27 Nisan Cumartesi 2024
1 yıl önce

CHP'li Çankaya Belediyesi altı yıldır bitiremediği projeyi yeni gibi paylaştı

Bundan tam altı yıl önce, 30 Kas 2016'da, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun da katılımıyla Ankara Çankaya'da, Atatürk Kültür Merkezi'nin temel atma töreni düzenlendi. CHP'li Çankaya Belediyesi, 7 Aralık 2017'de yaptığı paylaşımda da projenin inşasının devam ettiğini duyurdu. "Belediyemiz yatırımlar döneminin en büyük projesi olan Atatürk Kültür Merkezi’nin inşası hızla devam ediyor. Türkiye’nin ikinci, Ankara’nın en büyük kültür merkezi olma özelliğine sahip olacak merkezimiz, Başkentin sanat yaşamına kalite katacak" ifadesini kullandı. İNŞAATINA YENİDEN BAŞLANDI Ancak aradan geçen senelere rağmen proje bitirilemedi. Çankaya Belediye Başkanı CHP'li Alper Taşdelen, dün (14 Haziran) bir tweet atarak kültür merkezinin yapımına başlayacaklarını duyurdu. Projeyi "Yakında inşaatına başlayacağımız Atatürk Kültür Merkezimiz" ifadesiyle yeni yapılıyormuş ilan etti. https://twitter.com/alpertasdelen06/status/1536779735023374340?s=21&t=K4ptOrCHomVwT3mvjhkiNA

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan 6'lı masaya 'adaylık' göndermesi: Bu nasıl aday ki zaman geçtikçe itibar ve zemin kaybediyor

