29 Nisan Pazartesi 2024
2 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: Yunanistan Lavrion'u PKK lehine harekete geçirdi

Soylu, Vilayetler Evi'nde "Medya Temsilcileriyle Göç Toplantısı"da açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı. Göçe kaynaklık eden ülkelerde iç savaşların, vekalet savaşların, ekonomik problemlerin yaşandığını belirten Soylu, bunların sebebinin Türkiye olmadığını vurguladı. Batı ülkelerini eleştiren Soylu, göç sorununun Türkiye-Yunanistan, Türkiye-Suriye, Türkiye-İran sınırlarında sıkıştırılmaya çalışıldığını dile getirdi. Türkiye'nin göç konusuna vicdani temelde baktığını ifade eden Soylu, göçü yönetmeye yönelik anlayışın ortaya konulduğunu bildirdi. Yunanistan'daki Lavrion kampına da değinen Bakan Soylu, şöyle devam etti: "Karmaşıklığı kullanmak isteyen etraf ülkeler de var, Yunanistan gibi. Örneğin, tabelası Birleşmiş Milletler olan Lavrion kampını Yunanistan, yaklaşık 7-8 aydır tekrar PKK terör örgütü lehine harekete geçirdi. PKK, kırsalda zayıflayınca şehirlerde eylem yapma kabiliyeti talimatı verdi. Bu talimatı yaklaşık 1-1,5 yıldır Murat Karayılan'ın kendisi yönetmeye çalışıyor." "İsim isim biliyoruz" PKK'nın terörist aktarırken Yunanistan-Irak ve Irak üzerinden terör kamplarına gidecek yeni bir hat oluşturmaya çalıştığını anlatan Soylu, "Bizim tespitimiz, emniyet istihbaratımızın tespiti ve yakaladığımız, engellediğimiz eylemler içerisinde, özellikle YPS eylemleri içerisinde Lavrion'dan gelen talimatların olduğuna yöneliktir." bilgisini paylaştı. Soru üzerine Bakan Soylu, "Yunanistan hükümetine buradaki tabloyu ilettik. Lavrion kampına PKK'nın getirdiği, Lavrion kampından sonra PKK'nın kuzey Irak'a geçirdiği teröristleri, daha doğrusu terörist yapmak istediklerini de isim isim biliyoruz." dedi. Suriye'den Türkiye'ye gelmeye çalışanlarla ilgili de bilgi veren Bakan Soylu, Şam'dan kaçak yolları kullanarak gelmek isteyenlerin olduğunu anlattı. Soylu, "Son zamanlarda Suriye'den gelmeye çalışanların ve kaçak olarak yakaladıklarımızın önemli bir bölümü Şam çevresinden geliyor. Şam'daki ekonomik kriz vesilesiyle ya hedef ülke Türkiye ya da Türkiye üzerinden Batı'yı hedefleyen bir süreç söz konusu." bilgisini paylaştı. "8 milyonun üzerinde göç kütlesi var" Göç akımının bitip bitmeyeceğine ilişkin "Bizim kanaatimiz şu, yeni başladı." ifadesini kullanan Bakan Soylu, gelişmiş ülkelerin bu konuda hiçbir şey yapmadığını, izlemeyi tercih ettiğini kaydetti. Süleyman Soylu, defalarca anlatılmasına rağmen Avrupa Birliğinin de anlamazlıktan geldiğini vurguladı. Bakan Soylu, "2 milyon potansiyel göç İran sınırında Afgan var, 3,9 milyon İdlib'de, 1,2 milyon Cerablus-Azez-Mare-El Bab-Çobanbey bölgesinde, 550-600 bin Afrin'de, 350 bin de Tel Abyad ve Resulayn'da var... Yani 8 milyonun üzerinde hemen harekete geçmeye hazır göç kütlesi var. Herhangi bir saldırıda, teşvikte, tehditte veya bulabildikleri bir fırsatta." diye konuştu. Türkiye'nin yaşananları yönetmeye çalıştığının altını çizen Soylu, son 5 yılda doğu ve güney sınırlardan 2,5 milyon insanın Türkiye girmek için baskı yaptığını ve bunların engellendiğini söyledi. Son 5 yılda Batı'ya gidenlerin sayısının 620 bin olduğunu bildiren Soylu, Suriye'ye gönüllü geri dönüşler hariç Türkiye'nin Afganistan başta olmak üzere Pakistan ve Afrika'ya geri gönderdiği kişi sayısının da 306 bin 138 olduğunu dile getirdi. Süleyman Soylu, dünyada böyle güçlü bir geri gönderme mekanizmasının bulunmadığını belirtti. Taliban'ın yönetimi almasının ardından Afganistan'a geri gönderimlerin havalimanı ve çeşitli şartlar nedeniyle durdurulduğunu hatırlatan Soylu, "27 Ocak tarihinde Afganistan'a Ariana Hava Yolları ile charter seferlerle yeniden buradaki kaçak Afganları göndermeye başladık. Yaklaşık şu ana kadar 5 charter sefer yaptık." şeklinde konuştu. Bakan Soylu’dan Sıla Şentürk açıklaması İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 16 yaşındaki kız çocuğu Sıla Şentürk'ü öldüren Hüseyin Can G'nin üzerinde başkasına ait cep telefonu olduğunu, buna rağmen güvenlik güçlerince yakalandığını açıkladı.

