10 Mayıs Cuma 2024
1 yıl önce

Nazmi Arıkan ve şoförünün öldürülmesiyle ilgili adliyeye sevk edilen şüpheli tutuklandı

Ünlü eğitimci Nazmi Arıkan ve şoförü Şerif Eker'in 13 Temmuz günü çiftlik evinde cansız bedenlerinin bulunmasının ardından olayı aydınlatmak için Çanakkale İl Jandarma Komutanlığı bünyesinde özel tim oluşturuldu. JASAT, İstihbarat ve Olay Yeri İnceleme ekipleri, cinayet şüphelisi olarak 6 ay önce çiftlik evine gelerek Nazmi Arıkan'la alacak verecek meselesi nedeniyle tartıştığını belirlediği Tokatspor Kulübü Başkanı Ufuk Akçekaya üzerinde yoğunlaşarak, teknik ve fiziki takip başlattı. 120 SAATLİK KAMERA KAYITLARI İNCELENDİ Şehirler arası otobüs firmalarının yolcu listelerini kontrol eden jandarma ekipleri, terminallerdeki kameralar, Emniyet Genel Müdürlüğü'ne ait Plaka Tanıma Sistemi (PTS), yol güzergahlarındaki şehir ve güvenlik kameraları olmak üzere toplam 120 saatlik kamera kaydını saniye saniye izledi. Sabit bir ikamet adresi bulunmayan ve 100'e yakın ikameti kullandığı belirlenen Akçekaya'nın Etiler Mahallesi Tuğcular Sokak'ta başka bir kişi üzerine kiralanan evde olduğu kamera kayıtlarından belirlendi. Bunun üzerine oluşturulan jandarma özel timi, 14 Temmuz gecesi saat 03.00 sıralarında Beşiktaş İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro dedektiflerinin de desteğiyle adrese baskın düzenleyerek, kimya öğretmeni Ufuk Akçekaya'yı gözaltına aldı. AYÇİÇEĞİ TARLASINDA GİZLENİP, 3 SAAT EVİ GÖZETLEMİŞ Gelibolu ilçesine getirilerek sorguya alınan Ufuk Akçekaya cinayeti kabul etmezken, ekipler kendisinin çiftlik evine geldiğini belirledi. Jandarma ekipleri, Ufuk Akçekaya'nın ilk olarak 11 Temmuz günü İstanbul Etiler'deki evinden otobüsle Çanakkale'nin Gelibolu ilçesine geldiğini, buradan da ticari taksiyle köye giderek, çiftlik evinin çevresinde keşif yapıp İstanbul'a geri döndüğünü tespit etti. Akçekaya'nın bir gün sonra 12 Temmuz günü yine otobüsle İstanbul'dan Gelibolu ilçesine, buradan minibüsle Eceabat ilçesine, sonra da ticari taksiyle saat 21.45 sıralarında Karainebeyli köyüne geldiği belirlendi. Köye giden asfalt yol üzerinde taksiden inen Akçekaya'nın ayçiçeği tarlası ve çalılıklar arasından yavaş yavaş çiftlik evine yaklaştığı ve yaklaşık 3 saat boyunca evi gözetlediği tespit edildi. ARIKAN 47, ŞOFÖRÜ 66 BIÇAK DARBESİYLE ÖLDÜRÜLDÜ Saat 23.00 sıralarında Nazmi Arıkan'ın evinden veteriner ile şoförü Şerif Eker'in ayrıldığını gören Akçekaya, evin arka kapısından içeriye girdi. Evde yalnız kalan ve koltukta oturan Nazmi Arıkan'a arkasından yaklaşan Akçekaya, bıçaklamaya başladı. Bu sırada Arıkan'ın son bir hamleyle cep telefonundan şoförü Şerif Eker'i aradığı ve 10 saniyelik bir görüşme yaptığı, Arıkan'a 300 metre mesafedeki başka bir eve yatmaya giden şoför Şerif Eker'in araca binerek hızlıca yardıma gittiği belirlendi. 