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı'nda gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.  Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şu şekilde; TBMM'mizin komisyon ve genel kurul faaliyetlerinde sizlere muvaffakiyetler diliyorum. Adana'daki gençlik şölenindeki coşku, AK Parti ile gençler arasındaki köprüyü görmemize imkan sağlamıştı. GENÇLERE MÜJDELİ HABER Gençlerimize müjde vermek istiyorum. Öğrenci affı teklifini önümüzdeki günlerde Meclis'e sunuyoruz. Eğitimlerini bırakma mecburiyetinde kalanlara dönüş yolunu açıyor. 'YUNANİSTAN TARAFINDAN OYNANAN OYUNLARIN FARKINDAYIZ' EFES-2022 Tatbikatı vesilesiyle gittiğimiz İzmir'de Ege'deki gelişmelerle ilgili mesajımızı muhataplarına ilettik. Birileri tarafından şımartılarak üzerimize salınan Yunanistan tarafından ülkemize oynanan oyunun farkındayız. Sorun Yunanistan'ın gönüllü figüranlığa soyunmasıdır. Onlar bu kafayla 3.30 yevmiyeye çalışmaktan öteye geçemeyeceklerdir. CHP VE KILIÇDAROĞLU'NA SERT SÖZLER Savunma sanayimizi dışa bağımlı hale getiren, 2. Dünya Savaşı sonrası kurulan küresel yönetim sisteminde ülkemizin hak ettiği konumda yer alamasını sağlayamayan bu parti bize ders veremez. Kılıçdaroğlu 'CHP eski CHP değil' diyor. Millet bunların eskisinden ne hayır gördü ki yenisinden hayır beklesin. Kendi içlerindeki Rum, Yunan, FETÖ sevdalısı beşinci kol elemanlarını temizlesinler. 'TÜSİAD'IN BAŞINDAKİ BEYEFENDİ ÖNCE HADDİNİ BİL' NATO meselesinde de İsveç ve Finlandiya somut, net adımlar atana kadar duruşumuzu değiştirmeyiz. Ey TÜSİAD'ın başındaki beyfendi dış politikada bize ders veremezsin. Sen çıraksın. Önce haddini bil. Bunlar da akıllarını başlarına almadıkları sürece iktidarın kapısından içeri giremezler. 'TÜSİAD BU GİDİŞLE DEVAM EDERSE KAPIMIZI HİÇ ÇALMASIN' Biz dış politikada İsveç, Finlandiya bunlara niye tavır alıyoruz? Sokaklarında terör örgütleri cirit atarken biz onlara kapılarımızı açacağız? Ey TÜSİAD siz onların yanında yer alabilirsiniz, biz şehitlerimizin kanını yerde bırakmayacağız. Eğer TÜSİAD bu gidişle devam ederse kapımızı hiç çalmasın. Görüyorum ki siz aynı merkezden idare ediliyorsunuz; CHP. ARTIK 'TÜRK HAVA YOLLARI' İSMİ KULLANILACAK Dünyada ülkemizin adını Turkey'den Türkiye'ye dönüştürme adımını başarıyla hayata geçirirken milli havayolumuz da Turkish Airlines değil Türk Hava Yolları ismiyle yapacaktır. Bu kadarı öküz altında buzağı arayanlara herhalde yeter. Geçtiğimiz hafta Van'daydık. Akşam gençlerle Van denizi kenarında bir araya geldik. Van'a suyu biz getirdik. Edremit yalı kent haline geldi. Erciş aynı şekilde. Tuşba aynı. Terör örgütünün pençesinden kurtardığımız eğitimden sağlığa her türlü altyapısını inşa ettiğimiz şehirlerimizde bir kıpırdanma görüyoruz. Bitlis, Tatvan ayağa kalkıyor. Ağustos'un 25'inde Ahlat'ta olacağız, 26'sında anma merasimini yapacağız. 'ERKEN SEÇİM FALAN İSTEDİKLERİ YOK' 2023 seçimlerini zaferle neticelendirmeliyiz. Hem milletimizin 20 yıllık kazanımlarına sahip çıkacak, hem de 2053 vizyonumuzu güçlendirecek bir başarı kazanacağız. 2023'ten sonra da 23 milyon üye hedefiyle daha çok çalışarak vatan topraklarının her karışına izimizi bırakmayı sürdüreceğiz. Milletvekili ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri önümüzdeki yılın bu günlerinde yapılacak. Geri sayımın başladığını söyleyebiliriz. Muhalefet halen erken seçim lafları etmeyi sürdürse de seçim takvimi ilerliyor. Muhalefetin erken seçim falan istediği yok. Bunlar herhangi bir sorumluluk üstlenmeden konforuyla siyaset yapmaya alışmışlar. 'HER ŞEY GÜN GİBİ ORTADA, HİÇBİR İRADE MEVCUT DEĞİL' Sel felaketinde İstanbul'un, Ankara'nın, İzmir'in halini gördük. Herhangi bir altyapı çalışmaları yok. Birisi Bodrum'da seyahatte, öbürü Eskişehir'de, biri nerde olduğu belli değil. Bunlar dertli değil. Kazara bir sorumluluk altına girdiklerini çıkan manzarayı gördük. Her şey gün gibi ortada, bir masa kurmuşlar avara kasnak gibi hiçbir karar, hiçbir irade mevcut değil. 'MASADA KİMİN NEREDE OTURACAĞININ KAVGASINI VEREN CURCUNA İTTİFAKI MİLLETİN DERDİNE DERMAN OLABİLİR Mİ?' Daha adayının ismini bile zikredemeyenlerin derdinin ülke olmadığı ortadır... Aylarca 6'lı masada kimin nerede oturacağının kavgasını vermiş bir curcuruna ittifakının milletin derdine derman olabilmesi mümkün mü? Biz senin meşrebinle ilgilenmiyoruz merak etme Bay Kemal. Mert ol adaylığını açıkla veya adayını açıkla. Allah'ın izniyle iktidar olduğumuz müddetçe kimse bu ülkenin insanlarını ötekileştiremez hor göremez. Milletimiz onlar hakkındaki nihai hükmünü verecek... Terör örgütü elebaşılarının eliyle geçtiğimiz günlerde yol açtığı rezalet görüntüleri de unutmayın. İstanbul Kadıköy'de işlenen rezaletin başrolünde yer alan milletvekillerinin geçmişte hangi karanlık niyetlere alet olduğunu gayet iyi biliyoruz.

1 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu: Pervin Buldan'a Murat Karayılan'ın gönderdiği bir kaset var

