29 Nisan Pazartesi 2024
2 yıl önce

Selçuk Bayraktar'ın hayatı Azerbaycanlılara ilham olacak

Azerbaycan ordusunun 30 yıllık Ermenistan işgaline son vererek Dağlık Karabağ'ı yeniden topraklarına katmasında büyük bir payı olan Bayraktar TB2 SİHA'ların üreticisi Selçuk Bayraktar'ın hayatı, Azerbaycanlı çocuklara ilham olması için kitap haline getirildi. BAYRAKTAR'IN HAYATI ÇOCUKLARA İLHAM OLACAK Azerbaycan'da hizmet veren 3 Alma isimli yayınevi, 10 yaş üzerindeki çocuklar için Selçuk Bayraktar’ın hayat hikayesinin anlatıldığı 48 sayfalık bir kitap yayınladı. "BÜYÜK HAYALLERE İNANDIRAN HAYAT HİKAYESİ" Kitabın içeriğinde, "Selçuk Bayraktar'ın çocukları büyük hayallere inandıran hayat hikayesi" ifadeleri yer aldı. ŞEREF MADALYASI ALMIŞTI Bayraktar, Dağlık Karabağ'ın geri alınması sürecinde yaptığı katkılardan dolayı Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev tarafından şeref madalyası (Karabağ Nişanı) ile onurlandırılmıştı.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Çad'ın FETÖ ile mücadelemize verdiği desteği unutamayız

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle: Terör örgütleri ve silahlı muhalif gruplarla eş zamanlı mücadele yürüten Çad'la askeri, savunma, güvenlik alanlarındaki iş birliğimizi geliştirmeye, geçiş döneminde her türlü desteği vermeye hazırız. Çad'la ticari ilişkilerimizi derinleştirmeyi amaçlıyoruz. Hedefimiz ticaret hacmini 200 milyon dolara çıkarmaktır. FETÖ iltisaklı okullarında 2017'de Türkiye Maarif Vakfı'na devredilmesine müteşekkiriz. Çad'ın FETÖ ile mücadelemize verdiği desteği unutamayız. Ayrıntılar birazdan…

