Son Dakika:
Söz konusu video 12 Temmuz'da sosyal medyada dolaşıma sokulmuştu. Videoyu paylaşanların iddiası 15 Suriyelinin, Bursa'daki bir sitenin havuzuna girmelerine izin vermeyen site sakinlerini darp edip kaçtığı yönündeydi. Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ da görüntüleri paylaşarak "15 Suriyeli zorla giriyor ve site sakinlerini dövüyor" demişti. "Havuzdaki kimse Suriyeli değildi" Serbestiyet'ten Mustafa Ali Aykol, 'Havuzdaki kimse Suriyeli değildi' başlıklı haberinde görüntülere yansıyan olayın anlatılandan çok farklı olduğunu öne sürdü. Haberini Bursa’daki bir yerel gazeteciye dayandıran Aykol'un aktardığına göre olayın iç yüzü şöyle: Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan, Bursa Yıldırım’da tekstil fabrikası bulunan ve olayın yaşandığı Arya Sitesi’nde dairesi olan bir kişi, biri BAE vatandaşı iş insanı, biri Alman vatandaşı ve doktor, biri Alman vatandaşı kalp cerrahı ve bir diğeri de Türk vatandaşı mühendislik öğrencisi misafirlerini dairesinde ağırlıyor. Misafirleri ile birlikte sitenin havuzuna giren şahsa, misafirleri aralarında Arapça konuştuğu için site sakinleri tarafından tepki gösteriliyor. Daire sahibi şahıs Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduğunu ayrıca misafirlerinin de Almanya vatandaşı olduklarını söylemesine rağmen sitede konaklayan diğer kişiler onları dışarıya atmaya çalışıyor, küfür ve hakaret ediyor. Daire sahibi şahıs ve misafirleri, olayın daha kötü bir yere gitmemesi için can havliyle bu kişileri iterek kaçmaya çalıştıkları esnada karşılıklı itişme yaşanıyor.
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Türkiye’yi karış karış gezerek kanla alınmış aziz topraklarımıza yalan tohumları ekmeye devam ediyor. Provokasyon kokan yalanlarının neredeyse tamamı belgelerle çürütülen Özdağ, bu kez de Gaziantep’te Türklere ait olan bir gazino için, ‘’Suriyelilere ait, Türkler giremiyor’’ diyerek bir yalana imza attı. Özdağ, işletmenin sahibi Türk çıkınca tweeti sildi. Türkiye’de iç savaş çıkartmak için elinden geleni yapan ırkçı Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, provokasyonda yeni bir boyuta daha geçti. Sosyal medyadaki en büyük destekçisi FETÖ ve PKK’lı hesaplar sayesinde yalanlarını yayarak sığınmacı düşmanlığı yapan Özdağ, son olarak Gaziantep’teki bir gazino üzerinden provokasyona kalkıştı. Özdağ, bu sefer de Gaziantep’te sahibi Türk olan ve herkesin rahatlıkla girip çıktığı gazino önünde yalanlarına devam etti. Yalan sözlerle halkı düşmanlık ve ırkçılığa teşvik etmeye çalışan Özdağ, gazinonun Suriyelilere ait olduğunu ve Türklerin girmesinin yasak olduğunu söyledi. Özdağ, “Türklerin girmesi yasak” olan gazino, yarın Türklerin girmesi yasak olan mahalle ve ilçeler… Aziz Türk Milleti, “Davulla zurnayla yollayacağız” diyenler yalan söylüyor. Kimse bedava alışveriş yaptığı yerden gönüllü gitmez.’’ ifadelerini kullandı. Özdağ’da işletmenin sahibinin Türk olduğu öğrenince tweeti sildi
Suriyeliler: Allah’ım Türkiye’yi mübarek eyle. https://twitter.com/bugunguncel/status/1554036527407169537?s=21&t=O5CyospwsZW-yMC9jZsJnA
