Son Dakika:
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 3 Aralık Cumartesi günü partisinin ekonomi politikalarını ve bu politikaları oluşturan kadrosunu açıklayacak. Kadroda yerli ve milli isimler yerine Almanya ve ABD uzantılı isimlerin yer alması CHP’nin milliyetçi kanadında huzursuzluğa yol açtı. İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlenecek olan toplantıda Kılıçdaroğlu’nun açılış konuşmasının ardından, Kılıçdaroğlu’nun ekonomi kadrosundan isimlerin bazıları da sunumlar yapacak. CHP’nin ekonomi kurmayları Faik Öztrak ile Selin Sayek Böke’nin yapısal reformlar ve yeşil ekonomi ile ilgili sunuş yapmaları planlanıyor. DARON ACEMOĞLU VİDEO KONFERANS İLE BAĞLANACAK Ayrıca İktisatçı Daron Acemoğlu da video konferans yoluyla bir konuşma yapacak. Etkinliğe katılacak dikkat çeken isimlerden bir diğeri de ABD’li yazar ve eski Almanya Şansölyesi Angela Merkel’in danışmanı Jeremy Rifkin. Etkinlikte söz alarak yoksulluk ile ilgili sunum yapacak olan isim ise CHP Yoksulluk Dayanışma Ofisi Koordinatörü Hacer Foggo olacak. ACEMOĞLU, HALA ASKER KAÇAĞI MI? Toplantıya ABD’den video konferans yöntemiyle katılacak olan Acemoğlu’nun Türkiye’de asker kaçağı olarak arandığı için uzun yıllar Türkiye’ye giriş yapamadığı ortaya çıktı. Acemoğlu hakkında Türkiye’de bulunan yakalama kararını kaldıran isim ise dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu oldu. ABD’de Türkiye aleyhine çalışan Ermeni diasporasının önemli isimleri arasında yer alan Acemoğlu’nun Türk ordusunda askerlik yapmaktan kaçmasının sebebi ise kendisini ‘Ermeni milletinin hizmetinde’ olarak tanımlaması. Acemoğlu’nun Türkiye’deki tarih kitaplarında Ermeni çetelerin Türk halkına yaptığı eziyet ve soykırımın anlatıldığı bölümler için Ermeni diasporası tarafından hazırlanan “İnkilâp Tarihi ve Tarih Ders kitapları, başta Ermeni öğrencilerden olmak üzere, özür dilenerek derhal toplatılmalıdır.” başlıklı bildiride imzası bulunuyor. BÜYÜKELÇİ ARAYA GİRDİ Ahmet Davutoğlu’nun başbakanlığı döneminde ABD’nin Ankara Büyükelçisi olan John Bass’ın araya girmesiyle asker kaçağı olma suçundan aranması kaldırılan Daron Acemoğlu, FETÖ’nün 25 Aralık kumpasının olduğu gün Çankaya Köşkü’nde dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’den plaket almıştı. PAŞİNYAN’IN EKONOMİ BAKANI OLACAKTI Adı, geçtiğimiz yıllarda Ermenistan Ekonomi Bakanlığı için de geçen Acemoğlu, Ermenistan Başbakanı Paşinyan ile yaptığı görüşmede Ermeni milletinin geleceği için çalışmaktan şeref duyacağını ifade etmişti. Paşinyan da Daron Acemoğlu ile görüşmesini sosyal medya hesabından “Ermeni milletinden dünyaca ünlü ekonomist Daron Acemoğlu ile telefonda görüştüm. O Ermenistan ekonomisine ve kalkınmasına yardım etmeye hazır olduğunu söyledi. Bay Acemoğlu Ermenistan’ı ziyaret etmeye hazır olduğunu da belirtti. Kesin tarihi önümüzdeki günlerde netleştireceğiz” cümleleri ile dile getirmişti. FETÖ ELEBAŞINDAN ÖZEL TEŞEKKÜR 15 Temmuz darbe girişimi öncesinde FETÖ’nün medya yapılanmasına karşı düzenlenen operasyonlara karşı bildiri yayınlayarak terör örgütüne destek olan Acemoğlu için FETÖ elebaşı Fetullah Gülen de teşekkür mesajı yayınlamıştı. FETÖ’nün Daron Acemoğlu’na teşekkür mesajında şu ifadeler dikkat çekmişti: “Ahmet Altan, Ali Bulaç, Nilüfer Göle, Ahmet Ümit, Ferhat Kentel, Daron Acemoğlu, Hasan Cemal, Doğan Akın, Cengiz Çandar gibi cesur isimlerin duruşu, hem umut hem de istikameti şaşıranlar için deniz feneriydi. Yatsı olunca yalancının mumu sönecek ve her şey güzel olacak.”
