlıkla bir buçuk yılda 4 bin konut ürettik. Tapuları devrettik, anahtar teslimi yapacağız. Riskli yapıları transfer ederek dönüştürdük. Riski önemli ölçüde azalttık. Yeni çalışmalarımız da var. Yakında sonuçlanacak. 12 yılda 57 bin konutu dönüştürdük. İSTANBUL GENELİNDE KENTSEL DÖNÜŞÜM İstanbul'da yerel yönetici olsanız, iki sorunun cevabını ararsınız. Biri deprem, biri ulaşım. Depremle ilgili risk var. Bu çerçevede bir derecede bu kentin sorumlusu İBB. Şimdi İBB, üç yılda depremle ilgili ne yaptı diye siz de merak ediyorsunuzdur. Bilimsel, hukuki altlık anlamında hiçbir eksik yok. Kamu binalarının yüzde 100' yakını depreme dayanıklı. Sorun konutlarda. 3 yıldır bunu tartışıyoruz. İBB, bu sorun karşısında ne üretiyor? 5.8 Silivri depremi olduğunda İBB Başkanı 5 yılda 100 bin konut yapacağız, dedi. Biz de bunlara nerede diye soruyoruz. Bugüne kadar İBB, Çalıştay yapmış, tsunami tabelası yapmış, internet portalı açmış. "İBB KENTSEL DÖNÜŞÜMÜ ENGELLİYOR" İstanbul'da 7 milyon konut var, 300 bin konut acil dönüşmeli. Değişik şekillerde riskli alanlar ilan edilmiş. Yaklaşık 116 bininin inşaatı devam ediyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve AK Parti belediyeleri. CHP'li belediyeler iş üretmek yerine yapılan işe karşı çıkarlar. Depremle ilgili Türkiye'de bütçeyi ilk düşüren İBB. 257 milyon bütçe koymuş. 134 milyonu gerçekleşmiş. Reklam bütçesinin ise üzerine çıkmış. Bu kentin geleceğini, kendi kariyer planlaması olarak görüyor. Bakanlığa soruyorum, İBB size riskli bölge için hiç bir müracaatta bulundu mu? AK Parti döneminde birçok ilçede bizim ürettiğimiz konutları bile dağıtmaktan acizler. Kentsel dönüşüm için emek, yürek, sevda gerekir. Bunlarsız olmaz. İBB, İBB Başkanı kendine bir kariyer planlaması çizmiş. Gündeminde İstanbul yok. O makama seçildiyseniz bu şehir için 3 yılda ne yaptın, diye sorarlar. 3 yılda 60 bin konut bitmeliydi. Faaliyet raporunda biten 5 bin konut gösteriliyor. Onları da biz yaptık. İstanbul şu anda deprem konusunda AK Parti Bakanlığı ve belediyeleri olmasa büyük bir felaketin eşiğinde. Deprem de İBB zihniyeti de İstanbul için büyük bir risk. 300 bin konut acil yenilenmeli. Orta vadede 1 buçuk milyon. "3 YILDA 60 BİN KONUT BİTMELİYDİ" 3 yılda 60 bin konut bitmeliydi. Faaliyet raporunda biten 5 bin konut gösteriliyor. Onları da biz yaptık. İstanbul şu anda deprem konusunda AK Parti Bakanlığı ve belediyeleri olmasa büyük bir felaketin eşiğinde. Deprem de İBB zihniyeti de İstanbul için büyük bir risk. 300 bin konut acil yenilenmeli. Orta vadede 1 buçuk milyon. Kentsel dönüşüm projemizin engellenmesi için İBB ve CHP tarafından 7 dava açıldı. İBB depremle ilgili bütçeyi düşüren ilk belediye oldu. İstanbul'da 5 bin 590 adet toplanma alanı var. Bizim dönemimizde İstanbul'da kişi başı 3,36 metrekareydi. En büyük toplanma alanlarından birisi de Atatürk Havalimanı oluyor. Esas barınma meselesi. Marmara Depremi olursa 1 milyon 783 bin kişinin barınmaya ihtiyacı olacak. 2 milyon 214 bin kişilik barınma alanı hazırlanmış. Devlet, büyük bir mesafe kat edilmiş. İBB'NİN ÇALIŞMALARI ENGELLENİYOR MU? İBB'yi merkez hükümet engelleyebilir, meclis engelleyebilir. Allah aşkına bakın, Meclis çoğunluk AK Parti. Meclisi 3 yılda 6 bin 500 dosya gelmiş. İBB Başkanının engelleniyorum, hazımsızlar cümlesinden başka bir şey duydunuz mu? Hayır. Engel nerede, İBB Meclisi'nde söyledim. Bir tane çıkın deyin de İstanbul adına şunu yapacaktık, engellendik. Kendi hedefinde yüzde 8'de kalmış. Kaynak olarak üreteceğim dediği hedef de yüzde 8 oranında kalmış. Kim engelleyecek? Öyle bir kurgu yapıyor ki? Küresel dalgalanma var mı? Var. Ben yapmazsam hükümet yapmış olur, diyorlar. Gelir gelmez yüzde 80 su zammı teklifiyle geldiler. Haziranda indirim yaptık, Kasımda yüzde 80 zam teklifiyle geliyorsunuz. 2019'dan bahsediyorum. AK Parti bir vicdan hareketidir. Hiçbir zaman İBB Başkanının içinde olduğu CHP grubu, hiçbir zaman İSKİ zammına 'evet' demedi. CHP olmasaydı bunların hiçbiri çıkmazdı. AK Parti'de 22 borçlanma teklifine CHP 20'sine hayır dedi. Engel, zihniyetlerinde, iş yapma kapasiteleri, becerileri ve samimiyetleri de yok. AK Parti dönemine kıyasla 3 kat fazla kaynak kalıyor. Borçlar azalmalı, mega projeler başlamalıydı. İBB Başkanının sözü, İstanbul'da ulaşımı sorun olmaktan çıkarmaktı. 