2 yıl önce

Osmaneli-Yenişehir-Bursa-Bandırma YHT hattı çalışmaları son sürat devam ediyor

Osmaneli-Yenişehir-Bursa-Bandırma YHT "Yüksek Standartlı Demiryolu" projesi kapsamında Bursa ve Bilecik'te bazı taşınmazların acele kamulaştırılmasına karar verildi. Konuya ilişkin Cumhurbaşkanı Kararı'nın Resmi Gazete'de yayımlandığı anlatan ve çalışmaları yerinde inceleyen Osmaneli Belediye Başkanı Münür Şahin, "Buna göre, Bandırma-Bursa-Yenişehir-Osmaneli Yüksek Standartlı Demiryolu projesi kapsamında Bursa'nın Yenişehir ve Bilecik'in Osmaneli ilçelerindeki bazı taşınmazların Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Altyapı Yatırımlar Genel Müdürlüğünce acele kamulaştırılması kararlaştırıldı. Diğer yandan Osmaneli ilçemizde T1, T2, T3, T4, T5, T6, T7, T8, T9 ve T10 tünelleri hızla açılıyor. Osmaneli ilçemizi mezarlıktan başlayarak TOKİ kavşağına kadar 3 bin metrelik bir mesafe ile geçecek T1 tünelinin de delme işlemleri başladı" dedi. "OSMANELİ ŞANTİYE ALANINA DÖNDÜ" Başkan Şahin açıklamasının devamında, "Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatlarıyla hızla ilerleyen Osmaneli-Yenişehir-Bursa-Bandırma YHT hattı çalışmaları ile Osmaneli şantiye alanına döndü. Tünellerde kurulan şantiyelerle de bir çok çalışan ve iş makineleri ile hızlı bir çalışma yapılıyor. Osmaneli ilçemiz için çok değerli olan proje ile ilçemizde hızlı bir değişim süreci yaşayacağız. İlçemizde tüm oteller dolarken mevcut ticaret hacmimizde de hareketlilik arttı. Osmaneli Belediyesi olarak YHT çalışmalarına her türlü desteği veriyoruz" dedi.

2 yıl önce

Kadına yönelik şiddette iyi hal indirimi kalkıyor

Adalet Bakanlığı'nın düzenlemesine göre kadına karşı şiddet cezalarını artıran düzenleme geliyor. Mahkemede kravattan dolayı iyi hal indirimi yapılmayacak.