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 13. Büyükelçiler Konferansı’nın son gününde kapanış konuşması “Muhalif olan Suriyelilerle rejim arasında bir barışın olması gerektiğini, Türkiye olarak da böyle bir durumda buna destek olabileceğimizi de söyledik” açıklaması sonrası Azez’de Suriyeli muhalifler Türk bayrağını yaktı. “ESAD VE PKK ZULMÜNE KARŞI BERABER SAVAŞTIK” Suriye Geçici Hükümeti ile Askeri Şurta ve Hamzat Komutanları Türk bayrağı yakılma olayının ardından tepki gösterdi. Suriye Geçici Hükümeti açıklamasında “Türk kardeşlerimiz ile kardeşlik zamanla değil müşterek fedakarlıklar ile ölçülür, şehitlerimizin kanına bulanan devrimimizin bayrağı altında, onların bayrağı ve şehitlerinin kanlarının şehitlerimizin kanlarıyla karışmasıyla omuz omuza birlikte savaştık. Milyonlarca Suriyeliyi zulme karşı koruyan Türk bayrağıyla hepimiz gurur duyuyoruz. Esad’ın ve PKK-PYD’nin zulmünden sonra topraklarımıza güvenliği getiren sembolü (bayrak anlamında) rencide etmeyi reddetiyoruz” dedi. “OMUZ OMUZA SAVAŞTIK” Hamzat Grubu Komutanı Seyf Ebubekir, sosyal medya hesabından “Türk kardeşlerimizle kardeşlik zamanla değil, ortak fedakarlıklarla ölçülür. Şehitlerimizin kanına bulanmış devrimimizin bayrağı altında, bayrakları şehitlerimizin kanına bulanmış, omuz omuza savaştık” şeklinde paylaşım yaparak tepkisini gösterdi. Askeri Şurta Komutanı Hişam Dırbele ise, “Biz bir kanın ve ortak bir zaferin çocuklarıyız Allah’ın izniyle” şeklinde sosyal medya hesabından Türk ve Suriye Bayrakları olan fotoğraf karesini paylaştı. “HADSİZ ELLERİ ANDOLSUN KIRACAĞIZ” Son olarak ise Suriye Milli Ordusu Devrimciler Özgürleştirme/ Kurtuluş Heyeti Genel Komutanı Fehim İsa’nın sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımla net mesaj verdi. Arif Nihat Asya’nın Bayrak şiirini paylaşan İsa, şu ifadeleri kullandı: “Işık ışık, dalga dalga bayrağım. Senin destanını okudum, senin destanını yazacağım. Sana benim gözümle bakmayanın; Mezarını kazacağım! Dost da düşman da bilsin ki Türklüğün; İslamiyet’in ve tüm mazlumların bayrağı ay-yıldızımıza uzanan hadsiz elleri andolsun kıracağız.” https://twitter.com/fehimisa1/status/1558142075358568449?s=21&t=atmXyjOSa_aMoeQN72_Xqw
Son zamanlarda sığınmacılar üzerinden yaptığı ırkçı açıklamalarının yanında, gerçek dışı iddialarıyla da adından söz ettiren Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, şimdi de Cerablus üzerinden provokasyona girişti. Ümit Özdağ, TSK'nın Cerablus'ta Suriyelilere müdahaleye başladığını iddia etmiş iddiası Gaziantep Valisi Davut Gül tarafından yalanlanmıştı. Gül yaptığı açıklamada, “Cerablus'ta 200 kişinin katıldığı protesto gösterilerine Türk Silahlı Kuvvetlerinin herhangi bir müdahalesi olmamıştır. Suriye Milli Ordusu karargahına yaklaşıldığı için kendi unsurları tarafından havaya ateş edilerek gösteri sonlandırılmıştır." açıklamasında bulunmuştu. Özdağ’ın kamuoyunu yanıltıcı açıklamaları sonrası trolleride provokasyona girişti. Özdağ’ın trollerinin provokatif paylaşımları şöyle👇
Türkiye’deki ırkçı çetenin elebaşı Ümit Özdağ tarafından uydurulan yalanlar, etkileşim peşinde koşan sosyal medya ünlülerinin yeni sığınağı oldu. Büyük bir troll ordusu tarafından desteklenen Ümit Özdağ ve ırkçı çetesi sayesinde 90’ların unutulmuş popçusu Mustafa Sandal da tekrar ünlü oldu. ŞARKILARI TUTMAYINCA ATİLLA TAŞ’A ÖZENDİ Kendisiyle aynı dönemde yer alan şarkıcılardan Atilla Taş’ın taktiği ile şarkıcılıkta unutulunca sosyal medyada ünlü olmaya çalışan Mustafa Sandal, son dönemlerin popüler ve etkileşimi yüksek konusu ırkçılığa merak saldı. DEVLET YERİNE YALAN MAKİNESİNE İNANDI Vatandaş yapılan Suriyeli sığınmacı sayısı