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kanal D'de Neler Oluyor Hayatta Programı'na konuk oldu. 112 Acil Çağrı Merkezi'nde gerçekleştirilen yayında, Bakan Soylu önemli açıklamalarda bulundu. Soylu'nun açıklamalarından satır başları şöyle: Burası 112 acil çağrı merkezi. Türkiye'de 81 tane merkez var. Türkiye'deki çağrı merkezlerimize günde 300 bin çağrı geliyor. Sağlıktan afete, polisten jandarmaya, sahil güvenliğe kadar hepsi burada toplandı. 24 SAAT BOYUNCA HİZMET Bu proje yaklaşık 12-13 yıl önce başlamıştı. 15 Temmuz'dan sonra arkadaşlarımızla oturduk, Türkiye'nin böyle bir sistemi hak ettiğini konuştuk. Sayın Cumhurbaşkanımıza da bunu arz ettik ve 2021 yılı sonu itibariyle Türkiye'de 81 ilde bu çağrı merkezlerinin tamamına geçtik. Bu çağrı merkezinde 1381 kişi çalışıyor. İstanbul'a 24 saat boyunca hizmet ediyorlar, vardiya usulü çalışıyorlar. Günde 45-50 bin çağrı sadece İstanbul'da alınıyor. Bütün burası, bu çağrıların tamamını alıp ilgili birimleri yönlendirme kabiliyetine sahip. KORKUNÇ BİR RAKAM “Buranın en temel sıkıntılardan bir tanesi asılsız çağrı. Yurt genelinde her gün yüzde 65 asılsız çağrı alıyoruz. Bu korkunç bir rakam. Vatandaşlarımızdan bir ricam var. Burayı kendi işi dışında meşgul edilmemesi gerekiyor. Telefonu denemek için arayanlar var.” DÜNYADA BENZERİ YOK Bu merkezin dünyada benzeri yok. Burada spor salonunda eğitim salonlarına kadar, basın merkezlerinden spor salonuna kadar her şey mevcuttur. Kendi ihtiyaçlarımıza göre planladık. Bizim istediğimiz bir şekilde, dünyaya da baktık ve ondan önce tecrübelerimizle yaptık. Bu çağrı merkezi dünyada en iyi yazılımı yapan çağrı merkezidir. Bizim mühendislerimizle gurur duymak lazım. BİR TANE FAİLİ MEÇHULÜMÜZ VAR 2021'deki asayiş olaylarında sadece 1 tane faili meçhulümüz var. Hırsızlıktan tutun cinayete kadar bütün olayların aydınlatılmasını sağladık. Burasını şöyle ifade etmek gerekir; çok büyük bir bütünün bir parçası. Bunu bir ambulansın içindeki kardeşimizle eşleştirebilirsiniz. Eskiden jandarmayla polisin telsizleri birbirlerini görmezdi. Şimdi jandarmayla polisin telsizlerin birbirini görmesi sağladık. Buna Ağrı'da başladık, tüm Türkiye'ye yayıyoruz. Diyelim telefon sisteminiz çöktü, iletişimi ne ile yapacaksınız? Bütün telsiz sistemlerini çalıştırabilecek yapıyı oluşturduk. AFAD'da Allah korusun deprem oldu, enkazın altında kaldınız, biz sizi nasıl bulacağız. AFAD mobil uygulaması yaptık, o sizin konumumuzu bulabiliyor. Sadece butona basmanız yeterli. ÜÇÜNCÜ GÖZ OLARAK İZLİYORUZ Hangi ülkeden, nereye geldiğini anında görüyoruz. Buna tedbir alıyoruz. 