2 yıl önce

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'ndan Sıla Şentürk açıklaması: “Caninin mümkün olan en ağır cezayı alması için davaya müdahil olunacaktır”

Bakanlık, dün Giresun'da ailesi tarafından zorla nişanlandırıldığı belirtilen Hüseyin Can Gökçek tarafından öldürülen 16 yaşındaki Sıla Şentürk ile ilgili açıklama yayınladı. Açıklamada, "20 Ocak 2022 tarihinde danışmanlık tedbiri kapsamında yapılan en son görüşmede, çocuk veya ailesi tarafından herhangi bir risk ve tehdit durumundan bahsedilmemiş ve bu yönde bir başvuruda bulunulmamıştır. 21 yaşındaki failin tutuklu yargılandığı hukuki süreç Bakanlığımız tarafından takip edilmektedir. Caninin mümkün olan en ağır cezayı alması için davaya müdahil olunacaktır" denildi. Açıklamanın tamamı şu şekilde: Giresun’da 21 yaşındaki H.C.G. tarafından öldürülen 16 yaşındaki S.Ş’ye ilişkin olarak basında yer alan haberler üzerine aşağıdaki açıklamanın yapılması gereği duyulmuştur. 2020 yılında staj için kurulmuş whatsapp grubunda tanışan S.Ş. ve H.C.G.’nin aralarında duygusal yakınlık gelişmiştir. 22.03.2021 tarihinde bu ilişkinin S.Ş.’nin ailesi tarafından onaylanmaması sebebiyle S.Ş. ailesi tarafından şiddete maruz kalmıştır. Gelişen olaylar neticesinde kız çocuğu ve zanlı birlikte kaçmıştır. Ailenin şikayeti üzerine emniyet kontrol noktasında S.Ş. ve H.C.G. polis memurları tarafından yakalanmıştır. 25.03.2021 tarihinde kız çocuğu S.Ş. hakkında acil koruma kararı alınmış ve Bakanlığımıza bağlı bir kuruluşa yerleştirilmiştir. Bu süreçte H.C.G. de hakkında yapılan şikayete istinaden tutuklanmıştır. Yapılan incelemeler sonucunda ve aile ile çocuğun ortak istekleri doğrultusunda 12.04.2021 tarihinde kız çocuğu, hakkında danışmanlık tedbiri kararı alınarak ailesi yanına dönmüştür. 11.11.2021 tarihinde, S.Ş. hakkında devam eden istismar davasında aile H.C.G.'den şikayetçi olmuş, kız çocuğu ise şikayetinden vazgeçmiştir. Sanığın mahkemeye %50 oranında engelli olduğuna dair rapor ibraz etmesi ve S.Ş.'nin şikayetini geri çekmesi üzerine H.C.G. mahkeme tarafından tutuksuz yargılanmak üzere salıverilmiştir. Bunun üzerine baba, S.Ş.'nin kurum bakımına alınmasını talep etmiştir. 16.11.2021 tarihinde savcılık kararı ile kız çocuğu S.Ş. hakkında ikinci kez acil korunma kararı alınarak yeniden Bakanlığımıza bağlı bir kuruluşta korumaya alınmıştır. İlerleyen süreçte S.Ş. yeniden H.C.G.'den şikayetçi olmuş ve ailesi yanına dönmek istemiştir. Aile de çocukları S.Ş.'yi teslim alma talebinde bulunmuştur. 07.12.2021 tarihinde danışmanlık tedbiri kararının devam etmesi kaydıyla kız çocuğu ailesi yanına dönmüştür. 20.01.2022 tarihinde danışmanlık tedbiri kapsamında yapılan en son görüşmede, çocuk veya ailesi tarafından herhangi bir risk ve tehdit durumundan bahsedilmemiş ve bu yönde bir başvuruda bulunulmamıştır. 16.02.2022 tarihinde yaşanan cinayetin ardından Bakanlığımız uzmanları, aile ile rehberlik ve psikososyal destek çalışmalarına başlamıştır. 21 yaşındaki failin tutuklu yargılandığı hukuki süreç Bakanlığımız tarafından takip edilmektedir. Caninin mümkün olan en ağır cezayı alması için davaya müdahil olunacaktır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

2 yıl önce

Kabine sonrası önemli mesaj! Cumhurbaşkanı Erdoğan: Canımızı yakan fiyat artışları, hepsi geçici

