10 Mayıs Cuma 2024
1 yıl önce

15 Temmuz'la ilgili hakaret içerikli paylaşım yapan şahıs gözaltına alındı

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) 6 yıl önce 15 Temmuz'da kanlı bir darbe girişimine kalkıştı. Darbe girişimine karşı sokağa çıkan halk, büyük bir kahramanlık örneği sergiledi. Kanlı darbe girişiminin altıncı yılında yaşananlar anılırken, bir yandan da küstah paylaşımlar yapılmaya devam ediyor. 15 Temmuz'a yönelik çirkin paylaşım Sosyal medyada bir kullanıcı 15 Temmuz hain darbe girişiminin gerçek olmadığını iddia etti. Şahsın ağza alınmayacak hakaretlerle yaptığı paylaşım kısa sürede büyük tepki topladı. Gözaltına alındı İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da konuya sessiz kalmayarak bir duyuru yaptı. Soylu, 15 Temmuz darbe girişimine yönelik hakaret içerikli paylaşım yapan hesabın gözaltına alındığını duyurdu. https://twitter.com/suleymansoylu/status/1547959415705194497?s=21&t=lQnhkVQzEGLdsDr_nMzMTQ

1 yıl önce

PKK'lı teröristlerce kaçırıldıktan sonra katledilen sınıf öğretmeni Necmettin Yılmaz'ın şehadetinin 5. yılı...