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: CHP ve HDP cibilliyetlerinin gereğini yaptı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye'de görev yapan bir büyükelçi, Türkiye'nin bir kabile devleti olmadığını bilmesi lazım. Benim kitabımda geri adım atmak yok" dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan ziyareti dönüşünde uçakta gazetecilere değerlendirmelerde bulundu, gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in davetine icabetle, Azerbaycan'a gerçekleştirdikleri günübirlik çalışma ziyaretini verimli bir şekilde tamamladıklarını aktaran Erdoğan, Azerbaycan'ı son olarak haziran ayında ziyaret ettiğini, Aliyev'le, Şuşa'nın ardından bu defa işgalden kurtarılan Füzuli ve Zenglan'da bir araya geldiklerini kaydetti. "Türkiye olarak, bu projelerin parçası olduğumuz için gurur duyuyoruz" Ziyarette, Azerbaycan'ın, işgalden kurtarılan topraklarında hayata geçirdiği yeniden imar ve kalkınma çalışmalarını yakından gördüklerini dile getiren Erdoğan, "Bölgedeki ekonomik kapasitenin canlandırılmasına, ulaştırma hatlarının ihyasına ve yenilerinin inşasına dair faaliyetleri birlikte incelemiş olduk. Azerbaycan'ın başarılarıyla, en az Azerbaycanlı kardeşlerimiz kadar biz de mutlu oluyoruz. Türkiye olarak, bu projelerin parçası olduğumuz için gurur duyuyoruz." dedi. "Kilit önemdeki bir hava ulaştırma güzergahı hayata geçirilmiş oldu" 8 ay gibi rekor bir sürede tamamlanan Füzuli Uluslararası Havalimanı'nın açılışını, Aliyev'le birlikte gerçekleştirdiklerini hatırlatan Erdoğan, böylelikle kilit önemdeki bir hava ulaştırma güzergahının hayata geçirilmiş olduğunu söyledi. Erdoğan, "Bu havalimanı, sadece Azerbaycan için değil, Kafkasların geneli için de ulaştırma konusunda katma değer sunabilecek potansiyele sahiptir. Azerbaycan'ın, bölgenin kalkınma önceliği yönündeki iradesinin tezahürü olan ve çok kısa sürede tamamlanan bu önemli ulaştırma merkezinin faaliyete geçirilmesinde emeği bulunan herkesi tebrik ediyorum." dedi. "Ulaştırma hatlarının önemini her zaman vurguladık" Bölgedeki ulaştırma için önemli bir yere sahip olan karayolları inşasıyla ilgili çalışmaları da yerinde incelediklerini belirten Erdoğan, "Bunların temel atma törenine iştirak ettik. Şirketlerimiz tarafından bölgede sürdürülen karayolu inşaatı çalışmaları hakkında yetkililerimiz ve çalışanlarımızdan bilgi aldık. Türkiye olarak, bölgesel barış ve istikrarın tesisinde ulaştırma hatlarının önemini her zaman vurguladık." diye konuştu. "İşgalin çevreye verdiği tahribatın yaralarının sarılması bakımından önemsiyoruz" Bölgenin yeniden kalkındırılması amacıyla başlatılan akıllı tarım projeleri kapsamında Zengilan'ı ziyaret ettiklerini ifade eden Erdoğan, "Buradaki Akıllı Tarım Kampüsünün temelini, kardeşim Sayın Aliyev'le birlikte attık. İşgalden kurtarılan bölgelerde, tarım üretiminin modern ve sürdürülebilir yöntemlerle yeniden başlamasını, 30 yıla yakın süren işgalin çevreye verdiği tahribatın yaralarının sarılması bakımından önemsiyoruz." dedi. Erdoğan, "Azat edilen Azerbaycan topraklarının, yakın zamanda bölgede örnek birer üretim ve refah merkezi olacağına gönülden inanıyorum. Tüm bu alanlarda ilgili kurumlarımız, kuruluşlarımız ve firmalarımız Azerbaycanlı kardeşleriyle omuz omuza çalışıyor." ifadelerini kullandı. "Türk firmaları çok ciddi işler almış durumdalar" Değerlendirmelerinin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, şu an itibarıyla altyapı ve üst yapıda Türk firmalarının Azerbaycan'da çok ciddi bir potansiyele sahip olduğunu gördüklerini söyledi. Erdoğan, "Altyapı inşaatlarında Türk firmaları çok ciddi işler almış durumdalar. İndiğimiz Füzuli Havalimanında 12 Türk firması Azerbaycanlı kardeşleriyle birlikte çalıştılar ve 8 ay gibi kısa bir zamanda burayı yetiştirdiler. Şimdi iki tane daha havalimanının inşası devam ediyor. Onların da süratle, 1 yıl içinde bitirileceği planlanmış vaziyette." dedi. "Türkiye-Azerbaycan iş birliğiyle çok ciddi kararlı bir adım atılmış vaziyette" Akıllı tarım dedikleri olayda da şu anda yoğun bir şekilde Türkiye-Azerbaycan birlikteliğiyle akıllı tarım yapıldığını ve bununla ilgili çalışmaların da yine kararlı bir şekilde devam ettiğini belirten Erdoğan, şöyle devam etti: "Bunun yanında hayvancılıkta da şu anda başarılı bir çalışmanın olduğunu bizzat gördük. Bu başarılı çalışmayla birlikte bir taraftan mayın temizliği de sürüyor. Mayından arındırılmış olan arazilerde şu an itibarıyla gerek Azerbaycan'a gerekse Türkiye'ye yönelik kazan-kazan esasına göre, tarım ve hayvancılık başlamış vaziyette. En az 5-10 bin kadar angus türü hayvan buraya getirilmek suretiyle burada besi hayvancılığı cinsinden bir çalışmanın yapılacağını, bununla da özellikle Azerbaycan'ın et ithalatını minimize edeceklerini bizlere söylediler. Bu da gösteriyor ki şu anda tarımda ve hayvancılıkta bu noktada çok ciddi sıçrama olacak. Aynı şekilde altyapı ve üstyapıda yine Türkiye-Azerbaycan iş birliğiyle çok ciddi kararlı bir adım atılmış vaziyette." "İlham Bey kararlı duruşundan herhangi bir taviz vermiyor" İran'ın son dönemde "İsrail'i buraya getirdiniz" bahanesiyle Azerbaycan'ı ciddi şekilde tehdit ettiği konusunda da değerlendirmede bulunan Erdoğan, "İlham Bey'le bu konunun da müzakeresini yaptık. İlham Bey kararlı bir duruş içerisinde ve o kararlı duruşundan da herhangi bir taviz vermiyor. Dedi ki 'Bizim İsrail'e yönelik verilmiş bir tavizimiz yok. Biz İsrail'le her türlü mal mübadelesi içerisinde adım atabiliriz. Farklı ülkelerle nasıl adım atıyorsak, burada da aynı şekilde İsrail'le bu tür ilişkilerimiz vardır ve bundan sonra da olacaktır.' Bu konularda da ülkeler birbirlerinin karar mekanizmalarını etkilememeli, etkileyemez. Temennimiz odur ki İran da burada aklıselim ile hareket ederse İran ve Azerbaycan arasında herhangi bir sıkıntı yaşanmamış olsun." dedi. Büyükelçilerin geri adımı Atmış oldukları adımın birilerine gövde gösterisini olmadığını, sadece Türkiye'de görev yapan büyükelçilerin Türkiye'nin iç işlerine müdahil olmaması anlamında olduğunu kaydeden Erdoğan, herhangi bir büyükelçinin görev yaptığı ülkenin iç işlerine müdahale yetkisine sahip olmadığını söyledi. Erdoğan, "Viyana Sözleşmesinin 41'inci maddesini bunların benden daha iyi bilmeleri lazım. Çünkü büyükelçilerin kendileriyle ilgili bu tür sözleşmeleri adım adım uygulaması lazım, adım adım takip etmesi lazım. Kaldı ki sen Türkiye'de görev yapıyorsun; Türkiye'de görev yapan bir büyükelçi, Türkiye'nin bir kabile devleti olmadığını bilmesi lazım. Türkiye gibi böyle kadim bir tarihe sahip olan bu ülkede görev yapan büyükelçi neyin nereye varacağını çok iyi bilmesi lazım. Eğer bunu bilmiyorsa Viyana Sözleşmesinin 41'inci maddesini onlara hatırlatmış olduk. Olay bu kadar basit." diye konuştu. Erdoğan, "Tabi Amerika'nın büyükelçisi de bu işe karıştığı için herhalde Biden nezaket gösterisinde bulundu ve ilk açıklama oradan geldi. Zaten Amerika'dan açıklama gelince diğer 9 tanesi de ona tabi olmak suretiyle bu iş böylece kapanmış oldu." dedi. "Benim kitabımda geri adım atmak yok" Erdoğan, Amerika gazetelerinde kendisiyle ilgili yazılan "Erdoğan krizden kaçtı, geri adım attı" manşetleri ile ilgili soruya, "Ben nasıl geri adım attım? Ben taarruzdayım. Benim kitabımda geri adım atmak yok." şeklinde yanıt verdi. "Gereği neyse bunu yapacağız" Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'nin, kasım ayının sonunda Türkiye'nin sözleşmeyi ihlal edip etmediğine ilişkin olarak bir süreç başlatabileceği konusunda değerlendirmesi sorulan Erdoğan, şunları söyledi: "Benim herhangi bir beklentim yok. Benim sadece tek beklentim var; biz bildiğimizi okuruz. Konsey bildiğini mi okur; okusun. Onlar ne okuyor; dinleriz, görürüz. AİHM'inkini de Konsey'inkini de dinleriz; dinledikten sonra da biz üzerimize düşeni yaparız. Gereği neyse bunu yapacağız. Ben Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı olarak bu makamda bulunduğum sürece üzerime düşen görevi dört dörtlük yaparım. Acaba şu ne der, bu ne der; bunlara hiç bakmam. Benim aldığım terbiye bu, yetişme tarzım bu. Ölene kadar da aynen bu istikamette devam ederim, devam edeceğim." "Biz bu tür siyasetçileri cepten çıkarıyoruz" 10 büyükelçi hadisesinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başta olmak üzere bazı çevrelerin eleştirilerine yönelik değerlendirmeleri sorulan Erdoğan, "Bunlardan biri de geçmişte Bakü'de büyükelçi olarak görev yapmıştı, şimdi CHP'de güya siyaset yapıyor. İlham Bey'le konuşurken o bile 'Ben bu adamı bir daha bu kapıdan içeri sokmam' dedi. Çünkü Azerbaycan'a da ihanet etti. Sen önce bir defa büyükelçilik yaptığın ülkenin siyasetine saygılı olmayı öğren. Bunu öğrenmedi ki bu adam. Şu anda da rastgele işte nasıl olduysa siyaset yapıyor. Biz bu tür siyasetçileri cepten çıkarıyoruz. Bunların siyaseti öğrenmeleri için daha çok fırın ekmek yemeleri lazım. Bunlar büyükelçilik yapmış, siyasetçilik değil. Siyasetçilik başka bir şey, büyükelçilik başka bir şey." dedi. ABD Başkanı Joe Biden ile görüşme G20 ve BM İklim Zirvesi kapsamında ABD Başkanı Joe Biden ile görüşmesi ve ABD'nin F-16 talebi ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, Roma'nın gündemi ile Glasgow'un gündeminin şu anda değişmiş gibi gözüktüğünü, büyük ihtimalle Roma'da değil ama Glasgow'da bir görüşmeleri olacağını kaydetti. Bu görüşmede en önemli gündem maddesinin F-35 konusu olduğunun altını çizen Erdoğan, şöyle devam etti: "F-35'le ilgili olarak bizim 1 milyar 400 milyon dolarlık yapmış olduğumuz bir ödeme var. Bu ödemeyle ilgili olarak da tabi ki bunun bize geri ödeme planının nasıl olacağını kendileriyle görüşmemiz gerekecek. Bu konuda mükaleme ne getirecek ne götürecek; onu kendileriyle görüşerek öğreneceğiz. Alt düzeyde aldığımız bazı bilgiler var. Bize F-16 verme konusunda gelen bazı bilgiler... Bize gelen bilgi, bunlarla bu işi ödeme gibi bir plan olduğu yönünde. Bu doğru mudur, değil midir; bunları kendilerinden öğreneceğiz. En üst düzeyde de bunu tabi benim Sayın Biden ile konuşmam isabetli olacaktır. Eğer böyleyse ona göre bir anlaşma yoluna gitmiş olacağız." "Devlet Bey, benim yüzde 7 teklifimi kendileri de aynen kabul