47 bıçak darbesiyle Nazmi Arıkan'ı öldüren Ufuk Akçekaya, eve bir aracın geldiğini görünce kapının arkasına saklandı. Şoför Şerif Eker, eve girdiğinde kapının arkasından çıkan Ufuk Akçekaya tarafından bıçaklanmaya başladı. Eker de 66 bıçak darbesiyle olay yerinde hayatını kaybetti. CİNAYET SONRASI KIYAFETLERİNİ DEĞİŞTİRDİ Katil zanlısı, saat 00.15 sıralarında kendisini köye bırakan taksi şoförünü arayıp kendisini almasını istedi. Akçekaya, çiftlik evini de burada bulduğu kimyasal malzemeler ile yakarak kundaklama girişiminde bulundu. Akçekaya, ayçiçeği tarlasından asfalt yola giderken de suç aleti bıçağı araziye sakladı. Jandarma ekipleri, 4 gün boyunca 5 dönüm arazide metal detektörü ve detektör köpekle santim santim arama yaparak üzerinde kan izleri de olan suç aleti bıçağı buldu. Jandarma özel timi, Akçekaya'nın Karainebeyli köyüne geldiği ve cinayetin ardından İstanbul'a döndüğündeki kıyafetinin de farklı olduğunu tespit etti. Tasarlayarak kasten adam öldürme suçlamasıyla adliyeye sevk edilen cinayet şüphelisi Ufuk Akçekaya'nın jandarmadaki sorgusunda Nazmi Arıkan ile şoförü Şerif Eker'i kendisinin öldürmediğini, çiftlik evine ise alacağı olduğunu öne sürdüğü parayı almaya geldiğini söylediği öğrenildi. ARIKAN VE ŞOFÖRÜ EKER'İN KATİL ZANLISI AKÇEKAYA TUTUKLANDI Çanakkale'nin Gelibolu ilçesinde Fen Bilimleri Eğitim Kurumları kurucusu Nazmi Arıkan ile şoförü Şerif Eker'in cinayet zanlısı Tokatspor Kulübü Başkanı Ufuk Akçekaya, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. CİNAYETE GİTTİĞİ VE EVE DÖNDÜĞÜ GÖRÜNTÜLERİ ORTAYA ÇIKTI Çanakkale'nin Gelibolu ilçesine bağlı Karainebeyli köyündeki çiftlik evinde bıçaklanarak öldürülen Fen Bilimleri Eğitim Kurumları kurucusu Nazmi Arıkan ile şoförü Şerif Eker'in cinayet zanlısı olduğu gerekçesiyle tutuklanan Tokatspor Kulübü Başkanı Ufuk Akçekaya'nın kamera görüntüleri ortaya çıktı. Akçekaya'nın, 12 Temmuz günü çifte Karainebiyli köyüne gitmek üzere Eceabat ilçesinde taksiye bindiği görüntüsünün yanı sıra, cinayetin ardından Alibeyköy terminalinden eve gitmek üzere taksiye binmeye giderken ve Etiler'deki evine girdiği anlara ait güvenlik kamerası görüntüleri ortaya çıktı. Akçekaya'nın, 12 Temmuz günü Karainebeyli köyüne giderken ve 13 Temmuz günü İstanbul Etiler'deki evine dönerken farklı kıyafetlerle görülmesi dikkat çekti.

