Son Dakika:
https://twitter.com/tc_icisleri/status/1535908239342194688?s=21&t=s3ihi692_m3LbFqoFHOBcg Hatay Valisi Rahmi Doğan, kentte 370 bin 260 Suriyeli yaşadığını, "Yenidoğan her 4 çocuktan 3'ünün Suriyeli olduğu" iddiasının da gerçeği yansıtmadığını bildirdi. Doğan, valilikte gazetecilerle bir araya geldiği programda, kentte yaşayan Suriyelilerle ilgili bilgi verdi. Hatay'ın Suriye sınırına komşu olması nedeniyle diğer şehirlere göre daha fazla Suriyeliyi barındırdığını belirten Doğan, "Son günlerde kamuoyunda birtakım söylentilerle Hatay'ın adeta Suriyelilerce işgal edildiği ve benzeri açıklamalar var. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin böyle bir şeye müsaade etmesi mümkün değil." dedi. Doğan, Hatay'ın göç ve göçmenden en çok etkilenen illerden olduğunu ancak bunun "yürütülemez bir süreç" şeklinde değerlendirilmemesi gerektiğini söyledi. Hatay'ın, Suriyeliler hariç nüfusunun 1 milyon 670 bin 712 olduğunu ifade eden Doğan, şöyle konuştu: "Hatay'da geçici koruma kapsamına alınan 429 bin 121 Suriyeli var. Bunu bizim nüfusumuza orantılandığımızda, bizim gerçek nüfusumuz içerisinde geçici koruma altına alınan kişi sayısı aslında nüfusun yüzde 20'si. Bu rakam çok abartılıyor. 'Aslında nüfusun 4'te 3'ü Suriyeli, Hatay'ın yüzde 70'i Suriyeli' diyenler var ancak bunlar gerçeği yansıtmıyor. Hatay'da geçici koruma altındaki Suriyeliler, kentin gerçek nüfusunun yüzde 20'si kadar ancak bunun yanında geçtiğimiz aralık ayında emniyet ve Jandarma birimlerimize fiilen bir sayım yaptırdık. Hanelerde sayım yaptırdık. Fiilen Hatay'da yaşayan Suriyeli sayısını tespit ettirdik. Fiilen Hatay'da yaşayan Suriyeli sayısı 370 bin 260. Bu da Hatay nüfusunun yaklaşık yüzde 18'i. Buradan ayrılanlar arasında eğitim, iş, ticaret veya çeşitli sebeplerle Türkiye'nin başka illerine giden veya gönüllü olarak ülkesine geri dönüş yapanlar var." Yenidoğan Her 4 Bebekten 1'i Suriyeli Vali Doğan, son 12 ayda Hatay'daki tüm hastanelerde 32 bin 783 doğum gerçekleştiğini, bunlardan 22 bin 779'unun Türk vatandaşlarının bebekleri, 10 bin 4'ünün ise Suriyeli koruma altındaki kişilere ait bebekler olduğunu tespit ettiklerini belirterek "Bu rakam Hatay'da doğan çocukların yaklaşık 4'te 1'ine yakın bir rakama tekabül ediyor. Dolayısıyla öyle abartıldığı gibi 'doğan çocukların yüzde 70'i Suriyeli, 4'te 3'ü Suriyeli' ifadesi tamamen yanlıştır, çarpıtmadır. Rakamlarla oynamadır. Gerçek rakamlar bunlar ve kayıtlar tutulmaktadır." ifadelerini kullandı. Türkiye genelinde gönüllü geri dönüş kapsamında 506 bin 280 kişinin ülkesine döndüğünü aktaran Doğan, bunlardan 259 bin 86'sının Hatay'dan gittiğini belirtti. Doğan, Suriyelilerin kentte çeşitli suçlara daha fazla karıştığı yönünde algı olduğuna işaret ederek konuşmasına şöyle devam etti: "Suriyeliler suçun sebebiymiş gibi algı var. Bizim istatistiklerimizde Hatay'da suça karışan Suriyeli sayısı yüzde 4 civarında. Bu rakam çok düşük bir rakam. Bu suçların da çeşitlerine baktığımızda aile içi küçük sataşmalar ve küçük adli olaylar şeklinde. Bu oran Türkiye'deki asayiş olaylarının çok çok altında bir rakam. Bu insanlar zaten koruma altındaki kişiler oldukları için, herhangi bir suça karıştıklarında sınır dışı ediyoruz. Bu çok önemli. Bunu bildikleri için çok dikkat ediyorlar. Belirlediğimiz kurallara uymaya çalışıyorlar. Biz de valilik olarak ilimizde yaşayan Suriyeli kanaat önderleriyle zaman zaman toplantı yaparak vatandaşlarımızın hassasiyetlerini onlara aktarıyoruz." Doğan, yasa dışı göçe karşılık sınırda ciddi tedbirler aldıklarını, ayrıca Hatay'ın yeni Suriyeli kaydına kapalı il olduğunu sözlerine ekledi.