ettiler" MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile gerçekleştirdiği görüşmeye de değinen Erdoğan, Siyasi Partiler Kanunu ve yeni Anayasa çalışması konusunda tarih, takvimden öte şu anda Cumhur İttifakı ile attıkları müşterek adımı Bahçeli ile görüşme imkanları olduğunu söyledi. MHP'den Anayasa çalışmasıyla ilgili hazırlıkların kendilerini geldiğini hatırlatan Erdoğan, bunun çalışmalarına da aynı şekilde bir destek olduğunu, onu da zaten planladıklarını, değerlendirdiklerini kaydetti. Erdoğan, şunları söyledi: "Seçim Yasası ve Siyasi Partiler Kanunu'yla ilgili de Feti Bey'in bizim arkadaşlara vermiş olduğu çalışma metni de arkadaşlarımızın elinde. Burada özellikle yüzde 5, yüzde 7 meselesi gündemdeydi. Bu konuda Devlet Bey, benim yüzde 7 teklifimi kendileri de aynen kabul ettiler. 'Bu noktada siz nasıl uygun görüyorsanız bizim için o kabuldür' dediler. Dolayısıyla bu yüzde 7 meselesini şu anda Kanunda bu şekilde, bizler de arkadaşlarımıza söyleyeceğiz. Onun üzerinden hareket edeceğiz. Öbür tarafta tabi Anayasa ile ilgili çalışmalarımız da aynen devam edecek. Arkadaşlarımız bu çalışmayı tamamen bitirdikten sonra o da Meclis gündemine gelecektir. Ama biz de tabi Meclis'te bir altyapının olmasının gereğine inanıyoruz. Bu konuda gönül arzu ediyor ki Meclis'teki diğer siyasi partiler de buna hazır olsunlar, onlar da bu konuda 'Tamam biz de yaparız' desinler ama şu anda onlardan aldığımız ses seda tam aksine, böyle bir şey yok." "Her türlü iftirayı attılar, her türlü yalan dolanı söylediler" Erdoğan, son zamanda TÜGVA, TÜRGEV ve ENSAR gibi vakıfların neden saldırı altında olduğuyla ilgili soruya da şu yanıtı verdi: "Bay Kemal ve yandaşları bir defa hukuk tanımaz bir güruh. Diyelim ki TÜGVA 10 yıllık bir anlaşmayla adadaki bu yeri kiralamış. Anlaşma 10 yıllık bir süre tanıdığı halde daha üçüncü yıldayken kalkıp bunların kiraladıkları yeri zabıtalarla basıp oradan bütün demirbaş eşyalarına varıncaya kadar hepsini dışarı atma gayretleri bir defa bunların tıynetini göstermektedir, bunların cibilliyetini göstermektedir. Bu konuyla ilgili de açıklamaları ilgili bütün arkadaşlarım yaptılar, yapıyorlar. Aynı şey TÜRGEV için geçerli, aynı şey ENSAR için geçerli. Her türlü iftirayı attılar, her türlü yalan dolanı söylediler. Bu bir şeyi gösteriyor, bunların ne denli hukuk tanımaz olduğunu ortaya koyuyor. Eğer bunlarda hukuka saygı olsa, zaten böyle bir adımı da atmazlar, atamazlar. Bu bir şeyi daha ifade ediyor, Allah bunların eline bu milleti düşürmesin. Bunların eline bu ülke kalacak olursa, bu ülkede nelerin olacağını, olabileceğini artık düşünün. Bunların yapmayacakları iş yok. İnsanların sırtındaki ceketi bile alır bunlar. Başka bir şey söylememe gerek var mı?" "Bütün bunları aldıkları içindir ki bu kadar rahat sağa sola parayı dağıtıyorlar" CHP'li Seyit Torun'un "Biz belediyeler olarak hükümetten eşit kaynak alamıyoruz, Belediyeler Birliğinden alamıyoruz" açıklamaları hakkında da konuşan Erdoğan, "Hepsi yalan. Bir defa yasal olarak belediyelerin hakları neyse bu haklarını İller Bankasına yönelik olanı oradan, Hazine Maliye'den almaları gerekeni oradan hiç istisnasız kesinlikle alıyorlar." dedi. Erdoğan, "Bunlar bu parayı almamış olsalar ayakta duracak mecalleri kalmaz, maaş ödeyemezler, yatırım yapamazlar, o derece ciddi manada sıkıntıya girerler. Bütün bunları aldıkları içindir ki bu kadar rahat sağa sola parayı dağıtıyorlar. Bu dediğiniz isim demek ki ne maliyeyi biliyor ne vergi denilen olayı biliyor ne de belediyelerin hangi kaynaklardan nasıl gelir elde ettiğini biliyor. Bunların hiçbirini bilmiyor. Önce bunu öğrensin. CHP'li belediyelerde hizmetlerin ne kadar aksadığını, ne kadar eksik olduğunu herkes görüyor." ifadelerini kullandı. "Ankara'nın göbeğine 637 bin metrekarelik muhteşem bir Millet Bahçesi yaptık" Ankara'da Atatürk Kültür Merkezi'ni millet bahçesine dönüştürdüklerini belirten Erdoğan, "Ankara'nın göbeğine 637 bin metrekarelik muhteşem bir Millet Bahçesi yaptık. Gerçekten çok çok güzel bir yer oldu. Onun açılışını perşembe günü yapacağız." diye konuştu. "Zillet ittifakı olarak cibilliyetlerinin gereğini yaptılar" Dün Meclis'te oylanan Irak ve Suriye'ye tezkeresine CHP'nin 'hayır' oyu vermesine de değinen Erdoğan, Bunlardan farklı bir şey beklenir mi ki... CHP ve HDP'nin verecekleri oy zaten belliydi. Bunlar cibilliyetlerinin gereğini yaptılar. Orada sadece İP farklı bir karar ortaya koymuş oldu ama HDP ile CHP orada zillet ittifakı olarak cibilliyetlerinin gereğini yaptılar." dedi. "Terörle mücadelede millet bizimle beraber" Terörle mücadeleyi onların desteğini alarak değil, onların desteğinin tamamen dışında zaten sürdürdüklerini kaydeden Erdoğan, "Bundan sonra da yine aynı kararlılıkla terörle mücadelemizi sürdüreceğiz. Hiç endişeniz olmasın, terörle mücadelede millet bizimle beraber. Ordumuz, jandarmamız, bu noktada bizlerle beraber. Biz terörle mücadelemizi kararlı bir şekilde de Gabar'da, Cudi'de, Tendürek'te, Bestler-Dereler'de, sınır ötesinde, sınır berisinde her yerde sürdürüyoruz." ifadelerini kullandı.

