02 Mayıs Perşembe 2024
3 yıl önce

CHP’nin CNN Türk boykotu: Barış Yarkadaş’ın hedefinde Canan Kaftancıoğlu var

"1- CHP İstanbul İl Başkanlığı koltuğunda oturan Kaftancıoğlu CNN TÜRK'e açıklama yapıyor; Grup Başkanvekili Engin Altay programa mesaj yolluyor. CNN TÜRK'e çıktıkları için partimizden atılan İrem Çiçek ve Ümit Kocasakal'dan özür dilenmeli ve üyelikleri derhal yenilenmelidir. 2- Üstelik boykot delik deşik edildi. CHP'li tüm belediye başkanları kendilerine uzatılan CNN TÜRK mikrofonuna konuşuyor. Başkanlar boykotu delince YDK görmezden geliyor. "Düz üye" ekrana çıkınca ihraç... Bir de "Genel Başkandan izin alıp" çıkanlar var. Böyle saçmalık olmaz! 3-CNN TÜRK boykotu başladığı günden bu yana; "partinin boykot kararı olduğu için" tüm yayın davetlerini reddettim. Üstelik mesleğim gazetecilik ve mesleğimden feragat ederek bunu yaptım. Ve yine üstelik; CNN TÜRK'te defalarca aleyhimde konuşulduğu halde cevap da vermedim. Neyse.."

3 yıl önce

CHP’nin kanalı Halk Tv sunucusu Ayşegül Arslan’ın ‘bunak kadın’ sorusuna İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu’dan ‘kişiye göre hukuk’: Ha, o zaman suç olur

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli‘nin Basın Danışmanı Yıldıray Çiçek, gazeteci Ayşenur Arslan hakkında, “teröristlerin anası” ve “bunak” gibi ifadeler kullandı. Gazeteci Ayşenur Arslan da kendisini hedef alan bu ifadeler için Bahçeli’ye seslenerek “Devlet Bey, çok tehlikeli şeyler yapıyor yanınız yöreniz. Siz gazetecileri hedef gösteriyorsunuz, birileri sizden cesaret bulup bunları yapıyor. Ne demek ‘teröristlerin anası?’ Ağzınızdan çıkanı kulağınız duysun” sözlerini dile getirdi

3 yıl önce

Barış Atay Boğaziçi eylemlerinde provokatörlere destek verdi

İstanbul Kadıköy'de saat 18.00'da bir grup eylem yapmaya başladı. Kadıköy'de Boğaziçi destekçisi bir grup slogan atarak yürümek istedi. "Kayyumlar gidecek biz kalacağız" sloganları polise direnen grup çevredeki dükkanlara saldırıp zarar vermeye çalıştı. Polis çevreye zarar vermek isteyin bir gruba müdahale etti. Arbede yaşandı. Polis yürümek isteyen gruba müdahale etti.  BARIŞ ATAY DESTEK VERMEK İSTEDİ Kadıköy'deki eylemde Boğaziçi protestocularına destek vermeye çalışan İşçi Partili Barış Atay polis tarafından olay yerinden uzaklaştırıldı. Polis, Barış Atay ve beraberindeki grubunu eylemine izin vermedi. KADIKÖY KAYYMAKAMLIĞINDAN AÇIKLAMA Öte yandan Kadıköy Kaymakamlığı,  Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri ile dayanışma eylemini yasakladı. Kadıköy Kaymakamlığı'ndan yapılan açıklamada "Kaymakamlığımızca idaremizde bulunan tüm kapalı ve açık alanlarda 7 gün süreyle her türlü toplantı ve gösteri yürüyüşü yasaklanmıştır" ifadelerine yer verildi.

3 yıl önce

Kabe’ye sahip çıkmayıp LGBT’yi savunan Ali Babacan’a Abdullah Gül’ün avukatı Latif Cem Baran’dan sert sözler

Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Melih Bulu’yu protesto etme bahanesiyle Kabe’ye yapılan saygısızlığı görmezden gelen, alternatif olmak için yola çıkıp Millet İttifakının peşine takılan DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ı, Abdullah Gül’ün avukatı Latif Cem Baran tarafından sert sözlerle eleştirildi. SAHTESİNİZ! Babacan’ın Boğaziçi eylemlerinde gözaltına alınan yasadışı örgütlerle iltisaklı eylemcilere destek olma amacıyla attığı “Yeter artık, inadınızdan vazgeçin. Gözaltına alınan Boğaziçili öğrencileri derhal salın, üniversitelerde de seçimi esas alın. Gençleri rahat bırakın. Duruşumuz budur” şeklinde tweet’e tepki gösteren Baran, Twitter hesabında yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Senin bu 'sahte duruşlarını' gördüğümüz için yanımızda değilsin, olamazsın. Biz de Kabe'yi savunan Ebabil kuşlarıyız. Bizim duruşumuz da budur” Baran, Babacan’a gösterdiği tepkinin ardından bir tweet daha atarak Abdullah Gül’ün avukatlığını bıraktığını da duyurdu.