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaklaşık 4 saat süren Kabine Toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. İşte Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan satır başları şu şekilde: 5 Şubat Cumartesi yaptırdığımız Kovid-19 testinde koronavirüsün Omikron varyantına maruz kaldığımız anlaşılmıştı, bunun üzerine kendimizi karantinaya almıştık. Hastalığı hafif belirtilerle geçirdik, çalışmalarımızı evden sürdürdük. KDV İNDİRİMİ... TAKİP EDİLECEK Devlet ve hükümet işlerini de hem yakından takip ettik hem de gereken yönlendirmeleri yaptık. Gıda ürünlerindeki KDV'yi yüzde 8'den yüzde 1'e düşürme, yani etiketlerde doğrudan 7 puanlık bir indirim yapma kararımızın müjdesini milletimizle paylaşmıştık. Üreticiden toptancıya ve perakendeciye kadar gıdanın tüm süreçlerini kapsadığı için enflasyonla mücadeledeki kararlılığımızın bir ifadesi olan bu KDV düzenlemesi devlet olarak bizim attığımız bir adımdır. Bakanlıklarımız KDV indiriminin fiyatlara yansıtılıp yansıtılmadığını yakından takip edecek, aksi yönde davranış sergileyen firmalara gereken yaptırımları uygulayacaktır. TÜRKİYE-BAE İLİŞKİLERİ Pazartesi ve salı günleri BAE'ye giderek hem Abu Dabi'ye resmi bir ziyaret gerçekleştirdik hem de EXP 2022 Dubai-Türkiye'ye katıldık. Toplam 13 anlaşmaya ülkemiz arasındaki münasebetlerin ahdi temelini güçlendirdik. Bir süredir durgunluk içerisinde olan Türkiye ile BAE ilişkilerine yeni bir ivme kazandıran anlaşmaların hayırlı olacağına inanıyorum. Karantina sürecinde yaptığımız takiplerde tespit ettiğimiz en önemli eksiklik ülkemizde dün ile bugün arasında yeterince güçlü bir irtibatın kurulamadığıdır. Hükümete geldiğimizde ülkenin nüfusu 65 milyondu. Ülkemizin altyapısı her alanda sorunların, eksikliklerin ağırlığı altında eziliyordu. Temel hak ve özgürlüklerden güvenliğe kadar yaşadığımız diğer sıkıntıları da bunlara ilave etmek gerekiyor. GÜÇLÜ TÜRKİYE VURGUSU Her isteyen evladımızın üniversite başta olmak üzere eğitime ulaşabilmesinin, her vatandaşımızın kaliteli sağlık hizmeti alabilmesinin, kamuda ve hatta sokakta değerlerine ve kültürlerine saygılı muamele görebilmesinin 81 vilayetimizin hepsinin de belirli bir standardın üzerinde temel altyapılardan faydalanabilmesinin, insanca bir hayat sürmesinin çok zor olduğu dönemlerden geçerek bugünlere geldik. Eski Türkiye ile bugünkü Türkiye fotoğraflarının doğru, sağlıklı bir mukayesesini yapmak hepimizin görevidir. Dün önceliğimiz can ve mal güvenliğimizi tehdit eden terör, dün önceliğimiz egemenlik haklarımızı ve milli çıkarlarımızı hiçe sayan kuşatmalardı. Dün önceliğimiz işsizlikti, teröre ve işsizliğe çözüm bulunmasına mani olan siyasi istikrarsızlıktı, hayatımızın dört bir yanını saran yokluklardı. Bugün ise artık ülke geneline yaydığımız her seviyedeki eğitim kurumumuzla, dünyanın imrenerek baktığı şehir hastanelerimizle, uzunluğunu 28 bin km'yi geçirdiğimiz bölünmüş yol ağımız ve sayısını 56'ya çıkardığımız havalimanlarımızla, yüz binlerce aileyi ev sahibi yaptığımızı toplu konut projelerimiz, millet bahçelerimizle, yerli ve milli katkı oranını yüzde 80'lere doğru taşıdığımız savunma sanayiimizle, 225 milyar dolara çıkardığımız ihracatımızla, 55 milyona vardırdığımız turist ağırlama altyapımızla hedeflerine doğru hızla ilerleyen, dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girme yolunda son dönemece giren bir Türkiye'de yaşıyoruz. "BUGÜN ARTIK DÜNYADA SÖZ SAHİBİ, BAYRAĞI VE PASAPORTU İTİBARLI BİR TÜRKİYE VAR" Bugün artık sınırları içinde hiçbir terör faaliyetine izin vermeyen, sınırları dışındaki terör örgütlerini de adım adım takip eden bir Türkiye var. Bugün artık siyasi, askeri, diplomatik ve ekonomik olarak bölgesinde ve dünyada söz sahibi, bayrağı ve pasaportu itibarlı bir Türkiye var.  