2 yıl önce

Sudan'daki darbenin arkasında İsrail var

Sudan'da darbe yapan ordunun İsrail teması dikkat çekiyor. Ordunun iki numaralı ismi General A. Hamdan Dagalo, ekim başında Tel Aviv'de istihbarat ve güvenlik yetkilileriyle bir araya gelmişti. İsrail merkezli Hayom gazetesine konuşan yetkili de darbeye destek verdi. Gerekçe, sivil idarenin İsrail ile normalleşme önünde engel görülmesi. Sudan'da önceki gün gerçekleşen askeri darbenin arkasından İsrail çıktı. Geçen yıl Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Fas gibi ülkelerle normalleşme anlaşmaları imzalayan Tel-Aviv'in Suudi Arabistan'la da ilişkileri resmi boyuta taşımak istediği biliniyor. Sudan da iki yıl önceki darbe sonrasında, İsrail ile normalleşme mesajı veren ülkeler arasındaydı. Tel-Aviv'in, Sudan'da sivil yönetimi normalleşme karşısında engel gördüğü ve askeri kanada tam destek verdiği belirtildi. Darbe öncesi ve sonrasına ilişkin İsrail'den gelen haberler de bu yorumu destekler nitelikte. TEL-AVİV'DE GİZLİ TOPLANTI Intelligence Online adlı sitenin haberine göre, ülkedeki Acil Müdahale Gücü'nün komutanı General Abdulfettah Muhammed Hamdan Dagalo'nun darbeden kısa süre önce, ekim ayının ilk günlerinde İsrail'e gizli bir ziyaret gerçekleştirdiği, Tel-Aviv'de istihbarat ve savunma yetkilileriyle bir araya geldiği kaydedildi. TAM DESTEK GELDİ Yine İsrail merkezli Hayom gazetesine konuşan ismi açıklanmayan bir İsrailli yetkili, Sudan'da gerçekleşen darbeye tam destek verdi. Yetkili, darbeyi gerçekleştiren Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan'ın, İsrail ve ABD ile ilişkileri geliştirmeye daha istekli olduğunu kaydetti ve "Ülkede askeri ve sivil kanat arasında uzun süredir devam eden anlaşmazlık sonucu darbenin kaçınılmaz olduğu" ifadeleriyle Tel-Aviv'in duruşunu net biçimde ortaya koydu. ASKERLE İLİŞKİLERİ YÜRÜTMEK İSTİYOR Darbeye tam destek veren İsrail'in beklentisinin, Sudan'da askerlerin yönetimde tam kontrolü sağlamasıyla, iki ülke arasında gerçekleşmesi beklenen "normalleşemeye" dönük somut adımların atılması olduğu kaydedildi. Bilindiği gibi eski ABD Başkanı Donald Trump'ın baskısı sonucu geçen yılın sonlarında Sudan İsrail'le ilişkileri normalleştireceğini açıklamış ancak bugüne kadar resmi bir adım atılmamıştı. MOSSAD'DAN DÖRTLÜ ZİRVE HAZIRLIĞI Öte yandan Intelligence Online sitesi, İsrail'in Afrika'ya yerleşme stratejisini önceleyen Mossad Başkanı David Barnea'nın, Sudan, Mısır ve Çadlı mevkidaşlarıyla "Dörtlü Zirve" planlaması yaptığını kaydetti. Barnea'nın Afrika stratejisi kapsamında Çad'ı merkez konumda tuttuğu ve yaz aylarında bu ülkeye bir ziyaret gerçekleştirdiği de kaydedildi. Mossad'ın Çad'da bir insansız hava aracı üssü kurma planı olduğu da belirtildi. PROTESTOLAR DEVAM EDİYOR Darbe girişiminin ardından başlayan darbe karşıtı protestolar müdahalelere rağmen devam ediyor. Güvenlik güçlerinin ülke genelindeki protestolara müdahalesi sonucu hayatını kaybedenlerin sayısının 7, yaralıların sayısının ise 140 olduğu bildirildi. Yolları kapatıp, sokakları dolduran ve seslerini duyurmak isteyen vatandaşlar askeri müdahale olmaksızın demokratik bir Sudan istediklerini ve mücadeleye devam edeceklerini belirtti. Başkent Hartum'da çoğu dükkanın kapalı olduğu, elektrik ve internet kesintisinin devam ettiği belirtilirken, fırınlar önünde ekmek kuyruklarının oluştuğu kaydedildi. BAŞBAKAN HAMDUK SERBEST Başbakan Abdullah Hamduk'un dün akşam saatlerinde serbest bırakıldığı açıklandı. Hamduk'un serbest bırakıldığı haberi, ordu komutanı Abdulfettah el-Burhan'ın başbakanın güvenliği için kendisiyle beraber olduğu açıklamasından saatler sonra geldi. Hamduk'un güvenliğini sağlamak amacıyla beraberinde askerlerin olduğu kaydedildi. THY'NİN SEFERLERİ İPTAL Türk Hava Yolları (THY), Sudan'ın başkenti Hartum'a bugün ve yarın düzenleyeceği seferleri, iptal etti. THY Basın Müşavirliği, Sudan'da yaşanan karışıklıklar nedeniyle bugün ve yarın İstanbul- Hartum-İstanbul seferlerinin yapılamayacağını duyurdu.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Azerbaycan'da: Fuzuli Uluslararası Havalimanı açıldı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan’ın Ermenistan işgalinden kurtardığı Karabağ’a geldi. Erdoğan’ı taşıyan uçak, Füzuli ilinde 8 ayda inşa edilen ve Karabağ’ın dünyaya açılan kapısı olan Füzuli Uluslararası Havalimanı’na iniş yaptı. Erdoğan, Fuzuli Uluslararası Havalimanı’na inen ilk cumhurbaşkanı olurken, kendisini karşılayan Azerbaycanlı mevkidaşı İlham Aliyev ile birlikte havalimanının açılışını gerçekleştirdi. Kurdeleyi birlikte kestiler Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in davetine icabetle Azerbaycan'a günübirlik çalışma ziyaretinde bulunmak üzere Bakü'ye giden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Vatan Muharebesi neticesinde işgalden kurtarılan Fuzuli'deki Uluslararası Havalimanı'nın açılışına katıldı Erdoğan, bölgede yapılan kara yolunun ve Zengilan'da Türkiye'nin de katkılarıyla inşa edilecek Akıllı Tarım Kampüsü'nün temel atma törenlerine iştirak edecek. Ziyarette, Türkiye-Azerbaycan ilişkileri tüm yönleriyle gözden geçirilecek, iki ülke arasındaki iş birliğinin daha da derinleştirilmesi için atılacak adımlar ele alınacak.

