29 Nisan Pazartesi 2024
1 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu: Türkiye coğrafyaya umut olan bir anlayışı ortaya koymuştur

Soylu, AK Parti Genel Merkezi'nde İnsan Hakları Başkanlığı tarafından düzenlenen, "81 İl Kurum Ziyaretleri Değerlendirme Toplantısına" katıldı. Birçok kürsüde konuşma imkanına sahip olmalarına rağmen, AK Parti'deki kürsülerin kendisini her zaman heyecanlandırdığını belirten Soylu, toplantının düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür etti. Konuştukları meselenin Hazreti Adem'den bugüne kadar insanlığın en temel meselesi olduğunun altını çizen Soylu, şöyle devam etti: "Doğduğumuzda ailelerimiz hayırlı insan olmamız konusunda dua etmiştir. Bir hayırlı insan kavramı var. Öldüğümüzde musalla taşında ise yine bizim için hak, helal kavramları var. Onun için insanoğlunun karşı karşıya kaldığı bu süreçte, inancına göre, değerlerine göre, gelenek göreneklerine göre, yaşadığı çevreye göre attığı adımlar ilk insandan bugüne kadar devam etmektedir. Benim şahsi bir değerlendirmem var. Ben ilk insandan bugüne kadar insan davranışının, ne kadar tekamül olursa olsun değişmediği kanaatine varanlardanım. Yollar değişebilir, mekanlar değişebilir, insanların giysileri değişebilir ama insan davranışının, insan refleksinin değişmediği kanaatindeyim. Cenab-ı Allah insanı ilk yarattığında da mükemmel bir varlık olarak yarattı, bugün de mükemmel bir varlık olarak devam ediyor. O günkü aklı, fikri neyse, bugün de aynıdır." Batı'nın küresellik dayatmalarına karşın 21'inci asrın, vekalet savaşlarıyla, kitlesel göçlerle başladığına dikkati çeken Soylu, "Tam da 20'nci yüzyılın son çeyreğinde sınırların ortadan kalkmasını ortaya koyan AB, kendi içerisinde ortak para birimi, kendi içerisinde ortak vatandaşlık kavramından uzaklaşıldığı yepyeni bir döneme girdi. Ürkmeye ve korkmaya başladı. Açılan, sınırlarını kaldıran Batı, dünyada başlayan göç dalgalarına karşı korunmacı, sınırlarını kapatan bir tavra sürüklendi." diye konuştu. "TAYYİP ERDOĞAN, BU ÜLKENİN VE BU MİLLETİN BÜYÜK ONARICISIDIR" Göç, enerji krizi gibi meselelerin uluslararası meseleler olduğunu ve devam edeceğini aktaran Soylu, Afganistan'ın, Pakistan'ın, Afrika'nın, Libya'nın, Yemen'in, Lübnan'ın önümüzdeki 25 yılda da düzelmeyeceğine dikkat çekti. Vekalet savaşlarının devam edeceğini ve Batı'nın sorunlarını Doğu'ya yıkmak üzere on yıllardır uyguladığı bütün politikalarını da aynı şekilde uygulamaya devam edeceğini söyleyen Soylu, sınırları aşan suçların da süreceğini kaydetti. Soylu, "Aslında 20'nci yüzyılın çeyreğinde Batı'nın bize sunduğu dünya güzellemesinin bir sanal güzelleme olduğu ve Batı'nın büyük bir tiyatro oynadığı ortaya çıkmıştır. Şu cümleyi unutmamanızı istirham ederim, Doğu'nun altı zengin Batı'nın üstü zengin. Doğu'nun üstü fakir, Batı'nın altı fakir. Dünya yüzyıllardır aynı süreci yaşamaktadır. Aynı süreci yaşamaya devam etmektedir." dedi. Bu süreçte, terörle, gecelik yüzde 8 bin liralık faizlerle terbiye edilmeye çalışılan bir Türkiye tablosu olduğunu ifade eden Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Dışardan parmak sallanan bir Türkiye tablosu söz konusuydu. 