29 Nisan Pazartesi 2024
1 yıl önce

İzmir'de rakı masasında Kur’an-ı Kerim’i yakanlar yakalandı

İzmir’in Çiğli ilçesinde 26 Eylül günü sosyal medyaya düşen görüntülerde, rakı masasında alem yapan iki saygısız, kimsenin beklemediği bir provakasyona imza attı. Kur’an-ı Kerim’i yırtıp yaktılar İnsanların inançlarıyla dalga geçen 2 şahıs, yanlarında bulunan Kur’an-ı Kerim’i yırtarak ateşe verdi. Söz konusu şahıslar, o anlara ilişkin çektikleri görüntüleri sosyal medya hesaplarında paylaştı. İslam’a ve Müslümanlara küfür ve hakaret yağdıran şahısların, daha sonra videoyu hesaptan sildikleri tespit edildi. Olay sonrası emniyet ekipleri, şahısların yakalanması için harekete geçti. Kimlikleri tespit edilen 2 kişi gözaltında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, yapılan çalışmalar sonucu iki şahsın gözaltına alındığını duyurdu. Bakan Soylu, açıklamasında "İzmir’de Kur'an-ı Kerim'e saygısızlık yapan iki edepsizin kimlikleri Emniyet Teşkilatımızca tespit edildi ve savcılık talimatı ile gözaltına alındılar." ifadelerini kullandı. https://twitter.com/suleymansoylu/status/1576988751641063424?s=46&t=0oz6lNEZsZjGgpiwCMBYvQ

1 yıl önce

Mehmet Tezkan CHP ve PKK’nın terörist Dilşah Ercan savunmasına balıklama atladı

Mersin’in Mezitli ilçesindeki Tece polisevine terör örgütü PKK tarafından canlı bomba saldırısı yapıldı. Saldırıda 1 polisimiz şehit oldu. 2 terörist öldürüldü. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, teröristin parmak izinin Dilşah Ercan ile uyuştuğunu açıkladı. Mersin Cumhuriyet Savcılığı olayla ilgili 6 kişinin tutuklandığını duyurdu. Ercan’ın isminin, CHP’nin Tutuklu Gazeteciler Raporu’nda yer aldığı ortaya çıktı. Terör örgütü PKK ise Dilşah Ercan’ın yaşadığını, saldırıyı bir başka teröristin gerçekleştirdiğini, Ercan’ın da terör kampında yanlarında olduğunu ortaya attı. Akabinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu devletin açıklamalarını değil terör örgütü PKK’nın açıklamalarını referans alarak terörist Dilşah Ercan’ın ölmediğinde ısrarcı oldu. Terörist Dilşah Ercan, 3 Ekim pazartesi günü PKK’nın yayın organı ANF’den ölmediğini vurgulayan ve Türkiye Cumhuriyet’ini tehdit eden bir açıklama yayınladı. Bütün bu açıklamalardan sonra İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Kılıçdaroğlu ve CHP milletten özür dilemeli. Bu liste (CHP’nin tutuklu gazeteciler raporu) içinde 91 PKK-KCK, 17 MLP, 9 DHKP-C'li teröristler var. Dilşah Ercan teröristtir, bu saldırı (Mersin polisevi) ile ilişkilidir.” açıklamasında bulundu. CHP VE PKK’NIN SAVUNMASINA BALIKLAMA ATLADI CHP ve PKK’nın terörist Dilşah Ercan savunmasına balıklama atlayan Halk TV yazarı Mehmet Tezkan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun açıklamalarını çarpıtarak “İçişleri Bakanı kendini patlatan teröristin Dilşah olduğunu nasıl anlamış? Parmak iziyle mi? DNA testiyle mi? Hayır….” dedi. Oysa ki Bakan Soylu, kendisine sunulan resmi raporlara dayanarak terörist Dilşah Ercan’ın olayla ilişkisi olduğunu vurgulamıştı. Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın da açıklamasında tatmin olmayan Halk TV yazarı Tezkan, “Ya tezgâhı PKK’lılar kurdu ya derin devlet… Umarım ve dilerim, soruşturmayı sürdüren Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı bizlere tatmin eden bir açıklama yapar.” dedi.

1 yıl önce

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: Canavarca hislerle işlenen cinayetin yargı sürecini yakından takip edeceğiz!