2018 yılında dünyada 8. sıradaydık. Trafik yoğunluğunda şu an dünyada birinci sıradayız. "İSTANBUL'DA TAKSİ SORUNU MU VAR, PLAKA SORUNU MU VAR?" İstanbul'da taksi sorunu mu var, plaka sorunu mu var? Taksi sorunu var. Dünyadaki taksiler yüzde 60 bizde yüzde 39 kapasiteyle çalışıyor. 443 km'den sadece taksimetre açtığı 150 km. Bunu yüzde 5 artırsa 300 taksi alınır, yüzde 65 alınırsa 11 bin taksi geliyor. Mesele aplikasyon meselesi. Buradaki amaç plakadan para kazanmak. Taksi sorunu varsa UKOME'den arkadaşlar bin minibüsün dönüşümünü geçirdiler. Neden dönüştürmediler taksiye? Haziran ayında İstanbul'da toplu ulaşım modellemesiyle ilgili AK Parti'nin temel yaklaşımını ortaya koyan bire çözüm paketi koyacağız. "İMAMOĞLU, REKLAMI İYİ YAPIYOR" İmamoğlu, reklamı iyi yapıyor, güzel yalan söylüyor. Fazilet Durağı yalanı var. Ekrem Beyle bir kavgam yok. İstanbul halkı adına uğraşım var. İstanbul halkı adına seçilmiş o Mecliste en büyük grubun başkanıyım. 25 yıl bu kenti biz yönettik, bu kadar hizmeti yok sayacaksınız, ben de susacak mıyım? İstanbul halkının geleceğini yok edeceksiniz, ben susacak mıyım? "BU YALANI DİLE GETİRMEYECEK MİYİM?" Pandemide Fazilet Durağı diye bir yalan ortaya attılar, bunu dile getirmeyecek miyim? Bir tane otopark projesi yok. Çocukların en temel problemi çevre felaketi. İBB, çevreyle ilgili hangi atılımı yaptı? Yönetim, acziyet kabul etmez denir. Erdoğan'ın Vali bir yerden bir yere gitmesine izin verilmemişti. İBB Başkanını hiç kimse engelleyemez. Elindeki güç ve bürokrasiyle onu kimse engelleyemez. Halka söz verdiniz, kim elinizden tuttu? Deprem konutları dediniz de kim engel oldu? "İBB'NİN PROJESİ YOK" İBB Başkanı Ocak'ta 'engelleniyoruz' dedi. Ben de hemen Bakanımızı aradım. Proje her şey hazır, ne imzasıdır bu? Bunu Meclis'te de konuştum. İBB Başkanı bu konuya giriyordu, beni gördü vazgeçti. Bakanlık diyor ki ilk yazı Mart ayında. Eksikler tamamlanma denmiş, 3 sefer yazılmış. Proje yokmuş ortada. Aziz İstanbullular, İBB Başkanı bir projeyi yapmak istiyorsa kimseden izin almaz. İstediği projeyi yapabilir. Projen ve paran hazırsa elinden tutan mı var? "İBB BAŞKANI ARTIK HAKİKATLE YÜZLEŞİYOR" İBB Başkanı artık hakikatle yüzleşiyor. 2 yılı hakaretle geçirdi. Şimdiyse, 3 yıl oldu. Sözler verdiniz. Yerine getireceğim dediniz, peki bu sözleri ne kadar yerine getirdiniz? Hem Karadeniz gezisinden hem de İstanbulluların gerçekle yüzleşmesinden söz ediyorum. İBB Başkanı, 'İstanbul'da ulaşım sorun olmaktan çıkacak' dedi. 100 bin kapasiteli otopark sözü verildi, 40 doğum evi sözü verildi. Son 3 yılda olmayan ve yeni açılan bir doğum evinde doğum yapan biri var mı? 40 sağlık merkezi yapacağım dedi, 1 tane yeni açılmış merkezde sağlık ihtiyaçlarını karşılayan var mı? 10 çocuk sağlığı merkezi sözü verildi. Vatandaş soruyor, 30 adet yüzme havuzu yapılacağı söylendi. Hiçbirisi yapılmadı. Hepsi sıfır. "İstanbul aynı anda en fazla metro yapan kentiz" diyor. Bu Kadir Topbaş'ın 2014 yılındaki seçim kampanyası. "HANİ İSRAFI ÖNLEYECEKTİNİZ" İBB Başkanısınız ve herkesi toplayarak gösteriye gidiyorsunuz. Hani israfı önleyecektiniz... Bunları kim finanse ettiniz? Tarık Balyalı, CHP Grup Sözcüsü konuşurken yüzü kızararak söyledi. O organizasyonları kim hangi kaynakla yaptı? Cumhurbaşkanı adayı olmak istemesi beni ilgilendirmez. Kendisi ben kişisel masraflarımı karşıladım, diğerlerini İBB verdi. İstanbul kaynaklarını nereye kullandınız? İBB Borcu 28 milyardı. Şu an borcu 58 milyar oldu. Belediye kaynağını kullanmamalıydı. İBB kaynaklarıyla Türkiye'de siyaset yapamazsın. İBB, şu anda İBB Başkanının kariyer planlama merkezi ve reklam ajansı olarak çalışıyor. İmamoğlu'nun şu an tekrar seçilmesi mümkün değil. Nagehan Hanım tartışmasına baktığınızda, bir kitlenin demokrasi kültürünü okuma fırsatı bulduk. Bir insan üzerinden bunu yapmak ne kadar doğru? Bizim sorgulayacağımız alan kendi aralarında tartışma değil. Biz İBB Meclisi'ndeyiz. Şunu demek lazım, parayı nereden buldu, nasıl götürdü? İBB dışında nasıl kullanırsın kaynakları? Bir hanımefendi üzerinden böyle bir tartışma yapılması yanlış. Bir insanın ötekileştirilmesi bunu da onların tavrını da ortaya koyuyor.