Yangının hemen ardından Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından sahada hasar tespit çalışmaları gerçekleştirildi. Yeni evlerin yöresel mimariye uygun, iki katlı olacak şekilde planlaması yapıldı. Kısa sürede ihale sürecinin tamamlanmasının ardından köy evlerinin yapımına başlandı. İnşasına devam edilen evlerine kavuşmak için mahalle halkı gün sayıyor. Kepezbeleni Mahallesi’nin görüntüsü ise şantiyeyi andırıyor. 64 evin yandığı mahallede yeni evlerin yapımı son süratle devam ediyor. Evler 3 1 ve 2 1 iki katlı olarak yöresel mimariye uygun olarak yapılıyor. İnşaat firması şantiye şefi Adil Yiğiter, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından Akseki ilçesi Kepezbeleni Mahallesi’nde yangından dolayı evlerin yapımı için geçen yıl 11 Kasım tarihinde firmaya yer teslim edildiğini söyledi. İnşaat çalışmalarının hızla devam ettiğini söyleyen Yiğiter, “İnşaatımız şu anda devam ediyor." "Kaba inşaat olarak yüzde 95, ince inşaat olarak da yüzde 70 seviyesindeyiz. Bir yandan da alt yapı çalışmalarımızda devam ediyor. Köy içi yollarını sabit tutarak yeni yollar açıldı. Buralara kilitli parke yapılacak. Kurban Bayramı’ndan sonra bunları da sonlandıracağız. Toplam 60 blok yapılacak. Bunun yanında bir adet köy konağı ve bir adet şadırvan yapılacak. 44 blok 3 1, iki katlı alt katı çok amaçlı depo, üst katı konut şeklinde. 25 blok ise 2 1 şeklinde yapımı sürmektedir” dedi. Yiğiter, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından tip olarak gönderilen projenin geleneksel mimariye uygun şekilde tipler oluşturduklarını ve konutların yaklaşık 2 ay içerisinde tamamlanarak vatandaşlara teslim etmeyi planladıklarını sözlerine ekledi. Kepezbeleni Mahallesi Muhtarı Mehmet Uyar, geçtiğimiz yıl 28 Temmuz gecesi ormanda başlayan yangının rüzgarın da etkisiyle hızla mahalledeki evlere sıçradığını söyleyen Uyar, “Yangın ile köyümüz de evlerin birçoğu yandı. Boşaltılan köyümüzdeki vatandaşlara devletimiz tarafından 50 konteyner tahsis etti. Şu anda yangın mağdurlarının büyük kesimi burada yaşıyorlar. Yangının arkasından Devletimiz hızla yaralarımızı sarmaya başladı. Mahallemizdeki imar sorunlarının çözülmesinin ardından geçtiğimiz yıl ihalesi yapılarak firma tarafından kasım ayında evlerin yapımına başlandı. Şu anda yanan evlerimizin yapımı hızla devam ediyor. Şu ana kadar evlerin yaklaşık yüzde 80’i tamamlandı" diye konuştu. Evlerin yöre mimarisine uygun inşa edilmesi projesinin çok ilgi gördüğünü söyleyen Uyar, "Bazı mağdur vatandaşlarımızın yanan evlerinin yerine yenisinin yapılması mümkün olmayınca, hazine arazisine yapıldı. Oralardan da çekiliş usulüyle ev sahiplerine evleri teslim edilecek. Binalar yangından 4 ay sonra yapılmaya başlandı. Evler 5-6 ayda hızla yükseldi. Evlerin bitmesiyle birlikte vatandaşlarımız kendi evlerine yerleşecekler. Bizlere yardımcı olan tüm devlet büyüklerimize teşekkür ediyorum. Rabbim bir daha böyle afetlerden ülkemizi korusun” dedi. Kepezbeleni Mahallesi’nde yaşayan 83 yaşındaki Mahmut Arslan ise, "Yangın başladığında aşırı rüzgar vardı. Yarım saat içinde ateş köye girdi. Jandarmaya haber verdik. Köylüleri jandarma tahliye etti. 64 tane ev yandı sadece 13 ev zarar görmedi. Eski muhtarımız Hasan Ali Yüksel de dumandan etkilenerek hayatını kaybetti. Devletimiz evleri yaptırıyor. Yüzde 80’i yapıldı. Kısa zamanda köylümüze teslim edecekler. Allah devletimize zeval vermesin. Her şey dört dörtlük yapılıyor. Yanan evlerimiz son hızıyla yapılıyor” diye konuştu.