Altılı Masa'nın eski Türkiye projesi kapsamında çalışmaları devam ediyor. Kılıçdaroğlu’nun özellikle Diyanet İşleri Başkanı olarak Mustafa İslamoğlu’nu önermesi dikkat çekti. İMAMHATİPLERİ HEDEF ALMIŞTI! Kılıçdaroğlu’nun Diyanet İşleri Başkanı olarak Mustafa İslamoğlu’nu önermesi akıllara İslamoğlu’nun imamhatip liselerini hedef aldığı konuşmaları getirdi. AYASOFYA’NIN CAMİ OLMASINA KARŞI ÇIKMIŞTI! Mustafa İslamoğlu, yaptığı bir açıklamasında ise “Bir dönemimi İslamcı olarak geçirmekten çok pişmanım” diyerek skandal ifadeler kullanılmıştı. Kendini Reformist olarak nitelendiren Mustafa İslamoğlu, Ayasofya'yı cami olarak kullanmanın Kur'an-ı Kerim'e uygun olmadığını iddia etmişti. Kur'an'a aykırı olduğunu söyleyen İslamoğlu, "Kur'an’ın kabul etmediği bir eylemdir." diyerek söylemlerini savunmuştu. ALTILI MASANIN TASLAĞI DA KARŞILIK BULMADI Öte yandan yaklaşık 8 aydır 49 defa bir araya gelen Altılı Masa’nın ittifakında ortak aday bilmecesinin yanıtı bulunamadı. Altılı masa "Yarının Türkiyesi" ismiyle yeni anayasa çalışmasını açıkladı. Ancak sadece eskiye dönüş özlemi içeren taslak toplumda karşılık bulmadı. Adaylık tartışmaları sırasında 6'lı masanın ortakları dün hazırladıkları anayasa taslağını açıkladı. Tanıtımı yapılan "Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği" eskiye dönüş özlemini tekrarladığı için siyasi çevrelerde ve kamuoyunda beklenen etkiyi gösteremedi. Tüm bunlar yaşanırken kulislerde Altılı Masa’ya sunulan isimlerle ilgili iddialar dolaşmaya başladı.