'Siz yapamazsınız' diye öz güveni alınan bir Türkiye tablosu söz konusuydu. Hem demokrasi alanında hem kalkınma alanında önü kesilen bir Türkiye vardı. Biz şunu yaptık, Türkiye'yi fay hatlarıyla bölmeye çalışan bu fay hatları üzerinden sürekli, her sıçrama anımızda, her sevinç anımızda, bu fay hareketlerimizi tetikleyerek bizi harekete geçirmeye çalışan ve bir birimize düşürmeye çalışan, Alevi-Sünni, Türk-Kürt, laik-anti laik gibi aslında bu toplumun hasletleri içinde olmayan bir anlayışı sürekli ortaya koymaya çalıştılar. Tayyip Erdoğan sadece AK Parti'nin Genel Başkanı değildir, sadece Türkiye'nin Cumhurbaşkanı da değildir, tarihimizin bütün travmalarını örtmeye çalışan ve sadece bugünün şehir hastanelerini, bugünün büyük köprülerini, bugünün büyük kalkınma projelerini yapmaya çalışan bir kişi olmasının yanında bu ülkenin ve bu milletin büyük onarıcısıdır." Bugün gelinen noktada kimsenin hayat tarzına bir müdahalede bulunulmadığının, herkesin kendini ifade edebildiğinin altını çizen Soylu, oluşturulmak istenen korku iklimine karşı bugün bambaşka bir Türkiye olduğunu söyledi. "BUGÜN HERKES KENDİSİNİ ÇOK RAHAT İFADE EDİYOR" Bu ülkede "Alevi" demenin yasak olduğu dönemler yaşandığına işaret eden Soylu, şöyle konuştu: "Bugün herkes kendisini çok rahat bir şekilde ifade ediyor. Sadece ifade etmiyor, eşit vatandaşlık kavramı içinde bunu sağlamaya çalışıyor. Ben İstanbul'da doğdum büyüdüm ve o zaman 'Ben Kürdüm ama' cümlesini defalarca duyduk. Sanki Kürtlük sıkıntılı bir kavram. Bu ülkede birçok kereler minibüsten indirilerek kimliklerine bakarak ayrıştırıldığı bir tabloyu defalarca yaşadık. Bugün öyle değil. Bugün Türkiye'nin 81 vilayetinde hiç kimse etnik kökeni, mezhebi dolayısıyla farklılaştırılmayan, eskinin travmalarına rağmen, devletin kesinlikle böyle bakmadığı bir tablo ile karşı karşıyayız. Bu devrimler nasıl oluştu? Bu gördüğünüz kadrolar sayesinde. Bunlar öyle kolay işler değildir. Bugün Türkiye AK Parti sayesinde, Cumhur İttifakı sayesinde, Türkiye'de, dünyada bütün saldırılara karşı, etrafımızda terör coğrafyası olmasına rağmen, Batı'nın acımasız sınırlamalarına rağmen, dünyaya ümit veren, dünyaya umut olan, etrafındaki coğrafyaya umut olan bir anlayışı ortaya koymuştur." "BİR ANNE, TRT RADYO FREKANSINDAN EVLADINA SESLENDİ" Yarın Diyarbakır Annelerinin nöbetinin 1000'inci günü olduğunu bildiren Bakan Soylu, dünyanın hiçbir yerinde hiçbir sürecin böyle işlemediğinin altını çizdi. Bu sürecin tamamen doğal geliştiğini belirten Soylu, bir annenin çocuğunu terör örgütüne katmak isteyenlerin, HDP binasında olduğunu bildiği için oraya olan itirazından ve