Karayollarına yerleştirilen Plaka Tanıma Sistemleri ile aranan, hacizli, çalıntı ve ikiz plakalı (bir araca tescilli plakanın kopya edilerek başka bir araca takılması) araçlar hemen bulunuyor. PTS sistemi sayesinde yılbaşından bu yana aranan 5 bin 442 araç tespit edildi, 930 çalıntı araç bulundu. İçişleri Bakanlığınca polis ve jandarma sorumluluk bölgelerindeki taşıt ve trafik güvenliğinin üst düzeye çıkarılması amacıyla karayollarına 80 bin 901 kamera, 4 bin 183 Plaka Tanıma Sistemi (PTS) yerleştirildi. PTS’ler ile kameralar aracılığıyla çekilen araç fotoğrafları üzerinden plaka tanımlanarak, veri tabanına kayıt edilebiliyor. Böylelikle olası acil güvenlik durumlarında plakası okunan araçların bilgileri sorgulanabiliyor. 9.278 araca işlem yapıldı Suç olaylarının aydınlatılmasında güvenlik güçlerine büyük kolaylık sağlayan PTS kayıtları sayesinde 1 Ocak-5 Haziran 2022 tarihleri arasında; bir suç dolayısıyla şikayet edilen 5.442 aranan araç tespit edilirken, 930 çalıntı araç bulundu. Ayrıca 8 araç trafikten men edilirken, 791 çalıntı plakalı, 2.107 kayıp plakalı olmak üzere toplam 9.278 araca adli ve idari işlem yapıldı. Plaka Tanıma Sistemleri (PTS) nasıl çalışır? Polis ve jandarma karakollarına yapılan, kayıp, çalıntı, aranan araç/plaka ihbarlarının Plaka Tanıma Sistemlerine tanımlanmasının ardından ihbar edilen aracın PTS bulunan herhangi bir güzergâhtan seyretmesi halinde polis/jandarma ekiplerine sistem üzerinden alarm gönderiliyor. Ayrıca hakkında ihbar yapılması koşulu olmaksızın 81 ilin herhangi bir noktasında PTS tarafından ikiz plaka ve haciz-yakalamalı araç tespit edilmesi halinde kolluk personeline otomatik olarak alarm gönderilmesiyle aracın tespit edildiği güzergâhtaki en yakın polis/jandarma ekiplerinin bölgeye yönlendirilmesi sağlanıyor.
İSTANBUL Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, seçim sonrasında 'ihtiyaç fazlası' olduğu gerekçesiyle hizmet araçlarını önce Yenikapı meydanında sergiye çıkarmış, ardından da iade etme kararı almıştı. Ancak geçen yıl ortaya çıkan görüntülerde İBB'ye ait Başakşehir'de bulunan bir parkta onlarca sıfır otomobilin bulunması tepkilere neden olmuştu. Belediyenin araçlarını sergiye çıkaran ve daha sonra iade etme kararı alan İmamoğlu'nun günler sonra onlarca yeni araç almak için ihale açtığı öğrenilmişti. Alınacak taşıtlarda aranan sıfır kilometre, ahşap iç dekor, deri döşeme, panoramik cam tavan, dokunmatik ekranlı multimedya sistemi, navigasyon gibi özellikler büyük tepki çekmişti. İsrafla mücadele ettiğini savunan İBB'nin bu araçları ne yapacağı merak konusu olmuştu. https://twitter.com/muhammetkynr/status/1535147832084242437?s=21&t=s3ihi692_m3LbFqoFHOBcg 2021 yılında 2 bin 656 adet araç kiralandı İBB AK Parti Meclis Üyesi ve Hukuk Komisyonu Başkanı Muhammet Kaynar, İBB Meclisinde yaptığı konuşmada İBB'nin kiraladığı araçlara değindi. İBB'nin 2021 yılında 2 bin 656 adet araç kiraladığını paylaşan Kaynar, bu araçların İSKİ, İETT ve şirketlerde kullanılmadığına vurgu yaptı. Konuya ilişkin sosyal medya hesabından da bir paylaşım yapan Kaynar, şu ifadeleri kullandı: "Kiralanan binek araçların 234'ünün kime tahsis edildiği belli değil. Bu araçlar kime hizmet ediyor? Özel Kaleme 89 adet binek araç tahsis edilmiş. Bu araçlar kime hizmet ediyor?" İBB'ye bağlı İSBAK'a ait olduğu belirlenen bir araç geçtiğimiz günlerde bir piknik alanında görüntülenmiş ve vatandaşların tepkisine neden olmuştu.