1 yıl önce

PKK'lı vekil İsveç'te hükümetten desteğini çekti

Rusya-Ukrayna savaşı ile birlikte Avrupa'da güvenlik konseptinde köklü değişiklikler yaşanıyor. Yıllarca NATO ve Rusya arasında tarfsız kalan Kuzey ve Doğu Avrupa ülkelerinde NATO'ya üyelikler gündeme geldi. Bu ülkelerden Finlandiya ve İsveç ise iç prosedürlerini geçerek üyelik için resmi başvurularını yaptı. NATO başvurularına Türkiye'nin tepkisi Bu gelişmeden sonra Rusya'dan daha çokTürkiye'nin tepkisi gündem oldu. Türkiye en yüksek perdeden bu iki ülkenin PKK'ya verdikleri açık destek nedeniyle NATO üyeliklerine karşı çıktı ve veto hakkını kullanacağını açıkladı. Türkiye'ye olumlu mesajlar içerde desteğinden etti Birlik içinde krize neden olan Türkiye'nin bu çıkışından sonra ise başta ABD olmak üzere söz konusu ülkelerden art arda olumlu açıklamalar geldi. Türkiye'nin güvenlik endişelerini karşılamak için ellerinden geleni yapacaklarını açıklayan İsveç'te Magdalena Andersson hükümeti ise Türkiye'ye olumlu mesaj verirken içerde destek kaybetti. PKK'lı vekilin desteğini kaybetti İsveç parlamentosunda, Türkiye'nin de iadesini istediği İran asıllı PKK/YPG'li terörist vekil Amineh Kakabaveh hükümetten desteğini çekti. Kakabaveh, buna gerekçe olarak ise kendisine Suriye ve Irak'ın kuzeyindeki Kürt oluşumlarına destek sözü verildiğini, son dönemde ise bu sözlerin yerine getirilmediğini söyledi. Magdalena Andersson hükümeti 2021 kasım ayında yapılan güven oylamasını 1 oy ile kazanmıştı.