diğerlerinin bu itiraza katılmasından bu sürecin geliştiğini söyledi. Onlarca annenin evladına kavuştuğunu hatırlatan Soylu, bir annenin evladına kavuşmasıyla ilgili yeni yapılan bir çalışmaya ilişkin şunları kaydetti: "Bir ailenin çocuğu terör örgütünde sınırlarımız içerisindedir. Annesinin dilinden mektuplar yazılır, onun hangi bölgede olduğu bilindiği için binlerce mektup helikopterlerle o bölgeye atılır. Annesinin oğlunu özlediği, onu bir vesile ile görmek istediği, bu işin bir sonunun olmadığını ifade eden bir mektup. Aslında içinde annenin göz yaşları vardır. Sonra, ufak bir irtibat kurulur, ardından TRT Radyo üzerinden, orda TRT Radyo dinlendiği istihbaratı üzerine annenin sesi, evladına seslenmesi radyo üzerinden frekans bozularak o bölgeye günlerce yayın yapılır ve çağrılar devam eder. Anne pes etmez, devlet pes etmez ve netice itibarıyla bundan 4 gün önce evlat ve anne evlerinde buluşturulur. Bu aslında Sayın Cumhurbaşkanımızın, iklimini ortaya koyduğu yeni Türkiye'nin en önemli insan manzaralarından bir tanesidir." Soylu, 1,5 yıl içerisinde 1585 Cemevi'ni ziyaret ettiklerini aktararak, "Cumhuriyet tarihinde, yine Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu ilk 'Alevi Açılımı' diye nitelendirdikleri ama toplumsallaştırdığı, kimsenin ötekileştirilmediği bir anlayışı biraz daha altını tahkim ederek yaptık. Arkadaşlarımız gittiler oturdular, sohbet ettiler. Talepleri toplanarak, şu ana kadar yüzde 75-80'i yapılarak, onlara ulaşılmaya çalışıldı." dedi. Roman Açılımı ve diğer yapılan açılımlara da değinen Soylu, "Cumhuriyet tarihinde azınlıklarla bu kadar ilişki kuran bir anlayış ortaya konulmamıştır. Bu da Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti tarzı siyasetin sonucudur." diye konuştu. "GELEN TALEPLER, İSTEKLER, DEĞERLENDİRMELER BAKANLIKLARIMIZA İLETİLDİ" AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Leyla Şahin Usta da yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi verdi. Başkanlık olarak "önce insan" temelinde politikalar ürettiklerinin altını çizen Usta, şunları kaydetti: "İnsan haklarının gelişmesi, korunması ve daha yaygın hale gelmesi adına attığımız yerinde adımlarımız, politika çalışmalarımız, eğitim programlarımız, süreli yayınlarımız, istişare toplantılarımız, raporlarımız, sosyal medya çalışmalarımız, hukuki süreç takiplerimiz ve 81 il eşzamanlı faaliyetlerimiz ile sağlamlaştırmayı amaçladık, amaçlıyoruz. Buradan hareket ile gerçekleştirdiğimiz tüm çalışmaları biz insan için yaptık. Çünkü biz daha adil bir dünyanın mümkün olduğuna inananlarız." 81 İl İnsan Hakları Başkanlıkları olarak ilçe kaymakamlıkları, il jandarma komutanlıkları, emniyet müdürlükleri gibi birimleri ziyaret ettiklerini aktaran Uslu, "Gelen talepler, istekler, değerlendirmeler Bakanlıklarımıza iletildi. İnşallah çözüm bulma yolunda kıymetli Bakanlarımız gayet gösterecektirler." diye konuştu.