Görev yeri Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinden memleketi Gümüşhane'ye dönerken 16 Haziran 2017'de Tunceli'de PKK'lı teröristlerce kaçırıldıktan sonra şehit edilen ve cenazesi 16 Temmuz 2017'de toprağa verilen Necmettin öğretmenin ailesinin acısı tazeliğini koruyor. Anne Gülay Yılmaz, 23 yaşında toprağa verdiği oğlunun Gümüşhane'nin Torul ilçesine bağlı Demirkapı köyündeki Türk bayrakları ile süslenmiş mezarının başında AA muhabirine, evladının acısını bir an bile unutmadığını belirterek, "100 sene de geçse, bin sene de geçse acı acıdır. Allah kimseye bu acıyı tattırmasın." ifadelerini kullandı. Yaşadıkları büyük acı nedeniyle herkesin yanlarında olduğunu aktaran Yılmaz, "Milletimiz, devletimiz sağ olsun. Milletimiz, devletimiz bize çok sahiplik etti." dedi. "Necmettin'siz geçen hayat zor oluyor ama (ölüm) Allah'ın emri, biz buna inanıyoruz." diyen Yılmaz, oğlunun sakin, yalnızlığı seven, aynı zamanda neşeli, çevresindekilere saygılı biri olduğunu anlattı. Yılmaz, evladının zorluklarla eğitim hayatını tamamladığına işaret ederek, şöyle konuştu: "Allah onları Kahhar ismiyle kahru perişan etsin. Kimseye evlat acısını yaşatmasın. Evlat acısı çok zor. Necmettin çok masum bir çocuktu. Necmettin her şeye boyun büker, dediğin yere gider, ne istersen yapar. Annesine, babasına 'öf' demez, saygıda, sevgide kusur yapmaz. Allah'ın 99 ismini ezbere bilmiyordum, arada ona 'Oğlum ben bilmiyorum, söyle de bir tanesi olsun aklımda kalsın.' derdim. O bana baştan sona kadar söylerdi Allah'ın 99 ismini. Cenab-ı Allah herkese nasip etsin bu evlat sevgisini. Necmettin okumayı çok severdi. Necmettin genellikle sessiz ortamı severdi. Çocuğum diye söylemek istemiyorum ama dinine, imanına, Kur'an'ına, Allah'ına çok düşkündü. Ben uyurdum, kalkardım gece ki çocuğum namaz kılıyor, Allah'ı zikrediyor." Ateşin düştüğü yeri yaktığını söyleyen Gülay Yılmaz, "Ben her gün Necmettin'in yanındayım. O benim (mezarıma) üstüme geleceği yerde, ben onun üstüne geliyorum, dünyanın haline bak. Hayatımız çok harika gidiyordu ama... Kötüler kahrolsun." dedi. BABASINA "ŞEHİT OLACAĞIM" DEMİŞ Oğlunun ilk karne tatilinde eve geldiğinde kendisinin yanında uyumak istediğini anlatan Yılmaz, şöyle devam etti: "Cenab-ı Allah sanki ona söyletti ki 'Sen gidene kadar annenle yat.' Buraya geldi, ben hastaydım, dedi ki 'Anne ben senin yanında yatmak istiyorum gidene kadar.', 'Tamam oğlum' dedim. Çocuğum 15 gün benimle yattı. Evden onu çıkaramazdım, derdim ona ki 'Oğlum kalk git dışarıya, bak ki ne var, ne yok.' Dedi ki 'Anne, ben hiçbir şey görmek istemiyorum, gördüklerime dayanamıyorum, haksızlığa ben gelemem.' Çarşıdan gelirken babasına demiş ki 2-3 defa, 'Baba ben şehit olacağım.' " Yılmaz, oğlunun her zaman öğrencilerini düşündüğünü, sınıfındaki sobayı yakarken zorlandığını kendisine anlattığını dile getirerek, "Bana, 'Anne okulda sobayı yakamıyorum' dedi. Yardım ettim ona, buradan çam çırası hazırladım ki götürsün de orada yaksın, çocukları ısıtsın, eğitim versin de milletimize, devletimize yararlı olsunlar. Onu bile benim çocuğuma çok gördüler." diye konuştu. Oğlunun görev yaptığı yere kendisini birkaç kez davet ettiğini ancak çeşitli nedenlerle gidemediğini belirten Yılmaz, bundan sonra da zaten gönlünün el vermediğini, gitmek istemediğini söyledi. "KAPI AÇILDI MI İÇERİ GİRECEK DİYE HER ZAMAN UMUTLANIYORUM" Yılmaz, oğlunun yaz tatiline gelirken sürpriz yapmak istediği için kendisine haber vermediğini belirterek, "Çocuklara telefon etmiş, demiş ki 'Anneme söylemeyin, ben anneme sürpriz yapacağım.' Yengesine de telefon ediyor ki 'Yenge ben akşama oradayım, iftarı sizinle yapacağım, yemek hazırla.' diyor." ifadelerini kullandı. Anne Gülay Yılmaz, oğlunun, babasının kredi çekerek aldığı arabayla yola çıktığını, önce aracın yandığı, ardından da kaybolduğu haberinin kendilerine ulaştığını belirtti. Oğlu ile aralarında, yaz tatilinde gelince kendisini arabayla gezdireceği şeklinde konuşma geçtiğini dile getiren 55 yaşındaki Yılmaz, oğlunun başına gelenlerin bir süre kendisinden saklandığını gözyaşı dökerek anlattı. "Benim evladım açmadan soldu. Kapı açıldı mı içeri girecek diye her zaman umutlanıyorum." diyen Yılmaz, teröristlere tepkisini şöyle dile getirdi: "Onları ben Allah'a havale ediyorum. Bu dünyanın üstü varsa, altı da var." Allah'tan tüm şehitlere rahmet, güvenlik güçlerine de kuvvet vermesini dileyen Yılmaz, sözlerini, "Milletimiz, devletimiz var olsun. Ne mutlu Türk'üm diyene." diyerek tamamladı.

1 yıl önce

Nedim Şener: FETÖ'cü firariler muhalif gazetecileri sığır gibi güdüyor!