Salgın döneminde sağlık hizmetleri başta olmak üzere tüm alanlarda bu gerçekleri gördük, yaşadık. Gelişmiş ülkeler bile halklarının işini ve hayat seviyesini korumanın derdine düşerken biz yatırıma, istihdama, ihracata, büyüme yoluna giderek kendimizi diğerlerinden ayrıştırdık. Hükümet olarak uyguladığımız ekonomi programının odağında vatandaşlarımızın işini korumak, sürekli yeni iş alanları oluşturarak istihdamı geliştirmek vardır. Nüfusumuz 20 yıl öncesine göre 20 milyon artarken istihdama katılan kişi sayısı da 20 milyondan 34 milyona çıktı. Salgının ilk aylarında işgücüne katılım 29 milyona, istihdam 25 milyona kadar gerilemişti. Bu dönemde biz farklı bir politika izleyerek üretimi ve bireyleri destekledik. Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla hedefli ekonomi programımızı ısrarla ve kararlılıkla uygulayarak salgının ilk aylarında kayıpları hızla telafi etmekle kalmadık, ötesine de geçtik. Hükümetlerimiz döneminde 11 milyonun üzerinde insanımıza çalışacak iş sağladık, geçinecek gelir temin ettik. FİYAT ARTIŞLARI... ERDOĞAN: BUNLARIN HEPSİ GEÇİCİ Hayat pahalılığının yol açtığı sıkıntılar elbette var, canımızı yakan fiyat artışları var. Emin olun, bunların hepsi geçicidir. Asgari ücretten memur ve emekli maaşlarına kadar tüm çalışanların gelirlerinde yüksek oranlı artış yaparak esnaf ve sanatkarlarımızı kredi paketleriyle destekleyerek hayat pahalılığının insanlarımızın üzerindeki yükü azaltmanın gayretindeyiz. Alım gücündeki düşüş bir süre sonra telafi edilebilirken kaybedilen işin, huzurun, vaktin geri kazanımı çok daha zordur. ENFLASYON Bunun için fabrikaların çalışması, esnafın dükkanının açık kalması, toprağın ekilmesi, emlak ve araç satışlarının sürmesi çok önemlidir. Halihazırdaki en önemli sorunumuz yüksek enflasyondur. İnşallah onun da üstesinden her ay indirerek geleceğiz. Türkiye'yi 30 milyonun üzerinde vatandaşını istihdam eden bir ülke haline getirmiş olmak en büyük iftihar sebebimizdir. Avrupa'dan Amerika'ya kadar tüm gelişmiş ülkelerin ve gelişmekte olan ülkelerin çoğunun önümüzdeki döneme ilişkin en önemli sancısı işsizliktir. Bunun için batıdaki merkez bankaları enflasyonları 6-7 kat artığı halde faizleri yükseltmekten ısrarla kaçınıyorlar. "ENERJİ FİYATLARI TÜM DÜNYADA YÜKSELDİ" Son dönemde üzerine en çok konuşulan, istismar edilen konulardan biri de enerji fiyatlarıdır. Yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarını harekete geçirmek suretiyle ülkemizin santral sayısını bin 808'e yükselttik. Son dönemde enerji fiyatları tüm dünyada yükselmiştir. Ama bu sadece bize ait değil. Küresel düzeyde doğalgaz fiyatları 10 kat, kömür fiyatları 5 kat, petrol fiyatları 3 kat artmıştır. Elektrik ve doğalgaz fiyatlarının avro cinsinden rakam ve asgari ücrete oranları üzerinden Avrupa ülkeleriyle karşılaştırmasını yaparak sizlerin dikkateine sunmak istiyorum. Konutlarda aylık 200 kw üzerinden bakıldığında Türkiye Avrupa'daki 34 ülke arasında vatandaşlarına en uygun fiyatla elektrik hizmeti sunan 3. ülkedir. Ülkemizdeki elektriğin 200 kw'!a denk gelen tutarı 18 avro iken bu rakam Norveç'te 35 avro, Fransa'da 45 avro, Hollanda'da 60 avro, Belçika'da 92, Almanya'da 100 avrodur. Asgari ücretle mukayese ettiğimizde ülkemizde yüzde 5.5'luk bir oran, ALmanya'da 6.2'lik, Çekya'da yüzde 10'luk, Romanya'da yüzde 15'lik oranlarla karşılaşıyoruz. Türkiye 100 