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan TEKNOFEST Azerbaycan'da net mesaj: Habis gözlülere verecek tek karış toprağımız yok!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in davetine icabetle günübirlik ziyarette bulunacağı Azerbaycan'a gitti. Erdoğan "Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali TEKNOFEST Azerbaycan'ın Seçkin Gözlemci Günü'ne iştirak etti.  Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev Bakü'deki TEKNOFEST etkinliğinde önemli açıklamalarda bulundu. ALİYEV: TÜRK SİHA'LARININ ÖNEMİNİ BİLMEYEN YOKTUR Selçuk Bayraktar gençler için bir örnektir. SİHA'ların rolünü dünyada bilmeyen yoktur. Türkiye'nin artan gücü bizi de güçlendirir. Türkiye'nin uğurlu gelişmesi, inşası, Recep Tayyip Erdoğan'ın adı ile bağlıdır. Aziz kardeşim Erdoğan'a ve tüm konuklarımıza memnuniyetlerimi bildirmek istiyorum. Türkiye ile Azerbaycan bundan sonra ileri gidecektir. Yaşasın Türkiye-Azerbaycan kardeşliği. Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan satır başları: Sayın Cumhurbaşkanı, aziz kardeşim, kıymetli misafirler sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Can Azerbaycan'ın bağımsızlık gününde sizlerle beraber olmaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyorum. Bağımsızlığın nasıl kazanıldığını çok iyi bilen bir vatanın evladı olarak bağımsızlık gününüzü tebrik ediyorum. Rabbim aziz şehitlerimizin ruhları şad eylesin. İki hafta önce Rize-Artvin Havalimanı'nın açılışını aziz kardeşim Sayın Aliyev ile birlikte gerçekleştirmiştir. Bugün ise bu güzel başkentte, Bakü'de bir başka tarihi buluşmaya yine birlikte imza atıyoruz. Azerbaycan'a samimi misafirlikleri için teşekkür ediyorum. TEKNOFEST'i gerçekleştiriyoruz. Aziz Sancar hocamıza bu gurur günümüzdeki heyecanımızı paylaştığı için teşekkür ediyorum. Bir millet, iki devlet, tek festival şiarıyla hareket ediyoruz. Her birinize kalbi sizinle çarpan gençlerimizin selamını getirdim. 85 milyonun selamını getirdim. Karşılaştığı onca haksızlığa hukuksuzluğa rağmen Azerbaycan ile iftihar ediyoruz. Azerbaycan'ın her bölgesine selam ve sevgilerimi gönderiyorum. Bugün bir kez daha burada vücut bulan kardeşliğimizi Rabbim daim eylesin. Bu yıl diplomatik ilişkilerimizin yeniden tesisinin 30. yıldönümü büyük bir gururla tesis ediyoruz. Birlik ve beraberliğimizi daha da perçinliyoruz. Her ne kadar diplomatik münasebetlerimiz 30 sene önce kurulmuş olsa da kader birliğimiz tarihin derinliklerine kadar uzanmaktadır. Yüreklerimiz ve bileklerimiz ortak mücadelemizde tekrar beraber olmuştur. Aramızdaki muhabbetin gücünü merhum Bahtiyar Vahapzade'nin dizeleriyle ifade etmek isterim: Bir ananın iki oğlu, bir amacın iki kolu, o da ulu, bu da ulu, Azerbaycan-Türkiye. Dinimiz bir, dilimiz bir, ayımız bir, yılımız bir, aşkımız bir, yolumuz bir, Azerbaycan-Türkiye. Evet bizler melali de, sevinci de bir olan, özde kardeş olan iki devletiz, iki halkız. Tıpkı Türkiye gibi burası bizim de vatanımızdır. Aynı şekilde Türkiye'nin her bir karışı da sizlerin vatanıdır, yurdudur. Türk milletinin kalbindeki Azerbaycan sevgisini kim söküp atabilir? Gönüllerimiz arasına kim sınır çizebilir? Ellerin yurdunda çiçek açarken bizimle kar geliyor kardeşim. Bu hududu kimler çizmiş kalbime, dar geliyor kardeşim. Biz gönüllerimize çizilen hudutları yıkarak bugün birlikteyiz. Nerede bir kardeşimiz varsa orası bizim yurdumuzdur. Türkiye-Azerbaycan olarak bu anlayışla ilişkilerimizi stratejik ortaklığa, geçtiğimiz yıl da stratejik müttefikliğe çıkardık. Geniş bir yelpazede güçlü işbirlikleri kurduk. Selçuk kardeşime, ağabeyine, Bayraktar ailesine, AKINCI zirve noktasında olan bir SİHA ve İstanbul'dan buraya no-stop uçmak üzere o da bir rekora imza attı. Çok daha farklı gelişmeler inşallah olacak. Biz tehditle korkutulanlardan olmadık, olmayacağız. Meşru davamızı savunmaktan geri durmayacağız. Azerbaycan gençlerinin yeteneklerini sergilemesi için burası önemli bir platform. Kimsenin toprağında gözümüz olmadığı gibi habis gözlülere verecek tek karış toprağımız da yoktur.