1 yıl önce

Türkiye Körler Federasyonu Başkanı Demirci’den Ardahan Belediye Başkanı Faruk Demir’e tepki: Belediye Başkanı hadsizlik etmiştir. Bu konuda çok öfkeliyiz

https://twitter.com/bilgiedinelim/status/1548653253944135682?s=21&t=Z5ny8QH7o0pmRV-xm0Vo0g Türkiye Sakatlar Konfederasyonu Genel Sekreteri Ayhan Metin, Ardahan Belediye Başkanı Faruk Demir'in, kent merkezindeki kaldırım çalışmalarını incelediği sırada söylediği, "Biz engellilerin elinden tutar götürürüz. Her yol bitti, engelli kaldı." sözlerinin, engelli haklarını yok saymak demek olduğunu belirtti. Engelli bireylerin de insan hakları ve onuruna yakışır şekilde yaşamayı hak ettiğini vurgulayan Metin, şöyle konuştu: "5378 sayılı Engelliler Kanunu'nun geçici 2. ve 3. maddesi ve Anayasa'nın 10. maddesi, açıkça bütün yapılı çevrenin engelli erişimine uygun hale getirilmesini emrediyor. Belediye Başkanı'nın yaptığı şey, hem kanunlara aykırı bir durum, söylediği de 5378 sayılı Engelliler Kanunu'na göre açıkça engelliliğe dayalı ayrımcılıktır. Medeni Kanun'da da ayrımcılık suçtur. Dolayısıyla Belediye Başkanı açıkça suç işlemiştir. Savcılığa suç duyurusunda bulunacağız." "Bu konuda çok öfkeliyiz" Türkiye Körler Federasyonu Başkanı Mehmet Emin Demirci de Belediye Başkanı'nın sözlerinin, "rahatsız edici" olduğunu dile getirdi. Demirci, şöyle devam etti: "İnsanlar ağızlarından çıkan laflara dikkat etmeli, özellikle yönetici pozisyonundaki insanların daha çok dikkat etmesi gerekiyor. Hadlerini aşmamaları lazım. Belediye Başkanı hadsizlik etmiştir. Bu konuda çok öfkeliyiz. Özellikle yönetici konumundaki insanların vatandaşa daha saygılı daha ölçülü davranması lazım. Kimseyi rencide edecek, küçük görecek sözler sarf etmemesi gerekiyor."

1 yıl önce

Ümit Özdağ’ın yalan rüzgarı hız kesmiyor! Bahçeşehir’de Suriyeli kadınlar kaz çalmamış, bırakmak istemiş!

https://twitter.com/bahceshr_golet/status/1548652594716876806?s=21&t=uF-f5kDDI0e2Eqbq0achcg Irkçı çetenin yaydığı Suriyeliler hakkındaki yalan rüzgar hız kesmeden devam ediyor. Gaziantep’te Suriyeli birinin kulak kestiği, Konya’da Suriyeliler tarafından bir çocuğun yüzüne kezzap atıldığı, Bursa’da Suriyelilerin özel siteyi basıp havuza girmeye çalıştığı iddialarının ardından Bahçeşehir’deki yapay gölette Suriyeli kadınların kaz çaldığı iddiası da yalan çıktı. İstanbul Bahçeşehir’de suni bir gölette bulunan kazların Suriyeliler tarafından çalındığı iddia edilmişti. Cep telefonuna yansıyan görüntüler, “Bahçeşehir Gölet Gönüllüleri” isimli Instagram hesabı tarafından paylaşılmıştı. Bahçeşehir Gölet Gönüllüleri’nin tarafından yapılan paylaşımda, “Bahçeşehir Gölet Parkta bugün 2 Kaz, Suriyeli olduğunu anladığımız 2 kadın tarafından çantaya atıp götürüldü. Yanlarına gidip bırakmalarını söylememize rağmen dün akşam biz getirdik diyerek alıp gittiler.” ifadeleri kullanılmıştı. Irkçı provokatör Ümit Özdağ da olayın gerçekliğini sorgulamadan sosyal medya hesabından bu iddiayı paylaşmıştı. Kısa sürede sosyal medya yayılan iddianın altından bambaşka bir gerçek çıktı. Söz konusu olayda herhangi bir hırsızlık olmadığı anlaşıldı. Kadınların kazların sahipleri olduğu, parka bırakmak istedikleri ancak özel güvenlik görevlisinin izin vermemesi sebebiyle geri götürdükleri öğrenildi.

1 yıl önce

İzmir’de çıkan yangın kontrol altına alındı!

Yangın, Buca ilçesi Kısıkköy ve Sarnıç bölgesi arasındaki ormanlık alanda saat 17.00 sıralarında meydana geldi. Henüz belirlenemeyen bir nedenle çıkan yangın, İzmir Orman Bölge Müdürlüğü ekiplerinin hem havadan hem karadan müdahalesi ile 2 saatte kontrol altına alındı. Yangın, rüzgarın etkisiyle çevrede bulunan fabrikalara da sıçradı. Kimyasal maddelerin bulunduğu fabrikaların içerisine inşaat malzemeleri satan bir fabrikanın deposu ve prefabrik ev üretimi yapan bir fabrikanın olduğu öğrenildi. Yangın sırasında ara ara patlamalar meydana gelirken, çevrede bulunan vatandaşlarda kısa süreli panik oluştu. İtfaiye ekipleri, fabrikalarda çıkan yangınları söndürme çalışmalarına devam ediyor. YANGIN BÖLGESİ, ADNAN MENDERES HAVALİMANI'NA YAKIN BİR BÖLGEDE YER ALIYOR Yangına, İzmir Orman Bölge Müdürlüğü ekiplerine bağlı 2 uçak, 3 helikopter ve 17 arozözün yanı sıra itfaiye ekipleri müdahalede bulundu. Öte yandan, yangın alanına giden yollar kapatılırken, yangının çıktığı bölge İzmir Adnan Menderes Havalimanı'na da yakın bir bölgede yer alıyor.