15 Temmuz gecesi CNN Türk baskını sırasında darbeci askerlerin üzerine yürüyen ve medyada FETÖ ile mücadelenin bayraktarlığını yapan Nedim Şener,  15 Temmuz'un 6. yıldönümünde yayınlanan 'Mavi Otobüs' belgeselini SuperHaber Youtube kanalında değerlendirdi. "O BELGESEL 'MAVİ OTOBÜS' DEĞİL, 'FETÖBÜS'" "FETÖ firarileri 'Mavi Otobüs' belgeselinde ortaya çıktı." diyen Şener, "O belgesel 'Mavi Otobüs' değil, 'FETÖBÜS'. O askeri öğrenci görünümlü FETÖ'cü firariler, o kendini muhalif gazeteci sananları sığır gibi güdüyorlar." ifadelerini kullandı. İşte Şener'in konuşmasından ilgili bölüm:  ''FETÖ öyle bir alçak ki, 15 Temmuz gecesi darbe komisyonu kurmuş, adını da yurtta sulh konseyi koymuş. Bunlar böyle alçak. Bunların savunulacak neyi var? O belgesel 'Mavi Otobüs' değil, 'FETÖBÜS'. O askeri öğrenci görünümlü FETÖ'cü firariler, o kendini muhalif gazeteci sananları sığır gibi güdüyorlar. Haberleri yok. Muhalif olacağım diye gözünüzü karartmışsınız. Her yalanın müşterisi haline gelmişsiniz. İş yalan boyutundan çıktı, tamamen bir operasyona dönüştü. Yalan üzerinde bir operasyonel siyaset yapılıyor. Kendini akıllı, gazeteci sanan muhalifler konuştuklarınız gerçek olsun.''

1 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: “15 Temmuz'u asla sulandıramazlar”

15 Temmuz hain darbe girişimi esnasında 7 şehit veren ve polislerin alçaklara karşı kahramanca mücadele verdiği Ankara Emniyet Müdürlüğünde 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik günü dolayısıyla bir anma programı düzenlendi. Ankara Emniyet Müdürlüğü, darbecilere karşı yürütülen operasyonların merkezi konumunda yer alıyordu. FETÖ'cü hainler Ankara Emniyeti'ni ele geçirmek için tank, helikopter ve savaş uçaklarıyla saldırıya geçti. Akıncı Üstünden havalanan iki F-16 uçağı bombalı saldırı gerçekleştirdi. Hainlerin saldırısı sonucu 7 polis şehadet şerbetini içti. Ankara Emniyet Müdürlüğü önünde zırhlı araçları durdurmaya çalışan halka darbeciler saldırı gerçekleşmesi sonucu 6 vatandaş şehit düştü. BOMBALAMA SONUCU YARIM ASIRLIK HİZMET BİNASI YIKILDI Darbe girişimi gecesinde uçak ve helikopterden açılan ateş ile atılan bomba sonucu hasar gören Ankara Emniyetinin 51 yıllık 10 katlı hizmet binası yıkıldı. 15 Temmuz 2016'nın üzerinden geçen yıllarda Ankara Emniyet Müdürlüğü yaralarını sardı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatlarıyla 10 kat yerine 7 kat olarak inşa edilen ve eski binaya oranla daha geniş kullanım alanına sahip binada, ferah çalışma ofisleri ve nezarethanelerin yanı sıra yemekhane ile sosyal alanlar da yer alıyor. 15 Temmuz hain darbe girişimi esnasında 7 şehit veren ve polislerin alçaklara karşı kahramanca mücadele verdiği Ankara Emniyet Müdürlüğünde 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik günü dolayısıyla bir anma programı düzenlendi. Şehit aileleri ve gazilerimizin iştirak ettiği programa, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İçişleri Bakan Yardımcıları Mehmet Ersoy, İsmail Çataklı, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve 15 Temmuz gazisi Turgut Aslan, Ankara Valisi Vasip Şahin, Ankara Emniyet Müdürü Servet Yılmaz, çok sayıda teşkilat personeli ve vatandaş da katıldı. Ahmet Hamdi Akseki Camisi Müezzini Fatih Derdiyok, Kur'an-ı Kerim okudu. Ankara Müftüsü Hasan Çınar, Ankara'da tüm camiler ve Kur'an kurslarında şehitler için okunan 3 bin 700 hatmin duasını yaptı. TEK TEK ŞEHİTLERİN İSİMLERİNİ OKUNDU Ankara Emniyet Müdürlüğünde 13, Gölbaşı Özel Hareket Dairesi Başkanlığında 44, Genelkurmay Başkanlığı önü, Kahramankazan ve TÜRKSAT'ta daha birçok kişinin şehit ve gazi olduğunu hatırlattı. Her sene olduğu gibi bu yıl da şehitler için yoklama ile tek tek şehitlerin isimlerini okudu. Törendekiler "Burada" yanıtını verdi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ankara Emniyet Müdürlüğü binasına her baktıklarında 15 Temmuz'da yaşananları hatırladıkların belirterek FETÖ'nün ihanetinin Türkiye'ye zarar vermediğini aksine daha da güçlenmesine vesile olduğunu söyledi.