2 yıl önce

Dışişleri Bakanlığı: Sudan'da darbe teşebbüsünde bulunulduğu yönündeki haberleri derin endişeyle karşılıyoruz

Sudan'da bir grup askerin sabah saatlerinde Başbakan Abdullah Hamduk ile ülkeyi yöneten koalisyon hükümeti ortağı partilerin liderlerini gözaltına aldığı bildirildi. Görgü tanıklarından edinilen bilgiye göre, iktidardaki koalisyon liderlerinin gözaltına alınmasının ardından Hartum'daki bazı bölgelerde protestolar başladı. Gözaltına alınanlar arasında Başbakan Hamduk ile Sudan'da iktidar koalisyonu Özgürlük ve Değişim Güçleri'nden yöneticilerin de bulunduğu açıklandı. Gözaltılar sonrası başkent Hartum'da protesto gösterilerinin başladığı ve bazı yollarda göstericilerin lastik yakarak yolları trafiğe kapadığı kaydedildi. Sudan Enformasyon Bakanlığı ise Egemenlik Konseyi üyelerinden bazıları ve geçiş hükümetinin bazı bakanlarının ortak askeri güçler tarafından tutuklandığı bilgisini paylaştı. Ülkedeki askeri hareketlilik sonrası internet ve telefon hatlarında kesintiler yaşanıyor. SUDAN'DA DARBE GİRİŞİMİ SONRASI HALKA SOKAĞA İNME ÇAĞRISI Sudan Meslek Odaları Birliği, ülkede bu sabah düzenlenen darbe girişimine karşı halkı sokağa inmeye çağırdı. Sudan Meslek Odaları Birliği yaptığı açıklamada, Sudan halkını sivil hükümete karşı yapılan "askeri darbeye" karşı sokağa inmeye davet ederken, bazı siyasi partiler sivil itaatsizlik çağrısında bulundu. Ülkenin en büyük siyasi partilerinden Ümmet Partisi, gözaltıları "darbe girişimi" olarak nitelendirdi. Sudan'da bir grup askerin sabah saatlerinde Başbakan Abdullah Hamduk ile ülkeyi yöneten koalisyon hükümeti ortağı partilerin liderlerini gözaltına aldığı bildirilmişti. Yerel medyada, gözaltına alınanlar arasında Sanayi Bakanı İbrahim el-Şeyh ve Enformasyon Bakanı Hamza Balloul'un da bulunduğu belirtilmişti. İktidardaki koalisyon liderlerinin gözaltına alınmasının ardından Hartum'daki bazı bölgelerde protestolar başlamıştı. Sudan Meslek Odaları Birliği, Aralık 2018'deki "halk devrimine" sahip çıkılması ve sivil yönetime geçiş talebiyle yaklaşık 2 haftadır başkent Hartum'un merkezi ile Bahri ve Umdurman bölgelerinde, Kesele, Gadarif, Niyala, Cineyne, Sinnar, Damazin, Medeni, Ubeyd gibi birçok kentte devrimi ve mevcut sivil hükümeti destekleyenler gösteriler düzenliyordu. Birlik, daha önce eski Cumhurbaşkanı Ömer el-Beşir'in 30 yıllık iktidarına son veren kitlesel halk protestolarına öncülük etmişti. SUDAN'DA ASKERLER RADYO VE TELEVİZYON MERKEZİNİ BASARAK ÇALIŞANLARI GÖZALTINA ALDI Sudan Enformasyon Bakanlığı, askeri güçlerin başkent Hartum'un Umdurman bölgesindeki radyo ve televizyon merkezini basarak çok sayıda çalışanı gözaltına aldığını açıkladı. Bakanlık tarafından yapılan yazılı açıklamada, "Askeri güçler, Umdurman'daki radyo ve televizyon karargahını bastı ve çok sayıda çalışanı gözaltına aldı." ifadesi kullanıldı. Açıklamada ayrıca ev hapsinde tutulan Sudan Başbakanı Abdullah Hamduk'un barışçıl şekilde devrimlerini korumak için halka sokaklara inmesi çağrısı yaptığı aktarıldı. SUDAN DIŞİŞLERİ BAKANI, BAŞBAKAN HAMDUK'UN GÖZALTINA ALINMASININ "KABUL EDİLEMEZ" OLDUĞUNU AÇIKLADI Sudan Dışişleri Bakanı Meryem Sadık el-Mehdi, Başbakan Abdullah Hamduk'un gözaltına alınmasının "çok tehlikeli ve kabul edilemez" olduğunu belirtti. Dışişleri Bakanı Mehdi, televizyonda yaptığı açıklamada, iletişim araçlarının kesilmesi ve köprülerin kapatılması nedeniyle bakanlar arasında iletişimin de kurulamadığını belirtti. Gözaltına alınan Başbakan Hamduk'un bilinmeyen bir yerde tutulmasının çok tehlikeli olduğunu vurgulayan Mehdi, bu durumun kabul edilemez olduğunu vurguladı. Mehdi, iktidardaki siviller ve ordu arasındaki iş birliğinin ciddi sınavdan geçtiğinin altını çizerek "Yapılacak herhangi bir darbe reddedilir. Buna tüm sivil yollarla direneceğiz." diye konuştu. SUDAN'DA BİNLERCE KİŞİ ASKERİ MÜDAHALEYE KARŞI SOKAKLARA İNDİ Sudan'da sabah saatlerinde Başbakan Abdullah Hamduk ve bazı siyasilerin gözaltına alınmasına karşı binlerce kişi sokaklara inerek gösteri düzenledi. Bilinmeyen bir yerde tutulan Sudan Başbakanı Hamduk'un barışçıl bir şekilde devrimlerini korumak için halkı sokağa çağırması sonrası Sudanlılar, başkent Hartum'un farklı bölgelerinde bir araya geldi. Sudan bayrağı taşıyan binlerce kişi askeri müdahaleye karşı gösteri düzenlemeye başladı. Lastik yakarak yolları kapatan Sudanlılar, Hartum'daki ordu karargahı çevresine yürüyüş düzenledi. Göstericiler, "Asıl devrim şimdi başladı", "Darbeyi kabul etmiyoruz", "Devrimden dönüş yok" şeklinde sloganlar attı. Öte yandan karargah yakınlarında açılan ateş sonucu bazı göstericilerin yaralandığı öne sürüldü. BAŞBAKAN HAMDUK'TAN "SOKAKLARA İNİN" ÇAĞRISI Sudan Dışişleri Bakanı Meryem Sadık el-Mehdi, Başbakan Hamduk'un bilinmeyen bir yerde gözaltına alınmasının çok tehlikeli ve kabul edilemez olduğunu belirtmişti. Hamduk, barışçıl bir şekilde devrimlerini korumak için halka sokaklara inmeleri çağrısı yapmıştı. SUDAN EGEMENLİK KONSEYİ BAŞKANI BURHAN, EGEMENLİK KONSEYİ VE HÜKÜMETİN FESHEDİLDİĞİNİ AÇIKLADI Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan, Egemenlik