PKK’nın Suriye’deki kolu YPG’nin en büyük bileşenini oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri (SDG), Türkiye’nin sınır ötesi operasyon hazırlığı karşısında köşeye sıkıştı. Türkiye’nin olası kara harekâtından dolayı paniğe kapılan SDG sorumlusu Mazlum Abdi, ABD’den sonra Rusya’ya seslendi. “Türkler karada operasyon başlatmakta ısrar ediyor. Bunun için hazırlanıyorlar. Rusya’yı bu saldırıyı durdurmaya çağırıyoruz” diyen Abdi, ABD’yi de terör örgütü DEAŞ’la mücadele bahanesiyle tehdit etti. Voice of America Kürtçe’ye konuşan Mazlum Abdi, ABD’nin, Türkiye karşısında daha güçlü bir pozisyon almasını da istedi. PENTAGON’DAN SDG İLE AĞIZBİRLİĞİ Amerikan Savunma Bakanlığı (Pentagon), Türkiye’nin Suriye’deki olası bir kara operasyonunun, terör örgütü DEAŞ’a karşı savaşta elde edilen kazanımları tehlikeye atacağını savundu. Pentagon Basın Sözcüsü Tuğgeneral Patrick Ryder, “Devam eden çatışma, özellikle de bir kara operasyonu, dünyanın DEAŞ’a karşı zorlu bir mücadele ile elde ettiği kazanımları ciddi şekilde tehlikeye atar ve bölgeyi istikrarsızlaştırır” dedi. ‘DEVRİYELERİ AZALTTIK’ Ryder, terör örgütü PKK/YPG’nin, Türkiye’nin operasyonları üzerine devriyelerini azalttığını, ABD’nin de buna paralel olarak devriye sayılarını düşürdüğünü belirterek, ABD askerlerinin bölgeden çekilmediğini de kaydetti. Türkiye’nin, Suriye’de olası kara harekâtından endişelendiklerini söyledi. Öte yandan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, ABD Savunma Bakanı Lloyd James Austin ile telefonda görüştü. Suriye’ye yönelik olası kara harekatı gündemdeyken yapılan görüşmede, bölgesel savunma ve güvenlik konuları ele alındı. TÜRKİYE SÜREVERDİ’ İDDİASI Katar merkezli Al Jazeera televizyonunun konuştuğu kaynaklar, Türkiye’nin taleplerine yanıt verilmesi için belirsiz bir süre verdiğini, aksi takdirde harekâta başlayacağını belirtti. ‘SİVİL PERSONEL ERBİL’E ÇEKİLDİ’ Rusya ile Türkiye arasında planlanan operasyonla ilgili müzakerelerin sürdüğünü aktaran Al Jazeera, Rusya’nın, Türkiye’nin kuzey Suriye’deki taleplerini karşılamaya çalıştığını yazdı. Bu arada Ortadoğu ile ilgili Haber-analizlere yer veren Al Monitor sitesi, ABD’nin, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeydoğusuna yönelik başlatacağı kara harekâtını gerekçe göstererek, diplomatlar dahil tüm sivil personelini Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin başkenti Erbil’e tahliye ettiğini yazdı. Washington yönetiminden konu ile ilgili yalanlama gelmedi. ABD Merkez Komutanlığı (CENTCOM), “Suriye’deki personel hareketlerimiz hakkında konuşamayız” ifadelerini kullandı. MİT’TEN PKK’YA İSTİHBARAT VURUŞU Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), Irak’ın kuzeyindeki Sincar’da düzenlediği nokta operasyonla terör örgütü PKK’nın sözde istihbarat yöneticisi ‘Kinda Maraş’ kod adlı Fatma Onur’u etkisiz hale getirdi. Terör örgütü PKK’ya 1990’lı yıllarda İngiltere’den katılan Fatma Onur, örgütün silahlı kanadında uzun yıllar faaliyet gösterdi. PKK’nın istihbarat yapılanması “NLP” içinde 2016’da sözde sorumlu seviyeye getirilen Onur, teröristlere eğitim