1 yıl önce

Muş’ta Eren Abluka-13 operasyonu başlatıldı

PKK terör örgütünü ülke gündeminden çıkarmak ve bölgede barındığı değerlendirilen teröristleri etkisiz hale getirmek maksadıyla, Muş ilinde “EREN ABLUKA-13 (MUŞ-ŞENYAYLA) ŞEHİT J.ÜTĞM. İSMAİL MORAY” operasyonu başlatıldı. Operasyonda Muş İl Jandarma Komutanlığınca; Jandarma Özel Harekat (JÖH), Polis Özel Harekat (PÖH), Jandarma Komando ve Güvenlik Korucusu timlerinden oluşan 565 personel 39 operasyonel tim görev alıyor. Operasyonun ilk gününde, Şenyayla bölgesinde yapılan arama ve tarama çalışmalarında 6 sığınak ve 17 avcı boy çukuru tespit edildi. Sığınak ve avcı boy çukurlarında yapılan aramalar sonucunda; -(150) gr. patlayıcı madde, - (1) adet makineli tüfek sabitleme aparatı, - (1) adet makineli tüfek mayonu, - (1.000) adet kök hint keneviri, - (728) adet pil, - (27) çift ayakkabı, - (6) parça leşker kıyafeti, - (15) kg. muhtelif gıda, giyim ve inşaat malzemesi ele geçirilerek emniyetli bir şekilde imha edildi. Yurt içinde terörün tamamen ortadan kaldırılmasına yönelik yürütülen EREN ABLUKA OPERASYONLARI, halkımızın desteği ile İNANÇLI ve KARARLI bir şekilde başarıyla devam ediyor.

1 yıl önce

FETÖ'cü Enes Kanter, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın posterine bastığı hadsiz bir video paylaştı

https://twitter.com/medyavideos/status/1530446472801574914?s=21&t=-4_by4ks_xEkINZX2VRnag Videonun sosyal medyada paylaşılması üzerine sosyal medyadan tepki yağdı. Kullanıcılar "Enes Kanter bu hakareti Türk Milletine yapmıştır." diyerek "Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Cumhurbaşkanına kimse böyle Terbiyesizlik yapamaz derhal cezası verilmelidir haddini bil!" yorumları yaptı. ABD istihbarat teşkilatı CIA bağlantılı Human Rights Foundation'ın (HRF) geçtiğimiz hafta organize ettiği Oslo Özgürlük Forumu'nda, #StepOnTyranny (Diktatörleri Çiğneyin) adı altında bir kampanya da gerçekleştirildi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti Devlet Başkanı Kim Jong-Un, Çin Halk Cumhuriyeti Devlet Başkanı Şi Cinping, İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed Bin Selman gibi isimlerin fotoğraflarının yer aldığı posterler yere serilirken, katılımcılar Batı'nın hedef aldığı bu liderlerin fotoğraflarına basarak tepkilerini gösterdi. ABD vatandaşı olduktan sonra 'Freedom' soyadını alan FETÖ'cü Enes Kanter de Başkan Erdoğan'ın fotoğrafının bulunduğu postere bastı. "FETÖ'CÜ ENES KANTER BU HAKARETİ TÜRK MİLLETİNE YAPMIŞTIR" Videonun sosyal medyada paylaşılması üzerine sosyal medyadan tepki yağdı. Kullanıcılar "Ener Kanter bu hakareti Türk Milletine yapmıştır." diyerek "Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Cumhurbaşkanına kimse böyle Terbiyesizlik yapamaz derhal cezası verilmelidir haddini bil!" yorumları yaptı. NBA'DE TAKIMSIZ KALDI Boston Celtics'ten milli pivot Alperen Şengün'ün takımı Houston Rockest'a takasla gönderilen Enes Kanter, Teksas ekibi tarafından istenmeyince boşa çıktı.