Çelik'in açıklamalarından başlıklar: AB'nin Türkiye rapor örgütüne buradan seslenmek isterim. Kendisinin doğrudan yanlış aldıkları konular var. Diyarbakır Anneleri'ni de gündemlerine almalarını istiyoruz. Ama şimdiye kadar uluslararası kurumların gündemine Diyarbakır Anneleri'nin girmemiş olması dünyanın en büyük ikiyüzlülüklerinden bir tanesidir. Devletlerin yaptıkları insan haklarını gündemine aldıklarını söyleyenler DEAŞ örgütünün yaptıkları insan hakları ihlallerini gündemine alıyorlar. PYD/PKK, FETÖ örgütlerini ama gündemine almıyorlar. Türkiye ile yazılan raporlar açısından Diyarbakır Anneleri'nin evlat nöbetlerinin, koyduğu durur bütün raporlar açısından samimiyet testi olacaktır. "İLHAK KARARI SONRASI BARIŞ ÖTELENMİŞ OLDU" Rusya'nın ilhak kararları (Donetsk, Luhansk, Herson ve Zaporijya) sonrası barış ve ateşkes umutları ötelenmiş oldu. Türkiye, Kırım'ın ilhakından bu yana ortaya koyduğu ilkeli tavrı sürdürüyor. Bu ilhak kararını da reddettiğimizi ifade ediyoruz. "CUMHURBAŞKANIMIZIN ORTAYA KOYDUĞU İRADEYE HERKES DESTEK VERMELİ" 200 savaş esirinin takasında Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu duruşu takdir ediyor. Önemli bir aşamaydı. Ama maalesef bu ilhak nedeniyle barışla ilgili durum biraz daha ötelenmiş duruyor. Türkiye'nin ateşkesin sağlanması için ortaya koyduğu diplomatik irade dışında bir başkaları tarafından bir irade yok.   Ülkelerin toprak bütünlüğüne ve egemenliğine ilkesel çerçevede sahip çıkıyoruz, önem veriyoruz. Savaş hiçbir şeyi çözmez. Acı yıkım, insanlar için büyük kayıplar getirir. Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu bu iradeye herkesin destek vermesini istiyoruz. AB her zaman diplomasinin, sorunların masada çözülmesinin altını çizen bir birikime sahip. Ama Türkiye'nin verdiği diplomasiye geride kalmışlardır. ABD'YE YUNANİSTAN UYARISI Bazı müttefiklerimiz de (ABD) Yunanistan'daki üslere silah yığarken genelde şöyle argümanı ifade ediyorlar: "Rusya'nın saldırgan politikası." Bu çok anlamlı bir tablo üretmiyor. Yunanistan bu elde ettiği desteği, Türkiye'yi tehdit ve taciz etmek için üretiyor. Yunanistan'a bu desteği verenlerin, gereken tavrı da alması gerekiyor. Ege'de Akdeniz'de bu şekildeki hesapsız silah desteğinin Yunanistan'ın devlet politikası ele alındığında ne NATO için ne de bölgenin barışı için olumlu sonuçlar  doğurmayacağı açıktır . Bu silahları verenler bu üsleri kuranların Yunanistan'a hukuk konusunda hiçbir uyarı yapmadığını görüyoruz. ONUR ŞENER CİNAYETİ Söz konusu cinayetten son derece üzüntü duyduk. Arkadaşlarımız aileyi ziyaret edecek ve yanında oalcaktır. Canavarca hislerle işlenen cinayetin yargı sürecini yakından takip edeceğiz. Gereken cezaları alınması için sürecin takipçisi olacağız. Kuşkusuz yargı bağımsız bir şekilde konuyu inceleyecektir. Biz de süreci takip edeceğimizi bir kere daha ifade edelim. Eşinin, güzel evlatlarının fotoğraflarını gördükçe içimizin parçalandığını ifade etmek isterim. Bu canavarlığı reddetmek, lanetlemek, bu cinayeti işleyen katillerin gereken cezayı alması konusundaki sorumluluğumuzu yerine getirmeye çalışacağız. Fakat cinayet işlenir işlemez, kişilerin hangi bakanlıkta çalışmasının polemik konusu olması da bu acımasızlığın bir örneğidir. Dünyanın her yerinde olduğu gibi Türkiye'nin her yerinde hiç istemesek şu meslek grubundan, şu cinsiyetten, şu kökenden bazı insanların cinayetlere imza ettiğini görüyoruz. Lanetliyoruz. Bu acı karşısında siyasi polemik üretmeye çalışanların 'Bundan hükümet, bakanlık, şu kurum sorumludur' gibisinden yaklaşım içine girmesinin bu acıyı ve cinayeti istismar etmesinden başka bir yüzü yoktur. Buradan bütün kamu iradesini ilzam etmek, bu kadar mantıksız bir şey olabilir mi? Burada gerek bunların çalıştığı Bakanlı ve kurum hukuki süreçten ayrı olarak da kendi işlemlerini gerçekleştirecektir. Bu canavarca hislerle gerçekleştirilmiş, lanetlenmesi gereken bir cinayet. Cumhurbaşkanımız, MYK'mız, bütün hepimiz bu acıyı paylaşıyoruz. Milletimizin hepsini sarsan bir tablo maalesef ortaya çıktı. Hayatını kaybeden kardeşimize Cenab-ı Allah'ta rahmet diliyoruz. Arkadaşlarımız ailenin yanında olacaklardır. Kurumların bahsettiğiniz çerçevede, kendi iç hukukları, tüzükleri bu tip olaylar karşısında takip edecekleri süreçler açısından gereğini yapacaktır. MESCİD-İ AKSA'DAKİ İHLALLER Mescid-i Aksa'ya dönük olarak ortaya çıkan radikallerin ihlallerini buradan bir kez daha kınıyoruz. Ama bu radikallerin ihlallerinin polis tarafından görülmezden gelmesi daha dikkat edilmesi gereken konudur. Bu konuları kınıyoruz ve yakından takip edeceğimizin altını çiziyoruz.