verdi. Irak ve Suriye’de örgütün istihbarat sorumluları arasında yer alan Onur, özellikle Süleymaniye bölgesi ve kırsalında güvenlik güçlerine karşı yaptığı çok sayıda eylemden dolayı MİT’in hedef listesine girdi. SİNCAR’DA GİZLİ GÖREV Onur’un faaliyetlerinin deşifresi amacıyla detaylı çalışma başlatan MİT, Kandil’den Sincar’a gizli göreve gönderildiğini tespit etti. MİT, Sincar’da düzenlediği nokta operasyonla Fatma Onur’u etkisiz hale getirdi. İŞTE TÜRKİYE’NİN ‘KIRMIZI’ ÇİZGİSİ Suriye’nin kuzeyine kara harekâtı sinyalini veren Ankara’nın radarında terör örgütü PKK/YPG’nin kontrolündeki 3 bölge bulunuyor. Fırat’ın batısında Tel Rıfat ve Menbiç, Fırat’ın doğusunda ise Ayn El Arap’a (Kobani) yönelik TSK operasyonu hazırlıkları sürüyor. Kapsamlı bir kara harekâtına sıcak bakmayan bölgedeki aktörlerden ABD ve Rusya’nın da, terör örgütünü ikna çabalarını sürdürdüğü belirtiliyor. Türkiye ise ABD ve Rusya’nın oyalama taktiklerine girişmemelerini isterken daha önce üzerinde uzlaşıya varılan mutabakatları hatırlatıyor. -Ankara öncelikli olarak terör örgütünün en çok taciz atışı gerçekleştirdiği Tel Rıfat bölgesinden PKK/YPG’nin bölgeden çekilmesini, ağır silahlarının toplanmasını ve bölgenin terörden arındırılmasını istiyor. Türkiye sınırına ve Fırat Kalkanı Harekâtı bölgesine düşen roket ve havan toplarının yüzde 70’inin bu bölgeden atıldığına işaret ediliyor. -Yine Menbiç’ten de teröristlerin ağır silahlarla çekilmesini isteyen Ankara, Menbiç’in gerçek sahiplerine teslim edilmesini, bölgede nüfus değişikliği politikalarından vazgeçilmesini istiyor. -Türkiye terör örgütü PKK/YPG’nin, kontrol ettiği bölgelerden Ayn el Arap’tan da sınırın 30 kilometre gerisine çekilmesini amaçlıyor. Ankara, söz konusu 3 bölgede de asayişin Suriye muhalif askeri güçler tarafından kontrol edilmesi, idari yönetimin ise bölgedeki halk tarafından oluşturulacak yerel meclisler eliyle yürütülmesi gerektiğini vurguluyor. Bu arada çeşitli kaynaklarda iddia edildiği gibi Ankara’ya, ABD ve Rusya’dan “Biz SDG güçlerini 30 km geriye çekelim, harekâttan vazgeçin” yönünde bir teklif de ulaşmış değil.
Karadeniz gazı karaya biraz daha yaklaştı. Kuyulardan gelen gazı toplayıp ana boru hattına bağlayacak 280 tonluk dev dağıtım haznesi 'Peçenek', denizin 2 bin 200 metre derinliğinde sisteme monte edildi. 20 saat süren operasyon 'Peçenek'in bir milim bile kaymaması için bir cerrah hassasiyetiyle gerçekleşti. Karadeniz doğal gazının karaya taşınmasında zorlu bir viraj daha aşıldı. Kuyulardan gelen doğal gazı toplayıp ana boru hattına bağlayacak 280 tonluk 'dağıtım haznesi', 2 bin 200 derinlikte 20 saat süren bir operasyonla sisteme entegre edildi. 