24 saat siber saldırılara karşı ciddi bir nöbet sistemi vardır. Emniyetimizin savunma birimi var, tüm belediyelerimizin savunma birimi var. Bu kurumlar kendilerini izliyorlar, üçüncü bir göz olarak da biz izliyoruz, BTK da bir merkez olarak izliyor. Anında harekete geçiyoruz, anında kurumlara haber veriyoruz. Siber saldırı geliyor ve arkadaşlar bunun nereden kaynaklandığını tespit ediyor. Karşı taraf da kendini geliştiriyor, biz de kendimizi geliştirmeye çalışıyoruz. İNGİLTERE YENİ YASA ÇIKARIYOR İngiltere'de şimdi yeni yasa çıkıyor. Bu yasa tanımlanmamış bir takım suçları tanımlayabilecek. Örneğin kendisini adliyenin önündeki korkuluklara kilitledi. Bu tanımlanmamış bir suç. İngiltere diyor ki, sen protesto adı altında kamu düzenini bozamazsın... Sen sosyal medya üzerinden insanları kamu düzeni bozuculuğuna çağıramazsın diyor. Sen ülken için yapılan bir alt yapı projesini protesto edemezsin diyor. Sen buna itiraz edersen sana ceza veririm diyor. Bir yerde durup protesto eylemi gerçekleştiremezsin diyor. Bütün bunlarla ilgili polislerin yetkilerini artırıyorum diyor. TÜRKİYE'NİN HİÇBİR YERİNDE ADIM ATTIRILMADI Bundan 1 ay önce Duran Kalkan bir talimat veriyor. Diyor ki Türkiye'nin her yerinden Apo'nun tecit edildiğini, protesto edebilmek için... Bir teröristin ne yapılması lazım? Bunun için 81 ilden Bursa Gemlik'e gideceksiniz ve burada bunu protesto edeceksiniz. Peki biz ne yaptık bu talimatı izledik. Tekirdağ merkezli bir operasyon yaptık. İstihbaratımız, terör birimlerimiz KCK tipi bir yapılanmayı tespit ettiler ve ciddi bir operasyon yaptılar. Bu operasyonda Gemlik yürüyüşündeki tüm kodları biz aldık. Türkiye'nin hiçbir yerinde adım attırılmadı. BUNLAR AHLAKSIZLAR Biz bir terör yürüyüşüne müsaade edemeyiz. Polis hemen engelliyor, diğerleri de polisi zorlamaya çalışıyor, polis orada duruyor. Birincisi normal kendileri dururlar, ikincisi kalkanla dururlar, üçüncüsü gaz sıkarlar ve dördüncüsü su sıkarlar. Ama siz polise hakaret ediyorsunuz! Bunlar ahlaksızlar, bunun bilinmesini istiyorum. Gezi Olayları'nda bir polisimiz, bir kadın geliyor. Çok yoruldunuz oğlum diyor, evet diyor, devlet görevi diyor. Kaç yaşındasın oğlum diyor, 24 diyor. Evli misin diyor, evliyim diyor. Eşin evde yalnız değil mi diyor. Benim oğlum senin eşinin yanına gitsin diyor. Orada yapmak istediği şey şu; polisin kendisine yapacağı davranışı, suçsuz gibi gösterip mağdur olmak için bunu yapıyorsunuz. KARAYILAN'IN BULDAN'A GÖNDERDİĞİ KASET “Sözde milletvekilleri, ben bunlara milletvekili denmesine karşıyım. Bunlar PKK'nın militanı. Bunlar PKK'nın dışında en ufak bir adım atamazlar. Pervin Buldan'a Murat Karayılan'ın gönderdiği bir kaset var. Bunlar esirler. Terör örgütünün esiriler, hem o ideolojiye sahipler ama kurtulmak isteseler de kurtulamazlar.” 3 BİN 500 BEKÇİ ALIMIMIZ VAR Subay ve astsubaylık sınav sonuçları 10 gün içinde açıklanacak. Polis akademisi ile ilgili açıklamayı yaptık. Şu an için 3 bin 500 bekçi alımımız var. 13 DEAŞ'LI CANLI BOMBA YAKALADIK Türkiye'de şu ana kadar 13 DEAŞ'lı canlı bomba bulduk. 70 bin sayfa DEAŞ belgesi çözdük. Yıl başından bugüne kadar FETÖ'nün güncel yapılanması operasyonu yaptık. DKP, DHKP-C operasyonları yaptık. Şu ana kadar 82'nin üzerinde eylem engelledik.