1 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: “Dilşah Ercan teröristtir, bu saldırı ile ilişkilidir”

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İçişleri Bakanlığı'nda Mersin'deki polisevine yönelik saldırı ile ilgili basın toplantısı düzenledi. Bakan Soylu, CHP'nin tutuklu gazeteciler raporuna ilişkin yaptığı açıklamada, "91 PKK, 17 MLKP, 9 DHKP-C'li terörist var. Kılıçdaroğlu çıkıp özür dilemelidir." açıklamasında bulundu. Bakan Soylu'nun açıklamalarından satır başları şu şekilde; "Bu terör örgütü listesini kim yapmışsa kumpası o kurmuş. Özür dilemesi gereken bir kişi varsa Kılıçdaroğlu'nun kendisidir. "Kılıçdaroğlu ve avanelerinin özür dilemesi gereken milletimizdir, görevini yapan gazetecilerdi. Kendi itiraflarını kendileri yaptıkları için Kılıçdaroğlu ve PKK'nın, sözde tutuklu gazeteciler raporundan kamuoyunun önünde özür dilemeleri gerekir. Cihan Gün bu listede var mı? Var. Naciye Yılmaz, DHKP-C’li. Şu terör örgütü listesinde var mı? Var. Parmak izi ve diğer patlama düzeneğindeki bulgular eylemin koordinasyonunda olduğuna işaret etmektedir. Kılıçdaroğlu, 'Ben devletten bilgi aldım' derken PKK’yı örtülemeye, masasının altındaki bilgilerin kendisine nasıl geldiğini saklamaya çalışan maalesef bir zavallı ile karşı karşıyayız. BU TERÖRİSTLERDE GAZETECİ Mİ? CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Tutuklu Gazeteciler Raporu üzerinden CHP'ye kumpas kurulduğunu iddia etti, raporu aklamaya çalıştı. Oysa rapor, Mersin'deki saldırıda adı geçen PKK'lı Dilşah Ercan'dan ibaret değil. Rapordaki isimler hapisten çıktıktan sonra eylemlerini ve bağlarını sürdürdü. Bayram Namaz, CHP'nin raporuna 6. sırada yer alıyor. MLKP terör örgütü yöneticiliğinden tutukluydu. 2014'te cezaevinden çıktı, PKK'ya katıldı. Suriye'de öldürüldü. KCK operasyonu kapsamında 2011’de tutuklanan Zuhal Tekiner, hapisten çıktıktan sonra da faaliyetlerine devam etti. Pervin Yerlikaya, 2011 yılında terör örgütü üyeliğinden tutuklandı. CHP’nin raporunda da yer alan Yerlikaya şu anda PKK’nın yayın organı olan ANF NEWS’te örgüt lehine haberler yapıyor. Ceyhun Bay da yine gazeteci olarak gösterilmek istenenler arasında. DHKP-C’nin İstanbul yapılanmasına yönelik yürütülen soruşturma kapsamında itirafçı oldu. Raporda ismi geçen Erdal Süsem, bazı dernekleri bombaladı. Örgüt adına haraç almak suçlarından hüküm giydi. MLKP terör örgütü adına faaliyette bulunan Hatice Duman da gazetecilik faaliyeti yürütürken değil, evinde silah saklarken yakalandı. Silahlı soygun, adam yaralama ve bombalama eylemlerinde rol aldı. Kenan Karavil ve Ömer Faruk Çalışkan da yine terörle bağlantılı. Saldırı eylemlerinin yanı sıra PKK'ya adam kazandırma faaliyeti yürüttüler."