7 BİN 500 KİŞİ ZAMANLA YARIŞTA Türkiye tarihinin en büyük doğal gaz keşfi olarak kayıtlara geçen Sakarya Gaz Sahasında Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) ekiplerinin çalışmaları 7 gün 24 saat aralıksız devam ediyor. Karada yaklaşık 5 bin, denizde de 2 bin 500 kişinin mesai harcadığı dev projede planlanan iş takvimine uygun her gün yeni bir adım geride bırakılıyor. Doğal gazı yaklaşık 170 kilometre açıktan karaya taşıyacak boru seriminin tamamı tamamlanırken denizin 2 bin 200 metre altındaki enerji üssü kurma çalışmaları da son hızıyla ilerliyor. Filyos Limanı'na getirilen Yaklaşık 6,5 metre yüksekliğinde, 8,6 metre genişliğinde ve 18,2 metre uzunluğundaki 280 tonluk dev ekipman geçtiğimiz günlerde denize indirildi. CERRAH HASSASİYETİYLE MONTAJ YAPILDI Ekipmana TPAO ekipleri tarafından "Peçenek" ismi verildi. Yeni Şafak'ın haberine göre, Kuyulardan gazı toplayıp ana boru hattına bağlayacak bu dev dağıtım haznesi Peçenek, limandan denize indirmenin yapılacağı Sakarya Gaz Sahasına gemiyle taşındı. Burada özel vinçler ve su altı robotların yardımıyla deniz tabanına indirilen dev ekipman cerrah hassasiyetiyle yürütülen operasyon sonucu görev yerine yerleştirildi. Gece boyunca devam eden operasyon yaklaşık 20 saat sürdü. 51 GEMİ MESAİDE Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, dağıtım haznesinin sisteme entegre eden TPAO ekiplerine teşekkür ederken karada yükselmeye devam eden Filyos Doğal Gaz İşleme Tesisine ilişkin de bilgi verdi. Dönmez, tesisin yüzde 85'inin, Sakarya Gaz Sahasında devam eden çalışmaların ise yüzde 65'inin tamamlandığına işaret etti. Dönmez, "Denizde tam 51 gemi bu operasyon için çalışıyor. Çoğunluğu bizim insanımız binlerce çalışan mesai harcıyor. Hepimizin tek bir hedefi var. Karadeniz gazını milletimizle bir an önce buluşturmak" dedi. TÜRKİYE YÜZYILI ENERJİNİN DE YÜZYILI Keşfin ateşinin gelecek yılın mart ayında evleri ısıtacağının altını çizen Dönmez, "Denizde ve karada işler planlandığı gibi ilerliyor. Geçtiğimiz günlerde bir aşamayı daha geçtik ve çok kritik bir ekipman olan dağıtım haznesini ekiplerimiz başarıyla deniz tabanına indirdi. Cumhuriyetimizin 100'üncü yılında enerji bağımsızlığının en önemli adımlarından birini hizmet almak için gün sayıyoruz. Türkiye Yüzyılı, enerjinin de yüzyılı olacak. Bundan kimsenin şüphesi olmasın" diye konuştu. GÖZÜMÜZ KULAĞIMIZ BURADA TPAO Genel Müdürü Melih Han Bilgin de sahadaki çalışmaların iş güvenliğini dikkate alarak aralıksız sürdüğünü bildirdi. Karadeniz gazını ulusal sisteme bağlamak için yürütülen çalışmaların zorluğundan ve yoğunluğundan bahseden Bilgin, 20'ye yakın ülkeden ürün tedariki yaptıklarını ve işlemlerin sorunsuz devam ettiğini vurguladı. Türkiye'nin yüzüncü yılına yakışacak projede yer almaktan duyduğunu memnuniyeti dile getiren Bilgin, "Burada çalışan yaklaşık 7 bin 500 kardeşimiz de projenin büyüklüğünün farkında. Onlar Türkiye'nin enerji tarihine ismini yazdırıyorlar. Ne kadar gurur duysalar az. İnşallah bu gazı milletimizle buluşturana kadar özverili, hassas, istekli ve hiç bitmeyen enerjimizle çalışmaya devam edeceğiz" dedi. ANA ÖLÇÜM İSTASYONU HAZIR Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ (BOTAŞ), Filyos Ana Ölçüm İstasyonu'nun gaz alımına hazır hale geldiğini bildirdi. BOTAŞ'ın Twitter hesabından yapılan paylaşımda, "Batı Karadeniz gazının miktar ve kalitesinin belirlendiği Filyos Ana Ölçüm İstasyonu kabulü yapılarak gaz alımına hazır hale getirilmiştir." ifadesi kullanıldı.