1 yıl önce

PKK’nın dernekleri CHP’nin korumasında! DİAYDER’den sonra GÖÇİZDER’den de CHP’liler çıktı

PKK-KCK yapılanmasının en tehlikeli unsurlarından olan Din Alimleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (DİAYDER) PKK elebaşı Abdullah Öcalan’ın telkin ve yönlendirmeleriyle alternatif “Kürt Diyanet İşleri” olarak kurulmuştu. Derneğin İBB ile olan ilişkileri ise son zamanlarda siyaset dünyasını karıştırmıştı. İBB’DE GASSAL OLARAK İŞE ALINMIŞTI İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturmada PKK bağlantılı DİAYDER üyesi 23 kişi hakkında dava açılmıştı. Savcılığın soruşturmasında, sözde hocaların dernek mescidinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a karşı Kürt vatandaşları cihada çağırdığı, PKK’nın sözde hocalarının İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde (İBB) gassal olarak işe alındığı ortaya çıkmıştı. Ayrıca sözde derneğin üyelerine ve PKK’lı militanların ailelerine İBB tarafından yardım kartları dağıtıldığı da ortaya çıkmıştı. GÖÇİZDER’DEN DE CHP ÇIKTI PKK/KCK yapılanmasının bir başka derneği GÖÇİZDER’den de CHP’li isimler çıktı. İstanbul merkezli 5 ilde, terör örgütü PKK’nın amaç ve hedefleri doğrultusunda faaliyet gösterdiği tespit edilen GÖÇİZDER’e yönelik operasyon geçtiğimiz hafta başlamıştı. Sözde derneğin özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yaşanan göçlerin sözde devletin baskısı sonucu meydana geldiği izlenimi vererek göç eden ailelerin yanında olduğu izlenimiyle örgüte dâhil etmeye çalıştıkları ortaya çıktı. ASIL AMAÇ PKK’YA ELEMAN DEVŞİRMEK Avrupa Birliği tarafından yüksek meblağlarla fonlanan örgütün, özellikle dağda çocuklarını kaybetmiş ailelere (DEĞER) yönelik yürüttüğü faaliyetleri mercek altına alındı. Göç İzleme Derneği’nin asıl amacının PKK/KCK terör örgütü güdümünde faaliyet yürüten, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinden yaşanan göçlerin sözde Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarafından yapılan baskı ve zulümler nedeniyle olduğunu savundukları belirlendi. Göç eden aileleri sözde yardım ve dayanışma adı altında devlet aleyhine kışkırtan, ayrıca örgütün göç eden ailelerinin yanında olduğu imajı vererek örgüte bağlılığını arttırmaya çalıştıkları ortaya çıktı. Örgütün asıl amacı ise bu faaliyetlerle Türkiye’yi uluslararası arenada zor duruma düşürmek. AB FONLARINI ALIP KANDİL’E GÖNDERMİŞLER Avrupa Birliği tarafından yüksek meblağlarla fonlanan örgütün, özellikle dağda çocuklarını kaybetmiş ailelere (DEĞER) yönelik yürüttüğü faaliyetleri mercek altına alındı. Göç İzleme Derneği’nin asıl amacının PKK/KCK terör örgütü güdümünde faaliyet yürüten, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinden yaşanan göçlerin sözde Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarafından yapılan baskı ve zulümler nedeniyle olduğunu savundukları belirlendi. Dernek PKK/KCK terör örgütü Avrupa çatı yapılanması Avrupa Demokratik Kürt Toplum Kongresi (KCDK-E) baskısı ile Türkiye’de faaliyete geçirmek üzeri sundukları sözde projelerin Avrupa Birliğince kabul gördüğü ve belirtilen derneğe bu projelerde kullanılmak üzere yüksek meblağlarda döviz yardımında bulunulduğu saptanan deliller arasında yer aldı. 2.2 MİLYON LİRALIK FONU ÖRGÜTE AKTARDILAR Savcılığın derneğin, 2018 yılından itibaren Avrupa Birliği fonlarından hibe alabilmek için göç konularını esas alan çok sayıda Avrupa birliği projesi hazırladıklarını, Avrupa Birliği fonları kapsamında 2018 yılında 320 bin Euro (o dönemki kurla 1 milyon 936 bin lira), 2019 yılında 350 bin lira hibe aldıklarını belirledi. Toplamda 2 milyon 286 bin lira hibe alan derneğin, daha sonra 350 bin Euro hibe alınması planlandığı, fonların kadrolu örgüt mensuplarına aktarıldığı saptandı. Avrupa Birliğinden gelen fonların ise kadrolu örgüt mensupları olarak tabir edilen deneyimli örgüt mensuplarının finansmanında kullandığı eylem ve etkinliklerde kullanılan materyallerin maliyesinin bu kanaldan sağlandığı belirlendi. CHP’LİLER GÖÇİZDER’DEN ÇIKMAMIŞ DİAYDER ile olan ilişkileri deşifre olan CHP’nin şimdi de GÖÇİZDER ile olan ilişkileri gündeme bomba gibi düşecek. PKK’nın finans ve eleman kaynağı olan GÖÇİZDER’in Şirinevler’de bulunan dernek merkezini CHP’li pek çok isim ziyaret etmiş. Onlardan biri de CHP İstanbul Milletvekili Turan Aydoğan. PKK’ya para ve eleman sağlayan sözde derneğin Şirinevler’de bulunan merkezini ziyaret eden CHP İstanbul Milletvekili Turan Aydoğan “Göç İzleme Derneği, ulusal sınırlar içinde göçten etkilenen yurttaşlarımızın temel haklarını savunmanın yanı sıra ulusal sınırları aşan mülteciler konusunda da çalışmalar yapmakta” ifadeleriyle sosyal medya hesabından paylaştığı fotoğraflarda tutuklanan PKK’lı isimlerle toplantı yaparken görülüyor. SEZGİN TANRIKULU DA SAHİP ÇIKMIŞTI PKK terör örgütünün sözde derneği DİAYDER gibi GÖÇİZDER’e yapılan operasyona da terör örgütü uzantısı HDP’den sonra ikinci ses yükselten parti CHP oldu. Yapılan operasyondan rahatsız olan Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu  Twitter’dan yaptığı açıklama ile teröristlere yardım yaptığı tespit edilen GÖÇİZDER’e sahip çıkarak, devlete nefret kustu. Tanrıkulu, PKK’lılara para aktaran GÖÇİZDER’i ”muhalif”miş gibi yutturmaya çalışarak, terör örgütünün yöntemiyle provokasyon yapmaya kalkıştı. İşte Tanrıkulu’nun Twitter’dan yaptığı o skandal açıklamalar: https://twitter.com/mstanrikulu/status/1536258631905206272?s=21&t=uMuat_G91vxwRw1cSxFzdA

1 yıl önce

Korkusuz yazarı Can Ataklı’nın Mansur Yavaş algısı elinde patladı! Soylu-Yavaş görüşmesi Akyurt Belediyesi’nde