Konseyi ve hükümeti feshederek olağanüstü hal ilan ettiğini açıkladı. Burhan, devlet televizyonunda yaptığı açıklamada, geçiş dönemi hükümlerini feshettiklerini ve Anayasal Bildiri Anlaşmasının bazı maddelerini askıya aldıklarını belirtti. Burhan, ülkede olağanüstü hal ilan ettiklerini ayrıca 18 eyaletin valilerinin görevden alındığını kaydetti. Eski rejimin izlerini ortadan kaldırıma sözü veren Burhan, yolsuzlukla mücadele komitesinin çalışmalarının askıya alındığını ifade etti. İSLAM İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATINDAN SUDANLI TARAFLARA "GEÇİŞ DÖNEMİ ANLAŞMALARINA BAĞLI KALMA" ÇAĞRISI: İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT), Sudan'da yaşanan son gelişmelere ilişkin tüm taraflara "Anayasal Bildiriye ve geçiş dönemi anlaşmalarına bağlı kalmaları" çağrısında bulundu. İİT, Sudan'da sabah saatlerinde Başbakan Abdullah Hamduk ile bazı siyasilerin alıkonulması ve sonrasında yaşanan gelişmelere ilişkin yazılı açıklama yayımladı. Açıklamada, "Diyalog, Sudan halkının üstün çıkarlarına öncelik vermek ve onların güvenlik, istikrar, kalkınma ve refah özlemlerini gerçekleştirmek için farklılıkların üstesinden gelmenin yoludur." ifadelerine yer verildi. Sudanlı tüm taraflara "Anayasal Bildiriye ve geçiş dönemi anlaşmalarına bağlı kalmaları" çağrısı yapılan açıklamada, ülkede son yaşanan olaylardan endişe duyulduğu kaydedildi. ARAP BİRLİĞİNDEN SUDANLI TARAFLARA "GEÇİŞ DÖNEMİ ANLAŞMALARINA BAĞLI KALMALARI" ÇAĞRISI Arap Birliği, Sudan'da son yaşananlara ilişkin endişe duyulduğunu bildirerek tüm taraflara "geçiş dönemi anlaşmalarına bağlı kalmaları" çağrısında bulundu. Birlik, Sudan'da sabah saatlerinde Başbakan Abdullah Hamduk ile bazı siyasilerin alıkonulması ve sonrasında yaşanan gelişmelere ilişkin yazılı bir açıklama yayımladı. "Arap Birliği, Sudan'da yaşanan gelişmeler karşısında son derece endişeli. Birlik, Sudanlı tüm taraflardan 2019 yılında imzalanan Anayasal Bildiri ve 2020'de yapılan Cuba Barış Anlaşması'na tam olarak uymalarını talep ediyor." ifadesine yer verilen açıklamada, Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt'ın da geçiş dönemiyle ilgili olarak üzerinde anlaşmaya varılan ve seçimlerin yapılmasını sağlayacak tüm kararlara ve anlaşmalara saygı gösterilmesinin önemli olduğunu belirttiği aktarıldı. Ebu Gayt'ın ayrıca, "Sudan'da geçiş sürecini sekteye uğratacak veya ülkedeki istikrarı sarsacak her türlü adımdan kaçınılması" gerektiğini vurguladığı kaydedildi. AB: SUDAN'DA DEVAM EDEN OLAYLARI BÜYÜK ENDİŞEYLE TAKİP EDİYORUZ Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Sudan'daki olayları büyük endişeyle takip ettiklerini belirtti. Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas da darbe girişimini durdurma çağrısı yaptı. Borrell, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Sudan'da devam eden olayları büyük endişeyle takip ediyoruz. AB, tüm paydaşları ve bölgesel ortakları geçiş sürecini yeniden rayına oturtmaya çağırıyor." ifadesini kullandı. Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas da yaptığı yazılı açıklamada "Sudan'da bir başka darbe girişimi olduğuna dair haberler dehşet verici ve bu girişimin açıkça kınanması gerekiyor. Sudan'da güvenlikten ve devlet düzeninden sorumlu olan herkesi demokrasiye barışçıl siyasi geçiş sürecini sürdürmeye ve halkın iradesine saygı duymaya çağırıyorum." değerlendirmesini yaptı. "Bu darbe girişimi derhal durdurulmalıdır." mesajını paylaşan Maas, barışçıl diyalog ve diktatörlüğe son verme çağrısı yaptı. Sudan'da bir grup askerin sabah saatlerinde Başbakan Abdullah Hamduk ile ülkeyi yöneten koalisyon hükümeti ortağı partilerin liderlerini alıkoyduğu bildirilmişti. Bunun üzerine başkent Hartum'da protestoların başladığı ve bazı yollarda göstericilerin lastik yakarak yolları trafiğe kapattığı kaydedilmişti. SUDAN BAŞBAKANLIK OFİSİ: GELİŞMELER ANAYASAL BİLDİRİYE AYKIRI Sudan Başbakanlık Ofisi, ordu birliklerinin Başbakan Abdullah Hamduk ve bazı siyasileri alıkoymasını, ordu ile Özgürlük ve Değişim Güçleri Birliği arasında imzalanan Anayasal Bildiriye aykırı olduğunu açıkladı. Başbakanlık Ofisi tarafından yapılan yazılı açıklamada, "Başbakan Hamduk ve eşi, bugün şafak vakti Hartum'daki ikametlerinden askeri güçler tarafından bilinmeyen bir yere kaçırıldı." ifadesi kullanıldı. Ülkedeki gelişmelerin "anayasal sürece aykırı" olduğu değerlendirmesi yapılan açıklamada, "Özgürlük, barış ve adalet arayışında kanların döküldüğü devrim kazanımlarına karşı tam bir darbedir." değerlendirmesinde bulunuldu. Açıklamada, "Sudan devletinin askeri liderleri, Başbakan Hamduk ve ailesinin güvenliği ile sağlığından sorumludur. Bu liderler, aldıkları tek taraflı kararların cezai, hukuki ve siyasi sonuçlarını taşımaktadır." ifadesine yer verildi. Barışla kazanılan Sudan devriminin yıkılmayacağının altı çizilen açıklamada Sudan halkı, barışçıl yollarla sokaklara davet edildi. Açıklamada, "Devrimcilerin özgürlük, barış ve adalet yolunda akıttığı kan, maceracıların ayakları arasında boşa gitmeyecektir." ifadesi kullanıldı.