1 yıl önce

15 Temmuz şehitlerine küfreden ahlaksız Şükrü Yılman Emniyet’te kıvırdı!

İzmir Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Güvenlik Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından gözaltına alınan Şükrü Yılman hakkında “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” suçundan işlem yapıldı. Şüpheli Şükrü Yılman ifadesinde, “Bu Facebook sayfası bana ait. Ancak Facebook sayfam hacklendi. Bu paylaşımı ben yapmadım. Sayfamı ele geçiren kişiler yapmışlar. Suçlamaları kabul etmiyorum” dedi. Buca’da kahvehane işleten ve aynı zamanda emekli olan 57 yaşındaki Şükrü Yılman emniyetteki işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede adli kontrol şartıyla serbest kaldı. İzmir Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürlüğü ekipleri, sosyal paylaşım sitesi Facebook üzerinden Şükrü Yılman isimli şüphelinin ‘Darbe senaryonuzu da destanınızı da s…m. Şerefsiz köpekler’ diye hakaret içerikli paylaşım yapması üzerine çalışma başlattı. Şükrü Yılman Facebook sayfasından yaptığı paylaşımın üzerine de ‘kızgın hissediyor’ şeklinde duygularını da eklemeyi unutmadı. İzmir polisi 57 yaşındaki emekli Şükrü Yılman’ın Buca’da kahvehane işlettiği bilgisini ulaşınca operasyon için düğmeye bastı. Şükrü Yılman ekipler tarafından adresinde kıskıvrak yakalanarak gözaltına alındı. BAKAN SOYLU TWEET ATTI İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nde İzmir polisi tarafından gözaltına alınan Şükrü Yılman ile ilgili Twitter hesabından tweet attı. Bakan Soylu tweetinde, Şükrü Yılman’ın yaptığı paylaşımı da ekleyerek ’15 Temmuz destanına küfreden şeref yoksunu alçak, İzmir polisimiz tarafından gözaltına alındı’ diye duyurdu. ŞÜPHELİNİN İFADESİNE ULAŞILDI Sabah’taki habere göre; İzmir Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Güvenlik Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından gözaltına alınan Şükrü Yılman hakkında “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” suçundan işlem yapıldığı öğrenildi. Şükrü Yılman ifadesinde, “Bu Facebook sayfası bana ait. Ancak Facebook sayfam hacklendi. Bu paylaşımı ben yapmadım. Sayfamı ele geçiren kişiler yapmışlar. Suçlamaları kabul etmiyorum” dedi. Buca’da kahvehane işleten ve aynı zamanda emekli olan 57 yaşındaki Şükrü Yılman emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Şükrü Yılman yurt dışı çıkış yasağı konularak, adli kontrol şartıyla serbest kaldı. Şüphelinin hakkında dava açılması durumunda 1 yıldan 3 yıla kadar hapis istemiyle yargılanabileceği bildirildi.