1 yıl önce

İBB'nin düzenlediği Doğaçlama Dans Festivali tepki çekti

Alman dansçı Ingo Reulecke'nin 'Instant Composition' isimli gösterisine anlam veremeyen sosyal medya kullanıcıları İBB'nin kaynaklarının savrulduğunu belirterek Alman dansçıya ne kadar ücret ödendiğini sordu. İBB, daha önce flamenko dansçısı Patricia Guerrero'ya 400 bin TL ödeme yapmıştı. https://twitter.com/eha_medya/status/1535388842026446848?s=21&t=CfcCdCals_jiXp1PTxIETQ

1 yıl önce

Didim Belediye Başkanı Atabay, 150 milyonluk araziyi CHP’li Veli Ağababa’nın ağabeyi Hür Ağabaya’ya 18 milyona peşkeş çekti

Didim Gazetesi ve liderbursa.com'da yer alana habere göre; İki kez, Didim mahkemelerinde görülen davada yasa dışı olarak tanımlanan ve CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun, “Hırsızlık-Yolsuzluk” olarak tanımladığı 21 B ihale yöntemi ile yaptırılan Didim anfitheatre binasının hemen bitişiğindeki Çamlık Mahallesi 2790 Ada, 2 Parsel’de kayıtlı SGK’ya ait 5 bin 800 metre kare arsa, ihale yöntemiyle satışa çıkarıldı. Daha önce deniz sıfır konumdaki aynı yerdeki 2 bin 500 metrekarelik arsa 12 milyon liradan açık ve artırımlı ihale yöntemiyle satışa çıkmış, 50 milyon liraya satılmıştı. Denize 800 metre mesafede 10 bin metrekarelik başka bir kamu arazisi ise, 235 milyon liraya alıcı bulmuştu. Fakat iş SGK’ya ait 5 bin 800 metrekarelik ve değeri 150 milyon lira hesaplanan araziye gelince, Didim Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay’ın bizzat girişimleri ile arazi 18 milyon liraya CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba’nın ağabeyi Hür Ağbaba’nın ortağı olduğu, Trio Girişim Mühendislik İnşaat Sanayi ve Ticaret Şirketi’ne kaldı. İhale öncesi ihaleye girebilecek kişiler ve firmalar Didim Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay tarafından tek tek aranarak o alanın belediye tarafından alınacağı ve rekreasyon alanı yapılacağı, bu nedenle ihaleye girilmemesi talep edildi. Hatta bazı kişilere, “Sizin devam eden inşaatlarınız, yatırımlarınız var. Sıkıntılar yaşanmasın” şeklinde tavsiye bazında aba altından sopa gösterildiği de öne sürüldü. Ancak 20 Mayıs 2022 tarihinde yapılan ihaleye Didim Belediyesi girmedi. Sadece biri Veli Ağbaba’nın ağabeyi Hür Ağbaba’nın ortağı olduğu şirket dahil iki firma ihaleye katıldı. 18 milyon lira alt limitle açılan ihaleye göstermelik katılan diğer firma, hiçbir artırımda bulunmayınca tek teklif veren Hür Ağbaba’nın şirketi, 150 milyon değer biçilen araziyi 18 milyona almış oldu. Siyasi kulislerde ihale ortamının hazırlanmasında yardımcı olan Didim Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay’ın, yeniden adaylık için bunun karşılığına CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba’nın desteğini aldığı da iddialar arasında yer alıyor. İhaledeki Ali Cengiz oyununu son anda farkeden SGK yapılan ihale sözleşmesini henüz imzalamadığı öğrenildi.

1 yıl önce

Toplu ulaşımda sınıfta kalan İBB Yenikapı'da otobüs boyama etkinliği düzenleyince tepki çekti…

Son günlerde yolda kalan ve geç gelen toplu taşıma araçları sebebiyle İstanbulluları isyan ettiren İBB, gelen tüm tepkilere rağmen vatandaşları mağdur etmeye devam ediyor. VATANDAŞ YOLDA KALMAKTAN BIKTI Haftanın neredeyse her günü bozulan toplu ulaşım araçları nedeniyle zor durumda kalan İstanbullular İBB'ye şikayet yağdırıyor. İBB, gelen tüm tepkilere rağmen önlem almamaya devam ederken Yenikapı etkinlik alanından gelen görüntüler tepki çekti. https://twitter.com/eha_medya/status/1540611796414914560?s=21&t=w6od1fAftaUgDkMSLoJ3xg İBB'DEN OTOBÜS BOYAMA ETKİNLİĞİ Yenikapı'dan gelen görüntülerde İETT'ye ait otobüslerin ziyaretçiler tarafından sprey boyayla boyandığı görüldü. Söz konusu görüntülere sosyal medyada tepki yağdı. Vatandaşlar İBB'nin etkinlik adı altında kamu malına zarar verdiğini söyledi. İşte İBB'ye gelen tepkilerden bazıları:

1 yıl önce

Bakan Karaismailoğlu: Kanal İstanbul ile Türkiye'nin denizyolu taşımacılığındaki rolü güçlenecektir

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı öncülüğünde ve 1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı'nın yıl dönümünde gerçekleştirilen 2. Türkiye Denizcilik Zirvesi, Tersane İstanbul'da başladı. Zirvenin açılışında konuşan Karaismailoğlu, geçen yıl gerçekleştirilen etkinlikte ortaya çıkan sonuçlardan bahsederek, söz konusu hususlar ile Mavi Vatan ve Kanal İstanbul ile alakalı stratejik konuların takipçisi olduklarını söyledi. Bu yılki zirvenin detaylarını paylaşan Karaismailoğlu, etkinlik kapsamında "Türk denizcilik filosunun geliştirilmesi", "gemi insanı istihdamı", "lojistik odağında deniz yapıları altyapısı" ve "jeopolitik gelişmeler" konularıyla 4 ana oturumda bir araya geleceklerini, Türkiye ve dünya için vazgeçilmez olan denizlerle ilgili strateji, hedef ve çalışmaları masaya yatıracaklarını anlattı. Karaismailoğlu, dünya ticaretinin fiziki olarak yüzde 90'ının, değer olarak ise yüzde 70'inin deniz yoluyla gerçekleştirildiğine değinerek, düşük maliyet ve verimlilik avantajıyla deniz taşımacılığının sürdürülebilir ekonomik gelişim ve refah için öneminden bahsetti. Deniz yolu taşımacılığının hava yoluna göre 22 kat, kara yoluna göre 7 kat, demir yoluna göre 3,5 kat daha ekonomik olduğunu dile getiren Karaismailoğlu, deniz yoluyla yapılan yük hacminin son 50 yılda 20 kattan daha fazla büyüdüğünü bildirdi. "2 BİN DOLARLIK KONTEYNER TAŞIMA ÜCRETİ 10 BİN DOLARI AŞTI" Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu, Kovid-19 nedeniyle deniz yolu taşımacılığında yaşanan problemlerden ve daralmadan bahsederek, navlun fiyatlarındaki artışa, boş konteyner bulunamamasına, ham madde tedarikindeki gecikmelere, liman ve elleçleme ücretleri ile ikinci el gemi fiyatlarında yaşanan artışlara değindi. Çin'in Şangay limanından Hollanda Rotterdam'a 40'lık bir konteynerin bundan 2 yıl önce deniz yoluyla 2 bin dolara taşınırken şu anda bu rakamın 10 bin doları aştığını anlatan Karaismailoğlu, deniz lojistiğinde yaşanan dar boğazlarda yığılmaların sürdüğünü, Liman Tıkanıklığı endekslerinde tarihi zirvelerin görülmeye devam ettiğini vurguladı. "TÜRKİYE'NİN ULUSLARARASI TİCARETTEKİ REDDEDİLEMEZ ÖNEMİ HER GEÇEN GÜN ARTIYOR" Bakan Karaismailoğlu, üç kıtayı birbirine bağlayan önemli jeostratejik ve jeopolitik konumuyla Türkiye'nin sadece deniz taşımacılığı açısından değil, ulaşımın her modunda lojistik bir üs olmaya aday olduğunu belirterek, "Türkiye, 4 saatlik bir uçuş süresiyle, 1,6 milyar insanın yaşadığı, 38 trilyon dolar GSMH ve 7 trilyon dolarlık ticaret hacminin olduğu bir pazarım tam ortasında." diye konuştu. Asya ile Avrupa kıtaları arasında en kısa, güvenli ve ekonomik uluslararası ulaşım koridoru olan "Orta Koridor"un anahtarı konumundaki Türkiye'nin uluslararası ticaretteki reddedilemez öneminin her geçen gün arttığını dile getiren Karaismailoğlu, şu bilgileri verdi: "Çin'den Avrupa'ya doğru yola çıkan bir tren, Orta Koridor ve Türkiye'yi tercih ederse 7 bin kilometrelik mesafeyi 12 günde kat ediyor. Aynı tren, Rusya Kuzey Ticaret Yolu'ndan giderse 10 bin kilometrelik yolu en az 20 günde geçebiliyor. Güney Koridoru kullandığında ise gemiyle Süveyş Kanalı üzerinden 20 bin kilometrelik yolu ancak 60 günde aşabiliyor. İşte bu nedenle Orta Koridor, şu an Asya ile Avrupa arasındaki en güvenli, en istikrarlı küresel lojistik koridordur. Bu ortam