3 yıl önce

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal’ın 'ülkede bardak yoktu' açıklaması cımbızlanarak çarpıtıldı

TV5 ekranlarında gündeme ilişkin soruları yanıtlayan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, çiftçi ve esnafla ilgili sorunların olduğunu kabul ederek ABD ve Avrupa örneklerini verdi. ABD ve Avrupa'nın dev bütçelere rağmen büyük sorunlar yaşamasına değinen Ünal, Türkiye'de yapılan desteklere dikkat çekti. Verilen desteklerden bahsederken 'Bunlar sorunlar olmadığı anlamına gelmiyor' diyen Ünal, bardağın boş tarafının görülmesini eleştirdi. "18 YILDA BU BARDAĞIN YÜZDE 70'İNİ DOLDURDUK" "Diyorum ki elimizde bir bardak var. Biz 18 yılda bu bardağın yüzde 70'ini doldurduk. Ama yüzde 30'u boş. Şimdi bu bardağın yüzde 30'luk boşluğunu da konuşalım, yüzde 70'lik doluluğunu da konuşalım." ifadesini kullanan Mahir Ünal, sözlerini şöyle sürdürdü: "Çünkü bir dönem bu ülkede bardak yoktu. Yani bırakın bardağın içindeki suyu, bardak yoktu. Ama şu anda bu bardağı yüzde 70 oranında doldurmuşuz. Yüzde 30'luk boşluk var mı var? Peki biz bu yüzde 30'luk boşluğu da Allah'ın izniyle doldurur muyuz, doldururuz."  SOSYAL MEDYADA ÇARPITTILAR Ünal'ın konuşmasında geçen 'Bir dönem bu ülkede bardak yoktu' cümlesi ise kırpılarak sosyal medyada servis edildi. Ancak, konuşmanın tamamı izlenince bardak teşbihiyle ne denmek istendiği açıkça ortaya çıktı. 

3 yıl önce

Baro mensuplarından akla ziyan paylaşımlar: “Kadir Topbaş'ın ardından Melih Gökçek'i bekliyoruz!, Bence Recep”

Ankara Barosu’na bağlı Avukat Ö. Ediz Yoraz da Polat Balkan’ın tweetinin altına “Bence Recep” yazdı. Antalya Barosu Başkanı Balkan’ın kastından sonra Avukat Yoraz’ın bu tweetinde kastının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın olduğunu algısı oluştu. İki avukatın yaptığı paylaşımlara tepki yağdı.

3 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Karadeniz barış denizi olarak kalmalı