1 yıl önce

Irkçı çeteden FETÖ’cülerin gazıyla Uzungöl ve Trabzon provokasyonu

Her yıl milyonlarca Arap turist ağırlayan Türkiye’nin turizm gelirlerine darbe vurmak isteyen FETÖ’cü hainler, Ümit Özdağ ve Sinan Oğan başta olmak üzere ırkçı çeteyi kullanmaya başladı. Ortadoğu ve Arap ülkelerinden Türkiye’ye gelen turistler her yıl milyarlarca dolar gelir bırakıyor. Yunanistan başta olmak üzere Avrupa ülkelerinin çekmek için uğraştığı Arap turistler ise Türkiye’den vazgeçmiyor. Türkiye’nin en önemli turizm merkezlerinden biri olan Trabzon’un Çaykara ilçesindeki Uzungöl‘de, Kurban Bayramı’nda oteller, kafeler ve restoranlar yüzde 90’ın üzerinde doluluk oranı yaşarken, Suudi Arabistan’ın Türkiye’ye uyguladığı koronavirüs kaynaklı seyahat yasağını 1 Temmuz’dan itibaren kaldırmasının ardından bu ülkeden gelen turistler, Uzungöl’de yer bulmakta zorluk çekiyor. Uzungöl Turizmciler Derneği Başkanı Mehmet Keleş, pandeminin ardından bu sezon son yılların en yoğun dönemini yaşadıklarını belirterek, özellikle Suudi Arabistan’dan gelen turistlerin yer sıkıntısını gidermek için yoğun çaba harcadıklarını söyledi. Uzungöl’e rezervasyonların önceden yapıldığını, Suudi Arabistanlı turistlerin de 1 Temmuz’da yasakların kalkmasının ardından Uzungöl’e yoğun rezervasyon talebinde bulunduklarını kaydeden Keleş, bu talepleri yerine getirebilmek için yoğun şekilde çalıştıklarını söyledi. “GELENLERİ GERİ ÇEVİRMEK İSTEMİYORUZ” Özellikle Suudi Arabistan’dan gelen turistlerin bölgede yer sıkıntısı yaşadıklarını, bunu da çözmek için arayışlara girdiklerini kaydeden Uzungöl Turizmciler Derneği Başkanı Mehmet Keleş, en hareketli günleri yaşamaya başladıklarını söyledi. Keleş’in açıklamasının devamı şöyle; “2022 yılının en hareketli dönemine girmiş bulunmaktayız. Uzungöl 2 yıl pandemiden sonra hem gelen misafirlerimiz hem de işletmecilerimiz için 2022 yılı hepimize hayırlı olsun. İnşallah çok iyi geçeceğini düşündüğümüz bir yıl olacaktır. Hem ülkemiz hem de bölgemiz açısından çok ümitliyiz. Zaten mevcut rezervasyonlara baktığımızda çok iyi durumdayız. Şu anda yüzde 90’nın üzerinde doluluk oranındayız. Daha önceki senelerde 2019 yılı öncesinde turizmin tam başlamadığı bir döneme gelmiş olmasına rağmen biz bu dönemde çok hareketli durumdayız. İnşallah daha hızlı gececiğini ümit ediyoruz. İki yıl hem pandemi hem de Suudilerin ülkemize gelişiyle alakalı sıkıntı yaşanıyordu bu anlaşmayla sonuçlandı” “Uzungöl’de müşteri potansiyeli daha fazla Ortadoğu ağırlıklı. Şu anda mevcut rezervasyonlarımız yüzde 90’a geldik. Dolayısıyla Suudi müşterilerimizin yer bulmakta sıkıntı çektiklerini görüyoruz. Otellerin yanında pansiyonlarla inşallah bu sıkıntıyı gidermeye çalışacağız. Çünkü gelen müşterilerimizi geri çevirmek istemiyoruz. Uzungöl’ümüzü sadece para kazanma değil aynı zamanda gelen misafirlerimizi memnun bir şekilde göndermek istiyoruz. Uzungöl sadece doğasıyla tercih edilen bir yer değil aynı zamanda güvenle alakalı bir yerimiz. Ortadoğu insanının eşlerini tek başına herhangi bir yere göndermediğini ancak Uzungöl’de çok rahatlıkla serbestçe gece ve gündüz tek başına gezmeye gönderebiliyor. Bu bizim için aslında çok önemli bir güç önemli bir kazanımdır. Ortadoğu müşterilerimizin Karadeniz bölgesini özellikle Uzungöl’ü tercih etmesindeki en büyük sebep güvendir. Dolayısıyla Uzungöl hem doğasıyla hem havasıyla bana göre doğanın öncesinde güvendir bu güven bizim için çok önemli bir etkidir. İnşallah bu böyle devam edecek zaten münferit olaylar da sadece gelen misafirlerden kaynaklanan münferit olaylar olmuştur. Uzungöl’de yerel insanların meydana getirdiği bir olay bugüne kadar vuku bulmamıştır”