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, bir dizi açılış ve ziyaretlerde bulunmak üzere Düzce’ye geldi. 7 gün önce yaşanan deprem sebebiyle çadırlarda kalan vatandaşları ziyaret eden Ekrem İmamoğlu, “Aynı bölgede, fazla değil 20 yıl önce yaşanan şiddetli depremden sonra, hepimizin güle oynaya, işine, evine gitmesi gerekirdi. “BU İŞLERİN SONUCA ERMESİ MÜMKÜN DEĞİL” Biz, eğer milletimize hala bu kaygıyı bu tereddüdü yaşatıyorsak, burada hep birlikte çok büyük sorumluluğumuz var demektir. Tek sebebi var: Bilimden uzak iseniz, teknikten uzak iseniz, sağlıklı bir süreç planlaması, sağlıklı bir gelecek planlamasını tasarlayamamış ya da ona uyum sağlayamamış iseniz, gerçekten bu işlerin sonuca ermesi mümkün değil” dedi. İMAMOĞLUNA TEPKİ Düzce kent meydanında ve Gölyaka ilçesinde kurulan çadırkentlerde depremzede vatandaşlara ‘geçmiş olsun’ dileklerinde bulunan Ekrem İmamoğlu, Gölyaka’da bir depremzede kadının yanağına dokunmak istedi. Ancak Ekrem İmamoğlu, burada depremzede kadından beklemediği tepki ile karşılaştı. https://twitter.com/bugunguncel/status/1598173008010825728?s=46&t=l9kVwAzc-q0KvOQo22KgZg “ELLEME BENİ” Kafasını hızla geriye çeken kadın, “Elleme beni, deprem bitti” diye bağırdı. Ekrem İmamoğlu ise yoluna devam ederken, ‘olsun’ demekle yetindi. Ekrem İmamoğlu, Düzce ziyaretini Gölyaka ilçesinde kurulan çadırkent ziyareti ile bitirerek İstanbul’a döndü.
Kentte 23 Kasım'da meydana gelen 5,9 büyüklüğündeki depremin ardından depremzedelerin acil barınma ihtiyacının karşılanması için bölgeye 280 konteyner sevk edilmesi kararlaştırıldı. AFAD tarafından belirli noktalara ve toplanma alanlarına çadırlar kurulan kentte, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının çalışmaları neticesinde evlerinde ağır hasar oluşan ve acil yıkım kararı verilen vatandaşlar için konteyner sevk edildi. AFAD Bölge Lojistik Merkezi'ne gelen 138 konteynerden 113'ünün kent merkezi ve ilçelerde kurulumu tamamlanırken, geriye kalan ve bölgeye ulaşacak konteynerlerin kurulumunun ise gelecek günlerde yapılacağı öğrenildi. Ayrıca Çilimli ve Gölyaka ilçelerinde geçici konaklama merkezi kurulum işlemleri devam ediyor. Öte yandan depremzede vatandaşların barınma ihtiyacına yönelik kurulan çadırlarda 10 bin 126 kişi barınıyor. Afet Yönetim Merkezi koordinesinde spor salonu, yurt ve pansiyonlarda ise 1028 kişi konaklıyor. Kentte 17 ikram aracı ve 9 mobil mutfakla vatandaşlara hizmet veriliyor. "Vatandaşlarımız ev konforunda devletimizin imkanlarından yararlanacak" Gölyaka Belediye Başkanı Yakup Demircan, ilçede yaklaşık 7 dönümlük alanı konteyner kent için hazırladıklarını belirtti. Kurulumun başladığını, ilk etapta 25 konteyner kuracaklarını aktaran Demircan, şunları kaydetti: "Hasarlı 40 evin yıkımı başladı. Kiracı, ev sahibi olan ve evi yıkılanlar, burada altyapısı tamamlanmış konteyner kentimizde rahat bir şekilde, ev konforunda devletimizin imkanlarından yararlanacak. Kurumlar arası işbirliğine önem vererek çalışmalarımızı sürdürüyoruz." Günlük yaşama dönmek için çalışmalarını sürdürdüklerini dile getiren Demircan, depreme de her an hazırlıklı olunması gerektiğini ifade etti.