1 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu: Şov yapmıyoruz, işimizi yapıyoruz ve sonucu alıyoruz

https://twitter.com/bilgiedinelim/status/1548574235148161024?s=21&t=tGRmRTyBOY2_6EYSsoUgvg İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Bölge Trafik Müdürlüğü Trafik Kontrol Noktası'nda açıklamalarda bulundu. İşte Bakan Soylu'nun açıklamaları... Son 10 yılda 9-10 gün Bayram günlerinde trafik kazalarında, özellikle ölüm sayısında, hayatını kaybedenlerin sayısı ortalama 15 iken şu anda ortalama günde 7. 2018 yılında 9 günlük bir bayramda trafik kazalarında ölen vatandaşlarımızın toplamı 148 idi, bugün aldığımız rakam 64. Neredeyse yarıdan daha aşağı bir ölümlü can kaybıyla karşı karşıya kaldığımız trafik kazaları oldu. Geçen bayramlara nazaran yüzde 50'nin üzerinde bir trafik yoğunluğu olmasına rağmen ölümlü kazalarda ciddi bir azalma olduğunu da biraz önce ifade ettim. En çok trafik kazasında karşı karşıya kaldığımız 4 vilayetimiz var. Bunlardan birisi Antalya: 7... Özellikle şehirlerimizde vatandaşlarımızı uyardık, yaya ölümleri için. Geçen bayramlarda yaya ölümlerinde içimizi acıtan bir tablo vardı. 8 motosiklet kazasından ölen vatandaşımız var. Şu ana kadar 20 noktada herhangi bir ölümlü kaza yok. Bayram öncesi bir adım attık, Şanlıurfa'dan Edirne'ye kadar olan otoyollarımızda hız limitlerimizi artırdık. Aynı zamanda Ankara-İzmir gibi otoyollarda da 140 kilometreye çıkardık. Burada da sonucun ne olacağını merak ediyorduk. 1 Temmuz'dan bu yana böyle bir kazamız da yok. "HELİKOPTERLERİMİZ ŞU ANDA HAVADAN DENETİM YAPIYORLAR" Hem kurallara uyan hem de bu kurallara uymayı prensip haline getiren vatandaşlarımıza tekrar teşekkür ediyoruz, bayramlarını tebrik ediyoruz. Maalesef en büyük korkumuz yollarda park etmiş büyük araçlar. Kamyonları ve TIR'ları gördük ve hemen orada biz müdahale ettik. Helikopterlerimiz şu anda havadan denetim yapıyorlar. İnşallah huzurlu bir şekilde vatandaşlarımızın evlerine ulaşmalarını sağlarız. Önemli yaptığımız işlerden bir tanesi bütün otobüsleri kontrol etmektir. Tüm otobüs firmalarıyla görüşmemize rağmen bazı disiplinsizlikler görüyoruz. 2000'in üzerinde otobüsü kontrol ettik. Otobüste yolcularımızın emniyet kemeri taktığını büyük bir memnuniyetle müşahede ettik. Türkiye'de trafik kazaları ve ölümlü trafik kazaları sürekli olarak düşmektedir. Trafikte her yıl daha iyiye sloganı bizim sloganımızdır. "ŞOV YAPMIYORUZ, İŞİMİZİ YAPIYORUZ" Yıllardan beri çalışıyoruz, her bayramda yollardayız. Şov yapmıyoruz, işimizi yapıyoruz ve sonucu alıyoruz. Bu işler konuşmakla olmaz, bayram seyran dinlemeden çalışmakla olur. https://twitter.com/bugunguncel/status/1548656667302236160?s=21&t=tGRmRTyBOY2_6EYSsoUgvg İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: "Bayram boyunca Bolu’dan; Anadolu’ya 801 bin araç, İstanbul’a 760 bin araç geçti. Son 10 yılda 9-10 günlük bayramlara oranla; Kaza %-29, ölümlü kaza %-55, can kaybı %-52, yaralı %-32 azaldı. Bayram tatilinin son gününde de lütfen trafik kurallarına uyalım." https://twitter.com/suleymansoylu/status/1548559037142147073?s=21&t=FLB1FjUJeGjYsnTcOBPJqQ

1 yıl önce

AİHM'in Osman Kavala kararına tepki: Konu Türkiye olduğu zaman adil davranmıyorlar