1 yıl önce

HDP, binlerce insanın katili, terörist başı Abdullah Öcalan'ın serbest bırakılması çağrısında bulundu

HDP Sözcüsü Ebru Günay, partisinin genel merkezinde yaptığı açıklamada skandal ifadeler kullandı. Günay, binlerce insanın katili, terörist başı Abdullah Öcalan'ın serbest bırakılması çağrısında bulundu. Terör örgütü PKK'nın sözcülüğüne soyunan Günay, "Barış" gelmesi için Öcalan'ın serbest kalması gerektiğini iddia etti. Günay, "Bu topraklara barış gelebilmesinin tek yolu ise İmralı kapılarının açılarak Sayın Öcalan’ın barış kurucu rolünü tekrar oynamasından geçiyor" dedi. Günay, şu ifadeleri kullandı: "Biz, bu topraklar üzerinde yaşayan halkların en acil ihtiyaçlarından birinin barış olduğunu biliyoruz. Barış olmadan demokrasi de olmuyor, özgürlük de olmuyor. Bu topraklara barış gelebilmesinin tek yolu ise İmralı kapılarının açılarak Sayın Öcalan’ın barış kurucu rolünü tekrar oynamasından geçiyor. Tüm dünyanın şahitlik ettiği gibi biliyoruz ki, İmralı’nı kapısı ne zaman aralansa bu coğrafyada yaşayan tüm halklar için barış ve özgürlük imkanları artıyor, halkların birlikte yaşama umutları yeşeriyor." TSK'NIN PKK'YA OPERASYONLARINA "SOYKIRIM" DEDİ Ebru Günay, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin terör örgütü PKK'ya yönelik askeri harekatları için "Soykırım" dedi. Günay, "Kürtleri soykırıma uğratma, varlıklarını ortalıktan kaldırma ve yok etme planıdır. Bu plan sadece Kürtlere değil, bu topraklarda tüm halkların geleceğine yöneltilmiştir. Yaşayan tüm demokrasi güçleri, aydınlar, sanatçılar bu kirli oyuna ses çıkartmalıdır."

1 yıl önce

Türkiye'nin yeni harekat açıklamaları ABD'yi telaşlandırdı: Çekildiği üslere geri dönmeye başladı!