İzmir’de pazar günü çıkan olaylar sebebiyle yarıda kalan Göztepe-Altay derbisiyle ilgili gözaltına alınan 28 şüpheli, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Savcılık ifadeleri tamamlanan şüphelilerden 4’ü serbest bırakılırken, 19’u tutuklama talebiyle nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Savcılık 5 şüpheli hakkında da adli kontrol şartlarının uygulanmasını istedi. Göztepe-Altay maçında ne olmuştu? 1'inci Lig'de mücadele eden Göztepe ile Altay arasında Gürsel Aksel Stadyumu'nda oynanan İzmir derbisinde karşılaşmanın 22'nci dakikasında olaylar çıkmıştı. Altay tribünlerinden Göztepeli taraftarlara fişek atılmasının ardından Göztepe tribününde bazı taraftarlar yaralanmıştı. Bunun üzerine sahaya 2 ambulans girmişti. Bu sırada sahaya inen bir Göztepe taraftarı korner bayrağı direğini alarak Altay kalecisi Altay kalecisi Ozan Evrim Özenç'e saldırmış ve Ozan'a darbeler indiren taraftar, polisin müdahalesiyle etkisiz hale getirilerek gözaltına alınmıştı. https://www.instagram.com/reel/CleaR0osISl/?igshid=YWJhMjlhZTc=
6’lı masada, cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda çekişmeler sürüyor… Seçim dönemine az bir zaman kala Kemal Kılıçdaroğlu’nun aday olma ihtimali, masadaki tarafları kararsız bırakmış durumda. Özellikle İyi Parti kanadından Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığına sıcak bakılmadığı görüşü hakim. İyi Parti Milletvekili Yavuz Ağıralioğlu'nun, Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığından endişe duyduğunu açıklaması da bu görüşü güçlendirdi. Öte yandan masadaki çekişmeler hakkında açıklamalarda bulunan Memleket Partisi Muharrem İnce, Kılıçdaroğlu’nun adaylığına yönelik tavrı eleştirdi. Kılıçdaroğlu’nu eleştiri tahtasına oturtan İnce, “Ben CHP Genel Başkanı olsam o masayı yıkardım.” diyerek İyi Partili Ağıralioğlu’nun tavrının kabul edilemez olduğunu vurguladı. “CHP’nin genel başkanı onurunu kıra kıra o masada hala oturuyor” İnce, açıklamalarında şu ifadeleri kullandı: “İyi Parti’nin milletvekili çıkıyor, CHP’nin genel başkanına 'Seninle kazanamayız, çekil kenara.' diyor. Ayar veriyor. Ve CHP’nin genel başkanı da kendi onurunu kıra kıra o masada hala oturuyor. CHP’nin genel başkanı ben olsaydım, o gün o masayı yıkardım. “Üzülüyorum eski bir CHP’li olarak” Ana muhalefet partisisin sen ya. Üzülüyorum eski bir CHP’li olarak. Üzülüyorum yani. Bunlarla mı memleketi ayağa kaldıracaksın? Gururunu kırdırmayacaksın. Siyaset, sabretme yok öyle bir şey. Siyaset tavır koyma işidir, ilke işidir, duruş işidir, omurga işidir. “Satıverirler, iki dakikada bırakırlar seni ortada” Yavuz Ağıralioğlu ayar veriyor CHP Genel Başkanı'na. Bunlarla mı memleketi kurtaracaksın? Satıverirler, iki dakikada bırakırlar seni ortada. Zaten ne olacağını herkes görecek. Bunları toplayacağına Atatürkçüleri, cumhuriyetçileri dağıtmasaydın da bugün çok daha iyi bir noktada olsaydın. Atatürkçüleri, cumhuriyetçileri gönderirsin partiden sonra İhvancılarla, Saidi Nursiciler ile memleketi kurtarmaya kalkarsın.”