Bozdağ, TvNet canlı yayınında soruları yanıtladı, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Soru üzerine Bozdağ, Türkiye'nin en ciddi ve önemli sorunlarının başında kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerinin geldiğini söyledi. AK Parti iktidarlarının iş başına geldiği andan itibaren kadından yana taraf olduğunu ilan ettiğini belirten Bozdağ, kadına yönelik şiddetin ana gündem maddeleri arasında yer aldığını bildirdi. Hükümetleri döneminde kadınlarla ilgili dezavantajlı durumların ortadan kaldırıldığını aktaran Bozdağ, kanunlarda kadınları çeşitli şekillerde tasnif eden hükümleri kaldırdıklarını ve kadına pozitif ayrımcılık sağlandığını dile getirdi. İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmenin kadına yönelik şiddetle mücadeleyi engelleyip engellemediğinin sorulması üzerine Bozdağ, "İstanbul Sözleşmesi'nden Türkiye çekildi ama o sözleşmenin uygulama Kanunu olan 6284 sayılı Kanun şu an yürürlükte. O Kanun uygulanıyor. O Kanun'daki hükümler Türk mevzuatının ve iç hukukumuzun bir parçasıdır. Türkiye'nin kadına karşı şiddet ve kadına karşı cinayetle mücadelesi İstanbul Sözleşmesi'ne indirgenemez, indirgenirse Türkiye'ye bu, büyük haksızlık olur." diye konuştu. HAKSIZ TAHRİK İNDİRİMİ Haksız tahrik indirimi konusuna ilişkinde de değerlendirmelerde bulunan Bozdağ, haksız tahrikle ilgili tartışmayı kendisinin başlattığını ifade etti. Haksız tahrik uygulamasının sadece Türk hukukunda değil dünyanın her yerindeki hukuk sisteminde yer aldığına dikkati çeken Bozdağ, şunları söyledi: "Bakanlık olarak bu konuyu kendi açımızdan inceleme ve araştırmaya aldık. Mukayeseli hukuku arkadaşlarımız inceliyorlar. Yargıtayımızın içtihatlarına bakıyorlar. Ceza hukukçularımızla bu konu konuşuluyor, tartışılıyor. Biz bu tartışmaların sonucunda haksız tahrik uygulamasına ilişkin bir değişiklik ihtiyacı ortaya çıkarsa bu değişiklik konusunda adım atma hususunda kararlıyız." Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) davalarına yönelik soru üzerine Bakan Bozdağ, bugüne kadar adli işlem yapılanlardan 117 bin 208 kişi hakkında mahkumiyet kararı verildiğini, 87 bin 519 kişinin ise beraat ettiğini bildirdi. Bekir Bozdağ, 322 bin 187 kişi hakkında da soruşturma aşamasında takipsizlik kararı verildiğini aktardı. Cezaevlerinde FETÖ nedeniyle 19 bin 30 tutuklu ve hükümlü bulunduğunu belirten Bozdağ, 181 bin 450 kişi hakkında ise adli kontrole hükmedildiğini dile getirdi. - "TÜRKİYE'YE DÜŞMANLIK EDEN HERKESİ BESLEDİKLERİ GİBİ BUNLARI DA BESLİYORLAR" Çok sayıda ülkeden firari FETÖ üyesi teröristlerin Türkiye'ye iadesinin istendiğini hatırlatan Bakan Bozdağ, şöyle devam etti: "Amerika Birleşik Devletleri, bugüne kadar Türkiye'nin terörist başı Fetullah Gülen dahil hiçbir FETÖ'cüyle ilgili iade talebine olumsuz ya da olumlu bir cevap vermemiştir. Şu anda Almanya, Fransa, İngiltere, pek çok ülke FETÖ'cüleri iade etmemekle kalmayıp bizzat himaye ediyorlar, destekliyorlar ve onlara ülkelerinin pek çok imkanlarını açıyorlar. Türkiye'ye düşmanlık eden herkesi besledikleri gibi bunları da besliyorlar." Terör örgütlerinin başta ABD olmak üzere çok sayıda devlet tarafından desteklendiğinin altını çizen Bozdağ, güçlü Türkiye istemeyen bu ülkelerin Türkiye'ye karşı düşmanlık duyguları besleyebilecek, ihanet potansiyeli yüksek olan herkese yatırım yaptığını söyledi. "TÜRKİYE, AİHM KARARLARINA EN YÜKSEK ORANDA UYAN ÜLKE" Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM), Osman Kavala hakkındaki son kararının hatırlatılması üzerine Bozdağ, Türkiye'nin AİHM kararlarına uymayı taahhüt eden bir ülke olduğuna işaret etti. Bakan Bozdağ, şunları kaydetti: "Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına uymayı taahhüt eden ülkeler içerisinde en yüksek oranda AİHM kararlarına uymuş ülkedir. Şu ana kadar üye ülkelerin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına uyma oranı yüzde 80,20. Türkiye'nin uyma oranı yüzde 87,98. Osman Kavala konusunda Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin verdiği ihlal kararına 10 Aralık 2019'da uymuş ve uygulamıştır. Bu uygulamadan sonra Kavala'nın avukatları konuyu Anayasa Mahkemesine taşımışlar, tutukluluğu başka dosyadan, suçtan devam ettiği için 'Uymadı' diye. Türk Anayasa Mahkemesi de bu ayrı dosya, ayrı bir suç, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararına Türk mahkemesi uymuştur diye karar vermiştir. Şimdi Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesine konu gitti. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin önünde şu anda 72 binden fazla dosya var. Avrupa Konseyi'nden gelen işleri denetleyen 'Büyük Daire' denilen üst yerde ise 22 dosya var. Bu, 22'nci dosya, en son giden dosya. Bu dosyalardan en erken geleninin bekleme süresi 1,5 yıl. Yunanistan'da spor, gençlik derneklerinin isminde 'Türk' kelimesi geçiyor diye idari makamlar bu dernekleri kapattı. Yargı, idareyi haklı buldu. AİHM'e götürdüler. AİHM, 'hak ihlali' var dedi. Yunanistan 2008'den beri bu kararlara uymuyor ve uygulamıyor. Büyük Dairenin önünde bekliyor. Büyük Daire bu kararı AİHM'e götürüp görüş daha sormadı. Fransa'nın, Almanya'nın, pek çok ülkenin kararı var. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de konu Türkiye olduğu zaman kesinlikle adil davranmıyorlar, taraf davranıyorlar. Leyla Şahin, Merve Kavakçı olayında gördük, Refah Partisi, Fazilet Partisi davalarında gördük. Bir sürü olay var, insan hakkıysa ben de insanım, benim de hakkım var. Bana da diğer insan gibi davranması lazım. Türkiye de bu hakları talep eden bir ülke. Türkiye'ye de eşit davranması lazım. Adil davranmadığını, tarafsız olmadığını düşünüyorum."