Korkusuz Gazetesi yazarı Can Ataklı, bugünkü yazısında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın Akyurt Belediyesinde yaptığı görüşmeyi sanki Ankara Büyükşehir Belediyesi’de yapıldı izlenimi vermek için skandal bir yazıya imza attı. Ataklı, “Mansur Yavaş ya tuzağa düşmüş ya da aymazlık yapmış. Muhtemelen tuzağa düşmüştür. Mansur Yavaş kapısına gelenden korkmadığı için özel kalemi “Efendim İçişleri Bakanı geldi” deyince “Buyursun” demiştir. Ne bilsin adamın şov için ayağında çizme ile içeri dalacağını. Aslına bakarsanız bu ziyaret çok ayıplı bir ziyarettir, tamamen çizmeli fotoğraf verilmesi için yapılmıştır.” dedi. Akyurt Belediyesi’den gerçekleşen görüşmeyi ısrarla Ankara Büyükşehir Belediyesi’nde gerçekleştiği yalanını vurgulayan Ataklı, Soylu’nun Yavaş’ı tuzağa düşürdüğünü ve ayağındaki çizmelerle Ankara Büyükşehir Belediyesi’de Mansur Yavaş’ı ziyaret ettiği yalanı yazdı. Oysaki; görüşmenin Akyurt Belediyesi’nde olduğu fotoğraflara yansıdı.

1 yıl önce

HDP’li vekil Salihe Aydeniz: 'Hemşireyken teröristlere yarım ettiği için KYK ile ihraç edildi'

Terörist başı Abdullah Öcalan'ın görüş yasaklarını protesto etmek için Kadıköy'den Bursa'ya kadar yürümek isteyen HDP'lileri polis engelledi. Polis engellemesi sırasında yaşanan olaylar gündeme damga vurdu.  HDP'li velik Salihe Aydeniz isimli PKK destekçisi, polise yumruk atarak büyük tepki çekmişti. Bu olayın ardından konuyla alakalı İşçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, tepki göstererek soruşturma başlatıldığını duyurdular.  Konuyu köşesine taşıyan Hürriyet yazarı Nedim Şener, alçak saldırıyı yapan Salihe Aydeniz'in hemşireyken teröristlere yardım ederek KHK ile görevden atıldığını yazdı.  İşte Şener'in yazısı...  İmralı’da ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını çeken teröristbaşı Öcalan’ın avukatları ile görüştürülmediğini ileri sürerek terör örgütünün siyası kolu HDP’lilere de eylem yapma talimatları verildi. PKK/KCK terör örgütü sözde üst yönetimi tarafından örgütün siyasi kolu HDP’ye iletilen talimatlar sonucunda, 12 Haziran günü Bursa’nın Gemlik ilçesinde Öcalan’ın ceza infaz koşullarını protesto etmek amacıyla düzenlenmesi planlanan etkinlik kapsamında, 300 kişilik bir grup İstanbul Kadıköy’de basın açıklaması yapmak istedi. Al sana polis ısıran, yumruk atan PKK üyesi KHK’lı milletvekili Basın açıklamasına izin verilmezken 70 kişi gözaltına alındı. Polisin müdahalesi sırasında 27. dönem HDP Diyarbakır Milletvekili ve DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz isimli PKK destekçisi milletvekilinin, görevli polise yumruk attığına dair görüntüler basında yer aldı. PKK’NIN YEDEK PARTİSİNE GEÇTİ Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu başta olmak üzere birçok siyasetçi bu olaya tepki gösterirken, polise yumruk atan PKK sözcüsü Saliha Aydeniz ve benzerlerinin TBMM’de bulunmaması gerektiği söylendi. Aslında çok geç kalınmış bir tepki çünkü bu PKK destekçisi Saliha Aydeniz’in ilk vukaatı değil. Aydeniz’in geçmişi neden bu tiplerin TBMM’de bulunmaması gerektiğini gösteriyor. Saliha Aydeniz, HDP’den