1 yıl önce

Liyakat dedikleri tam da bu! Kitap yazdı Ekrem İmamoğlu’nun vekili oldu…

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun kendisi hakkında kitap yazan Şirin Mine Kılıç'ı İBB'de Başkan Vekili olarak atadığı ortaya çıktı. BELEDİYEDE İŞE ALINDI 'Benim Sevgili Başkanım Ekrem İmamoğlu' isimli kitabın yazarı olan Kılıç'a belediyede 'Atletizm Şube Sorumluluğu' görevi verildi. İMAMOĞLU'NDAN PAYLAŞIM: REFERANS YOK LİYAKAT VAR İmamoğlu bugün sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda İBB'nin itfaiye eri ve zabıta memuru ilanına başvuran 325 adayın mülakat görüntülerini paylaşarak paylaşımına "Referans yok, liyakat var." notunu düştü. İmamoğlu seçim döneminde yaptığı açıklamada ise "Liyakat ötesi kavramları çatır çatır yıkacağız" demişti.

1 yıl önce

Bakan Çavuşoğlu: Tereddüt etmeden Libya'nın yanında olacağız

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve Cumhurbaşkanı Sözcüsü İbrahim Kalın, Libya’daki siyasi geçiş süreci ve bu kapsamda seçimler konusunun ele alınması, askeri eğitim işbirliği dahil ikili ilişkilerin gözden geçirilmesi ve bölgesel meselelerde görüş alışverişinde bulunmak üzere Libya'ya geldi. Burada açıklamalarda bulunan Çavuşoğlu, 'Libya'nın istikrarına desteğimizi yinelemek için Trablus'tayız bunun göstergesi olarak geniş bir heyet ile geldik' dedi. Türkiye ve Libya arasında hidrokarbon alanında mutabakat muhtırası imzalandığını belirten Çavuşoğlu, 'Bugün inşallah gaz alanında da bir mutabakat muhtırasını imzalayarak dönmüş olacağız' dedi. Gaz anlaşmasının enerji bakanları arasında müzakere edildiğinin altını çizen Çavuşoğlu, söz konusu anlaşmanın detaylarının imzalar atıldıktan sonra açıklanacağını belirtti. Deniz yetki anlaşmasının iki egemen ülke arasında imzalandığının altını çizen Çavuşoğlu, 'Bu anlaşma yürürlükte olan bir anlaşmadır. Hem Türkiye hem Libya böyle bir anlaşmayı imzaladığımızı BM'ye bildirmiştir. BM bir onay mekanizması değildir Biz Türkiye olarak bildirimde bulunduk. Kıta sahanlığımızın sınırlarını da BM'ye kaydettirdik. Şimdi Libya'nın yapması gereken kendi alanlarını belirleyerek bunu BM'ye kaydettirmektir' ifadelerini kullandı. Çavuşoğlu, bu anlaşmanın iki ülkenin çıkarlarını güvence altına alan bir anlaşma olduğunun da altını çizdi. Türkiye'nin Doğu Akdeniz konferansı teklifinde bulunduğunu belirten Çavuşoğlu, 'AB'den olumlu yanıt bekliyoruz' dedi. Çavuşoğlu şartların olgunlaşmasının ardından Bingazi'deki konsolosluğun açılacağını da sözlerine ekledi. Türk Hava Yolları'nın uçuşlara yeniden başlaması için birlikte çalışıldığını vurgulayan Çavuşoğlu, 'Havalimanlarında gerekli tedbirler ile ilgili Libya tarafının attığı adımları memnuiyet ile karşılıyoruz'dedi. 'Görüşmelerimizde Libya'nın güvenli bir gelecek inşa etmesi için seçimleri bir an önce gerçekleştirmesi gerektiğini vurguladık' diyen Çavuşoğlu, bunun için somut bir yol haritasına ihtiyaç duyulduğunu belirtti ve mevcut itilafların uzlaşı ile çözülmesi gerektiğini vurguladı. Çavuşoğlu, 'Üçüncü ülkelerin iki egemen ülkenin imzaladığı anlaşmaya müdahale etmeye hakkı yoktur' dedi.