ulaşımın her modunda yaptığımız dev yatırımların sonucudur." "TÜRKİYE'DEN İŞLETİLEN GEMİLERİN TÜRK BAYRAĞI ÇEKMELERİ STRATEJİK ÖNEMDE" Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu, son 20 yılda ulaşım ve iletişim altyapısına 183 milyar dolar yatırım yaptıklarını belirterek, bu süreçte hayata geçirdikleri dev projelerden bahsetti. Bölünmüş yol ağında, hızlı tren hattında, demir yolu uzunluğunda, havalimanı ve uçuş noktalarında yaşanan artışlarla ilgili rakamları paylaşan Karaismailoğlu, denizclik sektöründe son 20 yılda çok önemli ilerlemeler kaydettiklerini, 149 olan liman sayısını 217'ye, 37 olan tersane sayısını ise 84'e çıkardıklarını anlattı. Karaismailoğlu, ülke limanlarında elleçlenen yükün Kovid-19 döneminde dahi arttığını kaydederek, ilk 5 ayda Rusya-Ukrayna savaşına rağmen geçen yılın aynı dönemine göre yük elleçlemede yüzde 7,2'lik, konteynerda ise yüzde 3,2'lik artış yaşandığını anlattı. Son 20 yılda denizcilik sektöründe hayata geçirilen destek ve teşvikleri anlatan Karaismailoğlu, "Ülke menfaatlerimizi etkileyen, Mavi Vatan'ımıza ilişkin her türlü haklı savunmalarımızda bir güç teşkil etmesi bakımından sahibi bir Türk olan ve fiilen de Türkiye'den işletilen gemilerin Türk bayrağı çekmeleri stratejik seviyede önem arz etmektedir. Bu noktada zirvede yapılacak oturumlar ile yabancı bayraktaki gemilerin Türk bayrağına geçişine ilişkin de yol haritası belirlenecektir." açıklamasında bulundu. DENİZCİLİK SEKTÖRÜNDE 2053 HEDEFLERİ Bakan Karaismailoğlu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nın 2053 hedeflerine değinerek, hazırladıkları plan kapsamında 30 yılda 198 milyar dolar yatırım öngördüklerini anımsattı. Karaismailoğlu, "Denizcilik sektörümüze 2053 yılına kadar 21,6 milyar dolar yatırım gerçekleştireceğiz. Bu sayede 180 milyar dolar milli gelirimize katkı sunacağız. Üretime etkisi 320 milyar doları aşacak. 30 yıl boyunca istihdama katkısı ise 5 milyon kişi olacaktır. Kısaca 2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planımızda Mavi Vatanımızın temeli, ulaşımdaki entegrasyonumuzun kilit noktası denizyollarına özel bir yer ayırdık." diye konuştu. Bu kapsamda liman tesisi sayısının 217'den 255'e çıkarılacağını dile getiren Karaismailoğlu, limanlarda yüksek oranda yenilenebilir enerji kaynakların kullanılmasını sağlayacaklarını, otonom sistemlerle elleçleme verimliliği artıracaklarını, çok modlu ve kısa mesafeli deniz taşıma altyapısını geliştireceklerini anlattı. Karaismailoğlu, "Yalnızca ülkemizin değil, dünyanın da en önemli ulaşım projelerinden olan Kanal İstanbul ile Türkiye'nin deniz yolu taşımacılığındaki rolünü güçlendirecek, İstanbul Boğazı'nda seyir emniyetini artıracak ve boğazdaki gemi trafiğini azaltacağız." ifadelerini kullandı. Mavi Vatana tüm güçleriyle sahip çıktıklarını, Türk deniz ticareti filolarının büyümesi için bakanlık olarak her türlü kolaylığı sağladıklarını, ilgili paydaşların bu sürece destekleri için girişimlere devam ettiklerini vurgulayan Karaismailoğlu, "Türkiye denizcilik alanındaki ağırlığını gelecekte daha fazla hissettirecek ve rekabet gücünü yükselterek denizcilik sektöründe dünyanın en önde gelen ülkelerinden biri olacaktır." şeklinde konuştu. Açılışın ardından Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Denizcilik Genel Müdürü Ünal Baylan tarafından, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu'na astronomi ölçümlerinde kullanılmış tarihi bir ölçüm cihazı olan usturlab hediye edildi.