2 yıl önce

Bild gazetesinin ‘Hollanda büyükelçisi sınır dışı edildi’ iddiasına Dışişleri Bakanlığı’ndan yalanlama

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Twitter'dan yaptığı açıklamada şunları kaydetti: "Hakkari Yüksekova'ya yeni geldik, takip ettiğimiz haber de geldi. Çukurca sınırından sızan 2 terörist, J-SİHA, yakın hava desteği ve ayrıca kara operasyonuyla ölü ele geçirildi. Laftan anlamıyorlar. Gözü alıyorsa Karayılan gelsin, fare gibi saklanmasın. Onun da sırası geliyor." "Talimatlarınız elimizde" Bakan Soylu, Twitter hesabından yaptığı diğer paylaşımında 2 terörist ile birlikte ele geçirilen mühimmatları açıkladı. Soylu, "Dün gece Çukurca’ya sızan ve ölü ele geçirilen teröristlerdeki mühimmatlar; 2 adet M-16 Piyade Tüfeği, 4 adet el bombası, 9 adet M-16 şarjörü, 1 adet patlayıcı ateşleme düzeneği. Ayrıca talimatlarınız elimizde. 112'yi ararsanız getiririz veya Meclis'teki arkadaşlarınıza bırakırız" dedi.

2 yıl önce

Finlandiya Büyükelçisi, Abdullah Gül ile görüştü

Mäki, "Cumhuriyetin eski cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile bugün Türkiye üzerine iyi bir konuşma gerçekleştirdik" yazdı.

1 2 ... 278 279 280 281 282 283 284 ... 391 392
Server Error
500
Server Error