1 yıl önce

'Referans yok liyakat var' diyen Ekrem İmamoğlu'na İBB’deki kariyer gerçeğini hatırlatıldı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin itfaiye eri ve zabıta memuru ilanına başvuran 325 aday, Yenikapı'daki yazılı sınava girdi. Adayların, yazılı sınavın ardından uygulamalı sınava gireceği öğrenilirken İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, mülakatlara ilişkin sosyal medya hesabından paylaşım yaptı. Adayların röportajlarının bulunduğu videoyu paylaşan İmamoğlu, paylaşımına "Referans yok, liyakat var." notunu düştü. İmamoğlu'nun bu paylaşımına İBB AK Parti Meclis Üyesi Erdem Kertişçi'den cevap geldi. https://twitter.com/erdemkertisci/status/1576864317391060993?s=46&t=7z-QixmkdVsdUKZtVZ7cOg İBB KARİYER'DEN YÜZDE 20-25 ORANINDA ALIM YAPILIYOR İBB Başkanı'nın paylaşımını alıntılayan Kertişçi, İBB Meclis Grubu Değerlendirme Toplantısı'na ait bir görüntüyü paylaştı. Kertişçi paylaşımında şu ifadeleri kullandı: "2 yıl önce CHP toplantılarında söylenen sözleri size hatırlatalım, 'Herkes biliyor. 100 kişi alınıyorsa CHP'den 35, İYİ Parti'den 15, diğerleri 15, İBB kariyer üzerinden ise 20-25 gidiyor' Grup Başkanvekiliniz Doğan Bey’e, Sözcüsü Tarık Bey'e sorabilirsiniz." "YÜZDE 80 MİLLET İTTİFAKI'NA REZERVE" Geçtiğimiz aylarda İBB Kariyer’den iş başvurusu yapan gençlere seslenen AK Parti İBB ve Beyoğlu Belediyesi Meclis Üyesi Kübranur Uslu da konuya ilişkin şu açıklamaları yapmıştı: "İBB Kariyer’den iş başvurusu yapan sevgili gençler. Size söylenmeyen bir gerçek var. Kontenjanların sadece %20’si size ayrılıyor. Geri kalan %80 ise Millet İttifakı teşkilatlarına rezerve edilmiş durumda. Ve biz her “liyakat” denildiğinde bu sözleri hatırlatmaya devam edeceğiz."

1 yıl önce

Müzisyen Onur Şener'in cinayetinde 3 kişi tutuklandı

Ankara'nın Çankaya ilçesinde, eğlence mekanında sahne alan Onur Şener'in (45), karaoke yapmadan şarkı söylemesini isteyen grubun talebini yerini getirmediği için öldürüldüğü ortaya çıktı. Şener'in boğazının cam bardakla kesilerek öldürülmesiyle gözaltına alınan 2'si müfettiş, 1'i mühendis 3 kişi ile yanlarında bulunan 2 kadın, emniyetteki işlemleri sonrası adliyeye sevk edildi. İşlemlerin ardından ifadesi alınan 2 kadın serbest bırakılırken diğer 3 zanlı da tutuklandı. SALDIRI SONRASI HASTANEDE HAYATINI KAYBETTİ Bakanlıkta iş müfettişi İlker K. (35); meslektaşı Ali G. (36), savunma sanayi alanında elektrik mühendisi Semih S. (36), kadın arkadaşları J.E. (36) ve G.G. (36) ile eğlenirken, sahne alan Onur Şener'den şarkıyı karaoke yapmadan söylemesini istedi. Onur Şener'in İlker K.'ye "İşime karışma" demesi üzerine aralarında tartışma çıktı. Tartışma, büyüyerek dışarı taşındı. Kavgaya dönüşen olayda Onur Şener, polis raporuna göre, boyun kısmından cam bardak kesisi ile yaralandı. Şener, çağrılan sağlık görevlilerince ambulansla hastaneye kaldırıldı. 1 çocuk babası Şener, tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. 3 ZANLI TUTUKLANDI, KADINLAR SERBEST BIRAKILDI İki kadın savcılık ifadelerinin ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Diğer 3 zanlı ise tutuklandı. Ali G. ve Semih S., ilk ifadelerinde, Onur Şener'i İlker K.'nin öldürdüğünü, kendilerinin ise ayırmaya çalıştığını ileri sürdü. İlker K. ise Şener'i kendisinin öldürmediğini ve kimin yaptığını bilmediğini iddia etti.

1 2 ... 1253 1254 1255 1256 1257 1258 1259 ... 2653 2654