1 yıl önce

Hasköy Yahudi Mezarlığı'nda mezar taşlarını kırdılar. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: “İstanbul Emniyetimizin titiz çalışmasıyla faillerin 2'si gözaltına alındı, olayla ilgili soruşturma devam ediyor”

  Hasköy Mezarlığı'na gece yarısı giren saldırganlar mezar taşlarını kırdı. Polis olay yerine gelerek mezarlıkta incelemelerde bulundu.   Türkiye Hahambaşılığı Vakfı sosyal medya hesaplarından, "Hasköy Mezarlığımıza gece yarısı girilmiş, 36 tane mezar taşımız tahrip edilmiştir. Konu tüm resim ve gece kayıtları ile ilgili makamlara iletilmiş olup, bu vandalizmi yapanların bir an evvel yakalanmasını beklemekteyiz" açıklamasını yaptı. https://twitter.com/tyahuditoplumu/status/1547811179891814401?s=21&t=LXK8wsioWPQVL9Zeq78n7Q İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “İstanbul Hasköy Mezarlığı'ndaki menfur saldırıyı kınıyorum. İstanbul Emniyetimizin titiz çalışmasıyla faillerin 2'si gözaltına alındı, olayla ilgili soruşturma devam ediyor. Bu tür provokatif saldırılarla birlik ve beraberliğimizi bozmaya çalışanlara asla müsaade edilmeyecektir.” açıklamasından bulundu. https://twitter.com/suleymansoylu/status/1547871586958528512?s=21&t=LXK8wsioWPQVL9Zeq78n7Q

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 15 Temmuz mesajı: İstiklal ve istikbal davası