milletvekili seçilmesine karşın, kapatma olasılığına karşı istifa ederek, terör örgütünün yedek partisi olan DBP’ye geçti. TBMM’de DBP Milletvekili olarak koltuk işgal ediyor. EBE İKEN İHRAÇ EDİLDİ 1973 Ergani doğumlu Saliha Aydeniz Diyarbakır İl Sağlık Müdürlüğü’nde ebe olarak görev yaparken 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile ihraç edildi. Hakkında Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2017/129 soruşturma sayılı “silahlı terör örgütü kurma, yönetme veya üye olma” suçundan istinafta dosyası bulunuyor. PKK/KCK terör örgütü çatı yapılanması olan DTK (Demokratik Toplum Kongresi) içerisinde faaliyet yürüttüğü için 2012 yılında açılan soruşturma kapsamında 19 Temmuz 2017’de gözaltına alındı. 22 Temmuz 2017’de tutuklandı, 18 Eylül 2017’de tahliye edildi. TERÖRİSTLERE YARDIM ETTİ Aydeniz, Halk Sağlığı Komuta Merkezi’nde hemşireyken, PKK’lı teröristlere yardım ettiği ortaya çıkmıştı. Aydeniz hakkında, Diyarbakır 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 2008/125 soruşturma sayılı “suçu ve suçluyu övmek” suçundan kapalı dosya bulunuyor. Milletvekili olduktan sonra da sürekli terör örgütüne destek eylemlerine katılan Aydeniz hakkında, Diyarbakır, Tunceli, Elazığ, Gaziantep, Batman ve Bitlis Terörle Mücadele Şube Müdürlüklerince “PKK silahlı terör örgütü propagandası yapmak” suçundan hakkında işlem yapıldı. Aydeniz, 25 Temmuz 2018’de Diyarbakır’ın Kulp ilçesindeki operasyonlarda ölü olarak ele geçirilen Hevidar Türk isimli PKK’lı teröristin cenazesine de katıldı. TERÖRİSTLERİN CENAZESİNDE Ayrıca 23 Eylül 2018 tarihinde Siirt’in Baykan ilçesinde ölü olarak ele geçirilen PKK’lı terörist Yunus Atkık isimli örgüt mensubunun cenazesinde yer aldı. Teröristbaşı Öcalan’a uygulanan sözde tecridi protesto etmek amacıyla 1 Mart 2019 tarihinde açlık grevine başlayan ve cezaevinde intihar eden Zülküf Gezen isimli terör örgütü mensubunun 18 Mart 2019 tarihinde Diyarbakır Havalimanı’ndan cenazesini teslim alan grup içerisinde yer aldı. 14 Şubat 2019 tarihinde Van’da HDP organizesinde, “PKK destekçisi Leyla Güven’in açlık grevine destek vermek” amaçlı izinsiz gösteriye katıldı. Bu sırada, çevrede güvenlik önlemi alan bir kadın polis memurunun kolunu ısırmak suretiyle hafif şekilde yaralanmasına sebep oldu. Bu nedenle hakkında Van Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından “görevi yaptırmamak için direnme” ve “basit kasten yaralama” suçlarından soruşturma açıldı. ŞEREFİ ÜZERİNE ETTİĞİ YEMİNİ ÇİĞNEDİ Milletvekilliğinden çok PKK üyesi olarak örgüt propagandası yapan Aydeniz, 24 Aralık 2020’de de HDP Silopi İlçe Teşkilatı parti binası önünde sözde ulusal Kürt birliği konulu basın açıklamasına da katıldı. Aydeniz, bu açıklama sırasında da PKK elebaşı Öcalan lehine slogan atarken görüntülendi. Yani karşımızda, Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsüsünden, “Vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğü” üzerine Anayasa’ya sadakat konusunda namusu ve şerefi üzerine yemin eden bir milletvekili değil, verdiği sözü tutma niyetinde olmayan bir PKK terör örgütü üyesi var.