1 yıl önce

Bakanlıktan İBB'nin algı oyununa cevap: 16 milyon İstanbullu prim vermeyecektir

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, "eski Abdi İpekçi Spor Salonu yerine İstanbul'a yapılacak spor tesisiyle ilgili, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin (İBB) projeyi durdurma, mühürleme veya cezai işlemlerinin görevi kötüye kullanma ve kamu zararı teşkil edecek bir uygulama olduğu"nu bildirdi. Bakanlıktan yapılan açıklamada, "Gençlik ve Spor Bakanlığı ve TOKİ eliyle İstanbul'a kazandırılacak, her yıl 1 milyondan fazla gencin spor yapacağı Basketbol Gelişim Merkezine ilişkin İstanbul Büyükşehir Belediyesince kamuoyunu yanıltıcı ve aldatıcı bilgiler verildiği" ifade edildi. Abdi İpekçi Spor Salonunun 1989'da açıldığı hatırlatılan açıklamada, salonun gerek fiziki yetersizliği, gerekse İstanbul'da artan uluslararası spor müsabakaları nedeniyle yenisi inşa edilmek üzere dönüşüme tabi tutulduğu belirtildi. Açıklamada, 22 bin metrekare yeşil alanı, 10 bin seyirci kapasitesi, milli takım antrenman sahası ve basketbol müzesi ile yeni Abdi İpekçi Spor Kompleksinin Türkiye'nin basketbol üssü olacağı vurgulanarak, şunlar ifade edildi: "Zeytinburnu ilçesi Kazlıçeşme Mahallesi'nde yer alan İstanbul Abdi İpekçi Spor Kompleksi Projesi 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'na uygun bir şekilde TOKİ Başkanlığımızca ihale edilmiştir. Yüklenici firma ile 16 Aralık 2021 tarihinde sözleşme imzalanmıştır. Her türlü kanuni sürecin harfiyen işletildiği proje, İstanbul 2 Numaralı Yenileme Alanları Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun 11 Ağustos 2020 tarih ve 4069 sayılı kararı ile uygun bulunmuştur. Proje konusu taşınmaz 68 bin 800,33 metrekare yüzölçümlü olup Hazine, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, Zeytinburnu Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi hissedarlığındadır. Mevcut arazinin, Hazineye ve Zeytinburnu Belediyesine ait hisseleri Gençlik ve Spor Bakanlığına tahsislidir. İstanbul Büyükşehir Belediyesinin iddialarının tam aksine Büyükşehir Belediyesine ait hisse, 1 Mayıs 1986 tarihli Encümen Kararı ile 40 yıl süreliğine Gençlik ve Spor Bakanlığına intifa hakkıyla birlikte tahsis edilmiştir. Yani kamu yararı gözeten projelerde kullanımı kanunla desteklenmiştir. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından kamuoyuna duyurulduğunun aksine Abdi İpekçi Spor Kompleksi kapsamında, 5366 sayılı 'Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanun ve 4779 sayılı kanunun ilgili yönetmeliği' uyarınca Yenileme Kurulu tarafından onaylanmış bir projedir. Sonuç olarak İBB'nin projeyle ilgili kanuna ve hukuka uygun olmadığı iddiası kesinlikle doğru değildir." "PARA CEZASININ HUKUKİ DAYANAĞI YOK" Zeytinburnu Belediyesince 27 Ocak 2022 tarih ve 3460 sayılı yapı ruhsatı düzenlenerek, işin yapım sürecinin başlatıldığı aktarılan açıklamada, TOKİ'nin, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin projeye karşı yaptığı hukuksuz cezai işleme dair itirazını İstanbul Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğüne sunduğu kaydedildi. İl Müdürlüğünce, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığının ruhsat iptaline yönelik işleminin durdurulduğu, Zeytinburnu Belediyesince düzenlenen yapı ruhsatı doğrultusunda iş ve işlemlerin devam edilmesi kararı verildiği belirtilen açıklamada, şöyle denildi: "Bu açıdan İstanbul Büyükşehir Belediyesince söz konusu iş kapsamında düzenlenen para cezası işleminin hiçbir hukuki dayanağı yoktur, tamamıyla kamuoyunu yanıltmak üzere yapılan bir uygulamadır. Yine İstanbul Büyükşehir Belediyesince yapılan açıklamada ifade edildiği üzere projeyle birlikte herhangi bir yeşil alanın tahrip edilmesi söz konusu değildir. Tam aksine eski Abdi İpekçi Spor Kompleksinin yıkımından sonra niteliksiz durumda olan parselde 22 bin metrekare yeşil alan düzenlemesi yapılmaktadır. Gençlik ve Spor Bakanlığının kent ölçeğinde hizmet verecek spor tesisi faaliyetine yönelik devam eden iş kapsamında, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin projeyi durdurma, mühürleme veya cezai işlemleri, en hafif tabirle, görevi kötüye kullanma ve kamu zararı teşkil edecek bir uygulamadır. Tarihin ve milletin nezdinde en temel kaide, milletten alınan yetkiyi millet lehine, millet için kullanmaktır." "16 MİLYON İSTANBULLU PRİM VERMEYECEKTİR" "Hiçbir algının hakikati gölgeleyeceği" ifade edilen açıklamada, "İşlemeyen paslanır, hareket etmeyen durağanlaşır, üretmeyen körelir. İstanbul Büyükşehir Belediyesi yeni salon için ayrılan arazide üzerine düşen vazifeleri diğer tüm projelerde olduğu gibi üzerinden aylar geçmesine rağmen yerine getirmemektedir, getirememektedir." denildi. Büyükşehir Belediyesinin 68 bin metrekarelik proje alanında sadece 2 bin metrekarelik bir bölümde mülkiyete sahip olduğu aktarılan açıklamada, şunlar kaydedildi: "Yine bu alan halihazırda Gençlik ve Spor Bakanlığına tahsislidir. Tüm bu gerçekliğe rağmen İBB yönetiminin, kanunlara uygun olmayan durdurma girişimine, bu yeni algı oyununa 16 milyon İstanbullu prim vermeyecektir. Kanunlarımızın kendisine tanıdığı tüm yetki ve sorumlulukları ilk günden beri yatırımları durdurmaya odaklayan İBB yönetimi aynı titizliği ve kararlılığı eser üretmede gösterememektedir. Eserleriyle, yaptıklarıyla, ürettikleriyle değil; yapamadıklarıyla, durdurduklarıyla, engelledikleriyle gündemde olan kamu sorumluluğu taşıyan hiç kimse, kanunların, maşeri vicdanın ve milletin önüne geçemez. Milletimizin bizden beklentisi eserdir. Olmaz dediğiniz nice projelerimiz gibi Abdi İpekçi Spor Kompleksimizi milletimize armağan edeceğiz. Son 20 yılda spora ve sporcuya yaptığı binlerce tesislik katkıyla Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız, her türlü mesnetsiz iddia ve yalanla mücadele edecek, Türk sporuna ve genç sporcularımıza yönelik çalışmalarımızı artırmaya kararlılıkla devam edecektir."