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü kapsamında millete sesleniş konuşması gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında şu ifadeleri kullandı: "Aziz milleti bugün devlet ve millet hayatımıza yönelik en alçak saldırılardan biri olan 15 Temmuz darbe girişiminin 6. yıldönümüdür. İstiklal ve istikbal davası için FETÖ ihanet mensubu hainlere aslanlar gibi karşı koyarken şehadete yürüyen 252 şehidimize Allah'tan rahmet diliyorum. Rabbim hepsinin mekanını cennet eylesin diyorum. Her şehidimizin hikayesinde ancak imanlı, inançlı, adanmış yüreklerin kavrayabileceği incelikte mesajlar vardır. İnşallah bu mesajlar nesiller boyunca dillerden dile aktarılacak evlatlarımıza rehber olacaktır. Milletimize ve şehitlerimizin yakınlarına bir kez daha başsağlığı dileklerimi iletiyorum. 15 TEMMUZ DARBELERE KARŞI İLK FİİLİ VE ŞANLI DİRENİŞİN SEMBOLÜDÜR Türkiye aşkına çarpan yüreklerle 15 Temmuz gecesi yaşanan tarihi kıyama katılan her bir vatandaşıma, o gece gazilikle şereflenen tüm kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum. Darbe girişiminin başlamasıyla hiç tereddüt etmeden sokakları, caddeleri, meydanları dolduran tanklara, uçaklara, helikopterlere namlulara gövdelerini siper eden bu milletin evlatlarının asaletini anlatmaya kelimeler yetmez. Hiç şüphesiz bizim için 15 Temmuz'un asıl önemi milletimizin tarihi boyunca maruz kaldığı darbelere karşı gösterdiği bu ilk fiili ve şanlı direnişin sembolü olmasıdır. Cumhuriyetimizi bir asır önce verdiğimiz milli mücadeleyle kurmuştuk. Demokrasimizi 1950'de milletin sandıktan çıkan iradesiyle hayata geçirmiştik. 2002'den itibaren de Türkiye'yi her alanda kalkınma ve yatırım hamlesiyle buluşturmuştuk. TÜRK MİLLETİNİN ASLA ESİR OLMAYACAĞINI GÖSTERDİK Darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz gecesi demokrasimize cumhuriyetimize ve tüm bu kazanımlarımıza canımız pahasına sahip çıktık. Tek yürek ve tek bilek olarak darbecilere karşı yürüttüğümüz destansı direnişle dosta ve düşmana Türkiye'nin asla esir edilemeyeceğini, Türk milletine asla diz çöktürülemeyeceğini gösterdik. Darbenin başlamasıyla birlikte darbeci hainleri ve omları üreten yapıyı kökünden kurtarmak için ülkemizin tüm idari ve hukuki gücünü harekete geçirdik. Türkiye'nin böyle bir tehdide maruz kalmaması için tüm tedbirleri aldık, almaya devam ediyoruz. Şehitlerimiz kanını yerde koymadık. Gazilerimizin karşısına boynumuz eğik çıkmadık. Milletimizin fedakarlığının boşa gitmesine seyirci kalmadık. Hainleri üzerimize salanların hevesini kursaklarına bırakırken, dostlarımızın yüreğini ferahlattık, umutlarını güçlendirdik. Türkiye'nin bir daha benzer tehditlerle karşılaşmaması için her alanda tedbirlerimiz aldık. 15 Temmuz tarihini demokrasi ve milli birlik günü ilan ederek bu direniş destanının tarihe altın harflerle kazınmasını sağladık. ARTIK TÜRKİYE İÇİN 15 TEMMUZ ÖNCESİ VE SONRASI İKİ DÖNEMDİR Bu tür hadiseler milletlerin tarihinde yeni bir atılımın yeni bir yükselişin, yeni bir dönemin işaretleri olarak yerini alır. Hamdolsun biz de 15 Temmuz'u böyle bir nirengi noktasına dönüştürmeyi başardık. Artık Türkiye tarihi demokrasimizin rüştünü ispat etmesi ve milli iradenin gücünün tereddütsüz anlaşılması bakımından 15 Temmuz öncesi ve 15 Temmuz sonrası olarak iki dönem halinde incelenecektir. Darbe girişimi sırasında maşalarıyla uğraştığımız mücadelenin asıl büyük cephelerini sonrasındaki meydan okumalarımızla açtık. Sadece FETÖ'cü hainleri değil diğer terör örgütlerinin mensupları gibi onları da üzerimize salanlara cevabı geri çekilerek değil ileriye atılarak verdik. DARBELERE VE VESAYETE ZEMİN HAZIRLAYAN ZAAFLARDAN KURTULDUK Sınırlarımıza yığılan terör örgütlerini DEAŞ'ından PKK/YPG'sine kadar darmadağın ederek, tehditleri kaynağında kurutma stratejisine geçtik. Yaptığımız harekatlarla terör örgütlerinin saldırılarını kendi topraklarımıza karşılamak yerine sınırlarımızın ötesine çektiğimiz bir çizginin gerisine hapsettik. Siyasi ve diplomatik alanda yürüttüğümüz çalışmalar, yaptığımız anlaşmalar ve kabul ettiğimiz duruşlarla yeni stratejimizin meşruiyetini güçlendirdik. Yönetim sistemimizi değiştirerek, darbelere vesayete zemin hazırlayan zaaflarımızdan kurtulduk. Ekonomimizi çökertmeye çalışan tuzakları birer birer bertaraf ederek hedeflerimizden uzaklaştırılmamıza izin vermedik. Küresel ve bölgesel krizleri ülkemiz adına fırsata çevirmek için var gücümüzle çalıştık, çalışıyoruz. TÜRKİYE'NİN EKONOMİYLE TESLİM ALINMASINA RIZA GÖSTERMEDİK Elbette en büyük etkisini hayat pahalılığı olarak hissettiğimiz sıkıntıları da yaşadık. Ama hamdolsun bu sıkıntıları aşacak güce imkana iradeye kararlılığa sahibiz. Vesayetle istikameti değiştirilemeyen, darbeyle yıkılamayan terör örgütleriyle hizaya getirilemeyen Türkiye'nin ekonomiyle teslim alınmasına rıza göstermedik göstermeyeceğiz. Salgın ve savaş şartlarının tetiklediği enerji fiyatları başta olma üzere küresel emtia fiyatlarındaki fahiş artışın hızlandırdığı enflasyon sadece bizim değil tüm dünyanın sorunudur. İnşallah uzunca bir süredir hep yaptığımız gibi bu türbülanstan da çıkan ilk ülkelerin başında geleceğiz. Böylece 15 Temmuz'un devamı olarak gördüğümüz bir badireyi daha geride bırakarak büyük ve güçlü Türkiye'nin inşası yolunda mücadeleye devam edeceğiz. Ancak bu şekilde kendimizi şehitlerimizin emanetine hakkıyla sahip çıkmış, gazilerimize layık olmuş milletimize karşı sorumluluklarını yerine getirmiş hissedebiliriz. Tarihimizin en şanlı zaferlerinden biri olan 15 Temmuz'u milli hafızamıza güçlü bir şekilde kazımak için düzenlenen etkinliklere bu yıl yaklaşık 9 bin proje başvurusu yapılması demokrasi nöbetlerinin sürdüğüne işaret etmektedir."