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları: 'UKRAYNA'NIN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜNÜ GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE SAVUNDUK' Ukrayna Devlet Başkanı Sayın Zelenskiy'i ülkemizde ağırlamaktan büyük bahtiyarlık duyuyorum. Kendilerine bir kez daha şahsım ve heyetim adına sizlerin huzurunda hoş geldiniz diyorum. Konsey toplantısı vesilesiyle yayınladığımız ortak bildiride de vurguladığımız üzere stratejik ortaklığımızı daha da tahkim ettik. Görüşmelerimizde ikili ilişkilerimizi etraflıca ele aldık. Türkiye olarak Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü ve egemenliğini güçlü bir şekilde savunduk. Kırım'ın ilhakını tanımama yönündeki prensip kararımızı bir kez daha teyit ettik. Ukrayna'nın uluslararası toplumu Kırım konusunda bir araya getirmeyi hedefleyen girişimi Kırım Platformu'nu desteklediğimizi belirttik. Bu girişimin Kırım Tatarları dahil olmak üzere tüm Kırım halkları, Kırım ve Ukrayna'nın geneli için olumlu neticelere vesile olmasını arzu ediyoruz. Ana vatanlarını terk etmek zorunda kalan Kırım Tatarı kardeşlerimizin hayat standartlarının iyileştirilmesi bizim için tarihi ve insani bir mesuliyettir. 'ORTAK COĞRAFYAMIZDA GERİLİM ARZU ETMİYORUZ' Ukrayna ile bu konuda da fikir birliği içerisinde olduğumuzu görmekten büyük memnuniyet duyuyorum. Kırım Tatarı soydaşlarımız için konut ve cami inşası projelerimiz mevcuttur. Konut projesine ilişkin olarak az önce ilk somut adımı atmış olduk. Cami projesinde de yakın zamanda ilerleme kaydetmeyi ümit ediyoruz. Karadeniz'in bir barış, huzur ve işbirliği denizi olmaya devam etmesi hedefimizdir. Ortak coğrafyamızda ne surette olursa olsun gerilimin artmasını arzu etmiyoruz. Bu minvalde kıymetli dostumla Ukrayna'nın doğusundaki güncel duruma dair fikir teatisinde bulunduk. Mevcut krizin, Ukrayna'nın toprak bütünlüğü ve uluslararası hukuk temelinde barışçı ve diplomatik yöntemlerle çözülmesi gerektiğine inanıyoruz. Son dönemde sahada gözlemlediğimiz endişe verici tırmanmanın bir an evvel son bulmasını, ateşkesin sürmesini ve ihtilafın Minsk anlaşmaları temelinde diyalog yoluyla çözüme kavuşturulmasını temenni ediyoruz. Bu hususta gereken her türlü desteği vermeye hazırız. Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı Ukrayna Özel Gözlem Misyonu, Dombas bölgesinde zor şartlarda ateşkesin tesisi yönünde üstlendiği görevi sürdürüyor ve sürdürmelidir. Misyonun herhangi bir kısıtlamaya maruz kalmadan görevini yerine getirmesini önemsiyoruz. Gerekli şartların sağlanması ve gözlemcilerin can güvenliklerinin temini meselenin barışçıl yollardan halli için zaruridir. Bu konuda herkes üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmelidir. Kuruluşundan bu yana Türk büyükelçiler tarafından idare edilen Avrupa Güvenlik Komisyonu'nun bu en büyük misyonunu çalışmalarına bugüne dek sağladığımız desteği bundan sonra da devam ettireceğiz. 'İŞBİRLİĞİMİZ ÜÇÜNCÜ ÜLKERE KARŞI BİR GİRİŞİM DEĞİLDİR' Ukrayna ile ilişkilerimizde savunma sanayii bir diğer önemli boyutu teşkil ediyor. Siyasi ve savunma konularının birbiriyle bağlantısı dikkate alarak, dışişleri ve savunma bakanlarımızın katılımıyla 2+2 yeni bir platformda istişarelerimizi başlattık. Bu şekilde ülkelerimiz arasındaki eşgüdümü pekiştiriyoruz. İşbirliğimiz hiçbir surette üçüncü ülkelere karşı bir girişim değildir. Ticaret hacmimizin salgından asgari ölçüde etkilenmesi, ikili ticaretimizin oturduğu sağlam temellerin ekonomilerimizin karşılıklı olarak birbirini tamamladığının göstergesidir. Müzakerelerine devam ettiğimiz Serbest Ticaret Anlaşması'nı da en kısa zamanda imzalayarak 10 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefimize hızlı şekilde ulaşacağımıza inanıyorum. Bugün değerli dostum ile ekonomik ve beşeri bağlarımızın en önemli unsuru olan turizmi de ele aldık. Türk ve Ukrayna vatandaşları karşılıklı olarak pasaportsuz, sadece kimlik kartlarıyla birbirlerinin ülkelerini ziyaret edebiliyor. Malumunuz, güvenli turizm sertifikasıyla misafirlerimizi risklerden en uzak şekilde ağırlayacak bir sistem kurduk. Geçen seneden edindiğimiz tecrübelerle geliştirdiğimiz tedbirler ve kitlesel aşılama kampanyamız sayesinde Ukraynalı dostlarımızı bu yıl da güvenli bir ortamda misafir edeceğiz. İşte Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy açıklamalarından satır başları:

Öncelikle Ukrayna Heyeti'ni dostane ve misafirperver kabulü için Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'a teşekkür etmek istiyorum. Stratejik ortaklığın 10. yıl dönümünü kutluyoruz. Konu yelpazesi ve ikili diyaloğumuzun yoğunluğu bu ortaklığın sözde olmadığını gösteriyor. Bugün vardığımız tüm anlaşmaların da başarılı olacağına inanıyorum. Aynı zamanda Türkiye'nin egemenliğimizin ve toprak bütünlüğümüzün yeniden tesis edilmesi konusundaki desteği Ukrayna için son derece önemlidir. Sayın Cumhurbaşkanından bu desteğin devam ettiğini ve gelecekte de Türkiye'nin tutumunun değişmeyeceğini duyduğuma sevindim. Bugün geçici olarak işgal edilmiş Ukrayna toprakları olan Donbass ve Kırım hakkında Türk tarafına bilgi verdim. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Kırım Platformu formatına ve 23 Ağustos'ta gerçekleştirilecek törene katılacağı için teşekkür ediyorum. 'İKİLİ TİCARETİMİZİN SERBESTLEŞTİRİLMESİ ÇOK ÖNEMLİ' Konut inşası alanında imzalanan hükümetlerarası anlaşmanın hayırlı olmasını diliyorum. Bunun dışında Kırım Tatar halkı ve göç ettirilen kişiler için 500 konut inşa edeceğiz. Geleneksel olarak ticari ve ekonomik ilişkilerimiz üzerinde durduk. İkili ticaretimizin serbestleştirilmesi son derece önemlidir. Ticaret hacmimizin artması ile Serbest Ticaret Anlaşması'nın imzalanması ile mümkün olacaktır. Aynı zamanda böyle bir adımın ne kadar büyük bir sorumluluk içerdiğini ve söz konusu adımın her iki tarafın da milli çıkarlarına göre atılması gerektiğini biliyoruz. Bu yüzden Sayın Erdoğan'la bu önemli anlaşmasının imzalanmasını sağlayacak uzlaşmaları bulacakları konusunda mutabık kaldık. Hükümetimiz 2023 yılına kadar öncelikli yatırım proje listesini onayladı. Bunlar arasında altyapı, havaalanı, ulaşım gibi kapsamlı projeler de yer alıyor. Bununla birlikte bugün enerji alanındaki işbirliğimizi de ele aldık. Savunma sanayi stratejik ortaklığımızın itici gücüdür. Uçak yapımı konusunda işbirliğimizi de ele aldık, söz konusu alan her iki ülke için de önemlidir.

3 yıl önce

Terör örgütü PKK’dan temizlenen Gabar Dağı, doğaseverlerin trekking merkezi oldu

Yıllarca terörün gölgesinde kalan, sahip olduğu zengin doğal güzellikleri ve tarihi yapıları yeterince yansıtamayan Şırnak, kavuştuğu huzurla doğaseverlerin bir numaralı tercihi haline geldi. Manastır Dağı olarak da bilinen Gabar Dağı, pek çok tarihi ve kültürel zenginliği bünyesinde barındırırken, tesis edilen güven ve huzur ortamıyla yerli ve yabancı turistlerin trekking merkezi oldu. Şırnak’ta bir grup doğasever tarafından Gabar Dağı'na yürüyüş düzenlendi. “TURİZME AÇILMASINI İSTİYORUZ” Kültür ve sanat çalışmaları yürüten Akif Özek, "Bölgede yaklaşık 2 yıldır valilik oluruyla kültür ve sanat çalışmaları adı altında keşif çalışmaları yapıyoruz. Hem havadan hem de karadan çekimlerini yapıp, buraları sosyal medyada tanıtıyoruz. Buralardaki kültür ve sanat çalışmalarımızı gören sosyal medya fenomenleri, doğa gezginleri bizlere ulaşıyorlar. Bize gittiğimiz rotalarda eşlik etmek istiyorlar. Biz de yaptığımız programda gerekli güvenlik önlemleri alıyoruz, gerekli yerlere bilgi veriyoruz. Buraların turizme açılmasını istiyoruz." dedi. “BURALARA NEFES ALMAYA GELİYORUZ” Gezginlerden Ayşe İlhan ise "Arkadaşlarla birlikte bölgede yürüyüş yapıyoruz. Özellikle doğada saklı kalmış tabiat güzellikleri ve kültürel mirasları görmeye gidiyoruz. Gerçekten bu bölgeler görülmesi gereken çok güzel yerler. Fakat insanlar ya bunun farkında değiller ya da geldikleri yeri önemsemiyorlar. Biz daha çok buraları keşfetmeye geliyoruz. Buralara nefes almaya geliyoruz. Bu bölgeler gerçekten artık çok güzel. O yüzden mutluyuz." diye konuştu.

1 2 ... 4 5 6 7 8 9 10 ... 55 56