PKK terör örgütünü ülke gündeminden çıkarmak ve bölgede barındığı değerlendirilen teröristleri etkisiz hale getirmek maksadıyla, Muş ilinde “EREN ABLUKA-16 (MUŞ-MERKEZ-ŞENYAYLA) ŞEHİT J.ÜTĞM. İSMAİL MORAY” operasyonu başlatıldı. Operasyonda Muş İl Jandarma Komutanlığınca; Jandarma Özel Harekat (JÖH), Polis Özel Harekat (PÖH), Jandarma Komando ve Güvenlik Korucusu timlerinden oluşan *578* personel *39* operasyonel tim görev alıyor. Yurt içinde terörün tamamen ortadan kaldırılmasına yönelik yürütülen EREN ABLUKA OPERASYONLARI, halkımızın desteği ile İNANÇLI ve KARARLI bir şekilde başarıyla devam ediyor.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'dan terörle mücadeleye ilişkin yeni bir açıklama geldi. Bakan Soylu yaptığı açıklamada, "Hakkari Yoncalı Kepizek sırtında, istihbarat, İHA ve keşif/gözetleme sonucu yerleri belirlenen 4 terörist, hava destekli operasyonla etkisiz hale getirildi. Ay yıldızın evlatları, kahramanlarımıza tebrikler." dedi. https://twitter.com/suleymansoylu/status/1535877927761596416?s=24&t=MRdIVm_OxUaxlJMVFJrK9Q İÇİŞLERİ'NDEN AÇIKLAMA Hakkari Kavaklı bölgesinde, 11 Haziran 2022 tarihinde, Hakkari İl Jandarma Komutanlığına bağlı JÖH ve Jandarma Komando birliklerince başlatılan hava destekli EREN ABLUKA-2 operasyonu kapsamında, 4 BTÖ mensubunun etkisiz hale getirildiği değerlendirilmektedir. Bölgede operasyonlara devam edilmektedir.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, zorlu eğitimin ardından pilot olmaya hak kazanan Hava Kuvvetleri Komutanlığından 151 subay için Çiğli 2. Ana Jet Üs Komutanlığında, 2020-2021 Dönemi Pilotaj Eğitimi Bröve ve Diploma Töreni’ne katıldı. Burada konuşan Akar, Yunanistan’a sert mesaj verdi. Akar, “Yunanistan’ın haksız, hukuksuz saldırgan eylemlerinin her birine gerekli karşılığı verdik, vermeye devam edeceğiz” dedi HERKES BUNU BÖYLE BİLSİN Yunanistan’ın bazı adaları, anlaşmalara aykırı şekilde silahlandırdığını belirten Akar, “Yunanistan’ın haksız ve hukuksuz saldırgan eylemlerinin her birine gerekli karşılığı verdik, vermeye devam edeceğiz. Herhangi bir şekilde bu konularda susmamız, hakkımızı ve hukukumuzu çiğnetmemiz, bazı oldubittilere ‘evet’ dememiz asla söz konusu değildir. Bunu herkesin bilmesi lazım.” diye konuştu. DİYALOG ÇAĞRISI BİR ZAFİYET DEĞİL Türkiye’nin tehdit değil, tam tersine güçlü, güvenilir ve etkin bir müttefik olduğunu dile getiren Akar, şöyle devam etti: “Türkiye barış için daima bir adım önde olmuş, daima barış elini uzatmıştır. Bu barış elinin tutulmasının aynı zamanda bütün komşularımızın faydasına olduğunu da ifade etmek istiyoruz. İyi komşuluk ilişkileri çerçevesinde diyalog çağrısı bir zafiyet değil. Herhangi bir oldubittiye izin vermeyeceğimizi, hakkımızı çiğnetmeyeceğimizi söylememiz de bir tehdit değil. Bunların anlaşılmasını bekliyoruz.”
Güldür Güldür Show, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ve Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati skeçlerinin ardından ‘6’lı masa’ skeciyle siyasi göndermelerine devam etti. Show TV’de bugün yayınlanan programda ‘6’lı masa’ skeci izleyenlerle buluştu. Güldüren skeçte muhalefet liderlerinin bir araya geldiği altılı masa taklit edildi. Skeçte 6’lı masanın dışında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu da konu edildi. İşte skecin o bölümü: https://www.youtube.com/watch?v=mhGGeeKUVNw&feature=youtu.be