konusunda devletin verdiği rakam yerine yalanlarıyla meşhur Ümit Özdağ’a inandığını ima eden Sandal’a AK Parti Grup Başkan Vekili Yılmaz Tunç sert tepki gösterdi: Devletin İçişleri Bakanının verdiği rakam ile, yalanı meslek haline getirmiş birisinin yalanını kıyaslayarak bu soruyu sorabiliyorsun ya. Ne diyelim, “sanatçı” olmak yetmiyor. SURİYELİLER BAHANE ETKİLEŞİM ŞAHANE 90’ların unutulan popçusu Mustafa Sandal, son yıllarda ne şarkılarıyla ne de konserleriyle ilgi görüyordu. Eski popçunun sosyal medya hesaplarındaki beğeni sayıları ise günümüz popçularının binde biri kadardı. 11 Nisan’daki paylaşımına sadece 125 beğeni alan Mustafa Sandal, Suriyeliler konusuna girince etkileşiminin yükseldiğini ve gündeme geldiğini fark etmeye başladı. 16 Temmuz’da Ümit Özdağ’ın uydurduğu bir yalan haberi paylaşan Mustafa Sandal’ın beğenisi bir anda125’ten 95 bine yükseldi. “Suriyeliler bahane etkileşim şahane” düşüncesiyle ırkçı dezenformasyona dahil olmaya çalışan Mustafa Sandal, 90’lı yıllardaki popülaritesini yeniden bulunca Suriyeliler üzerine oynamaya devam etmeye karar verdi. 90’ların unutulmuş popçusu Sandal’ın 11 Ağustos’ta paylaştığı röportaj duyurusu ise sadece 46 beğenide kaldı.
Mülteci karşıtı söylemleriyle ilgili konuşan Sinan Oğan, “Biz komşusu açken tok yatmayan ümmetten gelen bir milletiz. Ancak Suriye’de iki milyon askerlik çağı gelmiş kişinin Türkiye’de sahilde nargile içmesi beni rahatsız ediyor. Çoğu askerden kaçarak buraya geldi, çoğu askere alınırım korkusuyla oraya gitmiyor.” dedi. https://twitter.com/tvnet/status/1577768411349848077?s=46&t=vLJl7H6AVxNw2wj5vyyEjg SORULAN SORUYA KAÇAMAK CEVAP VERDİ Oğan, Karagöz’ün “Suriyeliler İzmir depreminde yardım malzemelerini topladı, kınanmalı” demişsiniz. Bu olayın hiç bir tarafında Suriyeliler yok, vatandaşlarımızdan bazıları evlerine götürürken yakalandı.’’ sorusuna, ‘’Suriyeliler hiç mi suça karışmıyor?’’ sözleriyle kaçamak cevap vermeye çalışırken rezil oldu. Meselenin sadece Suriye’den gelenler olmadığını ifade eden Oğan, “İsrail bayrağının üzerinde iki tane mavi hat var. Bu Nil ve Fırat arasındaki vadedilmiş topraklardır. İsrail’i Fırat’a kadar getirmek istiyorlar. Suriyelilerin boşalttığı evlerde şimdi PKK’lılar oturuyor. Biz bunu istemiyoruz. Onlar evlerine sahip çıksın ve PKKistan kurulmasın, onun ardından da İsrail devleti oraya gelmesin istiyoruz.” açıklamasında bulundu. MÜLTECİ ÇELİŞKİSİ Geçmişte iktidara “Bayram için memleketlerine gezmeye giden Suriyeliler geri alınmasın.” çağrısında bulunan Oğan, şimdi memleketine gidemeyen mülteciler için hükümeti suçlayarak sözlerini şöyle sürdürdü: “Sığınmacılar evine dönemiyor, neden? Biz bunu yasakladık. Sayın Süleyman Soylu ‘Bayramda sığınmacılar evine gidemez, yasak’ dedi. Giderse geri dönemeyecekler. Türkiye’ye sığınmacıların girişi kadar çıkışına engel olunmuyor. Neden operasyon haberleri Van’dan değil de İzmir’den, Trakya’dan geliyor. Bırakın çıksınlar. Biraz da Yunanistan uğraşsın. Diyebilirsiniz ki ‘Denize itiyorlar.’ Bu bir gerçek. Türkiye’de 10 milyon sığınmacı var 10 milyondan 100 bini gitse bir şey olmaz.” Sığınmacıları Batı’ya gönderme projesini anlatan Oğan, yöntemini şu cümlelerle açıkladı: “Amerika’ya baskı yapacağız, Avrupa’ya baskı yapacağız, özgür dünyaya baskı yapacağız. Bu insanlar onların büyükelçilikleri önünde yatıp kalkacaklar. PKK’ya silahı kes diyecekler PKK’ya sen silah verdiğin için ben evime dönemiyorum diyecekler. Bakın o zaman, özgür dedikleri dünya nasıl bu meseleye dikkat çekecek, batı basınında bunlar çıkacak” “Sığınmacılar için sınır kapıları açıldı” hatırlatması yapılan Oğan, “Tam açtık pandemiye denk geldi, Türkiye’ye yabancı devlet adamları geldiğinde, evi PKK’lılar tarafından işgal edilen insanları, neden o insanların Türkiye’ye geliş güzergahına çıkarıp ellerine biz evimize dönmek istiyoruz yazan pankartları vermiyoruz. Sınıra götürelim batılı gazetecileri getirelim, diyelim ki PKK’lılar burada, bu insanların, bu gariplerin evlerini işgal etti.” ifadelerinde bulundu. “SIĞINMACI HASSASİYETİNE OYNAYACAĞIZ” “Hedefimiz, Batı kamuoyu. Türkiye’de kamu diplomasisi Türk’ün Türk’e propagandası olarak algılanıyor. Biz, Batı kamuoyunun sığınmacılar konusunda ne kadar hassas olduğunu biliyoruz, o hassasiyete oynayacağız” diyerek sözlerine devam eden Oğan’a yanıt veren Karagöz şu ifadeleri kullandı: “Hassasiyetten kastınız korkuysa, o hassasiyet, egenin sularında boğulalı çok uzun bir zaman oldu.”
Geçtiğimiz yıllarda da gündeme getirilen ve yalanlanan, ‘’Suriyelilere ücretsiz tüp bebek’’ yalanı Ümit Özdağ tarafından yeniden ısıtılıp ortaya atıldı. Sığınmacılar üzerinden yalan siyasetine devam eden Özdağ, Suriyelilerin tüp bebek tedavisi için para ödemediğini söyledi. Ümit Özdağ, ‘’Neden Suriyelilerin tüp bebek masrafı ödeniyor, Türklerin ödenmiyor? Neden Suriyelilerin 3 çocuk sahibi olunca çocuk yardımı alıyor? Neden sağlık hizmetleri Suriyelilere bedava, Türklere para İle? Neden Türkler ilaç parası öderken, Suriyeliler ödemiyor? Türkler 2. Sınıf insan mı?’’ ifadelerini kullandı. https://twitter.com/umitozdag/status/1583718167095832576?s=46&t=Rdi6oSUsfO8NiNL6XMdXJw SURİYELİLERİN TÜP BEBEK MASRAFLARININ KARŞILANDIĞI İDDİASI YALAN Özdağ’ın gündeme getirdiği Suriyelilerin tüp bebek masraflarının karşılandığı iddiasının daha önce yalanlandığı ortaya çıktı. Göç İdaresi Başkanlığı da yayınladığı video ile Suriyelilere ücretsiz tüp bebek tedavisinin görmediğini vurguladı. https://twitter.com/gocidaresi/status/1187761344017321985?s=46&t=n5T33JGiNkoJMtIWlu20uw 2017 yılında da FOX TV ekranlarında Fatih Portakal Suriyeli sığınmacıların tüp bebek tedavi masraflarının Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından ödendiği iddia edilmişti. SGK yetkilileri iddianın gerçeği yansıtmadığını vurgulayarak, SGK’nın Suriyeli sığınmacıların hiçbir sağlık giderini karşılamadığını, Suriyelilerin sağlık giderlerinin Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından karşılandığını söylemişti. AFAD da o dönem şunları paylaşmıştı: “AFAD olarak yalnızca Sağlık Uygulama Tebliği kapsamındaki sağlık giderlerini karşılıyoruz. Bunun dışında kalan tüp bebek giderlerini, Hepatit C, protez gibi sağlık giderlerini karşılamıyoruz.” Sağlık Uygulama Tebliği, (SUT) devletin sağlık ile ilgili sosyal politikalarının uygulamasına imkan veren, fiyatlandıran, düzenleyen ve diğer tüm uygulama detaylarını içeren mevzuat tebliği. Geçici Koruma Yönetmeliği’nin 27. maddesinde belirtildiği gibi, Suriyelilerin aldığı sağlık hizmetinin bedeli, SGK’nın SUT’ta genel sağlık sigortalıları için belirlediği ücreti geçmeyecek şekilde AFAD tarafından ödeniyor. Suriyelilerin sağlık hizmetlerinden yararlanabilmesi için ise Geçici Koruma Yönetmeliği kapsamında kayıt altında olmaları gerekiyor.