m3'lük tüketime 18.5 avroluk faturayla Avrupa'nın vatandaşına en ucuz doğalgaz hizmeti sunan ülkesidir. Geçtiğimiz yıl 165 milyar liralık sübvansiyon yaparak salgın sebebiyle zaten sıkıntı içinde olan vatandaşımızın ilave yükler altına girmesine mani olduk. Sadece bu 3 kalemdeki sübvansiyon rakamının Türkiye'nin toplam yatırım harcamaları kadar olduğuna dikkatlerinizi çekmek istiyorum. ELEKTRİK FİYATLARINDA YENİ DÜZENLEME Geçtiğimiz Kabine toplantısında 150 kw olan en düşük tarife dilimini 210 kw'a yükseltmiştik. Ocak ayı itibarıyla tüketicilerin yüzde 64'ünün düşük tarifeden faydalandığını görülmektedir. Bugünkü toplantımızda vatandaşlarımızı daha da rahatlatacak yeni adımların karawrını aldık. 210 kw saate kadarki düşük tarife ve üzerindeki yüksek tarife rakamları ilgili kurumlarımızca vatandaşlarımız lehine yeniden değerlendirilecektir. Küçük esnaf ve sanatkarı koruyacak şekilde benzer bir kademelendirme yapılacak. STK'ların elektriği ticarethane statüsünden konut statüsüne dönüştürülecek. DOĞALGAZ DESTEĞİ Doğalgaz tüketim desteğiyle ilgili hazırlıklar tamamlandı. 4 milyon hane için yılda 2 defada ödenmek üzere 450-1150 arasında dğeişen miktarlarda doğalgaz desteği sağlayacağız. Kronik hastaların bulunduğu haneler için bu rakama yüzde 5 ilave yapılacaktır. Başvurular cuma günü başlayacaktır. 15 milyar liralık yeni bir sosyal destek paketiyle ilgili hazırlıklara başlanması talimatını da verdik. Rüzgar ve güneş enerjisi yatırımlarında KDV istisnası ve gümrük vergisi muafiyeti uyguluyoruz. Mevcut desteklerin kapsamını genişleterek lisanssız faaliyetler kapsamındaki yatırımların 4. bölge desteklerinden faydalanabilmesini temin ediyoruz. böylece yüzde 30 oranında vergi indirimi, 6 yıl boyunca prim, sigorta, işveren desteği hissesi sağlamış oluyoruz. Eğitim-öğretim yılının yeni dönemine başladık. Öğretmenlik Meslek Kanunu'nu geçtiğimiz hafta yürürlüğe koyduk. Öğrenci sayıları 159 binden 335 bine yükselen mesleki eğitim merkezlerimizde hedefimiz bu rakamı 1 milyonun üzerine taşımaktır. Önümüzdeki haftasonu açılışını yapacağımız 1915 Çanakkale Köprüsü ve Malkara-Çanakkale Otoyolu projesinin inşasını 2 milyar 545 milyon avro yatırım tutarıyla tamamladık. 1915 Çanakkale Köprüsü 88 km'si otoyol ve 13 km'si bağlantı yolu olmak üzere toplam 101 km uzunluğa sahip önemli bir projedir. Bu köprü kendi alanında dünyada ilk sırada yer alan bir eserdir. Hizmete açacağımız otoyol projesi Malkara-Çanakkale arasını 40 dakika kısaltacak. Yaklaşık 5 bin 100 personel ve 740 iş makinesiyle tamamladığımız otoyolumuzu 26 Şubat 2022'de hizmete sunuyoruz. ÇİFTÇİLERE MÜJDE Tarım Kredi Kooperatiflerinin satış merkezlerinde hafta başı itibarıyla çay gübrelerinin fiyatlarında yüzde 30'a varan indirim yaptık. Yarından itibaren can gübreyi, amonyum sülfat ve nitro power ürünlerinde de yüzde 30 indirime gidiliyor. Karma hayvan yemi yüzde 12 indirimle yarından itibaren satılmaya başlanacak. Mart ayında alınacak pancar bedellerini 1 ay öne çekip cuma günü hesaplara yatırıyoruz. Bu sezonunu pancar alım fiyatını hasattan önce açıklayacağız. KYK YURTLARINDAKİ ÖĞRENCİLERE MÜJDE Yurtlarda 16 GB olan internet desteğini 2 kat artışla 32 GB'a çıkardık. Şimdi de ikinci dönemden başlamak üzere beslenme yardımını aylık 570 liradan 750 liraya yükseltiyoruz. AŞI TAVSİYESİ Omikron varyantı vaka sayılarının fevkalade arttırmasına rağmen hastaneye yatışlarda sistemi zorlayacak bir yükselişle karşılaşmadık. Aşısı bulunmayan veya eksik olan vatandaşlarımıza en kısa sürede kendi aşımız TURKOVAC'ı yaptırmaları tavsiyesinde bulunuyorum.