2019 yılında gerçekleştirilen Barış Pınarı Harekatı’ndan sonra PKK’lı teröristleri Türkiye sınırından uzaklaştırma sözü veren ABD, Ankara’dan gelen “yeni harekat” açıklamasıyla panikledi. Washington’dan ardı adına açıklamalar yapılırken, ABD Barış Pınarı Harekatı’ndan önce Ruslara terk ettiği PKK bölgesindeki üslere geri dönüyor. ABD'DEN PEŞ PEŞE 'ENDİŞELİYİZ' AÇIKLAMALARI Yeni harekat mesajları hem diplomasiyi, hem de Suriye’de sahayı hareketlendirdi. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price’in "Suriye’nin kuzeyinde artan potansiyel askeri faaliyetlere ve özellikle buradaki sivil nüfus üzerindeki etkisine ilişkin raporlar ve tartışmalar konusunda derin endişe duyuyoruz" açıklamasının ardından Pentagon Sözcüsü John Kirby de "Endişeliyiz" diyerek PKK’nın Suriye kolu YPG ile temas halinde olduklarını söyledi. ONLARCA TIR GÖNDERİLDİ ABD’nin Suriye’deki saha unsurlarında da hareketlenme başladı. Irak üzerinden PKK/YPG işgali altındaki bölgelere silah ve askeri araç sevkiyatı hız kazandı. Velid Kapısı’ndan Suriye’ye giren onlarca TIR ve tanker, terör örgütünün işgali altındaki Haseke’ye ulaştı. Rejimin yayın organlarında görüntüleri yayınlanan konvoyda zırhlı araç, askeri mühimmat ve teçhizat bulunduğu belirtildi. ABD ÇEKİLDİĞİ ÜSLERE GERİ DÖNMEYE BAŞLADI ABD’nin hareketliliği bununla da sınırlı değil. ABD askerleri 2019 yılında enkaza çevirdikten sonra Rus güçlerine bırakarak çekildiği üslere geri dönmeye başladı. Bu üslerden biri de Türkiye’nin muhtemel hedefleri arasında yer alan Ayn el Arap’ın (Kobani) güneyindeki Kharab Ashik üssü. Bu üsse lojistik ekipman ve teknisyenler gönderildi. 2019’da tahrip edildikten sonra Ruslara terkedilen üssün eski haline döndürüleceği kaydedildi. RUSYA: TÜRKİYE KAYITSIZ KALAMAZ Rusya’nın Suriye’deki varlığına ilişkin açıklama yapan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, ABD askerlerinin, Fırat Nehri’nin doğu yakasının büyük bölümünü işgal ettiğini kaydetti. Lavrov, "Orada sözde devlet kurmaya çalışıyorlar, bölünmeyi destekliyorlar. Türkiye, tabii bunlara kayıtsız kalamaz" dedi. İŞTE KOBANİ VE MÜBİÇ'DEKİ TÜNELLER PKK, Suriye’nin kuzeyinde alıkoyduğu kişiler için hücre hazırlıyor. ABD ve Rusya’nın verdiği taahhüde rağmen Türkiye sınırından çekilmeyen PKK’lı teröristler, Münbiç ve Ayn el Arap’ta (Kobani) işgal altında tuttuğu bölgelerde tünel kazıyor. Örgütün alıkoyduğu kişiler için yerin 4 metre altına inşa ettiği tüneller zindanlarla dolu. 2 metre yüksekliğinde, 1 metre genişliğindeki tüneller ve hücreler görüntülendi. Tünellerde bulunan hücrelere, mazgallı çelik kapılar takılmış. İçeride de havalandırma boşlukları var. Farklı bölgelerde yüzlerce kilometre uzunluğundaki tüneller, hava saldırılarına karşı da betonla güçlendiriliyor. PKK’lı teröristler bu tünelleri, sınır hattına yakın alanlarda askeri harekatlara karşı direnme, sızma ve ani saldırı amacıyla da kazıyor. Tünellerin yapımında, alıkonulan siviller çalıştırılıyor. Geçtiğimiz yıllarda Zeytin Dalı Harekatı ve Barış Pınarı Harekatı’yla PKK’dan temizlenen bölgelerde de çok sayıda tünel bulunmuştu.

1 yıl önce

Diyarbakır annelerinin evlat nöbetine dört aile daha katıldı: Kızımı zorla kaçırdılar

Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin 3 Eylül 2019'da başlattığı ve pazar günü 1000. gününü dolduracak evlat nöbeti sürüyor. Adana'da 12 yıl önce 17 yaşında dağa kaçırılan kızı Suzan için gelen anne Zeynep İpek, Adıyaman'dan dağa götürülen kardeşi Aziz için gelen İlyas Mutlu, Adıyaman'dan kardeşi Nusret için gelen Hamit Atlamaz ve Gaziantep'ten kuzeni Serkan Yıldız için gelen Veysel Cam da oturma eylemine katıldı. Anne Zeynep İpek, kızının 2010'da gittiğini ve şu ana kadar hiçbir haber alamadığını bildirdi. Kızının kaçırıldığı gün kendilerini korkutmak için kapılarına vurduklarını anlatan İpek, "Kızımı zorla kaçırarak götürdüler. Kızımı getirsinler. Ben kızımı istiyorum. Orası onun yeri değil. Kızımı nasıl götürdüyseler, getirsinler. Orada kalmasın." dedi. Ağabey İlyas Mutlu ise geçen yıl 26 Ekim'de kardeşinin gittiğini, o günden beri haber alamadıklarını belirterek, "Merak ediyoruz. Neredeyse çıkıp gelsin. Yeri orası değil ve annesi merak ediyor. Bizi görüyorsan dön gel seni bekliyoruz." diye konuştu. Aileler adına konuşan Rukiye Canbey de şunları kaydetti: "Diyarbakır anneleri olarak 998 gündür HDP binası önünde nöbetteyiz. Pazar günü 1000. günümüz. HDP'den çocuklarımızı kardeşlerimizi istiyoruz. Bu haklı davamızdan kesinlikle vazgeçmeyeceğiz. HDP'den çocukları ve gençleri istiyoruz. Dağa kaçırdığı ülkenin pırıl pırıl çocuklarını istiyoruz. Pazar günü tüm Türkiye'yi yanımıza davet ediyoruz. Haklı davamızda sesimizi duyurmamızda bizlere yardımcı olun." Eylem yapan anne ve babalar, HDP ve terör örgütü PKK aleyhine slogan attı.

1 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu'dan Gaziantep'teki saldırı girişimine anında müdahale eden polislere ödül

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, dün saat 17.10 sularında Gaziantep Emniyet Müdürlüğü önündeki saldırı girişimine anında müdahale ederek saldırgan şahsı etkisiz hale getiren polis memurları ile video konferans yöntemi ile görüşme gerçekleştirdi. Video konferansa Gaziantep Valisi Davut Gül ile birlikte İl Emniyet Müdürü Mustafa Emre Başbuğ, ödüllendirilen polis memurları Yılmaz Ordu, Yılmaz Uyanık, Ali Kurt, Orhan Çelik ve bomba imha uzmanı Sinan Güneş katıldı. Bakan Soylu, olaya müdahale eden polis memurlarını kutlayarak tek tek sohbet etti. "Polislerimizi ortaya koydukları müdahale sebebiyle tebrik ediyorum ve kutluyorum" Bakan Soylu, görüşme esnasında yaptığı konuşmada, "Dünkü olaydan biz MGK toplantısındayken gelen bilgi notu ile öğrendik. Özellikle o anları videodan da izledim. Polis arkadaşlarımızın hem aldıkları eğitim çerçevesinde hem soğukkanlılıkla hem cesaretle hem de görev bilinci ile ortaya koydukları müdahale sebebiyle tebrik ediyorum ve kutluyorum. Üzerinde canlı bomba süsü verilmiş bir düzenekle emniyet müdürlüğü binamızın önüne gelen bu meczubu ve olayın tüm yönlerini araştırıyoruz. O esnada ortaya koyduğu eylem biçimini arkadaşlarımızın tekrar altını çizerek söylüyorum görev bilinci ile aldıkları eğitimle ve aynı zamanda soğukkanlılıkla yaptıkları mukabele takdire şayandır. Ölçülü ve doğru bir mukabele yapıldı. Polis arkadaşlarımızın her birini tebrik ediyor ve kutluyorum" ifadelerini kullandı. Bakan Soylu, olaya hızlı müdahale ederek saldırganı etkisiz hale getiren polis memurlarını başarı belgesi ve altınla ödüllendirdi.

1 2 ... 494 495 496 497 498 499 500 ... 949 950
Server Error
500
Server Error