1 yıl önce

FETÖ’cüler yaydı, ırkçı çete paylaştı! AK Parti Maltepe İlçe Başkanlığına Suriyeli ‘Muaz Barudi’ getirildi yalanı

FETÖ’cüler tarafından açılan ve daha sonra dönüştürüldüğü ortaya çıkan ”bellshaber” kullanıcı isimli Twitter hesabı, ”AKP Maltepe İlçe Teşkilatı yönetimine Suriyeli Muaz Barudi getirildi.” yalanıyla algı yapmaya kalkıştı. Sözde gazeteci kimliği altında sosyal medyada paylaşımlar yapan ırkçı Bircan Yıldırım ve Deniz Büstani ise yüksek takipçili hesaplarından FETÖ’cülerin yalanına ortak olarak, provokasyon yaptı. Tokat doğumlu Türk vatandaşı olan Muaz Barudi’nin AK Parti Maltepe İlçe Yönetim kurulunda hiçbir görevi olmadığı ortaya çıktı. AK Parti Maltepe İlçe Başkanı Erdoğan Akkaya ise yaptığı açıklama ile iddiaları yalanladı. Akkaya’nın yaptığı açıklama şöyle; ‘’Kamuoyunun dikkatine. Her gün yeni bir yalan ve iftira ile karşılaşıyoruz. Biz her zaman olduğu gibi doğruyu söyleyerek yolumuza devam edeceğiz. Yalan haberlerde adı geçen Muaz Barutçu aslen Tokatlı bir hemşehrimizdir. Türk vatandaşıdır ve her Türk vatandaşının sahip olduğu tüm haklara sahiptir. Muaz Barutçu’nun şuanda Başkanı olduğum ilçe Yönetim Kurulunda görevi bulunmamaktadır. Irkçı hezeyanlarla kirli siyaset oyunlarına yeltenenlere en iyi cevabı milletimiz verecektir.’’

1 2 ... 434 435 436 437 438 439 440 ... 952 953
Server Error
500
Server Error