2 yıl önce

Kastamonu’da yangın! 40 hanenin 15 hanesi yandı! Vali Çakır: “can kaybı yok”

Edinilen bilgiye göre, Kastamonu’nun merkez ilçesine bağlı 40 hane bulunan Akkaya Başören köyünde henüz belirlenemeyen sebeple çıkan yangında 15 hane tamamen yanarak kullanılamaz hale geldi. Yangın kontrol altına alınırken, soğutma çalışmaları sürüyor. Bölgeye gelerek incelemelerde bulunan Kastamonu Valisi Avni Çakır, vatandaşlarla görüştü. Yetkililerden yangın hakkında bilgi alan Vali Çakır, “Bugün saat 15.00 sıralarında Merkez Başörün köyümüzde maalesef ciddi bir yangın meydana geldi. 40 haneli köyümüzün şu anda 15 hanesi maalesef tamamen yandı. Sevindirici olan şudur ki çok bu yangında herhangi bir can kaybımız yok. Vatandaşlarımız hayvan varlıklarını da büyük oranda uzaklaştırmışlar, şu anda üç tane buzağı yavrusu aranıyor, belki de bu buzağıların hayatını kaybetmesi söz konusu olabilir. Onun dışında çok şükür bir can kaybımız yok. Yangın ilimize en uzak mesafede olan köyümüzde oldu. Hem rakım olarak yüksek hem de yollarda kar var halen. Buraya normal taşıtla 1 saatte geliniyor. Ağır vasıtalarda yaklaşık 1,5 saat ya da 2 saatte gelebiliyor. Maalesef itfaiyemiz gelene kadar rüzgarında etkisiyle yangın şiddetli bir şekilde yapılaşmanın da ahşap ve yakın olmasından dolayı hızlı bir şekilde yayıldı ve vatandaşlarımızda ancak ya eşyalarını da ya da canlarını kurtarabildiler. Yangın şu anda kontrol altında başka bir alana sıçrama gibi durumu kalmadı. Şu anda itfaiyelerimizde zaten soğutma çalışmalarımıza da başladı. Ben büyük geçmiş olsun diyorum. Valilik ve AFAD olarak planlarımızı yaptık. Vatandaşlarımızın hiçbir tanesini açıkta bırakmayacağız. 8 evimizde vatandaşlarımız ikamet ediyorlar, diğerleri evlerini yazlık olarak kullanıyorlardı. Bu vatandaşlarımızın da hem köylerinin yakınlarında hem de boş kamu binalarında ya da konteynırlarda yerleştirme planlarını yaptık. Merkezden de yeteri kadar konteynırlarımız mevcut zaten, talep edenlere konteynırlar vereceğiz. Hızlı bir şekilde inşallah iyi bir fırsatta hızlı bir şekilde inşallah devlet olarak vatandaşlarımızın yaralarını saracağız. Tesellimiz can kaybının olmamasıdır. Hepimize büyük geçmiş olsun” dedi.