1 yıl önce

Adana’da acil servisteki onlarca hastaya bakmayı kabul etmeyip kaçan doktorun görüntüsü tepki çekti

https://twitter.com/haber7/status/1545818707561222145?s=21&t=xmxYGyFC1WJqW0phKojB1Q Türkiye, Konya Şehir Hastanesi’nde görevli Kardiyoloji uzmanı Ekrem Karakaya’nın öldürülmesiyle derinden sarsılırken, Türk Tabipleri Birliği infial yaratan saldırının ardından 7-8 Temmuz tarihlerinde iki günlük grev kararı aldı. CİNAYET SONRASI ON BİNLERCE SAĞLIK ÇALIŞANI SOKAĞA ÇIKTI TTB’nin grev kararıyla ülkede görev yapan on binlerce sağlık çalışanı sokağa çıkarak çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve hastanedeki güvenliklerinin sağlanmasıyla sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin son bulması çağrısında bulundu. GREV KARARI HASTANELERDE SIKINTI YARATTI Doktorların sokağa çıkarak protesto gösterilerine katılması ise bir kesimin büyük tepkisini çekerken, hastanelerde de sıkıntılı anların yaşanmasına neden oldu. ACİL SERVİSTEN KAÇARAK UZAKLAŞTI Adana Yüreğir Devlet Hastanesi’nde çekilen bir video sosyal medyanın gündemine bomba gibi düştü. Dün gece saatlerinde acil servis kapısında bekleyen onlarca hasta, kendilerine bakmayacağını belirtip servisten kaçan doktorun tavırlarıyla şoke oldu. MEMUR OLDUĞUNU İFADE EDEN KİŞİ SİCİL VE İSMİNİ TALEP ETTİ İnternete düşen ve çok sayıda kullanıcının paylaşarak tepki gösterdiği videoda, acil doktorunun kendileriyle ilgilenilmesini talep eden hastalara “Bakmıyorum” diyerek servisi terk ettiği ve memur olduğunu ifade eden bir kişinin doktordan sicil numarasını ve ismini istediği anlar yer aldı.

1 2 ... 5 6 7 8 9 10 11 ... 19 20