1 yıl önce

Hasköy Yahudi Mezarlığı'nda mezar taşlarını kırdılar. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın: Bu menfur saldırıyı şiddetle kınıyoruz

Hasköy Mezarlığı'na gece yarısı giren saldırganlar mezar taşlarını kırdı. Polis olay yerine gelerek mezarlıkta incelemelerde bulundu. Türkiye Hahambaşılığı Vakfı sosyal medya hesaplarından, "Hasköy Mezarlığımıza gece yarısı girilmiş, 36 tane mezar taşımız tahrip edilmiştir. https://twitter.com/tyahuditoplumu/status/1547811179891814401?s=21&t=x35XxVEP0kn2pxKBuMBnAw Konu tüm resim ve gece kayıtları ile ilgili makamlara iletilmiş olup, bu vandalizmi yapanların bir an evvel yakalanmasını beklemekteyiz" açıklamasını yaptı. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da, "Bu menfur saldırıyı şiddetle kınıyoruz.  Faillerin bulunması için ilgili birimler harekete geçti. Kutsal değerlere saldıran ve toplumumuzda fitne ve husumet tohumları ekmeye çalışanlara asla müsaade etmeyeceğiz" açıklamasında bulundu. https://twitter.com/ikalin1/status/1547831538254942217?s=21&t=x35XxVEP0kn2pxKBuMBnAw

1 2 ... 436 437 438 439 440 441 442 ... 952 953
Server Error
500
Server Error