2 yıl önce

BBC Türkçe gündeme getirmişti! Geri gönderme kararı verilen İranlı şahıslar PKK ve yasa dışı sol örgütlerle bağlantılı çıktı

Bazı medya kuruluşları tarafından “Denizli’de İstanbul Sözleşmesi eylemine katıldıkları için haklarında sınır dışı kararı verildi” şeklinde haber yapılan İranlı şahısların terör örgütü YPG/PKK sempatizanı oldukları ortaya çıktı. 20 Mart 2021’de yapılan eyleme katıldıkları için gözaltına alınan ve sınır dışı edilmelerine karar verilen Esmaeil Fattahi, Leili Faraji, Zeinab Sahafi ve Mohammad Pourakbari Kermani’nin Türkiye’de bulundukları süre içinde yasa dışı sol örgütler ve YPG-PKK militanlarıyla sıkça görüştükleri tespit edildi. Haklarında sınır dışı kararı verilen Esmaeil Fattahi’nin sosyal medya üzerinden de YPG/PKK’lı teröristlerle sürekli iletişimde olduğu, PKK kanallarını takip ettiği anlaşıldı. HDP VE CHP SAHİP ÇIKTI Denizli İdare Mahkemesi, İranlı mültecilere ilişkin verdiği kararda, “kamu düzeni veya kamu güvenliği ya da kamu sağlığı açısından tehdit oluşturduğu anlaşıldığı” ifadelerine yer vermişti. İdare mahkemesi kararda, mültecilerin sınır dışı edilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığını da yazdı. CHP Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer ile HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, haklarında sınır dışı kararı verilen İranlı mültecilerle ilgili TBMM’ye soru önergesi vermişti. BBC’DE TÜRKİYE’YE İFTİRA Geri Gönderme Merkezlerindeki gayretli çalışmaları ve insani tutumuyla tüm dünyaya örnek gösterilen Türkiye’yi karalamak için BBC’ ye konuşan İranlı aktivistlerden Esmaeil ve Leili, Aydın Merkezi’nde kaldıkları süre boyunca psikolojik ve fiziksel şiddete maruz kaldıklarını ve görevliler tarafından ülkelerine gönüllü geri dönüş belgesi imzalamaya zorlandıklarını iddia etti.

2 yıl önce

Muş'ta evlat nöbeti tutan, çocukları terör örgütü PKK tarafından kaçırılan ailelerin sayısı 27'ye yükseldi

Muş'ta, çocuklarının terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan ailelerin eylemi devam ediyor. Her hafta çarşamba günleri HDP İl Başkanlığı önünde eylem yapan ailelerin sayısı, bir ailenin daha katılımıyla 27'ye yükseldi. 44 haftadır eylemlerini sürdüren aileler arasına, Şefik Mutlu da katıldı. 1999 yılında çobanlık yaptığı sırada dağa çıkarılan oğlu için eyleme katılan baba Şefik Mutlu, 23 yıldır haber alamadığı ve 37 yaşında olduğunu söylediği oğlunun dönüp gelmesi için teslim ol çağrısında bulundu. Baba Mutlu, “Oğlum 1999 yılında çobanlık yapıyordu. Dağda hayvanları otlattığı sırada PKK'ya rastlamış ve çocuğumu götürmüşler. O günden beri evladımdan hiçbir haber alamadık. Eğer oğlum beni duyuyorsa, neredeyse bize göndersinler. Oğlum var mı, yok mu bilgimiz olsun. Ben çocuğumu istiyorum. Ben hiç unutamıyorum çocuğumu. O gelene kadar da eylemdeyim” diye konuştu. Evlat nöbetindeki annelerden Ayten Koçhan ise “Biz sadece çocuklarımızı istiyoruz. Çocuklarımızı bize versinler. Yeter anneler ağladı. Oğlum Ersin, eğer beni duyuyorsan, görüyorsan yavrum bizi düşünmüyorsan kızını düşün ve kızın şu anda perişan bir halde. Kızın Hira için gel, teslim ol yavrum” dedi.

1 2 ... 593 594 595 596 597 598 599 ... 949 950
Server Error
500
Server Error