1 yıl önce

Ümit Özdağ’ın hedef gösterdiği atık kağıt işçileri isyan etti: Provokatörler cezasını çekmeli

Sığınmacı karşıtlığının dozunu her geçen gün artıran Ümit Özdağ‘ın hedef göstermesi sonrası İstanbul Yenisahra’daki atık kağıt işçilerinin depoları yakıldı, işçiler saldırıya uğradı. Yaşananlara isyan eden Geri Dönüşüm İşçileri Derneği, provokatörlerin cezalarını çekmesi gerektiğini söyledi. İstanbul Yenisahra’da 15 yaşındaki Selahattin Çelik isimli bir çocuk trafik kazasında yaşamını yitirdi. ÜMİT ÖZDAĞ SAHNE ALDI Çelik’in ölümünün ardından Ümit Özdağ Twitter’dan yaptığı paylaşımda “3 Afgan 1 Türk çocuğu sıkıştırıyor, hırpalıyor. Çocuk ellerinden kurtulup kaçmak isterken bir araç altında kalıp ölüyor. Halk öfkeli. Sosyal patlamalar böyle başlar. Bunlar yanardağın patlamadan önce çıkardığı gazlar. Önlem alınmaz ise patlayacak. Zafer Partisi uçurumdan önce son çıkış.” ifadelerini kullanarak Afgan sığınmacıları hedef gösterdi. ATIK KAĞIT İŞÇİLERİNE SALDIRDILAR, DEPOLARI YAKTILAR Sosyal medyada yapılan paylaşımların ardından geri dönüşüm depolarının bulunduğu bölgede yürüyüş düzenleyen kalabalık gruplar geri dönüşüm depolarında bulunan atık işçilerine saldırdı. Birçok depoda atıkları ateşe veren saldırganlar 3 Türk işçiyi de yaraladı. “BİR PARTİ LİDERİ HALKI SOKAĞA ÇAĞIRDI” Olayların ardından yakılan evlerin önünde konuşan Geri Dönüşüm İşçileri Derneği Başkanı Ali Mendillioğlu ‘bir provokasyon örgütlendiğini ve yoksul halkların birbirine düşman edilmeye çalışıldığını’ söyleyerek, “Bildiğiniz üzere bazı sosyal medya hesapları ve bir partinin lideri sosyal medya üzerinden halkı sokağa çağırdı ya da dolaylı şekilde sokağa çıkmaya teşvik etti” dedi. Doğruluğu kesin olmayan bir bilgi üzerinden insanların düşmanlaştırıldığını söyleyen Mendillioğlu şöyle devam etti: “Olayın aktardığınız biçimde yaşandığına dair bilgiyi nereden aldınız? Emniyet’ten mi? Görgü tanıklarından mı? Eğer emniyetten aldı iseniz size bu bilgiyi sızdıran emniyet mensupları kimlerdir? Bu soruya cevap vermezseniz açıkça söylüyoruz ki bu haberleri halkı birbirine düşürmek ve çatışma ortamı yaratmak için kasıtlı olarak yayan provokatörlersiniz. Bu iş sokak eylemlerine, kağıt depolarının yakılmasına, kağıtçıların darp edilmesine ve yağmaya kadar varmışsa ve tüm kamuya mal olmuşsa hayatını kaybeden gencimizin vefatıyla ilgili bir açıklama yapmak gerekiyorsa bu sorumluluk İstanbul Valiliği’ne düşmektedir.” “BU CESARETİ KİMDEN ALIYORSUNUZ?” Afganlar yaşadığı gerekçesi ile kağıt depolarını bastılar. Kimlik kontrolü yapma cüretini bile kendilerinde gördüler ve göçmen olmadığını teyit etmelerine rağmen kağıtçı arkadaşlarımızı darp ettiler. Kaldı ki bir insanın göçmen olması darp edilmesi için bir neden değildir. Bir arkadaşımız bıçakla yaralandı. Bazı depolarımız kundaklandı. Bazı depolarımız yağmalandı. Bu vahşeti yaratan güruha sesleniyoruz. Siz kimsiniz kendinizi kimin yerine koyuyorsunuz ki, kimlik kontrolü yapmaya kalkıyorsunuz. Siz kimsiniz kendinizi kimin yerine koyuyorsunuz ki, hem hüküm veriyor hem hükmünüzün cezasını uygulamaya kalkıyorsunuz? Bu cesareti kimden alıyorsunuz? “KARDEŞÇE YAŞAMAYA DEVAM EDECEĞİZ” Bu sorunu biz yaratmadık. Büyüyen yoksulluğun nedeni göçmenlermiş gibi kolaycı sorunun çözülmeyeceğinin de farkındayız. Yenisahra’da yaşananlar bu tür söylemlerin nasıl ağır sonuçlara yol açabileceğinin canlı bir örneğidir. Hiçbir sorunun çözümü birilerini düşmanlaştırmak ve hedef göstermek olamaz olmamalıdır. Dün olduğu gibi bundan sonrada Yenisahra ve tüm mahallelerde bir arada kardeşçe yaşamaya devam edeceğiz. Bu ve dayanışma ile birlikte daha güçlü bir şekilde yoksullarla değil yoksullukla mücadelemizi büyüteceğimizi herkesin bilmesini istiyoruz.”

1 yıl önce

Taksim’deki yürüyen merdivenleri çalıştıramayan Ekrem İmamoğlu’nun gözü yüksekte

Göreve geldiği günden beri İstanbullulara eziyet çektiren İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönetimi, yürüyen merdiven ve asansörlerde de sınıfta kaldı. İstanbul'un en işlek yerlerinden Taksim'de, metro ve otobüslere giden yürüyen merdivenlerin herhangi bir arıza levhası olmamasına rağmen çalıştırılmaması vatandaşları çileden çıkarıyor. Merdivenleri kullanamayan yaşlı, çocuklu ve engelli vatandaşlar zor anlar yaşıyor. Bazı yürüyen merdivenlerin sadece aşağıya inen kısmının açılması, yukarıya çıkılan kısmının ise kapatılması 'Vatandaşa özellikle eziyet mi yapılıyor' sorusunu akıllara getiriyor. "KİMSENİN UMRUNDA DEĞİL" Sabah'ın haberine göre, Metrelerce yükseklikteki mesafeyi yürüyerek çıkmak zorunda kalan vatandaşlar ise "Bu yapılan, görevin ihmalidir. İnsanlara bilerek eziyet çektiriyorlar. Engellisi var, yaşlısı var, çocuklu ailesi var. Bu insanlar bir eline çocuğunu, bir eline çocuk arabasını alarak merdivenleri kan ter içinde çıkmak zorunda kalıyor. Kapatılan merdivenlerde hiçbir uyarı yazısı yok. Tüm şikâyetlerimize rağmen kimsenin umurunda değil" sözleriyle tepkilerini dile getirdi.

1 2 ... 1538 1539 1540 1541 1542 1543 1544 ... 2650 2651